Tehlikeli Madde Lojistiği Ve İş Güvenliği Dersi 4. Ünite Özet

Tehlikeli Maddelerin Yüklenmesi Ve Boşaltılması

Giriş

Tehlikeli maddeler özellikleri gereği yüksek düzeyde risk ve tehlikelere sahip materyaller oldukları için taşıma ve depolama gibi operasyonların yanı sıra yüklem ve boşaltma gibi elleçleme operasyonlarında da yüksek düzeyde özen ve detaylı bir biçimde planlamaya gereksinim duyulmaktadır.

Genel Olarak Tehlikeli Maddelerin Elleçlenmesi

Tehlikeli maddelerin yüklenmesi ve boşaltılması genel kargolar ile kıyaslandığında son derece detaylı ve hassas nitelikli operasyonlardır. Özellikle tehlikeli maddelerin meydana getireceği riskler ve tehlikeler dikkate alındığında elleçleme operasyonları ile ilgili hassasiyet anlaşılabilmektedir. Özellikle risk değerinin çok yüksek olduğu patlayıcı maddeler, organik peroksitler, radyoaktif maddeler vb. materyaller elleçleme sırasında meydana gelebilecek olumsuz bir durum çerçevesinde son derece büyük felaketler yaratabilecektir. Farklı taşıma türleri çerçevesinde yükleme ve boşaltma operasyonları yapısal olarak değişiklikler gösterebilmektedir. Özellikle taşıma türlerine bağlı olarak kullanılan araç, ekipman ve teçhizat türleri farklılaşabilmekte, bunun sonucunda taşıma operasyonu bütünüyle değişiklik gösterebilmektedir. Aynı zamanda taşıma türünün özellikleri çerçevesinde uygulanan ulusal ve uluslararası yasal düzenlemeler ve getirdikleri hüküm ve kurallarda değişebilmektedir.

Tehlikeli Maddelerin Elleçlenmesi

Elleçleme en kısa tanımı ile taşınan ya da taşınacak bir materyalin taşıma kabına yüklenmesi ve taşıma kabından boşaltılması işlemlerini tanımlamak için kullanılan bir ifadedir. Buna ek olarak sabit olmayan bir taşıma kabı ile taşıma yapılacak ise bunların taşıma aracının üzerine konması ya da aracın üzerinden indirilmesi de elleçleme olarak adlandırılmaktadır. Karayolu taşımacılığında elleçleme operasyonlarının özellikleri taşınan yükün özelliklerine, formuna ve taşınma biçimine göre değişebilmektedir. Aynı zamanda taşımanın tek modlu ya da çok modlu bir taşıma olmasına göre de farklılaşabilmektedir. Karayolu taşımacılığının tek modlu taşıma türü olması ve operasyonun karayolu ile başlayıp bir başka taşıma türüne aktarma olmaksızın karayolu taşımacılığı ile sona ermesi durumunda yükleme ve boşaltma operasyonları farklı biçimlerde uygulanabilmekteyken, intermodal ya da kombine taşımacılık süreçlerinde farklı biçim ve özellikte elleçleme operasyonları söz konusu olabilmektedir. Bunlar:

  • Paketli ve Paletli Yüklerin Elleçlenmesi
  • Dökme Yüklerin Elleçlenmesi
  • Koruyucu Ambalaja Sahip Yüklerin Elleçlenmesi

Paketli ve Paletli Yüklerin Elleçlenmesi

Tehlikeli maddelerin paketli ya da paletli yüklenmesi durumunda yüke ilişkin emniyet ve güvenliğe etki eden çok sayıda faktör bulunmaktadır. Bunların basında yükün taşıma aracından bağımsız hareket edebilme olanağına sahip olması ve yükün hareketi kısıtlanmadıkça söz konusu risklerin varlığını devam ettirmesidir. Dolayısıyla taşıma aracının hareketine bağlı olarak yüke dikey ve yatay düzlemde kuvvetler etki edebilmekte, yükün araçtan bağımsız hareket edebilme durumu bu kuvvetlere bağlı olarak söz konusu olabilmektedir.

