Basın Fotoğrafçılığı Dersi 1. Ünite Özet

Habercilikte Fotoğrafın Önemi

Haber-Fotoğraf İlişkisi

Basın fotoğrafçılığı konusunu anlamak, haber ve fotoğraf kavramlarını anlamakla mümkün olmaktadır.

Toplumsal Yaşam ve Haber Kavramı

Haber kavramını anlayabilmek ve haberin özelliklerini belirleyebilmek adına iki önemli etkeni anlamak gerekir: bunlardan birincisi, toplumda geçerli ve kullanılmakta olan iletişim teknolojisi; ikincisi ise, var olan toplumsal yapıdır. İlkçağlarda iletişimini dumanla, sesle işaretle sağlayan insanoğlu, teknolojinin gelişmesiyle birlikte iletişim için internet, radyo, gazete, televizyon vb. farklı iletişim araçları kullanmaya başlamıştır. Kitle iletişim araçları içinde radyo haricinde hepsi, haber sunumunda fotoğraftan yararlanmıştır. Bununla birlikte fotoğraf teknolojisi, geniş kitlelere ulaşarak fotoğrafın demokratik yönünü ortaya koymuştur.

Haberin Tanımı, Nitelikleri ve Değeri

Haber insanları ilgilendirecek, zamanlı olan bir fikrin, olayın ya da sorunun özetidir. Bununla birlikte haber değerini belirleyen ölçütler vardır. Bunlar;

  • Etki,
  • Yakınlık,
  • Zamanındalık,
  • Şöhret,
  • Çatışma
  • Sıra dışılık

Etki: Bir olayın veya durumun kaç kişiyi ve ne ölçüde etkilediği onun haber olarak önemini belirler.

Yakınlık: Genellikle aynı olayın dünyanın diğer ucunda olmasındansa bulunduğunuz bölgede gerçekleşmesi daha büyük bir haber değeri oluşturur. Başka bir deyişle, aynı önemdeki bir olay gazetenin yayımlandığı bölgede olmuşsa manşetten verilebilir; dünyanın farklı bir bölgesinde olmuşsa daha küçük verilir ya da gazetede yer almayabilir.

Zamanındalık: Büyük etki yaratan bazı konular zaman sınırı tanımazlar. Dolayısıyla önemli bir haberi bildirmenin en iyi zamanı, olası en kısa zamandır.

Şöhret: Sıradan bir insanın yürürken tökezleyip düşmesi gibi önemsiz bir olayın haber olma olasılığı olmazken, bir devlet başkanının başına aynı olayın gelmesi bir haberdir.

Çatışma: Yaşamdaki çatışmalar her zaman okuyucunun ilgisini çekmektedir. Bu yüzden muhabirlerin çoğu, zamanlarının büyük kısmını savaş, politika, işlenmiş suçlar gibi çatışma haberleri yaparak geçirirler. Çatışmalar yaşamın normal akışında beklenmeyen olaylar oldukları için okuyucunun ilgisini çekmektedir.

Sıra dışılık: Sıra dışı olaylar haber yaratır. Okuyucu her gün yaşamında karşılaştığı olayları gazetede okumak istemez; ancak sıra dışı bir olay okuyucunun ilgisini çekebilir. Gazetecilikte her zaman verilen örnek; ‘Bir köpek insanı ısırırsa haber olmaz, çünkü bu olay çok sık meydana gelebilir; ancak bir insan, köpeği ısırırsa bu haberdir.

Haber Sunumu ve Haber Sunum Ögeleri

Editörler ve yayın kurulu, hangi haberlerin gazetenin hangi sayfalarına gireceğine karar verirken, sayfa tasarımcıları da, haberlerin yer almasına karar verilen sayfalarda ne şekilde sunulacağını belirlemektedirler.

Yaşanılan çağda, hemen her ürün konusunda ambalajlamanın önemi giderek artmaktadır. Bu durum, haber konusunda da geçerlidir. Haberin nasıl sunulduğu, onun nasıl ambalajlandığı anlamına gelmektedir. Buradaki amaç, sunulan haberi çekici hâle getirerek okuyucuyu haberi okumaya ikna etmektir. Haber sunum ögelerinin bilinçli kullanımının, gazetede yer alan haberleri daha ilgi çekici hâle getirmesi, önem sırasının vurgulanması ve daha kolay okunmasını sağlaması açısından oldukça önemlidir.

Tasarım haberlerin biçimlendirilmesidir. Haber sunumundaki bütün ögeler, sayfa tasarımında harmanlanarak okuyucuya sunulmaktadır. İyi bir haber, fotoğraf, spot, başlık gibi ögeler hazırlandıktan sonra tasarımcıya teslim edilir. Bir anlamda tasarımcı, sunum biçemiyle haberlerin değerini belirleyen kişidir.

