Siyasi Tarih Dersi 8. Ünite Sorularla Öğrenelim

Soğuk Savaş Sonrasında Dünya (1991-2003)

1. Soru

"Yeni Dünya Düzeni" olarak tanımlanan dönem hangi anlayışını ifade etmektedir?

Cevap

İlk kez ABD Başkanı George Bush’un Körfez Savaşı sırasında yeniden tedavüle soktuğu kavram, bir yandan serbest piyasa ekonomisini, diğer yandan da insan haklarına dayalı bir demokrasi anlayışını ifade ediyordu. Fakat en temelde, ABD ile Sovyetler Birliği arasında yapılan Soğuk Savaş’ta ABD’nin mutlak galip gelmesinden hareketle ideolojik mücadelenin ve hatta tarihin sonunun geldiği anlayışına dayanmaktaydı. Buna göre, ABD’nin temsil ettiği liberal kapitalizm galip gelmiş ve kendisine alternatif bir ideoloji kalmamıştı. ABD liderliğindeki tek kutupluluğa dayanan Yeni Dünya Düzeni,Batı’nın bu türden bir kendine güvenle tüm dünyaya sunduğu ekonomik ve siyasal modeli ifade etmekteydi.


2. Soru

Soğuk savaşın, dolayısıyla Yeni Dünya Düzeninin neden olduğu medeniyetler çatışması nedir?

Cevap

İlk kez 1993’te Amerikalı siyaset bilimci Samuel Huntington tarafından “medeniyetler çatışması” olarak ifade edilen bu iddiaya göre yeni dönemde dünya, başta Batı olmak üzere, İslam, Ortodoks Hristiyan, Çin, Hint, Japon gibi medeniyetler arasındaki mücadeleye sahne olacaktır. Burada özellikle Batı ile İslam medeniyeti arasındaki çatışma vurgulanmaktadır. 1990’larda Orta Doğu’da artan Batı ve özellikle ABD etkinliği karşısında İslam toplumlarının giderek artan tepkiselliği ve bölgede yaşanan savaşlar, medeniyetler çatışması tezinin geniş yankı bulmasına yol açtı.


3. Soru

“Demokratik Barış Teorisi” varsayımı nedir?

Cevap

“Demokratik Barış Teorisi” olarak bilinen yaklaşım, demokratik ülkelerin birbirleriyle çatışmayacaklarını varsayıyordu. Dolayısıyla dünyada demokrasi rejiminin yaygınlaştırılarak güçlendirilmesinin dünya barışı ve istikrar için önemli olduğu kabul edildi. Bu çerçevede çok-partili siyasal yaşam, şeffaf ve denetlenebilir devlet yapısı Yeni Dünya Düzeni’ndeki ana siyasal model olarak sunuldu.


4. Soru

Haydut Devlet kavramı nedir ve hangi ülkeler için kullanılmıştır?

Cevap

ABD’nin kullandığı bu kavram terörü desteklemek, kitle imha silahlarına sahip olmak, vatandaşlarına zulmetmek suretiyle dünya barışı için tehdit oluşturduğu iddia edilen devletleri ifade etmektedir. Küba, Kuzey Kore, İran, Irak, Libya ve Afganistan gibi devletler için kullanılmıştır.


5. Soru

Başarısız Devlet kavramı nedir ve hangi ülkeler için kullanılmıştır?

Cevap

Başarısız devlet, devlet otoritesinin kaybolması nedeniyle topraklarında yaşayan nüfusa güvenlik, beslenme vb. temel konularda devlet hizmeti sağlayamayan ülkeleri tanımlamaktadır. Genellikle insani krizlerin yaşandığı Afrika ülkeleri için kullanılmıştır.


6. Soru

Kyoto Protokolünün imzalanmasıyla amaçlanan nedir? 

Cevap

1992’de imzalanan BM İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi kapsamında olmak üzere 1997’de imzalanan Kyoto Protokolü, imzacı devletlerin atmosfere saldıkları ve sera etkisi yaparak iklim değişikliğine yol açan karbondioksit başta olmak üzere bir grup gazın salınım oranlarının 1990 değerlerinde sabitlenmesini öngörüyordu. Söz konusu kısıtlama, ülkelerin sınai üretim rakamlarında da çeşitli kısıtlamalara ve düzenlemelere yol açacağı için önem taşımaktadır.


7. Soru

Maastricht Antlaşması'nın Avrupa Birliği için önemi nedir?

Cevap

Örgütün adı resmen bu antlaşmadan sonra Avrupa Birliği olarak kullanılmaya başladı. Hepsinden önemlisi, AB, uluslarüstü mekanizmalara sahip bir örgüt niteliği kazandı. Antlaşma, dış politika, savunma, adalet ve iç işleri gibi alanlarda AB çapında ve uluslarüstü nitelikli bir karar alma sürecinin temellerini attı.