Taşınan tehlikeli maddenin riskinin azaltılabilmesi için en temel kural yükün araç üzerindeki hareket edebilme kabiliyetinin kısıtlanabilmesidir. Yükün fiziksel özellikleri çerçevesinde farklı sabitleme uygulamaları söz konusu olabilmektedir. Taşımaya konu olan yükler rijid yükleme ve kompakt yükleme seklinde iki farklı biçimde yüklenebilmekte ve taşınabilmektedir.

Rijid yükleme ; bir ya da daha fazla paket ya da paletli yükün aracın veya taşıma kabının tamamını kaplamayacak biçimde yüklenmesi durumudur. Rijid yüklemede taşınacak yük taşıma kabını ya da konteyneri tam olarak doldurmadığı için yükün sabitlenmesi için gerdirme kayışları ile birlikte takozlar kullanılmaktadır.

Kompakt yükleme ise taşıma kabının tümünü doldurabilecek miktarda paketli veya paletli yüklerin kara yolu aracına istiflenmesi seklinde gerçekleştiren yükleme seklidir. Yükün araç içerisinde hareket etmesinin engellenmesi diğer yüklerin vasıtasıyla söz konusu olmaktadır. Dolayısıyla yük emniyetinin ve güvenliğinin sağlanabilmesi için gerdirme kayışları ve takozlar yerine diğer yükler kullanılmakta, arada boşluk olması durumunda hava yastıkları kullanılmaktadır.

Kazalar ve hırsızlık gasp vb. dışsal faktörler dışarıda bırakıldığında, karayolu ile tehlikeli maddelerin taşınmasında meydana gelen bütün zarar doğurucu olumsuz durumlar yanlış yüklemeler ve istiflemeye ilişkin hatalardan kaynaklanmaktadır. Bu riskler göz önüne alındığında oluşabilecek riskler aşağıdaki gibi sıralandırılabilmektedir.

Yükleme sırasında oluşabilecek riskler

  • Yükün araçtan kayması
  • Yükün başka yüklere çarpması
  • Yükün araçtan düşmesi
  • Yükün bir ateş kaynağı ile birleşmesi
  • Yükün reaksiyon başlatması
  • Yükün istifleme aracı ile birlikte devrilmesi

Yükleme sonrasında oluşabilecek riskler

  • Yükün araçtan kayması
  • Yükün araçta başka yükleri ezmesi
  • Yükün araç içerisinde sızıntı yapması
  • Yükün başka yüklere çarparak zarar vermesi ve zarar görmesi

Tehlikeli maddelerin yüklenmesi ve boşaltılmasına ilişkin kurallar genel yükler ile kıyasladığında, tehlikeli maddelerin yüklenmesi ve boşaltılmasına ilişkin kural ve uygulamalar es zamanlı olarak çok sayıda risk faktörünü nötr hale getirebilmektedir.

Genel kargolara ilişkin uygulamalarda sadece tanımlanmış risklere odaklanılmaktadır. Genel kargo taşımacılığında meydana gelen bir risk ancak yükün ortadan kalkması veya yüke ilişkin ciddi nitelikte zarar doğurması ile sonuçlanırken çok nadir olarak insanlara yönelik tehditler meydana getirebilmektedir. Bu nedenle tehlikeli maddelerin risklerini ortadan kaldıracak ya da sınırlandıracak şekilde tehlikeli maddelerin karayolu araçlarına yüklenmesine ilişkin bir takım kurallar ve kabul edilen yaklaşımlar ve uygulamalar bulunmaktadır. Bunlar sırasıyla:

