Vergi İcra Hukuku Dersi 7. Ünite Sorularla Öğrenelim

Vergi Alacağını Sona Erdiren Haller

1. Soru

Vergi hukukunda zamanaşımının sonuçları nelerdir?

Cevap

Zamanaşımı, ödemeden sonra vergi borcunu sona erdiren en önemli nedendir. Vergi hukukunda zamanaşımı vergi alacağını kendiliğinden ortadan kaldırdığı için mükellef zamanaşımına uğramış vergi borcundan kurtulmuş olur.


2. Soru

Vergi hukukunda zamanaşımının türleri nelerdir?

Cevap

Vergi hukukunda 2 tür zamanaşımı vardır. Bunlardan ilki tarh zamanaşımı, diğeri de tahsil zamanaşımıdır. Tarh zamanaşımı Vergi Usul Kanun’da düzenlenmiş, tahsil zamanaşımı ise 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’da düzenlenmiştir.


3. Soru

Tahsil zamanaşımı nedir?

Cevap

Kamu alacağı, vadesinin rastladığı takvim yılını takip eden takvim yılı başından itibaren 5 yıl içinde tahsil edilmezse zamanaşımına uğrar.


4. Soru

Vergi hukukuna göre ödeme nedir?

Cevap

Vergi Usul Kanunu’na göre vergi borcunun yükümlü tarafından yasalara uygun biçimde yerine getirilmesi olarak tanımlanan ödeme vergi alacağını sona erdiren en doğal nedendir. Verginin ödenmesiyle vergi alacağı sona erer.


5. Soru

Tahsil zamanaşımının başlangıcı nedir?

Cevap

5 yıllık tahsil zamanaşımı, kamu alacağının vade tarihinden itibaren değil, vadenin rastladığı yılı takip eden takvim yılının başından itibaren başlamaktadır. Zamanaşımı süresinin başlangıcı olarak kamu alacağının tarihinin değil de vade tarihini takip eden yıl başının kabul edilmesiyle vergi idaresinin işini kolaylaştırarak hızlı çalışması amaçlanmıştır. Çünkü her mükellef için tek tek zamanaşımının belirlenmesi külfetlidir. Oysa ki vadesi aynı yıla rastlayan tüm mükellefler için zamanaşımı süresi o yılı takip eden takvim yılının başından itibaren işlemeye başlayacak, bu da vergi idaresinin iş yükünü oldukça azaltacak ve takibi de kolaylaştıracaktır.


6. Soru

Zamanaşımının kesilmesinin sonuçları nelerdir?

Cevap

Zamanaşımının kesilmesi, kesilme anına kadar işlemiş bulunan sürenin bütün sonuçlarını ortadan kaldırır. Kesilmenin rastladığı takvim yılını takip eden takvim yılı başından itibaren zamanaşımı yeniden işlemeye başlar.


7. Soru

Zamanaşımını durduran haller nelerdir?

Cevap

Zamanaşımını durduran hâller; borçlunun yabancı ülkede bulunması, borçlunun hileli işas etmesi ve borçlunun terekesinin tasfiyesi dolayısıyla hakkında takibat yapılamamasıdır.


8. Soru

Tahsil zamanaşımının sonuçları nelerdir?

Cevap

Tahsil zamanaşımı süresi dolduktan sonra alacaklı kamu dairesinin kamu alacağını tahsil yetkisi ortadan kalkar. Dolayısıyla alacaklı kamu dairesi zamanaşımına uğramış bir kamu alacağı için ödeme emri gönderemez veya icra takibine başlayamaz. Ancak zamanaşımından sonra mükellefin kendi rızasıyla yaptığı ödemeler kabul edilir. Bu nedenle, mükellefin zamanaşımına uğramasına rağmen vergi borcunu ister öder ister ödemez olması vergi borcunu “eksik borç (doğal borç) hâline dönüştürür. Ancak zamanaşımından sonra mükellefin kendi rızasıyla yaptığı ödemeleri sonradan geri alması mümkün değildir.


9. Soru

Terkin nedir?

Cevap

Vergi alacağını sona erdiren nedenlerden biri de terkindir. Terkin, vergi alacağının silinmesi, yani tahsilinden vazgeçilmesidir. Terkin idarenin kamu alacağından vazgeçmesi bakımından affa da benzetilebilir. Ancak vergi ve cezaların affı objektif ve genel bir işlem olduğu hâlde terkin subjektif, özel bir işlemdir. Terkin bazı koşulların varlığı hâlinde vergi alacağını bütün hukuki sonuçlarıyla birlikte ortadan kaldıran tek taraflı idari bir işlemdir.


10. Soru

Doğal afet nedeniyle terkine başvurulmasının şartları nelerdir?

Cevap

AATUHK’na göre terkin yapılabilmesi için kamu alacaklarının afet tarihinden önce tahakkuk etmiş olması ve terkini talep edilen kamu alacağının afetlerin zarar verdiği gelir kaynakları ile ilgili olması gerekmektedir.


11. Soru

Tahsil imkansızlığı nedeniyle terkin edilen vergilerin niteliği nedir?

Cevap

Tahsilindeki imkânsızlık nedeniyle terkin edilen vergiler tahakkuk etmiş ve kesinleşmiş kamu alacaklarıdır ve bu kamu alacaklarının miktarını belirlemeye Maliye Bakanı yetkilidir.


12. Soru

Vergi hukukunda takasın anlamı ve işlevi nedir?

