Genel İşletme Dersi 1. Ünite Özet

İşletmeler Ve Özellikleri

Giriş

Günümüzde işletmelerin kârlı ve rekabetçi kalabilmeleri için müşteri ihtiyaçlarına her zamankinden daha fazla yanıt vermeleri, geleneksel bakış açılarından ve basmakalıp yaklaşımlardan kurtulmaları gerekmektedir. Değişime hazır olmak kadar geleceği öngörerek hareket etmek de yaşamsal bir önem taşımaktadır. İşletmeciliğin babadan kalma usullere ya da kulaktan dolma bilgilere değil bilimsel yöntem, araç ve yaklaşımlara dayanması gereği çok açıktır.

İşletme Kavramı

Geniş bir açıdan bakıldığında, işletmeler tüketicilerin hem ihtiyaç duyduğu hem de tüketmekten hoşlandığı ürün ve hizmetleri üretip yenilikler yaparak insanların yaşam standardını yükseltir ve daha yüksek bir yaşam kalitesine ulaşmasına katkıda bulunur. Çok az sayıda insan tüm ihtiyaçlarını karşılamak için yeterli kaynağa sahiptir; dünyanın her yerinde pek çok insan ancak yaşamını sürdürebilmek için gerek duyduğu temel ürün ve hizmetlere yetecek kadar kaynağa sahiptir. Kaynaklar, insanların ihtiyaç veya istek duyduğu şeyleri elde etmek üzere kullanabilecekleri para, yakıt ve emek gibi unsurlardır. Kaynaklar, insanların tatmin edebileceği ihtiyaç ve isteklerin sayısını veya miktarını sınırlayabilir. Örneğin, yeni bir cep telefonu ve bilgisayar almak isteyebilirsiniz ancak kaynaklarınız bunlardan sadece birini elde etmenize yetebilir.

İşletme ve İşletmecilikle İlgili Tanımlar

Risk, iş kuran girişimcinin kârlı olmayabilecek bir işte zaman ve para kaybetme ihtimalidir. İşletmecilik Faaliyeti: Para karşılığında başkalarına ürün ve hizmet sağlayarak kâr elde etme amacı güden herhangi bir ticari faaliyettir. İşletme: Kâr elde etmek amacıyla, tüketicilerin ihtiyaç ve isteklerini karşılamak üzere ürün ve/veya hizmet üreten bir organizasyondur. İşletmeler ekonomik, sosyal, dinamik, bağımsız, sosyo-teknik özelliklere sahip “açık sistemler”dir.

Açık sistem: Çevreyle etkileşimi olan sistem. Açık sistemler dışarıdan enerji, bilgi, materyal gibi unsurları alabilir ve bunları işleyip dönüştürerek sistem dışına verebilir. Kapalı sistem: Kapalı sistemlerin kendisini çevreleyen ortamdan bağımsız olarak işlev gördüğü varsayılır (örneğin nükleer reaktör, şişirilmiş bir balon, araba aküsü) Kâr, bir işletmenin belirli bir dönemde (genellikle bir yıl) elde etmiş olduğu gelirlerden katlanmış olduğu giderler çıktıktan sonra kalan kısmıdır. Zarar: Bir işletmenin belirli bir dönemde giderinin gelirinden fazla olması durumudur. Tüketici, ürün ya da hizmetleri kullanan kişiyi ifade etmektedir. İstekler: Hayatta kalmak için sahip olunması gerekmeyen ancak sahip olunmak istenen ürün veya hizmetlerdir. İhtiyaçlar: Hayatta kalmak için sahip olmanız gereken ürün veya hizmetlerdir. Ürünler, insan istek ve ihtiyaçlarını karşılayan maddi (somut) unsurlardır. Süt, telefon, mobilya, araba vb., ürünlere örnek olarak verilebilir. Hizmetler ise insan istek ve ihtiyaçlarını karşılayan maddi olmayan (soyut) unsurlardır. Ürünler, insan istek ve ihtiyaçlarını karşılayan maddi (somut) unsurlardır. Süt, telefon, mobilya, araba vb., ürünlere örnek olarak verilebilir. Hizmetler ise insan istek ve ihtiyaçlarını karşılayan maddi olmayan (soyut) unsurlardır.

