Çağdaş Türk Dünyası Dersi 3. Ünite Sorularla Öğrenelim
Sovyet Azerbaycan’I
Ahıska neresidir?
Türkiye’nin kuzeydoğusunda, bulunan ve Ardahan iline sınırdaş olan Ahıska, çok eski bir Türk yurdu idi; Abastun, Adigön, Aspinza, Ahılkelek, Azgur ve Hırtız gibi önemli yerleşim birimleri ile 200’den fazla köyün merkezidir.
I. Dünya Savaşının sonlarına doğru Azerbaycan nasıl bir yol izledi?
I. Dünya Savaşı’nın sonlarına doğru, artık savaşı kaybedeceğini anlayan Osmanlı yetkilileri, Kafkasya’daki askerî birliklerini geri çekme kararı aldılar. Kafkas İslam Ordusu Komutanı Nuri Paşa ve bir kısım gönüllü Türk askeri Azerbaycan’da kalırken, geri kalan kuvvetler bölgeyi terk etti. Türklerin bölgeyi terk etmesi ile birlikte onların yerini savaşın galipleri adına İngiliz kuvvetleri aldı. Bu dönemde Azerbaycan’ın önceliği kendini uluslararası alanda tanıtmak ve toprak bütünlüğünü sağlamaktı. Galip devletlerin kendi menfaatleri doğrultusunda bir dünya oluşturma gayesiyle düzenledikleri Paris Barış Konferansı’na Azerbaycan hükûmeti de katıldı. Azerbaycan temsilcileri Paris’te ülkelerinin siyasi, askerî ve ekonomik durumu hakkında birçok görüşme yaptılar. 11 Ocak 1920 da galip devletler, Azerbaycan’ı resmen tanıdıklarını ilan ettiler. Azerbaycan, dış politikada başta Osmanlı Devleti olmak üzere İngiltere, Amerika, Fransa, İtalya, Ermenistan, Gürcistan, Belçika, İsviçre, Hollanda ve Polonya ile ilişkiler kurdu, bunların bir kısmıyla karşılıklı elçilikler ve konsolosluklar açtı.
Sovyet dönemi boyunca Azerbaycan’ın yaşadığı zorluklar nelerdir?
Azerbaycan’da Sovyet iktidarı, ülkedeki mevcut sistemi ortadan kaldırdı; iki yıl boyunca elde edilen kazanımların birçoğunu yok etti. Mehmet Emin Resulzade ve diğer birçok Azerbaycanlı Türk aydın ve siyaset adamı yurt dışına kaçmak zorunda kaldı. Kaçamayanlar ise büyük baskılara maruz kaldılar. Azerbaycan Ordusu’na mensup askerlerin bir kısmı Anadolu’ya geldi ve Kurtuluş Savaşına katıldı. Komünizmin özel mülkiyete karşı olması nedeniyle Bakü’de oluşan ve petrole dayalı burjuvazi bir anda yok edildi. Bağımsızlığın bir anda sona ermesi ve gelen rejimin sert yapısı yüzünden, Nahçıvan’da ve başka yerlerde isyanlar çıktı; bu ayaklanmalar birkaç yıl devam etti.
Ermeni-Azeri çatışmasının başlıca sebepleri nelerdir?
16 Haziran 1989 da Azerbaycan Halk Cephesi oluşturuldu. Azerbaycan Halk Cephesi’nin kurulmasından sonra aynı yılın Eylül ayında, Azerbaycan Yüksek Sovyet’inin Azerbaycan’ın egemenliği hakkındaki bildirgeyi kabul etmesi için Moskova’ya müracaatta bulunması, Moskova’yı rahatsız etti. Bu durum üzerine Sovyetler Birliği, Ermenileri kışkırtarak bir Ermeni-Azeri çatışmasının başlamasında etkili oldu.
Ermeni-Azeri çatışmasında Ermeni nasıl bir yol izlemiştir?
Ermenileri korumak bahanesiyle 19-20 Ocak 1990 da Kızıl Ordu birlikleri Bakü’ye hareket etti. Resmî rakamlara göre Kızıl Ordu’nun Bakü’ye girişi sırasında 137 kişi öldü, 744 kişi yaralandı, 400 kişi de gözaltına alındı. Ülkede 40 günlük yas ilan edildi. Rusların Bakü’de yaptıkları bu katliama, Azerbaycan Türkleri “Qara Yanvar” (Kara Ocak) demekte ve her yıl dönümünde bu acıyı anmaktadırlar. Azerbaycan’daki bu gelişmeler, Azerbaycan Halk Cephesi’nin yeraltına inmesine sebep oldu. Sonraki dönemlerde Sovyet ordusunun Bakü’ye girme sebebi hakkında çeşitli açıklamalar yapılmış olsa da, dönemin Sovyet Savunma Bakanı Orgeneral Dimitri Yazov, bir gazeteye verdiği demeçte Kızıl Ordu’nun Bakü’ye girmesindeki asıl maksadın Azerbaycan Halk Cephesi yapılanmasını dağıtmaya dönük olduğunu söylemiştir.
Sovyet döneminde Azerbaycan’da çekilen filmler nelerdir?
1916’da ise ilk Azerbaycan filmi çekilmiştir: Hüseyin Ağa Arablinskiy’in Petrol ve Milyonlar Krallığı. Yine Sovyetlerin ilk yıllarında Kızlar Kulesi Hakkında Efsane filmi çekilmiş, 1928 de ise Ahundov’un Hacı Kara adlı eseri sinemaya uyarlanmıştır. Sevil ve İsmet adlı filmlerde ise kadının artan önemi konusu işlenmiştir. Azerbaycan’da çekilen filmlerin sayısı gittikçe artmış ve II. Dünya Savaşı döneminde dahi kesilmemiştir. Yine çok sayıda belgesel film çekilmiştir. Belgesellerin konusu ise II. Dünya Savaşı, Azerbaycan petrolleri, Azerilerin İran’a karşı verdikleri mücadele idi.
