Sağlık Bilimlerinde Ve Yönetiminde Etik Dersi 8. Ünite Özet

Sağlık Yönetiminin Geleceğinde Etik

Giriş

Etik ve ahlak yıllar içinde yapılandırılıp, insanın sosyal evrimine ve insan üretimi olan bilimin sosyal dengesine bir çerçeve oluşturmuştur. Etik gibi kapsamlı kavramların geçmişten gelecek ile olan temasını ve bilimin bugün çerçevelediği güncel konuların, “gelecekte” nasıl olacağı konusu ile de doğal olarak ilgilidir. Bilim etiği kapsamında da gelecek öngörülerimizin bugün ve burada yapılandığını, yeniden kurulduğunu, yıkıldığını ve inşa edildiğini varsayarak ve bu fikri her an aklımızda tutarak, yeni üniteye giriş yapmak doğru olacaktır.

Biyoetik ve Sosyolojik Sorunlar

Son yıllarda dünyada enerji kaynakları ile ilgili oluşan problemler, biyolojik sistemlere de yansımış durumdadır. Petrokimya ve hatta atom enerjisinden yeterli verimi alamayan modern endüstri, mevcut teknolojilerle biyolojik organizma ve sistemlerden istenilen enerji verimlerini alamadığı için sentetik biyoloji teknolojisi ile ayrıca genetik mühendisliği ile genetik yapısı oynanmış ve değiştirilmiş türlerden enerji eldesi üzerinde çalışmaları yoğunlaştırmıştır. Genetiği değiştirilmiş organizmalar (GDO), yani mutant türler yaratılması zaten başlı başına bir etik sorundur.Bu alana başta çok uluslu teknoloji şirketlerinin büyük yatırımlar yaptığı bilinmektedir. Bu yatırımlar yapılırken, ilgili yörenin halkına danışılmıyor olması da ayı bir toplumsal etik sorundur.

Klonlama eşeysiz genetik olarak özdeş organizma yapma sürecidir. Aslında bu teknoloji bitki yetiştiriciliğinde uzun yıllardır kullanılmaktadır. Örneğin, kesilen gövde dikilmesiyle bitki yetiştirilmesi gibi. İnsanlarda klonlama ise, iki farklı amaç ile yapılmaktadır. Birincisi üreme amaçlı klonlama, ikincisi tedavi amaçlı klonlamadır. Üreme amaçlı klonlama da kendi arasında iki farklı amaçla yapılabilir. Bunların ilki; bir bireyin tıpatıp ikizini yaratmak, ikincisi ise; üreme yeteneği olmayan bir bireyi çocuk sahibi yapmaktır. Bu amaçlarla; herhangi bir vücut hücresindeki genetik bilgi kullanılarak yapay dölleme yapılmaktadır. Tedavi amaçlı klonlamada ise; oluşturulan embriyolardan elde edilen kök hücreler yardımı ile yeni organ ve doku üretimi sağlanmaktadır. Üretilen doku ve organlar, hastalıklı organ ve dokuların tamiri veya değiştirilmesinde kullanılmaktadır. Etik tartışmaların merkezinde, hastalık sonucu kaybedilmiş doku ve organların yerine klonlama ile yenilerinin üretilmesi amacı ile yapılan tedavi amaçlı klonlama bulunmaktadır.

Envanter çalışması belirli bir alanda yaşayan canlı türlerinin belirlenip listelenmesi çalışması iken biyoçeşitlilik belirli alanda belirli sürede o alanda bulunan türlerin birbirleri ile etkileşmişlerinin gözlenmesini de kapsamaktadır.

