Kamu Özel Kesim Yapısı Ve İlişkileri Dersi 1. Ünite Sorularla Öğrenelim
Kamu Kesimi-Özel Kesim: Temel Kavramlar Ve Kurumlar
Yönetim faaliyetini gerekli kılan durumlar nelerdir?
Hayatın akışı içerisinde ortaya çıkması kaçınılmaz olan; makro sorunlar, bireysel ve kolektif (kamusal) nitelikteki ihtiyaçlar yönetim faaliyetini gerekli kılmaktadır. Toplumsal hayatın her alanında ihtiyaç duyulan dolayısıyla geniş kapsamlı bir faaliyet alanı olan yönetim kapsamında birçok kurum ve süreçten bahsetmek mümkündür.
Yönetim faaliyetleri kapsamına göre nasıl sınıflandırılabilir?
Yönetim faaliyetleri kapsamına göre kamu kesimi ve özel kesime yönelik yönetim faaliyetleri şeklinde sınıflandırmak yaygın bir yaklaşımdır. Hemen belirtilmelidir ki kamu kesimi dendiğinde akla Kamu Yönetimi gelir ve bu kesimdeki yönetim faaliyetleri daha çok Kamu Yönetimi başlığı altında incelenir. Özel kesimdeki yönetim ise Özel Yönetim veya İşletme Yönetimi şeklinde ifade edilir.
Yönetim kavramı ne demektir?
Yönetimi öz (yalın) bir şekilde belirlenen birtakım amaçları gerçekleştirmek için birden fazla insan tarafından işbirliği çerçevesinde yürütülen grup faaliyeti olarak tanımlamak mümkündür.
Yönetimin temel unsurları nelerdir?
- İnsan - İşbirliği - Amaç
Yönetimin temel özellikleri nelerdir?
- Yönetim faaliyeti birden fazla kişinin var olduğu bir ortamda, grup çerçevesinde icra edilebilen bir faaliyettir. - Yönetim bir anda olup biten değil; bir süreç şeklinde cereyan eden faaliyettir. - Yönetim faaliyeti hiyerarşik yapıya sahip bir örgüt say
Henry Fayol’a göre yönetim nasıl bir süreçtir?
Yönetim konusunu bilimsel arenaya taşıyan ilk düşünürlerden biri olan Henri Fayol Genel ve Endüstriyel Yönetim (1916) adlı kitabında yönetim sürecinin genel ilkelerini ortaya koymaya çalışmıştır. Fayol’a göre yönetim birtakım faaliyetlerin veya yönetim fonksiyonlarının (planlama, örgütleme, yöneltme ve denetim) toplamından oluşan bir süreçtir.
Max Weber’in yönetim konusundaki fikirleri nelerdir?
Yönetim alanındaki çalışmaları daha çok kamu kesimi ve bürokrasi eksenli olan Weber’in Henri Fayol gibi yönetimi birçok faaliyetin iç içe olduğu bir süreçler toplamı olarak ele aldığı belirtilmelidir. Weber süreçler içerisinde iyi işleyen bir bürokrasiyi ön plana çıkarmaktadır. Weber, işbölümü ve uzmanlaşmaya dayalı bir örgütün (teşkilatın) varlığını iyi bir yönetimin esası olarak görmektedir.
Frederick Taylor’un yönetim konusundaki yaklaşımı nedir?
Frederick Taylor (1856-1915) 1911 yılında yayınlanan Bilimsel Yönetimin İlkeleri adlı kitabında kamu-özel kesim ayrımı yapmaksızın bir yönetimi en verimli hale getirecek ilkelerin neler olabileceği sorusu üzerinde yoğunlaşmıştır. Taylor’un da yönetimi bir süreçler bütünü olarak ele aldığını belirtmek gerekir. Ancak bu süreçte ön plana çıkardığı husus işgücünün iyi kullanılmasıdır. Bu sayede örgütlerde verimliliğin artacağına inanmaktadır. Tüm bunlardan Taylor’un da sevk ve idare etme fonksiyonunu bir adım önde gördüğü sonucuna ulaşılabilir. Kendisi iş tanımları ve analizlerini ilk defa gündeme taşımasından dolayı, bilimsel yönetim anlayışının da başlıca temsilcisi olarak görülmektedir.
Kamu yönetimi kavramı ne demektir?
Kamu Yönetimini öz bir ifadeyle; kamu hizmetlerini (devlet kurumlarınca yürütülen ve halkın ortak ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik hizmetler) yürüten idari mekanizma olarak tanımlamak mümkündür. Kamu yönetimi, kamusal alanda mal üretme ve hizmet götürme faaliyetlerini yürüten idari örgüt olarak da ifade edilebilir. Bu ifadelerden kamu yönetiminin devlet kurumlarından oluşan bir örgütler dizisi olduğu sonucuna da ulaşmak mümkündür.
Kamu yönetiminin işlevsel nitelikteki faaliyetleri nasıl sınıflandırılır?
- İdari (yönetsel) faaliyetler: Bu faaliyetler kamu hizmetlerinin topluma ulaştırılması sürecidir. - Yasama faaliyetleri: Yönetimin kanun hükmünde kararname, tüzük ve yönetmelik çıkarma gibi faaliyetleri anlamındadır. - Yargı faaliyeti: Yönetim ile ilgili
Özel yönetim kavramı ne demektir?
