Çağdaş Türk Yazı Dilleri 1 Dersi 2. Ünite Özet
Türk Lehçeleri Ve Tasnifi
Türk Lehçelerinin Oluşumu ve Gelişimi
Türk lehçebilimin kurucusu sayılan Wilhelm Radloff başta olmak üzere, Lazar Budagov, P.M. Melioransky ve J. Nemeth gibi yabancı kökenli Türkologlar Türk dilinin kolları için lehçe karşılığında “dialekt” ya da “nareçie” terimlerini kullanmışlardır. Bolşevik İhtilali ve Radloff’un ölümünden sonra (1918), Rus Türkologlar lehçe terimi yerine “dil” anlamına gelen “yazık” terimini kullanmaya başlamış ve Türk dilinin her bir kolu ayrı bir dil olarak değerlendirilmeye alınmıştır. Bu kullanım daha sonra Avrupalı Türkologlarca da benimsenmiş ve Fundamenta’da da “Türk Dilleri” terimi yer almıştır. Günümüzde, İngilizcede Turkish kelimesi Türkiye Türkçesini, Turcic ise bütün Türk dillerini karşılamak için kullanılmaktadır.
Lehçe, dilin yazılı metinlerle takip edilemeyen çok eski bir döneminde ayrılan ve önemli sesbilgisi ve şekilbilgisi farklılıkları gösteren koludur.
Şive, metinlerle takip edilebilen dönemde ayrılan ve lehçeye göre daha az sesbilgisi ve şekilbilgisi farlılıkları gösteren koludur.
Ağız ise, bir şive, bir yazı dili alanı içinde mevcut olan farklı konuşma biçimleridir.
Çuvaş ve Yakut lehçeleri dışında kalan Türk dili, VII. yüzyıla kadar tek yazı dili hâlinde yaşamıştır. Ancak bu tek yazı dili, farklı ağızların yokluğu anlamına gelmez. Göçler, savaşlar ve diğer siyasi-sosyal olaylar sonucunda coğrafya değiştiren ve birbirlerinden uzaklaşan Türk boyları, kendi hâkimiyet bölgelerinde, kendi ağız özelliklerine dayalı yazı dilleri oluşturmaya başlamışlardır. İslamiyet’in kabulü dolayısıyla dil ve kültürde meydana gelen büyük değişmeler, yeni alfabe ve karşılaşılan farklı kültür çevreleri gibi dış etkenler, dilin içyapısında bazı küçük farklılıkları destekleyerek onları yazı diline doğru hazırlamıştır. Bu arada her boy kendi ağız özelliklerini geliştirirken, diğer boylara ait özellikleri de yavaş yavaş terk etmiştir.
Konuşma dillerinin yazı diline dönüşmesi “seçilme, standartlaşma, yaygınlaşma ve kabul” aşamalarından geçmesiyle mümkündür. Bu geçiş iki şekilde olabilir. Birincisi “dil mühendisliği” diyebileceğimiz bir planlama ile ortak bir dilin yaratılmasıdır. Diğeri ise, seçilme, standartlaşma, yaygınlaşma ve kabul aşamalarının kendi doğal şartları içinde oluşmasıdır. Bu, dilin doğasına uygun bir oluşumdur ve dünya dillerinin hemen hemen hepsi bu yolla yazı dili, ölçünlü dil olmuşlardır.
Bir dil coğrafyasının yönetim, ticaret, siyaset, bilim ve edebiyat merkezi durumunda olan şehrinin ya da bölgesinin ağzı, genellikle yaygınlaşır, diğer ağız bölgelerinin mensuplarınca da benimsenir ve toplumun ortak dili haline gelir. Ortak dil durumuna gelen ağız, kendi özgün söyleyişinden, telaffuzundan ve kelime kadrosundan bir dereceye kadar sıyrılır ve diğer ağızlardan uygun bulduğu dil malzemesini alır. Böyle olduğu içindir ki, ortak dil diğer ağızlara göre daha büyük bir zenginliğe ve daha iyi bir anlatım yeteneğine sahiptir. Bunun en güzel ve en yakın örneği Türkiye Türkçesi ve Azerbaycan Türkçesidir. Eski Anadolu Türkçesi döneminde görülen küçük ağız farklılıkları, zamanla belli doğrultularda gelişmiş veya körelmiş, buna coğrafi ve siyasal faktörler de eklenince, Azerbaycan Türkçesi ayrı bir yazı dili olarak ortaya çıkmıştır. Dilin dış tarihi ile ilgili olmakla birlikte buna, bazı bölgesel etkileri, boy farklılıklarını, tarihî, siyasi ve kültürel faktörleri de ekleyebiliriz. Bütün bu şartlar bir araya gelince lehçeler oluşup gelişmiş ve yazı dili durumuna gelmişlerdir.
