Turizm Coğrafyası Dersi 3. Ünite Sorularla Öğrenelim
Turizmin Mekansal Yapısı
Mekan ve yer kavramları arasındaki fark nedir?
Mekân ve yer kavramları, kimi zaman birbirinin yerine kullanılmakta, bazen de birbirlerinden ayrı tutulduklarına tanık olunmaktadır. Bazı coğrafyacılara göre yer; daha yerel ve kişisel, mekân ise daha büyük ve daha az kişiseldir. Yer “burası” (dar çevre) iken mekân “orası”dır (geniş çevre). Bir diğer görüşte yer; mekâna göre daha fazla deneyim, daha çok yaşama ve sıkı etkileşim demektir. Bazılarına göre ise yer; sınırlandırılmış ve özel, mekân ise daha açık ve geniş alanlardır. Yerler arasındaki farklılıklar, mekânsal karşılıklı etkilenmenin temel nedenidir, o yüzden etkilenmenin boyutu da değişir. Mekânsal etkileşim, insan faaliyetlerinden doğan her türlü hareket ve akış demektir.
Kırsal mekanın özellikleri nelerdir?
Kırsal mekân; insanın ve onun kültürünün yarattığı mekândır. Kırsal kültür (halk kültürü), geleneklerini sürdüren halkların sahip olduğu kültürdür. Bu kültürde değişim kentlere göre daha azdır, özellikle manevi kültür unsurları zor değişmektedir. Kültürel yayılma dıştan-içe, içten-dışa zor ve çok yavaş olmakta, dışardan taşınan kültürel unsurların kırsal kültüre girmesi zaman alabilmekte, dışarıya taşınması ise kültürel unsurun özelliklerine ve dış ilişkilerin düzeyine bağlıdır. Bu tip kültürel mekânlarda insanın doğal çevreyle (iklim, sular, ormanlar, hayvanlar, toprak, doğal şifalı bitkiler, ev inşaat malzemeleri gibi) alışverişi çok çeşitlidir, dolayısıyla yerleşme-doğa bütünleşmesi vardır, kırsal coğrafi görünüm çoğunlukla doğal çevre ile uyumludur. Doğal çevre değiştikçe kırsal mekânsal farklılıklar da artmaktadır. Kırsal mekânları açıklamada en çok tercih edilen yolların başında, kültürel coğrafi görünümde insanın imzasının en iyi simgesi olan “konutlar” gelmektedir. Günümüzde bu kültüre yabancı başka kültürler de kırsal mekânlara yerleştiğinden, köy-kent yakınlaşmaları arttığından, adı köy olsa bile otantik mekânları bulmak giderek azalmaktadır. Nitekim tüm gelişmiş-sanayileşmiş ülkelerde yerleşme biçimi olarak köyler var olmasına rağmen, bir yaşam tarzı olarak “köylülük” artık kalmamıştır. Bir kırsal mekânda, yerleşmenin konutları arasındaki mesafeye bağlı olarak o yerleşme toplu-dağınık olabileceği gibi, yerleşmeler arası mesafe çok ya da az olduğunda yerleşme dokusu sık-seyrek olabilmektedir.
Kentsel mekanın özellikleri nelerdir?
Kentsel mekân; tarihsel ve doğal unsurlarca biçimlendirilmiş, ideoloji ya da siyasetten arındırılamayan toplumsal bir üründür. Kentin, yerel-ulusal-bölgesel-küresel etkileşim ağlarının kesiştiği toplumsal, sosyal ve fiziki bir mekân olması sonucu, kentsel mekân, yüzyıllar boyunca ekonomik, sosyal, teknolojik ve siyasal süreçlerin etkisinde değişim/dönüşüm geçirmektedir. Kentsel mekân, değişim içindeki büyük halk kitlelerinin, diğer anlatımla kentsel kültürün (popüler kültür) yarattığı ve yaşadığı mekânlardır. O nedenle çok nüfuslu kentler giderek birbirine benzemektedir. Kentlerin doğayla bütünleşmesi çok zayıf veya yok denecek kadar az, kültürel coğrafi görünüm doğal çevre ile uyumlu değildir. Günümüzde büyük kent bahçeleri, doğal yaşam parkları, su eğlence parkları, her türlü organik ürünün satıldığı açık hava pazarları, göl, akarsu ve kanal kıyılarında yapay kumlu plajlar, kent içinde açık hava yüzme havuzları ve buz pateni pistleri, ekolojik ulaşım araçları vb. ile kentlerde doğal çevre imajı yaratılarak yapay ortamlardan uzaklaşılması sağlanmaktadır. Kültürel yayılma, kentsel mekân alanını çok genişletmiş ve çok çeşitlendirmiştir.