Bir toplumda sadece kamusal nitelikli mal ve hizmetler üretilmez. Toplumsal hayat içinde bireylerin ihtiyaçlarına yönelik olarak da hizmet ve mal üretimi gerekir. İşte özel yönetim (özel sektör ya da özel kesim olarak da ifade edilebilir) bu sahada faaliyette bulunan kuruluşlar için ve onların faaliyetlerine dayalı olarak kullanılan bir kavramdır.
Gönüllü yönetim kavramı ne demektir?
Ne kamu yönetimi ne de özel yönetim kapsamında değerlendirilemeyen sivil toplum kuruluşları bir ara yönetim yapısı itibariyle üçüncü kesim veya üçüncü sektör şeklinde ele alınmıştır. Bu kuruluşların faaliyetlerine yönelik olarak kullanılan yaygın tabir Gönüllü Yönetim dir.
Kurum kavramı ne demektir?
Kurum; kurumsallaşma kavramından türeyen bir kelimedir. Günlük hayatta da kullanılan kurumsallaşma kavramı, sürekli yapılan ve artık yerleşen usulleri anlatmakta kullanılır. Örneğin toplumsal yaşamda aile şeklinde yaşama veya bir araya gelme süreklilik gösterdiği için aileden bir kurum olarak bahsedilmektedir. Bu şekilde sosyolojik olarak konuya yaklaşıldığında birçok toplumsal kurumdan da bahsetmek mümkündür. Örneğin; aile kurumu, din kurumu, eğitim kurumu ve siyaset kurumu gibi.
Kuruluş kavramı ne demektir?
Kuruluş; topluma hizmet amacıyla oluşturulan örgütlerdir. Kuruluşlar kamu ve özel kesimde olabilir. Ama kuruluş daha çok kamu kesimine ait bir kavramdır.
İşletme kavramı ne demektir?
İşletme; kar etmek amacıyla mal ya da hizmet üreten yapılara denmektedir. Özel kesimdeki kuruluşlar işletme niteliğindedir. Bu kapsamda yer alan şirket, firma gibi örgütlere ikincil örgütler denmektedir. İkincil örgütlerin öncelikli amacı kâr elde etmektir.
Sivil toplum kuruluşu kavramı ne demektir?
Sivil Toplum Kuruluşu; gönüllülük esasına göre çalışanlarca faaliyetleri sürdürülen kâr amacı gütmeyen kuruluşlardır. Resmi kurumların dışında ve bunlardan bağımsız olarak faaliyetlerini sürdürürler. Sivil toplum örgütlerine; sendika, vakıf ve dernekler gösterilebilir.
Siyasal sistem kavramı ne demektir?
Kamu yönetiminin içinde yer aldığı çevrede siyasal sisteme ait kurum ve süreçler belirleyicidir. Sistem kavramından hareketle analizler yapma sosyal bilimler alanında sıklıkla kullanılan yöntemdir. Sistem yaklaşımına göre toplumsal yaşam birbiriyle ilişkili birçok sistem sayesinde (siyasal sistem, ekonomik sistem, kültürel sistem vb.) bir düzen içinde akıp gitmektedir. Bu yaklaşıma göre her sistem toplumda ayrı bir fonksiyonu yerine getirmektedir. Sayılan sistemlerin en geniş kapsamlısı siyasal sistemdir. Siyasal sistem ortaklaşa amaçlar için oluşan birçok örgütlenmeden oluşur. Savaştan, sağlığa ve eğitime kadar birçok alanda faaliyette bulunur ve bunları gerçekleştirmek için çeşitli kurum ve yapılar geliştirir. Bu arada siyasi sistemce alınan karar ve eylemlerin tüm topluma etki eden ve tüm toplumu bağlayan bir nitelikte oluşu da diğer sistemlerde olmayan önemli bir özelliktir.
Bir devletin temel var oluş sebebi nedir?
Bir devletin temel var oluş sebebi kamu hizmetidir. Dolayısıyla kamu kesimindeki başlıca kurum da devlettir. Devleti kamu kesimindeki en üst kurum olarak da ifade edebiliriz. Bu özelliğinden dolayı da çoğu kez devletten, kurumların kurumu şeklinde bahsedilir.
Devletin temel nitelikleri nelerdir?
- Toplumdaki en kapsamlı kurum oluşu, - Meşru olarak zor kullanma gücüne sahip olan tek ve dolayısıyla en yüksek yaptırım gücüne sahip kurum oluşu, - Hiyerarşik olarak tüm kurumların üzerinde oluşu, - Bu kuruma üyeliğin vatandaşlar açısından zorunlu oluşu
Devletin temel unsurları nelerdir?
- Ülke (devlet egemenliğinin geçerli olduğu yer) - Topluluk (ulus) - Egemenlik Bu üç unsurdan herhangi biri olmazsa devlet kurumunun da olmayacağını belirtmek gerekir. Yani ülke, topluluk (ulus) ve egemenlik devletin varlık şartlarını oluşturmaktadır.
Devletin temel organları nelerdir?