XIX-XX. yüzyıla kadar, kendi tabii çizgisinde oluşup gelişen üç temel yazı dili kolu mevcut iken Sovyetler Birliği’nin takip ettiği “böl-parçala-yönet” siyaseti ile bu sayı yirmiyi aşmıştır. Sovyet yönetimi kendi temel felsefesine aykırı olarak Türk boyları arasında mikro milliyetçiliği teşvik etmiş ve boyların ağızlarını yazı dili durumuna getirmiştir. Türk ağız ve lehçelerini yazı dili durumuna getirme düşüncesinin teorisyeni İlminskiy’dir. Dildeki bu parçalanma ise, bugün Türk dünyasının önündeki en büyük sorundur.
Türk Lehçelerinin Tasnifi
Türk boyları ve lehçeleri arasındaki karışma ve geçişmeler dolayısıyla, lehçeleri bütünüyle birbirinden ayırmak oldukça zordur. Türk lehçelerinin tam ve bilimsel bir tasnifinin yapılabilmesi için:
- Her lehçenin dilbilgisi bakımından ayrıntılı olarak incelenmesi,
- Lehçelerin bütün yönleriyle karşılaştırılması, birleşen ve ayrılan yönlerinin ortaya konması,
- Lehçelerde görünen dil özelliklerinin, o lehçeyi konuşan boya ait olup olmadığının, tarihî ve etnolojik araştırmalarla tespit edilmesi,
- Her bir lehçenin en eski ve en yeni dil malzemesinin karşılaştırılması ve böylece, o lehçenin tarihî gelişimi ile eğiliminin tespit edilmesi gerekir.
Türk lehçeleri ile ilgili ilk eser, Kaşgarlı Mahmud’un Divanü Lugati’t-Türk’üdür. Kaşgarlı’dan sonra Türk lehçelerinin tasnifinden topluca bahseden kişi İ. N. Berezin (1848) olmuştur. Reşit Rahmeti Arat, bütün bu tasnif denemelerini incelemiş ve 1953 yılında, Türkiyat Mecmuasında “Türk Şivelerinin Tasnifi” adlı uzun makalesinde, dil özellikleri ile birlikte tarihî-kavmicoğrafi esasları da göz önüne alarak önemli bir tasnif ortaya koymuştur. Arat’tan sonra önemli bir tasnif de Talat Tekin tarafından yapılmıştır. Tekin, kendisinden önce yapılmış olan tasnifleri değerlendirmiş, eksik yönleri ortaya koyduktan sonra kendi tasnifini vermiştir. Tekin’in tasnifinde Halaç Türkçesi, Çuvaşça gibi eski bir lehçe olarak kabul edilmekte ve Türk lehçeleri on iki ana gruba ayrılmaktadır.
