Kriminoloji Dersi 8. Ünite Özet

Suçlar Ve Failleri-Iıı

Bağımlılık Maddeleri Suçluluğu

Alkol ve uyuşturucu kullanımı başlı başına bir suç olarak kabul edilmesinden bağımsız olarak, diğer suçların işlenmesinde etkin rolü üstlenen unsurların en başında gelmektedir. OECD’ye göre alkol kullanımı, kanser, siroz, inme gibi birçok çeşitli sağlık ve sosyal neticelere neden olan bir durumdur. Ayrıca alkolün kazalar, yaralanmalar, şiddet, saldırı, kasten öldürme ve intihar gibi birçok olayda da önemli payı bulunmaktadır.

Bireyin alkol ve şiddetle alakalı sorunlarını arttırabilecek bir dizi faktör bulunmaktadır. Bunlar bireyin ilişkileri, topluluk ve çevresi ile ilgili olabilmektedir. Yaş, cinsiyet ve alkol kullanma şekli ile alkol kullanımına bağlı mağduriyet arasında ciddi bir ilişki bulunmaktadır. Alkolle ilişkili suçların işlenme sıklığı, günün saati, haftanın günü alkol kullanımına göre değişmektedir. Genellikle ağır sarhoşluk halinin sıklıkla görüldüğü ancak buna karşı daha toleranslı olan toplumlarda alkol ile şiddet arasında daha güçlü bir ilişki kurulmaktadır. Alkolle ilintili şiddetin, fiziksel, zihinsel, mağdurların cinsel sağlıklarına, duygusal durumlarına zarar verici, mağdurların toplumdan daha çok korkması, kamu hizmetlerinde kendini rahatsız hissetme, alkol kullananlarda intihar eylemleri gibi çok geniş kapsamlı neticeleri bulunmaktadır.

Uyuşturucu ve suç arasındaki ilişki karmaşıktır. Uyuşturucu kullanmanın başlı başına bir suç olmasının yanı sıra uyuşturucu kullanımı ile suç işleme arasındaki ilişki üç ana başlık altında toplanabilir. Bunlar:

  1. Uyuşturucu kullanımıyla bağlantılı suçlar,
  2. Ekonomik boyutuyla ilgili suçlar,
  3. Uyuşturucu ağıyla bağlantılı suçlardır.

Uyuşturucu kullanımıyla bağlantılı suçlar, uyuşturucunun tesiri ile failin iç dünyası ve fizyolojik bütünlüğünde meydana gelen değişikliklerin neticesinde işlenen suçlardır. Ekonomik boyutuyla ilgili suçlar, genellikle failin uyuşturucu almak için kaynak bulma amacıyla işlediği suçlardır. Bunlar alışkanlığın beslenmesine, sürdürülmesine yöneliktir. Uyuşturucu ağıyla ilgili suçlar da genellikle uyuşturucunun imal edilmesi, taşınması, satılması ve bunları gerçekleştirirken işlenebilecek olan şiddet olaylarını içermektedir.

