Din Psikolojisi Dersi 7. Ünite Sorularla Öğrenelim

İnanç Psikolojisi

1. Soru

Dini şüphe çeşitleri nelerdir?

Cevap

1. Arayış Şüphesi: Eleştiri ve itiraz niyeti olmaksızın, dini bilgi ve kavramların gerçekliğini ve sebeplerini araştırma ve tatminkar cevaplar bulma arzusuyla ortaya çıkan ve daha çok çocukluk döneminde görülen bir şüphedir. 2. Bencillik Şüphesi: Bireyin, inancı, yüce ilgi ve değerlerden çok kendi çıkarına hizmet eden bir araç olarak görmesinden ve bu yüzden kişisel ilgi, arzu ve ihtiyaçlarına beklediği karşılığı bulamamasından kaynaklanan şüphedir. 3. Sadakat Şüphesi: İnancın gereklerinin yerine getirilip getirilmediğiyle ilgili bir şüphedir. Başka bir ifadeyle, insanın, Allah’ın kendisinden istediklerini ne düzeyde yerine getirdiğini sorgulamasıdır. Burada iman edenin, inandığı değerlerden değil, imanındaki samimiyetinden ve imana karşı sadakatinden şüphe etmesi söz konusudur. 4. Bilimsel Şüphe: İnancın ve dini inanç sisteminin kabul edilip onaylanabilmesi için bilimsel yöntemlerle araştırılması, yani inancın doğruluğunun ispatlanabilirliğinin bilimsel açıdan mümkün olması ve bilimsel verilerle çelişmemesi gerektiği varsayımına dayanan şüphe türüdür. 5. Kavramsal Şüphe: Dini öğretilerin içeriklerinde yer alan bazı kavramlara itiraz ve tepki şeklinde ortaya çıkan şüphedir. 6. İnkarcı Şüphe: Herhangi bir dini niyet ve amaç taşımaksızın sırf dini reddetmek veya kendi inançsızlıklarının haklılığını ispat etmek için dini konularda olumsuz görüş bildiren veya dini gerçeklikleri değil de sadece kendi kuruntularını sistemleştirmeye yönelik araştırma yapan bazı kötü niyetli veya inançsız (ateist) kişilerde rastlanan şüphe çeşididir.


2. Soru

Kur’an’da inanç nasıl ifade edilir?

Cevap

İman, İslam ve tasdik gibi olumlu ve yalanlama, inkar etme, ortak koşma, terk etme, inatla inkar etme, kalbinde olmayanı söyleme, şüphe etme gibi olumsuz nitelemeler bulunmaktadır.


3. Soru

Vergote’nin inanç ve iman görüşü nedir?

Cevap

İnanmak eyleminin karşılığının inanç değil iman olduğunu, dolayısıyla imanın inançtan ayrı tutulması gerektiğini belirtir. İmandaki “güven” üzerinde duran Vergote, inancın bir anlamda içte yaşanan iman olduğunu ifade eder.


4. Soru

Dini literatürde iman kavramının tanımı ne şekilde yapılır?

Cevap

Dini, felsefi, psikolojik, sosyo-kültürel ve siyasi anlayışları yansıtacak şekilde çok boyutlu olarak tanımlandığı gözlenmektedir.


5. Soru

Biliş nedir?

Cevap

Algı, hafıza, akıl yürütme, düşünme ve kavrama gibi zihinsel faaliyetlerin bütününü anlatmak için kullanılan bir kavramdır. Bireyin imanla ilgili bilişsel bir faaliyette bulunabilmesi için, öncelikle iman edilecek varlık alanı hakkında bir ön bilgiye sahip olması gerekir. Bilişe konu olan bu bilgi, deneyle elde edilebilecek nitelikte değildir. Vahye dayalıdır ve değişime açık değildir. Vahiyle gelen bilgiler değer hükmü taşırlar ve bireysel tutumları oluşturup şekillendirirler.


6. Soru

Dini inançların insanlar üzerindeki etkileri nelerdir?

