Etkili Davranış Yönetimi Dersi 7. Ünite Özet

Bakıma Gereksinimi Olan Bireylerde Kendini Yönetme Stratejileri

Giriş

Kendini yönetme stratejileri, engelli bireylerin başkalarına olan bağımlılıklarını azaltmada ve sorumluluk almalarını sağlamada etkilidir. Bunun yanı sıra, kendilerine olan güven duygularının gelişmesine, yaşam kalitelerinin artmasına ve öğrenilen beceri ya da davranışların doğal ortamlara genellemesine ve kendi yaşam sorumluluklarını almalarına da katkıda bulunmaktadır.

Kendini Yönetme

Kendini yönetme, bireylerin kendi davranışlarını devam ettirmek ya da değiştirmek için uygulayabilecekleri farklı stratejileri içermektedir. Kendini yönetme stratejileriyle bireylere kendi davranışlarını gözlemleme, değerlendirme ve değiştirme gibi beceriler öğretilmektedir. Bireyin kendi davranışlarını yönetmesi, eğitimin en temel amaçlarından biri olarak görülmektedir. Ayrıca yaşanan günlük olayların hemen hemen tümü kendi davranışlarımızı kontrol ettiğimizi ve kendini yönetme stratejilerini yaşamımızın farklı alanlarında kullandığımızı göstermektedir. Kendini yönetme stratejileri; öğrenme güçlüğü, bedensel yetersizlik, süreğen hastalıklar, otizm, zihinsel yetersizlik, dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu vb. gibi farklı yetersizliklere sahip olan bireylerin akademik ve akademik olmayan davranışlarını geliştirmek için de etkili bir şekilde kullanılmaktadır. Kendini yönetme stratejileri, evde, okulda veya iş yerinde başkalarına olan bağımlılığı azaltmak üzere genel eğitim öğretmenleri, özel eğitim öğretmenleri, bakım personeli ya da anne-babalar tarafından engelli bireylerin ihtiyaçlarını desteklemek amacıyla kolaylıkla kullanılabilmektedir.

Engelli bireylerin yeni bir beceriye yönelik öğretim yapıldıktan sonra bu beceriyi kullanmakta zorlandıkları bilinmekle birlikte öğretmenlerin, bakıcıların ya da anne babaların engelli bireylere sürekli ipucu sunmaları ya da onları sürekli pekiştirmeleri de mümkün değildir. Bu nedenle engelli bireylere kendi davranışlarının sorumluluğunu üstlenmeleri için kendini yönetme stratejileri öğretilmelidir. Alan yazında stratejilerin kullanımının;

a) Öğretmen, bakım personeli ya da anne-baba kontrolü olmadığı zamanlarda da bireylerin uygun biçimde davranmalarını sağladığı,

b) Kullanımının kolaylıkla öğrenilebildiği,

c) Öğretmenin öğretim için ayıracağı süreyi artırdığı,

d) Öğretim amaçlarına ulaşmada geleneksel yöntemlere kıyasla çok daha etkili olduğu,

e) Dışsal desteklere olan bağımlılıkları en aza indirerek bağımsızlık düzeyini artırdığı,

f) Bireylerin öğretime ve günlük etkinliklere katılımlarını ve motivasyonlarını artırdığı ifade edilmektedir.

Kendini Yönetme Stratejilerinin Sınıflandırılması

Kendini yönetme; a) kendine ön uyaran verme, b) kendine yönerge verme, c) kendini izleme/kaydetme, d) kendini değerlendirme ve e) kendini pekiştirme olmak üzere beş strateji içermektedir. Şekil 7.1’de kendini yönetme stratejileri ile ilgili bazı özet bilgilere yer verilmiştir. Engelli bireylere kendini yönetme stratejilerinin öğretilmesi sürecinde özel eğitim sürecinde görev alan tüm ekip üyelerinin (ör. özel eğitim uzmanı, genel eğitim öğretmeni, özel eğitim öğretmeni, doktor, aile, fizik tedavi uzmanı, bakım personeli vb.) kendini yönetme stratejilerinin öğretimi sürecinde iş birliği içerisinde çalışmaları engelli bireylerin bağımsız ve kendi yaşam sorumluluklarını alabilen bireyler olabilmeleri için oldukça önemlidir. Bu nedenle bu bölümün izleyen başlıklarında kendini yönetme stratejileri ve her bir stratejinin öğretimi için gerekli olan aşamalara ait genel bilgilere yer verilmeye çalışılacaktır.