Eroinin de dâhil olduğu opioid denilen haşhaştan elde edilen sentetikler, en zarar verici uyuşturucu grubunu oluşturmaktadır. Bu türün kullanımı neticesinde ölümcül olan ve olmayan aşırı doz alımı enfeksiyon yoluyla meydana gelen hastalıklar AİDS, hepatit C gibi ve güvenli olmayan enjeksiyonların kullanımına bağlı olarak diğer hastalıkları da beraberinde getirmektedir. Opioidlerden sonra uyuşturucuya bağlı hastalıklara neden olan maddelerin başında amfetamin ve metamfetamin gelmektedir. Amfetamin ve metamfetamin sentetik uyarıcı uyuşturuculardır, sık sık “amfetaminler’ başlığı altında gruplanırlar ve bu yüzden bazı veri kümelerinde ayırt edilmeleri zordur. Uyuşturucu ara kimyasalları, yasa dışı uyuşturucu imal etmek için gereken temel kimyasallardır. Birçoğunun yasal kullanımı olduğundan, AB yönetmelikleri belirli kimyasalları düzenleme kapsamına almakta ve bunların ticareti yakından takip edilmektedir. Koka bitkisinin yapraklarından elde edilen kokain, merkezi sinir sistemi üzerinde etkilidir. Burundan çekilerek toz şeklinde kullanılır. En kolay alışkanlık yapan maddedir. Psikoatif (Psikotrop) maddeler, asıl olarak merkezi sinir sisteminde etkisini gösteren ve beynin işlevlerini değiştirerek algıda, ruh hâlinde, bilinçlilikte ve davranışta geçici değişikliklere neden olan kimyasal maddelerdir. Yeni nesil psikoaktif maddeler içerisinde sentetik kannabinoidler, katinonlar ve fenetilaminler ve diğer (triptaminler, piperazinler, halusinojen mantarlar, kratom, salvia Divinorum gibi herbal karışımlar, harmine gibi bitkisel maddeler) yer almaktadır. MDMA (3.4- metilendiyoksimetamfetamin), kimyasal olarak amfetaminlerle bağlantılı olan ama çok farklı etkileri olan sentetik bir uyuşturucudur. MDMA, tablet şeklinde (“ekstasi” olarak anılmaktadır) tüketilmektedir ve uyuşturucunun toz ve kristal formları da mevcuttur. Haşhaşın olgunlaşmamış kapsüllerinin çizilmesi ile akan sıvının katılaşmış hali afyondur. Afyonda bulunan şeker, protein, kauçuk yağı gibi maddeler morfin, narkotin, kodein ve buna benzer zehir içermektedir. Afyon alımı ile merkezi sinir sistemi etkilenir. Nabzın hızlı atması, terleme, cinsel istekte artma, neşelenme, uyku gibi etkilerinin yanı sıra, düşük tansiyon, düşük nabız, iştahsızlık, uykusuzluk gibi uzun süreli etkileri de görülür. Morfin ise afyonun işlemlerden geçirilmesi suretiyle elde edilir. Afyon içeriğindeki zehirlerden en bilinenidir ve afyondan daha tesirlidir. Kenevir bitkisinden elde edilen esrar, bitkinin yaprakları üzerindeki reçinenin çıkartılması ile reçine esrar, kurutulması ile toz esrar, preslenmesiyle pres esrar elde edilir. Marihuana da bir çeşit kenevir bitki menşeli esrar türüdür. Bu bitkiye kannabis de denilir. Esrar kullanımı kişiye mutluluk, heyecan, moral, cinsel istek gibi etkilerde bulunur.

Organize suç örgütleri yaklaşık 100 yıldır uluslararası uyuşturucu ticaretinin içinde yer almaktadırlar. Bu süreçte, teknolojinin yanı sıra politik alandaki değişiklikler, kanunlar ile birlikte örgütlerin de yapıları ve işleyiş şekilleri değişikliğe uğramıştır. Organize suç örgütleri, teknolojik gelişmeleri de kendi lehlerine kullanmaya başlamıştır. Örgütler, drone dâhil her türlü teknolojik gelişmeleri de kendi lehlerinde kullanmaktadır. Uyuşturucu madde ticaretinin en büyük organizatörleri şüphesiz ki terör örgütleridir. Uyuşturucu madde ticareti, terör gruplarının silah temini ve diğer gerekleri için en önemli gelir kaynağıdır.

Teknolojik gelişmeler ve internet, uyuşturucu madde alımsatımı konusunda sınırsız bir pazar sunmaktadır. Teknolojinin gelişmesi, kaçakçılar için yeni fırsatların doğmasına neden olmuştur. Müşteriler ile doğrudan temas kurma zorunluğunun olmaması, bitcoin gibi kripto para metotları ile ödemelerin gerçekleştirilebilir olması, internet üzerinden uyuşturucu satışını arttıran faktörlerdir.

Yasadışı faaliyetlerin finansal öneminin tespiti cezai faaliyetlerin boyutunun tahmin edilmesi bakımından önem arz etmektedir. Yasadışı finansal akışta her yıl milyar dolarlarca rakamlar uyuşturucu kaçakçılığı vasıtasıyla el değiştirmektedir. Bu yasadışı faaliyet, kara para aklama sektöründe de kullanılmaktadır. Kaçakçılıktan elde edilen gelir akışının kara para aklama gibi yollar ve nihayetinde yasal ekonomik akıma kazandırılması kısa vadede ülkelerin ekonomisine olumlu yönde etki yapmakta, yatırımları arttırmakta ise de uyuşturucudan elde edilen gelir, emlak satın alma, yatırım yapma ve işyeri açma gibi amaçlarla kullanılmaktadır. Bu da gerçekte hangi sektör olursa olsun adil rekabeti baltalamaktadır.