Üretim Faktörleri

Ürün ve hizmet üretebilmek için gerekli olan unsurlardır. Doğal Kaynaklar ve Toprak: Doğal bir şekilde oluşan ve bu hâlleriyle üretimde kullanılan, ekonomik değere sahip kaynaklar doğal kaynak olarak adlandırılır. Bu faktör toprak, tatlı su, rüzgâr ve maden yatakları gibi doğal hâllerinde değer taşıyan tüm girdileri içerir. Su, mineraller, değerli metaller, bitki örtüsü, petrol, doğal gaz ve diğer ham maddeler dâhil olmak üzere yenilenebilir ve yenilenemez doğal unsurlar doğal kaynak olarak değerlendirilir.

Doğal kaynaklar yenilenemez ve yenilenebilir olarak ikiye ayrılır. Örneğin krom, gümüş ve doğal gaz gibi maddi zenginlik kaynakları yenilenemez doğal kaynaklardandır. Bu kaynaklar kullanıldıkça daha da kıt bir duruma gelmektedir. Orman, su, rüzgâr gibi kaynaklar ise yenilenebilir doğal kaynaklara örnek olarak verilebilir. Doğal kaynaklar her ekonomik sistemde gerekli olan temel girdilerdir. Sermaye: Sermaye denince genellikle para akla gelir ancak sermaye ve para aynı şey değildir. Sermaye kaynakları, ürün ve hizmet üretmek için kullanılan unsurlardır. Başka bir ifadeyle sermayeyi “insan tarafından üretilmiş üretim araçları” biçiminde tanımlayabiliriz. Örneğin makineler, araçlar, binalar, bilgi ve teknoloji sermaye faktörü içinde değerlendirilir. Bunlara sermaye malları da denir. Teslimat kamyonları, süpermarketler, yazar kasalar ve tıbbi malzemeler birer sermaye unsurudur. Sermaye unsurları somut (elle dokunulabilen, gözle görülebilen) ve soyut (elle dokunulamayan ya da gözle görülmeyen ancak varlığını) biçimde olabilir. Somut unsurlar arasında makine, araçlar, aletler, binalar, vb. vardır. Soyut sermaye unsurlarına ise marka, patent, lisans, imtiyazlar, teknik bilgi (know-how) vb. örnek olarak verilebilir.

Girişimci, zamanını, parasını ve diğer kaynakları bir iş kurmak ve yönetmek için riske atan insandır. İnsan kaynağı, başka bir deyişle emek, ürün veya hizmetlerin ortaya çıkarılmasında rolü olan ve karşılığında ücret alan insanları ifade eder. İnsan kaynağı günümüzün rekabetçi ortamında en değerli üretim faktörü olarak görülür.

Günümüzün gittikçe dijitalleşen ve bilginin öneminin gittikçe arttığı iş ortamları, bilgi işçisi olarak adlandırılan ve bilginin üretilmesi (araştırmacılar, bilim insanları vb.), bilginin transferi (eğitmenler, profesyonel iletişim personeli), bilginin işlenmesi (veri girişi personeli, sekreterlik hizmetleri vb.) gibi işlerde çalışan insan kaynaklarının ön plana çıkmasına neden olmuştur.

İşletmelerin Özellikleri

İşletmeler her şeyden önce ekonomik birimlerdir. İşletme faaliyetlerinin temelinde ürün ve hizmet üretme ve bunun karşılığında bir gelir elde etme beklentisi vardır. İşletmeler, pazara ürün veya hizmet sunma aşamasında aşağıdaki faaliyetleri gerçekleştirir:

  • Ürün veya hizmetler için fırsatları ortaya koymak,
  • Ürün veya hizmetlere yönelik talebi değerlendirmek,
  • Üretime başlamak üzere işletme sermayesi oluşturmak,
  • Ürün ve/veya hizmet üretimini yönetmek,
  • Ürün ve/veya hizmetleri pazarlamak,
  • Resmî kurumların ve devletin taleplerini karşılamak için gerekli kayıtları tutmak ve süreçleri iyileştirmek