Diğer sağlıklı çevre ve insan etik sorunlarının başlıkları:

  • Küresel Isınma, Kuraklık ve Çölleşme;
  • Endüstriyel Tarım ve Hastalıklar-Vahşi Tarımsal İlaçlama;
  • Yerinden Çevresel Yönetimler, Çevresel Karar Mekanizmaları; Kent Konseyleri;
  • Kentsel Dönüşüm; Ulusal ve Uluslararası Etik Sorunlar, Küresel Kentler;
  • Göçler, Gecekondulaşma, Gettolaşma ve Yoksulluk;
  • Doğal Afetler, Çevre Felaketleri;
  • Kimyasal, biyolojik savaş ve Nükleer Risk;
  • Sürdürülebilir Çevresel, Sosyal ve Sağlık Politikaları,

şeklinde sıralanabilir.

Sağlık Bilimleri, Klinik ve Halk Sağlığı Alanında Sorunlar

  • Yüz Nakli, Organ klonlama,
  • Biyonik Organlar, Makine Bedenler, Uzuvlar, 3- Boyutlu Yazıcılar,

gibi alt başlıklar daha çok gelecekte etik bağlamda ve toplumsal boyutta maddi-manevi anlamda büyük sorunlar oluşturacağı öngörülmektedir.

  • Sağlık Bilişimi, Sağlık Yönetim Bilişimi, TeleTıp, Tele Sağlık,
  • Kronik Hastalıklar, Tıbbi-Toplumsal Tutum ve Damgalama,
  • Yaşlılık Algısı, Nörodejeneratif Hastalıklar, Yaşlı Bakım Evleri,
  • Hafıza Çalışmaları, Hipnoz, Alternatif Tedavi Söylemi,
  • Psikiyatrik Hastalıklar, Psikotrop İlaçlar ve Bağımlılık,

gibi başlıkların bir kısmı aşağıda detaylı olarak günümüzde başlayan problemler olarak sıralanabilir.

Sağlık Yönetiminde Bilişim

Kurumlar, ham madde, stok, insan kaynakları, satın alma, satış, muhasebe ve finansal kaynaklarını “Kurumsal Kaynak Planlama” adıyla anılan programlar sayesinde daha hızlı, daha verimli yönetmektedir. Bu programlar, sürdürülebilir bir veri tabanı sağladığı için geçmişe yönelik veriler analiz edebilmekte ve de bu veriler ışığında gelecek hakkında geçmiş eğilimleri ölçerek yöneticiler daha kolay karar verebilmektedirler. Yöneticilerin karar verme süreçlerini kolaylaştıran bu programlar ise “İş Zekâsı” adı altında tanımlanmaktadır.

