Borçlar Hukuku Dersi 2. Ünite Sorularla Öğrenelim

Sözleşmelerin Geçersizliği-Temsil

1. Soru

Sözleşmenin içeriğini belirleme özgürlüğü ne demektir ve nerede düzenlenmiştir? 

Cevap

Türk Borçlar Kanunu’nda sözleşme özgürlüğü ilkesinin görünümlerinden olan
sözleşmenin içeriğini belirleme özgürlüğü TBK 26 hükmünde düzenlenmiştir.
TBK 26’ya göre, “Taraflar, bir sözleşmenin içeriğini kanunda öngörülen sınırlar
içinde özgürce belirleyebilirler”. Şu hâlde, sözleşmenin içeriğini belirleme özgürlüğü hukuk düzeninin sınırları içinde kullanılabilecektir


2. Soru

Sözleşmenin kurucu unsurları eksikse hangi hukuki yaptırımdan bahsedilir? 

Cevap

Eğer sözleşmenin kurucu unsurları eksikse sözleşme meydana gelmiş olmayacağı için sözleşme açısından “yokluk” yaptırımı söz konusu olur. Sözleşmenin kurucu unsurunu teşkil eden tarafların karşılıklı birbirine uygun irade beyanlarının bulunmaması, diğer deyişle
irade beyanlarının uyuşmaması hâlinde sözleşmenin hiç meydana gelmediğinden
dolasıyla sözleşmenin yokluğundan söz edilir


3. Soru

Kurucu unsurları tamamlanmış bir sözleşmenin hüküm doğurması bazı tamamlayıcı unsurların gerçekleşmesine bağlı ise tamamlayıcı unsurun gerçekleşip gerçekleşmeyeceğinin belli olmadığı safhada sözleşme nasıl değerlendirilir? 

Cevap

Kurucu unsurları tamamlanmış bir sözleşmenin hüküm doğurması bazı tamamlayıcı unsurların gerçekleşmesine bağlı ise tamamlayıcı unsurun
gerçekleşip gerçekleşmeyeceğinin belli olmadığı safhada sözleşme noksan veya askıda hükümsüz olarak nitelendirilmektedir. Tamamlayıcı unsurun gerçekleşmesi
hâlinde sözleşme baştan itibaren geçerli olur, tamamlayıcı unsur gerçekleşmezse
sözleşme kesin hükümsüzdür.


4. Soru

Kesin hükümsüzlük ne demektir? 

Cevap

Doktrinde kesin hükümsüzlük, sözleşmenin yapıldığı andan itibaren kendiliğinden geçersiz olması olarak tanımlanmaktadır. Diğer ifadeyle, kesin hükümsüz sözleşme ölü doğmuştur, zamanın geçmesi ile sözleşmedeki geçersizliğin düzelmesi mümkün değildir.


5. Soru

Sözleşmenin kesin hükümsüzlüğü sonucunu doğuran haller nelerdir? 

Cevap

Sözleşmenin kesin hükümsüzlüğü sonucunu doğuran hâller, hukuki işlem yeteneğinin (fiil ehliyeti) yokluğu; hukuka ve
ahlaka aykırılık, şekle aykırılık, imkânsızlık ve muvazaa olarak belirtilmektedir.
Kesin hükümsüzlük hâllerinin tümünde ortak nokta, sözleşmelerin geçerlilik
şartlarından kamu düzenini ilgilendirecek derecede önemli olanlarının eksikliği
olarak ifade edilmektedir.


6. Soru

Ayırt etme gücü ne demektir? 

Cevap

Ayırt etme gücü, TMK 13’te makul surette hareket edebilme kabiliyeti şeklinde ifade edilmiştir. Bir kimse, hukuki işlemi yaptığı sırada bu işlemin hüküm ve sonuçlarını anlayabilecek durumda ise ayırt etme gücüne sahip sayılmaktadır. 


7. Soru

Emredici hukuk kuralları ne demektir? 