Türk ceza hukukunda alkol kullanmak tek başına bir suçu teşkil etmemektedir. Ancak, alkolün tesiri altında suç işlenmesi halinde faillerin daha kolay suç işledikleri tespit edilen bir gerçektir. Alkollü olarak herhangi bir suç işlenmese bile Kabahatler Kanunu 35. maddesi sarhoş olarak başkalarının huzur ve sükûnunu bozacak şekilde davranışlarda bulunmayı kabahat olarak kabul etmiş, ayrıca, kişinin sarhoşluğun etkisi geçinceye kadar da kontrol altında tutulmasını emretmektedir. Kendi evinde, diğer aile bireylerinin ya da komşularının huzurunu bozması da bu kapsamda değerlendirilir. Ayrıca açık alanlarda da başkalarını rahatsız etme bu kapsamdadır.

Uyuşturucunun, kullanılmasından ticaretine kadar her türü suçtur. Türk Ceza Kanunu üçüncü bölüm kamunun sağlığına karşı suçlar başlığı altında 188 ve devamı maddelerde uyuşturucu madde imal ve ticareti, uyuşturucu madde kullanımını kolaylaştırma, kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak, kabul etmek veya bulundurmak ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanmayı suç haline getirmiştir.

Organize Suçluluk ve Terörizm

Organize suçluluk olarak ortaya çıkan grupların örgütlenme biçimlerinin, amaçları, amaca ulaşma yöntemleri birbirinden farklılık arz etmektedir. Ancak bunların organize suç olarak sayılmasını gerektiren ortak nitelikleri de bulunmaktadır. Bunların bazıları zorunlu bazıları ise ihtiyari kriterler olarak kategorize edilmiştir. Bunlar genellikle şu şekilde ele alınabilir:

  • Kazanç elde etmek için hiyerarşik bir yapı oluşturan kişilerin fonksiyonel bir iş bölümü çerçevesinde bir araya gelmeleridir. Hedeflenene kazanç, ekonomik, siyasal olabilmektedir.
  • Organize suçta gelişigüzel bir iştirak değil çok failli bir yapı vardır. İkiden daha fazla kişi bu yapıda yer almaktadır. Gizli, sıkı bir dayanışma kapsamında iş bölümü içinde sürekli bir örgütlenme vardır.
  • Yapı belirsiz bir süre ya da sürekli bir zaman diliminde faaliyet gösterir.
  • Hedeflenen kazanç suç işleme yoluyla elde edilir. Amaçlanan programı gerçekleştirmek için cebir, şiddet, aldatma, hile, yağma gibi vasıtalara başvurulur.
  • Örgüt, parasal kaynak sağlamak ya da hedef suçlar olmak üzere uyuşturucu madde kaçakçılığı, insan ticareti, emtia kaçakçılığı, sahtecilik, haraç, kumar, rüşvet, fuhuş, insan ticareti, yağma, tefecilik ve benzeri suç tiplerini işler. Suç işleme süreklilik arz etmektedir.
  • Suç organizasyonu içinde bir yaptırım sistemi bulunmaktadır.
  • Kara para aklama gerçekleştirilir.
  • Sınır ötesi boyutu da olabilir

Organize suç grupları farklı modeller ve hatta farklı isimlerle anılmaktadır. Örneğin, etnik, hiyerarşik, ülke temelli veya iş merkezli, çete tipi, aile tipi veya karışık model olabilmektedir. Organize suç grupları, dönemindeki değişmelere bağlı olarak çok farklı şekillere bürünen ve yapılanma şekilleri de çağa uygun şekilde yeniden düzenlenen bir grup modelidir.

Terörizmin, organize suçluluk gibi ne olduğunu tanımlamak zordur ve aynı şekilde üzerinde uzlaşılmış bir tanıma da sahip değildir. Bir tanıma göre, herhangi bir terörist aktivite ile ilintili olan her organizasyon terör örgütüdür. A.B.D. bir terör örgütünü tanımlamak amacıyla üç kriteri kullanmaktadır. Bunlar, aynı amaç için bir araya gelmiş, hükümet karşıtı ya da otonom devlet dışı hareketlere mensup olan ve amaçlarını gerçekleştirmek için şiddete başvuran insan topluluğudur. 2012 Avrupa Parlamentosu’nun Avrupa’nın Suç ve Terör ilişkisine dair yayınladığı rapora göre, terörizmin diğer suçluluk tiplerinden farklı olarak sayıldığı 5 kriter üzerinde uzlaşı sağlanmıştır. Bunlar:

  1. Organize bir grup üyeleri tarafından işlenen planlanmış şiddet filleri ya da şiddet tehdidinin;
  2. Toplumun belli ya da muhalif kesimlerinde korku yaratmak için kurgulanmasıdır korku bu nedenle yan netice değil, terörizmden istenilen bir sonuçtur.
  3. Terörizm tehdit ve baskı aracıdır.
  4. Terörizm politik amaçları önceden belirlemeyi sağlamak amacıyla kullanılır veya politik davranışları etkilemeye teşebbüs etmeyi hedefler.
  5. Teröristler genellikle sembolik ve operasyonel etkileri maksimize etmeyi hedefler.

