Siyaset Felsefesi 1 Dersi 6. Ünite Sorularla Öğrenelim
Siyaset Ve İnsan Hakları
Hukuksal bir kurum olarak devletin iki ana işlevi nedir?
Hukuksal bir kurum olarak devletin, amacına uygun kurulan ve işleyen bir devletin iki ana işlevinden söz edilebilir: Yurttaşların temel haklarını güvence altına alması ve -bu haklara saldırı olduğunda saldırganları engelleyerek- söz konusu ülkede bu hakların yaşanabilmesini sağlamasıdır.
Sözleşmecilik kuramı nedir?
Devletin oluşmasını açıklamaya, meşruluğunu temellendirmeye çalışan Sözleşmecilik Kuramı, kişilerin tek başlarına kendi varlıklarını ve özgürlüklerini koruyamadıkları için sınırsız özgürlüklerinden vazgeçip erki bir üst otoriteye ya da makama devrettiklerini, devletin böyle ortaya çıktığını ileri sürer.
İnsan hakları nedir?
İnsan hakları genellikle insanın insan olarak -yalnızca insan türünün bir üyesi olması nedeniyle- sahip olduğu haklar olarak tanımlanır. Bununla, bu hakların taşıyıcısının ya da öznesinin dil, din, ırk, cinsiyet, milliyet gibi sosyal, kültürel ve fiziksel özelliklerinin bu haklara sahip olmada hiçbir önem taşımadığı vurgulanmaya çalışılmıştır. Bu nedenle insan haklarının evrensel olduğu söylenir.
İnsan haklarının “evrensel” olmasıyla kast edilen nedir?
“Evrensellik”le kast edilen, insan haklarının her kültürde veya toplumda geçerli olması, insan haklarına sahip olmada tarihsel, toplumsal veya kültürel koşulların hiçbir önem taşımamasıdır. İnsan haklarının insan olan herkesin hakları olduğu, bu haklara sahip olmada yurttaşlık, din, dil, ırk, cinsiyet gibi hiçbir faktörün önemli olmadığı, sadece insan olmanın bu haklara sahip olmada yeterli olduğu, iyi bilinen ve sıkça da tekrarlanan bir saptamadır.
“İnsan nedir?”, “İnsanın ayırdedici özellikleri nedir?” gibi sorularla insanın neliğini (ne olduğunu, yapısını, “özünü”) ortaya koymayı kendisine sorun edinen felsefe dalı hangisidir?
“İnsan nedir?”, “İnsanın ayırd edici özellikleri nedir?” gibi sorularla insanın neliğini (ne olduğunu, yapısını, “özünü”) ortaya koymayı kendisine sorun edinen felsefe dalı Felsefi Antropoloji ya da İnsan Felsefesidir.
Bazı liberal düşünürlere göre insan haklarının yalnızca “birinci kuşak” haklarla sınırlı olmasının nedeni nedir?
Maurice Cranston, Robert Nozick gibi kimi liberal düşünürlere göre insan hakları yalnızca “birinci kuşak” haklarla, sivil ve politik haklarla sınırlıdır. Sosyal ve ekonomik haklar gibi pozitif haklar ise bu kapsamın dışındadır (Orend 2002, s.32 ve s. 110). Bunun nedeni, sivil ve siyasi hakların devletten sadece bir eylemde ya da müdahalede bulunmamasını gerektirmesi, bu niteliğinden dolayı da evrensel olarak yerine getirilebilir olmasıdır. Buna karşılık ekonomik, sosyal ve kültürel haklar evrensel olmayıp refah devleti gibi belli kurumlara bağlıdır. Bunun gereklerinin yerine getirilmesi ise bazı devletler için zorlayıcıdır. Maurice Cranston gibi düşünürler yerine getirilemeyecek maliyet yükü nedeniyle bunların her yerde geçerli olmamalarından yola çıkarak “yerine getirilmesi olanaksız olan şeyleri yerine getirme yükümlülüğünün” olamayacağını, onun için bu türden hakların da hak olamayacağını ileri sürerler (Freeman 2008, s. 82). Herhangi bir moral hakkın varlığının kanıtı “uygulanabilirliğidir” onlara göre.