Türk lehçe gruplarını adlandırmak için çok değişik tabirler kullanılmıştır. Bunları gruplar halinde şöyle özetleyebiliriz:
- Coğrafi Yönlere Göre: Kuzey, Güney, Doğu, Batı, Kuzeybatı, Güneydoğu, Güneybatı, Orta, Merkez
- Coğrafi Adlara Göre: Abakan, Altay, Orta Asya, Sibirya, Türkistan, Volga, Volga-Ural
- Boy Adlarına Göre: Bulgar, Çağatay, Çuvaş, Hakas, Kıpçak, Kıpçak-Türkmen, Tatar, Asıl Tatar, Güney Tatarları, Moğol-Tatar, Saf Tatar, Kuzey Tatarları, Türk-Tatar, Türk, Asıl Türkler, Karışık Türkler, Türkçe konuşan fakat Türk asıllı olmayan kavimler, Türkmen, Kıpçak-Türkmen, Uyguz, Uz, Yakut
- Dil Özelliklerine Göre: d- grubu, r- grubu, sgrubu, y- grubu, ol- grubu, tav- grubu, tağlı grubu, tağlık grubu, Karışık, Orta, Türki, tulu grubu, tolu grubu, tawlı grubu,
- Tabirlerin Karışık Kullanılmasına Göre: Güneybatı (Türk), Güney Tatarları (Türkçe), Kuzey Tatarları (Asıl Tatarlar), Orta (TürkmenKıpçak), Çağatay, Doğu (Türkistan) , TatarKuzey (Kıpçak), Türk, Batı, Hakas (Abakan), rgrubu (Bulgar), d- grubu (Uygur-Kuzeydoğu), olgrubu (Türkmen-Güneybatı), tav- grubu (KıpçakKuzeybatı), tağlık- grubu (Çağatay-Güneydoğu), dağlı-grubu (Kıpçak-Türkmen-Orta)
Türk Lehçelerinin Yönlere Göre Tasnifi
- Güneybatı Grubu: Anadolu ve civarındaki, Kafkasya, Azerbaycan, Türkmenistan ve Güney Kırım’da konuşulan lehçeler.
- Kuzeybatı Grubu: İdil havzası, Sibirya, Kuzey Kafkasya, Kuzey Kırım, Batı Türkistan, Doğu Türkistan’ın bir kısmı, Altayların bir kısmı ve Afganistan’daki bazı ağızlar.
- Güneydoğu Grubu: Doğu ve Batı Türkistan’ın bir kısmında konuşulan lehçeler.
- Orta Grup: Hive ve çevresinin bir bölümü
- Kuzeydoğu Grubu: Altayların bir bölümü
Türk Lehçelerinin Tasnifine Esas Olan Ses Özellikleri
- Asli veya gelişme yolu ile meydana gelen z sesinin korunması veya r sesine dönüşmesi
- t ve d sesleri ile d sesinin z veya y şeklinde gelişmesi
- Tek heceli sözlerin sonundaki –g/-ğ sesinin korunması veya –v (-u) olması
- Birden fazla heceli sözlerin sonundaki –g /-ğ sesinin korunması veya sedasızlaşarak –k/-k olması yahut düşmesi.
- Çekim eklerinin başındaki g- / ğ- sesinin korunması veya düşürülmesi.
- Kelime başındaki y- / s- seslerinin durumu.
- ol- ve bol- söz farkı da zaman zaman kullanılmakla birlikte bu fiil, tasnifin esasına ait olmayıp daha çok, bir tek lehçe grubunu karakterize eder.
- –Gan sıfat-fiili de başındaki g- / ğ- sesi dolayısıyla tasniflerde kullanılmıştır.
Türk Lehçelerinin Ses Özelliklerine Göre Tasnifi:
Uzak Lehçe Grupları
- r Grubu (r-z, ı-ş, s-y) (Çuvaş)
- t grubu (t-d, s-y) (Yakut)
Yakın Lehçe Grupları
- d Grubu (adak, tağ, tağlığ, kalğan (Sayan)
- z Grubu (azak, tağ, tağlığ, kalğan) (Abakan)
- tav Grubu (ayak, tav, tavlı, kalğan) (Kuzey)
- tağlı Grubu (adak, tağ, tağlı, kalğan) (Tom)
- tağlığ Grubu (ayak, tağ, tağlığ, kalğan) (Doğu)
- dağlı grubu (ayak, dağ, dağlı, kalan (Güney) Türk lehçeleri üzerine yapılan tasnif çalışmalarından en önemlileri; Wilhelm Radloff, G. J. Ramstedt, Samoyloviç, ve N. A. Baskakov tarafından yapılmıştır.
Türk Dillerinin Batı Hun Dalı
I. Bulgar Grubu a. Eskilerden : 1. Bulgar, 2. Hazar.
b. Bugünkülerden : 3. Çuvaş.