Dökme olarak taşınmayan paketli ya da paletli yüklerin her birisi için merkez nokta olarak tarif edilen “yük basma noktasının” belirlenmesi gerekmektedir. Bu nokta yükün bulunduğu zemine kuvvet uyguladığı nokta olarak ifade edilebilmektedir. Dolayısıyla yüke ilişkin bu nokta yükün üzerinde yer aldığı zemin üzerinde hareket etmesine de etki eden bir faktördür. Bu nokta ağırlık merkezi olarak tanımlanmaktadır ve gerçekte her bir cisim bir merkez noktaya sahiptir. Aynı zamanda ağırlık merkezi cismin stabilitesine sağlayan ya da stabilitesini azaltan bir özelliğe sahiptir. Yük araç stabilitesinin sağlanabilmesi ve taşınan yükün araç üzerindeki hareketinin sınırlandırılabilmesi için araca ilişkin merkez nokta ile yüke ilişkin merkez noktanın eşleştirilmesi gerekmektedir. Yük dökme olarak taşınmamasına rağmen, küp ya da dikdörtgen prizma gibi belirli bir düzgün fiziki yapıya sahip değilse yükün merkez noktasının belirlenebilmesi amacıyla yük bir tasıma kabı içerisine alınabilmekte ya da yük için düzgün bir geometrik yapı oluşturabilmek üzere yükün çevresinde bir çerçeve oluşturulabilmektedir. Yük araç dengesini sağlamak için uygulanan yöntemlerden bir diğeri de yükün tasıma operasyonunda kullanılacak olan kara yolu aracının aksları arasında belirlenen bir denge mesafesi içerisinde konumlandırılmasıdır. Bu yönteme göre kara yolu tasıma aracının ön ve arka aksları arasındaki mesafeler dikkate alınmaktadır. Yükün boyut ve ölçülerinin bu mesafelere oranı yükün araç üzerine yerleştirileceği lokasyonu göstermektedir. Burada arka aks a_{2} ile ön aks a_{1} arasındaki mesafe a olarak tanımlanırken, yükün ağırlık merkezi ile arka aksı arasındaki mesafe h olarak ifade edilmektedir. P ile gösterilen değer; yükün toplam ağırlığını gösterirken, \varphi ifadesi ise aracın bos olarak ağırlığını belirtmektedir. Aşağıda gösterilen formüller ile iki akslı araç içerisinde taşınan yükün araç üzerinde homojen dağılım gösterip göstermediği hesaplanabilmektedir. Uygun dağılım yakalanana kadar yükün öne veya arkaya hareketi denenebilir.

a_{1}= \frac{P*h}{a}+\frac{\varphi }{2} \, ve\, a_{2}= \left ( P+\varphi \right )-a_{1}

Burada;

\frac{a_{1}}{a_{2}}\leq 2\rightarrow taşınabilir; \frac{a_{1}}{a_{2}}> 2\rightarrow taşınamaz

Daha fazla sayıda aks sayısına sahip karayolu araçlarında yükün araç içerisindeki dağılımı benzer bir yaklaşımla fakat farklı uygulamalar çerçevesinde hesaplanabilmektedir. Bununla birlikte birden daha fazla sayıda yük taşınacaksa dolayısıyla birden fazla yük ağırlık merkezinin bulunması durumunda hesaplama aşağıda gösterildiği biçimde yapılabilmektedir.

a_{1}= \frac{\left ( P_{1}*h \right )*\left ( P_{2}*\beta \right )}{a}+\frac{\varphi }{2}

a_{2}=\left ( P_{1}+P_{2}+\varphi \right ) -a_{1}

Burada eğer;

\frac{a_{1}}{a_{2}}\leq 3\rightarrow taşınabilir; \frac{a_{1}}{a_{2}}> 3\rightarrow taşınamaz