3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu (TMK) 1. maddesinde terörün tanımı yapılmıştır. Buna göre terör; cebir ve şiddet kullanarak; baskı, korkutma, yıldırma, sindirme veya tehdit yöntemlerinden biriyle, Anayasada belirtilen Cumhuriyetin niteliklerini, siyasî, hukukî, sosyal, laik, ekonomik düzeni değiştirmek, Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü bozmak, Türk Devletinin ve Cumhuriyetin varlığını tehlikeye düşürmek, Devlet otoritesini zaafa uğratmak veya yıkmak veya ele geçirmek, temel hak ve hürriyetleri yok etmek, Devletin iç ve dış güvenliğini, kamu düzenini veya genel sağlığı bozmak amacıyla bir örgüte mensup kişi veya kişiler tarafından girişilecek her türlü suç teşkil eden eylemlerdir. Terörle Mücadele Kanunu, iki ayrı grupta terör suçunu ele almıştır. Bir grup TCK’da yer alan suçlardır ki bunlar doğrudan terör suçu olarak kabul edilir; bir diğer ise terörün amaçları doğrultusunda işlenen suçlardır ki bunlar da TCK’da düzenlenmekle birlikte doğrudan terör suçu sayılmazlar ancak terör örgütünün faaliyeti çerçevesinde işlenmeleri halinde terör suçu sayılırlar.

Siber Suçlar

Son dönemlerde suç alanları arasında en hızlı gelişen alan olarak karşımıza çıkan siber suçlar, başka bir isimle bilişim suçları, gerek bireylerin gerekse devletlerin zararına büyük maliyetleri olan suç türleridir. Siber suç, bilgisayar ya da internetin araç olarak kullanılması suretiyle suç faaliyetlerinin gerçekleştirilmesidir. Geniş bir alanı kaplaması ve uluslararası alanı ilgilendirmesi dolayısıyla Avrupa Konseyi düzeyinde siber suçlara ilişkin sözleşme düzenlenmiştir. Sözleşme’de siber suçlar üç ana başlık altında toplanmıştır. Bunlar:

a. Bilgisayar veri ve sistemlerinin gizliliğine, bütünlüğüne ve kullanılmasına açık bulunmasına yönelik suçlar
b. Bilgisayarlarla ilişkili suçlar
c. İçerikle ilişkili suçlardır.

Siber suçların en yaygınlarından ilki olan dolandırıcılık suçunu oluşturan fiillerin bilişim alanında işlenmesi TCK 158/f’de düzenlenmiştir. Bilişim sistemlerinin banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle işlenmesi nitelikli dolandırıcılık olarak kabul edilmiştir. Sık karşılaşılan diğer bir dolandırıcılık türü de internet üzerinden satış yoluyla yapılandır. Bir diğer suç ise sahteciliktir. Bilgisayar vasıtasıyla basılı materyallerin sahteciliğini yapmak daha kolay bir hâle gelmiş ve buna ilaveten dijital belge ve bilgilerin sahteciliği konusu da gündeme girmiştir. Bu kapsamda ilk akla gelen suç olan kimlik hırsızlığı, başkasına ait kişisel verilerin ele geçirilmesi ve bu verilerin dolandırıcılık veya aldatma amacıyla kullanılmasıdır. Başkasına ait kişisel verilerin çalınması amacıyla kullanılan yöntemlerin biri de oltalama yöntemidir. Kimlik hırsızlığı için kullanılan başka bir yöntem de malware olarak adlandırılan kötü amaçlı yazılımların kullanılmasıdır. Bir diğer yöntem ise Hacking olarak adlandırılan, bilişim sistemlerine yetkisiz erişim sağlama, kimlik hırsızlığı amacıyla kullanılan yöntemdir. Bilgisayar Veri ve Sistemlerinin Gizliliğine, Bütünlüğüne ve Kullanımına Açık Bulunmasına Yönelik Suçlar TCK’nın 243 ve 244. maddelerinde düzenlenmiştir.


Bahar Dönemi Dönem Sonu Sınavı
25 Mayıs 2024 Cumartesi