İşletmelerin, üretim faktörlerine yaptığı harcamaların üstünde net gelir elde etmesi önemlidir. Kârlılık ve verimlilik işletmelerde ortak temel ilkeler olarak kalmaya devam etmektedir. İşletmeleri sosyal amaçlı hayır kurumları, vakıflar ve devlet kuruluşları gibi organizasyonlardan ayırmada, sahip olunan amaç ve hedefin önemli bir rolü vardır. İşletmelerin en belirgin özellikleri olarak aşağıdakiler sayılabilir:

  • İşletmeler pazar ortamında ve pazar için faaliyet gösterir.
  • Tüketicilerin ihtiyaçlarını karşılarken işletme sahibine kâr sağlama amacı güder.
  • Varlığını devam ettirmek ve büyümek üzere dinamik bir yapıya sahiptir.
  • İşletmeler oldukça değişken bir çevrede faaliyet gösteren ve çevresiyle sürekli olarak etkileşen açık sistemlerdir. Çevreden enerji ve bilgi biçiminde girdiler alır. Bu nedenle, hayatını devam ettirmek isteyen işletmelerin çevrelerine uyum sağlaması ve olumlu ilişkiler kurması gereklidir.
  • İşletmeler hem toplumsal (çalışanlar) hem de teknik boyutları (kullanılan araç-gereç, teknoloji, vb.) olan yapılardır. Hem insan unsurunu hem de teknik unsurları uyumlu bir biçimde bir arada barındırır.
  • İşletmeler kâr elde etmenin yanında, toplumsal sorumlulukları yerine getirme ve yaşamını sürekli kılma amaçlarına sahiptir. Bu genel amaçların yanında, işletmelerin yenilik yaratma, yeni bir ürün ya da iş fikrine öncülük etme, pazarda lider konumuna gelme, istihdama katkıda bulunma gibi özel amaçları da vardır.
  • Kuruluşlarından itibaren işletmelerin faaliyetleri, hukuk düzeni ve yasal çevreyle uyum içerisinde bulunmalıdır. İşletmelerin kurulmaları, işgören istihdam etmeleri, ticari faaliyetleri, hatta iflasları bile mevcut yasalara göre gerçekleşir.
  • Kâr amacı olsun ya da olmasın, tüm işletmelerin evrensel fonksiyonu yönetimdir. Yönetim fonksiyonu, örgüt yapısına uygun olarak yöneticilerce yerine getirilir. İşletmenin amaçlarını gerçekleştirmek üzere, faaliyetleri planlanmalı, örgütlenmeli, koordine edilmeli, yöneltilmeli ve denetlenmelidir.
  • İşletmeler faydalı ve kıtlık konusu oluşturan ürün ve hizmetler, başka bir deyişle, ekonomik ürün ve hizmetler üretir.
  • İşletmeler pazar koşulları çerçevesinde faaliyet gösterir.
  • İşletmeler değişen çevresel koşullar sebebiyle oldukça belirsiz bir ortamda yaşamını devam ettirmeye çalışan karmaşık yapıda örgütlerdir.
  • İnsan doğasının karmaşıklığından kaynaklanan belirsizlik de tüm işletmelerde etkili yöneticilik uygulamalarını zorlaştıran bir durum olarak ortaya çıkmaktadır. 

Bir Dönüşüm Sistemi Olarak İşletmeler 

Bir dönüşüm sistemi, birtakım girdileri satılabilir çıktılara dönüştüren, birbiriyle bağlantılı faaliyetler dizisidir. Dönüşüm sistemi temelde üç aşamadan oluşur: 1) Girdiler, 2) Dönüşüm süreci ve 3) Çıktılar

Girdiler, dönüşüm sürecinde kullanılacak işletme kaynaklarından oluşur. Süreçler, girdiyi müşteri tarafından talep edilen çıktıya dönüştürmek için gerçekleştirilen işlem adımlarıdır.