8. Soru

AB üyeliği için temel şart konumunda olan Kopenhag Kriterleri standartalrı nelerdir?

Cevap

Kopenhag Kriterleri, işleyen bir piyasa ekonomisi ile demokrasi ve insan haklarına dayanan bir rejime sahip olmayı öngörür. Avrupa’nın sınırlarının nereye kadar uzanacağı, kimin Avrupalı sayılacağı, hangi değerlerin esas alınacağı önemli bir sorundu. İdeolojik mücadelenin ortadan kalktığı bir ortamda kültür ve
medeniyet farklarının yeni bölünme kriteri olarak sunulması gündemdeydi. Kopenhag Kriterleri bu anlamda üye olmak isteyen ülkeler için de ön koşul olarak belirli standartlar saptamıştır.


9. Soru

Apartheıd nedir,nerede ve ne zaman hayat bulmuştur?

Cevap

Güney Afrika Cumhuriyeti’nde, 1948-1994 arasında uygulanan ve vatandaşları renk ayrımına tabi tutarak beyazlar dışındakilere çok daha sınırlı haklar veren ırkçı rejimdir.


10. Soru

Irak’ın Kuveyt’i işgal etme sebebi nedir?

Cevap

Saddam Hüseyin hem uğradığı ekonomik zararı karşılamak hem içeride yıpranan siyasal konumunu güçlendirmek hem de Arap devletleri üzerinde etki sahibi olmak hedefleri doğrultusunda Kuveyt’e baskı yapmaya başlamıştı. ABD ve Batılı güçlerin Araplar arasında çıkacak bir ihtilafa karışmayacakları varsayımından hareket eden Irak, Kuveyt’in zengin petrol yataklarını ele geçirmek hedefiyle, özellikle Rumaila petrol alanından Kuveyt’in haksız biçimde petrol edindiği iddiasına dayanarak bu ülkeyi işgal etmiştir.


11. Soru

Körfez savaşının gerekçesi nedir?

Cevap

Kuveyt’i ele geçirerek dünya petrolünün % 20’sini de kontrolü altına alan Irak, bölgedeki petrolü hayati çıkarları arasında gören ABD ve Batılı devletler bakımından büyük bir tehdit hâline gelmesi nedeniye ABD Çöl Fırtınası harekatını yaparak Irak kuvvetlerini Kuveyt'ten tamamen çıkartmıştır.


12. Soru

Körfez savaşı sonrası ABD, Saddam Hüseyin rejimini neden sonlandırmamıştır?

Cevap

ABD Saddam Hüseyin rejimini devam ettirerek hem bölgede sonraki süreçte de askerî varlığını korumak için bir gerekçe buldu hem de Irak’tan tehdit algılayan Körfez ülkelerine silah satışı yoluyla kazanç sağladı. Aslında en temelde, Soğuk Savaş’ın sonunu temsil eden Körfez Savaşı sayesinde ABD, sorunlara etkin şekilde müdahale edebilecek tek güç olduğunu göstererek Vietnam Savaşı nedeniyle sorgulanan prestijini güçlü bir biçimde kanıtlamış oldu.


13. Soru

Saddam Hüseyin rejiminin devam etmesi bölgede hangi sorunların ortaya çıkmasına neden olmuştur?

Cevap

Saddam Hüseyin’in görevde kalması, gerek Irak-İran gerekse Körfez Savaşı sırasında rejime muhalefet eden çeşitli etnik ve dinî grupları zor durumda bıraktı.
Şiilerin yoğun olduğu Güney Irak’ta Mart 1991’de başlayan ayaklanma Irak güçleri tarafından sert biçimde bastırıldı. Kuzey Irak’ta, aynı dönemde başlayan Kürt ayaklanması ise kimyasal silahların da kullanıldığı çok daha sert bir müdahaleyle bastırıldı. Çok sayıda insanın hayatını kaybetmesi, kitle imha silahlarının kullanılacağı korkusunu ateşleyerek bu bölgede büyük bir göç dalgası yarattı. Binlerce Kürt mültecinin sınırına dayanması sonrasında Türkiye sınırlarını açmak durumunda kaldı.


14. Soru

Dayton Barış Anlaşması'nın sonuçları nelerdir?

Cevap

14 Aralık’ta imzalanan Dayton Barış Anlaşması ile Bosna-Hersek’in, Bosna-Hersek Federasyonu ve Sırp Cumhuriyeti’nden oluşan tek bir devlet olması; Bosna-Hersek Federasyonu’nun, tarafların nüfus yapılarına göre “kanton” denen ve özerkliğe sahip 10 idari yapıdan oluşması; Bosna-Hersek devletinin %49’unun
Sırp, %30’unun Boşnak ve %21’inin de Hırvat denetiminde kalması benimsendi.


15. Soru

Karabağ sorunu nasıl ortaya çıkmıştır ve nasıl gelişmiştir?

