Doğal Kaynaklar ve Çevre Ekonomisi Dersi 1. Ünite Sorularla Öğrenelim
Doğal Kaynaklar Çevre Ve Ekonomi Kavramsal Çerçeve
Doğal kaynaklarla çevrenin bağlantısı nedir?
İnsanın varlığı ve varlığını sürdürebilmesi açısından doğal kaynaklar ve çevre çok önemli olması nedeniyle tarih boyunca ve farklı disiplinlerde hep ilgi odağı olmuştur. Do¤al kaynaklarla çevre içiçe olması, boyutlarının derinliği, kapsamının sınırlarının belirsizliği, özellikleri, sınıflandırılması, sorunları ise farklı disiplinlerde farklı anlamlar yüklemelerine bağlı olarak geniş bir tanımlama yapılmıştır.
Çevre nedir?
Çevrebilimciler tarafından kullanılan anlamıyla hava, su, toprağın üzerinde ve içinde canlıların yaşamalarını sürdürmeye yarayan bütün canlı ve cansız varlıklardan oluşan yaşam destek sistemlerinin bütününü oluşturmaktadır. Başka bir ifadeyle çevre insan faaliyetleri ve canlı varlıklar üzerinde hemen ya da süre içinde dolaylı ya da dolaysız bir etkide bulunabilecek fiziksel kimyasal, biyolojik ve toplumsal etkenlerin belirli bir zamandaki toplamı olarak çok genel bir çevre tanımlaması yapılmaktadır.
Nitelik açısından çevre örnekleri nelerdir? Kısaca açıklayınız.
Nitelik açısından çevre; ? Fiziksel Çevre: Fiziksel çevre aslında dünyayı ortaya koyan canlı ve cansız çevrenin bir bütünüdür. Bu varlıklar kendi içerisinde yapılan sınıflandırmaya göre ise, birbiriyle etkileşim hâlinde olan farklı alanlardan oluşmaktadır. Fakat tüm canlıları biyosfer adı verilen yaşamlarını sürdürdükleri küresel tabakada birbirleriyle ve cansız ortamla sürekli etkileşim içinde yaşamlarını sürdürmektedirler. Küresel tabakada en önemli canlılardan biri olan insanın ise içinde yaşadığı ve varlığını sürdürdüğü, fiziksel olarak özelliğini, niteliğini algıladığı ve hissettiği ortam, fiziksel çevredir. Bu ortam kentsel ve kırsal yerleşme yeri olarak ayrılmaktadır. Fiziksel çevre bu bağlamda ikiye ayrılır: Doğal çevre sahip olduğu özellikler nedeniyle çevrenin altyapısını oluştururken, yapay çevre ise çevrenin üst yapısını oluşturmaktadır. Yapay çevrenin oluşumu doğal çevrenin varlığına bağlı olduğu için, doğal çevreden yararlanıldığı ölçüde var olmaktadır. ? Doğal Çevre: Doğal çevre doğal etki ve güçlerin oluşturduğu, insanın oluşumuna katkıda bulunmadığı ve insan müdahalesi ile değiştirilemediği, insanın hazır bulduğu çevre ve doğal varlıklardır. Doğal çevre bileşenleri; insan, bitki, hayvan topluluklarından oluşan canlı varlıklar ile canlıların varlıklarını sürdürebilmeleri için gerekli olan hava, su, toprak ve yer kabuğunu oluşturan yeraltı kaynakları ve katmanlarından oluşan cansız varlıklardan meydana gelmektedir. ? Yapay Çevre: Yapay çevre insanlığın var olmasından bu yana ekonomik ve toplumsal değişim sürecinde çoğunlukla doğal çevreden yararlanılarak insan bilgi ve kültür birikimine dayalı olarak yarattığı tüm değer ve varlıklardan oluşan çevredir. En belirgin özelliği ise insanın oluşturması ve şekillendirmesidir. ? Toplumsal Çevre: Fiziksel bir ortam içerisinde yaşayan ve insanların ekonomik, sosyal ve siyasal sistem içinde geliştirdikleri ilişkilerin bütünü toplumsal çevreyi oluşturmaktadır. Basit olarak iki ya da üç kişinin oluşturduğu ilişkilerden başlayıp, alışverişi, olacak komşuluğu, eğitimi, çalışma koşullarını, yöneten yönetilen ilişkilerini kapsayan ve toplumsal ilişki koşullarını şekillendiren, resmî ve gayri resmî davranış ve ilişkiler toplumsal çevreyi açıklamaktadır.
Mekan açısından çevre ne ifade etmektedir?