Cevap

Dini inançların birey üzerindeki etkileri ve bireyin bunlara bağlı olarak oluşturduğu hayat tarzı, kişisel bağlanma, anlama ve yaşama tarzının yanı sıra toplumsal ve kültürel unsurlardan ve coğrafi, sosyo-politik ve ekonomik faktörlerden de fazlasıyla etkilenebilmektedir. İnancın etkisi kişiye, kişinin bağlandığı dine, ait olduğu mezhebe veya cemaate, dinle bütünleşme düzeyine, çevreye, duruma, kişinin fiziksel ve zihinsel sağlık ve mutluluğu gibi birtakım faktörlere bağlı olarak değişiklik gösterebilmektedir.


7. Soru

Tillich’e göre iman eylemi nedir?

Cevap

İman eylemi, hem bunların toplamını hem de her özel etkiyi aşar ve bizzat bu eylem her birinin üzerinde belirleyici bir etkiye sahiptir. İman, bireyin bilinçaltının bir hareketi olmadığı gibi, herhangi bir bilinç işlevinin eylemi de değildir. İman, her ikisinin öğelerinin de aşıldığı bir eylemdir. Aynı şey imandaki duygu ve irade boyutları için de geçerlidir. Ne tek başına duygu ve ne de tek başına irade, imanı oluşturamaz.


8. Soru

İman’ın kelime anlamı nedir?

Cevap

Karşısındakine güven vermek, güven duymak, tasdik etmek ve gönülden benimsemek anlamları verilmektedir. Bunun yanı sıra sağlamlaştırmak, kesin karar vermek, tasdik etmek manasındaki akd kökünden türeyen itikad da iman karşılığında kullanılmaktadır.


9. Soru

Dini inançların insanlara sağladıkları nelerdir?

Cevap

Dini inançlar, pek çok insanın kimlik, kişilik ve benlik oluşumundaki düzenleyici ve yönlendirici işlevlerinin yanı sıra; insanın kendisiyle, diğer insanlarla, tabiatla ve Tanrıyla ilişkilerinde de önemli roller oynamakta ve hayatın anlamına ilişkin bütüncül cevaplar sunarak bir dünya görüşü sağlamaktadırlar.


10. Soru

Bağlanmadan inanma nedir?

Cevap

Kurumsal bir dine ve beraberinde getirdiği taleplere iltifat etmeden ve bunları dikkate almadan inanmak anlamına gelmektedir. Daha çok geleneksel din anlayışının yerleşik olduğu ülkemizde ise, benzer bir süreçten çok, dini hayat içerisinde daha farklı problemler söz konusu olabilmektedir. Bunlar, dinin kendisinden değil, yaşanan dinden kaynaklanan sorunlardır.


11. Soru

Fowler’ın ilişki olarak inanç ve bilgi olarak inanç arasındaki ayırımı nedir?

Cevap

İnanç doğumla birlikte ilişkilerden oluşur ve temel olarak kendi grubuna ve sosyal çevreye, hem de aşkın olana ilişkindir. Aynı zamanda inanç, dünyaya bakış ve dünyayı anlama ve anlamlandırma tarzıdır. Böylece inanç bütün kişiliği kapsamaktadır. Çünkü onun hem ahlakiliği ve sosyal farkındalığı, hem de ruhi kabiliyetleri, benlik tasarımı inancı içine almaktadır. Burada inanç, insani bir arzu ve talep haline gelir.


12. Soru

Fowler’a göre aşama nedir?

Cevap

Bireyin düşüncelerini oluşturan işlevsel yapıların birbirine geçtiği, etkileşimsel ahenkli bir tarz bütünlüğü içinde devam ettiği sürecin adına aşama denir.


13. Soru

İmanda kabul ve tasdikin oluşabilmesi için gerekli olan nedir?

Cevap

İradenin katılımı ve imana göre şekillenmesi gerekir. Allah’ın varlığını kabul ve tasdik eden insan, hayatına O’nun emir ve yasakları çerçevesinde istikamet vermek üzere kendini O’nun iradesine teslim eder.


14. Soru

İnanç gelişimi nedir?

Cevap

İnsan gelişimi düşüncesiyle bağlantılı olan ve inancı, gelişim dönemleri içerisinde inceleme amacı taşıyan bütün girişimleri ifade etmek üzere oluşturulmuş özel bir kavramdır. Bunların genel adı ise dini gelişimdir.


15. Soru

Dini ilgisizlik nedir?