Kültürel kaynakların turizm için önemi nedir?
İster kırsal mekânlarda, ister kentsel mekânlarda olsun kültürel kaynakların turizm için önemi şu şekilde özetlenebilir:
• Kırsal ve kentsel kültürel kaynaklar, geçmişi ve bugünü öğrenmek ve ikisini karşılaştırmak isteyenler için eşsiz fırsatlar yaratır.
• Kırsal ve kentsel kültürel mekânlar ve onların kaynakları, turizm arz potansiyelinin temel taşlarından en önemlilerinden biridir. Her bir kültürel kaynak, çekiciliklerinin ötesinde turistik tesislerin kurulması, turistik aktivitelerin düzenlenmesi ve geliştirilmesi için zemin hazırlar.
• Kültürel coğrafi mekânların korunmuş olmasının turizm için önemi büyüktür, çünkü günümüzde turizm küreselleşmiş ve kitlesel bir olgu haline gelmiştir. Bu sürece karşı olanlar yerel turizme yönelmekte ve amacını bilen, sorumlu-saygılı turist tipi yaygınlaşmaktadır. Bu tip turistlerin aynı yere sadık oluşları, gittikleri yere yararlarının dokunması ve memnuniyetlerini diğer turistlerle paylaşmaları, turizmde korumacılığı teşvik etmektedir.
• Kültürel kaynaklar arasında önemi büyük olan yerel-otantik veya kitlesel-popüler etkinlikler turistleri kendine çeker, bu ortamlarda toplumlararası diyalog kurulur, ön yargılar unutulur, kaynaşma sağlanarak gelecek turist talebi için büyük bir potansiyel kazanılmış olur.
Coğrafi mekânlar ve kaynaklarla ilgili başlıca turizm türleri nelerdir?
Coğrafi mekânın kültürel kimliği, turizm için yukarıda sıraladığımız özelliklerinden dolayı çok önem taşıdığı için farklı kaynaklar birçok turizm türünün doğuşunu hazırlamıştır. Bu mekânlar ve kaynaklarla ilgili başlıca turizm türleri şunlardır:
1. Tarihsel önemi olan alanlar, arkeolojik kalıntılar: kültürel turizm, arkeoturizm vb.
2. Tarihsel-sanatsal-dinsel ve mimari önemi olan yapılar ve eserler: kültürel turizm,
inanç turizmi, kent turizmi vb.
3. Dinsel-kutsal yerler: inanç turizmi, dark turizmi vb.
4. Müzeler, sergiler, galeriler: kültürel turizm, kent turizmi vb.
5. Kongre, sempozyum vb. bilimsel aktiviteler, iş toplantıları: kongre turizmi, bilimsel
turizm, iş turizmi vb.
6. Kültür-eğlence organizasyonları (fuar, festival, şenlik, konser, kutlama, yarışma): festival-fuar
turizmi, konser turizmi, kültürel turizm, kırsal turizm vb.
7. Yerel müzik, yerel halk dansları: etnik turizm, festival turizmi vb.
8. Alışveriş olanakları, yerel ürünler: alışveriş turizmi, ticaret turizmi, agroturizm,
gastronomi turizmi, kırsal turizm vb.
9. El sanatları: kültürel turizm, kırsal turizm vb.
10. Yerel mutfak: Gastronomi turizmi, gurme turizmi, şarap turizmi, çiftlik turizmi vb.
Doğal mekânlara ve kaynaklara bağlı gelişim gösteren birçok turizm türleri nelerdir?
Doğal mekânlara ve kaynaklara bağlı gelişim gösteren birçok turizm türü ve çok sayıda aktivite bulunmaktadır. Turizm türlerinin başlıcaları aşağıda sıralanmaktadır:
1. Kıyılar ve deniz: kıyı turizmi, yat turizmi, kruvaziyer turizmi, sportif turizm, sualtı dalış turizmi, kamping turizmi, sağlık turizmi, ada turizmi vb.