Mekan boyutundan incelendiğinde çevre, yerelden küresele uzanan farklı mekan açısından coğrafî sınırlar ön plana çıkmaktadır. Yerleşim yerlerinin temel özelliklerine göre mekân, kırsal ve kentsel olarak ayrılabildiği gibi, farklı ölçekte, yerel, bölgesel, ulusal, uluslararası ve küresel boyutta da ayrılabilir. Farklı boyuttaki mekanlar birbirinden farklılaşan özellikler taşıyabilirler.
Yerleşim yerlerine göre çevre nedir?
İnsanların mekân üzerinde yerleşme türü en genel olarak kırsal ve kentsel şeklinde biçimlenmektedir. Kent ve kırın kendine ait taşıdığı farklı özelliklerden dolayı, nicelik ve nitelik olarak birbirinden farklılaşan yönleri de vardır. Az nüfuslu ve dağınık yerleşmelerden oluşan kırda yaşayanların temel ekonomik uğraşı alanları tarım ve tarıma dayalı üretim süreçleridir. Kentler ise yoğunlaşan ve dağılmış bir yerleşim olup temel ekonomik uğraşı sanayi, hizmetler gibi toprağa dayalı olmayan üretim şekilleri ve süreçlerini kapsayan yerleşim yerleridir.
Ölçeklere göre çevre ne ifade etmektedir?
Mekân özelliğine göre çevre kavramını incelediğimizde, farklı mekân ölçeklerinde ele almak gerekmektedir. Bu anlamda çevre yerel, bölgesel şeklinde coğrafî ölçeklerde tanımlanabildiği gibi yönetsel, siyasal ölçeklere göre de ulusal ve uluslararası şeklinde bir tanımlama yapılabilir. Çevrenin yerel ve bölgesel ölçekte tanımlanması, bölgenin etkileşim içinde olduğu çevresel unsurların oluşturduğu bir bütün olarak algılanmaktadır. Bölge boyutu bir ülkenin sınırları dâhilinde olabileceği gibi bir çok ülkenin ve birçok ülkenin bölgelerini kapsayan sınırlar içinde de düşünülmektedir. Yönetsel ve siyasal ölçeklere göre; ulusal boyut ise ülke içindeki farklı yerlerin çevresel unsurları ve değerlerinin oluşturduğu ulusal çevre varlıklarını ortaya koymaktadır. Yönetsel ve siyasal ölçeklere göre, uluslararası boyut ise ülkeler arası çevresel değerlerin ve unsurların oluşturduğu uluslararası çevre varlıkları açısından ele alınmaktadır. Bu anlamda çevrenin uluslararası boyutta ele alınmasının nedeni ise çevre kavramının değişen anlamıdır. Çünkü çevre ve çevre değerleri, tüm ülke ve toplumların ortak malıdır. Yerel, bölgesel ve ulusal boyutları aşan bütün ulusları birleştiren evrensel değerler bütünüdür. Barış ve uzlaşma içinde, ulusal ya da bölgesel sınırları aşan uluslararası boyutta, çevresel değer ve varlıkları koruyan ve önem veren bir dünya düzeni kurmak ve sürdürmek, artık ülkelerin ve uluslararası kuruluşların ulaşmak istedikleri ortak ve en önemli amaç olmaktadır.
Çevre tanımının kapsamı nelerdir?
Çevre kavramı ekonomik sosyal ve siyasal gelişmelerle birlikte, hızla gelişmiş ve içeriği yani kapsamı da genişlemiştir. Ayrıca insan refahı merkezli ve çevre merkezli yaklaşımlara göre ise çevre kavramının eşanlamlı olarak kullanılan kavram ve tanımların da ortaya çıkmasına ve bu kavramalarında çevre kavramı kapsamı içerisinde yer almasına neden olmuştur.
Çevre ve ekolojik sistemin ilişkisi nedir?