Cevap

İnsanların bilfiil modern ve seküler bir dünyada yaşadıkları, dolayısıyla dine ayıracak fazla vakitleri bulunmadığı ve dini hayatı sürekli olarak erteledikleri de aynı şekilde dillendirilmektedir. Bunun doğal bir sonucu olarak insanlarda dine karşı ilgisiz ve kayıtsız bir tutumun gelişmekte olduğu ve dinin, hayatın tamamından olmasa bile, büyük bir kısmından çıkarıldığı görülmektedir.


16. Soru

Bireyde şüphe durumunu nasıl çözümler?

Cevap

İki muhtemel gelişme çizgisi söz konusudur: Birey, şartlara ve duruma göre, ya şüpheden şuurlu imana ya da kararlı inançsızlığa geçiş yapacaktır. Din diliyle ifadelendirirsek, ya tasdik edecek ya da inkâr edecektir. Bu iki gelişme çizgisi psikolojik olarak aynı sonucu doğuracaktır. Yani, ne imanı tercih edenin ve ne de kararlı inançsızlığı seçenin zihninde şüpheye yer kalmayacaktır.


17. Soru

İnanç’ın kelime anlamı nedir?

Cevap

İnanç (itikad) ise, bir düşünceye gönülden bağlı bulunma; Tanrı’ya, bir dine inanma, iman, itikat; birine duyulan güven, inanma duygusu; inanılan şey, görüş ve öğreti olarak tanımlanmaktadır.


18. Soru

Olumsuz durumlarda imanın katkısı nedir?

Cevap

İman, olumsuz olaylara karşı mü’mine dayanma gücü verir; korkuya, ümitsizliğe ve hüzne kapılmasını engeller. Rabbine olan teslimiyet ve güveni, başına gelenler karşısında isyan etmeyip rıza göstermesini, sabretmesini ve ona tevekkül etmesini temin eder.


19. Soru

Smith’e göre iman nedir?

Cevap

İman ve inanç kavramları arasında bir ayırım yaparak, imanın temel bir insani nitelik olduğunu belirtir. Ona göre iman, kişinin kendisine, diğerlerine ve evrene karşı yönelimi veya toplam cevabıdır.


20. Soru

Kur’an’a göre inançsızlık nedir?

Cevap

nançsızlık, bütün hastalıklı davranışların kaynağıdır. Çünkü insan inanmayarak en başta varlıklar düzenindeki yerini kaybetmekte ve kendine zulmetmenin başlangıcını oluşturmaktadır. Adeta kendini unutmaktadır.


21. Soru

Ülkemizdeki din psikologlarının inanç ve iman konusundaki görüşü nasıldır?

Cevap

Genelde iman ve inanç kavramlarını birbirinden ayırırlar. Onların tanımlamalarında, imanın inanca nazaran daha özel bir anlam ifade ettiği hususu öne çıkmaktadır. Her ikisinin zaman zaman birbirlerinin yerine kullanılsalar da birbirleriyle ilişkili ancak ayrı kavramlar oldukları, inancın kapsam itibariyle iman dâhil muhtemel bütün düzeyleri içerecek şekilde daha genel olduğu, imanın ise inanca göre daha özel bir anlam ifade ettiğini görülmektedir.


22. Soru

İnanç aşamaları nelerdir?

Cevap

1. Sezgisel–Yansıtıcı İnanç: Birey, çevresindeki insanların inançla ilgili hikaye ve eylemlerini pratik bir tarz içinde taklit eder. Bu bağlamda taklide dayalı bir inanç özelliği söz konusudur. 2. Öyküsel–Lafzi İnanç: Birey, mantıklı düşünme yeteneğinin gelişmeye başlamasıyla birlikte, dünyadaki işleyişi anlama çabasına girer. Kendi inanç toplumuna ait olmayı sembolize eden hikâye, inanç ve uygulamaları kendine mal eder. 3. Yapay–Geleneksel İnanç: Birey, ergenlikle beraber, formel işlemler ve kişilik bunalımlarının ortaya çıkmasıyla, muhtemelen inancın üçüncü aşamasını göstermeye başlayacaktır. Tanrıyla daha çok kişisel ilişki ve biçimsel ameli düşünceyle ilgili soyut fikirlere bir güven söz konusudur. 4. Bireysel–Düşünceye Dayalı İnanç: Bu dönemde birey, artık hayatını kurguladığı ve şekillendirdiği inanç ve değerleri sorgulamak, tecrübe etmek ve yeniden yapılandırmak zorundadır. 5. Birleştirici İnanç: Bu aşamadaki kişi, zihindeki ve yaşantıdaki zıtlıkları bütünleştirmeye çabalayarak çelişkileri birleştirmeye başlar. Birey, bir önceki basamak içinde gelişen inanç sınırlarını aşarak, gerçeğin hem çok boyutlu hem de kaynağı itibariyle birbiriyle uyumlu ve bağlantılı bir yetenek geliştirir. 6. Evrensel İnanç: Bu aşama, olgun inancın zirvesidir. Çok az insan inancın bu aşamasına çıkabilir. Bu aşamaya ulaşan birey, adalet ve sevgiyi etkinleştirip, baskı ve işkenceyi alt etmek için, hayatın anlamı ve Tanrı’nın gücü ile birleşme sürecini yaşar.