  • Hastane Bilgi Yönetim Sistemi (HBYS): Sağlık yönetiminde ise, Kurumsal Kaynak Planlama adı altında bir ana program olmayıp her hastane kendi yönetim programını ihale yoluyla özel şirketlerden satın almakta ve her hastanenin farklı programı ayrıca farklı veri tabanları bulunmaktadır. HBYS içerisinde laboratuvar, radyoloji gibi tetkik birimlerinde gerçekleştirilen tüm operasyonlardan, ameliyathane, hastane eczanesi, sicil veya insan kaynakları birimlerine varıncaya kadar farklı uzmanlıklar üzerine çalışan birçok yazılımın bir araya gelerek oluşturduğu yazılım grubu demek olduğunu anlamak gerekir.
  • Dijital Hastane: Hastane bilgi yönetim sistemi, dijital tıbbi kayıtlar, PACS, dijital tıbbi arşiv, barkod, RFID teknolojileri, ilaç ve malzeme takibi, mobil ve tablet bilgisayarlar, tıbbi teknolojiler, bina, enerji, aydınlatma teknolojileri ve bilgi sistemleri, haberleşme sistemleri, veri, ses, görüntü ve multimedya teknolojileri, tele-tıp, tele-eğitim, sanal otopsi, sanal ameliyat, sanallaşma, yönetim hizmetleri, danışmanlık, yönlendirme, bahçe, otopark ve her çeşit entegre hizmetler gibi yönetim unsurlarının yer aldığı tam entegre hastanedir.
  • Çekirdek Kaynak Yönetim Sistemi (ÇKYS): T.C. Sağlık Bakanlığının, bakanlığın tüm personelinin, kurum ve bina bilgileri, malzeme bilgisi ve özel sağlık kuruluşlarının izlendiği sistemdir. Personel hareketlerinin takip edildiği İnsan Kaynakları Yönetim Sistemi (İKYS), Sağlık Bakanlığı bünyesindeki tüm malzeme depolarındaki taşınırların aktif olarak takip edildiği Malzeme Kaynakları Yönetim Sistemi (MKYS), taşınmaz takibinin yapıldığı Yatırım Takip Sistemi (YTS), Türkiye de faaliyet gösteren tüm özel sağlık kuruluşlarına ait tüm işlem adımlarının takip edildiği Özel Sağlık Kuruluşları Yönetim Sistemi (SKYS) ve ülke genelinde sağlık istatistikleri toplamak için kullanılan Temel Sağlık İstatistikleri Modülü (TSİM) gibi alt modüllere sahiptir.
  • Medula: Türkiye’de genel sağlık sigortası ile sağlık tesisleri arasında, sağlık tesislerinin iç süreçlerine müdahale etmeksizin fatura bilgisini elektronik olarak toplamak ve hizmet bedelinin ödenmesi için oluşturulmuş bütünleşik sistemdir. Kamu hastaneleri, üniversite hastaneleri, özel hastaneler, özel tanı merkezleri ve özel tedavi merkezleri tarafından kullanılacak şekilde geliştirilmiş bir sistemdir.
  • Mobil Tıp: Tıbbi verinin, danışma veya uzaktan inceleme amacıyla, mobil bilişim ürünleri aracılığıyla internet veya diğer ağlar vasıtasıyla iletildiği klinik uygulamadır.
  • E-Sağlık: Sağlık hizmetlerinin etkin ve verimli sunulabilmesi, vatandaşın hızlı erişiminin sağlanması ve ilgili paydaşlar ile veri paylaşımının sürdürülebilir olması için bilişim teknolojilerinin sağlık alanında kullanılmasıdır.
  • Mobil Sağlık (M-Sağlık): Akıllı telefon, tablet bilgisayar ve diğer mobil iletişim araçlarının sağlık bilgisi iletmek ve sağlık hizmeti sunumunu desteklemek için kullanılmasıdır. Mobil bilişim cihazları ve mobil ve kablosuz sağlık hizmeti sistemleri ile sağlık bilgileri iletildiğinden hastalar sağlık durumlarıyla ilgili ölçümlerini hastaneye gelmeden sisteme aktarmaktadır. Hekimler de bu sistem aracılığıyla hastalara ait bulgu ve ölçümlere erişerek uzaktan hasta takibi yapılabilmektedir.
  • Tele-Tıp: T.C. Sağlık Bakanlığı, Sağlık Bilgi Sistemleri Genel Müdürlüğünün internet sitesinde en güncel haliyle “tıbbi verinin, danışma veya uzaktan inceleme amacıyla telefon, internet veya diğer ağlar aracılığıyla iletildiği uygulama” olarak tanımlanmaktadır.
  • Sağlık Bilgisi Paylaşımı (HIE-Health Information Exchange): Sağlık çalışanları ve hastaların hastalara ait tıbbi bilgileri elektronik ortamda doğru ve güvenli bir şekilde paylaşmasını sağlayan standartlar ve referans teknolojiler sistemidir.

Sağlık Yönetimi Veri Güvenliği Geleceği

Dünya üzerindeki en pahalı veri, klinik hasta verileridir. Bu verilerin güvenliği, kötü kullanıma ya da özel sektördeki çeşitli pazarlama stratejilerine konu olmaması gereklidir. Hasta bilgilerinin yönetildiği veri tabanları, özel algoritmalarla şifrelenerek veri tabanına kaydedilmesi, uçtan uca şifrelenmesi, doğabilecek veri hırsızlıklarını engelleyebilmektedir. Ayrıca veri tabanlarına ve programlara erişen kişilerin kullanıcı adları, hangi zamanda ulaştığı, hangi verilere ulaştığı gibi kullanıcı bazında log tutma güvenlik açısından önemlidir. Log tutma/Loglama, tıpkı bir seyir defteri gibi programa ulaşan kişileri listelemekte kullanılan bir yöntemdir.