Öncelikle yasama, yürütme ve yargının bir devletin temel organları olduğu belirtilmelidir. Daha önce de ifade edildiği üzere, aynı zamanda en büyük kamu kurumu olan devlet, bu temel organlar aracılığıyla toplumsal nitelikteki sorunları çözmeye çalışır. Kamu kesimi de esas itibariyle yasama, yürütme ve yargının ülke çapında örgütlenmesidir.
Yasama faaliyetlinin içeriği nasıldır?
Yasama; yasa yapmak ve hükümeti denetlemek gibi görev ve yetkilerle donatılmış olan devletin temel organıdır. Yasama gücünün (parlamento) yaptığı yasalar esas itibariyle kamu politikalarının hayata geçirilmesine yöneliktir. Yasama kamu politikalarının oluşturulmasında, kamu yönetimi teşkilatının şekillendirilmesinde son derece etkilidir. Kamu yönetimi yasama organınca kabul edilen yasalara ve alınan kararlara uygun olarak faaliyetlerini sürdürmek zorundadır.
Yürütme faaliyetinin içeriği nasıldır?
Yürütme, kanunları uygulayan devlet organıdır. Yürütme gücü için devlet kurumunun sürekliliğini sağlayan başlıca organ nitelemesini yapmak mümkündür. Yürütme siyasal iktidarların belirlemiş oldukları politikalar doğrultusunda alınan kararları ve parlamento tarafından kabul edilen yasaları kamu kesimi aracılığıyla uygulayan organdır.
Yargı gücü kavramı ne demektir?
Yargı gücünü yasalara uymayanları yargılayan devlet organı şeklinde ifade etmek mümkündür. Yargı gücü ne yasa yapar ne de yürütme gibi yasaları uygular. Sadece anlaşmazlık durumlarında yasaları hukuken yorumlar ve toplumsal düzen için hukuki kararlar alır. Bir siyasal sistemde hukuki uyuşmazlıkları çözme ve karara bağlama yetkisine sahip tek güç mahkemelerdir. Dikkat edilirse yargı; yasama gibi tek bir kurumsal yapı değil, yürütme gibi bir kurumlar topluluğudur. Her ülkede yargı gücü kapsamında yüksek mahkemeler ve bu yüksek mahkemelere bağlı tüm ülkeyi kapsayan mahkemeler vardır.
Siyasi partilerin amacı nedir?
Siyasi partiyi amacı halkın desteğiyle, siyasal iktidarı ele geçirmek ya da en azından siyasal iktidara ortak olabilmek olan siyasal kurum olarak tanımlamak mümkündür. Hemen belirtilmelidir ki demokrasilerde siyasi partiler dışında amacı siyasal iktidarı ele geçirmek ya da ortağı olmak olan başka bir kurum ya da kuruluşun olması mümkün değildir.
Çağdaş işletmecilik yaklaşımı ne ifade etmektedir?
İşletme yönetimi, geçmişte sahiplik esasına dayanmakta, bir bilim ve sanat olarak görülmemekteydi. Çağdaş işletmecilik yaklaşımında ise, işletmecilik sadece bir beceri değil, aynı zamanda bilim ve sanat olarak görülmektedir. Günümüzde örgütsel yapı, belli bir mekânı veya fiziksel bir unsuru ifade etmenin yanında, yönetsel roller gibi farklı esnek süreçlerle birlikte düşünülmektedir. Çağdaş işletme örgütleri, fiziksel ve mekanik bir yapı olmaktan uzaklaşıp, esnek, organik, yalın ve temelini bilişim teknolojilerinin şekillendirdiği akıllı yapılara dönüştükçe örgütsel ve yönetsel yapıları karmaşıklaşmakta ve bu karmaşayı yönetmek profesyonel bilgi ve beceriyi zorunlu kılmaktadır.
İşletmelerin temel amaçları nelerdir?
- Kâr elde etmek - Satış geliri elde etmek ve satış gelirlerini artırmak - Varlığını (yaşamını) sürdürmek ve büyüyerek gelişmek - Topluma hizmet ederek, toplumsal fayda sağlamak
İşletmelerin temel özellikleri nelerdir?
- Pazar (piyasa) ortamında rekabet içinde faaliyet gösterme - Başkalarının ihtiyacını Karşılama ve sahibine Kâr sağlama amacı - Varlığını sürdürmek ve büyümek için çaba sarfetme - Karmaşık bir yapıya (örgüte) sahip olma
Yönetimin fonksiyonları nelerdir?
- Yönetim (sevk ve idare etme), - Organizasyon, - Üretim, - Pazarlama, - Finans, - İnsan kaynakları (personel), - Muhasebe, - Halkla ilişkiler, - Araştırma ve geliştirme bulunmaktadır. Dikkat edilirse bu fonksiyonların birçoğu (pazarlama ve finans hariç)
İşyeri kavramı ne demektir?
İş kanununda işyeri, işveren tarafından mal ve hizmet üretmek amacıyla maddi ve maddi olmayan unsurlar ile işçinin birlikte örgütlendiği birime işyeri denir şeklinde tanımlanmaktadır.
İşyerinin kapsamı nedir?
İş Kanununa göre işyerinde üretilen mal ve hizmetlerle nitelik yönünden bağlılığı bulunan yerler işyerinden sayılacağı gibi, işyerinde bir yönetim birliği mevcut ise işyerine bağlı yerler, birlikte örgütlenme nedeni ile aynı birim içerisinde yer alacak ve dolayısıyla işyeri sayılacaklardır.