23. Soru

İnanç esasları ne demektir?

Cevap

Bir dine mensup olabilmek için asgari düzeyde kabul edilmesi ve benimsenmesi gereken ilkelerdir.


24. Soru

İrade ve dini irade nedir?

Cevap

Sözlük anlamı dilemek olan irade, en kısa tanımıyla düşüncenin ortaya koyduğu bir gayeye doğru gitme hareketi demektir. Dini irade ise bireyin, dinin istekleri ve yasakları doğrultusunda davranışlarını ayarlama gücü olarak tanımlanmaktadır.


25. Soru

Dinler arasındaki ortak alanlar nelerdir?

Cevap

? İnsanlar kendilerini bir çıkmazda bulurlar (günah ve ölümlülük gibi). ? Bu çıkmazdan kurtulmak için bir yola ihtiyaç duyarlar (kurtuluş ve özgürleşme gibi). ? İnsandan aşkın olan ve insana yardım eden bir şey vardır (Tanrı, Mutlak Gerçeklik, Brahman, Nirvana gibi) veya varoluşumuzun bir amacı vardır. ? Bu şey belirli bir tarzda bilinebilir veya ona yaklaşılabilir (Kutsal Kitaplarla). ? Kurtuluşa ya da özgürleşmeye erişebilmek için insan da bir şeyler yapmak zorundadır (inanmak, benliği imha etmek, inanç esaslarına uymak gibi).


26. Soru

İnanç kavramının kapsamı nedir?

Cevap

İnanç kavramı, kurumlaşmış dinleri aşar ve bireysel değer noktalarını, hayalleri, gerçek tecrübeleri ve insanın içinde kendisini dini geleneklere, aileye, ulusa, güce, paraya, cinselliğe ve benzerlerine bağladığı ana hikayeleri kapsar. Bu, bireyin hayatının anlaşılmasında uygun bir yol sunar.


27. Soru

İnsanlar için inanç nedir?

Cevap

İnsan inanan bir varlıktır. Bu yeti onu, kendini aşarak özünü aramaya, ulaşmak için çabalamaya mecbur bırakır. Belirsizliğe yer yoktur. Bu yüzden inanma, insanın varlık yapısında yer alan en temel niteliklerden ve en derin duygulardan biridir. En genel anlamıyla inanmayan bir insan ne vardır, ne de düşünülebilir. Dini gelişimin insanda yarattığı mana nasıldır?


28. Soru

İmanda şüphe nedir?

Cevap

İman, dinamiktir, yani bir anda şekillenmez ve her zaman aynı yoğunlukta kalmaz. Bilişsel, duygusal ve iradi süreçlerden geçer. Birey bu süreçlerde birtakım şüpheler yaşayabilir. Burada şüphe, olumlu anlamda, bir farkındalık durumunun başlangıcı olarak nitelendirilebilir. Çünkü şüphe duymaya başlayan birey, zihnini, bulunduğu düzeyden daha ileri bir aşamaya taşıma kararlılığındadır. Ayrıca, kararlarında özgür olmalıdır. Bu süreçte bireyin şüphelerini sonuçlandırması, belirsizlikten kurtulması, hür iradesini kullanması psikolojik bütünlüğü için gereklidir.


29. Soru

İnanç ve iman kelimesi arasındaki anlam farkı nedir?