Bu çerçeveden hareketle, gazete tasarımının işlevlerini şöyle sıralamak mümkündür:

  • Gazeteyi çekici ve ilginç kılmak,
  • Gazeteyi kolay okunur ve anlaşılır kılmak,
  • Okur adına haberleri sınırlandırmak
  • Gazetede bir kimlik oluşturup bu durumu gazetenin bütününde sürdürebilmek

Sayfa tasarımında kullanılan haber sunum ögelerini metin, başlıklar ve görsel ögeler olarak üç başlık altında incelemek doğru olacaktır.

Metin: Haberi aktarmak amacıyla kullanılan yazılı anlatım biçimidir. Kendi içinde; haber metni, spot ve fotoğraf altı olmak üzere üçe ayrılır. Haber metni, haberi aktarırken, okuyucuyu bilgilendirmek amacıyla 5N+1K sorularına cevap verilmelidir. Bunlar ne, nerede, ne zaman, nasıl, neden ve kim sorularıdır.

Spot, genellikle başlığın altına yerleştirilmiş asıl metinden ayrılmış bir ya da iki cümleden oluşan, haberin çarpıcı yönlerini oluşturan haber özetleridir.

Fotoğraf altı, gazetelerde fotoğraflara eşlik eden ve fotoğrafla ait olduğu haber arasında bir bağ oluşturan yazılara fotoğraf altı denir. Haberde olduğu gibi fotoğraf altında da 5N + 1K kuralına uymak gerekir. Fotoğraf altı bağlamsal açıdan, fotoğrafın iletisini açıklayan, iletiyi pekiştiren yazılardır. Bir başka deyişle, fotoğrafın, okuyucu tarafından hangi bağlama oturtulacağına yol gösterir.

Başlıklar: Haberin içindeki en önemli öge ya da ögeleri ortaya çıkaran, okuyucunun ilgisini habere çekmek üzere birkaç kelimede haberi özetleyen bir haber sunum ögesidir.

Görsel öğeler: Gazete; sadece başlıklardan ve metinlerden oluşan bir yazı diliyle sunulmamaktadır. Gazetede haberlerin sunumunda yazı ile görsel ögelerin birleşiminden ortaya çıkan bir iletişim dili kullanılır. Yapılan araştırmalarda, gazetelerde kullanılan görsel ögelerin %82’sinin fotoğraf olduğu saptanmıştır; ancak bazı durumlarda fotoğrafın verdiği bilginin yetersiz kalması ya da kullanılabilecek nitelikte fotoğrafın bulunmaması gibi nedenlerden dolayı, farklı görsel ögelerden de yararlanılmaktadır.

Fotoğraf ve Gerçeklik İlişkisi

Fotoğrafın basında kullanımının temel nedeni gerçeklikle olan benzerliği ve ilişkilendirmedir. Görsel bilgi, insanların yaşadıkları dünyayı tanıma ve anlamlandırmasında çok önemli bir yere sahiptir. Görsel bilgi ya doğrudan görerek edinilir ya da görsel anlatım araçlarından faydalanılır.

Fotoğrafik üretim aşamasında insan müdahalesi sadece neyin fotoğrafının, nasıl çekileceğinin belirlenmesiyle sınırlıdır. Görüntünün bizzat üretimi fotoğraf makinesi tarafından gerçekleştirdiği için fotoğrafik görüntü insan eliyle yapılana oranla çok daha gerçeğe yakın ve aynı kalitede tekrar edilebilir bir görüntüdür.

Fotoğrafın Nesnelliği

Fotoğraf, fotoğrafın çekildiği yeri ve olayı yorumlamadan, nesnel bir şekilde gösterir. Resim ve çizim için gerekli olan el becerisi, fotoğrafta sadece bakacın ardından görmeyle yer değiştirmiştir. Fotoğrafın gerçeklik açısından resim ve çizim gibi görsel anlatım araçlarına üstünlüğü mekanik bir anlatım biçimi oluşundan kaynaklanmaktadır. Fotoğraf makinesi ile, görüntünün aynı şekilde, sınırsız sayıda çoğaltılabilmesi sağlanabilir.

Mekanik Fotoğrafik Kayıt

Fotoğraf iki boyutlu bir yüzey üzerinde gerçekliğin yeniden üretimi, temsilidir. Hiçbir şey gerçeğin yerini alamaz ancak yaşanmış bir anın yeniden yaşanması mümkün olmadığına göre, bir şekilde temsil edilmesi gerektiğinde, fotoğraf bu amaca en uygun araçtır.