Süreç aşamasına sadece malzemeler değil bilgi (örneğin bankacılık, muhasebe işletmeleri) ve müşteri (örneğin tema parkları, hastaneler) de dâhil olabilir. Çıktılar, dönüşüm süreci sonunda ortaya çıkan sonuçlar, yani ürün ya da hizmetlerdir. Çıktı, bir cep telefonu olabileceği gibi müşterinin satın aldığı bir sigorta poliçesi de olabilir.

İşletmelerin Amaçları

Amaç kavramı ulaşılmak istenen noktayı temsil eder.

İşletmelerin Temel Amaçları

İşletmelerin temel amaçları birçok kaynakta 1) kâr elde etmek, 2) topluma hizmet etmek (toplumsal sorumluluklarını yerine getirmek ve 3) varlığını sürdürmek ve büyümek olarak ifade edilmektedir.

İşletmelerin Özel Amaçları

  • İşletme çalışanlarına hakkaniyetli maaş sağlamak
  • Nitelikli kişileri işletmeye çekebilmek ve işletmede tutabilmek
  • Müşterilere rakiplerine göre daha kaliteli, nitelikli ürün veya hizmet sunmak
  • İşletmeyi rakiplerinden ayıracak bir imaj yaratmak ve marka değeri oluşturmak
  • İşletme çalışanlarına kendilerini geliştirmeleri ve kariyer hedeflerine ulaşmalarında yardımcı olmak
  • Çalışanlar için uygun ve verimli bir çalışma ortamı oluşturmak

İşletmelerin Sınıflandırılması

şletmeler türlerine göre sınıflandırılırken farklı ölçütler kullanılmaktadır. Sıklıkla kullanılan ölçütler arasında ürün ve hizmet türü, işletmenin büyüklüğü, tüketicilerin türü, ulusal köken, üretim faktörlerinin sahipliği vardır.

Üretilen Ürün ve Hizmet Türüne Göre İşletmeler

Üretilen ürün ve hizmetin türüne göre işletmeler üç başlık altında incelenmektedir: sanayi (endüstri işletmeleri), hizmet ve ticaret işletmeleri.

Sanayi (Endüstri) işletmeleri: Üretim girdilerini fiziksel ve/veya kimyasal dönüşümden geçirerek nihai bir ürünü ortaya çıkaran işletmelerdir. Bitmiş ürün daha sonra ya doğrudan diğer sektör ve tüketicilere ya da tüketicilerin bir ürün elde etmek için alışveriş yaptığı perakendecilere satılır. Örnek olarak otomobil, tekstil ve giyim, petrol ve yakıt, bilgisayar teknolojileri ve yazılımı ile yiyecek ve içecek üretimi yapan işletmeler verilebilir.

Hizmet işletmeleri: Tüketicilere veya diğer işletmelere hizmet satan işletmelerdir. Hizmet işletmeleri, ticari amaçlı bir faaliyet veya bir görevin yerine getirilmesini sağlar. Bu işletmelerin sunmuş olduğu hizmetler, danışmanlık, muhasebe, ulaşım, temizlik, ağırlama, seyahat veya bakım gibi konularda bir işletme veya bireye yardımcı olmaya yöneliktir.

Ticaret işletmeleri: Diğer işletmelerin üretmiş oldukları ürünlerin toptancılığını, yarı toptancılığını ve perakendeciliğini yapan işletmelerdir. Ticaret işletmeleri üreticilerden farklı türlerde ürün yelpazeleri satın alır ve stoklar, daha sonra bunları doğrudan stoklarından veya kurmuş oldukları mağazalar aracılığı ile müşterilerine ulaştırır. Üretici işletmelerle tüketici işletmeler arasındaki aracı işletmelerdir.

Büyüklüğüne (Ölçeğine) Göre İşletmeler

Sınıflandırmada kullanılan ölçütler de genellikle niceliksel ve niteliksel olarak iki gruba ayrılır. Niceliksel ölçütler genellikle sayılarla ifade edilirken niteliksel ölçütler ise işletmenin özellikleri üzerine odaklanmaktadır.