  • Görüntüleme Sistemleri: Hastanelerdeki görüntüleme teknolojileri MR (Manyetik Rezonans), röntgen, vb. cihazlarla elde edilen görüntülerin uzman hekimlerce yorumlanması ile olmaktadır. Elde edilen resimlerin bilgisayar programlarınca yorumlanması ve teşhis süresini azaltarak karar mekanizmasının hızlanmasını sağlamaya çalışan “akıllı yazılımlar” üretmektedir. Veri tabanı kayıtlarında olduğu gibi bu verilerin de korunması önemlidir. Akıllı telefonlardaki Whatsapp benzeri iletişim uygulamaları ile paylaşılan hasta resimleri, görüntüleme çıktılarının sağlık otoritelerince yapılan/yaptırılan yerli yazılımlarla paylaşılması, veri tabanlarının kontrol altına alınması bakımından önemlidir.
  • Akademik Çalışmalar: Bu kapsamda retrospektif (Olgu Kontrol Araştırmaları) geriye dönük neden sonuç ilişkisi ile yapılan hekimlerin meslek memnuniyeti ve ruh sağlığı, hipertansiyon hastalarında tuzlu yeme ve ödem, hava kirliliği ve astım gibi pek çok çalışmada hasta verilerinin kullanılması, hasta izni ve yönetim izni ile olmalıdır.
  • Mobil Uygulamalar: Mobil uygulamalardaki güvenlik açıkları, diğer masaüstü ve web sitelerine göre daha fazladır. Ücretsiz sağlık uygulamalarının geneline baktığımızda çoğu yabancı kaynaklı olup kişisel hasta verilerinin kendi sunucularına kaydedildiğini görmekteyiz. Bu uygulamaları telefonumuza indirirken, bizden istediği erişim izinlerine (Telefon Rehberi, Fotoğraf, Veri Depolama/Okuma, vb.) dikkat ederek indirilmesi, hasta verilerinin korunması açısından önemlidir.

Sosyal Medya, Mahremiyet ve Gizlilik: Sosyal medya ve kişiselleştirilmiş iletişim her bir bireyin tek tek topluluk medyasına katılmasına olanak tanıdığı için özgürleştirici bir alan açarken, topluluğun bilgilerini kamusallaştırdığı ve veri aktarımındaki sızmaları kolaylaştırdığı için de kısıtlayıcı ve ihlal edici bir özellik göstermektedir. Bu durumun tıbbi ve bilimsel alandaki yansıması ise, sosyal medya kullanımının tıbbi anlamda hassas grupları daha da fazla mahrum bırakmasıdır. Engelliler, kadınlar, hastalar, çocuklar ve birçok dezavantajlı grubun sosyal medyadaki temsili, nefret söylemine maruz kalmaları, hastalık ve dezavantaj gibi özel konumlarının deşifre edilmesi, sosyal medyada etik ile ilgili düzenlemeleri yeniden düşünmeyi gerektirir.

Sosyal medyada tıbbi ürün veya ilaç olduğuna inandırılan ürünlerin viral reklamlar ya da pop-up reklamlar aracılığıyla kullanıcılara sürekli sunulması sağlık alanında doğru bilgiye ulaşmayı engelleyerek, yeterli ve yerinde denetime dair etik sorunları ortaya çıkarmaktadır

Sosyal medyadaki önlenemez ve dizginlenemez bilgi akışını hem etik olarak denetleme çabasının içeriğini sorgulatırken hem de etik bir müdahalenin olması gerektiğine dair çift yönlü bir soru oluşturur. Ayrıca hasta ve hassas grupları ilgilendiren birçok konunun ‘kamu spotu’ kıvamında ama denetlenmemiş içerikle ya da yanlış bilgi ile sunulması da olası etik sorunlar teşkil eder.