Yükün Ağırlığının Araç İçerisinde Dengeli Dağılımı

Paketli ya da paletli taşınan tehlikeli maddelerin araç içerisinde ağırlık yönünden homojen dağılımının sağlanması, yükün zemine uygulayacağı kuvvetin dengelenmesi açısından fayda yaratan, dolayısıyla birtakım riskleri azaltan bir uygulamadır. Tasıma operasyonlarında yükün ağırlık açısından dağılımı yükün üzerinde yer aldığı zemine uygulamış olduğu birim kuvvet değerini ifade etmektedir. Karayolu taşımacılığında yük ağırlığının homojen dağılımı aks basına yapılacak eşit kuvvet dağılımına bağlıdır. Söz konusu kuvvet değeri ton olarak ifade edilmekte ve her bir aks basına düsen ton cinsinden ağırlık değerinin belirli bir sınır değerin altında kalması hedeflenmektedir. Bu çerçevede yükün ağırlığı sabit kalmakla birlikte taşımada kullanılan aracın aks sayısı artırıldığında aks basına düsen ağırlık azaltılabilmekte, yükün araç üzerinde dengeli dağılımı söz konusu olabilmektedir. Bu formülde P taşınan yüklerin toplam ağırlığını ifade ederken, ? tasıma aracının bos ağırlık değerini göstermektedir. a_{s} ise aks sayısını ifade etmektedir.

a_{ym}= \frac{P+\varphi }{a_{s}}

Yükün Araca Sabitlenmesi

Yük araçla birlikte hareket ettiği, kendi basına hareket olanağının bulunmadığı durumlarda yükün kontrol edilebilmesi de mümkün olabilmektedir. Aksi durumda yük kontrolsüz olarak hareket edebilmekte ve bu sekliyle risk yaratabilmektedir.

Özellikle paketli ve paletli yüklerin araçlara yüklenmesi sırasında farklı biçimlerde sabitleme uygulamaları kullanılabilmektedir. Bunlar arasında gerdirme kayışlarının kullanılması, takozlama ve yükün sıkıştırılması gibi uygulamalar gelmektedir. Bu uygulamalar tek baslarına uygulanabilecekleri gibi birlikte de gerçekleştirilebilmektedirler. Rijid yüklemelerde yük nispeten daha yüksek ağırlığa ve hacme sahip olduğundan, sabitleme uygulamaları daha detaylı ve titiz bir biçimde gerçekleştirilmelidir.

Bağlama (Lashing) Uygulamaları

Paketli ve paletli tehlikeli maddelerin yüklenmesi süreçlerinde öncelikli sabitleme uygulamalarından birisi gerdirme kayışlarının kullanılması işlemidir. Bu kayışlar uygulamada spanzet olarak da isimlendirilmektedir. Bu unsurlar sayesinde yükler aracın zeminine sabitlenmekte ve hareket edebilirlikleri sınırlandırılmaktadır. Özellikle rijid yüklemelerde yükün ağırlığı ile aracın hareketi sırasında ortaya çıkabilecek kuvvetler dikkate alınarak spanzetlerin belirli bir kuvvet direncine sahip olması gerekmektedir. Bunun yanı sıra çok yüksek ağırlığa sahip yüklerin sabitlenmesinde standart spanzetler yerine zincirler de kullanılabilmektedir.

Spanzetlerin kullanılması şeklinde gerçekleştirilen sabitleme uygulamalarına “lashing” (bağlama) işlemi adı verilmektedir. Lashing uygulamaları taşınacak yükün özellikleri, formu, tasıma kabı ya da palet ve ambalaj özellikleri çerçevesinde değişkenlik gösterebilmektedir. Genel olarak kullanılan lashing türleri aşağıdaki gibi sıralandırılabilmektedir.

  • Üstten Bağlama (Top-over lashing)
  • Çapraz Bağlama (Loop lashing)
  • Yay Bağlama (Spring lashing)
  • Paket ve Paletlerin Birbirine Bağlanması (Round turn lashing)
  • Doğrudan Bağlama (Direct lashing)

Üstten bağlama (top-over lashing); bağlama ekipmanlarının (spanzet) yükün üst kısmından dolaşarak, her iki yönde zemine yükün sabitlenmesi seklinde gerçekleştirilen bir sabitleme uygulamasıdır.

