Gıda Coğrafyası Dersi 5. Ünite Özet

Meyveler

Giriş

Dünyada yabani olarak yetişenlerin dışında kültüre alınan meyve türü sayısının 138 civarında olduğu, bunlardan yaklaşık 53 tanesinin orta kuşakta, soğuk ve sıcak ılıman iklim bölgelerinde; 85 tanesinin de tropikal ve subtropikal iklim bölgelerinde yetişmektedir. Türkiye’de ise yabani ve kültüre alınmış meyve türlerinin sayısı 150’nin üzerindedir.

Bitki bilimcilere göre dünyada meyvelerin ana vatanı olan başlıca beş bölge bulunmaktadır. Bunlar; Karadeniz ve Hazar Denizi arasında yer alan Kaias Dağları, Hindistan ve Pakistan arasında yer alan Kasmir Dağı etekleri, Endonezya, Orta Amerika ve Çin’in değişik bölgeleridir. Meyvelerin yetiştirilmesinde en önemli faktör iklimdir. Bununla birlikte tarım sektöründeki gelişmelere paralel olarak 1960 yılından itibaren günümüze kadar geçen sürede dünyada meyvelerin dikili alanlarında ve verimlerinde büyük bir artış yaşanmıştır. Çin dünya meyve üretiminde lider konumundadır. Çin’in sahip olduğu iklim farklılığının birçok meyve türünün yetiştirilmesine imkân tanıması ve ülkede gerçeklesen ekonomik reform ile üreticilere üretim kararını almada özgürlük sağlanması meyve üretiminin özellikle dağlık bölgelerde en popüler üretim dalı olması etkili olmuştur.

Meyvelerin kullanım alanlarının genişlemesi meyve üretim ve tüketim miktarlarında da artışa yol açmıştır. Gıda maddesinden ilaç ve boya malzemesine kadar birçok alanda meyveler in kullanılabildiği görülmektedir.

Meyveler

Meyve Türleri ve Meyvelerin Yetişmesini Etkileyen Koşullar

Yenilen bitki, tohum içeriyor ve içerisinde üreme amacıyla, döllenmiş hücreler (çekirdekler) varsa meyve kabul edilmektedir. Meyveler, gıda değerlerine ve beslenmedeki özelliklerine göre sulu taze meyveler, unlu meyveler, kuru meyveler, yağlı meyveler olmak üzere gruplara ayrılmaktadır. Sulu taze meyveler mineraller ve vitaminlerce zengin olup %80-90 su ihtiva etmektedirler. Unlu meyveler; muz, kestane gibi besin değerleri yüksek meyvelerdir. Kuru meyveler; maden tuzlarından, özellikle potasyum, kalsiyum, magnezyum ve demir bakımından zengindirler. Yağlı meyveler; fıstık, fındık, badem, ceviz, zeytin gibi meyvelerdir. Bileşimlerinde %50-60 oranında hazmı kolay yağ bulunmaktadır. Ayrıca bu meyveler proteince çok zengin (%10-30) olup potasyum, magnezyum, kireç, kükürt ve fosfor ihtiva etmektedirler. Meyveler, değerlendirilme şekillerine göre; sofralık, kurutmalık ve şiralık, yetiştirilen iklim koşuluna göre tropik iklim meyveleri, subtropikal iklim meyveleri ve ılıman iklim meyveleri, farklı bir sınıflama olarak ise sert (taş) çekirdekli meyveler, yumuşak çekirdekli meyveler, sert kabuklu meyveler ve üzümsü meyveler olarak sınıflanmaktadırlar.

Meyvelerin yetişmesini etkileyen koşulları; iklim, toprak özellikleri, yeryüzü şekilleri, sulama, gübreleme, budama, hastalıklarla savaş ve ilaçlama, teknolojik olanaklar, pazarlanma koşulları, ülkelerin kredi ve teşvik politikaları vb. olarak sıralamak mümkündür.