2. Sular (göller, akarsular, jeotermal sular, şelaleler): akarsu turizmi (kano-rafting), göl turizmi, termal turizm, sağlık turizmi, ekoturizm, sportif turizm, macera turizmi, kamping turizmi, kırsal vb.
3. Dağlar, yaylalar ve vadiler: dağ ve kış sporları turizmi, sportif turizm, doğa turizmi, ekoturizm, kırsal turizm, yayla turizmi, jeoturizm, agroturizm, macera turizm, kamping turizmi, mağara turizmi, volkan turizmi, sağlık turizmi vb.
4. Ovalar: ekoturizm, agroturizm, kırsal turizm, çiftlik turizmi, kamping turizmi vb.
5. Bitki örtüsü (ormanlar, endemik türler vb.) ve yaban hayatı: ekoturizm, botanik turizmi, bilimsel turizm, macera turizmi, kamping turizmi, safari turizmi, av turizmi, sağlık turizmi vb.
6. İklim: yaz turizmi, kış turizmi, kış sporları turizmi, kıyı turizmi, sağlık turizmi vb.
7. İlginç doğal oluşumlar (mağaralar, kanyon vadiler, karstik veya volkanik şekiller, deltalar vb.): jeoturizm, ekoturizm, sportif turizm, mağara turizmi, volkan turizmi, macera turizmi vb.
Kitle turizminin bilinen çevre sorunlarına yol açmasına bir tepki olarak hangi yaklaşım baş göstermiştir?
Kitle turizminin bilinen çevre sorunlarına yol açması ve çevreci hareketlerin gündeme gelmesiyle birlikte 1980’lerden itibaren “alternatif turizm” yaklaşımı kabul görmeye başlamıştır. Bunun en temel göstergesi “ekoturizm” felsefesinin yaygınlaşması, beraberinde sürdürülebilirlik ilkeleri ve göstergelerinin uygulamaya konmasıdır. Ekoturizm; çevreyi koruyan ve yerel halkın refahını gözeten, doğal alanlara karşı duyarlı bir seyahat olarak tanımlanmakta, aynı zamanda sürdürülebilir kalkınma aracı olarak görülmektedir. Ekoturizm destinasyonları (ekodestinasyonlar) dünyanın her kıtasında karşımıza çıkmaktadır.
Turizm için kırsalın taşıdığı anlam nedir?
Kırsal alanlarda geleneksel ekonomik işlevler, tarım ve hayvancılık olup, bunlara turizm sonradan eklenmiştir. Turizm için “kırsal”ın taşıdığı anlam; kitlesel kıyı turizmi merkezleri dışında kalan, kentsel yerleşmelerden ve sanayi bölgelerinden uzak, kırlara özgü kültürel yapının korunduğu, sakin, havası temiz, sağlıklı ürünlerin elde edildiği, yapaylıkla tanışmamış alandır. Kırsal mekânlar, doğal coğrafyayla bütünleşmiş, kırsal yerleşmeleri ve kültürel mirası içine alan, birçok turizm türü için yerel ve otantik çekicilikler barındıran yerlerdir. Köyler, çiftlikler, tarımsal alanlar ve etkinlikler, dağ başındaki kulübeler, kırsal yolların kenarındaki oberjler ve restoranlar, sürüleriyle dolaşan çobanlar, yerel el sanatları, geleneksel şenlikler vb. kırsal yaşama özlem duyan kent insanını kendine çekmektedir. Özellikle çocuklu aileler, yetişkinler ve yaşlılar, kırsal ortamlarda tatil geçirmeyi tercih etmektedirler.
İnsanları kırsal turizm için kırsal alanlara çeken mekâna bağlı özellikler nelerdir?
İnsanları kırsal turizm için kırsal alanlara çeken mekâna bağlı özellikler şunlardır:
• Kırsal alanların çoğu yerde kirlenmemiş ve bozulmamış ortamlar olması, kırsal yerleşmelerin otantik yapısını ve yerel kimliğini koruması,
• Kırsal ortamların dinlenme, sağlıklarını koruma veya sağlıklarına kavuşma amacıyla yer arayanlar için, en başta iklim olmak üzere, jeotermal sular, akarsular ve göller, ormanlar vb. açısından en uygun koşullara ve ilgili tesislere sahip olması,
• Kırlarda temiz hava ve temiz su yanında, her türlü besin maddesinin saf, katkısız, organik elde edilebilmesi ve yerel mutfağın bu tür ürünlere dayalı olması,
• Kırsal alanların insanların bedensel ve ruhsal yenilenmesine yardımcı olacak çok çeşitli rekreasyonel aktivitelerin (at binme, doğa yürüyüşleri, bisiklete binme, balık tutma, manzara seyretme, fotoğraf çekme, resim yapma, yoga, su ve iklim terapileri, meyve-sebze toplama vb.) uygulanmasına olanak sağlayan mekânlara sahip olması,
• Kırsal alanların insanlara nostalji duygularını yaşatacak, eski günlerin yeniden anımsanmasına/canlanmasına olanak veren “ekomüze”lere sahip olması, özel kutlamalar ve yerel etkinliklerin varlığı,
• Turizmin; korumacı, sorumlu, saygılı, kontrollü ve denetimli gelişmesini savunanların, kırları ve kırsal yerleşmeleri sahiplenmesi.
Kırsal mekânlarda turizmi tamamlayan turizm türleri hangi gruplarda incelenmektedir?
Kırsal mekânlarda kırsal turizm kadar önemli olan ve onu tamamlayan başka turizm türleri daha vardır ve iki grupta toplanabilirler:
1. Kırsal kültürel mekânlarda uygulanan, aktivitelerin tamamına yakını kültürel kaynaklara dayalı olan ve katılımcıların doğrudan birincil amaç olarak yerel kültürleri tercih ettiği turizm türleri: kültürel turizm, inanç turizmi, etnik turizm, festival şenlik turizmi, anı turizmi, gastronomi turizmi, etnoğrafik turizm vb.
2. Kırsal doğal ve kültürel mekânların birlikte kullanıldığı, aktivitelerin doğal ve kültürel kaynaklara dayalı olduğu, yerine göre doğal ya da kültürel aktivitelerin tercih edildiği turizm türleri: kırsal turizm, ekoturizm, yayla turizmi, çiftlik turizmi, agroturizm, kamp-karavan turizmi vb.
Bütünleşik turizm yaklaşımı neyi ifade etmektedir?
Kentlerin turizm potasiyeli şehir içi kaynaklar kadar kentin lokasyonu ve çevresindeki doğal çekiciliklerle hatta kırsal zenginliklerle de yakından ilgilidir. Günümüzde “bütünleşik turizm” yaklaşımıyla bir liman kentinin kruvaziyer turizmiyle (örneğin Kuşadası/Türkiye, Valensiya/İspanya), ard ülkesi tarım açısından zengin bir kentin agroturizm, çiftlik turizmi ve gastronomi turizmiyle (örneğin Floransa ve Siena/İtalya), çevresinde otantik köylerin yer aldığı bir kentin kırsal turizmle (örneğin Bordo ve Strasburg/Fransa), çevresinde kayak alanlarının var olduğu bir kentin dağ ve kış sporları turizmiyle (örneğin Innsbruck/Avusturya, Davos/İsviçre) bütünleşmesi mümkün olmaktadır. Kentlerin turizm potansiyelinin harekete geçmesi, performans kazanabilmesi için ulaşımdan (erişilebilirlik) başlayarak turisti memnun edecek tüm hizmetlere ve rekabet şansı yaratacak tüm yeniliklere kadar bir dizi çalışmanın yapılması gerekir.
Kentleri turizmde diğer mekânlardan ayrıcalıklı ve avantajlı kılan iki önemli özellik nedir?
Kentleri turizmde diğer mekânlardan ayrıcalıklı ve avantajlı kılan en önemli iki özellik vardır: Birincisi, ulaşım olanaklarının çeşitliliği ya da kolay erişebilirlik, ikincisi ise sayısız türde, her bütçeye uygun konaklama seçeneklerinin olması. Bu iki güç, kent yöneticilerinin ve turizm otoritelerinin yaratıcı çabalarıyla kent için bir fırsata dönüşmektedir. Nitekim; turistlere kent turu yaptıran otobüsler, nostaljik tramvaylar, mini trenler, faytonlar, nehir, kanal, göl gezi tekneleri, füniküler ve teleferikler kenti bir bütün halinde tanımaya olanak vermektedir. Bazı turlar, kent yakınındaki bir kayak merkezine, bir köye, bir rekreasyonel alana, bir kale ya da şatoya kadar uzanmaktadır. Bu tanıtım politikası, kente bağlı yeni yerlerin de turizme kazandırılması demektir ki bu da turizmde mekânsal çeşitlenmeye gidilmesi, yeni istihdam ve yeni kazanç kapılarının açılması anlamına gelmektedir. Kentlerde konaklama tesis türü zenginliği ve onların kent merkezinden dışına kadar her yerde bulunabilmesi, her turist tipini kentlere çekmektedir.
Alternatif turizm nedir?
Alternatif; “seçenek” demektir, bu noktada alternatif turizm; deniz-kum-güneş üçlüsüne bağlı olarak gelişen kıyı turizmine karşı bir seçenek sunmaktır. Kitle turizmine alternatif olarak düşünülen alternatif turizmde, grup yerine bireysel turlar ön planda tutulmakta, büyük konaklama tesisleri yerine küçük ve orta boy işletmelerin seçimi öngörülmektedir. Alternatif turizm, bir yerin kitlesel ya da esas turizm ürününe karşı alternatif olarak geliştirilmiş ürün çeşididir. Bu genellikle, deniz-kum-güneş üçlüsü olabileceği gibi, bazen de kış turizmi ya da kültür turizminin esas motif olmasına karşı aranan yeni bir alternatif tür de olabilir. Ancak, alternatif turizm türleri kitle turizminin rakibi değil, onun seçeneğidir. Alternatif turizm bazı araştırmacılar tarafından “turizm ürününün çeşitlendirilmesi” olarak adlandırılmaktadır. Yine bazı araştırmacılar alternatif turizm için “özel ilgi turizmi” ifadesini de kullanmaktadır. Turizm sektöründe ürün çeşitlendirme kavramı ne şekilde adlandırılırsa adlandırılsın gerçek olan şudur ki; turizm hareketliliğine katılan turistlerin tüketim davranışlarının yavaş yavaş değiştiği görülmekte ve bu bağlamda yapılacak yeni yatırımların yönünün de alternatif türler yönünde şekilleneceği ortaya çıkmaktadır.
Alternatif turizm türlerinin ortak özellikleri nelerdir?
Alternatif turizm türlerinin kendine özgü özellikleri olmakla birlikte, hepsinin birleştiği ortak özellikleri vardır: genellikle küçük ölçeklidir; yerel halka öncelik tanır; sürdürülebilir turizm kapsamında kaynakları korur ve taşıma kapasitelerini dikkate alır; tüm paydaşların katılımını öngörür; yerel halk ile turist arasında pozitif etkileşimi öngörür vb. Alternatif turizm etkinlikleri yılın değişik dönemlerinde, çeşitli bölgelerde yapılmaktadır. Bu şekilde bölgelerarası gelir farklarını dengeleyecek etkiler gösterebilmesi, onun kıyılar dışındaki alanların kalkınmasına destek vermesi anlamına gelmektedir. Etkinliklerin birçoğunun kırsal bölgelerde gerçekleştirilmesi, kırsal sosyo-ekonomik kalkınma için bir fırsat ve araç olmaktadır.
Coğrafi görünüm ne anlama gelmektedir?
Coğrafi görünüm; manzara ve peyzaj gibi anlamlar taşıması yanında çevre, bölge, yer, habitat ve lokal gibi kavramlarla da iç içedir. Özellikle de coğrafi görünümün bölgesel kavramla ilgisi güçlüdür. Coğrafi görünüm, doğal coğrafi mekânlar ile doğa ve kültürün sentezi olarak ortaya çıkan kültürel görünümleri içine almaktadır ve bu ikincisi gizli olarak bu kavramı daha çok temsil etmektedir. Yine de coğrafi görünümleri ayırmak gerektiğinde esas olarak ikili bir ayrıma gidilebilir: doğal ve kültürel coğrafi görünümler. Bu noktada doğal coğrafi görünümlere dilimizde “manzara” denilmesi doğru düşmektedir. Söz gelimi; …dağlardan aşağılara bakıldığında eşsiz manzaralar ayaklar altına serilmektedir, ya da… kıyıdan birdenbire yükselen dağlar ve üzerindeki yemyeşil ormanlar göz alıcı manzaralar sunmaktadır. Coğrafi görünüm (peyzaj) tipolojik olarak bir başka şekilde ikiye ayrılmaktadır: birincisi; yer şekilleri düzeyinde peyzaj (ova, plato, kıyı dağ vb.), ikincisi; insan yerleşmesi olarak peyzaj (kır ve kent).
Kültürel coğrafi görünüm neyi ifade etmektedir?
Kültürel coğrafi görünüm (kültürel peyzaj) kavramı oldukça eskidir. Amerikalı coğrafyacı Carl Sauer, 1925 yılında şu tanımı yapmıştır: “kültürel peyzaj, bir kültür grubu tarafından doğal peyzajların şekillendirilmiş halidir”. UNESCO’nun tanımı ise çok basit ve açıktır: koruma ve yönetim gerektiren doğa ve insan ortaklığının sonucu. Bir başka deyişle kültürel coğrafi görünüm; doğanın fiziksel sisteminin ve insan eylemlerinin bir ürünüdür, o bir algılar bütünü, kültürlerin ve sembollerin takdimidir. Kültürel peyzaj, doğal ve kültürel mirası bütünleştirdiği gibi, ayrıca onlara somut ve soyut kültürel miras da eklenmiştir. Çok sayıdaki bilimsel kaynak kültürel coğrafi görünümün iki elemanına dikkatleri çekmektedir: algı ve amenajman (düzenleme).
Kültürel coğrafi görünüm hakkında hangi yaklaşımlar mevcuttur?
Kültürel coğrafi görünüm hakkında şu yaklaşımlar vardır:
• Kültürel coğrafi görünüm; kültür gruplarının yeryüzünde yarattıkları yapay görünümlerdir.
• Kültürel coğrafi görünüm: doğal coğrafi mekân+kültür sentezidir.
• Kültürel coğrafi görünüm: toplum ve doğanın birliğidir.
• Kültürel coğrafi görünüm: bir bölgesel kimliktir.
• Kültürel coğrafi görünüm: kültürün aynasıdır.
• Kültürel coğrafi görünüm: insan yapısı ya da insanın değiştirdiği mekânların bir kompozisyonudur.
• Kültür bir ajan, doğal alan bir aracı, kültürel coğrafi görünüm bir sonuçtur
Coğrafi görünümler hangi başlıklar altında incelenmektedir?
Coğrafi görünümler, kırsal ve kentsel olarak ikiye ayrılabilmektedir.
Kırsal coğrafi görünümler; kırsal yerleşmeleri ve doğal ortamlarda insan eliyle değiştirilmiş diğer çevreleri içine alan, kısacası kırsal yaşam ile ilgili peyzajlardır. Kırsal alanlarda kırsal yerleşme dokusu, kırsal yerleşme şekli, kırsal yerleşme planı, kırsal konutlar ve eklentileri, kırsal yerleşmeler içindeki, yakınındaki ve uzağındaki çeşitli fonksiyonel alanlar ve yapılar (ibadet yapıları, ticaret yapıları, barınaklar, ağıllar, kırsal yollar, tarımsal alanlar vb. kırsal coğrafi görünümlere damgasını vurmaktadır.
Kentsel coğrafi görünümler; kente özgü dinamiklerin mekâna yansımasıdır ve buraları kent içi, kent çeperi ve kent dışı olarak tanımlanabilir. Konutlar, işyerleri, ulaşım, ulaşım araçları, yönetim, finans, hukuk, sağlık, din, eğitim, sanayi, ticaret, rekreasyon, turizm, kültür, sanat, eğlence, spor vb. işlevsel alanlar ve her çeşit hizmet tesisi kentsel coğrafi görünümlerde öne çıkarlar.
Turizm ve coğrafi görünüm arasında nasıl bir ilişki mevcuttur?