Sovyet döneminde Azerbaycan’da gelişen diğer kültürel faaliyetler nelerdir?
Sovyet döneminde Azerbaycan’da opera, bale, sinema, tiyatro vs. de gelişme göstermiştir.
Azerbaycan’ın eğitim alanında yaptığı çalışmalar nelerdir?
Haziran 1918 de Türkçeyi devlet dili olarak kabul etti. 1919 yılı başlarında Azerbaycan’da 23 meslek okulu, 637 ilköğretim okulu ve bu okullarda eğitim gören 9.611 öğrenci vardı. Eğitimi yaygınlaştırmak ve milli zeminde eğitim vermek amacıyla Türkiye’den öğretmen talebinde bulunuldu. Azerbaycan’ın belli başlı şehirlerinde kısa süreli eğitim-öğretim kursları açıldı. Ekim 1919 tarihinde Bakü Devlet Üniversitesi kuruldu ve meşhur hayırsever Hacı Zeynelabidin Tagiyev’in katkılarıyla, Azerbaycan’da kültür ve eğitim alanında çok etkili olacak Sefa, Necat, Neşr-i Maarif cemiyetleri oluşturuldu.
Kars antlaşması ne zaman hangi devletler arasında imzalandı?
Moskova Antlaşması’nın şartları, Türkiye’nin ısrarı ile Güney Kafkasya’daki her üç cumhuriyet ile Kars’ta müzakere edildi. 13 Ekim 1921 de Kars Antlaşması imzalandı.
Azerbaycan’ın askeri alanda yaptığı çalışmalar nelerdir?
Azerbaycan askerî yapılanmaya da büyük önem verdi. Türkiyeli subaylar Azerbaycan ordusunu eğittiler. Ordusunu silahlandırma hususunda sıkıntı çeken Azerbaycan, Karabağ ve Zengezur yüzünden Ermenistan’la çatıştı. Ermeni saldırılarına maruz kalan Nahçıvan’a maddi yardım gönderdi.
Azerbaycan Halk Cumhuriyeti’nin devlet yapısı nasıldı?
Azerbaycan Halk Cumhuriyeti’nin devlet yapısı, parlamenter cumhuriyet şeklindeydi. Türk dünyasında demokratik cumhuriyet yapısına sahip olan ilk devlet olarak kabul edilen Azerbaycan’ın milli ideolojisi Türkleşmek, İslamlaşmak ve çağdaşlaşmak gibi başlıca üç unsurdan oluşuyordu. Bu ideoloji Azerbaycan bayrağına da yansımıştı. Gök renk Türkleşmek, kırmızı çağdaşlık, yeşil renk ise İslamlaşmak öğelerini taşımaktaydı. Ülkede yasama yetkisi parlamentoya, yürütme yetkisi ise hükûmete verilmişti. Azerbaycan Halk Cumhuriyeti döneminde beş hükûmet kuruldu. Bunların üçünü Feth Ali Han Hoylu, ikisini ise Nesip Bey Yusufbeyli üstlenmişti. Cumhurbaşkanı ise Mehmet Emin Resulzade idi.
Azerbaycan’ın ekonomik yapısından bahsediniz?
Ekonomi açısından Azerbaycan SSC, SSCB’nin Kafkasya Ötesi Ekonomi Bölgesi’ne dâhil edilmiş olup en önemli zenginliği petrol ve gaz yataklarıdır. Nitekim Sovyetlerin ana petrol kaynağı Azerbaycan oldu. Buradan çıkarılan petrol ve doğal gazın %93’ünü Moskova kullanmakta, geriye kalan %7’si Azerbaycan’a kalmaktaydı. Sovyet döneminde Azerbaycan’da petrole dayalı bir sanayi gelişti, bu ürünlerin ülke içinde daha rahat taşınması için kara ve deniz ulaşımına önem verildi, petrol ve gaz boru hatları inşa edildi. Petrol ve gazın yanı sıra Azerbaycan’da diğer yeraltı kaynakları da bulunmaktadır. Daşkesen’de demir cevheri çıkartılmıştır. Elektriğin yüzde 90’nı termik santraller üretmiştir. Sumgait ve Kirovabad’da (Gence) metalürji sanayisi gelişmişti. Petrol, inşaat, tekstil ve tarım gibi alanlar da Azerbaycan’ı ekonomik açıdan SSCB’nin en gelişmiş ekonomilerden biri hâline getiriyordu. En çok yetiştirilen ürünlerin başında pamuk geliyordu. Tütün, çay, nar, incir, ayva, üzüm de yetiştiriliyordu. Sovyetlerin pek az yerinde tütün ve çay yetiştiğinden Azerbaycan’ın tarım alanı Moskova açısından önem arz ediyordu. Bununla birlikte tarım alanının yüzde 31’i tahıllar için ayrılmıştı. Hayvancılık da gelişmişti.
Savaşın kazanılmasında Azerbaycan’ın rolü ne olmuştur?