Cevap

Emredici hukuk kuralları, taraflarca aksi kararlaştırılamayan kurallardır. Dolasıyla, sözleşmenin içeriği emredici nitelikte bir kurala aykırı ise sözleşme kesin hükümsüz olacaktır


8. Soru

Kamu düzeni ne demektir? 

Cevap

Kamu düzeni Fransız Hukukçu Maurice Hauriou tarafından “toplumunm maddi ve dış düzeni şeklinde tanımlanmıştır. “Maurice Hauriou (2002), Précis de Droit Administratif et de Droit Public, Paris: Dalloz, s. 549”. Kaynak Şerife Yıldız Akgül, (2011), İdari Faaliyetlerin Devri Bağlamında Özel Güvenlik, Ankara: Adalet Yayınevi.


9. Soru

Hukukumuzda sözleşmelerin şekli bakımından ana kural nedir? 

Cevap

Hukukumuz açısından kural, sözleşmelerin şekle tabi olmadan yapılabilmesidir. Sözleşme özgürlüğünün görünümü olan sözleşmelerde şekil serbestisi TBK 12/1’de “Sözleşmelerin geçerliliği, kanunda aksi öngörülmedikçe hiçbir şekle bağlı değildir” biçiminde ifade edilmiştir


10. Soru

Türk Borçlar Kanununun sözleşmenin geçerliliği için öngörülen şeklin esas
itibarıyla kaç türü vardır? 

Cevap

Türk Borçlar Kanununun sözleşmenin geçerliliği için öngörülen şeklin esas
itibarıyla iki türü söz konusu olmaktadır: Yazılı şekil ve resmî şekil.


11. Soru

İradi şekil ne demektir ? 

Cevap

Kanunun öngördüğü geçerlilik şeklinin dışında, kanun tarafından şekle bağlı tutulmamış bir sözleşme için tarafların şekil zorunluluğu öngörmeleri de söz konusu olabilir. Taraflarca öngörülen şekle iradi şekil denilmektedir.


12. Soru

Yazılı şekil ve resmi şekil ne demektir? 

Cevap

Yazılı şekil, herhangi bir resmî memurun katılımına ihtiyaç duymaksızın taraflarca gerçekleştirilen şekildir.

Resmî şekil, resmî memurun katılımı ile resmî senet düzenlenerek gerçekleştirilen şekildir.


13. Soru

Resen düzenleme tarzında resmî şekil nedir? 

Cevap

Resen düzenleme tarzında resmî şekil, tarafların sözleşmeyi kurmaya yönelik irade beyanlarının resmî memur huzurunda ve onun tarafından düzenlenen
belgede ifade edilmesi tarzında gerçekleştirilir. Hukukumuzda, kanunda aksine
bir düzenleme bulunmadığı takdirde resmî şekli gerçekleştirme yetkisi noterlere
tanınmıştır


14. Soru

İmza tasdiki şeklinde gerçekleştirilen resmî şekil ne demektir? 

Cevap

İmza tasdiki şeklinde gerçekleştirilen resmî şekilde ise resmî memur taraflarca
düzenlenen sözleşmenin imzalarını onaylar. İmza tasdiki şeklinde gerçekleştirilecek resmî şekle bağlı sözleşmelere örnek olarak ticaret şirketlerinin ana sözleşmeleri gösterilebilir.


15. Soru

Sözleşmenin geçersizliği sonucunu doğuran imkânsızlığın  unsurları nelerdir? 

Cevap

Sözleşmenin geçersizliği sonucunu doğuran imkânsızlığın iki
unsurunun bulunması gerekir. Bir kere, imkânsızlık sözleşmenin yapıldığı anda
mevcut olmalıdır. Sözleşmenin kurulmasından sonra meydana gelen imkânsızlık
sözleşmenin geçersizliği sonucunu doğurmaz. İkinci olarak, imkânsızlığın objektif nitelik taşıması gerekir. Şu hâlde, imkânsızlık sadece borçlu açısından değil,
herkes için söz konusu olmalıdır.


16. Soru

Muvazaa ne demektir? 