Dünya’da ve Türkiye’de Meyve Üretimi ve Tüketimi

2010 ve 2012 yıllarında dünyada en çok yetiştirilen meyveler; muz, elma, portakal, üzüm ve mangodur. Dünyada toplam 565 milyon dekar arazide 637 milyon ton yaş meyve üretimi yapılmıştır.

Yaklaşık 102 milyon tonluk üretim miktarı ile muz, dünya meyve üretiminin %16’sını oluşturarak ilk sırada yer almaktadır. Muzu sırasıyla elma (76,3 milyon ton, %12), portakal (68,2 milyon ton%10,7), üzüm (67 milyon ton,%10,5), mango (42,1 milyon ton, %6,6) ve plantain (37,1 milyon ton, %5,8) izlemiştir. Ancak 2010 yılına göre 2012 yılında mandarin (27 milyon ton, %4,3) üretiminde büyük bir artış olmuş ve meyve 7’inci sıraya yükselmiştir. Bunu armut (23,5 milyon ton, %3,7), ananas (23,3 milyon ton, %3,7) ve şeftali (21 milyon ton, %3,3) takip etmiştir.

Türkiye’de 2000 yılı verilerine göre meyve üretiminden en yüksek payı üzümsü meyveler (%38,61) almış olup bu grupta yer alan önemli meyve çeşitlerini üzüm (%26,82) ve incir oluşturmuştur (%1,79). Bu meyve grubunu yumuşak çekirdekliler (%21,62), sert (taş) çekirdekliler (%17,56), turunçgiller (%16,56) ve sert kabuklular izlemiştir.

Dünya Meyve Ticareti

Dünyada toplam yas meyve ihracatı 2012 yılı itibarıyla 61,8 milyar dolar düzeyindedir. Önde gelen ihracatçı ülkeler İspanya, ABD, Şili, Hollanda ve İtalya’dır. Türkiye 1,7 milyar dolarlık ihracat hacmiyle 2012 yılı itibarıyla dünya yas meyve ihracatından %2,7’lik pay almakta ve 12’inci sırada yer almaktadır. 2012 yılı itibarıyla dünyada ihracatı en çok yapılan yaş meyve muzdur, ikinci sırada ise üzüm yer almaktadır. Bu sıralamayı sırasıyla elma, portakal mandalina, armut, çilek ve şeftali takip etmektedir.

Meyvelerin Beslenmedeki Yeri, Önemi ve Kullanım Alanları

Meyveler, vitamin ve mineral depoları olduğu gibi içerdikleri lif, madensel tuz, karbonhidrat, yağ ve proteinlerle de sağlıklı beslenmenin vazgeçilmez ögelerindendir. Karbonhidratça zengin olan meyvelere; kuru üzüm (%76), yağca zengin olan meyvelere; ceviz (%65-75), proteince zengin olan meyveler içinde ise badem (%21) örnek olarak verilebilir. Proteinler hücrelerin yapısını oluştururlar. Karbonhidratlar, vücut sıcaklığını ve adale gücünü; yağlar ise vücudun enerji ihtiyacını sağlarlar. Meyveler günlük enerji ve protein gereksinimine çok az katkıda bulunmasına karşılık içerdikleri mineraller ve vitaminler ile hücreleri oksidasyondan koruyan antioksidanlar bakımından oldukça zengin bulunmaktadır. Kalp hastalıkları, kanser,  diyabet ve obezite gibi kronik hastalıkların önüne geçilebilmesi için günde en az 400 gram sebze ve meyve tüketilmesi tavsiye edilmektedir. Kullanım alanlarına bakıldığında ise meyve suyu üretiminden, reçel ve marmelat yapımına, yağ üretiminden sirke, tatlı ve pasta yapımına kadar pek çok alanda kullanıldığı görülmektedir. Meyveler, pastacılıkta ve diğer hamur islerinde çok miktarda kullanılmaktadır. Kimi meyvelerin kullanım alanları oldukça geniştir. Örneğin ceviz çerez olarak pasta ve bisküvi sanayinde, kimya ve kozmetik (parfüm) sanayinde, reçel, helva yapımında, boya, tanen, plastik ve kauçuk endüstrisinde, yağ olarak, ilaç sanayinde, sucuk, samsa, pestil yapımı gibi çok değişik şekillerde kullanılmaktadır.

