İlkçağ Felsefesi Dersi 6. Ünite Sorularla Öğrenelim

Sistematik Dönem Iı: Aristotales

1. Soru

Aristoteles ne zaman ve nerede dünyaya gelmiştir?

Cevap

Aristoteles MÖ 384’te Batı Trakya’daki Halkidiki yarımadasının doğu sahilinde bulunan Stagira’da doğmuştur.


2. Soru

Aristoteles’in anne ve babasının mesleği nedir?

Cevap

Babası Nichomachos, Asclepiadae tıp locasına mensup olan ve Makedonya kralı Amyntas’ın hizmetinde bulunan bir doktordu. Annesi Phaistis de doktorluk yapan bir aileden geliyordu.


3. Soru

Aristoteles’in çocukluğu nasıl geçmiştir?

Cevap

Çocukluğunun bir kısmını Pella’daki Makedon sarayında geçirmiş olması muhtemel olan Aristoteles’in burada Makedon Hanedanlığı ile ömrü boyunca sürdürdüğü münasebetler başlattığı söylenir. Daha çocuk yaşta iken anne ve babasını kaybeden Aristoteles’in bakımını akrabaları üstlendi. Aristoteles’in fen bilimlerine ve bilhassa biyolojiye olan ilgisinin arkasında doktorluk yapan bir aileden gelmesinin etkisi olduğu düşünülmektedir.


4. Soru

Aristoteles, Platon’un Akademisi’ne ne zaman katılmıştır?

Cevap

Stagira’daki 17 yılın ardından MÖ 367’de Aristoteles Atina’ya gelerek Platon’un Akademi’sine katıldı ve Platon’un ölümüne dek -19 yıl- burada kaldı.


5. Soru

Aristoteles, Akademi’den niçin ayrılmıştır?

Cevap

Aristoteles’in Akademi’yi henüz Platon hayattayken terk ettiğini söyleyen Diogenes Laertius’a karşın bugün pek çok araştırmacı Aristoteles’in Platon’un ölümünden sonra Akademi’yi terk ettiğini kabul etmektedir. Akademi’den ayrılmasına gerekçe olarak gösterilen sebeplerden birisi Atina’da Makedonya karşıtı duyguların yükselmesi, diğeri de Platon’un Akademi’nin başına geçmesi için torunu Speusippus’u vasiyet etmesi olsa da bunların tutarlılığı tartışmalıdır.


6. Soru

Aristoteles, ünlü okulu Lykeon’u ne zaman ve nerede kurmuştur?

Cevap

  Aristoteles MÖ 335-323 yılları arasında ikinci kez Atina’da bulundu ve burada ünlü okulu Lykeon’u (Latincesi: Lyceum) kurdu.


7. Soru

Aristoteles’in okulu neden Peripatos ya da peripatetikler olarak anılır?

Cevap

Ders verirken yukarı aşağı yürümesi sebebiyle Peripatos ya da peipatetikler olarak anılan okulunda büyük bir kütüphane ve fen bilimlerinin gerektirdiği bazı temel araçlar da bulunuyordu. Bu kütüphane İskenderiye ve Bergama’daki kütüphanelere örneklik etmişti.


8. Soru

Aristoteles, Atina’yı neden terk etmek zorunda kalmıştır?

Cevap

Yurttaşı olmadığı Atina’da Aristoteles siyasi gerginliklerden çabuk etkileniyordu. Büyük İskender’in ölümü üzerine Atina’da yükselen Makedonya karşıtlığı Aristoteles’i töhmet altında bırakmış ve kendi deyimiyle “felsefeye karsı ikinci bir cürüm işletmemek için” Atina’yı terk etmek zorunda kalmıştı (ilk cürüm Sokrates’in idamıdır).


9. Soru

Aristoteles, Atina’dan ayrıldıktan sonra nereye yerleşmiştir?

Cevap

Atina’dan ayrıldıktan sonra Eğriboz’a giden Aristoteles burada annesinden kalan bir mülke yerleşti.


10. Soru

Aristoteles ne zaman ölmüştür?

Cevap

MÖ 322 yılında 62 yaşında hastalık sebebiyle öldü.


11. Soru

Aristoteles’in eserleri hangileridir?

Cevap

Aristoteles’e atfedilen eserlerin tamamının ona ait olup olmadığı, metinlerin özgün yapılarını koruyup korumadıkları gibi meseleler tartışılmakla birlikte genel olarak modern Aristoteles çalışmalarının temelini oluşturan külliyat Immanuel Bekker’in derlediği Corpus Aristotelicum’dur. Burada derlenen eserleri aşağıdaki gibi kümelemek mümkündür:

1. Mantık ve münazaraya dair eserleri, Organon adlı eserinde yer alan Categoriae (Kategoriler), De Interpretatione (Yorum Üzerine), Analytica Priora (Birinci Analitikler), Analytica Posteriora (İkinci Analitikler), Topica (Topikler) ve Sophistici Elenchi (Sofistik Çürütmeler) risalelerinden oluşmaktadır.