Sanal Suçlar, Siber Bilgi Denetimi

Yeni teknolojilerin ve olası teknolojik yeniliklerin dezavantajları ve üzerine sıkça konuşulan olası negatif etkileri ‘suç’ ve ‘denetim’ başlıkları üzerinden yürür. Bir önceki başlıkta saydığımız birçok ihlal sanal suçlar ve denetim ekseninde değerlendirildiğinde suç tanımını genişletir ve hukuki alanda bilimsel ve tıbbi alana dair yeni sorular sormamızı öngörür. Siber ortamların hiç denetlenemez olduğu bir gelecek öngörüsüyle yeni etik ihlaller de baş gösterme ihtimali göz önünde bulundurulmalıdır. Özellikle bilginin denetimi, suçun tanımı ve yaptırımı ve suçu önleme konularında tıbbi ve bilimsel alanları ilgilendiren suçlarda etik çerçevede geleceği kapsayacak şekilde yeniden düzenlenmelidir.

Ağ Toplumu, Bulut Teknolojisi ve Etik

Ağ toplumu içerisinde birbirine bağlanan bireyler, küçük gruplar, topluluklar, toplumlar, devletler, şirketler ve küresel aktörler yeni bir toplumsallık görüntüsü sergileyerek, sanal iletişim teknolojisinin odağında yeniden değerlendirilmeyi beklerler. Ağ toplumu içinde her bireyin, kurumun, topluluğun ve devletin tabi olduğu bilişim sistemlerini değerlendirdiğimizde ise yeni bulut teknolojileri ile karşılaşırız. Tüm bilgilerin ağlar aracılığı ile soyut mekânlarda depolandığı bulut teknolojileri, arşivleme-saklama ve yeniden gündem oluşturma konusunda geleceğin önemli konuları arasında konuşulmaktadır. Herhangi bir bilgimizin saklandığı bulut ortamında, gelecek yaşamımızı etkileyecek iyi-kötü, olumlu- olumsuz ya da tamamen tehlike arz eden bilgilerin denetim ve düzenlemesine dair etik kodlar şüphesiz ki en çok tıp ve sağlık bilimleri alanlarını etkileyecektir.

Sanal Bilim Mekanları, Sanal Alışveriş

Sanal mekân, doğası gereği bir illüzyon iletişim sunarken, gerçeklik algılarımızı yerinden ederek hem öfori hem de mutsuzluk oluşturur, yine doğası gereği ve zamanın ruhuna bağlı olarak içinde olmadan var olamayacağımız bir eksiklik hissi taşır. En başta bağımlılık konusunda sanal mekânların travmatik etiklerini düşünerek, toplumsal durumun çöküşü, hız ve iletişim, ahlaki dejenerasyon ve psikiyatrik hastalıklar üzerinden etik bir değerlendirme yapıp konuşmak olasıdır. Tıbbi alanın sanal mekânlara taşınması öngörüsü, sanal tedavi ortamları, hologram danışmanlık hizmetleri, avatar arkadaşlıklar, oyunla kurulan psişik örnekler, sanal aileler ve terapiler sanal mekân konusunda bilimsel alanın konuşacağı önemli konular olabilir.

Sanal Telif ve Mülkiyet, Fikir Telifleri, 3 Boyutlu Baskı Telif Hakları

Daha çok sanatsal alanda rastladığımız telif davalarının sağlık alanında ve bilimsel örnekleri ile gelecekte karşılaşmamız daha olasıdır. Yine bilimsel bilginin mülkiyeti kimdedir? sorusunun cevabı olarak sanal mekânlarda dolaşıma giren, işleyen ve yeniden üretilen bilimsel bilgilerin doğasına dair yeni etik tanımlanmalar oluşacaktır. Bu durumda toplumsal ve kamusal olma fikrini de bilgi ve üretim üzerinden, telif ve mülkiyet ile yeniden konuşmak gerekli olacaktır. Ayrıca gündemi meşgul eden, popüler bir konu olarak 3-boyutlu yazıcılar, bu alandaki bireysel üretim ve telif konusu da önemlidir.