Mekanik bir üretim süreci olan fotoğrafçılıkta, teknolojinin sağladığı olanaklar, fotoğrafçının görüntülenecek konunun yanında bulunması durumunda çok kısa bir sürede görüntüyü kaydetmesini sağlamaktadır. Dolayısıyla, fotoğrafik görüntüler doğrudan yaşamın içinden kaydedilen görüntülerdir.

Orada Olmanın Kanıtı

Özellikle fotoğrafçılık alanında son yıllarda gerçekleşen teknolojik yeniliklerle, fotoğrafa dijital olarak her türlü müdahalenin yapılabilmesi kolaylaştırılmış, bunun sonucunda da fotoğrafın inanılırlığı ve güvenilirliği zedelenmiştir. Artık fotoğraflarda neyin gerçek, neyin dijital müdahaleyle değiştirildiğinin farkına varılamaz olmuştur. Böyle bir konumda, izleyenin olay yerindeki gözleri olan fotoğrafçıların iyi niyeti, her zaman olduğundan daha da önem kazanmıştır.

Fotoğrafın Belge Niteliği

Fotoğrafın en önemli özelliklerinden biri, fotoğrafik görüntünün gerçekliği temsil gücünden kaynaklanan belge niteliğidir. Fotoğraflar, gerçekliği belgelemek amacıyla kullanılırlar. Fotoğraflar, gazete sayfalarında yer alan haberlerin doğruluğunu belgelemekte ve olayı okuyucunun zihninde daha iyi canlandırmaya yardım etmektedirler. Anlık olayları kaydeden bir anlatım aracı olan fotoğrafçılıkta amaç, tam anlamıyla yaşanılan deneyimleri ve gözle görülen dünyayı aktarmaktır.

Ressamın Eli Makinenin Objektifi

Fotoğrafın, resimden farkı nesneleri olduğu gibi gösteren mercekten kaynaklanmaktadır. Ürün ile onu üreten nesne cansız varlıklardan oluşmaktadır. Artık olaya insanın yaratıcı müdahalesi söz konusu değildir. Fotoğrafçının kişiliği sadece çekeceği nesnelerin seçiminde ve beynindeki amaçta etkili olmaktadır. Her ne kadar sonuç onun kişiliğini yansıtıyor olsa da, bu ressamın yaptığı ile aynı şey değildir.

Günümüzün fotoğraf makineleri, fotoğraf çeken kişinin konuyu seçmesi ve nasıl bir çerçeveyle göreceğini belirlemesinden sonra, sadece bir düğmeye basarak yaşanılan o anın kaydedilerek kalıcılaştırılmasını sağlamaktadır. Bu anlamda kullanımı kolay, bir diğer teknolojik aygıt ise video kameradır. Video kameranın fotoğraf makinesinden farkı, görüntüleri hareketli olarak kaydetmesi ile kaydedilen görüntülerin diğer insanlarla paylaşımı ve dolaştırılmasının fotoğraflar kadar kolay olmayışı ve maliyetinin daha yüksek oluşudur.

Medyada kullanılan fotoğrafik görüntü ve video görüntüsünün karşılaştırılmasına gelince; bir deneyimin aktarılması için bir tek fotoğrafçı yeterlidir; ancak çoğunlukla videonun bir ekip işi olması, üretim sürecini zorlaştıran bir ögedir.

Fotoğrafla Belgelemenin Gücü

Özellikle tek bir karede yaşamdaki deneyimlerin aktarıldığı fotoğraf sanatında, öyle bir an vurgulanmalı ki, deneyimin tamamını temsil edebilsin ve açıklasın. Fotoğrafçılıkta bu ana, Henri Cartier Bresson tarafından karar anı adı verilmiştir. John Szarkowski’ye göre Henri Cartier Bresson’un “karar an›”; biçim, tasarım, kompozisyon, ışık, konunun ögeleri ve olayın hepsi fotoğrafçı için duyarlı ve görkemli bir anda bir araya gelerek bir bütünü oluşturduğu andır.”

Her ne kadar fotoğrafın belge niteliği, görüntüyü üreten makineden kaynaklanıyor olsa da, fotoğraf makinesi tek başına hiçbir şeyin fotoğrafını çekemez. Fotoğraf çekmede, makinenin neyi göreceğine, nasıl bir çerçeveyle göreceğine, hangi anda fotoğrafın çekileceğine vb. ilkelere bir insan karar verir.

Fotoğrafın önemli özelliklerinden biri, izleyen kişiye fotoğrafın çekildiği yerde olma duygusunu vermesidir; ancak küçük bir farkla; izleyici orada kendi gözleriyle değil, fotoğrafı çeken kişinin gözleriyle bulunur. Bu da her fotoğrafçının, farklı deneyimlerinden kaynaklanan farklı bir bakış açısı olduğu gerçeğini anlatmaktadır.


Güz Dönemi Ara Sınavı
7 Aralık 2024 Cumartesi
v