Kurumsal Sosyal Sorumluluk Dersi 2. Ünite Özet

Kurumsal Sosyal Sorumluluk Alanları

Ekonomik Sorumluluklar

Ekonomik sorumluluklar işletmelerin birincil düzey sorumluluğu olarak tüketicilerin ihtiyaç duydukları mal ve hizmetleri üretmesi ve aynı zamanda kâr etmesidir. Ekonomik sorumluluklar şunlardır: Mal ve hizmet üreterek müşteriyi memnun etme, yatırımcıların kâr elde etmesini sağlamak, yeni iş alanları yaratmak, vatandaşta ekonomik durumlarının düzeleceği algısını oluşturacak faaliyetlerde bulunma, yaratıcılığı desteklemek ve vatandaşların ekonomik çıkarlarını çeşitlendirmektir.

Yasal Sorumluluklar

İşletmeler için ahlaki ilkelerin bir boyutunu oluşturan yasal sorumluluklar rekabeti düzenleyen yasalar, tüketiciyi koruyan yasalar, çevreyi koruyan yasalar, eşitlik ve güvenliği sağlayan yasalar ve hissedarlarla ilgili yasalar olmak üzere beş başlıkta değerlendirilebilir.

Rekabeti düzenleyen yasalar, tüketicilere kaliteli ve ucuz malın ulaşmasını sağlayarak tüketicileri korurken aynı zamanda kötüleme, gerçeğe uymayan bilgi ve yanıltıcı reklamlar gibi haksız rekabet koşullarını engelleyerek ulusal ekonomiyi düzenler.

Tüketiciyi koruyan yasalar, tüketicilerin haklarını korurken aynı zamanda işletmelerin ahlaki sorumluluklarını yerine getirmesini sağlar. Uluslararası Tüketici Birlikleri Örgütüne göre, temel gereksinimlerin karşılanması hakkı, tüketicinin sağlık ve güvenliğinin korunması hakkı, bilgi edinme hakkı, tüketicinin ekonomik çıkarlarının korunması ve geliştirilmesi hakkı, örgütlenme ve temsil edilme hakkı, tüketicinin zararlarının giderilmesi hakkı ve sağlıklı bir çevrede yaşama hakkı tüketicilerin sahip olması gereken haklardır.

Çevreyi koruyan yasalar, dünyanın farklı ülkelerinde çevre sorunlarının önlenmesi ve çevrenin korunması amacıyla yapılmıştır. Çevre yasalarının amacı çevrenin korunması, doğal kaynakların etkin şekilde kullanımı, su, toprak ve hava kirliliği gibi çevresel sorunların önlenmesi ve günümüz toplumunun ve gelecek nesillerin yaşamlarının güvenceye alınmasıdır.

Eşitlik ve güvenliği sağlayan yasalar, işletmelerin çalışanlarına karşı olan yükümlülükleridir. İşletmelerin çalışanlarına eşitlik ve güvenliği sağlaması bazı koşullarla sağlanabilir: Dünyanın birçok bölgesinde çocuklar uzun saatlerce çalıştırılmaktadır. Dolayısıyla çocukların 15 yaşın altında ve 10 saatten fazla çalıştırılmaması gerektiği ifade edilmektedir. İşletmelerin insanları rızaları dışında çalıştırmaları benzer şekilde yasaklanmıştır. Sendika kurma ve toplu pazarlık hakkı sanayi devriminden sonra işçilerin insanca bir yaşam için ortaklaşa hareket etmeleriyle ortaya çıkmıştır. İşletmelerin normal çalışma sürelerinin dışında sürekli işçileri çalıştırması yasalarla engellenmiştir. Buna göre çalışanların haftalık 48 saatten fazla çalıştırılmaması ve kısa dönemli olağanüstü iş koşulları dışında fazla mesailerinin 12 saati geçmemesi gerekir.

Maaş ve ücretler; ülkeler için insanların asgari yaşam koşullarını sağlayacak ücretler belirlenmektedir. Bu sayede işçilerin temel ihtiyaçlarını giderecek insani düzeyde bir yaşam kurmalarını sağlamak önem kazanmaktadır. Çalışanlara ödenen maaşlar en azından ülkenin asgari ücretler düzeyinde olmalı ve insanların yaşamlarında temel gereksinimlerini sağlayacak koşulları sağlamalıdır.

Eşitlik ve güvenliği sağlayan haklardan diğer biri sağlık ve güvenliktir. İşletmenin işçilere sağlıklı bir çalışma ortamı sunması, kaza ve yaralanmaları önleyici tedbirler alması, sağlık ve güvenlik eğitimi vermesi, sağlık merkezleri ve içilebilir su sağlaması sağlık ve güvenlikle ilgilidir. Ayrıca doğum ve süt izni gibi konularda yasal düzenlemelere uymak konusunda işletmeler sorumludur.