Azerbaycan Türkleri yalnızca Kafkasya cephesinde savaşmıyorlardı. Çeşitli cephelere 10 bini kadın olmak üzere 681 bin Azerbaycan vatandaşı gönderilmişti (bu sırada cumhuriyetin nüfusu, 3.4 milyondu). Azerbaycan vatandaşları Moskova, Leningrad, Stalingrad ve Kursk cephelerinde savaşmış ve 300 bini savaşta hayatını kaybetmiştir. Savaşın kazanılmasında Azerbaycan’ın büyük katkısı oldu. Savaş yıllarda üretilen toplam yakıtın yüzde 80’i Azerbaycan’ın payına düşmüştü. Sovyet ordusunun tekstil ürünleri ve yiyecekleri önemli ölçüde Azerbaycan’dan sağlandı. Özellikle petrol ve petrokimya ürünleri, savaşın kazanılmasında önemli etkenlerden biri oldu. Stalin’in istediği her şeyin, hatta daha da fazlasının verilmesinde Azerbaycan Komünist Partisi Birinci Sekreteri Mircafer Bağırov’un payı büyüktü. Bağırov, vatanını sevmekle birlikte Stalin’in acımasız politikalarını kendi cumhuriyetinde uygulamaktan çekinmedi. Göreve başlar başlamaz Bağırov, cumhuriyette gerek kendisine karşı çıkanları gerekse Moskova’ya karşı başkaldırmaya çalışanları ağır bir şekilde cezalandırdı. Onun zamanında 70 bin Azerbaycan vatandaşı “temizleme operasyonları” sonucunda hayatını kaybetti.
Erzincan Anlaşması hangi tarihte ve kimler arasında imzalanmıştır?
18 Aralık 1917 de Erzincan’da Osmanlı Devleti ve Rus orduları arasında bir ateşkes antlaşması yapıldı.
Karabağ’ı topraklarına katmak isteyen Ermenistan’ın Azerbaycan ile yaşadığı sorunlar nelerdir?
Gorbaçov dönemindeki yumuşamadan cesaretlenen Ermeniler Yukarı Karabağ meselesini yeniden gündeme getirdiler. Sovyetler Birliği’nin çöküşünün hızlandığı bir dönemde, Ağustos 1987 de Yukarı Karabağ nüfusunun çoğunluğunu Ermenilerin oluşturduğunu iddia ederek bölgenin Ermenistan’a bağlanması için Moskova’ya başvurdular. Şubat 1988’de Dağlık Karabağ Sovyet’inin bölgeyi Ermenistan’a katma kararı vermesi, Sovyetler Birliği Yüksek Sovyet’i ve Azerbaycan Yüksek Sovyet’i tarafından reddedildi. Karabağ’ın Askeran bölgesinde iki Azerbaycan Türkü’nün öldürülmesinin Azerbaycan’da duyulması, Bakü ve Sumgait’te protestolara ve burada yaşayan Ermenilerle çatışmalara sebep oldu. Ermenistan’da yapılan mitinglerde, Azerilerin derhal ülkeyi terk etmeleri istendi. Ermenistan’daki Azerbaycan Türklerine zulmedildiği haberleri yayılınca, Kasım 1988’den itibaren Azerbaycan’da da gösteriler başladı. Bakü, Gence ve Nahçıvan’da çatışmalar yaşandı. Karabağ’daki olaylar sebebiyle Bakü’de büyük çaplı miting ve gösteriler yapıldı. Çıkan çatışmalar sonunda 158.000 Ermeni Azerbaycan’ı, 230.000 Azeri ise Ermenistan’ı terk etmek zorunda kaldı.
Erzincan Antlaşmasının kararları ve sonuçları nelerdir?
Antlaşmaya göre, Rus ordularının bulunduğu hat boyu sınır sayılacaktı. Ayrıca Osmanlı Devleti’nin birliklerini Mezopotamya cephesine gönderme şartı koşuluyordu. Transkafkasya Komiserliği askerî birlikler meydana getireceğini ilan edince bundan istifade eden Ermeniler, Rus ordusunun askerî teknolojisinden de istifade ederek Güney Batı Kafkasya’da Türklere karşı saldırılarda bulunmaya başladılar. Erzincan Ateşkes Antlaşmasına göre, bir an önce Türk ve Kafkas milletleri arasında barış görüşmelerine başlanılması gerekiyordu. Rusya ve Osmanlı Devleti arasında imzalanan Erzincan Anlaşmasından sonra Rus ordusu işgal ettikleri topraklardan geri çekilmeye başladı. Ancak geri çekilirken köyler de yakılmaktaydı. Erzincan Antlaşmasıyla Transkafkasya’nın siyasî hayatına Osmanlılar yeni bir güç olarak girdiler. Ermeni askerleri ve çeteleri, savaş sırasında Rusya’nın işgal etmiş olduğu Türk bölgelerini ele geçirmenin kendilerine vermiş olduğu hareket üstünlüğüyle, bölgenin yerli ahalisine karşı saldırılarda bulunmaya başladılar. Bunun üzerine Osmanlı Devleti bölgedeki Ermeni saldırılarının engellenmesi sorumluluğunu bizzat üzerine aldı.
Azerbaycan ve Ermenistan arasındaki savaş ne zaman durduruldu?
1992 yılından itibaren Karabağ meselesi, uluslararası bir konu hâlini aldı. Uluslararası kurumlar Karabağ’ın Azerbaycan toprağı olduğunu kabul ediyor, ancak Ermeni saldırılarını durdurmaya çalışmıyordu. Ermeni güçleri Şubat 1992 sonunda Karabağ’ın büyük bir kısmını işgal etti. Hocalı’ya giren Ermeni ve Rus birlikleri birkaç saat içerisinde 613 sivili katlettiler. Ölenlerin 106’sı kadın, 83’ü çocuktu. Karabağ, gelişen süreçte etrafındaki diğer topraklarla birlikte tamamen Azerbaycan’ın elinden çıktı ve 1994 yılında imzalanan ateşkes antlaşması ile sorun donduruldu.
Azerbaycan Demokratik Cumhuriyetinin resmi dili ve kullandığı alfabe nedir?