Çevrenin en önemli özelliği, tüm canlıların, cansızların ve insanların yaşamları süresince birbirleri ile ilişki ve etkileşim içinde olmalarıdır. Bu bağlamda bu ortamın dengeli bir şekilde işlerliği ve bu ilişkilerin sürdürülebilmesi için çevre olgusunun temelini oluşturan ekolojik sistemin dengesinin korunmasına bağlıdır. Ekolojik sistem ya da kısaca ekosistem, insan ve diğer canlı toplumların (popülasyonların) bir arada uyum ve denge içinde varlık ve gelişmelerini sürdürebilmeleri için gerekli ve var olan koşulların bütünü olarak tanımlanabilir. Ekoloji canlı varlıkları doğal ortam ve organizmalar arasında kurulan ilişki ve etkileşim sürecinde analiz etmektedir. Ele alınan canlılar sadece hayvan ve bitki topluluklarıdır. Fakat çevre, insanı doğal ve yapay çevre içinde incelemektedir. Bu bağlamda, çevre kavramı ekolojiye göre kapsamı daha geniş olmaktadır. Ekolojik sistem içerisinde gelişen ve biyolojik çeşitlilik ve türleri etkileyen bir olay, süreç ve değişimin etkisi, insanın da bu sistem içerisinde var olmasından dolayı büyük olmaktadır. Ekosistemin en önemli özelliği, tüm canlı populasyonların kendi içlerinde ve diğer canlı populasyonlarla olan ilişki ve etkileşimlerinde dinamik, dengeli ve düzenli bir işleyişin olmasıdır. Bir başka deyimle ekosistemde, bütün enerjimaddecanlı ilişkileri ile üretim-tüketim-birikim ve dolaşım süreçleri aynı zamanda fakat dinamik bir işleyiş sürecinde gerçekleşmektedir.
Ekosistemin dinamik, düzenli işleyişi ise birtakım ilkelere bağlıdır. Bu ilkeler nelerdir? Kısaca açıklayınız.
Bu ilkeler bağlılık ilkesi, sınırlama ilkesi ve dayanışma ilkesi olarak üç grupta açıklanabilir. Bağlılık ilkesi, ekolojik sistem içerisinde var olan bütün canlı ve cansız varlıklar arasında karmaşık fakat sürekli ve etkileşimli bir ilişkinin olmasıdır. Sınırlılık ilkesi, her canlının büyüme ve çoğalma konusunda sonsuza kadar var olamayacağı ve bir sınırı olmasını açıklamaktadır. Dayanışma ilkesi ise ekolojik sistem içinde her canlı ve cansız varlıkların birbiri ile çok yönlü ve karşılıklı bir dayanışma ilişkisinin varlığını ifade etmektedir. Dayanışma ilkesi bu bağlamda ilkeler içinde ekolojik sistemin özünü açıklayan ilke olmaktadır.
Felsefecilere göre çevre ve çevre sorunlarının tanımı nedir?
İnsanın, ekolojik sistem içinde çevresiyle olan ilişkisi bağlamında, çevre etiği ve çevre sorunlarını analiz eden felsefecilere ve felsefi tartışmalara göre, iki yaklaşım çerçevesinde çevre ve çevre sorunları tanımlanmaktadır. Birinci yaklaşım, insan ve insan refahını merkeze koyan insan merkezli yaklaşım; ikinci yaklaşım ise çevre ve çevrenin sürdürülebilirliğini merkeze koyan çevre merkezli yaklaşımdır. İnsan merkezli yaklaşım aslında orijinali ben merkezli yaklaşım olarak insanların yüzyıllardır algıladığı ve uyguladığı, fakat teorik düzeyde daha sonra geçerliliğini yitirip insan merkezli yaklaşıma bırakan yaklaşımdır. İnsan merkezli çevre anlayışında ise insanların çevre ve doğaya karşı davranışlarına sınır getirilerek, çevre ve doğaya karşı sorumlu davranılması felsefesi benimsenmiştir. İkinci yaklaşım ise çevre merkezli çevre anlayışıdır. Çevre merkezli çevre anlayışında ise insanlar da dahil ekosistemdeki tüm canlı ve cansız varlıkların yaşam topluluğunun birer ögeleri olarak eşit oldukları ve insanın ve hiçbir varlığın birbirinden üstün olmadığı anlayışı hakimdir. Bu bağlamda, söz konusu anlayış günümüzde kabul görmüş olan ve benimsenmiş bir ulusal ve evrensel çevre anlayışıdır.
Çevrenin doğa ile ilişkisi nedir?
Çevre tanımlaması kapsamında yer alan kavramlardan biri ise doğadır. İnsanın dışında kalan ve herhangi bir insan müdahalesi olmadan şekillenen, gelişen varlıklar, toprak, yer üstü ve yer altı zenginlikleri, su; hava, bitkiler, hayvanlar doğayı oluşturan varlıklardır. Aslında doğa ile ekosistem kavramları çevre kavramı ile birlikte düşünülen ve doğanın dengesi ve ekolojik denge çevre olgusunu aç›klamakta kullanılan kavramlardır. Üretim ve tüketim amacıyla insan faaliyetleri doğaya verdikleri zararlar sonucunda doğanın dengesi bozulmuştur. Bu bağlamda doğa, kendisini yenileyemeyecek boyutlarda zarar gördüğü sürece, ekolojik denge bozularak çevre sorunları düzeltilemeyecek şekilde katlanarak artmaktadır.