Gönüllü yönetim alanı hangi örgütlerden oluşur?
Bu yönetim alanı sivil toplum örgütlerinden (kuruluşlarından) oluşur. Sivil Toplum Örgütlerinin yönetim bağlamında bir ara yapı görünümünde olduğu söylenebilir. Bu kuruluşların özel sektör ve kamu sektörüyle benzeştiği ve ayrıştığı noktalar vardır. Kamu ve özel kesim arasında dengeleyici bir unsur olan sivil toplum kuruluşlarının bu iki kesim arasında aracı bir role de sahip oldukları söylenebilir.
Sivil toplum kavramı ne demektir?
Sivil toplumu; gönüllü yani kendi kendini oluşturan, kendi desteklerine sahip, büyük ölçüde kendi kaynaklarıyla ayakta durabilen, devletten özerk, özel kuruluşlar ile devlet arasında aracı niteliğinde örgütlü bir sosyal yapılanma olarak tanımlamak mümkündür. Bir sivil toplum kuruluşu, kendi üyelerinin veya destek olmaya çalıştığı kesimlerin çıkar ya da değerlerini korumak ve yaymak için gönüllülük esasına göre faaliyetlerini sürdüren bir örgütlenmedir.
Sivil toplum kuruluşlarının genel özellikleri nelerdir?
- Gönüllülük esasına göre örgütlenme, - Devletten özerk bir alanın varlığı, - Kendi imkânlarıyla ayakta durabilme, - Özel kesim ile kamusal kesim arasında yer alma, - Aracılık vasfına sahip olma, - Kâr amacı gütmeme, - Kamu yararını göz önünde tutarak top
Dernek kavramı ne demektir?
Bireylerin tek başına gerçekleştiremeyecekleri amaçlarını bir süreç dahilinde gerçekleştirmek amacıyla benzer görüşleri paylaşan insanlarla bir araya gelerek oluşturdukları örgütlenme biçimidir. Anlaşılacağı üzere dernekler birer kişi topluluğudur. Yani mal ya da mülk birlikteliği değillerdir.
Derneklerin işlev ve faaliyetleri nelerdir?
- Dernekler daha çok sağlık, eğitim ve kültürel alanlarda etkinlik ve faaliyetlerde bulunurlar. - Dernekler toplumsal hayatın akışı içinde yardımlaşma ve dayanışma işlevi görürler. - Dernekler giderek küresel çapta önemli bir sorun haline geldiği görülen
Sendikaların temel amacı nedir?
Temel amacının; üyelerinin hak ve çıkarlarını korumak ve üyelerinin milli gelirden adaletli bir şekilde pay almasını sağlamaktır.
Sendikaların işlevleri nelerdir?
- Sendikalar öncelikle üyelerinin çıkar ve haklarını savunurlar, - Toplumsal nitelikli sorunların çözümüne yönelik girişimlerde bulunurlar, - Özellikle demokrasinin ayrılmaz bir parçası olan temel hak ve özgürlükler alanında güçlü bir kamuoyu oluşturucusu
Meslek kuruluşları kavramı ne demektir?
Meslek Kuruluşları. Her ne kadar kamu tüzel kişiliğine ve zorunlu üyelik sistemine sahip olsalar da tıpkı sendika ve dernekler gibi üyelerinin özel yararı doğrultusunda faaliyette bulunmaları, organlarını kendi üyeleri arasından bağımsızca seçmeleri, doğrudan devlet yönetiminin içinde yer almamaları ve kâr amacı gütmemeleri yönünden meslek kuruluşlarını da sivil toplum kapsamında ele almak mümkündür. Meslek kuruluşları, üyelerinin ortak sorunlarının iletilmesinde ve kamuoyu ile paylaşılması noktasında, üyeleri ile devlet arasında bir aracı rol oynar. Bu kuruluşlar vasıtasıyla üyeler siyasal ve yönetsel karar alma sürecine dahil olabilir.
Kooperatif kavramı ne demektir?
Kooperatifler. Özel sektör kuruluşu olarak kabul edilen kooperatifler, bir yönleriyle sivil toplum örgütlenmesi içinde değerlendirilebilir. Kooperatifler, karşılıklı yardımlaşma ve dayanışma amacıyla kurulmuş, üyelerinin çıkarları için oluşturulmuş tüzel kişiliği olan örgütlerdir. Gönüllü olarak kurulmaları, üyelerinin giriş- çıkış serbestiyetinin olması, demokratik bir yönetim anlayışı olması sebebiyle kooperatifler iktisadi bir kuruluş olmalarının yanında, sivil toplum kuruluşu olarak da kabul edilebilir. Türkiye’de kooperatifler daha çok konut alanında, toplu konut projeleri çerçevesinde kurulmaktadırlar.
Düşünce kuruluşları kavramı ne demektir?
Düşünce Kuruluşları (Think-Thank Kuruluşları). Kamuoyunu etkileme, kamu politikalarının oluşumunda etkili olma işlevi gören sivil örgütlenmelerdir. Diğer sivil toplum kuruluşlarında olduğu gibi kâr amacı gütmezler, bağımsız hareket ederler ve daha çok siyasi konularda araştırmalar yapıp analizlerde bulunurlar. Düşünce üreten kuruluşlar olarak da adlandırılan, think thank kuruluşları özellikle gelişmiş ülkelerde yaygındır. Düşünce kuruluşları ülkemizde son yıllarda yaygınlaşmaya başlamıştır. Bu amaçla çeşitli stratejik araştırma kurumları kurulmuştur.