2. Tabiat bilimlerine dair eserler:

a. Nazariyat ve kozmoloji ile alakalı Physica (Fizik), De Caelo (Gökyüzü Üzerine), De Generatione et Corruptione (Oluş ve Bozuluş Üzerine), Meteorologica (Meteoroloji),

b. Psikoloji ile alakalı De Anima (Ruh Üzerine) ve Parva Naturalia (Küçük Doğal Şeyler) ve

c. Biyoloji ile alakalı Historia Animalium (Hayvanların Tarihi), De Partibus Animalium (Hayvanların Kısımları Üzerine), De Motu Animalium (Hayvanların Hareketi Üzerine), De Incessu Animalium (Hayvanların Gelişimi Üzerine) ve De Generatione Animalium (Hayvanların Türeyişi Üzerine) adlı ktaplardan olusmaktadır.

3. Metafizik ile ilgili eseri Metaphysica’dır. Bu eser Türkçeye Metafizik adıyla tercüme edilmiştir.

4. Ahlak ve siyaset ile ilgili eserleri Ethica Nicomachea (Nikomakhos’a Etik), Magna Moralia (Büyük Etik), Ethica Eudemia (Eudemos’a Etik), Poltica (Politika), Oeconomica (Ekonomi) adlı risaleleridir. Bunlardan Magna Moralia ile Oeconomica’nın özgünlükleri tartışmalıdır.

5. Şiir ve belagate dair eserleri ise Ars Rhetorica (Konuşma Sanatı) ve Poetica (Şiir Sanatı Üzerine) adını taşımaktadır.


12. Soru

Kategoriler kaça ayrılır?

Cevap

Kategoriler cevher (töz), nitelik (keyfiyet), nicelik (kemiyet), görelik (izafet-ilişki-nispet), mekân, zaman, durum (vaziyet), iyelik (mülkiyet), etki (fiil) ve edilgi (infial) olmak üzere ona ayrılmıştır.


13. Soru

Cevher nedir?

Cevap

Cevher bir varlık biçimidir; sonraki dokuz kategori ancak cevherin vasfı olarak var olabilen arazlardır.


14. Soru

  Kategori nedir?

Cevap

Kategoriler varlıkları tüm halleriyle ifade etmemizi sağlayan şekillerdir. Kategorilerin ne olduğunu şu cümle ile daha iyi anlayabiliriz: “Farabi (cevher), MS 870 yılında (zaman) Fârâb şehrinde (mekân) Muhammed’in oğlu olarak (ilişki) doğmuş (edilgi), kısa boylu (nicelik), kumral (nitelik), üstün zekâya sahip (iyelik), birçok öğrenci yetiştiren (etki) ve Bağdat’ta Dicle kenarında gezinerek (durum) felsefe meselelerini tartışmayı seven bir filozoftu.” (Kaya, 2003, s. 461).


15. Soru

Mantık kelimesinin anlamı nedir?

Cevap

  ‘Mantık’ kelimesi Arapçada ‘konuşmak’ anlamına gelen ‘nutuk’ kelimesinden türetilmiştir. Yine Batı dillerinde mantık anlamına gelen ‘logic’ kelimesi de benzer bir biçimde ‘söz, kelime’ anlamındaki Yunanca ‘logos’ kelimesinden türetilmiştir.


16. Soru

Aristoteles’in kurduğu mantık disiplininin temel ilkeleri nelerdir?

Cevap

Aristoteles’in kurduğu mantık disiplininin üç temel ilkesi vardır. Bunları şöyle sıralayabiliriz:

1. Bir şey kendisi ile aynıdır. Örneğin A=A ifadesi bu duruma işaret etmektedir. Buna özdeşlik ilkesi denir.

2. Bir şey aynı şartlar altında ve aynı anda hem kendi hem de kendisinden başka bir şey olamaz. Buna çelişmezlik ilkesi denir.

3. Bir şey ya kendisidir ya da kendisinden başka bir şeydir. Üçüncü bir ihtimal yoktur. Buna üçüncü halin imkânsızlığı ilkesi denir.


17. Soru

Önerme nedir?

Cevap

Önerme, bir iddiayı kanıtlamaya çalışan bir ifade bütünü ya da eşya hakkında verilen kısa hüküm olarak tanımlanabilir.


18. Soru

Kopula nedir?