Çevrenin yaşam ile ilişkisi nedir?
Yaşam kalitesi, çevre korumanın aslında moral yönünü vurgulayarak çevre ve çevre varlıklarına bir nitelik vermek istemektedirler. Yaşam kalitesi, çevre kavramı kapsamında da anılan fakat refah politikalarının önemli araçlarından olan ve çevreyi tamamlayan kavramdır. Çevre sadece doğa ile sınırlı değildir, insan ve insan refahı ile ilgili olarak toplumsal ilişkiler içinde, boş zaman geçirme, dinlenme, iş ilişkileri gibi çok önemli olguları da kapsamaktadır.
Çevrenin yaşam çerçevesi ile ilişkisi nedir?
Yaşam çerçevesi çevre kavramı kapsamında anılan ve kentleşme, çerçevesi mimarlık, şehircilik anlayışında çevre ile eş anlamlı olarak düşünülen kavramdır. Yaşam çerçevesi, doğa ve çevre bilimcilerden çok, şehircilikte, mimarlıkta ve bu anlamdaki yaşam tarzları ile ilgilenenlere çok yakın bir kavramdır. Yaşam çerçevesi, fiziksel ve toplumsal çevreyi de içine alarak, çevre kavramının somutlaştırmasında çok önemli bir işlev görmektedir.
Çevrenin ortak mal kavramı ile ilişkisi nedir?
Miras ya da ortak mal, çevresel öge ve varlıkların tamamını kapsayan bir kavramdır. Herkesin bir bedel ödemeden kullanabildiği bir maldır. Herkes bu maldan istediği kadar faydalanabilir ve kimsenin bu maldan faydalanmasının önüne geçilemez. Ortak mallarının üretimi piyasada bir fiyat aracılığıyla olamaz. Ortak malların bu temel özelliklerinden dolayı toplumun ortak malı bir başka deyimle önceki nesillerden kalmış mirası gelecek nesillere de aynı şekilde aktarılmalıdır.
Doğal kaynakların tanımı, kapsamı ve önemi nedir?
Doğal Kaynaklar, insan ihtiyaçlarını karşılayan ve doğal çevrede ortaya çıkmış ve hazır bulunan kaynaklardır. Fakat bir mal ya da varlığın kaynak olarak nitelendirilmesi için birtakım şartları taşıması gerekmektedir. Bu şartları şöyle sıralayabiliriz: Kaynağın faydalı olması, o kaynağın varlığının farkında olunması ve bilinmesidir. Fakat kaynağın farkında olunabilmesi için ise, bilgi ve teknolojik sistemler gereklidir. Bir mal ya da varlığın kaynak olabilmesi için ikinci şart, faydalı olmasıdır. Fakat kaynağın ya da malın faydalı olarak bilinmesi ise ülkeye, zamana, toplumsal tercihlere kural ve geleneklere ve kültüre bağlı olmaktadır. Bir mal ya da varlığın kaynak olabilmesi için üçüncü şart ise kaynak ya da malı çıkaracak, işleyecek teknik bilgi, beceri ve yetenektir. Bu belirtilen üç şart, kaynağın faydalı olduğunu bilmek, kaynağın farkında olmak ve kaynağı çıkartıp işleyecek, bilgi, yetenek ve tekniğe sahip olmak veri bir zamanda ve veri bir ülke için geçerli olmaktadır. Günümüzde artık doğal kaynaklar›n, özellikle gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin ekonomik ve sosyal gelişmelerindeki önemi anlaşılmıştır. Bu ülkelerin sahip oldukları nüfusla birlikte, sahip oldukları doğal kaynakları ülkelerin ekonomik varlık ve servetlerini oluşturmaktadır. Gelişmiş ülkeler sermaye stokları açısından avantajlı olmalarına rağmen doğal kaynaklardan da en verimli şekilde fayda sağlama yöntemlerini kullanmaktadırlar. Bu bağlamda doğal kaynak yönünden avantajlı olmayan ülkeler ise sahip oldukları nüfus, teknoloji ve girişim yetenekleri ile farklı ülkelerden hammadde alarak işleyerek bu dezavantajı avantaja çevirmeye uğraşmaktadırlar.
Doğal kaynaklar kaç grupta incelenir? Kısaca açıklayınız.