II. Oğuz Grubu 1. Oğuz-Türkmen bölümü : a. Eskilerden : 1. Oğuz (X.-XI. asırlar; Mahmûd Kâşgârî).
b. Bugünkülerden : 2. Türkmen, 3. Truhmen.
2. Oğuz-Bulgar bölümü : a. Eskilerden : 1. Peçenek, 2.Uz. b. Bugünkülerden : 3.Gagauz.
3. Oğuz-Selçuk bölümü: a. Eskilerden : 1. Selçuk, 2. Eski Osmanlı, b. Bugünkülerden : 3. Azeri, 4. Türk (Osmanlı).
III. Kıpçak Grubu 1. Kıpçak-Bulgar bölümü: a. Eskilerden : 1. Altın-Ordu (Batı), b. Bugünkülerden : 2. Tatar (Kasım, Mişer vb.), 3. Başkırt.
2. Kıpçak-Oğuz (Uz-Polovets) bölümü: a. Eskilerden : 1. Polovets (Moğol devrinden önce ve sonra=Kıpçak, Kuman). b. Bugünkülerden : 2. Karaim, 3. Kumuk. 3. Kıpçak-Nogay bölümü: b. Bugünkülerden : 1. Nogay, 2. Kara-Kalpak, 3. Kazak.
IV. Karluk Grubu 1. Karluk-Uygur bölümü: Eskilerden: 1. Kara-Hanlılar Devleti Türk dili (Dîvânü Lügâti’t-Türk, Kutadgu Bilig), 2. Kara-Hanlılar devrinden sonraki Türk dili (Hîbetü’l-Hakâyık, Kısasü’l-Enbiyâ).
2. Karluk-Harzem bölümü: a. Eskilerden 1. KarlukHarzem (Ahmed Yesevî, Dîvân-ı Hikmet vb.), 2. AltınOrdu (Doğu; Muhabbet-nâme vb)., 3. Eski Özbek. b. Bugünkülerden: 4. Özbek (Kıpçak şiveleri hariç), 5. Uygur (yeni, bütün şiveleri ve bunlar arasında Salar ve Hoton).
Türk Dillerinin Doğu Hun Dalı
I. Uygur Grubu 1. Uygur-Tukyu bölümü: a. Eskilerden: 1. Orhun âbidelerinin eski Oğuz dili (= Tukyu), 2. Eski Uygur. b. Bugünkülerden: 3.Tuva, (= Urenhay, Soyot, Soyon), 4. Karagas (Tofa).
2. Yakut bölümü: Bugünkülerden: 1. Hakas (bütün şiveleri), 2. Kamas, 3. Küerik, 4. Şor, 5. Altay dilinin şimâl şiveleri (Tuba, Şalkanduu, Kumandı), 6. Sarı Uygur.
II. Kırgız-Kıpçak Grubu Bugünkülerden: 1. Kırgız, 2. Altay (Altay, Teleüt, Telengit şiveleri).
-
2024-2025 Öğretim Yılı Güz Dönemi Ara (Vize) Sınavı Sonuçları Açıklandı!
date_range 2 Gün önce comment 0 visibility 56
-
2024-2025 Güz Dönemi Ara (Vize) Sınavı Sınav Bilgilendirmesi
date_range 6 Aralık 2024 Cuma comment 2 visibility 328
-
2024-2025 Güz Dönemi Dönem Sonu (Final) Sınavı İçin Sınav Merkezi Tercihi
date_range 2 Aralık 2024 Pazartesi comment 0 visibility 913
-
2024-2025 Güz Ara Sınavı Giriş Belgeleri Yayımlandı!
date_range 29 Kasım 2024 Cuma comment 0 visibility 1286
-
AÖF Sınavları İçin Ders Çalışma Taktikleri Nelerdir?
date_range 14 Kasım 2024 Perşembe comment 11 visibility 20159
-
Başarı notu nedir, nasıl hesaplanıyor? Görüntüleme : 25842
-
Bütünleme sınavı neden yapılmamaktadır? Görüntüleme : 14700
-
Harf notlarının anlamları nedir? Görüntüleme : 12646
-
Akademik durum neyi ifade ediyor? Görüntüleme : 12642
-
Akademik yetersizlik uyarısı ne anlama gelmektedir? Görüntüleme : 10582