Cevap

Her önermede bir süje (özne) ve bir yüklem vardır. Önerme süje ile yüklem arasındaki bir bağı ifade ettiği için bu bağı oluşturacak bir unsura ihtiyaç vardır. Bu bağa “kopula” (bağ) adı verilmektedir. Kopula diye tabir edilen şey Türkçe ifadelerin sonunda yer alan ve hüküm belirten “… dir/dır” kosacıdır. Kopula olmaksızın önermelerin anlamlı bir hüküm teşkil etmesi mümkün değildir. Örnek olarak “Jüpiter” ve “gezegen” kelimelerini ele alalım. Bu iki kelime birbirinden bağımsızdır ve bu halleriyle bir hüküm ifade etmezler. Anlamlı bir önerme oluşturabilmek için bunları bir kopula ile bağlamamız gerekir. Bunu yaptığımızda “Jüpiter bir gezegendir” ifadesi ortaya çıkar ki, bu, Aristoteles’in mantığını teşkil eden en küçük birim olan önermenin bir örneğini teşkil edecektir.


19. Soru

Öncül nedir?

Cevap

Bir önermede kanıtlanmaya çalışılan ifadeye netice veya sonuç diyecek olursak bu neticeye götüren kanıtlayıcı nitelikteki ifadelere de öncül denir.


20. Soru

Geçerli önerme nedir?

Cevap

Tümdengelimde netice zorunlu olarak öncüllerden çıkarsanır. Tümdengelimsel önermelere geçerli önermeler denir. Tümdengelime bir örnek verelim: Tüm insanlar ölümlüdür. Sokrates bir insandır. O halde Sokrates de ölümlüdür.


21. Soru

Tümevarım yöntemi nedir?

Cevap

Tümevarım yöntemini oluşturan bu önermelerde tek tek hadiselerden genel ilkelere ulaşılmak istenir. Şu önerme biçimini tümevarıma örnek olarak gösterebiliriz: Sokrates’in iki ayağı vardır. Platon’un iki ayağı vardır. Aristoteles’in iki ayağı vardır. Demek ki, tüm insanların iki ayağı vardır.


22. Soru

Aristoteles’in bilim anlayışının temelini hangi ilkeler oluşturmaktadır?

Cevap

Eğer (kanıtlanabilir) bilgi daha önce mevcut olan bir bilgiden doğmaktaysa bu durumda önceden var olan bilginin

1- doğru,

2- ilksel-aslî-iptidaî,

3- dolaysız olması, elde edeceğimiz bilginin

4- sebebi ve

5- öncülü olması ve de

6- elde edeceğimiz bilgiden daha bilinir olması gerekir. Aristoteles’in “sistemli olarak yapılandırılmış bilgi” anlamında bilim anlayışının temelini bu ilkeler oluşturmaktadır.


23. Soru

Aksiyom nedir?

Cevap

Önceden var olan bilgilere aksiyom diyelim. Bunların;

1. Doğru (aksi halde herhangi bir bilgiye temel olamazlar),

2. Daha aslî,

3. Dolaysız olmaları gerekir (aksi halde bunların da arkasında mevcut bir başka bilginin varlığını var saymak gerekir ki bu durumda bunları aksiyom olarak kabule gerek kalmaz), ayrıca bunların,

4. Daha genel olmaları beklenir. Bunları kabul edince aksiyomların neden bilginin “sebebi” ve “öncülü” oldukları da kavranabilir. Çünkü bizi bilgiye götüren akıl yürütme yöntem bu aksiyomlardan hareketle bilgiye ulaşmaktadır.


24. Soru

Aristoteles, bir şeyin “neliği”ni hangi tanımlarla açıklamıştır?

Cevap

Aristoteles’in biyoloji alanında söylediklerinden bir örnekle konuyu açıklamaya çalışalım: “Neden ineklerin boynuzları vardır?” diye sorulacak olursa buna dişlerinin eksikliğini sebep olarak gösterebiliriz. (Yani diş oluşturacak maddeler diş yerine boynuz oluşturmuştur). “Neden dişler eksiktir?” sorusunun cevabı dört bölümlü midelerinin olmasıdır deriz. Yani çok çiğnemeye ihtiyaç duymadan sindirebilirler. “Neden dört mideleri vardır?” diye sorulacak olursa buna çünkü inekler geviş getiren hayvanlardır diye cevap veririz. “Peki, inekler neden geviş getiren hayvanlardır?” sorusunun cevabı artık bir son noktasıdır; zira inekler inek olduğu için geviş getiren hayvanlardır. Yani artık burada kendi kendini izah eden bir noktaya geliriz: inekler geviş getirirler çünkü inektirler. Burada kendi kendini izah eden noktaya varınca bir tanıma ulaşmış oluruz. Bu tanımlar, Aristoteles’e göre, bir şeyin neliğini açıklar. (Yani inek olmak belli bir tür geviş getiren hayvan olmak demektir.) Aristotelesçi bilim anlayışı nesnelerin ne olduğundan başlayarak ilerleyecek, diğer özelliklerin bununla izah edecektir. Örneğin hayvan biyolojisi hayvanların özelliklerini tespit edecek, aksiyomlardan teoremler oluşturacak ve bu özelliklerin hayvanların öz niteliklerine (neliğine) bağlı olduğunu gösterecektir.