Başlıca Meyve Türleri

Başlıca meyve türleri; “Tropik Meyveler, Subtropik Meyveler, Yumuşak Çekirdekli Meyveler, Sert Çekirdekli Meyveler ve Sert Kabuklu Meyveler” olarak farklı baslıklar altında ele alınmıştır.

Tropik Meyveler

Muz, kivi, avokado, guava, papaya, karambola, mambo, mango ve pepino gibi çok sayıda tropik meyve türü bulunmaktadır. Tropik meyveleri, tropikal iklim kuşağında yetişmektedir. Tropik meyveleri tropikal iklim kuşağının dışında yetiştirmek için seralar, gibi özel koruma tesislerine ihtiyaç duyulmaktadır. Tropikal İklim Kuşağı: Ekvator ile 10 derece kuzey ve güney enlemleri arasında kalan kuşaktır.

Muz : Muz ağacı genellikle sıcak bölgelerde, ovalarda veya yükseltisi az olan sahalarda yetiştirilmektedir. Tropik bir iklim meyvesi olmasına karsın, bazı mikro klimalarda subtropik iklim koşullarında da yetiştirilebilmektedir. Muz bitkisi özellikle yaz mevsimi sıcak, kış mevsimi ılıman geçen yerlerde iyi yetişmektedir. Muz ağacının iyi yetişmesi için yıllık yağış ortalamasının 1.500-2.000 mm arasında olması gereklidir. Yeraltı su seviyesi yüksekte olmamak koşuluyla muz ağacı genellikle derin, kireci az olan gevsek yapıdaki topraklarda iyi yetiştirilmektedir. En iyi yetiştiği ve en yüksek verimin elde edildiği topraklar ise alüvyon topraklardır. Muz, Güneydoğu Asya kökenli bir meyvedir. Ana vatanı, Güney Çin, Hindistan, Hindistan ile Avustralya arasında kalan adalardır. Bugün dünyanın en geniş muz üretim alanları özellikle Atlas Okyanusu’nun kuzeydoğu ve kuzeybatı kenarlarındaki ileri ve kalabalık sanayi toplumlarının ihtiyacını karşılamak üzere Orta ve Güney Amerika’da, Afrika’nın batı kıyılarında ve kanarya adalarında yer almaktadır. Türkiye’de ise Anamur, Bozyazı, Alanya, Gazipaşa gibi kuzey tarafı Toros Dağları ile çevrili mikro klima özelliği gösteren bazı yörelerde yetiştirilmektedir. Muz zengin miktarda kalori, protein, sodyum, potasyum, magnezyum, A, E, K ve C vitaminlerini içermektedir. Bazen çiğ olarak bazen de pişirilerek yararlanılabilmektedir.

Ananas : Ananas ilk defa Kristof Kolomb tarafından Orta ve Güney Amerika’da yetiştirilmiş ve daha sonra Avrupa’ya tanıtılmıştır. Çok yıllık bir bitki olması nedeniyle derin bünyeli, humusça zengin ve iyi drene edilmiş topraklardan hoşlanmaktadır. Ananasın iyi yetişmesi için toprakta pH’ın 5,5-6,0 ve organik madde miktarının ise %2 civarında olması gerekmektedir. Ananas, ticari bir meyve olarak tropikal ve subtropikal bölgeler boyunca yayılım göstermektedir. Dünyanın önemli ananas yetiştiricisi ülkeleri Hawai Adaları, Filipinler, Malezya, Tayland, Brezilya, Gana, Kenya, Meksika, Tayvan, Güney Afrika, Avustralya, Porto Riko ve Hindistan’dır. En büyük ananas yetiştiricisi Hindistan’dır. Ananas, yüksek besin değerine sahip, potasyum minerali ve C vitamini bakımından zengin bir tropik meyvedir. Bilinen en iyi manganez kaynağıdır. Meyvesi; direk yenilerek, suyu sıkılarak, çeşitli şekillerde pişirilerek veya diğer gıdalara karıştırılarak kullanılabilmektedir. Çeşitli tatlılara, pastalara, şerbetlere konabildiği gibi bazı yemeklerin yanında çeşni olarak sunulabilmektedir. Bazı ülkelerde ise eti yumuşatmak amacıyla kullanılan ananas, sıcak yemeklere de tat vermesi amacıyla konulmaktadır.