Kamu kesiminin ya da kamu yönetiminin, çağdaş devletin ve toplumsal yaşamın varlığı açısından önemi nedir?
Kamu kesimini ya da kamu yönetimi, çağdaş devletin ve toplumsal yaşamın varlığı açısından önde gelen hususlardan biridir. Çünkü toplumsal düzenin ve devlet kurumunun varlığı, her şeyden önce kamu yönetiminin kesintisiz ve iyi bir şekilde işlemesi ile alakalıdır. Zira kolektif nitelikteki ihtiyaçların çözümü noktasında baş rolde olan, kâr amacı gütmeden çalışan kamu yönetimi dahilindeki kurum ve kuruluşlardır. Biraz düşünüldüğü zaman günümüzün çağdaş toplumlarında herkesin kamu kurumlarının ürettiği mal ve hizmetlerden sürekli yararlandığı ve kamu kurumlarına bağımlı olduğu fark edilebilir. Bu noktada başta devlet kurumu olmak üzere, kamu yönetiminin nihai hedefinin bireylerin mutluluğunu ve toplumsal gelişmeyi sağlamak olduğu anlaşılır.
Yönetim kavramını tanımlayınız.
Yönetimi, "yalın bir şekilde belirlenen birtakım amaçları gerçekleştirmek için birden fazla insan tarafından işbirliği çerçevesinde yürütülen grup faaliyeti" olarak tanımlamak mümkündür.
Yönetimin temel unsurları nelerdir?
Yönetimin temel unsurları insan, işbirliği ve amaçtır. Yönetim sürecindeki bu unsurlar daha özet bir şekilde “planla”, “uygula”, “izle/denetle” biçiminde üç aşamalı olarak da ifade edilmektedir.
Yönetim konusunu bilimsel anlamda ilk kez ele alan bilim insanı kimdir?
Yönetim konusunu bilimsel arenaya taşıyan ilk düşünürlerden biri olan Henri Fayol'dur. Fayol, “Genel ve Endüstriyel Yönetim” (1916) adlı kitabında yönetim sürecinin genel ilkelerini ortaya koymaya çalışmıştır.
Max Weber’in yönetim konusundaki çalışmalarında ön plana çıkan unsurlar nelerdir?
Yönetimin bilimsel temellerinin atılması hususunda önemli çalışmalara imza atmış olan bir başka düşünür de Max Weber’dir (1864-1920). Çok yönlü bir bilim adamı olan Weber’in siyaset bilimi ve sosyoloji alanlarında da bir otorite konumunda olduğunu belirtmek gerekir. Yönetim alanındaki çalışmaları daha çok kamu kesimi ve bürokrasi eksenli olan Weber’in Henri Fayol gibi yönetimi birçok faaliyetin iç içe olduğu bir süreçler toplamı olarak ele aldığı belirtilmelidir. Weber süreçler içerisinde iyi işleyen bir bürokrasiyi ön plana çıkarmaktadır. Weber, işbölümü ve uzmanlaşmaya dayalı bir örgütün (teşkilatın) varlığını iyi bir yönetimin esası olarak görmektedir.
Stratejik yönetim nedir?
Stratejik yönetim, küreselleşme sürecinde değişime ayak uydurabilme ve gelecek eksenli olma gibi esaslarla dayalı bir yönetim anlayışıdır. Stratejik yönetimi yönetime ait unsur ve özellikleri küreselleşme ile değişen günümüz toplumsal şartlarına uyarlama çabası olarak da ifade etmek mümkündür. Bu kapsamda her şeyin değişmekte olduğu bir dönemde kaynakları verimli kullanabilmek için değişime ayak uydurmayı sağlayacak fırsat ve tehdit eksenli analizleri yönetim sürecinin önemli bir unsuru hâline getirme çabasının belirginliği dikkat çekicidir.
Kamu yönetimi nedir?
Kamu yönetimi öz bir ifadeyle; kamu hizmetlerini (devlet kurumlarınca yürütülen ve halkın ortak ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik hizmetler) yürüten idari mekanizma olarak tanımlamak mümkündür. Kamu yönetimi, kamusal alanda mal üretme ve hizmet götürme faaliyetlerini yürüten idari örgüt olarak da ifade edilebilir. Bu ifadelerden kamu yönetiminin devlet kurumlarından oluşan bir örgütler dizisi olduğu sonucuna da ulaşmak mümkündür.
Kamu yönetiminin Türk tarihindeki gelişimi nasıldı?