25. Soru

Aristoteles’in başka türlü olamama noktasına dair yorumları nasıldır?

Cevap

Başka türlü olamamak için gereklilik ilkesi diyebiliriz. Yani, bir şeyin olduğu gibi olması gerekliği. Aristoteles için bir şey olması gerektiği gibidir. Bu ilkenin tek tek hadiseler ve şeyler için geçerli olduğunu söyleyemeyiz, zira tek tek nesneler ve hadiseler birbirinden farklı biçimlerde tezahür edebilmektedir. Aristoteles’in bu gereklilik ilkesini ancak evrensel ilkelerin karşılayabildiğini söyleyebiliriz. Dolayısıyla Aristoteles için fani şeylerle ilgili bir asli bilgiden söz edemeyiz. Burada bir paradoksla karşı karşıyayız: Söz gelimi inekler fani varlıklar olduğu için onlara dair bir bilgiden söz edilemez mi? Aristoteles’in kendisi biyoloji üzerine araştırmalar yapmışken bunu söylemek bir çelişki doğurmaktadır. Ancak burada vurgulanmak istenen Aristoteles’in bilim anlayışının genel ilkeleri aradığı, tek tek hadiseler ve nesneler daha genel bir bütünün içinde değerlendirdiği olmalıdır.  


26. Soru

Teleoloji nedir?

Cevap

Teleoloji kelimesi ‘amaç, gaye’ gibi anlamları olan Yunanca ‘telos’ kelimesinden türetilmiştir. Nedensellik karşıtı olarak da anlaşılmaktadır. Nedensellik bir şeyin varlığının arkasında bir sebep olduğunu ve bunun o şeyin varlığını izah ettiğini söyler. Ama teleolojik yaklaşımda bir şeyin varlığını izah ederken onun yöneldiği hedef dikkate alınır. Bu farkı kabaca söyle ifade edebiliriz: Nedensellik soruyu ‘neden?’ diye sorarken teleoloji/erekbilim ya da amaçsallık/ereksellik soruyu ‘ne için?’ diye yöneltir.


27. Soru

Aristoteles, De Ania (Ruh Üzerine) adlı eserinde ruhtan nasıl bahsetmektedir?

Cevap

De Anima (Ruh Üzerine) adlı eserinde ruh ve beden arasındaki münasebetleri araştıran Aristoteles ruhun bedenden ayrı düşünülemeyeceği kanaatindedir. Ruh bedenden ayrılamayacağı için beden öldüğünde ruh da varlığına devam edemez. Burada ruhun varlığı konusunda hemfikir olduğu hocası Platon’dan farklı olarak Aristoteles ruhun ölümsüz olduğu ve bedenden ayrı olarak var olabildiği kanaatinde değildir.


28. Soru

Hylomorfizm nedir?

Cevap

Aristoteles’in ruha dair görüşler hylomorfizm kavramı ile ifade edilmektedir: Ruh bedenin biçim (morphe) ve beden de ruhun maddesidir (hyle). Aristoteles ruhu canlılığın sebebi ve alameti saydığından ona göre tüm canlıların ruhu vardır; ruhu olmak ile canlı olmak bir yerde aynı anlama gelmektedir, yalnızca canlı varlıkların ruhu vardır. Ruhu olan, olmayandan yaşaması bakımından ayrılır. Yaşamak ise türlü türlüdür; bir amip ile bir öküzün yaşaması farklıdır.


29. Soru

Aristoteles’e göre ruhun biçimleri nelerdir?

Cevap

Aristoteles’in ruha dair buraya kadar söylediklerinden ruhun çeşitli biçimleri olduğu sonucunu çıkarmak mümkündür; zira yaşayan türlü türlü varlıklar vardır, bitkiler, hayvanlar çeşit çeşittir. Demek ki ruhun da çeşitli biçimleri olduğu sonucunu çıkarabiliriz. Eserlerinden anlaşıldığı kadarıyla Aristoteles bunlar arasında bir hiyerarşi ya da basitten karmaşığa bir sıralama olduğunu düşünmektedir. Ona göre, bitkilerde beslenme melekesi olan bir ruhun varlığından söz edilebilirken hayvanlarda buna ilave olarak algılama melekesi olan bir ruh, insanda ise bunlara ilave olarak düşünme melekesi de olan bir ruh vardır. Yani düşünme melekesi olan ruh diğer tüm melekelere de sahiptir.