Subtropik Meyveler

Subtropikal iklim meyvelerinin basında turunçgiller gelmektedir. Avokado, Trabzon hurması, yenidünya, incir, keçiboynuzu, kivi gibi meyveler bu grupta yer almaktadır. Portakal, mandalina, altıntop (greyfurt), turunç, limon ve ağaç kavunu (avokado) bitkilerinin genel adı turunçgillerdir. Ana vatanları Güneydoğu Asya ülkeleridir.

Portakal : Portakal Akdeniz iklimi bitkisidir. Turunçgillerde genelde minimum gelişme sıcaklığı 12,8 °C’dir. Optimum sıcaklık isteği ise 26-28 °C’dir. Genellikle kumlu, killi, serin topraklarda yetişmekte, bol gübre ve iyi bakım istemektedir. Türkiye portakal üretiminin %93’ü Akdeniz Bölgesi’nde Toros Dağları ile deniz kıyısı arasındaki alüvyon ova ve deltalarda gerçekleşmektedir. Portakalın üretiminde Akdeniz Havzası’nda İspanya, Cezayir, İtalya, Balkanlar, Türkiye ve Mısır; Afrika’da Güney Afrika Cumhuriyeti; Asya’da Iran, Hindistan ve Çin dikkat çekmektedir. Portakal, C vitamini açısından zengin, kalorisi düşük bir meyvedir. C vitamini, insanın bağışıklık sisteminin güçlendirmekte, bahar yorgunluğunu gidermektedir. Portakalda ayrıca B ve A vitaminleri de bulunmaktadır.

Keçiboynuzu : Dünyanın en eski ağaçlarından biri olan keçiboynuzu, baklagillerden bir ağacın ve meyvesinin adıdır. Akdeniz ikliminin etkili olduğu sahalarda gelişme göstermektedir. Sıcaklık isteği ortalama 24 °C olup özellikle 30-45 °C arasında iyi gelişmektedir. Ekonomik açıdan üretimin dünyadaki dağılışına bakıldığında en büyük üretici ve aynı zamanda ihracatçı konumundaki ülkenin İspanya olduğu görülür. Bunu Portekiz, İtalya, Fas, Avustralya ve Güney Afrika izlemektedir. Türkiye’de en geniş yayılma alanı Antalya-Silifke ve Antalya-Alanya arasındaki kuşaktır. Keçiboynuzu, A, D ve B vitaminleri ile demir, manganez, kalsiyum bakımından zengin bir meyvedir. Günümüzde çerez olarak tüketiminin ardından en yaygın tüketim alanı kakao alternatifi olmasından dolayı unlu mamuller, çikolatalı süt ve şekerleme yapımıdır.

Üzümsü Meyveler

Üzümsü meyveler içinde üzüm, çilek, dut, karadut, ahududu, böğürtlen, frenk üzümü, bektaşi üzümü, mersin, gilaboru, kırmızıdal çileği gibi meyveler bulunmaktadır.