Çapraz bağlama (loop lashing); sabitlemede kullanılan spanzetlerin taşınan yükün bir tur döndükten sonra tekrar aynı noktaya bağlandığı sabitleme uygulamasıdır.

Yay bağlama yöntemi; yükün devrilmesi ya da herhangi bir yöne hareket etmesini engellemek üzere dikey düzlemde paletlerin kullanılması ve bu paletlerin zemine çapraz spanzetler ile bağlanması seklinde uygulanan bir metottur.

Paket ve paletlerin birbirine bağlanması (round turn lashing) yönteminde; birim yükler birbirlerine bağlanarak yükün toplam ağırlığı, dolayısıyla yaratacağı sürtünme kuvveti artırılmaktadır. Sürtünme kuvvetinin artması ve yükün hareketine yol açacak kuvvetlerin üzerine çıkması aynı zamanda yükün hareket edebilirliğini de azaltmaktadır.

Doğrudan bağlama (direct lashing) bağlama yöntemlerinden bir diğeridir. Taşınacak yük üzerinde bağlama gözleri mevcut ise spanzetin bir ucu araç zeminine ya da aracın bir bölümüne bağlanırken diğer ucu ise doğrudan tasına yükün üzerinde yer alan bağlama gözlerine düğümlenmektedir.

Yükün Bloke Edilmesine İlişkin Uygulamalar

Yükün bloke edilmesi; taşınan yükün araç üzerinde hareketinin engellenmesi için bir takım unsurlar kullanılarak dolaylı biçimde yükün stabilitesinin sağlanması işlemidir. Uygulamada çoğunlukla blokaj için farklı tip ve özelliklerde takozlar kullanılmaktadır. Buna ek olarak bir diğer blokaj unsuru hava yastıklarıdır.

Yükün araç içerisinde bloke edilmesi; yükün taşındığı bölümdeki sabit unsurlar ile (araç duvarı, zemin vb.) taşınan diğer yüklere dayandırılması ve hareket sayesinde oluşan kuvvetlerin bu unsurlar tarafından absorbe edilmesi ilkesine dayanan bir yöntemdir. Bu çerçevede amaç yükün hareket edebileceği araç içi boşlukların ortadan kaldırılmasıdır. Dolayısıyla yükün araç içerisinde hareket eğilimi gösterecek bir boşluğun bulunmaması durumunda buna ilişkin riskler de ortadan kaldırılabilmektedir. Bu uygulamalar sırasıyla:

Takozlama yükün hareket edebileceği yönlere ahşap materyaller konulması suretiyle gerçekleştirilen bir uygulamadır. Takozlama türü bir sabitleme uygulaması yapılacak ise yükün boyunun en az sekizde biri ölçülerinde takozların kullanılması gerekmektedir. Bunun nedenlerinin basında yükün ölçü ve boyutları meydana gelen kuvvetin bir bileşeni olmasıdır. Bunun yanı sıra tasıma sırasında oluşabilecek kuvvetlerin yükün hareketine yol açmaması için takozların stabilitesi de önem arz etmektedir. Bu nedenle kullanılacak takozların zeminde stabilitesini sağlayacak çivilerin de özellikleri önem arz eden bir konudur. Bu kapsamda çivilerin en az 2/3’ü zemin içerisinde kalacak boyutlarda olması gerekmektedir.

\tau = \frac{\rho }{\varepsilon }

Burada \tau değeri yükün yüksekliğine bağlı olarak kullanılacak takozun boyunu ifade ederken, \rho değeri taşınan yükün palet dâhil zeminden yüksekliğini, E ise hesaplamada kullanılacak sabit katsayıyı ifade etmektedir. Tasıma operasyonlarında genel olarak sabit katsayı “8” olarak alınmaktadır.