Turizm ve coğrafi görünüm arasında ikili bir ilişki vardır. Birincisi; peyzajdan turizme doğru: doğal ve kültürel mirasın turistik potansiyel oluşturması (turistikleşme). Peyzajın güzelliğini yaşamak ve onu deneyimlemek için bir araç olarak turizmden yararlanma. İkincisi; turizmden peyzaja doğru: mekânsal planlama ve turizm altyapılarının geliştirilmesi, ekosistemlerin tüketilmesi, turistlerin izdiham, tıkanıklık, kirlilik yaratması ya da tam tersi gelişmeyi sağlayıcı olması. Bu ilişkiler ve güncel gelişmeler beraberinde şu gereksinimleri de yaratmıştır: iklim değişimi ve turistik alanlara yoğun baskı ile mücadele edecek, doğal ve kültürel kaynakları koruyacak bir yapılanma (doğal ve kültürel mirasa saygılı/duyarlı bir yönetim sistemi); sürdürülebilir turizme adanmış bir yaklaşım; turizmi, peyzaj düzenleme ve planlama dâhilinde ele alacak, onları bütünleştirecek veya tam tersi olarak ayrı tutacak bir politika.
Turizmde bayağılaşma neyi ifade etmektedir?
Turizmde bayağılaşmanın (banalleşme) anlamı; hem kültürel yapıda hem de doğal yapıda özgünlüğün kalmaması, seçkinliğin kaybolması ve gerçek değerlerin ucuzlaması, yozlaşmasıdır. Bütün bunlar tabii ki coğrafi görünümlere de yansımaktadır. Söz gelimi, çarşılarda tabela kirliliği, yoğun yapılaşmadan doğan çirkin görünümler, yerel mimari özelliği taşımayan, heryerde birbirine benzeyen yapılar vb.
Kıyıların doğal ve kültürel kaynaklarını turizm amaçlı kullanırken koruma-kullanma dengesini sağlamak için yapılan proje ve uygulamalardan en çok bilineni hangisidir?
Kıyıların doğal ve kültürel kaynaklarını turizm amaçlı kullanırken koruma-kullanma dengesini sağlamak ve coğrafi görünümlerin sürdürülebilirliklerini garanti etmek açısından çeşitli projeler, planlamalar yapılmakta, kampanyalar düzenlenmekte ve kurumsal tedbirler alınmaktadır. Bunlar arasında en bilinenlerden biri “Mavi Bayrak”tır. Mavi Bayrak; plaj ve marinalara verilen uluslararası bir çevre ödülüdür. Bu ödül; deniz suyunu temizliğini, çevre yönetimine önem verildiğini, çevre bilincinin oluşturulmasına yönelik etkinliklerin yapıldığını, plaj veya marinayı kullananların ihtiyaçlarına cevap verecek donanım ve güvenliğin garanti altında olduğunu göstermektedir. Programın uluslararası koordinasyonu,“Uluslararası Çevre Eğitim Vakfı (Fee)” tarafından yürütülmektedir.
Kırsal alanlardaki turizm uygulamalarında kültüre zarar vermemek için nelere dikkat edilmelidir?
Kırsal alanlarda kırsal kültüre bağlı olarak gelişen turizm türleri, çoğunlukla mevcut yapıyı (köy evleri, köy lokantaları, çiftlikler, şarap mahzenleri, el sanatları üretim yerleri, kırsal yürüyüş yolları vb.) kullansalar da turistin konforu ve kaliteli hizmet için bazı değişikliklere gidilmektedir. Bu yenilikler bir dereceye kadar gerekli olabilir, ama asla o kültüre yabancı yenilikler sokulmamalıdır. Bunlar kırsal mekânı yozlaştıracağı gibi, coğrafi görünümleri de bayağılaştırır. Söz gelimi kırsal turizme açılacak bir köyde konutların yapı malzemesi ve mimari üslubu eskiden ne ise o şekilde korunmalıdır.
Kent turizminin geliştiği kentlerin coğrafi görünümü diğer kentlerden nasıl farklılaşmaktadır?