İnsan kaynakları, doğal kaynaklar ve kültürel kaynaklar olmak üzere üç ana grupta incelenmektedir. Doğal kaynaklar ise kaynağın en önemli özelliği olan süre (zaman) göz önüne al›narak yapılan ayırıma göre yenilenemeyen(stok) kaynaklar ve yenilenebilen (akım) sürekli kaynaklar olarak ayrılmaktadır. Yenilenemeyen kaynaklar ise doğada değişmeden sabit bir miktarda kalan tüketildiği zaman yerlerine yenileri olmadığı için alternatifleri olmayan kaynaklardır. Kömür, yer altı madenleri, ham petrol, kayalar ve mermer yatakları bu tür yenilenemeyen kaynaklardır. Yenilenemeyen kaynaklar ise kaynağın en önemli özelliklerinden birisi olan süreklilik bakımından incelendiğinde tükenebilen ve tükenmeyen kaynaklar olarak bir sınıflandırma yapılmaktadır. Tükenebilen kaynaklar, kendiliğinden insan müdahalesi olmadan ortadan kalkan kaynaklardır. Doğal gaz yenilenemeyen stok bir kaynaktır ve yer altı su kaynaklarında olduğu gibi kayalar arasındaki bir çatlaktan tüketilmeden atmosfere karışabilir. Tükenmeyen kaynaklar ise insanların müdahalesi olmadan kullanılmadan yıllarca özelliğini ve varlığını koruyup kalabilen kaynaklardır. Yer altı petrol yatakları insan tüketimine maruz kalmadan uzun yıllar bozulmadan kalabilen kaynaklardır. Yenilenebilen kaynaklar ise doğal ortam koşulları içinde özellik ve varlıklarını koruyabilen miktarları değişmeden sabit kalabilen kaynaklardır. Yenilenebilen kaynaklar ise insan müdahalesi sonucu etkilenmesine göre incelendiğinde insanlar tarafından etkilenen kaynaklar ve insanlar tarafından etkilenmeyen kaynaklar olarak bir sınıflandırma yapılmaktadır. İnsanlar tarafından etkilenen kaynaklar, insan müdahalesine bağlı olarak azalır ve tükenebilirler. Ancak bu doğal kaynaklar varlıklarını sürdürüp yenileyebildikleri için şimdiki ve gelecek nesiller için kaynak olma özelliğini devam ettirirler. Kritik noktası olan doğal kaynaklar, insanların müdahalesi sonucunda kritik noktaları olduğu için varlıkları ve nesilleri tehlikede olan kaynaklardır. Bu kaynakların bazıları varlığını sürdürebilirken bazılarının varlığı ve nesli tükenmiştir. Kritik noktası olmayan doğal kaynaklar ise insanların müdahalesi sonucunda kritik noktaları olmadığı için varlıkları ve nesilleri tehlikede olmayan kaynaklardır.
Doğal kaynakların özellikleri nelerdir? Kısaca açıklayınız.
Doğal kaynakların sahip oldukları özellikleri aşağıdaki gibi sıralanmaktadır: ? Doğal Kaynakların Bir Yaşam Çevresi Olması: Doğal kaynaklar, üretim için gerekli bir üretim faktörü olmakla birlikte daha önemlisi bir yaşam çevresidir. ? Doğal Kaynakların Sınırlı Olması: Doğal kaynaklar yerküre üzerinde sınırlıdır. ? Doğal Kaynakların Tükenebilir ve Kalitelerinin Bozulabilir Olması: Kaynakların sınıflandırılması kapsamında doğal kaynakların yenilenemeyen doğal kaynakları tükenebilir ve tükenmeyen olarak ikiye ayrılmıştır. ? Doğal Kaynakların Üretim Faktörü Olarak Diğer Üretim Faktörlerine Göre Kıt Olması: Doğal kaynakların en önemli özelliği ve doğal kaynaklarla ilgili en önemli sorun yeterlilik veya kıtlık sorunudur.
Doğal kaynaklarla ilgili sorunlar nelerdir? Kısaca açıklayınız.