Cevap

Muvazaalı (danışıklı) sözleşmelerde tarafların esasen arzu etmedikleri bir sözleşmeyi yapmış gibi görünmeleri söz konusudur


17. Soru

Mutlak muvazaa ve nispi muvazaa nedir?

Cevap

İki tür muvazaalı işlemin varlığı kabul edilmektedir. Taraflar görünürde bir sözleşme yapmalarına karşın, aralarında
bu sözleşmenin hiçbir hüküm doğurmayacağı hususunda anlaşıyorlarsa mutlak
muvazaa ile karşılaşılır. Eğer taraflar görünürdeki sözleşmenin hüküm doğurmayacağı ancak bu sözleşmenin yerine aralarındaki gizli sözleşmenin hüküm doğuracağı hususunda anlaşıyorlarsa nisbî muvazaadan söz edilir


18. Soru

Çevirme (tahvil) ne demektir? 

Cevap

Borçlar Kanunumuzda bu konuda açık hüküm bulunmamakla birlikte, doktrinde,
kesin hükümsüz bir sözleşmenin bir başka sözleşmenin geçerlilik şartlarını taşıması ve sözleşmenin taraflarının geçersizliği bilselerdi, geçerlilik şartlarının gerçekleştiği sözleşmeyi yapacakları kabul edilebiliyorsa, sözleşmenin geçerlilik şartları
gerçekleşen sözleşmeye çevrilmesi (tahvil), diğer ifadeyle sözleşmenin bu yolla
ayakta tutulabileceği kabul edilmektedir.


19. Soru

İptal edilebilirlik yaptırımı hangi haller için öngörülmüştür? 

Cevap

İptal edilebilirlik yaptırımı, irade sakatlıkları ve aşırı yararlanma hâllerinde
öngörülmüştür.


20. Soru

TBK'na göre irade bozukluğu halleri nelerdir? 

Cevap

Türk Borçlar Kanunu irade bozukluğu hâllerini TBK 30 ve devamı hükümlerinde
yanılma (hata); TBK 36’da aldatma (hile); TBK 37-38’de korkutma (ikrah) olarak
düzenlemiştir


21. Soru

TBK'nda düzenlenen açıklamada yanılma halleri nelerdir? 

Cevap

Sözleşmenin Niteliğinde Yanılma
TBK 31/b. 1 uyarınca “Yanılan, kurulmasını istediği sözleşmeden başka bir sözleşme için iradesini açıklamışsa” esaslı bir açıklamada yanılma söz konusu olacaktır.

Sözleşmenin Konusunda Yanılma
TBK 31/b.2 uyarınca, konuda yanılma “Yanılan, istediğinden başka bir konu için
iradesini açıklamışsa” söz konusu olacaktır

Kişide (Tarafta) Yanılma
TBK 31/b.3 uyarınca, “Yanılan, sözleşme yapma iradesini, gerçekte sözleşme yapmak istediği kişiden başkasına açıklamışsa” sözleşmenin tarafını teşkil eden kişide yanılma söz konusu olur

Sözleşme Yapılırken Dikkate Alınan Kişide Yanılma
TBK 31/b. 4, “Yanılan, sözleşmeyi yaparken belirli nitelikleri olan bir kişiyi dikkate almasına karşın başka bir kişi için iradesini açıklamışsa” hükmü ile sözleşmenin
tarafını teşkil eden kişi dışında sözleşme yapılırken dikkate alınılan kişide yanılma hâllerini de esaslı açıklamada yanılma hali olarak düzenlemiştir

Miktarda Yanılma
TBK 31/b.5 uyarınca, “Yanılan, gerçekte üstlenmek istediğinden önemli ölçüde
fazla bir edim için veya gerçekte istediğinden önemli ölçüde az bir karşı edim
için iradesini açıklamışsa” miktarda yanılmış olur.

TBK 31’de Öngörülmeyen Açıklamada Yanılma Hâlleri
TBK 31’in düzenlediği açıklamada yanılma hâllerinin sınırlı sayıda olmadığı yukarıda belirtilmişti.