Niceliksel ölçütlere örnekler:

  • Üretim miktarı
  • Satış miktarı
  • İşletme sahiplerinin koyduğu sermaye miktarı
  • Makine, alet ve teçhizat sayısı
  • Toplam yatırım tutarı
  • Arazi ve tesislerin büyüklüğü
  • Çalışan sayısı

Niteliksel ölçütlere örnekler:

  • Tek sahiplilik ya da çok sahiplilik
  • İşletmenin yerel ve uluslararası pazarlara erişim durumu
  • Uluslararası pay sahiplerinin olması
  • Yönetim yapısı (kararların tek bir merkezden alınıp alınmaması
  • Riske katlanma 

Ülkemizde işletmelerin ölçeklerine göre sınıflandırılmasında kullanabileceğimiz en güncel ve pratik sınıflandırma KOBİ (Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeler) tanımı ve sınıflandırmasında kullanılan Yönetmelik’tir. 24 Haziran 2018 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren ve 18.03.2022 tarihinde güncellenen ‘Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletmelerin (KOBİ) Tanımı ve Niteliklerini Belirleyen Yönetmelik’e göre aşağıdaki sınıflandırmayı yapmak mümkündür:

Mikro işletme: 10 kişiden az yıllık çalışan istihdam eden ve yıllık net satış hasılatı veya mali bilançosundan herhangi biri 5 milyon TL’yi aşmayan işletmeler. 

Küçük işletme: 50 kişiden az yıllık çalışan istihdam eden ve yıllık satış hasılatı veya mali bilançosundan herhangi biri 50 milyon TL’yi aşmayan işletmeler.

Orta ölçekli işletme: 250 kişiden az yıllık çalışan istihdam eden ve yıllık net satış hasılatı veya mali bilançosundan herhangi biri 250 milyon TL’yi aşmayan işletmeler orta büyüklükteki işletme olarak adlandırılmaktadır.

Büyük işletme: 250 kişiden fazla çalışan istihdam eden ve yıllık net satış hasılatı veya mali bilançosundan herhangi biri 250 milyon TL’yi aşan işletmeler.

Tüketicilerin Türüne Göre İşletmeler

İşletmeleri, hitap ettikleri tüketici grubuna göre ara tüketiciler için ürün ve hizmet üreten işletmeler ve nihai tüketiciler için ürün ve hizmet üreten işletmeler şeklinde sınıflandırabiliriz.

Ara tüketiciler için ürün ve hizmet üreten işletmeler: Tüketicilerin ihtiyaçlarını giderecek ürün ve hizmetlerin üretiminde kullanılmak amacıyla, diğer işletmeler tarafından talep edilen ürün ve hizmetleri üreten işletmelerdir. Bu tür ürünlere endüstri malı veya ara ürün denmektedir.

En son tüketiciler için ürün ve hizmet üreten işletmeler: Bu işletmeler, bireylerin kişisel ihtiyaçlarını karşılamak için kullandıkları ürün ve hizmetleri üretir. Bu tür işletmeler ya nihai ürünün bütün bileşenlerini kendileri üretir ya da bazı parçaları başka işletmelerden sağlayarak nihai ürünü üretir.

Ulusal Kökenlerine Göre İşletmeler

Ulusal, uluslararası, çok uluslu ve küresel işletmeler olmak üzere dört grup halinde sınıflayabiliriz.

Ulusal işletmeler: Belli bir ülkede kurulmuş ve tüm işletmecilik faaliyetlerini o ülkenin sınırları dâhilinde yürüten işletmelerdir. Bu tür işletmelerin ihracat-ithalat gibi en temel uluslararası faaliyeti bile yoktur. Ulusal işletmeler, uluslararası ticaretin gerektirdiği üretim, pazarlama, rekabet, mevzuat gibi konularda bilgi ve tecrübeye sahip olmamaları, ölçek, sermaye ve kapasite sorunları, işletme yönetiminin vizyonu ve yeterliliği gibi nedenlerden ötürü uluslararası faaliyetlerde bulunmaz.

Uluslararası işletmeler: Uluslararası işletmeler ihracat yoluyla üretmiş oldukları ürün ve hizmetleri yabancı ülkelere ihraç eden ve ithalat yapan, ülke dışında başka yatırımı (örneğin üretim birimi veya şube) olmayan işletmelerdir. Genel merkezleri ülke içinde olup tüm işletme fonksiyonlarının yürütülmesi de yine yurt içindedir.