Özellikleri nedeniyle doğal kaynaklarla ilgili çeşitli sorunlar vardır. Bu sorunlar aşağıda sıralanmaktadır: ? Doğal kaynakların üretim fonksiyonları belirsizdir: Üretim fonksiyonu, bir birim ürün elde edebilmek amacıyla kullanılan girdi miktarlarını gösteren fonksiyonel bir ilişkiyi göstermektedir. Bu bağlamda doğal kaynaklar için bir üretim fonksiyonunu belirlemek çok zordur. ? Doğal kaynaklar homojen değildir: Doğal kaynaklar, sahip oldukları özellikleri, fiziksel ve kimyasal içerikleri ve yapıları, biyolojik ortamları ve oluşumları gereği birbirlerinden farklı ve heterojen özelliklere sahiptirler. ? Doğal kaynakların iyi çalışan bir piyasası yoktur: Doğal kaynaklarda üretim fonksiyonu ve maliyet fonksiyonları belirlenemediği için marjinal maliyete göre belirlenen bir arz fonksiyonu ortaya koymak ve bir fiyat belirlemek mümkün değildir. ? Doğal kaynaklar yöreseldir: Doğal kaynaklar yeryüzünün farklı yerlerinde dağılmış olabilir. Bu nedenle miktar olarak kalite olarak yenilenebilme, kritik nokta olma, bozulma özellikleri de farklılaşmaktadır. ? Doğal kaynaklar ortak kullanıma açık kamusal (sosyal) mallardır: Doğal kaynaklar toplumdaki herkesin parasal bir bedel ödemeden rahatlıkla kullanabildikleri kaynaklardır. Bu bağlamda doğal kaynaklar ortak kullanıma açık kamusal mallardır. Kamusal mal ya da sosyal mallar ise özellikleri farklı olmamakla beraber, bu özellikler farklı açılardan inceleyen değişik tanımlamalar yapılmaktadır.
İnsan ile doğal çevresi arasındaki ilişki nasıldır?
İnsan ve doğal çevresi arasındaki ilişki aslında var olduğu günden beri bafllamış ve yaşamın sürdürebilirliği açısından taşıdığı önem nedeniyle ise bu ilişki her zaman ilgi de uyandırmıştır. İnsan ve doğal çevresi arasındaki ilişkide tarih boyunca sürekli çevre, insanı etkilerken insan da çevreyi yavaş yavaş etkilemektedir. 30-40 bin yıl önce türleri yok olan büyük memeli hayvanların yok olmaları, insanların avlanmasının etkisi olduğu bilinen bir gerçektir. İnsanın doğal çevreyle ilişkisi günümüzden yaklaşık 10.000 yıl önce yaşanan tarım devrimi ile birlikte değişmeye başlamıştır. Fakat insanoğlunun medeniyet çağına girerken tarımı keşfetmesi ile başlayan çevreyle olan kontrollü ilişkisinde bile ağaçların kesilmesi ormanların yok edilmesi kaçınılmaz olmuştur. Bu ilk değişimden sonra 18. yüzyılda başlayan ve insan nüfusunu kentlere çeken ve büyük sayılarda mal ve hizmet üretimi gerçekleştiren Sanayi Devrimi ikinci büyük değişimi takip etmiştir.
Ekonomik system ile ekolojik system arasındaki ilişk nasıldır?
Ekonomik sistem ve ekolojik sistem, doğal kaynaklar ve çevre ekonomisi açısından önemli olan süreçler, akımlar, stoklar arasındaki ilişkilerin ortaya konulması açısından çok önemli sistemler olmaktadır. Özellikle ekonomik sistem ekolojik sistemin bir alt sistemi olarak çalışmaktadır. Ekolojik sistem içinde en büyük enerji kaynağı güneş ve diğer yenilenebilir ve yenilenemez doğal kaynaklar, ekonomik sistem içinde ise üretim için gerekli enerji ve madde ihtiyacını aktaran sistem olmaktadır. Ekonomik sistem içinde gerçekleşen üretim sürecinde emek sermaye ile yenilenebilir ve yenilenemez kaynaklar bir araya gelerek güneş, rüzgar ve diğer enerji kaynakları vb. üretimi gerçekleştirirler. Üretim sürecinde meydan gelen üretimler tüketim sürecinde tüketime hazır hale gelmiş olur. Ekonomik sistem içerisinde oluşan üretim ve tüketim süreçleri aynı zamanda ekolojik sisteme bırakılan ve ekolojik süreci tehdit eden atık maddeler ve emisyonlar da üretmektedir. Ekonomik sistemde emek, sermaye ve enerji kullanılarak ekolojik sisteme bırakılacak olan atıklar yeniden kullanılmak üzere üretim sürecinde değerlendirilmekte değerlendirilemeyen atıklar ise ekolojik sisteme birikinti ve atık madde olarak bırakılmaktadır. Bu bağlamda ekonomik sistemde ortaya çıkan doğal atık ve emisyonlar ile atık ve emisyon değerlendirme ve işleme süreçlerinden sonra değişmeden kalan ve yayılan emisyonlar doğal ortamda farklı bölgelerde birikmektedir.