Son olarak ayrımcılık ve disiplin uygulamaları önemli konulardan biridir. İşletmelerin tüm çalışanları arasında eşitliği sağlaması gerekir. Çalışanlar arasında cinsiyet, etnik köken gibi nedenlerden dolayı ayrımcılık yapılamaz. Ayrıca çalışanlara herhangi bir baskı uygulanamaz.

Hissedarlarla İlgili Yasalar

İşletmelerin sermaye sahip sahiplerine olan sorumluluğu kâr sağlamaktır. Ayrıca işletme hissedarların haklarına koruyarak onlara güven vermek ve sermayedarlıklarını devam ettirmek zorundadır. Türk Ticaret Kanununda yönetim ve temsil hakkı, denetleme hakkı, bilgi alma hakkı, toplantıya katılma hakkı, azınlıkları ve sorumluluk davası açma hakkı hissedarlara verilmiş haklardır.

Ahlaki Sorumluluklar

Yasalarla belirlenmemiş ve toplumun işletmelerden beklediği doğru ve adil davranışlar ahlaki sorumluluklardır.

Gönüllü Sorumluluklar

Gönüllü sorumluluklar, işletmenin içerisinde bulunduğu sosyal çevrede işletmenin iyi bir yurttaş olarak algılanmasını sağlayan faaliyetlerdir. İşletmenin kaynaklarından bir kısmını eğitim, sanat ve toplumsal alanlara ayırması gönüllü sorumluluk olarak değerlendirilebilir. Gönüllü sorumluluklar altı başlıkta incelenebilir. Kurumsal sosyal teşvikler le işletme bir toplumsal konuyla ilgili bilinirliği veya ilgiyi artırmak için konuyla ilgili fon toplama, katılım veya katılım sağlamak için fon, ürün hizmet yardımı veya diğer kurumsal kaynaklar sağlamaktadır. Amaca yönelik pazarlamada işletme satılan bir ürünün gelirlerinin bir kısmını bağışlama yoluna giderek kâr amacı gütmeyen örgütlere yardımcı olurken aynı zamanda kendisi için fayda sağlar. Böylece iki taraf da karşılıklı fayda sağlar. Kurumsal sosyal pazarlama toplumsal davranışları etkilemeyi, değiştirmeyi ve geliştirmeyi amaçlar. Çevre ve doğal kaynakların korunması veya gençlerin gelişiminin sağlanması buna örnek verilebilir. Kurumsal hayırseverlik, herhangi bir sosyal konuda işletmenin doğrudan yaptığı katkı veya bağışlardır. Kurumsal sosyal sorumluluk sahibi iş uygulamaları sürdürülebilir çevre uygulamaları yapmaya istekli tedarikçiler seçme, onları destekleme ve ödüllendirme aynı zamanda çalışanların refahını desteklemek adına programlar geliştirmek şeklinde örneklendirebilir. Toplumsal gönüllülük , işletmenin ilişkili olduğu bireyleri ve kurumları toplumsal konulara zaman ayırmaları noktasında teşvik etmektir. Gönüllülük işin dışında olan bir eylemdir ve kâr amacı gütmez. Bazı işletmeler çalışanlarını sosyal amaçlara yardım veya katılması sürecinde teşvik eder.

İşletme İçi Sorumluluk Alanları

İşletmelerin ekonomik, yasal, ahlaki ve gönüllü sorumluluklarının dışında işletme içinde çalışanlar, hissedar ve yatırımcılardan oluşan içsel alanlara ait sorumluluklar vardır.

Çalışanlara Karşı Sorumluluklar

İşletmelerin en önemli unsuru çalışanlardır. Çalışanlar hedef kitleler ile ilişkilerde temsilci görevindedir. İşletmeler hedeflerine çalışanlar sayesinde ulaşmaktadır. Bu bağlamda işletmeler çalışanlarının fiziksel ihtiyaçlarını karşılamanın yanında sevgi, ait olma ve kendini geliştirme gibi konularda çalışanları tatmin etmelidir. İşletmenin temel hedeflerinden biri çalışanlarının motivasyonunu yükselterek onların verimli çalışmasını sağlamaktadır. Bu noktada çalışanlara uygun bir iş ortamının ve aralarındaki eşitliğin sağlanması gerekir. Örneğin terfilere herkesin eşit koşullarda ulaşması gerekir. Ayrıca çalışanların aşağılanmasının ve taciz edilmesinin engellenmesi işletmenin temel sorumluluklarından biridir. Çalışanlar işletme içerisinde iş sözleşmesi çerçevesinde verilen işleri eksiksiz bir şekilde yerine getirmek zorundayken işletmeler de çalışanların tüm haklarına saygı göstermek zorundadır. İşletmeler çalışanlarının ücretlerini ödenmesi noktasında toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde etik dışı davranışlardan uzak durarak çalışanlarına adil bir ücret vermelidir. Sendikalar işçilerin haklarını korumak için vardır dolayısıyla işletmeler, işçilerin sendika kurma ve grev yapma hakkına engel olmamalıdır. İşletmeler çalışanlarının özel hayatının gizlilik hakkına saygı duymalıdır. İşletmeler çalışanlarına güvenli ve sağlıklı koşullar yaratmalı ve çalışma hayatının kalitesini yükseltmelidir. Örneğin kadın çalışanların doğum izni ve kreş gibi ihtiyaçlarının karşılanması önemlidir. Çalışanlar arasında ırk, cinsiyet, yaş, din, engelli olma durumu gibi ayrımcı uygulamaların önüne geçilmelidir. Çalışanlar işletmelerde alınan kararlardan en çok etkilenen gruplar olduğu için işletmelerde alınan kararlara çalışanların da katılması sağlanmalıdır. Çalışanların özgürce yöneticilerini eleştirebilmeleri veya etik dışı davranışları üstlerine veya işletme dışındaki kurumlara bildirmesi çalışanların özgürce konuşma hakkıyla ilişkilidir.