Çok sayıda imparatorluk ve devlet kuran Türklerde kamu yönetimi şeklinde bir yapının ortaya çıkmasını çok eski devirlere kadar geriye götürmek mümkündür. Bizim tarihimizde bilhassa askeri ve siyasi yönden büyük bir gelişme yaşanan onbirinci yüzyıldan itibaren iyi işleyen bir kamu yönetiminden bahsedilebilir. Türklerde devletlerin sosyal meselelere el atacak şekilde organize edilmesi ve fetih siyasetinin varlığı neticesinde kamu yönetiminin önemli bir kurum hâline geldiği söylenebilir. Yusuf Has Hacip’in devlete ait beklentileri bu konuda bir muhakeme yapmaya yardımcı olabilir. Düşünür dev eseri “Kutadgu Bilig” de toplumun mutluluğu için para değerinin korunmasını, halkın adil (doğru) kanunlarla yönetilmesini, bütün yolların güvenli ve açık tutulmasını, çok sayıda askerden oluşan güçlü bir ordunun gerekliliğini dile getirmektedir. Köklü bir yönetim geleneğine sahip olan ülkemizde kamu kesiminin daha kurumsal bir nitelik kazanması ve büyümesi ise Batı dünyasına paralel bir şekilde on dokuzuncu yüzyılla birlikte olmuştur. Tanzimat döneminde modern devlet tarzında bir kurumsallaşmanın başladığından da söz etmek gerekir.
Kamu yönetiminin işlevsel nitelikteki faaliyetleri nelerdir?
Kamu yönetiminin işlevsel nitelikteki faaliyetleri aşağıdaki gibi üç farklı kategoride ifade edilebilir:
- İdari (yönetsel) faaliyetler: Bu faaliyetler kamu hizmetlerinin topluma ulaştırılması sürecidir. Toplumsal düzen ve bireysel ihtiyaçların karşılanması kamu yönetiminin idari faaliyetleri ile yakından alakalıdır.
- Yasama faaliyetleri: Yönetimin kanun hükmünde kararname, tüzük ve yönetmelik çıkarma gibi faaliyetleri anlamındadır.
- Yargı faaliyeti: Yönetim ile ilgili anlaşmazlıkları çözmek için ve anlaşmazlık durumlarında hukuk kurallarını işletmek için yapılan faaliyetlerdir.
Sivil toplum kuruluşlarındaki yönetime dair özellikler, kamu yönetimi ve özel yönetimden hangi açılardan farklılık gösterir?
Sivil toplum kuruluşlarındaki yönetime dair özellikler kamu yönetimi ve özel yönetimden farklıdır. Bu farklılık her şeyden önce gönüllülük esasına göre oluşan örgütler olmalarından kaynaklanmaktadır. Elbette ki sevk ve idare, örgüt gibi başlıca yönetim unsurları burada da vardır. Bu kapsamda gönüllü yönetim sürecinde; stratejik planlama, etkin bir koordinasyon, görev tanımları yapma, veri tabanları hazırlama ve halkla ilişkiler gibi faaliyetler ön plana çıkmaktadır. Ancak sivil toplum örgütleri gönüllü bir taban sayesinde çalışabildiğinden üst düzey yöneticileri güçlü kılan hiyerarşik bir yapılanma, ast-üst ilişkilerinin önemsenmesi vb. hususlar burada söz konusu olmamaktadır. Gönüllü yönetimde; iletişime, diyaloğa, dayanışmaya ve geri bildirime dayalı bir örgüt yapılanmasından bahsedilebilir.
Kurum kavramı nedir?
Kurum; kurumsallaşma kavramından türeyen bir kelimedir. Günlük hayatta da kullanılan kurumsallaşma kavramı, sürekli yapılan ve artık yerleşen usulleri anlatmakta kullanılır. Örneğin toplumsal yaşamda aile şeklinde yaşama veya bir araya gelme süreklilik gösterdiği için aileden bir “kurum” olarak bahsedilmektedir. Bu şekilde sosyolojik olarak konuya yaklaşıldığında birçok toplumsal kurumdan da bahsetmek mümkündür. Örneğin; aile kurumu, din kurumu, eğitim kurumu ve siyaset kurumu gibi.
Kamu yönetiminin özellikleri nelerdir?
Kamu yönetiminin özelliklerini aşağıdaki gibi sınıflandırılabiliriz:
- Halk
- Örgüt (Teşkilat)
- Kamu Politikası Geliştirme
- Norm (Hukuk) Düzeni İçinde Yer Alma
- Vergilerle Finanse Edilme
- Kamu Görevlileri
- Kamu Otoritesini Kullanma
- Tekel Niteliğine Sahip Olma
- Siyasal Yöneticilere Karşı Sorumluluk
Özel kesimdeki yönetimin özellikleri nelerdir?
Özel kesimdeki yönetimin özelliklerini aşağıdaki gibi ifade edebiliriz.
- Müşteri Odaklılık
- Kâr Odaklılık
- Kamu Gücünden Yararlanma
- Serbestlik
- Rekabet Ortamı
Kamu ve özel yönetim arasındaki benzerlikler nelerdir?