1918 de Azerbaycan Demokratik Cumhuriyeti, Azerbaycan Türkçesini devletin resmî dili olarak kabul etmiştir. 1920 de Azeri Türkçesi, okullarda zorunlu ders olarak okutulmaya başlanmıştır. Yüzyılın başından itibaren Azerbaycan’da alfabe tartışmaları yapılmış ve 1929 yılında Latin alfabesine geçilerek bu tartışmalar sonlandırılmıştı. Bununla birlikte Latin alfabesinin ömrü uzun olmamıştır. 1939 yılında Stalin, Azerbaycan ve diğer Türk cumhuriyetlerine zorunlu olarak Kiril alfabesini kabul ettirmiştir. 1937 Anayasası’na göre cumhuriyetin resmî dili yalnızca Rusça kabul edilmiş, Stalin’in ölümünden sonra bu alanda yumuşama olmuş ve 1956 da Azerbaycan Türkçesi de resmî dil olarak anayasaya eklenmiştir.
Ahıska Türklerinin tarihteki yeri?
Tarihsel olarak bakıldığında, 1829 da imzalanan Edirne Antlaşması ile Ahıska ve Ahılkelek savaş tazminatı olarak Ruslara terk edilmişti. Bu tarihten sonra bölge Türkleri ciddi sorunlar yaşadılar. 1905 yılında başlayan görece özgürlük döneminde ve özellikle 1918 yazından itibaren kısa sürecek bir nefes aldılar. Bölgenin Osmanlı yönetimine girmesi, Ahıska Türkleri için yüzyıllık hasretin sonu anlamına geliyordu. Türk kuvvetleri I. Dünya Savaşının sonunda bölgeyi terk etmeye başladığında ise Türkler varlıklarını devam ettirmek amacıyla Ahıska Hükümeti’ni kurdular. Fakat Ahıskalıların özgürlüğü uzun sürmedi. 1919 yılı başında Gürcü kuvvetleri, bölgedeki yerel güçleri mağlup ederek Ahıska Hükümeti’ni dağıttı. 1921 yılında kısa bir süre bölge tekrar Türk kuvvetlerinin eline geçse de Moskova Antlaşması ile Ahıska ve çevresi tekrar Gürcülere terk edildi. Sovyet yönetimi, o dönem Gürcistan sınırları içerisinde bulunan Abhaz, Osetin ve Acaralara özerk cumhuriyet kurma hakkı tanırken, Ahıska Türklerini yok saydı.
Kafkasya Bölgesinin coğrafi açıdan özellikleri nelerdir?
Kafkasya, genellikle dağlık olup, birbirine geçit vermeyen çok sayıda vadiden oluşmaktadır. Bu durum bölgenin sosyal ve siyasi yapısını belirleyen en önemli özelliğidir. Böylece, çeşitli kökenlerden gelen topluluklar, tarih boyunca yaşanan işgallerden kendilerini koruyabilmiş ve kültürlerini sürdürebilmişlerdir. Bölgenin coğrafi açıdan başka bir özelliği, büyük devletlerarasında bir tampon oluşturmasıdır. Araplar, İranlılar, Ruslar ve Türkler tarih boyunca, Güney Kafkasya ile ilgilenmiş ve bu nedenle bölge, zaman zaman çeşitli güçlerin egemenliğine girmiştir. Bölgenin coğrafi yapısına ilişkin son özellik ise, ticaret ve ulaşımda büyük bir köprü olmasıdır. Bu anlamda bölge, kuzey ve güneyin bağlantısını sağlamaktadır.
Transkafkasya Seymi hangi tarihte ve kimlerin yönetiminde açıldı?
14 Şubat 1918 de Tişis’te Transkafkasya Seymi açıldı. Seym’in terkibinde Transkafkasya’dan Rusya Kurucu Meclisine seçilmiş milletvekilleri bulunuyordu. Buna ilâve olarak Kurucu Meclis seçimlerinde çok oy alan çeşitli partilerin temsilcileri de Seym’e dâhil oldular. Seym’in Azerbaycan fraksiyonu 44 milletvekilinden ibaretti.
Brest Litovsk Anlaşması hangi tarihte kimler arasında imzalandı?
3 Mart 1918 de Osmanlı Devleti ile Sovyet Rusya Brest Litovsk anlaşmasını imzaladı.
Brest Litovsk anlaşmasında alınan kararlar ve sonuçları nelerdir?
Bu anlaşmada Rusya’nın 1878 de Berlin Anlaşması ile Osmanlı Devleti’nden kopardığı Kars, Ardahan ve Batum’u geri vermesi kararına varıldı. Ancak bu durum Transkafkasya milletlerini karşı karşıya getirdi. Ermeniler ve Gürcüler bu talebin reddedilmesini isterlerken, Azerbaycan Türkleri kabulünü tavsiye ediyorlardı. Barış görüşmeleri uzadı ve Türk heyeti Transkafkasya Komiserliğinin görüşmelerde yetkisi olan hukuki bir şahıs olmadığını düşünmekteydi. Seym, Trabzon’da mücadele verirken Osmanlı Devleti Brest Litovsk şartlarının yerine getirilmesi konusundaki ısrarını sürdürdü. Bu sırada Azerbaycan Türkleri, Osmanlı Devleti’nin şartlarının yerine getirilmesini tavsiye edince Transkafkasya delegasyonu arasında ayrılık ortaya çıktı. Neticede, Trabzon Konferansı Transkafkasya’nın Brest Litovsk Antlaşmasındaki maddeleri kabul etmemesi üzerine 14 Nisan 1918 de dağıldı.
Azerbaycan Millî Şurası neden kuruldu ve yönetime kimler getirildi?