Kent turizminin geliştiği kentlerin coğrafi görünümü ve kent içi alan kullanımı, diğer kentlerden oldukça farklılaşmaktadır. Çünkü normal bir kentte olamayacak kadar çok sayıda turiste hizmet mekânları ve alanları yaratıldığı için turistik kentlerin siluetinde bu yerler öne çıkmaktadır. Turizme açılmış bir liman kenti, bir tarihi kent, yükseklerdeki bir dağ kenti, eskisinden yepyeni görünümlere kavuşmaktadır. O nedenle turizm coğrafyası araştırmalarında turizm yoluyla yaşanan mekânsal değişimler ve onların coğrafi görünümlere yansıması çok önemli bir konu olup, karşılaştırmalar yapmak üzere geçmiş ve bugün birarada değerlendirilmektedir. Öte yandan kentsel turistik mekânlar, coğrafi görünüm olarak kentin diğer mekânlarından ayrılmaktadır. Bu konuda gözlenenler arasında, bir sokağın boydan boya hediyelik eşya satıcıları ile kaplanması, başka bir sokağın restoranlarla dolması, bir meydanda çok sayıda yön ve bilgi panoları, otellerin yoğun olduğu semtler ve yayalaştırılmış cadde ve sokaklar başta gelmektedir. Turizmle ilgili bu mekânsal kullanımlara, görsel güzellik katan park ve bahçe, akarsu, kanal, göl düzenlemeleri de eklenmektedir. Bu tür yerler kent insanına da hizmet etmekte, turist için bir dinlenme mekânı olmakta, ayrıca kentin coğrafi görünümüne çekicilik kazandırmaktadır. Turistik kentlerde bir başka düzenleme, kültür-sanat-eğlence-bilim-spor etkinliklerinin hepsinin bir arada yer aldığı merkezlerdir. Kentin bir bölgesi, değişik, modern, hatta aykırı bir mimari anlayışa sahip yapılar, su kanalları, yeşil köşeler, rengârenk figürlerle donatılmış açık hava mekânları ile göze çarpmaktadır.
Kültürel alanların korunmasında engel teşkil eden riskler nelerdir?
Kültürel alanları ve kaynakları geçmişten bugüne korumak oldukça zor olup, çeşitli riskler bulunmaktadır. Bunların en başında doğal afetler gelmektedir. Volkanizma, sel baskını, deprem, erozyon gibi olaylar, bir kültürel mirası tümden yok edebilmektedir. Ayrıca iklim değişmeleri ve hava kirliliği de önemli bir faktördür. Söz gelimi arkeolojik kalıntılar üzerinde hava kirliğinin aşındırıcı etkisi büyüktür. Kültür mirasının korunmasında doğanın olumsuz etkileri olsa da olumlu etkileri de bulunmaktadır. Nitekim arkeolojik ve tarihsel kalıntılar, üzerinde biriken toprak örtüsüyle gömülü kaldıklarından korunmuşlardır. Yine oksijensiz ortamlarda, asitli turbalarda ve deniz yatakları içinde kalan insan yapısı eserler çürümediği için bugünlere ulaşmışlardır .
-
2024-2025 Öğretim Yılı Güz Dönemi Ara (Vize) Sınavı Sonuçları Açıklandı!
date_range 2 Gün önce comment 0 visibility 58
-
2024-2025 Güz Dönemi Ara (Vize) Sınavı Sınav Bilgilendirmesi
date_range 6 Aralık 2024 Cuma comment 2 visibility 328
-
2024-2025 Güz Dönemi Dönem Sonu (Final) Sınavı İçin Sınav Merkezi Tercihi
date_range 2 Aralık 2024 Pazartesi comment 0 visibility 918
-
2024-2025 Güz Ara Sınavı Giriş Belgeleri Yayımlandı!
date_range 29 Kasım 2024 Cuma comment 0 visibility 1291
-
AÖF Sınavları İçin Ders Çalışma Taktikleri Nelerdir?
date_range 14 Kasım 2024 Perşembe comment 11 visibility 20161
-
Başarı notu nedir, nasıl hesaplanıyor? Görüntüleme : 25842
-
Bütünleme sınavı neden yapılmamaktadır? Görüntüleme : 14700
-
Harf notlarının anlamları nedir? Görüntüleme : 12646
-
Akademik durum neyi ifade ediyor? Görüntüleme : 12643
-
Akademik yetersizlik uyarısı ne anlama gelmektedir? Görüntüleme : 10582