22. Soru

Saikte yanılma nedir? Saikte yanılmanın esaslı yanılma sayılması için gereken şartlar nelerdir? 

Cevap

Saikte yanılma, iradenin oluşumunda etken olan olgularda yanılmadır. Buna göre,
saikte yanılmada irade ile beyan arasında uyumsuzluk bulunmamaktadır. Saikte
yanılma, bir kimsenin iradesinin oluşumunda dikkate aldığı hususlarda yanılması hâlinde ortaya çıkar.

Saikte yanılmanın esaslı yanılma sayılması için, yanılma konusu
saik, yanılan için sözleşmenin subjektif esaslı unsurunu teşkil etmelidir. Başka bir
ifadeyle, yanılan, yanılma konusu saik gerçekleşmediği takdirde sözleşmeyi yapmayacak olmalıdır. İkinci olarak, saikte yanılma sebebiyle sözleşmenin geçersiz
hâle getirilmesi iş ilişkilerindeki dürüstlük kuralları uyarınca haklı görülmelidir.
Bu şart objektif açıdan saikte yanılmanın esaslı nitelik taşıdığını göstermektedir.
Nihayet, saikte yanılmanın esaslı yanılma sayılabilmesi için yanılma konusu saikin karşı tarafça bilinebilir olması gerekir.


23. Soru

Yanılmanın sözleşmeye etkisi nedir? 

Cevap

Yanılma, yukarıda anılan şartlar çerçevesinde esaslı yanılma niteliğinde ise yanılan taraf yanılmayı öğrendiği tarihten itibaren bir yıl içinde karşı tarafa yönelteceği tek taraflı irade beyanı ile sözleşmeyi iptal edebilir


24. Soru

Aldatma sebebiyle sözleşmenin geçersiz hâle getirilebilmesi için aranan şartlar nelerdir? 

Cevap

Karşı tarafın veya üçüncü kişinin kasten gerçekleştirdiği aldatma teşkil eden
davranışı bulunmalıdır. Aldatma teşkil eden davranışın üçüncü kişi tarafından
gerçekleştirilmesi hâlinde karşı tarafın aldatmayı bilmesi veya bilecek durumda
olması aranacaktır.
Aldatma teşkil eden davranış, aktif bir fiil ile gerçekleştirilebileceği gibi, pasif
tutum ile de gerçekleştirilebilir. Sözleşme konusu olan şeyde var olmayan niteliklerin bulunduğunu ifade etmek aktif davranışa, karşı tarafın sözleşme konusu şeyin
nitelikleri hususunda yanıldığının bilinmesine rağmen onu uyarmamak pasif davranışla aldatmaya örnek teşkil eder.
Aldatma teşkil eden davranışın sonucu olarak karşı tarafın saikte yanılmaya
düşmesi ve bu suretle sözleşmeyi gerçekleştirmesi gerekir.


25. Soru

Aldatmanın sözleşmeye etkisi nedir? 

Cevap

Aldatma sonucu sözleşmeyi yapan taraf, düştüğü saikte yanılma esaslı olmasa
bile, aldatmayı öğrendiği tarihten itibaren bir yıl içinde karşı tarafa yönelteceği
tek taraflı irade beyanı ile sözleşmeyi iptal edebilir


26. Soru

Korkutmanın sözleşmeye etkisi nedir? 

Cevap

TBK 37/f.1 “Taraflardan biri, diğerinin veya üçüncü bir kişinin korkutması sonucu bir sözleşme yapmışsa, sözleşmeyle bağlı değildir” hükmü ile bir kimsenin
hukuka aykırı şekilde tehdit edilerek korkutulması sonucu yaptığı sözleşmenin
geçersiz hâle getirilmesine olanak tanımaktadır.

Korkutulma sonucu sözleşmeyi yapan taraf, korkutmanın etkisinin ortadan
kalktığı andan başlayarak bir yıl içinde karşı tarafa yönelteceği tek taraflı irade
beyanı ile sözleşmeyi iptal edebilir


27. Soru

Aşırı yararlanmanın şartları nelerdir? 