Üzüm : Çok yıllık bahçe bitkileri arasında bulunan asmanın ve bağcılık kültürünün ana vatanı Türkiye olup aynı zamanda Türkiye dünyada bağcılık açısından en elverişli kuşakta yer almaktadır. Türkiye’de 1200’ün üzerinde üzüm çeşidi bulunmaktadır. Yıllık ortalama sıcaklık 9-21 o C ve sıcak aylar ortalaması 17-20 o C olmalıdır. Asmanın kökleri derinlere gittiği için diğer bitkilere oranla daha az yağış alan yerlerde de yetişebilmektedir. Üzüm ortalama 67 milyon ton üretim miktarı ile dünya yas meyve üretiminin %10,5’ini oluşturmaktadır. Yetiştirilme alanı ve üretim miktarı bakımından dünyada ve Türkiye’de ilk sıralarda yer alan bir meyve olan üzüm, eski çağlardan bu yana gerek sofralık olarak gerekse pekmez, üzüm suyu, kuru üzüm, şarap, sirke, bulama, sucuk, pestil, köfter vb. değişik şekillerde islenmek suretiyle her mevsim kullanılmaktadır. Üzüm içerdiği mineral maddeler ile kemiklerin ve dişlerin büyümesine yardımcı olan ve kana uygun pH kazandıran bir besindir.

Yumuşak Çekirdekli Meyveler

Elma, armut, ayva, hünnap, alıç, kocayemiş, muşmula vb. meyveler yumuşak çekirdekli meyveler grubunda yer almaktadır.

Elma : Gülgiller familyasından olan elmanın dünyada 6.500 çeşidi bulunmaktadır. Türkiye’de ise 460 çeşit elma yetiştirilmektedir. Soğuk ılıman iklim meyvesidir. Gövde ve ana dalları -35 °C hatta -40 °C’ye, yaslı dalları ise -20 °C’ye kadar dayanabilmektedir. Ana vatanının Anadolu ve Kuzey Kafkasya olduğu düşünülen elmanın yetişme alanı; Anadolu ve Kafkasya’da 900-1.200 metrelere kadar yükselmektedir. Elma soğuğa dayanıklı olduğu için Türkiye’nin birçok yerinde yetiştirilmektedir. Karadeniz kıyılarının bazı yerleri dışında elma ağacı hemen her yerde yetiştirilmektedir. Elma vitamince zengin meyvelerdendir. A ve C vitaminleri oldukça fazla miktarda bulunur. Yumuşak çekirdekli meyve türlerinin en önemlisi olan elmanın yazlık, kışlık ve güzlük çeşitleri bulunmaktadır. Bilhassa kışlık çeşitlerin iyi saklanma şartları altında uzun süre dayanabilmesi, nakliyeye elverişliliği, taze tüketim yanında kurutularak meyve suyu, komposto, marmelat ve sirke seklinde de değerlendirilebilmesi önemini daha da artırmaktadır.

Armut : Ana yurdu Anadolu, Kafkasya ve Orta Asya’dır. Anadolu’da Etiler zamanından beri yetiştirilmektedir. Dünya’da 5.000’in üzerinde Türkiye’de 600’e yakın armut türü bulunmaktadır. Elmaya göre soğuklara dayanımı daha düşüktür. Ilıman iklim meyvesidir. Gövde ve yaslı dallar - 25 °C ve -30 °C’ye kadar dayanabilmesine karsın açılmış çiçekler -2,2 °C, küçük meyveler ise -1,1 °C’ye ancak yarım saat dayanabilmektedirler. Dünyada armut üretiminde Rusya, Çin, ABD, İtalya ve İspanya gibi ülkeler ön sıralarda yer almaktadır. Türkiye’de özellikle Iç Anadolu ve Ege Bölgelerinde, Güney Marmara bölümünde yaygın olarak yetiştirilmektedir. Armut, taze, kuru ya da islenmiş olarak kullanılabilmektedir. Meyve suyu, reçel, marmelat, tatlı, pasta, sirke, pekmez, likör ve rakı yapımı gibi değişik kullanımları bulunmaktadır. Kuru armut tatlı, puding ve çikolata içerisinde kullanılmakta, atıştırmalık olarak tüketilebilmektedir.