Yük blokajı yöntemine göre araç içerisinde yükün konmadığı ya da yük yetersizliğinden dolayı bos kalan kısımlar yumuşak dolgu malzemeleri ile doldurulmakta ve yükün araç içerisinde hareket etmemesi için sıkıştırılması sağlanmaktadır. Boşlukların yumuşak dolgu malzemesi ile doldurulması sonucu elde edilen kuvvet ile tasına yükün ağırlığı arasında bir orantının bulunması gerekmektedir.

Sabitleme platleri yük ile araç duvarı arasında oluşabilecek boşlukların ölçülerinde hazırlanarak yükün ileri ya da geriye veya yanal düzlemde hareket etmesi engellenebilmektedir.

Çapraz blokaj takozları; bu unsurlar tasıma aracının boyu doğrultusunda araç içerisinde konumlandırılmış, bitiş noktalarında çapraz bağlar ile araç duvarına monte edilmiş sabitleme unsurlarından oluşmaktadır. Bu yöntem doğrudan yükün bloke edilmesini sağlamakta ve hareket edebilirliğini önemli ölçüde azaltmaktadır.

Basamaklandırma ve yükseltme yönteminde özellikle homojen yapıda olmayan yüklerin birbirine engelleme özellikleri ve olanakları kullanılmaya çalışılmaktadır. Taşınan yükler arasında daha yüksek boyutlara sahip olanların daha alçak olanları bloke etmesi anlayışına dayanan bir uygulamadır.

Dökme Yüklerin Elleçlenmesi

Dökme olarak tehlikeli maddelerin yüklenmesi ile ilgili olarak paketli ya da paletli yüklere göre daha farklı biçimlerde yükleme ve boşaltma uygulamaları söz konusu olmaktadır. Sıvı ya da küçük taneli katı maddelerin yükleme ve boşaltma operasyonları ile taşınmaları sırasında gösterecekleri hareket eğilimleri değişkenlik göstermektedir. Araçların hareketlerine bağımlı olarak bu türde yükler araç içerisinde salınım göstermekte ve aracın ya da tasıma kabının ivmenin aksi yönüne doğru kontrolsüz hareketine yol açabilmektedirler. Diğer yandan bu türde yükler stabil bir karaktere sahip olmadıklarından yükün ağırlık merkezi sürekli olarak değişkenlik gösterebilmektedir. Bunun sonucunda aracın dinamik davranışı değişebilmekte, araçla birlikte yükün devrilmesi vb. riskler gerçekleşebilmektedir. Bu nedenle mevcut tüm tasıma araçları ile konteynerlerin tümüyle doldurulması ya da bos olarak hareket etmesi riskleri azaltmaktadır.

Koruyucu Ambalaja Sahip Yüklerin Elleçlenmesi

Bazı tehlikeli maddeler tasıma depolama ve diğer lojistik süreçler ile ilgili olarak, kendi koruyucu ambalaj ve unsurlarına sahip yükler seklinde tanımlanabilmektedirler. Özellikle tüpler içerisinde taşınan gazlar bu tanıma girebilmektedir.

Buna karşılık kendi koruyucu ambalajına sahip yüklerin en zayıf yönleri dolumun yapıldığı vana olarak ifade edilen kafa kısımlarıdır. Bu türde yüklerin bu bölümlerine yönelecek bir kuvvetin yaratacağı etkiye bağlı olarak risk büyük ölçüde gerçekleşebilmektedir. Bu tür tehlikeli maddelerin yüklenmesi ve boşaltılması ile ilişkili operasyonlarda dikkate alınması gereken en temel ilke tüplerin kafa kısımlarının aracın hareket yönüne bakacak şekilde yatay yerleştirilmemesi, mümkün olduğunda yan düzlemde ya da dikey olarak konumlandırılması gerekliliğidir. Bunun yanı sıra birden çok tüpün yüklenmesi hâlinde bu yüklerin birbirine gerdirme kayışları (spanzet) ile bağlanması önem arz etmektedir.

Tehlikeli Maddelerin Elleçlenmesinde Uygulama Süreçleri

Taşınan tehlikeli maddenin özellikleri, içerisinde tanımlandıkları sınıflar, ambalaj özellikleri ve formları dikkate alınarak, yasal düzenlemelerde gösterilen usul ve kurallara göre yükleme boşaltma, aktarma ve diğer elleçleme operasyonları söz konusu olmaktadır. Bu operasyonun uygulama sürecinin genel hatları aşağıda verilmiştir:

  • Yükleme sırasında tehlikeli madde ambalajları zarar görmüş ise yükleyicinin bu yükleri araca yüklememesi gerekmektedir.
  • Yükleme sırasında karayolu aracı, vagon ya da konteyner gibi yüklemenin yapılacağı tasıma kapları, yüklemenin yapılacağı lokasyona alınmadan önce tasıma kabının tehlikeli madde yüklemeye elverişli olup olmadığı kontrol edilmektedir.
  • Yükleme yapılacak olan konteyner ya da sabit nitelikli tasıma kapları yükleme yerine alınmadanmönce tasıma kabının içerisi ve dış bölümü bütünüyle temizlenmekte ve yıkanmaktadır. Gerekli olması durumunda tasıma kabının dezenfektasyonu da söz konusu olabilmektedir.
  • Yıkama sonrasında araçlar yükleme yerine alınmakta ve operatörler tarafından yükleme öncesinde son kontroller yapılmaktadır.
  • Yükleme yapılmasına ilişkin bir engel söz konusu değil ise yükleyiciler tasıma araçlarına veya konteynerlere yükleme operasyonuna başlamaktadır.
  • Sürücüler yükleme yerine intikal ettiklerinde yükleme operasyonu sırasında yükleme yapılacak aracın motorunu kapatmalıdır.
  • Yükleme/dolumdan sorumlu olan operatör yükleme işlemine başlamadan önce yüklenecek tehlikeli maddeleri kontrol etmeli ve yasal düzenlemelerde gösterilen birlikte /ayrı yükleme kurallarına uygun hareket etmelidir. Birlikte taşınamayacak yüklerin karışık yüklenmesine izin verilmemesi gerekmektedir.
  • Kontroller sırasında paket ya da paletler zarar görmüş ise bunlarında araca yüklenmesine, paket içerisinde olması gereken bir ürünün paket dışında kalması durumunda araca konulmasına izin verilmemelidir.
  • Yükleme sırasında kontrol vb. herhangi bir nedenle paketlerin yetkili olmayanlar tarafından açılması yasaktır.
  • Yüklemeden sorumlu operatör son kontrollerinde yüklenecek her bir paket ya da paletin tehlikeli maddelerin taşınmasına ilişkin yasal düzenlemeler çerçevesinde etiket, yazı ve işaretler ile donatılmış olduğundan emin olmalıdır.
  • Aracın ya da tasıma kabının toplam tasıma kapasitesinin asılmasına hiçbir nedenle izin verilmemelidir.
  • Özellikle hassas ambalaj ve paketlere sahip tehlikeli maddelerin yüklenmesinde kullanılacak istifleme araçlarının bu hassasiyete cevap verecek donanım ve özelliklerde olması gerekmektedir.
  • Araç alıcıya ilişkin lokasyona ulaştığında gerekli bildirimler yapılarak boşaltma yerinin gösterilmesi alıcıdan talep edilmektedir. Alıcı makul bir sürede boşaltma yeri göstermekte ve boşaltma operasyonu başlatılmaktadır.

Bahar Dönemi Dönem Sonu Sınavı
25 Mayıs 2024 Cumartesi