30. Soru

 Eudaimonia nedir?

Cevap

Aristoteles’in kullandığı ve çoğunlukla mutluluk Cevap: diye tercüme edilen eudaimona kelimesi serpilmek, inkişaf etmek, gelişmek, muvaffak olmak anlamlarını barındırır ve mutluluk kelimesi ile dolaylı ilgisi vardır. Eudaimonia yaşamımızın gayesidir. Demek ki kişi serpilmek, inkişaf etmek, insan olarak tekemmül etmek emeli taşır. Eudaimona, Aristoteles’e göre, ruhun mükemmellik ile uyumlu faaliyetidir. Onun tanımından şunu anlayabiliriz: Başarı, inkişaf, serpilme, tekemmül etme bir hal değil bir faaliyet ya da faaliyetler dizisidir. Dolayısıyla tekemmül etmek, başarılı olmak bir takım faaliyetler mükemmel olarak ya da çok iyi icra etmek demektir. Bir kimse insanoğluna has ayırt edici melekelerini yeterince iyi düzeyde faaliyete sokmadıkça o kimsenin inkişaf ettiğini, başarılı olduğunu söyleyemeyiz.


31. Soru

Aretê nedir?

Cevap

Erdem diye tercüme edilen ‘aretê’ kelimesi ‘mükemmellik’ ve ‘iyi olmak’ anlamları taşır.


32. Soru

Karakter melekeleri hangileridir?

Cevap

Aristoteles, karakter melekeleri ya da davranış olgunlukları diyebileceğimiz cesaret, cömertlik, adil olma gibi hususların yanında doğru bir özgüven, makul kabul edilebilecek bir gösterişlilik ya da caka ve kurnaz bir zekâyı da sayar.


33. Soru

Zihni melekeler hangileridir?

Cevap

Zihni melekeler bilgi, iyi muhakeme ve erdemdir.


34. Soru

Aristoteles için devlet nedir?

Cevap

Aristoteles için devlet bir yurttaşlar topluluğudur; devletin faaliyetleri doğrudan yurttaşları tarafından yürütülür. Anlaşılıyor ki yurttaşlık Aristoteles için yargısal faaliyetlere ve kamu hizmetlerine iştirak etmek anlamı taşımaktadır. Her yurttaş o toplumun yasama meclisinin üyesidir ve tüm kamu görevlerine atanma salahiyetini haizdir. Aynı zamanda yurttaşlar yargı meclisinin de üyesidir. Burada bir açıklama ihtiyacı doğmaktadır. Eski Yunan’da yargı meclisi bir tür jüri gibi tüm yurttaşların üye olduğu bir mahkemeydi; jüriden ayrı bir yargıca gerek görülmüyordu.


35. Soru

Aristoteles anayasaları kaç gruba ayırır?

Cevap

Aristoteles anayasaları inceler ve üç gruba ayırır. Bunlar yönetim biçimi olarak monarşi, aristokrasi ve demokrasiyi benimseyen anayasalardır.


36. Soru

Aristoteles’in edebiyat alanında yazdığı kitap hangisidir?

Cevap

Aristoteles’in şiir ve genel olarak şimdilerde edebiyat dediğimiz saha üzerine yazdığı Poetika’sı bugün sadece yarısı mevcut olan kısa bir kitaptır. Bu eserde Aristoteles’in tragedya üzerine yazdıkları Aristoteles araştırmacılarının üzerinde en çok durdukları konudur.


37. Soru

Aristoteles’e göre şiirin amacı nedir?

Cevap

Şiirin amacı kalondur (güzel olmak ya da mükemmellik); tragedya kalonu belli bir mimesis (taklit) biçimi ile hedefler. 


38. Soru

Tragedya neyi hedeflemektedir?

Cevap

Tragedya acıma ve korku vasıtası le duygularda bir arınmaya yol açar.


39. Soru

Aristoteles’e göre taklit nedir?

Cevap

Taklit, Aristoteles’e göre, insan doğasında var olan bir öğrenme biçimidir. Benzerlik insanların hoşuna gider ve taklit yoluyla öğreniriz. Zira sadece filozoflar değil tüm insanlar meraklı tabiatları gereği bilgiyi severler ve öğrenmekten hoşlanırlar.


40. Soru

Mimemis kelimesinin nasıl anlaşılması gerektiğine ilişkin yorumlar nelerdir?

