Temel Veteriner Anatomi Dersi 4. Ünite Özet

Sindirim Sistemi

Sindirim Sistemi (Apparatus digestorius)

Vücuda alınan gıdaların fiziksel ve kimyasal etkilerle parçalanarak bağırsaklardan emilmesi ve artık maddelerin vücuttan atılması işlemine sindirim (digestion) adı verilir. Her iki ucu açık bir kanal yapısında olan sindirim kanalının duvarı içten dışa tunica mocosa, tunica muscularis ve tunica serosa tabakalarından oluşur. Bu kanalı ağız (os, oris), ağız boşluğu (cavum oris), yutak (pharynx), sindirim kanalı (canalis alimentarius) ve sindirim eklenti bezleri (tükrük bezleri, karaciğer, pankreas) oluşturur.

Ağız (Os - Oris - Stoma)

Sindirim sisteminin girişlini oluşturan yarık şeklindeki iki dudak arasındaki yarıktır.

Ağız Boşluğu (Cavum oris)

Dudaklar ( labia ), dil ( lingu a), dişler ( dentes ), damak ( palatum ) ile birlikte besinlerin yakalanması, çiğnenmesi, tükrük bezlerinin ( glandulae salivariae ) salgısı ile karıştırılarak yutulabilir bir lokma haline getirilmesini sağlayan dudaklardan yutağa kadar olan kısımdır.

Dudaklar ve yanaklar ile diş kemerleri arasında kalan dıştaki boşluğa ağız girişi ( vestibulum oris ), dişlerin içinde kalan boşluğa da asıl ağız boşluğu ( cavum oris proprium ) denir.

Ağız boşluğunun içinde ve çevresinde yer alan organlar:

Dudaklar (Labia oris): Ağız boşluğu girişini sınırlandırır, alt dudaktan daha büyük olan üst dudak ( labium superius ) ve alt dudaktan ( labium inferius ) ibarettir. Dudaklar atda uzun ve çok hareketli, sığırda ise kısadır.

Yanak (Bucca): Ağız boşluğunun yan duvarlarını sınırlandırır, musculus buccinator isimli kastan oluşur.

Diş Eti (Gingiva): Dişlerin içine oturduğu çukurları ( alveoli dentales ) sıkıca çevreleyen, ağız içi mukoza tabakasının bir bölümüdür.

Damak (Palatum): Önde bulunan sert ( palatum durum ) ve arkada bulunan yumuşak damak ( palatum molle ) bölümlerinden oluşup ağız boşluğunun tavanını şekillendirir. Sert damağın ortasında bir çizgi raphe palati bulunur, yanlara doğru uzanan damak buruşukluklarına da rugae palatinae adı verilir. Yumuşak damağın en gerideki serbest kısmına damak yelkeni ( velum palatinum ) denir, tek tırnaklılarda uzundur, gırtlağın ön kısmına dayanır, bu yüzden atlar ağızdan nefes alamaz, sonda uygulanmak gerekirse burundan uygulanır.

Dişler (Dentes): Besinlerin parçalanmasında ve çiğnemede esas olarak görev alan, üst ve alt çenede bulunan çukurlara (alveoli dentales), kemer oluşturacak şekilde dizilmiş vücudun en sert oluşumlarıdır. Süt dişlerine dentes decidui , kalıcı dişlere dentes permanentes adı verilir.

Evcil memeli hayvanlarda dişleri oluşturan üç tabaka içten dışa şöyle sıralanır; Fildişi tabakası (dentinum-substantia eburnea), Mina tabakası (enamelum-substantia adamantina), Seman tabakası (cementum-substantia ossea).

Evcil memeli hayvanlarda diş tipleri ise 4 gruba ayrılır;

  • Kesici dişler ( dentes incisivi )
  • Köpek dişleri ( dentes canini )
  • Ön azı dişleri ( dentes premolares )
  • Arka azı dişleri ( dentes molares )

Ayrıca, evcil hayvanlarda diş sayılarının kolay ve kısa bir şekilde karşılaştırılmasını yapmak amacıyla diş formülleri düzenlenmiştir.

Dil (Lingua-Glossa): Ağız kapalı olduğunda ağız boşluğunu dolduran, çizgili kaslardan oluşmuş, sindirim yanında tad almada da görev alan organdır. Serbest olan ön ucu apex linguae , gövdesi corpus linguae , geride dil kemiğine bağlanan kök kısmı da radix linguae şeklinde adlandırılır.

Dilin mukoza tabakasında papillae linguales adında çok sayıda çıkıntı bulunur. Papilla tipleri şunlardır; iplik benzeri papilla’lar ( papillae filiformes ), koni benzeri papilla’lar ( papillae conicae ), mercimek benzeri papilla’lar ( papillae lentiformes ), mantar benzeri papilla’lar ( papillae fungiformes ), hendekli papilla’lar ( papillae vallatae ), yaprak benzeri papilla’lar ( papillae foliatae ).

Tükrük Bezleri (Glandulae Salivariae): Gıdaların ıslatılarak yumuşatılmasını sağlayan tükrüğü (saliva) salgılar.

Kulak altı tükrük bezi (glandula parotis): Alt çene kemiğinin (mandibula) gerisinde, yanlarda kulağın altında, baş ile boyunun birleşme bölgesinde bulunur.

Alt çene tükrük bezi (glandula mandibularis): Alt çene kemiğinin arka iç yüzünde, geriye ve yukarıya seyrederek birinci boyun omuruna (atlas) kadar uzanır.

Dil altı tükrük bezi (glandula sublingualis): Dil kökünün yan yüzlerinde ve dilin altında kalan bölümü örten mukoza tabakasının altında yer alır.

Yutak (Pharynx): Ağız ve burun boşluğunun gerisinde sindirim ve solunum kanallarının birbirini çaprazladığı bir kavşaktır. Boşluğuna cavum pharyngis denilir.

Pharynx’in üç kısmı vardır; Pars nasalis pharyngis (nasopharynx); burun boşluğuna yakın olan bölge,pars oralis pharyngis (oropharynx); ağız boşluğuna yakın olan bölge, pars laryngea pharyngis (laryngopharynx); gırtlağa (larynx) yakın olan bölgedir.

Sindirim kanalı (Canalis alimentarius): Bundan sonraki kısım bir kanal şeklindedir.

Yemek Borusu (Esophagus): Mideyi yutağa bağlayan kassel zarsel bir boru yapısındadır, boyundaki kısım ( pars cervicalis ), göğüs bölümü ( pars thoracalis ) ve mideye açılan karın bölümünden ( pars abdominalis ) oluşur.

Mide (Ventriculus-Gaster): Yemek borusu yoluyla gelen gıdaların bir süre bekletilerek işleme tabi tutulduğu organdır. Mide duvarı bezlerinin salgıladığı pepsin, rennin ve hidroklorik asit gibi yapılar, kimyasal sindirimi başlatır.

Tek odacıklı mideler basit mideler olarak adlandırılır ve at, kedi, köpek ve domuz gibi hayvanlarda görülür. Geviş getiren mideleri ise hem daha hacimlidir, hem de birbiriyle bağlantılı dört ayrı kompartmandan oluşmuştur. Mide mukoza tabakasının genelde iki tipi vardır; bezsiz ( cutan ) salgı bezli ( glandular ) mukozadır.

Bir odalı, iç yüzünde sadece bezli mukoza bulunan mideler (tek odacıklı basit mideler) köpek, kedi ve insanda bulunur. Tek odacıklı bileşik midelerde mukozanın bir kısmı bezli bir kısmı bezsiz olup at ve domuzlarda rastlanır.

Yemek borusunun mideye açıldığı bölgeye mide ağzı (pars cardiacum), genişlemiş bölümüne mide gövdesi (corpus ventriculi), oniki parmak bağırsağına açılan son kısmına da mide çıkışı(pars pylorica) denilir. Tek tırnaklı hayvanların yemek borusunun mide ağzında kaslar kalınlaşır, lümen daralır, dolayısıyla atlar kusamaz ve atlara kusturucu (emetik) ilaç verilmez. Et yiyicilerde ise tam tersine bu bölgede lumen geniştir ve köpek, kedi gibi hayvanlar rahatlıkla kusabilir.

Geviş getiren (ruminantia) mideleri: Çok odacıklı bileşik midelerdir. İlk üç odacık ön mideler ( proventriculus ) olarak isimlendirilen işkembe ( rumen ), börkenek ( reticulum ) ve kırkbayır ( omasum ) adını alır ve mukozada salgı bezi bulunmaz. Dördüncü mide olan şirden ( abomasum ) ise bezli mukoza ile kaplıdır.

İşkembe ( rumen ), diyaframdan kalça kemiğine kadar uzanan ve karın boşluğunun sol tarafını tamamen dolduran, üzerindeki oluklar nedeniyle alt (saccus ventralis ) ve üst ( saccus dorsalis ) olmak üzere iki keseden oluşan organdır.

Börkenek ( reticulum ), karın boşluğunun ön, sol kısmında, işkembeyle diyafram arasında bulunan, kas tabakası iyi gelişmiş bölümdür. Mukozasındaki crista reticuli isimli çıkıntılar cellulae reticuli adı verilen bal peteği görüntüsünü oluştururlar.

Kırkbayır ( omasum ), karın boşluğunda, orta çizginin biraz sağında yer alır. İç yüzünde birbirine paralel laminae omasi denilen çok sayıda yaprak bulunur.

Şirden ( abomasum ), orta hattın sağında yer alan, fundus abomasi, corpus abomasi ve pars pylorica olmak üzere üç ana bölümden oluşan organdır.