Çok uluslu işletmeler: Üretim, kâr, istihdam ettiği personel sayısı ve toplam üretim miktarının büyük bir kısmı yabancı ülkelerdeki faaliyetlerinden kaynaklanan işletmelerdir. Çok uluslu işletmeler ana ülkedeki işletmeyi temel alarak bir ya da birden fazla ülkede yatırımlarını ve faaliyetlerini, kendisi tarafından kontrol edilen şubeleri ve bağlı şirketleri aracılığıyla işletme amaçlarına ve işletme sahiplerinin çıkarlarına uygun bir biçimde yönetir. IBM, Philips, Mobil, General Electric, Sony, Ford çok uluslu işletmelere örnek olarak verilebilir.

Küresel işletmeler: Küresel işletmeler, üretim ve pazarlama faaliyetlerini dünya genelinde yürütebilen işletmeleri ifade eder. En ileri teknolojileri kullanan küresel işletmeler, ürün ve fiyat politikalarıyla dünya genelinde etkilidir. Birden fazla merkezi olan bu işletmeler faaliyetlerini belirli bir merkeze bağlı kalmadan yürütmektedir. Sahiplik, tepe yönetimi ve kontrol birkaç ülke arasında dağılmış durumdadır. Google, Coca Cola, Microsoft, Hilton ve Hyatt Otelleri, Adobe, Cisco, 3M küresel işletmelere bazı örneklerdir.

Üretim Faktörlerinin Sahipliğine Göre İşletmeler

Üretim faktörlerinin sahipliğine göre işletmeler üçe ayrılır: özel sektör işletmeleri, kamu işletmeleri ve karma işletmeler.

Özel sektör işletmeleri: Özel sektör işletmeleri, girişimci bireyler tarafından kurulur. Özel sektör işletmelerinin öncelikli kurulma amacı sahipleri için kâr sağlamaktır.

Kamu işletmeleri: Devletin mülkiyetinde bulunan ve devlet tarafından işletilen işletmelerdir (örneğin bakanlıklar ve belediyeler vb.). Kurulma amaçları arasında bir ürün ya da hizmetin fiyatını düşük tutmak, ülke insanının refah seviyesini artırmak, bazı sektörlerde tekel oluşumlarının önüne geçmek, özel sektörün yeterli olmadığı ya da verimsiz olduğu durumlarda ürün ve hizmet sağlamak vardır.

Karma işletmeler: Özel işletmelerin ve kamu işletmelerinin ortak sermaye ile kurdukları işletmelerdir. Bu tür işletmelerde kamunun sermaye payı genel olarak yarıdan azdır. Bu nedenle de yönetim özel sektördedir. Karma işletmelere örnek olarak T.C. Merkez Bankası, Türk Ticaret Bankası, Migros verilebilir.

İşletmelerin Paydaşları

Paydaşlar, bir işletmenin faaliyetleri ve politikalarından kazanç veya kayıp bekleyen ve işletmenin endişelerini gidermesi gereken tüm kişilerdir. Başka bir ifadeyle işletme paydaşı “bir işletmeyi etkileyen ve/veya o işletmenin faaliyetlerinden etkilenen kişi ve kuruluşlar” şeklinde tanımlanabilir. Müşteriler, çalışanlar, hissedarlar, tedarikçiler, bayiler, kredi kurumları, toplum, medya, çevreciler, rakipler, sendikalar, eleştirmenler, devlet kurumları ve siyaset temsilcileri gibi unsurlar paydaş kavramının içerisindedir.

Bir işletme için beş önemli tür paydaştan söz edilir. Bunlar işletme sahipleri, kredi sağlayanlar, çalışanlar, tedarikçiler ve müşterilerdir. Kitabın 18. Sayfasındaki Şekil 1.2, işletmelerin kritik paydaş grupları olarak değerlendirilebilecek tüketiciler, yatırımcılar, çalışanlar ve topluma yönelik olarak kendilerinden beklenen temel niteliklerini göstermektedir.