Cevap

Mimesis kelimesinin nasıl anlaşılması gerektiği üzerine farklı yorumlar getirilmiştir. En genel manada mimesisin tabii süreçlere bir müdahale olduğu anlayışı kabul görmektedir. Yani mimesisin doğanın bir taklidi ya da doğanın taklit edilmesi olduğu söylenebilir. Bunu şöyle bir örnekle açıklamak mümkündür. Bizi tabiat sağlıklı kılmaktadır. Ancak hastalandığımızda bir hekim de tabiatı taklit ile bizi sağlığımıza kavuşturabilir. Yani bir biçimde hekim bedenimizde doğal sürecin bir benzerini, bir taklidini oluşturarak sanatını icra eder. Demek ki, tragedya izlerken, aslında gerçek bir olaya şahitlik esnasında uyanacak olan duygular bizde mimesis ile uyandırılmaktadır. Yani, tragedya, mimesis sayesinde duygulanmaya yol açacak şekilde yaşama benzemektedir.


41. Soru

Aristoteles’in katharsis kelimesini ne anlamda kullandığına ilişkin getirilen yorumlar nelerdir?

Cevap

Antik Yunan’da tıp alanında (sindirim yollarının arınması) ve dini pratikte (saliklerin geçirmeleri gereken arınma merhaleleri olarak) kullanılan bu kelimeyi Aristoteles’in ne anlamda kullandığı üzerine getirilen yorumları şöyle tasnif edebiliriz:

• Didaktik. Yani tragedya bize kötü örnekler göstermek suretiyle aşırı duygulanmaların yol açtığı eylemlerin sonuçları hakkında ahlaki bir ders vermektedir.

• Etik. Yani sahnede tragedya izlemek iyi bir ahlaki karakter oluşturmamıza yol açacak duygusal davranışlara sebep olur.

• Terapötik. Yani tragedya sağlıklı bir biçimde duygusal boşalmalara imkân tanır. Görüldüğü üzere bu izah tamamen tıbbi bir yorumdan oluşmaktadır.

• Entelektüel. Yani tragedya temsil edilen hadisenin izleyici tarafından sağlıklı bir biçimde anlaşılmasına imkân tanır. Bu yorumcular katharsis ile entelektüel arınmanın kastedildiği görüşündedirler.

• Dramatik. Yani tragedya temsil ettiği hadiseleri öyle bir biçimde düzenler ki bu olayların lanetli ya da başka bir biçimde söyleyecek olursak ahlaken iğrenç olduğuna dair izleyicide var olan duyguları gidermek suretiyle arınma sağlar.


42. Soru

Aristoteles neden formel mantık ile ilişkilendirilir?

Cevap

Aristoteles mantık biliminin kurucusudur. Aristotelesçi mantık düşüncenin biçimsel tarafını analiz ettiğinden (yani analitik olduğundan) çoğu zaman formel mantık olarak anılır. Bununla birlikte Aristoteles’in mantık ilmini dış gerçeklikten tamamen bağımsız olarak tasavvur ettiğini düşünmek hata olur.


43. Soru

Arsitoteles kategorilere ilişkin ne düşünmektedir?

Cevap

Düşüncenin kategorileri dil ile ifade edildiği üzere dışsal gerçekliğin nesnel kategorileridir, Kant’ın transandantal mantığı gibi yalnızca zihinsel değildir. Yani kategoriler varlıkları tüm halleriyle ifade etmemizi sağlayan şekillerdir. Bu kategoriler cevher (töz), nitelik (keyfiyet), nicelik (kemiyet), görelik (izafet-ilişki-nispet), mekân, zaman, durum (vaziyet), iyelik (mülkiyet), etki (fiil) ve edilgi (infial) olmak üzere ona ayrılmıştır. Bu kategorilerin ilki kabul edilen cevher bir varlık biçimidir; sonraki dokuz kategori ancak cevherin vasfı olarak var olabilen arazlardır.


44. Soru

Aristoteles'in mantık anlayışının temelleri nelerdir?

Cevap

Aristoteles’in kurduğu mantık disiplininin üç temel ilkesi vardır. Bunları şöyle sıralayabiliriz: 1. Bir şey kendisi ile aynıdır. Örneğin A=A ifadesi bu duruma işaret etmektedir. Buna özdeşlik ilkesi denir. 2. Bir şey aynı şartlar altında ve aynı anda hem kendisi hem de kendisinden başka bir şey olamaz. Buna çelişmezlik ilkesi denir. 3. Bir şey ya kendisidir ya da kendisinden başka bir şeydir. Üçüncü bir ihtimal yoktur. Buna üçüncü halin imkânsızlığı ilkesi denir.


45. Soru

Aksiyom kavramı hakkında bilgi veriniz.

Cevap

Eğer (kanıtlanabilir) bilgi daha önce mevcut olan bir bilgiden doğmaktaysa bu durumda önceden var olan bilginin 1- doğru, 2- ilksel-aslî-iptidaî, 3- dolaysız olması, elde edeceğimiz bilginin 4- sebebi ve 5- öncülü olması ve de 6- elde edeceğimiz bilgiden daha bilinir olması gerekir. Aristoteles’in “sistemli olarak yapılandırılmış bilgi” anlamında bilim anlayışının temelini bu ilkeler oluşturmaktadır. Bu önceden var olan bilgilere aksiyom diyelim. Bunların; 1. Doğru (aksi halde herhangi bir bilgiye temel olamazlar), 2. Daha aslî, 3. Dolaysız olmaları gerekir (aksi halde bunların da arkasında mevcut bir başka bilginin varlığını var saymak gerekir ki bu durumda bunları aksiyom olarak kabule gerek kalmaz), ayrıca bunların, 4. Daha genel olmaları beklenir.


46. Soru

Teleoloji ne anlama gelmektedir?

Cevap

Teleoloji kelimesi ‘amaç, gaye’ gibi anlamları olan Yunanca ‘telos’ kelimesinden türetilmiştir. Nedensellik karşıtı olarak da anlaşılmaktadır. Nedensellik bir şeyin varlığının arkasında bir sebep olduğunu ve bunun o şeyin varlığını izah ettiğini söyler. Ama teleolojik yaklaşımda bir şeyin varlığını izah ederken onun yöneldiği hedef dikkate alınır. Bu farkı kabaca şöyle ifade edebiliriz: Nedensellik soruyu ‘neden?’ diye sorarken teleoloji/erekbilim ya da amaçsallık/ereksellik soruyu ‘ne için?’ diye yöneltir.


47. Soru

Eudaimonia Aritoteles'e göre nasıl bir faaliyettir?

Cevap

Eudaimonia, Aristoteles’e göre, ruhun mükemmellik ile uyumlu faaliyetidir. Onun tanımından şunu anlayabiliriz: Başarı, inkişaf, serpilme, tekemmül etme bir hal değil bir faaliyet ya da faaliyetler dizisidir. Dolayısıyla tekemmül etmek, başarılı olmak bir takım faaliyetleri mükemmel olarak ya da çok iyi icra etmek demektir.


48. Soru

Siyaset ile ahlak arasında ARistoteles nasıl bir ilişki görmüştür?

Cevap

Bugün ahlak ve siyaset alanları birbirinden bir ölçüde de olsa ayrılabilir alanlar olarak anlaşılıyor. Ama Aristoteles için bu ikisi birbirini tamamlayan ya da birbirinin uzantısı olan sahalardır. Gerçekten de Aristoteles siyaseti ayrı bir alan olarak düşünmemiş, bunu etik başlığı altında incelemiştir. Onun Politika adını taşıyan risaleleri Nikomakhos’a Etik kitabının devamı mahiyetindedir.


49. Soru

Aristoteles'in mantık ve münazaraya ilişkin eserleri nelerdir?

Cevap

Mantık ve münazaraya dair eserleri, Organon adlı eserinde yer alan Categoriae (Kategoriler), De Interpretatione (Yorum Üzerine), Analytica Priora (Birinci Analitikler), Analytica Posteriora (İkinci Analitikler), Topica (Topikler) ve Sophistici Elenchi (Sofistik Çürütmeler) risalelerinden oluşmaktadır.


50. Soru

Aristoteles'in ahlak ve siyaset ile ilgili eserleri nelerdir?

Cevap

Ahlak ve siyaset ile ilgili eserleri Ethica Nicomachea (Nikomakhos’a Etik), Magna Moralia (Büyük Etik), Ethica Eudemia (Eudemos’a Etik), Politica (Politika), Oeconomica (Ekonomi) adlı risaleleridir. Bunlardan Magna Moralia ile Oeconomica’nın özgünlükleri tartışmalıdır.


51. Soru

Aristoteles'in mimesis kavramı nasıl yorumlanmalıdır?

Cevap

Mimesis kelimesinin nasıl anlaşılması gerektiği üzerine farklı yorumlar getirilmiştir. En genel manada mimesisin tabii süreçlere bir müdahale olduğu anlayışı kabul görmektedir. Yani mimesisin doğanın bir taklidi ya da doğanın taklit edilmesi olduğu söylenebilir. Bunu şöyle bir örnekle açıklamak mümkündür. Bizi tabiat sağlıklı kılmaktadır. Ancak hastalandığımızda bir hekim de tabiatı taklit ile bizi sağlığımıza kavuşturabilir. Yani bir biçimde hekim bedenimizde doğal sürecin bir benzerini, bir taklidini oluşturarak sanatını icra eder.


52. Soru

Aristoteles'in estetik anlayışına genel hatlarıyls bakıldığında nasıl bir çıkarım yapılmaıldlır?

Cevap

Öğrenmenin verdiği haz, mutluluğun ya da başarının sebebi olan bilme edimi, bilgilenme yoluyla insanın yücelmesi. Aristoteles’in sanat ve estetik anlayışını da bunların belirlediğini görüyoruz. Elimizde mevcut olduğu kadarıyla Poetika kitabı, bilhassa tragedya üzerine söyledikleri, bilgilenmenin verdiği haz ve anlayış ile bunun getirdiği duygusal arınmanın sanatın hedefi olduğunu vazetmektedir.


53. Soru

Aristoteles anayasaları kaça ayırır?

Cevap

Aristoteles anayasaları inceler ve üç gruba ayırır. Bunlar yönetim biçimi olarak monarşi, aristokrasi ve demokrasiyi benimseyen anayasalardır. Aristoteles bir kişinin ya da bir hanedanın olgunluk, mükemmellik anlamında herkesten üstün olduğu bir toplumda o kişi ya da hanedanın tek başına yönetmesinin ve tüm meselelerde hüküm sahibi olmasının adil olduğu görüşündedir.


54. Soru

ARistoteles'e göre insan öteki canlılardan nasıl ayrılır?

Cevap

İnsanoğlu diğer varlıklardan aklı ve düşünme gücü ile ayrılır. Aristoteles’e göre, insanoğlunun zihni, onun içindeki ilahi şeydir. İnsan diğer varlıklardan aklı sebebiyle ayrıldığına göre en iyi bir biçimde icra ederek inkişaf edeceği, serpileceği, tekemmül edeceği husus da aklı ya da bir diğer ifadeyle zihinsel melekeleri olmalıdır. ‘Eudaimonia’ ya da başarı zihinsel olgunluklarla elde edilebilir.


55. Soru

Aristoteles ruh kavramını nasıl düşünmüştür?

Cevap

Demek ki Aristoteles ruhu yaşayan nesnelerin yaşam formu olarak düşünmekte, canlı varlıkların hayatiyetlerini ve bedensel bütünlüklerini temin eden ve bedene edimsellik kazandıran bir şey olarak tasavvur etmektedir. Ona göre, bedenden ayrı bir ruh düşünülemez.


56. Soru

Aristoteles'e göre akla dayalı öğretim ve öğrenim nereden doğar?

Cevap

Aristoteles’e göre, akla dayalı tüm öğretim ve öğrenim (bilgi diyelim) önceden mevcut olan bir bilgiden doğar. Aristoteles’in bu anlayışı aslında mantık anlayışını da izah etmektedir


57. Soru

Öncül ne anlama gelir?

Cevap

Bir önermede kanıtlanmaya çalışılan ifadeye netice veya sonuç diyecek olursak bu neticeye götüren kanıtlayıcı nitelikteki ifadelere de öncül denir.


58. Soru

Kopula ne anlama gelir?

Cevap

Önerme süje ile yüklem arasındaki bir bağı ifade ettiği için bu bağı oluşturacak bir unsura ihtiyaç vardır. Bu bağa “kopula” (bağ) adı verilmektedir. Kopula diye tabir edilen şey Türkçe ifadelerin sonunda yer alan ve hüküm belirten “… dir/dır” koşacıdır.


59. Soru

Aristoteles kendi deyimiyle Atina'yı neden terk etmiştir?

Cevap

Büyük İskender’in ölümü üzerine Atina’da yükselen Makedonya karşıtlığı Aristoteles’i töhmet altında bırakmış ve kendi deyimiyle “felsefeye karşı ikinci bir cürüm işletmemek için” Atina’yı terk etmek zorunda kalmıştı (ilk cürüm Sokrates’in idamıdır).


60. Soru

ARistoteles'in tabiat bilimine ilişkin eserleri nelerdir?

Cevap

a. Nazariyat ve kozmoloji ile alakalı Physica (Fizik), De Caelo (Gökyüzü Üzerine), De Generatione et Corruptione (Oluş ve Bozuluş Üzerine), Meteorologica (Meteoroloji), b. Psikoloji ile alakalı De Anima (Ruh Üzerine) ve Parva Naturalia (Küçük Doğal Şeyler) ve c. Biyoloji ile alakalı Historia Animalium (Hayvanların Tarihi), De Partibus Animalium (Hayvanların Kısımları Üzerine), De Motu Animalium (Hayvanların Hareketi Üzerine), De Incessu Animalium (Hayvanların Gelişimi Üzerine) ve De Generatione Animalium (Hayvanların Türeyişi Üzerine) adlı kitaplardan oluşmaktadır.


61. Soru

Aristoteles çalışmalarının temelini oluşturan külliyat kim tarafından derlenmiştir?

Cevap

modern Aristoteles çalışmalarının temelini oluşturan külliyat Immanuel Bekker’in derlediği Corpus Aristotelicum’dur.


Güz Dönemi Dönem Sonu Sınavı
18 Ocak 2025 Cumartesi
v