Cevap

Takas özel hukukta olduğu gibi vergi hukukunda da yeni bir hukuki durum yaratmakta ve vergi alacağını sona erdirmektedir. Özel hukukta takas Borçlar Kanunu’nun 139. maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre; iki kişi, karşılıklı olarak bir miktar para veya özdeş diğer edimleri birbirine borçlu oldukları takdirde, her iki borç muaccel ise her biri alacağını borcuyla takas edebilir. Vergi hukukunda ise takas, Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un 23. maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre; tahsil edilip de kanuni sebeplerle red ve iadesi gereken kamu alacakları, yükümlülerin reddiyatı yapacak olan kamu idaresine olan muaccel borçlarına mahsup edilmek suretiyle reddolunur. Ancak burada “mahsup” deyimiyle “takas” ifade edilmektedir. Mahsup ve takas işlemleri benzerlik göstermekle birlikte farklı hukuki niteliklere haizdir. Mahsup, ödenmiş bir kamu alacağının ödenmemiş bir kamu alacağından indirilmesini ifade ederken takas, aynı cinsten olan karşılıklı ve muaccel iki borcu daha küçük olanı oranında sona erdiren bir hukuki işlemdir. Mahsup kamu alacağının tarh aşaması ile ilgiliyken takas tahsil aşaması ile ilgilidir. Bunun dışında takas, kamu alacağını koruyan bir müessese niteliği taşıdığı hâlde mahsubun kamu alacağının korunması ile ilgisi yoktur.


13. Soru

Vergi hukukunda af nedir?

Cevap

Vergi cezalarını sona erdiren bir neden olan af, devletin tek taraşı olarak alacağından vazgeçmesidir. Af ile tarh edilmiş vergilerin belli süreler içerisinde ödenmesi kaydıyla bunlara ilişkin cezaların veya gecikme zamlarının affedilebileceği öngörülür. Ancak esas itibarıyla vergi cezalarını sona erdiren bir neden olan af, bazen cezanın yanında vergi aslının bir kısmının da affedilmesi şeklinde karşımıza çıkabilmektedir.


14. Soru

Vergi borçları açısından ölümün etkisi nedir?

Cevap

Kamu borçlusunun ölümü hâlinde vergi cezalarının silinmesi de vergi cezası niteliğindeki kamu alacağını sona erdiren bir nedendir. Ancak kamu borçlusunun ölümü hâlinde ceza dışındaki diğer borçlar mirası reddetmemiş mirasçılarına intikal eder. Borçlunun ölümünden evvel başlamış olan işlemlere de devam edilir.


15. Soru

Yargı kararlarının vergi borcu üzerindeki etkisi nedir?

Cevap

Yükümlüler tarh edilen vergi ve cezalara karşı süresi içinde dava açma hakkına sahiptirler. Açılan dava sonucunda yargı organlarının kararı ile vergi borcunun ve cezasının kısmen ya da tamamen kaldırılması söz konusu olduğunda, yapılan idari işlem geri alınacağından vergi veya ceza da o oranda sona erer.


16. Soru

Takası istenebilecek borçlar nelerdir?

Cevap

Takası istenebilecek borçlar, tahsil edilip de red ve iadesi istenen kamu alacakları ile AATUHK’nun 23. maddesinde yer alan “reddiyatı yapacak olan kamu idaresine” olan muaccel borcudur. Bu da demek oluyor ki yükümlünün bir kamu idaresine olan muaccel borcu ile başka bir kamu idaresinden olan muaccel alacağı birbiri ile takas edilemez. Ancak bu durum hazine birliği ilkesi ile bağdaşmaz. Nitekim Danıştayın da alacaklı ve borçlu vergi dairelerinin farklı olmasının yükümlünün takas istemesinde bir sorun teşkil etmeyeceği yönünde kararları mevcuttur.


17. Soru

Tahakkuktan vazgeçme hangi şartlarda uygulanabilir?

Cevap

Tahakkuktan vazgeçme sadece ikmalen, re’sen ve idarece tarh edilen vergilerde uygulanmaktadır.


18. Soru

Doğal afetler nedeniyle terkinde yetki kime aittir?

Cevap

VUK kapsamında yer alan kamu alacakları için terkin yetkisi Maliye Bakanlığı’na ait iken bunlar dışındaki kamu alacakları için terkin yetkisi Bakanlar Kuruluna aittir.


19. Soru

Doğal afet nedeniyle terkine hangi süre içinde başvurulabilir?

Cevap

AATUHK’nda yer alan doğal afetler nedeniyle terkin hükmünden yararlanabilmek için afetten zarar görenlerin, afetin vukuu tarihinden itibaren 6 ay içinde ilgili kamu idaresine yazı ile müracaat etmeleri şarttır. Dolayısıyla terkin için başvuruda bulunulmaması hâlinde re’sen terkin yapılması mümkün değildir.


20. Soru

Takasın şartları nelerdir?

Cevap

Takastan bahsedebilmek için kesinleşmiş ve karşılıklı iki ayrı borcun olması gerekmektedir. Yani bir tarafta kamu idaresinin mükellefe iade etmesi gereken bir borcunun bulunması, diğer tarafta da mükellefin kamu idaresine muaccel bir borcunun bulunması gerekmektedir. Bu nedenle örneğin idare, yükümlünün muaccel alacağını vergi mahkemesinde dava konusu edilen (dolayısıyla henüz tahakkuk etmemiş bulunan) vergi borcu ile takas edemez. Aynı şekilde yükümlü de yanlışlıkla fazla ödediği ve fazla ödediği kısmın kendisine iadesi amacıyla verdiği düzeltme dilekçesi sonucunda red ve iadesine daha karar verilmemiş bir alacağın muaccel vergi borcuna takas edilmesini isteyemez.


Bahar Dönemi Dönem Sonu Sınavı
25 Mayıs 2024 Cumartesi