Bağırsaklar (Intestinum): Mide çıkışından başlayıp, sindirim kanalının sonunda yer alan deliğe ( anus ) kadar uzanan, kıvrımlı organdır. Başlangıçtaki çapı küçük veya boşluğu dar olan bölümü ince bağırsaklar ( intestinum tenue ) ile daha sonra gelen ve boşluğu daha geniş olan kalın bağırsaklardan ( intestinum crassum ) oluşur.

İnce bağırsaklar (intestinum tenue): İç yüzünde, emilim yüzeyini genişletmek için villi intestinales isimli çok sayıda çıkıntıya sahiptir. Üç bölümde incelenir.

Oniki parmak bağırsağı (duodenum): İnce bağırsakların bu ilk kısmına karaciğerden gelen safra ve pankreas’tan gelen sindirim salgısı (succus pancreaticus) boşaldığından kimyasal sindirim bu bölümde fazladır.

Boş bağırsak (jejunum): Genellikle boş olan veya içinde çok az sulu bir içerik ihtiva eden, çok sayıda kıvrıma (ansa jejunalis) sahip olan, ince bağırsakların en uzun bölümüdür.

Kıvrık bağırsak-böğür bağırsağı (ileum): İnce bağırsakların en kısa bölümüdür. Uzunluğunun sınırını periton örtüsü dürümü olan plica ileocecalis belirler.

Kalın bağırsaklar (intestinum crassum) : İç yüzünde villi intestinales isimli çıkıntılar bulundurmayan, çapı ince bağırsaklardan geniş olan bağırsaklardır. Üç bölümden oluşur.

Kör bağırsak (cecum): Kese şeklinde olup, kalın bağırsakların ilk bölümünü oluşturan bu yapı köpek ve kedide sağ tarafta, domuzda sol tarafta bulunur. Tek tırnaklılarda cecum ’un kör ucu öne ve aşağıya doğru ( cranioventral ), geviş getirenlerde ise geriye ( caudal ) doğrudur.

Sütun bağırsak (colon) : Kalın bağırsakların en uzun bölümüdür. Etçillerde kısa ve basittir. Geviş getirenlerde ise kör bağırsaktan sonra bir kıvrımla (ansa proximalis coli) başlar ve önce dıştan içe doğru küçülen halkalar ( gyri centripetales ) oluşturur, merkezde ters tarafa bir kıvrım ( flexura centralis ) yapar ve bu defa içten dışa doğru büyüyen halkalar ( gyri centrifugales ) oluşturur, son bir kıvrım ( ansa distalis ) ile sonlanır.

Düz bağırsak (rectum) : Leğen boşluğunun (cavum pelvis) tavanında bulunan düz seyirli kısımdır.

Sindirim kanalının sonunda canalis analis isimli kısa bir kanal anus denilen deliğe açılır ve böylece sindirim kanalı sonlanır.

Karaciğer (Hepar): Karın boşluğunun sağ, ön üst tarafında diyaframa dayanmış olarak bulunan vücudun en büyük bezi ve aynı zamanda süzgecidir. Etçillerde oldukça fazla bir kısmı, tek tırnaklılarda ise az bir bölümü sola da geçer. Safra salgılar, glikojen, yağ ve az miktarda protein depo eder, kanı süzerek, çok sayıda zehirli maddenin kandan temizlenmesini sağlar. Diyaframa dayanan yüzüne facies diaphragmatica, karın boşluğuna bakan yüzüne facies visceralis denir. Bu yüz üzerinde damarlar, sinirler ve kanalların girip çıktığı karaciğerin kapısı, porta hepatis yer alır. Karaciğerde dört esas lob bulunur; lobus hepatis dexter (sağ lop), lobus hepatis sinister (sol lop), lobus quadratus (dört köşe lop) ve lobus audatus (gerideki lop).

Sağ böbrek izi impressio renalis , mide izi impressio gastrica ve yemek borusu izi impressio esophagea organların karaciğer üzerinde oluşturduğu en belirgin izlerdir.

Karın boşluğunu örten periton isimli örtünün, diyaframdan karaciğere, karaciğerden komşu organlara geçerken bir oluşturduğu bağlar sayesinde karaciğer yerinde sabitlenir.

Karaciğerin salgıladığı safra (chole-bilus-fellis), vesica fellea isimli safra kesesinde birikir. Tek tırnaklılarda bulunmaz. Safrayı oniki parmak bağırsağına ileten kanala, ductus choledochus denir.

Karın Tükrük Bezi (Pancreas): Karın boşluğunun ön üst bölümünde, mide, karaciğer ve oniki parmak bağırsağı arasında enlemesine uzanan, tükrük bezi yapısında pembe veya soluk kırmızı renkli bir organdır. Corpus pancreatis, lobus pancreatis sinister ve lobus pancreatis dexter isimli üç bölümü vardır. Pankreas, şeker metabolizmasında önemli rolü olan insülin ve glukagon hormonlarını hem de oniki parmak bağırsağına ilettiği succus pancreaticus isimli sindirim salgısını salgılar.


Bahar Dönemi Dönem Sonu Sınavı
25 Mayıs 2024 Cumartesi