Cevap

Nüfusunun büyük kısmı Ermeni olan Karabağ’daki Yerel Meclisin 1988’de Ermenistan’a katılma kararı almasıyla alevlendi. Ermenistan’ın kabul ettiği bu kararı Azerbaycan ve Gorbaçov yönetimindeki Sovyetler Birliği Sovyet Anayasası’na aykırı olduğu gerekçesiyle reddetti. Sovyetler Birliği’nin etkin bir şekilde müdahale edecek güçten yoksun oluşu ve Ermenistan’ın Azerbaycan’a göre uluslararası alanda daha fazla destek görmesi sonucunda, Karabağ’da durum Ermeniler lehine gelişti.Taraflar arasında 1991’den itibaren başlayan çatışmalar sırasında çok sayıda sivil yaşamını yitirmekle birlikte savaşta daha büyük kayıplar veren taraf Azeriler oldu. Hocalı Katliamı olarak bilinen kitlesel öldürme eylemlerinin yanı sıra on binlerce Azeri’nin göç etmek zorunda kalmasıyla Karabağ’ın nüfus dengesi Ermeniler lehine biraz daha değişmiştir.


16. Soru

Ekim 1991’de Madrid’de toplanan Barış Konferansı'nın önemi nedir?

Cevap

ABD ve Sovyetler Birliği’nin başkanlığında İsrail, Suriye, Lübnan, Ürdün ile Ürdün heyeti içinde Filistin temsilcilerinin katıldığı Konferans, soruna çözüm getirecek net bir sonuç veremediyse de hem tarafların ilk kez masaya oturmasını sağlaması hem de 2000 yılına dek sürecek Barış Süreci’ni başlatması bakımından önemlidir.


17. Soru

Wye River Bildirisi'nin esasları nelerdir?

Cevap

Bildiri, İsrail’in, Batı Şeria ve Gazze’nin belirli kısımlarından çekilmesi ve nihai statü için görüşmelere başlanması gibi esasları içeriyordu. 


18. Soru

İran'ın nükleer teknolojiye sahip olması hangi gerekçelerle istenmiyordu?

Cevap

1979’daki devrimden beri ABD’nin baş düşmanlarından biri hâline gelen İran’ın nükleer teknolojiyi edinmesi, hem kendisi de nükleer enerjiye ve atom bombasına sahip bulunan İsrail’in güvenliği için hem de İran destekli kökten dinci örgütlerin kullanımına sunulursa denetlenemez bir hâle gelerek tüm dünya için büyük bir tehdit yaratacağı endişesi nedeniyle istenmiyordu.


19. Soru

11 Eylül saldırıları sonucu ABD dış politikası ne yönde ilerlemiştir?

Cevap

11 Eylül saldırılarından sonra “terörle savaş” söylemi öne çıkarılarak terörist örgütler ve bunlara destek olan ülkeler karşısında ABD’nin harekete geçeceği açıklandı. Bu çerçevede, Clinton döneminden farklı olarak Bush yönetimi, tek taraflı ve çok daha sert askerî yaptırımlar uygulamayı kararlaştırdı. Söz konusu anlayışın bir parçası olarak, El-Kaide’yi topraklarında barındıran Afganistan’daki Taliban rejimine yönelik baskılar artırıldı. El-Kaide kamplarının kapatılması ve bin Ladin de dahil olmak üzere örgüt üyelerinin ABD’ye teslim edilmesi yönünde Taliban rejimine verdiği ültimatoma olumsuz yanıt alan Bush yönetimi, Afganistan’a karşı harekete geçti.


20. Soru

11 Eylül'den sonra Irak'ın işgali nasıl gelişmiştir?

Cevap

11 Eylül’den sonra “Bush Doktrini” olarak da adlandırılan yeni ABD ulusal güvenlik stratejisinde, olası bir tehdidi bertaraf etmek üzere gerekirse “önalıcı” (preemptive) müdahale yapılması öngörüldü. Böylece Irak meselesi, hem ABD dış politikasında hem de uluslararası politikanın gündeminde yeniden öne çıktı. Irak’ın kitle imha silahlarına sahip olduğu ve bu kapasitesini geliştirmek için çalışmalar yaptığı iddialarına ek olarak önalıcı bir müdahaleyi gerek ulusal gerek uluslararası kamuoyu nezdinde meşru gösterebilmek için, Bağdat yönetiminin El-Kaide ve Filistinli gruplara destek verdiği iddia edildi. Böylece Irak’ın sadece bölgesinde değil, dünya barışı için bir tehdit oluşturduğu ve teröre destek vermesi bakımından da terörle savaş çerçevesinde Irak’ın bir hedef olduğu ileri sürüldü. 


Güz Dönemi Dönem Sonu Sınavı
18 Ocak 2025 Cumartesi
v