İnsan haklarının kapsamını Nozick ve Cranston’a göre daha genişleten Henry Shue’a göre temel haklar nelerdir?
Shue’ya göre temel haklar yalnızca “güvenlik hakları” ya da yaşama hakkı ve dokunulmazlıklardan ibaret değildir. Aynı şekilde “varlığını sürdürme hakkı” da temel haklardandır. Bununla Shue en alt düzeyde ekonomik güvencelere sahip olmayı ve varlığını sürdürebilmeyi kast etmektedir. Ama eğitim hakkı temel bir hak olarak görülmemektedir çünkü kişinin varlığını sürdürebilmesi ya da diğer haklarının korunabilmesi için eğitim hakkının korunması zorunlu değildir ona göre.
Kuçuradi’ye göre bazı hakların ‘temel’liği -ya da tersi- konusunda çekişmelere fazla yer bırakmayacak ölçüt nedir?
Kuçuradi’ye göre, “İnsanlık olarak başardıklarımıza bakarak edindiğimiz, insanın olanaklarına ilişkin sistematik bilgi ve bu olanakların gerçekleşebilmesini sağlayan koşulların bilgisi, bize bu ölçütü sağlıyor. Bu ölçütle bir bütün oluşturan, ama insanın olanaklarıyla ilgilerinde, farklı gerekler getiren temel hakları temel olmayanlardan ayırabiliriz. Ters yönden, yani bu olanakların bugün nasıl körletildiğini görmekle desteklenen ve temellendirilen bu bilgi, bize hangi istemlerin temel haklar olduğunu ve olabileceğini, hangilerinin ise olmadığını ve olamayacağını ayırt edebilmek için bir ölçüt sağlamakla kalmaz; ayrıca temel hakların özünün gereklerini gitgide daha açık görmemiz için de bir yol açar.” (Kuçuradi 2007, s. 3-4).
Norm nedir?
Normlar, bir eylemi, bir sanat yapıtını, bir düşünceyi, bir durumu, bir kavramı vb. şeyleri değerlendirmeye yarayan ve genel olma veya genelgeçer olma iddiasında olan önermelerdir.
İnsan hakları normları kaça ayrılır?
İnsan hakları normları, kimi zaman neyin yapılması gerektiğini belirten pozitif normlar olarak, kimi zamansa kişi ne gibi bir davranışa maruz kalırsa bir hak ihlali olacağını belirten negatif normlar olarak karşımıza çıkar.
Pozitif normlar nedir?
Kimi zaman neyin yapılması gerektiğini belirten normlardır.
Negatif normlar nedir?
Kişi ne gibi bir davranışa maruz kalırsa bir hak ihlali olacağını belirten normlardır.
Birinci kuşak haklar nelerdir?
“Birinci kuşak haklar” denilenler sivil, siyasi ve kişisel haklardır. Başta yaşama hakkı olmak üzere özel yaşama, haberleşmeye, düşünceyi açıklamaya müdahale etmeme gibi dokunulmazlıklar bu hakların özünü oluşturmaktadır. Özünde kişiyi devletin ve diğer kişi ve grupların saldırılarından-baskısından korumayı, kişinin insanca yaşamasını sağlamayı temele alan haklardır bunlar. Genel olarak insan hakları denilence ilk akla gelen ve üzerlerinde en az tartışma yapılan hak kategorisi de bu haklardır. Herkes yaşama hakkının, din ve vicdan özgürlüğünün, düşünceyi açıklama hakkının, ayrımcılığa uğramama, adil yargılanma hakkının temel haklardan olduğunu kabul etmektedir.
Negatif haklar nedir?
Neyin yapılması gerektiğini değil, neyin yapılmaması gerektiğini ya da ne yapılırsa bunun bir insan hakkı ihlali olacağını dile getiren haklardır.
İkinci kuşak haklar nelerdir?
Evrensel Bildirge’de sivil ve politik hakların yanında bir dizi ekonomik, sosyal ve kültürel haklar da yer almaktaydı. Bu haklar “ikinci kuşak haklar” olarak bilinmektedir çünkü bu türden bir hak ne 1776 tarihli Amerikan Bağımsızlık Bildirgesi’nde ne de 1789 tarihli Fransız İnsan ve Yurttaş Hakları Bildirgesi’nde yer almıştır.