Transkafkasya Cumhuriyeti’nin dağılmasından sonra Azerbaycan temsilcileri toplanarak durumu gözden geçirdiler ve Azerbaycan Millî şûrasını oluşturdular. Millî şura başkanlığına Türk Adem-i Merkeziyet Halk Partisi Müsavat’ın lideri Mehmet Emin Resulzade, yardımcılığına ise Hasan Bey Ağaoğlu ve M. Seyidov getirildi.
I. Dünya Savaşı başladığında Kafkasya bölgesi nasıl etkilenmiştir?
I. Dünya Savaşı başladığında, Türk-Rus savaşlarının yaşandığı ana cephe Kafkasya olmuştur. Dolayısıyla savaş, bölgedeki bütün halkları etkilemiştir. İttihatçılar Kafkasya’da Türk ve Müslümanları Rusya aleyhine ayaklandırmak için çaba gösterirken, Ruslar sınır hattına yakın yüz binlerce Müslümanı Osmanlı ülkesine sürmüştür. Aynı dönemde Anadolu ve Kafkas Ermenileri, “Büyük Ermenistan’ı” kurma hevesiyle Rus kuvvetleri ile birlikte Türklere karşı savaşa başlamışlardır.
Rusya’da 1917 Ekim Devrimi Kafkasya’yı nasıl etkiledi?
Rusya’da 1917 Ekim Devrimi ile Bolşeviklerin iktidara gelmesi, ülkede ağır da olsa işleyen idarî sistemi yok etti. Türk-Rus ilişkilerinin ağırlık merkezini oluşturan Kafkasya, Rus devrimleriyle birlikte sıcak gelişmelerin yaşanacağı yeni bir evreye girdi. Bolşeviklerin işbaşına gelmesi, Kafkasya’nın kaderiyle de yakından ilgiliydi. Kafkasya’nın kuzeyinde Rusya’ya muhalif pek çok hareket görülürken, güneydeki üç milletin (Azerbaycan Türkleri, Gürcüler ve Ermeniler) girişimleriyle, bölgede yeni bir oluşum ortaya çıktı. Merkezi Tişis olan ve Transkafkasya Komiserliği (Zakavkom) adını alan bu hükûmet, kuruluş felsefesini Bolşevik muhalefeti üzerine oturtmuştu.
Sovyetlerin eğitim alanında yaptıkları çalışmalar nelerdir?
Sovyetlerin kendi ideolojisini yayma ve Ruslaştırma sürecinde başvurduğu en önemli araçlardan biri de eğitim olmuştur. 1920 de Azerbaycan’daki okul sayısı 965 iken yalnızca 1920-30’lı yıllar arasında 3.471 yeni okul açılmıştır. Yine 1926 da beş üniversite eğitim verirken, 1941 de bu sayı, 16’ya çıkmıştır. Kütüphane sayısında ise daha büyük bir artış olmuştur: 1920 de 61 iken, 1940 ta 1.389 idi. Ortaokulların yanı sıra özellikle komünizm propagandası amacıyla Parti okulları, çalışan işçiler için akşam okulları, okuma-yazma kursları vs. kurulmuştur. Bu okulların amacı, toplumu Sovyetleştirme olsa da okuma yazmayı büyük ölçüde arttırmıştır. 1926 da halkın ancak yüzde 25’i okur-yazarken, daha 1933 te bu oran yüzde 50’yi aşmıştır. SSCB’nin parçalandığı tarihte ise okuma-yazma bilmeyen kalmamıştı.
Edebiyat alanında en önde gelen isim kimdir?
Dil ve edebiyat alanındaki en önemli isimlerin başında Celil Mehmed Kulizade gelmektedir. Celil Mehmed Kulizade, Latin alfabesine geçişi savunmuştur. Posta Kutusu, İran’da Anayasa, Kurban Ali Bey adlı eserlerinde sınıflar, cinsler arasındaki eşitsizliği ve cahilliği eleştirmiştir.
Azerbaycan milli şurasında alınan kararlar nelerdir?
Azerbaycan Millî şûrası 28 Mayıs 1918 de Tişis’teki tarihî toplantısında Azerbaycan’ın bağımsızlığını ilan etti. Arkasından, Feth Ali Han Hoylu (Hoyski) başkanlığındaki ilk Azerbaycan Cumhuriyeti kuruldu.
Moskova antlaşması hangi devletlerarasında ne zaman imzalandı?
Sovyet Rusya ile Türkiye 16 Mart 1921 tarihinde Moskova Antlaşması’nı imzalayarak, hem bölgedeki sınır sorunlarını çözmüş hem de düşmanları olan Batılı devletlere karşı birliktelik sergilemişlerdir.
Sovyetleşme döneminde çıkarılan başlıca gazeteler nelerdir?
Sovyetleştirme sürecinde basın-yayın da önemli bir rol oynamıştır. Adlarından da anlaşılacağı üzere çoğunlukla komünist söylem içeren gazeteler çıkarılmıştır. Bunların başında; • Komünist, • Bakinskiy Raboçiy (Bakü İşçisi), • Yeni Yol, • Jenşina Vostoka (Doğu Kadını), • Jenşina Azerbaycana (Azerbaycan Kadını), • Edebiyat. İkinci Dünya Savaşı öncesinde Azerbaycan’da yayımlanan gazete ve dergi sayısı 200’e yaklaşmıştı.
Azerbaycan bağımsızlığının ilan ettikten sonraki gelişmeler nelerdir?