Kendine ön uyaran verme, bireyin istendik davranışı başlatmasıyla sonuçlanacak görsel, işitsel ya da dokunsal bir uyaranı kendisine sunmasıdır. Engelli bireylere kendine ön uyaran verme becerisinin öğretilmesinin yararları arasında;

a) bir başkasının ipucuna gerek duyan engelli bireylerin başkalarına olan bağımlılığını azaltılması,

b) karmaşık davranışları veya becerileri tamamlamak için gerekli basamakları hatırlamakta güçlük çeken öğrencilerin, bu basamakları hatırlamalarına yardımcı olması,

c) bu sistemi kullanmayı öğrenen bireylerin kendine ön uyaran vermeyi farklı davranışlar için çeşitli ortamlara kolayca genelleyebilmesi sayılmaktadır.

Kendine yönerge verme, bireye kendi sözel davranışlarını kullanmak ya da kendi performansına rehberlik etmek için kendi kendine konuşma öğretimini içeren bir stratejidir. Kısaca öğretim ya da günlük etkinlikler sırasında öğretmen, aile bireyleri, akranlar ya da bakım personelinin engelli bireye verdiği yönergeleri bireyin kendi kendine vermesi, kendine yönerge verme olarak tanımlanabilir. Kendine yönerge vermenin öğretimi genel olarak bireyin hedef davranışı gerçekleştirmeden önce kendisine sözel ipuçları sunmasını öğretmeyi içermektedir. Kendine yönerge verme evde, okulda ve diğer sosyal ortamlarda çok farklı beceri/davranışların öğretiminde kolaylıkla kullanılabilmektedir. Ayrıca; etkinlikleri gerçekleştirmek için bireyin yanında ek araç gereç taşımasını gerektirmemesi, öğrenildikten sonra kolaylıkla ve başkalarını rahatsız etmeden kullanılabilir olması, öğretimi yapılan ifadelerin aynı zamanda kendini pekiştirme ifadeleri içermesi ve bireyin başkalarına bağımlı olmadan kendisini sözel olarak ve anında pekiştirmeyi öğrenmesi de kendine yönerge vermenin avantajları arasında sayılmaktadır. Kendine yönerge vermenin öğretimi dört adımı içermektedir:

  1. problem (ör., lavaboda sabun olmaması),
  2. üç alternatif çözüm önerisi (ör., “etrafına bak”; “dolaba bak”, “bakım personeline sor”),
  3. kendi cevabını değerlendirme ( ör., “etrafıma baktım, sabun yok”, “dolaba baktım, sabunu buldum”),
  4. sabunu bulduğunda kendini pekiştirme (ör., “güzel”, “harikayım”).

Kendini izleme, bireyin kendisinin hedef davranışı ya da beceriyi gerçekleştirip gerçekleştirmediğini gözlemesi ve bunu kaydetmesidir. Kendini izleme sürecinde birey, kendi davranışlarına ilişkin veri toplamaktadır. Kendini izleme stratejisinin öğretimi için bireyin bir beceri ya da davranışı yapmayı öğrenmiş olması gerekmektedir. Kendini izleme sürecinde kullanılmak üzere geliştirilen araç-gereçler ve kayıt formları bireyin yaşına, gelişim düzeyine ve yeterliklerine uygun olmalıdır.

Bireyin öğretim öncesinde ya da sonrasında hedef davranışı, ölçütü karşılar düzeyde gerçekleştirip gerçekleştirmediğini kendisinin belirlemesi kendini değerlendirme olarak isimlendirilmektedir. Kendini değerlendirme sürecinde öğrencinin, kendini izleme sırasında topladığı verileri incelemesi ve performansını davranış için belirlenen ölçütü dikkate alarak yorumlaması beklenir. Kendini değerlendirme sırasında derecelemeli ölçü araçları, kontrol listeleri ya da grafikler kullanılabilir. Dereceleme ölçekleri bir davranışın ne kadar kaliteli yapıldığını gösteren ölçme araçlarıdır. Bu ölçekler bazı kaynaklarda likert tipi ölçme aracı olarak da adlandırılmaktadır. