Maliye Politikası 1 Dersi 6. Ünite Sorularla Öğrenelim

Maliye Politikası Ve Ekonomik Kalkınma

1. Soru

İradi maliye politikası durgunluktan çıkışta ne tür araçlar kullanır?

Cevap

Durgunluktan çıkışı amaçlayan iradi maliye politikasında, toplam talebi arttırmaya yönelik olarak kamu harcamaları arttırılır. Arttırılan kamu harcamaları marjinal tüketim eğilimine bağlı olarak milli gelir düzeyini ve istihdamı yükseltir.


2. Soru

Ekonomik konjektüre karşı tepki veren en önemli araç hangisidir?

Cevap

Gelir vergisidir.


3. Soru

Otonom yatırım ne demektir?

Cevap

Faiz oranından bağımsız olarak kamu kesimi içinde yapılan yatırım harcamalarıdır.


4. Soru

Gelirden bağımsız vergiler söz konusu olduğunda gelir yükseltilmesi amaçlandığında hangi yola başvurmak gerekir?

Cevap

Gelirden bağımsız vergiler ele alındığında, bu değişkenin gelir etkileme katsayısı verginin tüketim fonksiyonuna girme şekline bağlı olarak (c/1-c) ifadesi ile belirlenmektedir. Buna göre, gelir yükseltilmesi amaçlandığı zaman, özel harcamaların arttırılması için vergi indirimi yoluna gidilmesi gerekmektedir.


5. Soru

1930’lara kadar hakim olan ekonomik görüşe göre arz ve talep dengesizliğini gidermek için uygulanması gereken politika neydi?

Cevap

1930’lara gelinceye kadar kuram ve uygulamadaki hakim görüşe göre, piyasa mekanizması ekonomide tam istihdamı ve fiyat istikrarını otomatik olarak sağlamaktadır. Bu görüş çerçevesinde, fiyat ve faiz esnekliği yolu ile arz ve talep dengesizlikleri ortadan kalkar ve böylece ekonomide istikrar sağlanır.


6. Soru

Genişletici maliye politikasını uygulanırken neden bazı engellerle karşılaşılmaktadır?

Cevap

Durgunluk dönemlerinin mücadele aracı olarak bilinen genişletici maliye politikası uygulanırken bazı engellerle karşılaşılmaktadır. Çünkü, politikaların uygulanması esnasında ekonomide genişleyen işlem hacmine koşut olarak gerekli önlemler alınmaz ise maliye politikasından beklenen sonuç sağlanamaz.


7. Soru

Gelir vergisi hangi sebeplerle ekonomik konjektürdeki değişimlere tepki vermede en önemli araçtır?

Cevap

Gelir vergisi, artan oranlı tarife yapısı nedeniyle, milli gelirdeki değişmelere karşı yapısında otomatik esneklik taşımaktadır. Durgunluk dönemlerinde faktör gelirleri gerileyeceğinden, mükellefler daha düşük vergi oranlarına tabi olurlar. Böylece, vergi yasalarında ayarlama yapmaya gerek kalmadan özel kesimin vergi yükü azalır. Bu mekanizma, özel tüketim ve yatırım harcamalarının kısılma hızında bir azalma meydana getirerek bireylerin elinde tüketim, hatta yatırım için bir miktar fon kalmasını sağlar.


8. Soru

Genişletici maliye politikası hangi koşullarda etkili olmaz?

Cevap

Ekonomik kalkınma veya temel kesimlerde ciddi ve yapısal nedenlere bağlı darboğazların bulunduğu hallerde genişletici maliye politikası yeterli ve etkili olamaz. Çünkü, bu tür politikanın etkili olabilmesi için ekonomik yapının hem kapasite hem de duyarlılık açısından elverişli olması gereklidir. Kalkınma çabası içinde olan ekonomilerin temel sorunları ise yapısal darboğazlar ve her alanda yaşanan kapasite eksikliğidir. Bundan dolayı, bir istikrar önlemi olarak bu tür politikaların gelişmekte olan ülkelerde uygulanmaları anlamlı değildir. Esasında bu ekonomilerin karşılaştıkları sorunlar, ekonomik istikrar sorunundan öte, birikim ve kalkınma sorunudur.


9. Soru

Otomatik istikrar sağlayıcıların doz ve hassasiyetiyle ekonomik dalgalanmalara tepki arasında nasıl bir ilişki vardır?

Cevap

Otomatik istikrar sağlayıcı elemanların dozu ve ekonomideki etkinlik dereceleri, sistemlerin gelişmiş ve karmaşık olmaları ile doğru orantılıdır. Vergi ve harcama sistemleri ne kadar hassas ayarlanırsa sistem o derece karmaşıklaşır ama ekonomik dalgalanmalar karşısında da o kadar etkin sonuç alınır. Buna karşılık, vergi ve harcama sistemleri ne kadar götürü ve kaba olursa sistem basitleşir ama o derecede de sistemin ekonomik dalgalanmalara cevap verme hassasiyeti zayıf olur.


10. Soru

Durgunluğu gidermek amacıyla uygulanan maliye politikaları niçin uygun para politikalarıyla desteklenmelidir?

Cevap

Durgunluğu gidermede uygulanan maliye politikaları ekonomide işlem hacmini yükseltmeye zorlamaktadır. Yükselen işlem hacmini çevirmeye yetecek para olmadığı durumda faiz oranı yükselir ve uyarılmış yatırımlar üzerinde olumsuz etki yapar. Sonuçta, kamu kesiminde yapılmış olan otonom yatırımların tam çarpan etkisi ile oluşturabileceği gelir artışı sağlanamaz. Yükselen faiz oranı nedeniyle marjinal yatırımların piyasadan çekilmesi olarak tanımlanan dışlama etkisinin bertaraf edilmesi, maliye politikası uygulamasının sabit faiz ortamında gerçekleştirilmiş olmasını gerektirmekte, faiz oranının sabit kalabilmesi için ise yükselen para talebi karşısında para arzının da yükselmesi gerekmektedir. Bu sebeple maliye politikasından beklenilen sonucun alınabilmesi için, maliye politikası yanında para politikasının da devreye sokulması kaçınılmazdır.


11. Soru

Keynesyen maliye politikası anlayışının ortaya çıkması nasıl olmuştur?

Cevap

Maliye politikası öğretisi ile tarihsel olarak yaşanmış olan ekonomik durgunluk ve
işsizlik arasında, ortaya çıkış zamanları itibariyle çok sıkı bir yakınlık söz konusudur.
Gerçekten, 1929 Krizi, yaşanan bunalım ve işsizlik ile çağdaş maliye politikası görüşünün temellerini oluşturan Keynesyen maliye politikası anlayışının ortaya çıkmasına neden olmuştur. Keynesyen görüşe göre tasarruf ve yatırım dengesizliği piyasa koşullarının ekonomik dengeyi ve tam istihdamı otomatik olarak sağlamasını engellediğinden piyasalara kamusal genişletici politikalarla müdahale edilmesi kaçınılmazdır.


12. Soru

İşsizlik ne demektir?

Cevap

Bir ekonomide çalışma gücü ve arzusunda olan bir bireyin cari ücret düzeyinde ve çalışma koşullarında çalışmaya razı olup iş bulamaması durumudur.


13. Soru

Bir ekonomide durgunluk nedir ve nasıl ortaya çıkmaktadır?

Cevap

Durgunluk, enflasyon gibi, genel ekonomik dengenin bozulması ile ilgili bir konudur. Ancak, bu durumda, toplam arz ve toplam talep dengesindeki bozukluk arza oranla talep eksikliği şeklinde ortaya çıkmakta, diğer bir deyişle, bir ekonomide toplam talep yetersizliğinden meydana gelen bir toplam arz-toplam talep dengesizliği söz konusu olmaktadır.


14. Soru

Maliye politikasının etkinliği ne demektir?

Cevap

Veri çarpan katsayısı altında uygulanan maliye politikasının tam çarpan katsayısı etkisi oluşturmasıdır.


15. Soru

Ekonomide durgunluk çerçevesinde Keynesyen maliye politikası kuramı hangi şartlarda oluşmuş ve durgunluğun aşılması için ne gibi önlemleri öngörmüştür?

Cevap

1929 Krizi ve patlak veren büyük işsizlik, tüm dünyaya, piyasa ekonomilerinde geçerli olduğu iddia edilen otomatik denge sağlayıcı piyasa güçlerinin gereği biçimde çalışılmadığını ve piyasaya müdahale edilmediği durumlarda işsizlik ve fiyat dalgalanmalarının ortaya çıkabileceğini gösterdi. Amerika Birleşik Devletleri’nde başlayan ve Batı ekonomilerine yayılarak büyük boyutlara varan işsizlik ve durgunluğa karşı ekonomilerin iç dinamikleri dışında bir çare düşünülmeye başlandı. İşte böyle bir ortamda oluşan Keynesyen maliye politikası kuramı, durgunluğun giderilebilmesi ve istihdamın sağlanabilmesi için devlet müdahalesini aktif bir unsur olarak ortaya koymuştur.


16. Soru

Kamu borçlanmasının durgunluk dönemlerindeki etkisi nasıldır?

Cevap

Durgunluk dönemlerinde ihraç edilen kamu borç senetleri hem özel tasarrufçular için güvenilir bir yatırım aracı olarak görülür, hem de elde edilen faiz geliri, özel tüketim harcamalarını artıcı yönde etki yapar. Durgunluk dönemlerinde özel kuruluşlara ait kağıtlar fazla rağbet görmeyeceğinden tasarrufların bir bölümü atıl kalmış olabilir. Atıl kalan özel tasarruflar kamu kağıtlarıyla değerlendirilmiş olmaktadır.


17. Soru

Durgunluğun derecesine bağlı olarak durgunlukla mücadele araçları kaç farklı konumda ele alınabilir, bunlar nelerdir?

Cevap

İki konumda ele alınabilir. Durgunluğun hafif seyrettiği durumlarda vergi ve harcama politikalarının esneklik özelliklerinden yararlanılarak otomatik istikrar politikası yeterli olabilirken daha ağır durumlarda iradî değişikliklere başvurulması gerekir.


18. Soru

Genişletici maliye politikası fiyatlar üzerinde nasıl bir etki oluşturur?

Cevap

Vergi gelirlerinin değişmediği durumda kamu harcamalarının yükseltilmesi yani genişletici maliye politikası uygulanması bütçe açığı yaratmakta, bütçe açığı da ekonomide toplam talebi yükselterek, durgunluğun neden olduğu atıl kapasiteyi harekete geçirmektedir. Durgunluk durumunda atıl kapasite söz konusu olduğundan, kapasite sınırına yaklaşıncaya kadar fiyat artışı görülmez. Ancak, kapasite sınırına yaklaşıldığında, ekonomide reel gelir artırılmayacağından dolayı, genişletici maliye politikası fiyatları yükseltici etki oluşturur.


19. Soru

Paracı yaklaşımdan ele alındığında durgunluk dönemlerinde uygulanan maliye politikası para politikalarıyla nasıl ilişkilendirilir?

Cevap

Durgunluk dönemlerinde uygulanan maliye politikasının para politikası açısından incelenmesi paracı bir yaklaşımla ele alındığında, ucuz para politikası izlenip, para arzının artırıldığı dönemlerde faiz oranlarının gerileyip yatırımlar üzerinde artırıcı etki yapmasının, bir yandan spekülatif para talebinin faiz esnekliğine, diğer yandan da yatırım fonksiyonunun faiz esnekliğine bağlıdır. Bu iki kanaldan birinin bile etkin olamaması arzulanan sonucun sağlanmasını engellemektedir. Önce para arzının faiz oranı üzerindeki etkisi dikkate alınırsa para arzının faiz oranını düşürebilmesi için, sermaye piyasasında kıymetli kağıt talebinin artması gerekir ki, böylece tahvil fiyatları yükselirken, faiz oranı düşmüş olsun.


20. Soru

Otomatik istikrar politikaların etkili olamadığı, durgunluğun ağır seyrettiği durumlarda ne tür politikalar güdülmelidir?

Cevap

Bu tür durumlarda kamu harcama ve gelir sistemlerinde iradi değişiklikleri içeren maliye politikaları uygulanır.


21. Soru

Kamu harcamalarının otomatik istikrar sağlama etkilerini açıklayınız?

Cevap

Kamu harcamalarının otomatik istikrar sağlama etkileri ise kamu gelir sistemi kadar
yüksek değildir. Ancak otomatik istikrar sağlayıcı politika aracı olarak, durgunluk dönemlerinde kamu harcamalarının azalmaması, aynı düzeyini koruması arzulanır bir durumdur. Kamu harcamalarının bir bölümünün esnek, bir bölümünün de esneklikten yoksun olması, durgunluk dönemlerinde toplam kamu harcamaları düzeyinin korunmasına neden olabilir. Örneğin, sosyal nitelikli transfer harcamaları, durgunlukta ortaya çıkan ihtiyaç nedeni ile hiçbir yasal değişikliğe gitmeden artarak kamu harcamalarının yükselmesine yol açar ve toplam talebin gerilemesini frenler. Diğer taraftan, carî ve yatırım harcamaları gibi gelir yaratıcı kamu harcamalarının durgunluk dönemlerinde esneklik göstermemeleri de otomatik istikrar aracı olarak önemlidir. Çünkü, durgunluk dönemlerinde kamu gelirlerinin gerilemesi, buna karşın kamu harcamalarının gerilememesi, hatta bazı dönemlerde artış eğilimine girmesi otomatik olarak bütçe açığı oluşturarak genişletici finansman sürecinin devreye sokulmasına neden olmaktadır.


22. Soru

Tam çarpan etkisi nedir?

Cevap

Kamu harcamalarında bir birim artışın, veri çarpan katsayısı ve sabit faiz oranı altında gelir düzeyinde oluşturduğu artıştır.


23. Soru

Gelire bağlı verginin uygulandığı bir ekonomide gelir artışı sağlamak amaçlandığında harcamalar arasında tercih yaparken gözetilecek ölçüt ne olmalıdır?

Cevap

Gelire bağlı verginin uygulandığı bir toplumda belirli bir gelir artışı sağlamak amaçlandığı takdirde, gelir yaratıcı harcamalarla transfer harcamaları arasında seçim yapmak için göz önüne alınabilecek ilk ölçüt, gerekli harcama miktarlarının karşılaştırılmasıdır. Transfer geliri elde edenlerin marjinal tüketim eğilimi “bir” değerinden küçük olduğu sürece, yapılması gerekli toplam harcama miktarı, transfer geliri elde edenlerin marjinal tüketim eğiliminin “bir” olması halinde gerekli olan harcama miktarından çok daha büyük olacaktır.


24. Soru

İstihdam ve işsizlik kavramlarını klasik görüşe göre açıklayınız

Cevap

Bu görüşe göre, emeğin fiyatı olan ücret her iki yönde de esnek olduğundan, ekonomide daima tam istihdam sağlanmış olur. Hatta ücret haddi, emeğin biyolojik varlığını sürdürmede de etken olduğundan, uzun dönemde işsizlik sorunu ile karşılaşılmayacağı öngörülmektedir. Kronik işsizlik, reel ücretleri biyolojik asgari düzeyin altına çektiği zaman, emek arzı gerileyerek istihdam düzeyinin yeniden kurulacağı ve ücretlerin makul düzeye yükseleceği ileri sürülmüştür.


25. Soru

Ekonomik durgunluğu ekonomik krizden ayıran nitelikler nelerdir?

Cevap

Toplam arz ile toplam talebin uyuşmaması şeklinde tanımlanan dengesizliğin ekonomik durgunluk halini ekonomik krizden ayıran fark, yaşanan dengesizliğin boyutu, derinliği ve süresi ile ilgilidir. Durgunluk krize göre daha yüzeyde seyreden, daha az sayıda işsizliği açığa çıkaran ve daha kısa süre devam eden bir dengesizlik olduğu halde, kriz çok daha derin bunalımlara, yaygın işsizliğe yol açan ve uzun süre devam eden bir dengesizlik halidir.


26. Soru

Otomatik istikrar sağlamada kamu harcamalarının etkisi nasıldır?

Cevap

Otomatik istikrar sağlamada kamu harcamalarının etkisi kamu gelir sistemi kadar yüksek değildir. Ancak, durgunluk dönemlerinde kamu harcamalarının azalmaması, aynı düzeyini koruması istenen bir durumdur. Kamu harcamalarının bir bölümünün esnek, bir bölümünün de esneklikten yoksun olması, durgunluk dönemlerinde toplam kamu harcamaları düzeyinin korunmasına yardımcı olabilir. Diğer taraftan, carî ve yatırım harcamaları gibi gelir yaratıcı kamu harcamalarının durgunluk dönemlerinde esneklik göstermemeleri de otomatik istikrar aracı olarak önemlidir. Çünkü, durgunluk dönemlerinde kamu gelirlerinin gerilemesi, buna karşın kamu harcamalarının gerilememesi, hatta bazı dönemlerde artış eğilimine girmesi otomatik olarak bütçe açığı oluşturarak genişletici finansman sürecinin devreye sokulmasına neden olmaktadır.


27. Soru

Ekonominin dış ticarete açık olmasının maliye politikasının etkinliği üzerindeki etkisi nasıldır?

Cevap

Ekonominin dış ticarete açık olması, durgunluğu giderici ya da diğer bir deyişle, genişletici bir maliye politikası uygulandığında sistemin etkinliği üzerinde olumsuz etki yapan faizden sonra ikinci bir unsurdur. Bilindiği gibi, ihracat milli geliri arttırıcı, ithalat ise kısıcı yönde etkilemektedir. Gelir ve ona bağlı olarak tüketimin artması, marjinal ithalat eğilimine bağlı olarak ithalatı da arttırmaktadır. Bu durumda gelir arttıkça marjinal ithalat eğilimine bağlı olarak ithalat da artacağından nihai gelir artışı kapalı ekonomide oluşacak düzeyin altında gerçekleşecektir.


28. Soru

Durgunluğun nedeni ve dozuna göre uygulanacak olan maliye politikası aracının seçimi nasıl olmalıdır?

Cevap

Hafif durumlarda, özel kesim harcamalarını yükseltebilecek önlemler yeterli olabileceği halde, ağır durumlarda, birinci önleme ek olarak, kamu harcamalarının da hızlı bir şekilde yükseltilmesi gerekebilir.


29. Soru

Durgunlukla mücadelede genişletici maliye politikası araçları niçin iyi seçilmeli ve dozları kontrol altında tutulmalıdır?

Cevap

Tersi olduğu takdirde, yürütülen mücadele gerekli etkiyi yapamıyor olabileceği gibi, ekonomiyi aksi yönde tetikleyerek, enflasyonist basıncın ortaya çıkmasına da neden olabilir. Durgunlukla mücadele araçları, enflâsyonla mücadele araçlarının tersi yönde olduğundan, mücadele zorunluluğu ortadan kalktıktan sonra, eski politikalara dönmek kolay ve mümkün olmayabilir. Çünkü, durgunlukla mücadele araçları harcamaların artırılmasına ve/veya vergilerin azaltılmasına yönelik, toplumun çabuk kabul edip, aynı hızda vazgeçemeyeceği politikalardır.


30. Soru

Durgunlukla mücadelede genişletici maliye politikası araçları nelerdir?

Cevap

Durgunluğun ağır seyrettiği ve otomatik istikrar sağlayıcı politikaların etkili olamadığı
durumlarda, kamu harcama ve gelir sistemlerinde iradî değişiklikleri gerektiren maliye
politikası uygulamasına gidilmektedir. Durgunlukla mücadelede genişletici maliye politikası araçları kamu harcamaları ve kamu gelir sistemidir. Söz konusu mali araçlarda iradi değişiklikler yapılarak, ekonomide toplam talep düzeyinin yükseltilmesi ve böylece durgunluktan çıkış amaçlanmaktadır.


31. Soru

Ekonomide durgunluk kavramını tanımlayınız?

Cevap

Bir ekonomide, durgunluk da enflasyon gibi genel ekonomik dengenin bozulması ile ilgili bir konudur. Ancak bu durumda, toplam arz ve toplam talep dengesindeki bozukluk arza oranla talep eksikliği şeklinde ortaya çıkmakta, diğer bir deyişle bir ekonomide toplam talep yetersizliğinden meydana gelen bir toplam arz-toplam talep dengesizliği söz konusu olmaktadır. Durgunluk hâlinde, milli gelir eksik istihdam düzeyinde gerçekleşmekte, işsizlik artmakta ve faktör ve mal fiyatlarında genel bir düşme eğilimi gözlemlenmektedir.


32. Soru

Gelire bağlı gelirler ne demektir?

Cevap

Gelire göre değişen oranlarda alınan vergilerdir.


33. Soru

Durgunluğun ekonomik hayata yönelik etkileri ne şekildedir?

Cevap

Durgunluk halinde, milli gelir eksik istihdam düzeyinde gerçekleşmekte, işsizlik artmakta ve faktör ve mal fiyatlarında genel bir düşme eğilimi gözlemlenmektedir.


34. Soru

Günümüzde krizlerin klasik maliye politikası araçlarına karşı dirençli olmaları karşısında ne tür hafifletici önlemler alınabilir?

Cevap

Bu tür krizler, örneğin, finans kesimini kamulaştırılması, kapsayıcı planlarla ekonomik faaliyetin ve arz-talep dengesinin denetim altına alınması gibi politikalarla hafifletilebilir ya da ancak kısmen önlenebilir.


35. Soru

Keynesyen görüşe göre ekonomik durgunluk halinde istihdamı artırmaya yönelik ne tür bir politika güdülmelidir?

Cevap

Keynesyenlere göre, tasarruf ve yatırım dengesizliği piyasa koşullarının ekonomik dengeyi ve tam istihdamı otomatik olarak sağlamasını engellediğinden, piyasalara kamusal genişletici politikalarla müdahale edilmesi kaçınılmazdır.


36. Soru

Genişletici maliye politikasının 1960’lardaki başarısını günümüz koşullarında tekrar edememesinin sebepleri nelerdir?

Cevap

Genişletici maliye politikasının 1960’lardaki başarısını, durgunluğun ve enflasyonun bir arada yaşandığı ve stagflasyon adı ile anılan günümüz koşullarında yinelenememektedir. Bunun temel nedeni, ekonomilerin gerek yapı, gerek sorunları ve gerekse duyarlılıkları açısından çok önemli değişikliklere uğramış olması ve bazı sorunların ekonomilerin yapılarından kaynaklanıyor olmasıdır.


37. Soru

Durgunluk dönemlerinde kamu harcamalarının finansmanında vergi yerine borçlanmanın kullanılmasının sonuçlarını tartışınız?

Cevap

Durgunluk dönemlerinde kamu harcamalarının finansmanında vergi yerine borçlanmanın kullanılması, ekonomide toplam tüketimi arttırır. Vergilerle kaynaklar kamu kesimine aktarılırken marjinal tüketim ve tasarruf eğilimlerine bağlı olarak, sadece tasarruflar değil, tüketim de kısılmaktadır. Oysa aynı miktar gelir, borçlanma ile karşılandığında sadece gönüllü tasarruflardan aktarım söz konusu olacağı için özel tüketim harcamaları etkilenmez. Özel tüketim harcamaları değişmeden kamu harcamalarının yükselmesi, toplam tüketimi artırmaktadır.


38. Soru

Durgunluğun aşılmasında aynı zamanda kapasite artışı da amaçlanıyorsa hangi iradi politikalar güdülmelidir?

Cevap

Eğer kapasite artışı da amaçlanıyorsa o zaman yatırım harcamalarına öncelik verme veya mevcut kapasitede kullanım eksikliği var ise daha fazla cari harcama yaparak atıl kapasiteyi aktif hale getirme yoluna gidilebilir.


39. Soru

Tüketim vergilerindeki artışın ekonomik durgunluk dönemlerinde etkisi ne yönde olur?

Cevap

Tüketim vergileri gelir karşısında gerileyen oranlı olduğundan tüketiciler üzerinde vergi adaleti açısından olumsuz etki yaratırlar, ayrıca talep emici özelliklerinden dolayı, durgunluk dönemlerinde ters etki oluştururlar.


40. Soru

Gelirden bağımsız vergiler ne demektir?

Cevap

Gelir üzerinden sabit miktarlarda alınan vergilerdir.


41. Soru

Genişletici maliye politikası hangi durumda en etkin sonuca ulaşır?

Cevap

Genişletici maliye politikası, özellikle kamu otonom yatırım harcamaları yolu ile işsizler kesimini hedef alan harcamalarla en etkin sonuca ulaşır


42. Soru

Kurumlar vergisinin otomatik istikrar sağlayıcı olma açısından gelir vergisine göre etkisinin az olmasının sebebi nedir?

Cevap

Kurumlar vergisi uygulaması düz oranlı olduğundan, azalan gelirler karşısında yükümlüleri daha düşük vergi oranına indiremeyeceği için, otomatik istikrar sağlayıcı olma açısından etkinliği, gelir vergisine oranla zayıftır.


43. Soru

Faizin maliye politikasının etkinliği üzerindeki etkisi nasıldır?

Cevap

Faizin maliye politikasının etkinliği üzerindeki etki olumsuzdur. Çünkü, kamu kesimi otonom yatırımları arttırıldığında, piyasada işlem hacmi artmış olacağından, büyüyen işlem hacmini destekleyecek para arzının olmadığı durumda, faiz oranı yükselecek, oluşan faiz yükselişi, uyarılmış yatırımları olumsuz etkileyerek, bunların bir bölümünün piyasadan çekilmesine neden olacaktır. Böylece otonom yatırımlar milli geliri arttırırken daralan uyarılmış yatırımlar gelir üzerinde kısıcı etki yaratacak, sonuçta, milli gelirde görülen artış düzeyi, otonom yatırımların kısılması nedeniyle tam çarpan katsayısı ile sağlanabilecek düzeyin altında kalacaktır.


44. Soru

Otonom yatırımların genişletici maliye politikası açısından olumlu ve olumsuz yönleri nelerdir?

Cevap

Kamu otonom yatırım harcamaları işsizler kesimini hedef alan harcamalarla, genişletici maliye politikasında en etkin sonuca götüren yollardan biridir. Bu politikanın uygulaması, vergileri değiştirmeden kamu harcamalarını artırmak ya da kamu harcamalarını sabit tutarak vergileri kısmak veya bu seçenekler arasında yer alan politikalardır, ancak bunların sonucunda kaçınılmaz olarak bütçe açığı sorunu gündeme gelmektedir.


45. Soru

Genişletici maliye politikası niçin borçlanmayı gündeme getirir?

Cevap

Çünkü, genişletici maliye politikası uygulanırken bir yandan kamu harcamaları arttırılmakta, diğer yandan vergiler hafifletilmektedir. Yani, kamu harcamaları arttırılırken, özel kesimden bu artışı dengeleyici bir kısıntı yapılmamaktadır. Sonuçta bütçe açık vermekte ve devlet borçları gündeme gelmektedir.


46. Soru

Genişletici maliye politikası kapsamında borçlanma kaynağının enflasyon üzerindeki etkisi nasıldır?

Cevap

Genişletici maliye politikası bağlamında uygulanan borçlanmanın Merkez Bankasından ya da halktan yapılması, faiz oranı ve fiyatlar genel düzeyi üzerinde bir farklılık yaratmaz. Merkez Bankası kaynakları genellikle enflasyonist olduğu halde, durgunlukta atıl kapasite bulunduğundan dolayı, tam kapasiteye ulaşılıncaya kadar genişletici maliye politikası nedeniyle anlamlı fiyat artışı ortaya çıkmaz. Merkez Bankası dışı kaynaklardan borçlanmak faiz oranı üzerinde etkili olacak iken ekonomide yoğun atıl fonların bulunması böyle bir sonucun ortaya çıkmasını da engellemektedir.


47. Soru

Ekonominin dış ticarete açık olmasının genişletici bir maliye politikası uygulandığında ne gibi etkileri vardır?

Cevap

Durgunluğu giderici ya da diğer bir deyişle, genişletici bir maliye politikası uygulandığında sistemin etkinliği üzerinde olumsuz etki yapan ikinci unsur ise, ekonominin dış ticarete açık olmasıdır. Bilindiği gibi ihracat milli geliri arttırıcı, ithalat ise kısıcı yönde etkilemektedir. Gelir ve ona bağlı olarak tüketimin artması, marjinal ithalat eğilimine bağlı olarak ithalatı da arttırmaktadır (Burada Ünite 2’den farklı olarak ithalatın gelir ve ona bağlı olarak tüketimin bir fonksiyonu olduğu varsayımı yapılmakta ve buna bağlı olarak da çarpan değeri düşmektedir). Bu durumda anlaşılmaktadır ki gelir arttıkça marjinal ithalat eğilimine bağlı olarak ithalat da artacağından nihai gelir artışı kapalı ekonomide oluşacak düzeyin altında gerçekleşmektedir.


48. Soru

Otonom yatırımların bütçe açığı üzerindeki olumsuz yönleri nasıl ortadan kaldırılabilir?

Cevap

Bütçe açığının en etkin finansman yolu, maliye politikası önlemleri ile birlikte para politikasını da harekete geçirebilecek olan Merkez Bankası finansmanıdır. Böylece, kamu otonom yatırım harcamalarının özel yatırımları olası dışlama etkisi de ortadan kaldırılmış olmaktadır.


49. Soru

Genişletici maliye politikası nedir?

Cevap

Genişletici maliye politikası, ilke olarak ekonomilerde yapısal faktörler dışında oluşan nedenlere bağlı olarak ortaya çıkan durgunluk halleri esnasında geçici olarak uygulamaya konan mali önlemler dizisi olarak tanımlanır.


50. Soru

Durgunlukla mücadelede kamu harcamalarında yapıla değişikliğin etkinliğini ve sonuçlarını açıklayınız?

Cevap

Durgunluktan çıkışı amaçlayan iradî maliye politikasında, toplam talebi arttırmaya yönelik olarak kamu harcamaları arttırılır. Arttırılan kamu harcamaları marjinal tüketim eğilimine bağlı olarak, milli gelir düzeyini ve istihdamı yükseltir. Kamu cari ve yatırım harcamalarının gelir düzeyi üzerindeki etkisi aynı çarpan katsayısıyla belirlenir


51. Soru

Otomatik istikrar sağlayıcı olma açısından gelir vergisi ile kurumlar vergisini karşılaştırınız?

Cevap

Sistemin ekonomik konjonktüre karşı tepki veren en önemli aracı gelir vergisidir. Kurumlar vergisi genellikle düz oranlı uygulandığından gerileyen gelirler karşısında yükümlüleri daha düşük vergi oranına indiremeyeceği için otomatik istikrar sağlayıcı olma açısından etkinliği, gelir vergisine oranla zayıftır. Ancak düz oran koşulu altında dahi durgunlukta vergi geliri azalmış olacağından gelir vergisine göre daha zayıf da olsa kurumlar vergisinin de bütçe açığına katkı yaparak, otomatik istikrara yönelik olumlu sonuç ortaya koyabileceği savunulabilir.


52. Soru

Durgunluk ve ekonomik kriz arasındaki farklar nelerdir?

Cevap

Toplam arz ile toplam talebin uyuşmaması şeklinde tanımlanan dengesizliğin ekonomik
durgunluk hâlini ekonomik krizden ayırmak gerekir. İki olgu ve kavram arasındaki ayırıcı fark; yaşanan dengesizliğin boyutu, derinliği ve süresi ile ilgilidir. Açıktır ki durgunluk krize göre daha yüzeyde seyreden, daha az sayıda işsizliği açığa çıkaran ve daha kısa sure devam eden bir dengesizlik olduğu hâlde, kriz çok daha derin bunalımlara, yaygın işsizliğe yol açan ve uzun sure devam eden bir dengesizlik hâlidir.


53. Soru

Genişletici maliye politikası bağlamında uygulanan borçlanmanın Merkez Bankasından ya da halktan yapılması arasında ne gibi farklar vardır?

Cevap

Genişletici maliye politikası bağlamında uygulanan borçlanmanın Merkez Bankasından ya da halktan yapılması, faiz oranı ve fiyatlar genel düzeyi üzerinde fazla bir farklılık
yaratmaz. Merkez Bankası kaynakları genellikle enflasyonist olduğu halde, durgunlukta
atıl kapasite bulunduğundan tam kapasiteye ulaşılıncaya kadar genişletici maliye politikası nedeniyle anlamlı fiyat artışı ortaya çıkmaz. Merkez Bankası dışı kaynaklardan borçlanmak faiz oranı üzerinde etkili olacak iken, ekonomide yoğun atıl fonların bulunması böyle bir sonucun ortaya çıkmasını da engelleyebilmektedir.


54. Soru

Tam çarpan etkisi kavramını tanımlayınız?

Cevap

Tam Çarpan Etkisi: Kamu harcamalarında bir birim artışın, veri çarpan katsayısı ve sabit faiz oranı altında gelir düzeyinde oluşturduğu artıştır.


55. Soru

Durgunlukla etkin olarak mücadele edilebilmesi hangi hususlar dikkate alınmalıdır?

Cevap

Durgunlukla etkin olarak mücadele edilebilmesi için genişletici maliye politikası araçları iyi seçilmeli ve bu araçlarda yapılacak düzenlemelerin dozları kontrol altında tutulmalıdır. Aksi takdirde, yürütülen mücadele gerekli etkiyi yapamıyor olabileceği gibi ekonomiyi aksi yönde tetikleyerek enflâsyonist basıncın ortaya çıkmasına da neden olabilir. Durgunlukla mücadele araçları, enflâsyonla mücadele araçlarının tersi yönde olduğundan mücadele zorunluluğu ortadan kalktıktan sonra, eski politikalara dönmek kolay ve mümkün olmayabilir. Çünkü durgunlukla mücadele araçları harcamaların artırılmasına ve/veya vergilerin azaltılmasına yönelik, toplumun çabuk kabul edip aynı hızda vazgeçemeyeceği politikalardır.


56. Soru

Durgunluk dönemlerinde kamu harcamalarının finansmanında vergi yerine borçlanmanın kullanılması nasıl bir etki yaratır?

Cevap

Durgunluk dönemlerinde kamu harcamalarının finansmanında vergi yerine borçlanmanın kullanılması, ekonomide toplam tüketimi arttırır. Vergilerle kaynaklar kamu kesimine aktarılırken, marjinal tüketim ve tasarruf eğilimlerine bağlı olarak sadece tasarruflar değil, tüketim de kısılmaktadır. Oysa aynı miktar gelir, borçlanma ile karşılandığında, sadece gönüllü tasarruflardan aktarım söz konusu olacağı için, özel tüketim harcamaları etkilenmez. Özel tüketim harcamaları değişmeden kamu harcamalarının yükselmesi, toplam tüketimi artırmaktadır.


57. Soru

Genişletici maliye politikasının Amerika Birleşik Devletleri’ndeki 1960 yıllarda kullanımının sonuçlarını neler olmuştur?

Cevap

Amerika Birleşik Devletleri’nde 1960’larda genişletici maliye politikası çok etkin bir biçimde uygulanmış ve olumlu sonuçlar alınmıştır. 1960’ların başlarında, önce harcama artırma politikası, daha sonraları, 1964’te ise önemli miktarda vergi indirimi politikası uygulanmıştır. 1964 yılında özellikle gelir vergisinde önemli indirimler yapılmış ve bu yolla ülkede ekonomik faaliyetin artması tasarlanmıştır. 1964 yılına gelinceye kadar önemli bütçe açığı bulunmasına, aynı yılda da çok ciddi vergi indirimlerine gidilmiş olmasına karşın, gerçekleştirilen ekonomik gelişme sonucunda 1965 bütçesi fazla verir hâle gelmiştir.