Azerbaycan Cumhuriyeti’nin ilk ve geçici başkenti Gence oldu. Zira bu dönemde Bakü, Bolşeviklerin kontrolü altındaydı ve Azerbaycan ciddi sorunlarla karşı karşıya idi. Bunlardan ilki, ülkenin toprak bütünlüğünü sağlamaktı. Bakü’nün Bolşevik- Ermeni ittifakından alınması öncelikli gündemdi. Bundan dolayı Osmanlı Devleti’nden yardım istendi. Enver Paşa kardeşi Nuri Paşa komutasındaki bir kuvveti “Kafkas İslam Ordusu” adıyla bölgeye gönderdi. Daha küçük bir kuvvet, Ermeni çete reisi Antranik’in katliamlarını önlemek amacıyla Nahcivan’a sevk edildi. 1918 yılı Temmuz ayı sonlarında Bakü önlerine varan Osmanlı kuvvetleri yerli Türklerle birlikte şehri kuşattı. Bakü’de bulunan Şaumyan liderliğindeki Bolşevik liderler bu arada şehri terk etti ve yerlerini Hazar Denizi yolu ile gelen İngiliz kuvvetleri aldı. 15 Eylül 1918 de Kafkas İslam Ordusu Bakü’yü ele geçirdi ve Azerbaycan Cumhuriyeti’nin başkenti yaptı.
Transkafkasya Komiserliğinin kurulma amacı ve sonuçları nelerdir?
Merkezi Tişis olan ve Transkafkasya Komiserliği (Zakavkom) adını alan bu hükûmet, kuruluş felsefesini Bolşevik muhalefeti üzerine oturtmuştu. Bu komiserliğin 1917 de teşkil edilmesiyle birlikte Kafkasya’nın güneyinin Rusya’dan ayrılması konusunda ilk ciddi adımlar atıldı. Transkafkasya Komiserliği federatif bir yapıydı ve onlara göre Bolşevikler Rusya’nın gerçek inkılâpçı hükûmeti değillerdi ve olamazlardı. Transkafkasya’nın bu muhalefeti, bölgenin federatif bir şekilde Rusya’dan bağımsızlıklarını kazanana kadar devam etti. Transkafkasya Komiserliği, Rusya’nın milli ve mahalli özerklik prensibine dayalı demokratik şekilde oluşmasını istiyordu; kurtuluşu Rusya Kurucular Meclisi’nin toplanmasında görüyordu. Ancak bu meclisin Bolşevikler tarafından hayata geçirilmesi engellenince bir hükümet şeklinde kurulan Transkafkasya Komiserliği, bu kez kanun yapıcı meclis durumundaki Seym’in kurulmasını sağlayacaktı.
Günümüzde Ahıska Türkleri nerelerde yaşamını sürdürmektedirler?
Günümüzde Ahıska Türkleri Kazakistan, Rusya Federasyonu, Azerbaycan, Türkiye, Kırgızistan, Özbekistan ve Ukrayna’da yaşamaktadır. Son yıllarda Amerika Birleşik Devletleri’ne de önemli miktarda Ahıska Türkü’nün göç ettiği görülmektedir.
Bağırov döneminde öldürülen aydınlar kimlerdir?
Bunların başında Azerbaycan millî marşının müellifi Ahmet Cevat (1892-1937) ve ailesi gelmektedir. 1937 de kurşuna dizildi, eşi ise Kazakistan’a sürgün edildi. Azerbaycan edebiyatının en önemli temsilcilerinden Hüseyin Cavid, tiyatronun gelişmesine hizmet eden eserler yazdı. Aydınların manevi ıstıraplarını yansıtan şiirler kaleme aldı. 1930’lu yılların sonunda, “devrimci sosyalist başarıların” propagandasını yapmayı reddettiği için Sibirya’ya sürüldü ve orada hayata gözlerini yumdu. Bu dönemde Azerbaycan’da sürgüne tutulanlar arasında Bakü Üniversitesi profesörlerinden Türkolog, Kırım Tatar kökenli Bekir Çobanzade (1893-1937) de yer almıştır. Yine aynı suçlamalardan dolayı Azerbaycan’ın ilk kadın piyanisti Hatice Gayıbova da kurşuna dizilmiştir. Jenşina Vostoka (Doğu Kadını) adlı derginin editörü Gülara Kadırbekova ise tutuklanmış ve sürgünde hayatını kaybetmiştir. Mikail Muşfik (1908-1939) de XX. yüzyıl ilk yarısının önemli şairlerindendir. 1939 da rejim karşıtı ilan edilerek idam edilmiştir.
Kafkasya'da bölgenin sosyal ve siyasi yapısını belirleyen en önemli özellik nedir?
Kafkasya, genellikle dağlık olup, birbirine geçit vermeyen çok sayıda vadiden oluşmaktadır. Bu durum bölgenin sosyal ve siyasi yapısını belirleyen en önemli özelliğidir. Böylece, çeşitli kökenlerden gelen topluluklar, tarih boyunca yaşanan işgallerden kendilerini koruyabilmiş ve kültürlerini sürdürebilmişlerdir.
Rusların Zakafkasya, Batılıların Transkafkasya, Türk ve Doğu kaynaklarının Mavera-yı Kafkasya dedikleri dedikleri bölge, hangi ülkeleri kapsamaktadır?
Rusların Zakafkasya, Batılıların Transkafkasya, Türk ve Doğu kaynaklarının Mavera-yı Kafkasya dedikleri Güney Kafkasya Azerbaycan, Gürcistan ve Ermenistan’ı kapsamaktadır.
Kafkasya'nın demografik yapısında "demografik ve politik" olarak belirleyici olan milletler hangileridir?
Bölge, coğrafî konumu nedeniyle, çeşitli millet ve toplulukların bir “geçiş noktası” olmuş ve bunun sonucunda da çok karışık bir demografik yapı ve tarihî süreç oluşmuştur. Bununla birlikte, bölgenin demografik yapısında, “demografik ve politik” olarak Türkler, Gürcüler ve Ermeniler belirleyici unsurlar olmuştur.
Kafkasya bölgesinde 1905 İhtilalinin getirdiği görece özgürlük ortamının bölge halkına etkileri neler olmuştur?