Üçüncü kuşak haklar nelerdir?
Üçüncü kuşak denilen haklar ise genellikle öznesi ya da taşıcısı kişi ya da birey olmayan, bu nedenle de temel haklar içinde sayılmaması gereken haklardır. Gelişme hakkı, barış hakkı, temiz bir çevrede yaşama hakkı gibi yeni bazı haklar bu kategoriyi oluşturmaktadır. Bu ve benzeri haklardan daha sık söz edilmeye başlandığı, bunların insan hakları belgelerine girdiği açıktır. Ama bunların, ortak bazı özelliklere sahip olup olmadığı, yukarıdaki ölçütlerlerle bakıldığında temel haklar ya da insan hakları içinde yer alıp alamayacakları, birinci ve ikinci kuşak haklardan farkları tartışmaya açıktır.
Dayanışma üçüncü kuşak hakların tanımına kaç şekilde girmektedir? Bunlar nelerdir?
Dayanışma üçüncü kuşak hakların tanımına iki biçimde girmektedir: Birincisi, bu haklar, bireylerin hakları olmaktan ziyade sosyal grup haklarıdır. Bu haklar tüm insanlığın barışa ve sağlıklı çevreye sahip olma hakkını ve her halkın kendi geleceğini ve kendi kültürünü belirleme hakkına sahip olma haklarını da kapsamaktadır. İkincisi, bu haklar suçu tüm insanlığa yüklemektedir. Bu haklar dünya çapında eyleme geçmeyi talep etmektedir, bu hakların yüklediği ödevlerin yerine getirilmesi de öncelikle uluslararası kurumlara düşmektedir.
Kültürel görecilik nedir?
Kültürel görecilik hiçbir ilke ve değerin genel geçer ya da “evrensel” olmadığı, onların kültürlere ya da toplumlara göre değişiklik gösterdiği düşüncesidir.
Temellendirme ne demektir?
Temellendirme, temellendirilen ilke ya da önermenin temelinin, yani çıkarıldığı ya da türetildiği yerin gösterilmesi demektir.
Michael Walzer’ın dar (thin) ve geniş (thick) anlamda ahlak ayrımına dayanan insan hakları temellendirme görüşü nedir?
Bu görüş esasen tüm kültürlerin farklı ahlaksal pratikleri yanında, tüm kültürlerde ortak bazı değer veya ilkelerinin de olduğunu göstermeye çalışan, yani bir anlamda “evrensel bir etiğin” varlığını temellendirmeye çalışan bir görüştür. Bu evrensel çekirdek ise ona göre genellikle -öldürme, vahşete yol açma, büyük haksızlıklara sebep olma, işkence yapma gibi- negatif normlardan ya da yasaklardan oluşmaktadır. Walzer, bu yasakların ya da negatif ilkelerin tüm toplumlarda olduğunu ileri sürmektedir.
-
2024-2025 Öğretim Yılı Güz Dönemi Ara (Vize) Sınavı Sonuçları Açıklandı!
date_range 3 Gün önce comment 0 visibility 70
-
2024-2025 Güz Dönemi Ara (Vize) Sınavı Sınav Bilgilendirmesi
date_range 6 Aralık 2024 Cuma comment 2 visibility 335
-
2024-2025 Güz Dönemi Dönem Sonu (Final) Sınavı İçin Sınav Merkezi Tercihi
date_range 2 Aralık 2024 Pazartesi comment 0 visibility 924
-
2024-2025 Güz Ara Sınavı Giriş Belgeleri Yayımlandı!
date_range 29 Kasım 2024 Cuma comment 0 visibility 1292
-
AÖF Sınavları İçin Ders Çalışma Taktikleri Nelerdir?
date_range 14 Kasım 2024 Perşembe comment 11 visibility 20164
-
Başarı notu nedir, nasıl hesaplanıyor? Görüntüleme : 25842
-
Bütünleme sınavı neden yapılmamaktadır? Görüntüleme : 14702
-
Harf notlarının anlamları nedir? Görüntüleme : 12646
-
Akademik durum neyi ifade ediyor? Görüntüleme : 12643
-
Akademik yetersizlik uyarısı ne anlama gelmektedir? Görüntüleme : 10582