Kopyalama Teknolojileri ve Seri Sanal Üretimler

Sadece nesnenin değil, fikirlerin, bilgilerin, bilimsel ve tıbbi söylemlerin de kopyalandığı ve seri olarak üretildiği bir gelecek teknolojisi ortamında seri sanal üretimler etik kodlar üzerinden konuşulmayı bekleyecektir.

Sağlık Sektörü ve Yönetiminde İnsandışılaştırma Sorunu

İnsan gibi görmeme, insansızlaştırma, insanlıktan uzaklaştırma, canavarlaştırma insandışılaştırma gibi terimlerle tanımlanmaya çalışılan “dehumanization” terimi bazı bilimsel yayınlarda kullanılmıştır (bkz. Coşkun, 2015). Bu olgu iki taraflıdır; hem tutum hem algı olarak insandışılaştıran ve insandışılaştırılan şekildedir. Yani, hem sağlık sektörü personeli isteyerek veya istemeden yaptığı ancak hastanın öyle ya da böyle hissettiği bir durumdur.

Medikalizasyon

Modernizmin ve bilim devrimlerinin bir ürünü olan medikalizasyon, modern insanın her şeyi materyalist bir yaklaşımla tıbbi ve bilimsel olarak açıklama gereksinimi şeklinde özetlenebilir. İnsanın bilime ve tıbba olan bu adanmışlığı ise ilaç kullanma, her türlü sorunu tıbbi olarak çözme gibi temelinde insan bedeninin doğallığına ve insan karakterine karşı bir ikilem oluşturur. Doğadan koparılan insan çareyi tıpta ararken medikalizasyon ile aslında kendine ve özüne yabancılaşır. Tüm mevcudiyetini tıbbi terimlerle açıklama hissi duyan insan, tıbbi olmayan bir varlık oluşturup, bu kapsama girmeyen her şeyi de tıp ve medikal olarak açıklama hissi duyabilir. Bu durum ise gelecek etiği açısından büyük psikolojik sorunlar ve doğasına yabancılaşmış insanın medikal etik sorunlarını oluşturabilir.

In-Vitro Fertilizasyon- Tüp Bebek

Çiftlerin ve eşlerin tüp bebek kavramını kendi faydacı bakış açılarıyla toplumsal anlamda etik sorunlara dönüştürme ihtimalleri baş göstermiştir. İkiz çocuk sahibi olmak için tüp bebek yöntemini seçen çiftlerde üremeye olan müdahale etik bir ihlal olarak konuşulabilir. İkiz bebeklerin fizyolojik ve tıbbi etkilerini, sağlık sorunlarını düşünmeden hareket eden çiftlerde bu durumun yaratacağı bir etik sorun mevcuttur. Yine eşlerin ve çiftlerin erkek çocuk sahibi olmak için tüp bebek yöntemini kullanarak üremenin doğasına müdahil olması toplumsal cinsiyete dair büyük bir etik sorun olarak konuşulabilir. Erkek çocuk seçmek, erkek istemek gibi normatif sosyal kodlarla düşünen insanların geleceğin demografisini belirleme, erkekliği yüceltme ve kadınların yaşadığı sıkıntı ve sorunları ikinci kez görmezden gelerek ayrımcılığı körükleme gibi bir tehlikeye düştüklerinden kolayca söz edilebilir. Aynı şekilde kız çocuk saplantısı da oluşabilir.