İşletmelerin Fonksiyonları

İşletmelerde en sık olarak görülen fonksiyonlar (organlar/işlevler) yönetim, pazarlama, üretim, insan kaynakları, finansman, araştırma-geliştirmedir.

Pazarlama Fonksiyonu

Pazarlama fonksiyonu, işletmeye yeni müşteriler kazandırmak ve mevcut müşterileri işletmede tutmak için planlama yapmak ve bunu yürütmekten sorumludur. Pazarlama; “alıcılar, tüketiciler, ortaklar ve geniş boyutuyla toplum için değer ifade eden ürünlerin geliştirilmesi, dağıtımı, mübadelesi ve ilgili gruplarla iletişim kurulmasını sağlayan bir dizi işlemler ve kuruluşlardan oluşan bir faaliyet” olarak tanımlanır.

Üretim Fonksiyonu

Üretim fonksiyonu, işletmeninin müşterilere sunacağı ürün ve hizmetlerin üretimiyle ilgili her türlü planlamanın yapılması ve uygulanmasıyla ilişkilidir. Kalite standartlarını izleyip iyileştirerek ve müşteri siparişlerini özelleştirerek müşteri memnuniyetini sağlamak, üretim fonksiyonunun önemli bir unsurudur.

Yönetim Fonksiyonu

Yönetim, işletme amaçlarına ulaşmak üzere faaliyetlerin planlanması, örgütlenmesi, yönlendirilmesi ve kontrol edilmesi anlamına gelir. Yönetim fonksiyonu genel bir fonksiyondur ve tüm işletme seviyelerinde yer alır. İşletmeler genellikle üst, orta ve alt düzey olarak adlandırılan basamaksal bir yapıda ele alınır. Her bir basamağın yönetim sorumluluğu farklıdır. Üst yönetim işletmenin bir bütün olarak gideceği yönün belirlenmesi, orta yönetim faaliyetlerin koordinasyonu ve alt yönetim ise işlerin planlandığı gibi yürütülmesinden sorumludur.

Finans Fonksiyonu

Temelde iki fonksiyonu yerine getirir. İlki, işletmenin faaliyetleri planlandığı gibi sürdürebilmesi için gereksinim duyduğu fonların en elverişli koşullarda ve elverişli zamanda temin edilmesidir. İkincisi ise işletmenin elinde bulunan ekstra fonların en elverişli şekilde değerlendirilmesini sağlamaktır. Dolayısıyla finans fonksiyonu, bir işletmenin nakit giriş ve çıkışlarını planlama, fon sağlama ve fonları yönetme faaliyetlerinden sorumludur.

İnsan Kaynakları Fonksiyonu

İşletmenin hedeflerine ulaşması açısından gerekli olan sayıda ve nitelikte insan kaynağının bulunmasından, işletmeye kazandırılmasından, işe ve iş yerine alıştırılmasından, yaptığı görevlerle uyumlu ödeme almasından, kişisel gelişim ve kariyer olanakları sunulmasından, uygun çalışma ortamının hazırlanmasından sorumludur. İşe ve işletmeye uygun olmayan çalışanların işten çıkarılması, disiplin önlemlerinin alınması yine insan kaynakları fonksiyonunun sorumluluğundadır. Bu sorumluklarını yerine getirmek üzere planlama ve bütçeleme çalışmaları yapar, işbaşı ve iş dışında eğitim programları düzenler.

Araştırma-Geliştirme (Ar-Ge) Fonksiyonu

Ar-Ge, yeni ürün veya hizmetler yaratmak için sorunları keşfetme, anlama ve çözme süreci ile alakalıdır. Ar-Ge, “bir işletmenin mevcut ürün, süreç, hizmet veya teknolojilerinin verimliliğini artırmak veya yenilerini oluşturmak için üstlendiği bilimsel ve teknik faaliyetler” olarak tanımlanabilir. Ar-Ge aynı zamanda bir şeyleri tasarlamak, yapmak ve üretmek için yeni yöntemler araştırma ve yaratma sürecidir.

Güz Dönemi Dönem Sonu Sınavı
18 Ocak 2025 Cumartesi
v