Sert Çekirdekli Meyveler

Şeftali, kayısı, erik, kiraz, vişne, karayemiş, kızılcık, iğde, yemişen, kuşburnu gibi meyveler sert çekirdekli meyveler grubunda bulunmaktadır.

Şeftali : Gülgiller familyasından olan şeftalinin ana vatanının Kuzey Çin olduğu düşünülmektedir. Ilıman iklim meyvesi olmasına karsın değişik iklim koşullarına uyum sağlayabilmektedir. Özellikle 30o-45o kuzey-güney enlem derecelerindeki ılıman ve subtropik iklime sahip alanlara adapte olmuştur. Şeftali yetiştirilmesine en uygun topraklar alüvyal topraklar olup özellikle üst tabakası, milli, çakıllı topraklarda üretimde iyi sonuçlar alınmaktadır. Dünya şeftali üretiminin %19.81’i Avrupa ülkelerinden, %11.78’i Amerika kıtasından karşılanmaktadır. Üretim bakımından Çin’i İtalya, İspanya, ABD, Yunanistan izlemektedir. Türk iye 545.903 tonluk üretimi ile dünya ülkeleri arasında 6. sırada yer almaktadır. Şeftali, potasyum deposudur. A, B ve C vitaminleri ve mineraller bakımından da oldukça zengindir. Bol sulu ve tatlı olması nedeniyle önemli bir gıda maddesidir. Tatlı, pasta, dondurma yapımında kullanılan meyve, kısın reçel, marmelat, hoşaf, meyve suyu kurutulmuş meyve hâline getirerek farklı biçimlerde tüketilebilmektedir. Kurutulmuş şeftali tatlı, puding ve çikolata içerisinde kullanılmakta, ayrıca atıştırmalık olarak yenmektedir.

Kayısı : Ana vatanının Çin ve Kuzey Afrika sahilleri olduğu tahmin edilen kayısı, gülgiller familyasından bir ağacın ve meyvesinin adıdır. Kayısı, kışları nispeten soğuk, yazları sıcak ve kurak yerlerde yetişmektedir. Meyvelerinin yüksek kaliteli olması için nispi nemin düşük olması gerekmektedir. En çok kumlu toprakları seven kayısının düz ya da eğimli açık alanlara dikilmesi, toprak derinliğinin 2 metreden ve taban suyu derinliğinin 3 metreden az olmaması gerekmektedir. Volkanik topraklarda ve humusça zengin topraklarda iyi sonuç elde edilmekte, sulama ile verim artırılabilmektedir. Dünya kuru kayısı ihracatında Türkiye lider ülke konumundadır. Anadolu’da geniş yayılma alanı bulmuş olan kayısı, hem taze hem de kuru olarak tüketilen önemli meyve türlerinden birisidir. İç piyasada özellikle meyve suyu, meyve konsantreleri, reçel-marmelat, jöle, dondurma, lokum, bisküvi dolgu maddesi, çiklet, pestil ve benzeri ürünlerin yapımında kullanılmaktadır. Kayısı meyvesinin yanı sıra çekirdeği de yağ, kozmetik ve ilaç sanayilerinde ve pastacılık sektöründe (toz, kıyılmış ve dilimlenmiş olarak) değerlendirilmektedir.

Sert Kabuklu Meyveler

Sert kabuklu meyvelere; ceviz, badem, fındık, Antep fıstığı, kestane, çam fıstığı örnek verilebilir.

Ceviz : Cevizin ana vatanının, bazılarına göre İran’ın Ghilan bölgesi, bazılarına göre ise Çin olduğu düşünülmektedir. Bu görüşlere karşılık daha büyük bir çoğunluk ise cevizin ana vatanı olarak çok daha geniş bir alanı göstermekte, Karpat Dağlarından Türk iye, Irak, Iran, Afganistan, Güney Rusya, Hindistan, Mançurya ve Kore’ye kadar uzanan geniş bir bölgenin doğal bitkisi olduğunu ifade etmektedir. Farklı iklim koşullarına adaptasyon yeteneği yüksek olan ceviz, özellikle ılıman iklim kuşağının karasal iklim özelliklerine sahip kesimlerinde yetiştirilmektedir.