Pay Sahiplerine Karşı Sorumluluklar

Pay sahipleri (hissedarlar/yatırımcılar) yatırım yaptıkları işletmenin kazanç sağlayarak kendilerine finansal olarak katkıda bulunmasını bekler. İşletmelerin aldığı kararlar pay sahiplerinin de çıkarlarını etkilediği için işletmelerin pay sahiplerinin haklarına saygı duymaları gerekir. Hissedarların işletme üzerindeki sahiplik haklarının korunması önemlidir. Hissedarların hisselerini satma, genel toplantılarda oy kullanma ve işletme ile ilgili bilgi alma gibi temel hakları vardır. Hissedarların işletmeye olan sorumlulukları ise işletmenin kâr elde etmesi doğrultusunda çaba göstermesi olarak özetlenebilir.

İşletme Dışı Sorumluluk Alanları

İşletme dışı sorumluluk alanları arasında müşteriler, toplum, çevre, devlet ve yerel yönetimler, rakipler, tedarikçiler, meslek odaları ve sivil toplum örgütleri yer almaktadır.

Müşterilere karşı sorumluluklar: İşletmeler müşterilerinin gereksinimlerine uygun mal ve hizmetleri üretmek zorundadır. Üretilen mal ve hizmetler tüketicilere zarar vermeyecek şekilde üretilmelidir.

Topluma karşı sorumluluklar: İşletmelerin topluma yönelik sorumlulukları toplumsal sorunların iyileştirilmesi ve toplumun geliştirilmesi şeklinde açıklanabilir. Açlık ve yetersiz beslenmeye karşı örgütlenmiş kurumlara işletmenin yapacağı bağışlar bu kapsamdadır.

Çevreye karşı sorumluluklar: Doğal kaynakları korumak, çevrenin kirlenmesini önlemek ve çevrenin gelişimine katkıda bulunmak genel olarak çevreye karşı sorumluluk olarak değerlendirilir. Ayrıca işletmeler, faaliyetlerini çevre üzerinde olumsuz etki bırakmayacak şekilde gerçekleştirmek zorundadır.

Devlete ve yerel yönetimlere karşı sorumluluklar: İşletmeler gelirlerinin bir kısmını vergi olarak ödeyerek yasal olan sorumluluğunu yerine getirmektedir. Bu durumda işletmelerin vergi hesaplamalarında dürüst davranması beklenir.

Rakiplere karşı sorumluluklar: İşletmeler rekabet halindedir. Ancak rekabet sürecinde rakiplerin karalanması ve firmalara ait gizli belgelerin ele geçirilmesi gibi haksız rekabeti yaratacak uygulamalardan kaçınılmalıdır.

Tedarikçilere karşı sorumluluklar: Tedarikçilerin firmalardan isteyebileceği haklar sözleşme yapma ve adaletli bir şekilde kurulacak ilişkidir.

Meslek odaları ve sivil toplum örgütlerine karşı sorumluluklar: İşletmeler üye oldukları meslek gruplarına aidatını zamanında ödemek, toplantılara katılmak ve meslek kuruluşlarının kararlarına saygı duymak gibi sorumluluklara sahiptir. Toplumsal sorunları çözmeye çalışan sivil toplum örgütleri işletmelerin yardımlarına da ihtiyaç duyar. Bu bağlamda, işletmeler sivil toplum örgütlerinin faaliyetlerine doğrudan veya dolaylı olarak maddi destek sağlayabilir. Bu uygulamalar işletmelerin saygın bir konuma gelmesini sağlar. Böylelikle sivil toplum örgütleriyle kurulan ilişki aynı zamanda kurumsal markaya da katkılar sağlar.


Bahar Dönemi Dönem Sonu Sınavı
25 Mayıs 2024 Cumartesi