Doğal kaynaklar çevre ve ekonomi ilişkisinin tarihsel süreci kaç farklı dönemde incelenir? Kısaca açıklayınız.
Tarihsel süreç içerisinde çevre ve ekonomi ilişkisinin gelişimi iki farklı dönemde incelenebilir: Birinci dönem, doğa ve çevreyi bir üretim faktörü olarak ele alan ve doğanın sürdürülebilirliği açısından önemli yenileme durumlarını dikkate almayan sanayileşme sürecini de kapsayan 18-20.yüzyıllardır. İkinci dönem ise doğa ve çevreyi ekonomik büyüme için önemli bir üretim faktörü olarak ele alan ve 1960’lı yıllarda önemi vurgulanan ve günümüze kadar uzanan ve şu an da tartışılan dönem 20-21.yüzyıllardır.
Emek değer teorisi nedir?
Emek Değer Teorisi,bir malın değeri emek miktarı ile belirlenir ve emek gücü ise sadece bir malın üretimi için harcanan zaman olmayıp, zihinsel, fiziksel, entellektüel yeteneklerin bütününü ifade etmektedir.
Roma klübü nasıl bir topluluktur ve amacı nedir?
Roma Klübü, 1968 yılında kurulan, farklı on ülkenin bilim adamları, eğitimciler, matematikçiler, iş adamları, iktisatçılar vb. iş ve meslek gruplarına ait otuz kişilik gruptan oluşan topluluktur. Roma Klübünün ortak amacı ise, insanlığın bugün yaşadığı ve gelecekte karşılaşacağı sorunları değerlendirmek ve çözmektir.
Çevre kavramına açık bir tanımlama yapmak neden zordur ?
Çevre kavramının günlük yaşantıda kullanılması yaklaşık çeyrek yüzyılı geçmemiştir. Kavramın genişliği, kapsadığı alanların belli bir sınırının olmaması ve boyutlarının derinliği nedeniyle açık bir tanımlama yapmak zordur.
Fiziksel çevre nedir ?
Fiziksel çevre aslında dünyayı ortaya koyan canlı ve cansız çevrenin bir bütünüdür.
Doğal çevre nedir ?
Doğal çevre doğal etki ve güçlerin oluşturduğu, insanın oluşumuna katkıda bulunmadığı ve insan müdahalesi ile değiştirilemediği, insanın hazır bulduğu çevre ve doğal varlıklardır.
Yapay çevre nedir ?
Yapay çevre insanlığın var olmasından bu yana ekonomik ve toplumsal değişim sürecinde çoğunlukla doğal çevreden yararlanılarak insan bilgi ve kültür birikimine dayalı olarak yarattığı tüm değer ve varlıklardan oluşan çevredir.
Toplumsal çevre nedir ?
Fiziksel bir ortam içerisinde yaşayan ve insanların ekonomik, sosyal ve siyasal sistem içinde geliştirdikleri ilişkilerin bütünü toplumsal çevreyi oluşturmaktadır.
Ekosistem nedir ?
Ekolojik sistem ya da kısaca “ekosistem, insan ve diğer canlı toplumların (popülasyonların) bir arada uyum ve denge içinde varlık ve gelişmelerini sürdürebilmeleri için gerekli ve var olan koşulların bütünü olarak tanımlanabilir”.
Ekosistemin en önemli özelliği nedir ?
Ekosistemin en önemli özelliği, tüm canlı populasyonların kendi içlerinde ve diğer canlı populasyonlarla olan ilişki ve etkileşimlerinde dinamik, dengeli ve düzenli bir işleyişin olmasıdır.
Yenilenemeyen kaynaklara örnek veriniz ?
Kömür, yer altı madenleri, ham petrol, kayalar ve mermer yatakları bu tür yenilenemeyen kaynaklardır.
Tükenebilen kaynaklar nelerdir ?
Tükenebilen kaynaklar, kendiliğinden insan müdahalesi olmadan ortadan kalkan kaynaklardır.
Çevre sorunlarını topluma tanıştıran ilk olay nedir ?
Çevre sorunlarını toplumlara tanıştıran ilk olay ise sanayileşmenin etkisiyle 1952 yılında Londra’da kirli hava nedeniyle bir hafta içinde 4000 kişinin yaşamını yitirmesidir.
Brundland raporu nedir ?
“Ortak Geleceğimiz” olarak da bilinen bu rapor, çevre ve ekonomi ilişkisi açısından önemli bir rapor olurken aynı zamanda küresel platformda ilk defa yeni kalkınma anlayışını sürdürülebilir kalkınma kavramı çerçevesinde açıklayan bir çalışmadır.
Tükenmeyen kaynaklar nelerdir ?
insanların müdahalesi olmadan kullanılmadan yıllarca özelliğini ve varlığını koruyup kalabilen kaynaklardır.
Kritik noktası olan doğal kaynaklar nelerdir ?
Kritik noktası olan doğal kaynaklar, insanların müdahalesi sonucunda kritik noktaları olduğu için varlıkları ve nesilleri tehlikede olan kaynaklardır.
Kritik noktası olmayan doğal kaynaklar nelerdir ?
Kritik noktası olmayan doğal kaynaklar, insanların müdahalesi sonucunda kritik noktaları olmadığı için varlıkları ve nesilleri tehlikede olmayan kaynaklardır.
Tükenmeyen doğal kaynakların dezavantajı nelerdir ?
Tükenmeyen doğal kaynaklar ise kullanıldıkça tükenmeyen fakat kalite ve özellikleri değişebilen kaynaklardır. Su, toprak bu anlamda tükenmeyen doğal kaynaklar kapsamında yer alan kaynaklardır. Özellikle su ve toprak gibi tükenmeyen doğal kaynaklar ise günümüzde zamanla çeşitli nedenlerle nitelikleri bozulup tekrar kullanılamaz duruma gelmektedirler.
Doğal kaynakların homojen olamama durumuna sahip iki kaynak yazınız ?
Petrol ve kömür.
Doğal kaynaklarla ilgili sorunlar nelerdir ?
Doğal kaynaklar homojen değildir, doğal kaynakların iyi çalışan bir piyasası yoktur, doğal kaynaklar yöreseldir, doğal kaynaklar ortak kullanıma açık kamusal (sosyal) mallardır.
Günümüzde ekonomik ve ekolojik sistem içerisinde, insanın sürdürebilirliği için üzerinde düşünülmesi ve uğraşılması gereken önemli konular nelerdir ?
Günümüzde artık ekonomik ve ekolojik sistem içerisinde, çevre ve doğal kaynakların kıtlığı, sürdürebilirliği korunması, doğal kaynak ve enerji krizleri ve savaşlar vb. sorunlar insanın sürdürebilirliği için üzerinde düşünülmesi ve uğraşılması gereken çok önemli konular olmaktadır.
Ekolojik sistem içeresindeki en büyük enerji kaynağı hangisidir ?
Ekolojik sistem içinde en büyük enerji kaynağı güneştir ?
Atık maddeler ve emisyonlar nelerden oluşmaktadır ?
Ekonomik sistem içerisinde oluşan üretim ve tüketim süreçleri aynı zamanda ekolojik sisteme bırakılan ve ekolojik süreci tehdit eden atık maddeler ve emisyonlar da üretmektedir. Atık maddeler, emisyonlar ve oluşan bu birikintiler, evsel atıklar, ağır metaller, ısı, gürültü, zararlı kimyasallar, petrol atıkları, zararlı çözücüler, organik bileşikler, sülfürdioksit vb. birçok katı sıvı ve gaz şeklinde maddelerden oluşmaktadır.
-
2024-2025 Öğretim Yılı Güz Dönemi Ara (Vize) Sınavı Sonuçları Açıklandı!
date_range 2 Gün önce comment 0 visibility 57
-
2024-2025 Güz Dönemi Ara (Vize) Sınavı Sınav Bilgilendirmesi
date_range 6 Aralık 2024 Cuma comment 2 visibility 328
-
2024-2025 Güz Dönemi Dönem Sonu (Final) Sınavı İçin Sınav Merkezi Tercihi
date_range 2 Aralık 2024 Pazartesi comment 0 visibility 913
-
2024-2025 Güz Ara Sınavı Giriş Belgeleri Yayımlandı!
date_range 29 Kasım 2024 Cuma comment 0 visibility 1287
-
AÖF Sınavları İçin Ders Çalışma Taktikleri Nelerdir?
date_range 14 Kasım 2024 Perşembe comment 11 visibility 20159
-
Başarı notu nedir, nasıl hesaplanıyor? Görüntüleme : 25842
-
Bütünleme sınavı neden yapılmamaktadır? Görüntüleme : 14700
-
Harf notlarının anlamları nedir? Görüntüleme : 12646
-
Akademik durum neyi ifade ediyor? Görüntüleme : 12642
-
Akademik yetersizlik uyarısı ne anlama gelmektedir? Görüntüleme : 10582