58. Soru

2007 yılı sonunda Amerika Birleşik Devletleri’nde finans kesiminde başlayan krizde ne tür politikalar uygulanmıştır?

Cevap

2007 yılı sonunda Amerika Birleşik Devletleri’nde finans kesiminde başlayan, 2008
ve 2009 yıllarında giderek derinleşerek seyrederken reel kesime ve Avrupa ülkelerine sıçrayan kriz karşısında, başta ABD hükümeti olmak üzere, gelişmiş ekonomi yönetimleri 1929 Krizi sonrası politikaları uygulamamış, Keynesyen teori doğrultusunda hareket etmişlerdir. Çünkü 1929 Krizi sonrasında finansal işlemler durdurulduğu için krizin olağanüstü derinleştiği iddia edilmiştir. Keynes teorisi ise krizlerde genişletici maliye ve para politikası uygulanmasının gerekli olduğunu savunur. Kriz nedeniyle ABD’de büyük bir yatırım şirketi olan Lehman Brothers ve benzeri bazı büyük firmaların batışı, ABD yönetimini 1929 Krizi sonrası tersi önleme yönelterek piyasalara milyarlarca dolar kurtarma desteği sağlamıştır. Birkaç paket program hâlinde sağlanan parasal destek ekonominin çöküşünü bir dereceye kadar frenlemiş, işsizliğin derinleşmesini hafifletmiş, fakat krizin üstesinden gelememiştir.


59. Soru

Faiz oranların maliye politikasının etkinliği üzerinde olumsuz etkilerini açıklayınız?

Cevap

Maliye politikasının etkinliği üzerinde olumsuz etki yapan bir öğe faiz oranıdır. Şöyle ki kamu kesimi otonom yatırımları arttırıldığında piyasada işlem hacmi artmış olacağından, büyüyen işlem hacmini destekleyecek para arzının olmadığı durumda faiz oranı yükselecek, oluşan faiz yükselişi, uyarılmış yatırımları olumsuz etkileyerek bunların bir bölümünün piyasadan çekilmesine neden olacaktır. Böylece otonom yatırımlar milli geliri arttırırken daralan uyarılmış yatırımlar gelir üzerinde kısıcı etki yaratacak, sonuçta milli gelirde görülen artış düzeyi, otonom yatırımların kısılması nedeniyle tam çarpan katsayısı ile sağlanabilecek düzeyin altında kalacaktır


60. Soru

Dışlama etkisini ortadan kaldırabilmek hangi politika izlenmelidir?

Cevap

Dışlama etkisini ortadan kaldırabilmek için faiz oranını sabit tutmak gerekli olduğundan piyasadaki para arzının arttırılması kaçınılmazdır. Piyasadaki para arzı arttırıldığında
LM eğrisi sağa kayarak LM1 olacaktır. Böylece faiz oranı sabit tutulmuş ve uyarılmış yatırımlar üzerinde dışlama etkisi yaratılmamış olur. Geliri Yı ’den Y3
düzeyine çıkaran çarpan katsayısı tam çarpan katsayısı olarak isimlendirilmektedir. Anlaşılmaktadır ki tam çarpan katsayısına işlerlik kazandırabilmek ve maliye politikasının etkinliğini sağlayabilmek için maliye politikasının para politikası ile desteklenmesi kaçınılmazdır.


61. Soru

Kamu harcamalarının önemli bir bölümünü ne oluşturmaktadır?

Cevap

Kamu harcamalarının önemli bir bölümünü de transfer harcamaları oluşturmaktadır. Transfer harcamalarında üretim faktörü kullanılmadığı için doğrudan milli gelir artışı gerçekleşmemektedir. Transfer harcamasını elde edenler, kendi tüketim
eğilimlerine göre piyasadan mal ve hizmet alımına yönelik harcama yaparak gelir artışına katkıda bulunurlar.


62. Soru

Denk bütçe varsayımı altında net bütçe etkisini açıklayınız?

Cevap

Klasik yaklaşıma bağlı kalınarak, harcamaların gelire bağlı olmayan vergilerle karşılandığı varsayıldığında, diğer bir deyişle denk bütçe varsayımı altında net bütçe etkisi, bilindiği gibi, ?Y = ?Go olacaktır. Buna göre ekonomideki gelir artışı, kamu harcamalarının artışına bağlıdır ve ona eşittir. Diğer bir deyişle gelire bağlı olmayan vergilerin bulunduğu bir sistemde denk bütçe uygulaması milli gelirde bütçe hacmine eşit bir artışa neden olacaktır.


63. Soru

Durgunluk dönemlerinde uygulanan maliye politikasının para politikası açısından başarısı hangi faktörler bağlıdır?

Cevap

Durgunluk dönemlerinde uygulanan maliye politikasının para politikası açısından
incelenmesini paracı bir yaklaşımla sürdürürsek ucuz para politikası izlenip para arzının
artırıldığı dönemlerde faiz oranlarının gerileyip yatırımlar üzerinde artırıcı etki yapması;
bir yandan spekülatif para talebinin faiz esnekliğine, diğer yandan da yatırım fonksiyonunun faiz esnekliğine bağlıdır. Bu iki kanaldan birinin bile etkin olamaması, arzulanan sonucun sağlanmasını engellemektedir.


Güz Dönemi Ara Sınavı
7 Aralık 2024 Cumartesi
v