Ceviz ağaçları -25 °C’ye kadar olan kıs soğuklarına dayanabilmektedir. Ancak dişi çiçekleri ilk sürgünlerin ucunda oluştuğu için ilkbahar geç donlarında ve bazı yörelerde sonbahar erken donlarında zarar görmektedir. Yakın bir geçmişe kadar ceviz yetiştiriciliğinde Türkiye söz sahibi olup bunu Yunanistan, İtalya, Fransa gibi ülkeler takip etmekteydi. Fakat ceviz yetiştiriciliğine 1867’de başlayan ABD, bütün bu ülkeleri geride bırakarak hem ceviz yetiştiriciliğinde hem de dış satımında en önemli ülke konumuna gelmiştir. Ceviz, hayvansal protein kaynağı yerine geçebilen ve yüksek oranda doymamış yağ asitler i içeren değerli bir besin kaynağıdır. Enerji kaynağı yüksek bir meyve türü olup 100 gr cevizden yaklaşık 700 kalori enerji sağlanmaktadır. Thiamin, vitamin B6, folacin içeren birçok vitamin ile demir, çinko, bakır, magnezyum, fosfor ve potasyum açısından oldukça zengindir. Gümüş içeren tek meyve türüdür. Geleneksel olarak ceviz daha çok kabuklu tercih edilmektedir. Ancak hazır besinlerin yaygınlaşması ile birlikte taleplerin iç cevize doğru kaymaya başladığı görülmektedir. Yurt içinde iç ceviz, yarım olarak daha çok aileler tarafından tercih edilmekte, küçük parçalar hâlinde ise pasta ve şekerleme endüstrisinde kullanılmaktadır.

Fındık : Fındık, yabani olarak yeryüzünde çok geniş bir alana yayılmıştır. Ancak kültür fındıkları 37-41° paralelleri arasında ve 750 metreyi aşmayan yüksekliğe kadar olan yerlerde yetişmektedir. Fındığın; yıllık yağış tutarlarının 700-800 mm ile 1.500 mm arasında olduğu, kıs sıcaklık ortalamalarının 0 °C ile 6-7 °C dolayında kaldığı, yaz sıcaklık ortalamalarının da 20-25 °C’yi pek aşmadığı bölgeler uygun doğal yetişme alanlarını oluşturmaktadır. Toprak özellikleri bakımından pek seçici olmamakla birlikte, kıraç, derin, humuslu ve zengin topraklarda iyi gelişme göstermektedir. Dünya fındık üretiminde %72’lik payla Türkiye birinci sırada yer almaktadır. Bunu; %9 pay ile İtalya, %3’er pay ile ABD, Azerbaycan ve Gürcistan, %2’lik pay ile İspanya karşılamaktadır. Fındık içerdiği E vitamini, bakır ve magnezyum mineralleri ve protein ile beslenmede önemli bir yere sahiptir. Hücre bölünmesi, yara iyileşmesi, bağışıklık ve vücuttan amonyağın atılması gibi birtakım vücut fonksiyonlarında önemli rolü olan arjinin bakımından zengindir. Fındık, meyvesi, yağı, kabuğu, yaprağı ve kavşağı ile çok çeşitli alanlarda kullanılabilmektedir. İç Fındık %80 oranında çikolata sanayinde (kıyılmış, dilinmiş, öğütülmüş olarak) bisküvi, şekerleme, tatlı, pasta, dondurma yapımında kullanılmaktadır. Bununla birlikte iç fındığın büyük bir bölümü çerez olarak tüketilmektedir. Fındıktan elde edilen ham yağ, rafine edilerek yemeklik yağ olarak kullanıldığı gibi temizleyici, nemlendirici ve dağıtıcı olarak ya da gres yağı üretiminde de kullanılmaktadır.


Güz Dönemi Dönem Sonu Sınavı
18 Ocak 2025 Cumartesi
v