Cevap

Edimler Arasında Açık Oransızlık Bulunması

Edimler Arasındaki Dengesizliğin Bir Tarafın Diğer Tarafı Sömürmesi Sonucu
Gerçekleşmiş Olması


28. Soru

Aşırı yararlanmanın sözleşmeye etkisi nedir? 

Cevap

TBK 28/II’ye göre, zarar gören, “durumun özelliğine göre ya sözleşme ile bağlı olmadığını diğer tarafa bildirerek ediminin geri verilmesini ya da sözleşmeye bağlı
kalarak edimler arasındaki oransızlığın giderilmesini isteyebilir”.


29. Soru

Aşırı yararlanmada iptal hakkını kullanma süresi nedir? 

Cevap

İptal hakkının kullanılmasının süresi, TBK 28/II’de düzenlemiştir. Buna göre,
“zarar gören bu hakkını, düşüncesizlik veya deneyimsizliğini öğrendiği; zor durumda kalmada ise bu durumun ortadan kalktığı tarihten başlayarak bir yıl ve her
hâlde sözleşmenin kurulduğu tarihten başlayarak beş yıl içinde kullanabilir”. Süre
hak düşürücü süre niteliğindedir.


30. Soru

Hukuki işlemin temsil yoluyla gerçekleştirilmesi ne demektir? 

Cevap

Hukuki işlemin temsil yoluyla gerçekleştirilmesi, temsilcinin, başkası (temsil olunan) adına ve hesabına hukuki işlemi yapmasını ifade eder. Temsil yoluyla yapılan
hukuki işlemin tarafı temsil olunan kişi olur, hukuki işlemin hak ve borçları da
temsil olunan kişi üzerinde doğar.


31. Soru

Dolaylı temsil ne demektir? 

Cevap

Buna karşılık, temsilcinin hukuki işlemi kendi adına fakat başkası hesabına
yapması hâlinde dolaylı olarak temsilin sonuçları ortaya çıkabilmektedir. Hukuki
işlemin bu tarzda gerçekleşmesi, doktrinde, dolaylı temsil olarak adlandırılmaktadır. Şöyle ki temsilcinin kendi adına fakat başkası hesabına hukuki işlem yapması hâlinde, hukuki işlemin tarafı temsilci olur, hukuki işlemin hak ve borçları
da temsilci üzerinde doğar. Ancak temsilci, temsil olunan ile aralarındaki hukuki
ilişki uyarınca gerçekleştirdiği hukuki işlemden doğan hakları ve borçları temsil
olunana devrettiğinde hukuki işlemin hakları ve borçları temsil olunana ait olur
ve dolaylı olarak temsilin sonuçları meydana gelir.


32. Soru

Temsil yetkisinin verilmesi şekle tabi midir? 

Cevap

Tek taraflı hukuki işlem niteliği taşıyan temsil yetkisinin verilmesi kural olarak
bir şekle tabi değilse de temsilcinin temsilci sıfatını ispat etmesi için çok defa
temsil yetkisini belgeleyen bir yazılı belgeye, uygulamada kullanılan terimle,
vekâletnameye ihtiyaç duyulacağı için, uygulamada genellikle temsil yetkisini içeren vekâletnameler kullanılmaktadır.


33. Soru

Özel yetkiye ihtiyaç duyulan işlemler nelerdir? 

Cevap

Özel yetkiye ihtiyaç duyan işlemler TBK 504/III’de şöyle belirtilmiştir: “Vekil,
özel olarak yetkili kılınmadıkça dava açamaz, sulh olamaz, hakeme başvuramaz,
iflas, iflasın ertelenmesi ve konkordato talep edemez, kambiyo taahhüdünde bulunamaz, bağışlama yapamaz, kefil olamaz, taşınmazı devredemez ve bir hak ile
sınırlandıramaz”


Güz Dönemi Dönem Sonu Sınavı
18 Ocak 2025 Cumartesi
v