1905 İhtilalinin getirdiği görece özgürlük ortamı sayesinde bölge halkı rahat bir nefes aldı. Ermeni Hınçak ve Taşnak partileri rahat faaliyet yürüttüler. Gürcüler ve Azerbaycan Türkleri de siyasi, sosyal ve kültürel açıdan teşkilatlanmaya başladılar. Basın ve yayın hayatı canlandı. Azerbaycan ve Osmanlı Türkleri arasında etkileşim başladı. Bakü ve İstanbul kültürel ve siyasi merkezler olarak öne çıktı. Gürcü ve Ermeni yoğunluklu bir şehir olan Tiflis ise Kafkasya’nın askerî ve idari merkezi olmaya devam etti. Ancak, aynı yıl Azerbaycan Türkleri ile Ermeniler arasında kanlı çarpışmalar yaşandı.
Transkafkasya Komiserliği (Zakavkom) nedir? Açıklayınız.
Transkafkasya Komiserliği (Zakavkom): Güney Kafkasya’yı yönetmek için 15 Kasım 1917’de Tiflis’te kurulan hükümet. Ekim İhtilali Rusya halklarında milli bağımsızlık ümitlerini arttırmıştı. Bolşeviklerin ilan ettiği “Rusya halklarının hukuki beyannamesi” ve “Rusya’nın ve Doğu’nun bütün Müslüman emekçilerine müracaatı” ilk adım şeklinde Çarlık Rusya’sına dahil olan halkların bağımsız olarak ayrılıp kendi milli devletlerini kurmalarına imkan yarattı. 11 Kasım 1917’de Güney Kafkasyada faaliyet gösteren siyasi teşkilatların bir toplantısı yapıldı ve Gürcü Menşevikler bağımsız, yerel hükümet kurulmasını teklif etti. Hâkimiyet meselesi, Kurucu Meclis tarafından çözülene kadar bölgeyi idare etmek için Transkafkasya Komiserliği kuruldu.
Brest-Litovsk Antlaşması'na göre Osmanlı Devleti'nin kazancı ne olmuştur?
Bu anlaşmayla Osmanlı Devleti, Kars, Ardahan, Batum ve Artvin’i geri aldı. Bolşevikler, Rusya’da tam hâkimiyet sağlayamadıklarından dolayı savaşı devam ettirecek güçte değillerdi; bundan dolayı toprak kaybına uğrayacaklarını bile bile bu anlaşmayı imzaladılar.
Mehmet Emin Resulzade kimdir?
Mehmet Emin Resulzade (1884-1955): Azerbaycan’ın tanınmış devlet ve fikir adamlarındandır. Musavat Partisi’nin başkanlığını yaptı. 28 Mayıs 1918’de kurulan Azerbaycan Halk Cumhuriyeti’nin cumhurbaşkanlığına getirildi. Resulzade, Azerbaycan’da milli ruhun uyanmasında önemli katkılarda bulundu. Bolşeviklerin Bakü’ye hâkim olmasıyla tutuklandı. Daha sonra Avrupa üzerinden Türkiye’ye geldi. Kültürel faaliyetlerini burada sürdürdü.
Azerbaycan Cumhuriyeti, Bakü'yü hangi kuvvetin yardımıyla Bolşevik-Ermeni ittifakından alıp başkent yapmıştır?
Bakü’nün Bolşevik-Ermeni ittifakından alınması öncelikli gündemdi. Bundan dolayı Osmanlı Devleti’nden yardım istendi. Enver Paşa kardeşi Nuri Paşa komutasındaki bir kuvveti “Kafkas İslam Ordusu” adıyla bölgeye gönderdi. 1918 yılı Temmuz ayı sonlarında Bakü önlerine varan Osmanlı kuvvetleri yerli Türklerle birlikte şehri kuşattı. Bakü’de bulunan Şaumyan liderliğindeki Bolşevik liderler bu arada şehri terk etti ve yerlerini Hazar Denizi yolu ile gelen İngiliz kuvvetleri aldı. 15 Eylül 1918’de Kafkas İslam Ordusu Bakü’yü ele geçirdi ve Azerbaycan Cumhuriyeti’nin başkenti yaptı.
Türk dünyasında demokratik cumhuriyet yapısına sahip olan ilk devlet hangisidir?
Azerbaycan Halk Cumhuriyeti’nin devlet yapısı, parlamenter cumhuriyet şeklindeydi. Bu yönüyle Azerbaycan Halk Cumhuriyeti, Türk dünyasında demokratik cumhuriyet yapısına sahip olan ilk devlet olarak kabul edilmektedir.
Azerbaycan Halk Cumhuriyeti'nin milli ideolojisini açıklayınız.
Azerbaycan Halk Cumhuriyeti'nin milli ideolojisi Türkleşmek, İslamlaşmak ve çağdaşlaşmak gibi başlıca üç unsurdan oluşuyordu. Bu ideoloji Azerbaycan bayrağına da yansımıştı. Gök renk Türkleşmek, kırmızı çağdaşlık, yeşil renk ise İslamlaşmak öğelerini taşımaktaydı.
Nahçıvan, hangi anlaşmaya göre Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümetinin himayesine alınmıştır?
Kazım Karabekir Paşa’nın Nahçıvan’a gönderdiği Binbaşı Halil Bey’in önderlik ettiği yerli Türkler Nahçıvan’ı yeniden ele geçirdiler. Nahçıvan, Gümrü Antlaşması ile Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümetinin himayesine alındı.
Azerbaycan Halk Cumhuriyeti'nde Türkçe hangi yıl devlet dili olarak ilan edilmiştir?