Estetik ve Normatif Estetik Algısı

Kadın ve erkek kimliği yaratarak bu kimlikler üzerinden kendini var eden modern güzellik algısı dayatmacı bir tutum sergileyerek her bir kadını ve erkeği normatif, toplumsal olarak beğenilen ve öngörülen modaya adapte eder. Estetik ameliyatlar, bedensel müdahaleler, spor salonları, sağlıklı ve organik yaşam, beslenme, yaşlanma, gençlik, güzellik, yakışıklılık, renk, cinsiyet, cinsel tercihler gibi kavramlar etrafında normatif bir güzellik ve cinsiyet algısı varmış gibi davranan toplumsal yaşam ve bu durumdan hem faydalanarak hem de toplumsal algıları suistimal eden kurumlar toplumsal cinsiyetin etik anlamda zafiyet göstermektedirler. Bu bağlamda gelecek teknolojileri insan bedenine yapılabilecek daha profesyonel müdahaleleri estetiğe dayalı sorunlar çok sayıda fizyolojik, psikolojik ve sosyolojik sorun yaratabilir. Herkesin aynı olduğu bir gelecek dünyada standardizasyon, tek tip olma, batının güzellik normları ve buna özenme vb. durumlar teşvik edilecektir.

Medyada Sağlık, Kadın- Erkek Temsilleri

Estetiğin medyadaki sunumu da sağlık alanında kadın ve erkek bireyler için kısıtlı, sınırlandırılmış alanlar oluşturur. TV, gazete, dizi ve sinema, haber, sosyal medya ve diğer medyalar aracılığı ile sağlığı estetize eden anlayışlar özellikle kadınlar üzerinde baskı oluşturur. Kendilerini medyadaki kadın sunumları ile özdeşleştiren kadınlar hem güzellik algılarını yeniden düzenlerler hem de şiddete maruz kalırlar. Yine kadınların medya üzerinden kendilerine biçilen bir hayat sürmesi şiddet ihtimalini güçlendirir. Medyanın hegemonik baskısı kadınlar üzerinde psikolojik şiddet kurarak psikolojik ikilemler yaratabilir.

Doğurganlık, Denetim, Kürtaj

Kadın bedenini hapsedip, kadının doğurganlığı üzerinde de söz sahibi olmak isteyen eril kurumlar, devletler ve düzenler bu yolla hem cinsiyete dair bir iktidar oluşturur hem de kadın ve erkek bireylerin geleceğini erkek eliyle düzenler ve yeni bir gelecek inşa etmeyi amaçlamıştır. Ülkemizde de konuşulan kürtaj sorunu bugün küresel çapta ve dinler bağlamında dünyada en sık konuşulan etik sorunlardandır. Yine aile kurumu, tek ebeveynli aileler, alternatif aileler, sivil partnerlik ve olası tüm ilişki biçimleri doğurganlık ve denetim ile ilgilidir. Geleceğin yeni aile yapılarını ve toplumsal sistemlerini bu bağlamda ve geniş bir yelpazede düşünürsek, kadınlığın, anneliğin ve doğurganlığın etik ile olan ilişkisi yeniden sorgulanabilir. Toplumsal ve tıbbi üretimin de cinsiyete bağlı üretim, beden ve cinsiyet üzerinden düşünülmesi geleceğin etik sorunlarını çözmede önemli olacaktır.

Yanlış Uygulama ve İhmal

Sağlık yönetiminde, yanlış uygulama (malpraktis) ve ihmal sonucu ortaya çıkacak komplikasyonlar sağlık profesyonelleri açısından her zaman bir risktir. Arızalı bir tıbbi cihaz veya üründen dolayı zarar gören; tıbbi müdahale esnasında yaralanan veya başka bir komplikasyon geçiren, tehlikeyi atlatan hasta ilgili maduriyetlerini gidermek amacıyla dava açabilir. Sağlık profesyonellerinin kritik bir tedaviyi veya ihtiyacı sağlayamadığında da hasta davacı olabilir. Potansiyel tehditlerden dolayı sağlık profesyonelleri her zaman tedavi ile ilgili müdahalelerinden önce yazılı aydınlatılmış bir onam kapsamlı bir şekilde hastadan alınır. Etik bir sorun olarak da özellikle de az gelişmiş ülkelerde, genelde sağlık profesyonelleri tıbbi veya cerrahi müdahaleden önce aldıkları hastadan imzalı onamlarla malpraktis durumlarında bile dava sonucu cezadan muaf olurlar.


Bahar Dönemi Dönem Sonu Sınavı
25 Mayıs 2024 Cumartesi