Cevap

İnanç kelimesi tanımlarda imanı da kapsayacak şekilde daha genel bir anlam ifade ederken; iman, bir dine yönelme olarak, daha özel manada kullanılmaktadır.


30. Soru

Ateizm nedir?

Cevap

Ateizm, teorik ve pratik olarak ikiye ayrılmaktadır. Teorik ateizm, zihinsel olarak Tanrı’nın mevcut olmadığını varsaymak, bu yönde düşünce üretmektir. Ateistlere göre Tanrı’nın somut bir gerçekliği yoktur; insanların uydurduğu bir şeydir. Freud’un dinle ilgili olarak öne sürdüğü yanılsama (illüzyon) teorisinin temelinde bu fikir yatmaktadır. Ona göre din, tabiatın ve kaderin tehlikelerini savuşturmak için insanların icat ve inşa ettiği bir şeydir. Diğer yandan inançsızlık taraftarları, kimi zaman insan tabiatındaki inanmayı reddetmekte, insanın tabiatı itibariyle inançsız olduğunu iddia etmektedir.


31. Soru

Şüphe nedir?

Cevap

Şüphe, günlük dilde, hakkında olumlu veya olumsuz kesin bir hüküm bulunmayan herhangi bir konudaki kararsızlık durumunu anlatmak için kullanılır. Din Psikolojisinde ise, apaçıklık ve kesinlik arzusunun önceki inançla ya da sebepleri karşılıklı olan iki inancın birbiriyle çatışması sonucunda ortaya çıkan kararsız, sabit olmayan ruh hali olarak tanımlanmaktadır.


32. Soru

Soyut bir kavram olan dini insanlar nasıl algılarlar?

Cevap

İnsanlar farklılıkları nedeniyle kavrama değişik anlamlar yükleyebilir. Dini inançlar söz konusu olduğunda, bu inançların, doğruluğu kabul edilen hükümler ve doğruluk iddiaları oldukları belirtilmektedir. Buna göre, her din inançlar üzerine kurulmuştur, bütün dinler kendi iman ve inanç tanımlarını yapmaktadır.


33. Soru

Vahye dayalı inanç sistemleri nasıldır?

Cevap

İnsanlara neye inanacakları konusunda bilgi sunarlar; dünyaya, varoluşa, kutsal ve aşkın olana dair bir tasavvurlar bütünü teklif ederler. Birey bu teklifi kabul edip etmemekte özgürdür. Kur’an’ın göre dinde zorlama yoktur ve dileyen iman eder, dileyen inkar eder. Yani inançlar, sonuçta bir iman ahdi/sözleşmesi üzerine oturtulurlar.


34. Soru

İmanda duygusal yapının göstergesi nedir?

Cevap

Anlamı içerisinde güvenin bulunması, imandaki duygusal yapının en önemli göstergesidir. Ancak güven imanda tek duygu değildir. İmanın duygusal yapısı içerisinde sabır, tevekkül, rıza, sevgi, korku ve fedakarlık gibi diğer duygular da en az güven kadar etkindir.


35. Soru

İnanç gelişimi kuramları hangi amacı taşır?

Cevap

Daha önce mevcut olan genel gelişim kuramlarında çok az yer verilen veya hiç bahsedilmeyen, genelde din özelde ise inanç boyutunu ortaya çıkarma amacı taşımaktadırlar.


36. Soru

İnançsızlık şekillerinin incelenmesinde çıkan sonuç nedir?

Cevap

Bunların arkasında yatan çatışma veya engellenme güdülerinin, her türlü aşkınlığı dışlayan ve her şeyi doğaya, topluma ve insana indirgeyen yanılsamalı bir karakter taşıdıkları görülmektedir. Çünkü inançsızlığın bütün şekillerinde belirleyici olan tutum objektiflik değil, bireyin subjektif tutumudur. Dolayısıyla gerçekte varlığını dinden alarak kendini konumlandıran inançsızlığın ve din karşıtlığının, bu tür tartışmalı ve sağlam olmayan teorilere dayanılarak yapılmasının anlamsızlığı ortadadır. Ayrıca din ve insan psikolojisine yönelik tek boyutlu, indirgemeci veya tümüyle rasyonel bir tavır, hakikatin yorumlanması açısından yeterli olmadığı gibi mantıklı da değildir.