İçteki bazı zorluklara rağmen Azerbaycan Halk Cumhuriyeti kısa süre içinde önemli işler başardı. Haziran 1918’de Türkçeyi devlet dili olarak kabul etti.
Azerbaycan Halk Cumhuriyeti'nin sonu nasıl gelmiştir?
Yeni yapılanmakta olan Azerbaycan Cumhuriyeti’nin yaşadığı sorunlar, zamanla Azerbaycan’da komünist hareketlerin güçlenmesine neden oldu. Askerî zayıflığa siyasi ve ekonomik sıkıntılar da eklendi. Nisan 1920’de Azerbaycan’a giren XI. Kızıl Ordu’nun yardımıyla Bakü’de iktidarı Bolşevikler devraldı. Böylece Azerbaycan Halk Cumhuriyeti tarih sahnesinden çekilmiş oldu.
Türkiye hangi anlaşma ile Nahçıvan'a garantör ülke olmuştur?
13 Ekim 1921’de Kars Antlaşması imzalandı. Böylece mevcut sınırlar korunurken, Nahçıvan ve Batum, Türkiye’nin de taraf olduğu özel statülü bir konuma getirildi. Türkiye bu antlaşmalar çerçevesinde Nahçıvan’a garantör ülke oldu.
Mart 1922 itibariyle SSCB çatısı altında merkezi Tiflis olan “Transkafkasya Sosyalist Federatif Sovyet Cumhuriyeti" hangi ülkelerde oluşmaktaydı?
Mart 1922’de Azerbaycan, Gürcistan ve Ermenistan, SSCB çatısı çerçevesinde merkezi Tiflis olan “Transkafkasya Sosyalist Federatif Sovyet Cumhuriyeti” adı altında birleştirildi.
II. Dünya Savaşında Almanya'nın Kafkasya cephesindeki en önemli amacı neydi?
II. Dünya Savaşında Bakü petrolleri, Almanya’nın dikkatini çekmişti. Kafkasya cephesindeki mücadelede Hitler’in en önemli amacı, Bakü petrol yataklarını ele geçirmekti.
Azerbaycan KGB başkanlığına kadar yükselmiş olan ve daha sonrasında Azerbaycan Komünist Partisi Birinci Sekreterliği yapan kişi kimdir?
Haydar Aliyev, şüphesiz gerek Sovyet dönemi Azerbaycan’ının, gerekse bağımsız Azerbaycan’ın en önemli şahsiyetlerinden biridir. Aliyev, 1967’de Azerbaycan KGB Başkanlığı’na kadar yükseldi.
SSCB'nin bir kurumu olan KGB nedir?
KGB: Devlet Güvenliği Komitesi anlamına gelen bu örgüt, SSCB’nin gizli servisiydi. Merkezi, Moskova’da bulunan KGB, iç istihbarat ile İçişleri Bakanlığı’ndaki bazı birimlerin birleşmesiyle meydana gelmiştir (1954). SSCB’nin yıkılmasından sonra 1991’de kaldırılmış, onun yerine FSB (Federal Güvenlik Hizmeti) kurulmuştur.
Haydar Aliyev'in göreve gelmesiyle birlikte bakanlıklardaki ve parti yönetimindeki kadroları değiştirmesi nasıl bir tepki ile karşılanmıştır?
Haydar Aliyev göreve gelmesiyle birlikte bakanlıklardaki ve parti yönetimindeki kadroları değiştirdi. Bununla birlikte bu önlem ve politika, başka bir soruna yol açtı. Aliyev, önemli görevlere hep Nahçıvanlıları getirdiği ve hükûmet üyeleri ile partinin bütün üst düzey yönetim kadrolarına akraba ve tanıdıklarını doldurduğu şeklinde eleştirilse de, onun döneminde Azerbaycan özellikle ekonomi alanında büyüme gösterdi, sanayi ve tarım alanları gelişti.
Şubat 1992 sonunda Ermeni ve Rus birliklerinin Karabağ'a girişi nasıl sonuçlanmıştır?
Ermeni güçleri Şubat 1992 sonunda Karabağ’ın büyük bir kısmını işgal etti. Hocalı’ya giren Ermeni ve Rus birlikleri birkaç saat içerisinde 613 sivili katlettiler. Ölenlerin 106’sı kadın, 83’ü çocuktu. Karabağ, gelişen süreçte etrafındaki diğer topraklarla birlikte tamamen Azerbaycan’ın elinden çıktı ve 1994 yılında imzalanan ateşkes antlaşması ile sorun donduruldu.
-
AÖF Sınavları İçin Ders Çalışma Taktikleri Nelerdir?
date_range 1 Gün önce comment 11 visibility 16719
-
2024-2025 Öğretim Yılı Güz Dönemi Kayıt Yenileme Duyurusu
date_range 7 Ekim 2024 Pazartesi comment 1 visibility 1059
-
2024-2025 YKS Ek Yerleştirme İle Yerleşen Adayların Çevrimiçi (Online) Başvuru ve Kayıt Duyurusu
date_range 24 Eylül 2024 Salı comment 1 visibility 552
-
Çıkmış Soruları Gönder Para Kazan!
date_range 10 Eylül 2024 Salı comment 5 visibility 2618
-
2023-2024 Öğretim Yılı Yaz Okulu Sınavı Sonuçları Açıklandı!
date_range 27 Ağustos 2024 Salı comment 0 visibility 825
-
Başarı notu nedir, nasıl hesaplanıyor? Görüntüleme : 25489
-
Bütünleme sınavı neden yapılmamaktadır? Görüntüleme : 14446
-
Akademik durum neyi ifade ediyor? Görüntüleme : 12481
-
Harf notlarının anlamları nedir? Görüntüleme : 12440
-
Akademik yetersizlik uyarısı ne anlama gelmektedir? Görüntüleme : 10365