Bir kurallar sisteminin varlığı, mali kaynağa olan ihtiyaç, faaliyetlere yön veren bir dış çevrenin etkisini hissetme gibi işleyiş açısından bazı benzerliklerin olduğu belirtilmelidir. Bu bağlamda personel yönetimine ait bazı ortak usullerden, benzer performans değerlendirme uygulamalarından ve yine benzer halkla ilişkiler faaliyetlerinden de bahsetmek mümkündür. Kamu ve özel kesim yönetimleri arasında dikkati çeken bir benzerlik de her iki kesimde de üst düzey yöneticilerin egemenliğidir. İki kesim arasındaki benzerlikle alakalı olarak; kamusal nitelikli birçok hizmetin artık özel sektör aracılığıyla yapılmakta oluşundan da bahsedilebilir. Küreselleşmenin hızlanmasıyla kamu yönetimi ile özel yönetim arasındaki yakınlaşma artmıştır. Bu gelişmenin bir sonucu olarak bilhassa çalışma yöntemleri bakımından kamu ve özel kesim arasındaki benzerlik giderek artmaktadır. Ayrıca "Yeni Kamu Yönetimi" özel kesime ait yönetim unsurlarıyla kamu yönetimi anlayışında yeniden yapılanma çabası olarak ifade edilebilir. Bu doğrultuda atılan adımlar; kamu kesimi-özel kesim ayrışmasının ortadan kalkması olarak nitelendirilebilir.
Faaliyetlerini sürdürürken sahip oldukları serbestlik düzeyleri bakımından kamu yönetimi ve özel yönetim arasındaki farklılıklar nelerdir?
Faaliyetlerini sürdürürken sahip oldukları serbestlik düzeyi de kamu kesimi ile özel kesim arasındaki önemli bir farklılık noktasıdır. Her ne kadar yeni kamu yönetimi anlayışının bir getirisi olarak kamu kesiminde de serbestliği arttırmaya yönelik adımlar atılsa da özel işletmeler kamu kurumlarına göre her zaman için daha fazla serbestliğe sahiptirler. Kamu kurumları az veya çok belli yöntem ve standartlara uymakla, siyasetçilere karşı sorumluluk taşımakla yükümlüdür. Yine özel sektöre göre çok yoğun bir denetim vardır. Kamu kesiminde denetim özel kesime göre çok daha fazladır. Verimlilik kadar hakkaniyete de önem verilmektedir. Yasalar, planlar, yönetmelikler ve hatta yargı kararları kamu yöneticilerinin serbest davranma ya da inisiyatif alma özgürlüğünü kısıtlar. Tüm bunlardan kamu kesimindeki yöneticilerin özel kesimdekilere oranla inisiyatif alma şansının çok daha az olduğu sonucuna ulaşılabilir.
Ulus-devlet modeli nedir?
On dokuzuncu yüzyılın popüler akımları olan milliyetçilik ideolojisi ve demokratik düşüncenin etkisiyle modern devletin giderek ulusla (milletle) özdeşleşmesi ortaya ulus-devlet modelini çıkarmış ve bu model, modern devletle özdeşleşmiştir. Bu bağlamda ulus devlet öz bir anlatımla toplumsal yapı ve siyasi meşruluk zemininin ulus olduğu modern devlet şeklinde tanımlanabilir. Ulus devlette devletin topluluk unsuru “biz” duygusunun hâkim olduğu ulus ya da millettir. Yine ulus (millet) aynı zamanda egemenliğin kaynağı olarak siyasi sistemin meşruiyet zeminini oluşturmaktadır. Ulus-devlette milli kimlik ve egemenlik devletin temel unsurları olarak ele alınmaktadır. Devletin egemenlik alanı olan ülke ile ulus arasında milliyetçi ideolojiden kaynaklanan moral ve siyasi nitelikte bağlardan da bahsedilebilir.
Devletin temel nitelikleri nelerdir?
Devletin temel nitelikleri şunlardır:
- Toplumdaki en kapsamlı kurum oluşu,
- Meşru olarak zor kullanma gücüne sahip olan tek ve dolayısıyla en yüksek yaptırım gücüne sahip kurum oluşu,
- Hiyerarşik olarak tüm kurumların üzerinde oluşu,
- Bu kuruma üyeliğin vatandaşlar açısından zorunlu oluşu.
Güçler Ayrılığı İlkesi ile ne amaçlanmaktadır?
Devletin temel organları olan, yasama yürütme ve yargı ile ilgili olarak çok önemli bir anayasal ilke olan güçler ayrılığı ilkesinden de bahsetmek yerinde olacaktır. Bu ilke devletin temel organları olan yasama, yürütme ve yargının ayrı ayrı kurumsallaşması ve birbirlerinden bağımsız olmaları şeklinde ifade edilebilir. Bu ilkeyle amaçlanan siyasal iktidarın sınırlandırılması ve özgürlüklerin sağlanabilmesidir.
Siyasi partiler yönetme (hükümet etme) fonksiyonunu nasıl gerçekleştirir?
Siyasi partilerin yönetme (hükümet etme) fonksiyonuna göre, siyasi partiler iktidara geldikleri zaman devletin siyasal karar organları üzerinde özellikle de yasama ve yürütme kapsamında belirleyici bir konuma ulaşmaktadırlar. Kamu politikalarına yön veren, hükümeti kuran iktidar partisi veya koalisyon partileri olmaktadır. İşte bu noktada siyasi parti kavramı ile kamu yönetimi arasındaki yakın ilişki kendini göstermektedir. Siyasi iktidarı elinde bulunduran parti, kamu politikası geliştirme yetkisini de elde eder. Ayrıca toplum ve devlet yönetiminden sorumlu hâle gelir. Dolayısıyla kamu yönetimi ile yakın bir temas içerisinde olur
Girişimci tarafından hayata geçirilen ve çoğunlukla profesyonel bir yönetici tarafından idare edilen işletmelerin temel amaçları nelerdir?
Girişimci tarafından hayata geçirilen ve çoğunlukla profesyonel bir yönetici tarafından idare edilen işletmelerin temel amaçları şu şekilde sıralanabilir:
- Kâr elde etmek
- Satış geliri elde etmek ve satış gelirlerini artırmak
- Varlığını (yaşamını) sürdürmek ve büyüyerek gelişmek
- Topluma hizmet ederek, toplumsal fayda sağlamaktır.
Yönetimin beşeri ve maddi unsurlarının bileşimiyle oluşturulan işletmelerin fonksiyonları nelerdir?
Yönetimin beşeri ve maddi unsurlarının bileşimiyle oluşturulan işletmelerin fonksiyonları arasında, yönetim (sevk ve idare etme), organizasyon, üretim, pazarlama, finans, insan kaynakları (personel), muhasebe, halkla ilişkiler, araştırma ve geliştirme bulunmaktadır.
Sivil toplumun genel özellikleri nelerdir?
Sivil toplumun genel özelliklerini şu şekilde sınıflandırabiliriz:
- Gönüllülük esasına göre örgütlenme,
- Devletten özerk bir alanın varlığı,
- Kendi imkânlarıyla ayakta durabilme,
- Özel kesim ile kamusal kesim arasında yer alma,
- Aracılık vasfına sahip olma,
- Kâr amacı gütmeme,
- Kamu yararını göz önünde tutarak toplumsal sorunların çözümüne yönelik girişimlerde bulunma,
- Yasal olarak kurulma ve şeffaf bir yönetim anlayışına göre hareket etme,
- Bürokratik olmayan esnek bir yapıya sahip olma,
- Karar süreçlerinde katılımcı bir yaklaşımı benimseme.
Ortak bir amacı gerçekleştirmek amacıyla bir araya gelen insanlardan oluşan derneklerin işlev ve faaliyetleri nelerdir?
Ortak bir amacı gerçekleştirmek amacıyla bir araya gelen insanlardan oluşan derneklerin işlev ve faaliyetleri şu şekilde ifade edilebilir:
Dernekler daha çok sağlık, eğitim ve kültürel alanlarda etkinlik ve faaliyetlerde bulunurlar; toplumsal hayatın akışı içinde yardımlaşma ve dayanışma işlevi görürler. Dernekler giderek küresel çapta önemli bir sorun hâline geldiği görülen yoksullukla mücadelede önemli rol oynamaktadır ve sosyal devlet ilkesinin uygulamaya geçirilmesinde önemli bir paydaş konumundadırlar. Günümüzde demokrasinin başlıca sorunlarından biri de halkın seçim dönemleri dışında siyasal süreçlerde kendini pek gösterememesidir. İşte dernekler halkın seçim süreçleri dışında da yönetsel ve siyasal sürece katılımında aracı rol oynarlar.
Sendikaların işlevleri nelerdir?
Temel amacının; üyelerinin hak ve çıkarlarını korumak ve üyelerinin milli gelirden adaletli bir şekilde pay almasını sağlamak olduğu söylenebilecek olan sendikaların işlevlerini şu şekilde özetlemek mümkündür:
- Sendikalar öncelikle üyelerinin çıkar ve haklarını savunurlar,
- Toplumsal nitelikli sorunların çözümüne yönelik girişimlerde bulunurlar,
- Özellikle demokrasinin ayrılmaz bir parçası olan temel hak ve özgürlükler alanında güçlü bir kamuoyu oluşturucusu konumundadırlar,
- Çoğulcu toplum ve siyaset noktasında önem taşımaktadırlar,
- Katılımcı toplum anlayışının hayata geçirilmesinde tıpkı dernek ve vakıflar gibi önemli bir zemin konumundadırlar,
- Demokrasinin tabana yayılması hususunda etkin bir role sahiptirler.
-
2024-2025 Güz Dönemi Dönem Sonu (Final) Sınavı İçin Sınav Merkezi Tercihi
date_range 1 Gün önce comment 0 visibility 381
-
2024-2025 Güz Ara Sınavı Giriş Belgeleri Yayımlandı!
date_range 4 Gün önce comment 0 visibility 1031
-
AÖF Sınavları İçin Ders Çalışma Taktikleri Nelerdir?
date_range 14 Kasım 2024 Perşembe comment 11 visibility 19608
-
2024-2025 Öğretim Yılı Güz Dönemi Kayıt Yenileme Duyurusu
date_range 7 Ekim 2024 Pazartesi comment 2 visibility 1323
-
2024-2025 YKS Ek Yerleştirme İle Yerleşen Adayların Çevrimiçi (Online) Başvuru ve Kayıt Duyurusu
date_range 24 Eylül 2024 Salı comment 1 visibility 704
-
Başarı notu nedir, nasıl hesaplanıyor? Görüntüleme : 25718
-
Bütünleme sınavı neden yapılmamaktadır? Görüntüleme : 14609
-
Akademik durum neyi ifade ediyor? Görüntüleme : 12576
-
Harf notlarının anlamları nedir? Görüntüleme : 12575
-
Akademik yetersizlik uyarısı ne anlama gelmektedir? Görüntüleme : 10518