37. Soru

Dini inkar etmenin nedenleri neler olabilir?

Cevap

Dini inkar, küçük yaştan itibaren yakın çevrenin inançsız olmasından kaynaklanabileceği gibi, yaşanan hayal kırıklıkları, dünyada mevcut kötülükler, kendinin yeterli ve güçlü olduğunu düşünme, bağımsızlık arzusu, inancın ve dinin bir yararının olmadığını düşünme ve inanmak için yeterli delil bulamama gibi sebeplerden kaynaklanabilmektedir.


38. Soru

Allah rızasını kazanmak nasıl olur?

Cevap

taat ve teslimiyet, körü körüne bir boyun eğme değildir. Allah’ın adalet, merhamet, iyilik ve ahlakın kaynağı olduğuna inanma ve güven duymadır. Allah rızasını kazanmak için gösterilen sabır ve sebat iradeyle ilgilidir ve birtakım arzu ve istekler bu irade sonucunda feda edilir.


39. Soru

İnanç gelişimi kuramları nelerdir?

Cevap

Basamak, evre ya da aşama kuramları olarak adlandırılmaktadır.


40. Soru

Küfür kavramı nedir?

Cevap

Gerçeği gizlemeyi, Allah’a karşı yapılan nankörlüğü ve inkarı ifade eden bu kavramın, Kur’an’ın anlam örgüsü içerisinde bir bütün olarak ele alındığında, Allah’a ve dine yönelik tepkisel tutumların bütününü tasvir etmek üzere kullanıldığı görülmektedir.


41. Soru

Dini inkar ve inançsızlık nedir?

Cevap

En kısa tanımıyla, yaratıcı ve aşkın bir varlık olduğunu kabul etmemektir. İnkar iki şekilde olabilir: İlki, bir başka varlığı Allah’ın yerine koymak; ikincisi ise, Tanrı fikrini bütün düşünce ve hayatından çıkarmak veya ona yer vermemektir. İnançsızlığın ilk şekli inkar ve şirk kavramları ile ifade edilirken; ikinci şekli tanrıtanımazlık (küfür;ateizm) olarak adlandırılmıştır.


42. Soru

Clark’ın inaç ve iman konusundaki görüşü nedir?

Cevap

Aradaki farkın büyük ölçüde psikolojik olduğunu, inancın daha durağan, imanın ise dinamik ve canlı olduğunu belirtir.


43. Soru

İmanın psikolojik kaynakları nelerdir?

Cevap

Batı düşüncesinde, imanın psikolojik kaynakları konusunda birbirinden farklı bazı görüşler yer almaktadır. Bunlar: ? Biyolojik temeli esas alan görüşte, imanın bir iç- güdü olduğu ileri sürülmektedir. Bu görüşü savunanların geldiği son nokta inanç genidir. ? İmanın, iç-güdülerin yönlendirilip olgunlaştırılması sonucu ulaşılan insani bir gelişim olduğu yolundaki varsayımdır. ? İmanı, insanın sonsuz olanla karşılaşmasının sonucu olarak gören ve onu sonsuzluk duygusuna dayandıran görüş. ? Önceki görüşün tam tersi bir iddiayı savunarak, imanın aslında sonlu olanı idrak olduğu görüşü. Buna göre, insanın sonsuzu idrak etmesi için öncelikle kendi sonluluğunun farkında olması gerekir. ? Sonuncusu ise, imanın, varlığı idrak olduğu yönündeki görüştür.


44. Soru

Bireylerin dine karşı ilgisiz ve kayıtsız kalması birey için ne gibi sonuçlar doğurur?

Cevap

Dine karşı ilgisiz, kayıtsız bir tutum geliştirmenin, bütün dinler için bir sorun teşkil etse de, bu tutumu geliştiren bireyler açısından olumsuz sonuçlar doğurduğu anlaşılmaktadır. Mesela Jung, varoluşu anlamlı kılan dini, insan için en önemli konu olarak düşünmüş, dine ilgisizliğin, dinin yokluğunun toplumda zihinsel hastalıkları arttıracağını ileri sürmüştür. Bu konuda tespiti şöyledir: Hastalarım arasında, otuz beş yaşını aşmış olanların problemlerinin kökeninde, hayata ilişkin dini bir bakış açısı kazanamamış olmaları yatıyordu. Her birinin, her çağın yaşayan dinlerinin bağlılarına verdikleri şeyi kaybettikleri için hastalığa yakalandıkları ve hiçbirinin kendi dini bakış açısını tekrar kazanmadan gerçekten şifa bulamayacaklarını söylemek yerinde olur. Öyleyse insan, öncelikle din ile ve daha sonra da kendisi ile barışmalıdır.


45. Soru

Kur’an’da iman nasıl ifade edilir?

Cevap

Genellikle doğrulama (tasdik) ve tahsis etme, teslim olma (İslam) anlamları verilmiş; daha sonra terim olarak, Allah’tan tebliğ ettiği kesin olarak bilinen hususların bütününde peygamberi tereddütsüz olarak tasdik etmek şeklinde tanımlanmıştır.


46. Soru

İnanma nasıl bir eylemdir?

Cevap

İnsanın bütününü ilgilendiren, bu yönüyle birçok boyutu bulunan bir eylemdir. Bunlar, bilişsel, duygusal ve iradi boyutlardır. İman, bireye teklif edilen kabullerin sırf bilişsel bir süreç olarak yaşanması ile tamamlanmaz; bunun yanısıra bu tekliflerin bireyin benliği ile uyuşması ve bireyi kendi özgür iradesiyle teslim alması gerekir.


47. Soru

Fowler’a göre inanç gelişimi kuramı nedir?

Cevap

Fowler, inanç kavramını, insanın temel dinamik güven tecrübesi olarak tanımlayıp yorumlar. İnanç, güven ve bağlılığımızı bir ya da birçok değer merkezine, güç imge ve gerçekliklerine odaklanmak suretiyle yorumlama ve bağlanmanın dinamik sürecidir. İnanç, paylaşılan güven ve bağlılıklar içinde bizi ötekine, paylaşılan değerlere, anlam ve gücün aşkın çatısına bağlayan ve başkalarıyla ilişkilerimiz içerisinde şekillenen varoluşsal bir yönelimdir.


48. Soru

Dine kayıtsız kalan bireyleri bekleyen tehlikeler nelerdir ?

Cevap

Dünyaya ve kendisine ait her şeyin sorumluluğunun sadece kendi omuzlarında olduğunu hissettiren yalnızlık ve huzursuzluk hali, boşluk ve terk edilmişlik psikolojisidir. Jung’un ifadesiyle, sosyal bir varlık olan insan uzun süre toplumla bağı olmadan yaşayamazsa, birey de dış faktörlerin yıkıcı etkisini göreceli olarak azaltabilen dünya ötesi bir prensip olmadan hiçbir zaman varoluşu ve ruh i ve ahlak i özerkliği için gerçek bir sebep bulamaz. Tanrı’ya bağlanmayan bir birey, dünyanın fiziksel ve ahlaki kışkırtıcılığına kendi kaynakları ile direnemez. Bunu yapabilmek için onu kitlelerin içinde boğulmaktan koruyan içsel ve fizik ötesi bir deneyimi n varlığına ihtiyacı vardır.


49. Soru

Allport’a göre inanç ve iman nedir?

Cevap

Güven olarak adlandırdığı iman kavramını, daha az emin olduğumuz inançları ifade etmek üzere kullandığımızı; buna karşılık inancı daha kesin konularda kullanmaya eğilimli olduğumuzu ileri sürer. Ona göre inanç, son aşamada iman haline gelir.


50. Soru

Birey için dini hayatın olumsuzlaşması nedir?

Cevap

Dini hayat, her birey için her zaman olumlu bir seyir takip etmeyebilir. İçerisinde zaman zaman gerilimlerin, çatışmaların ve beklenmedik olayların görüldüğü anlamlı kişisel tarih teşkil eden din, bir taraftan sorunlara çözümler sunarken, diğer taraftan bazı insani eğilim ve tutkulara karşı çıkarak birtakım çatışmalar doğurabilir. O andan itibaren de bazı insanlar için dinin gelişmesi, değişken bir biçim alabilir. Objektif olarak onaylanmış dini bir tavra, taahhüdü kısmen askıya alan ve bölünmüş bırakan bir şüpheye ya da geçici veya kesin bir redde yol açabilir.


Güz Dönemi Ara Sınavı
7 Aralık 2024 Cumartesi
v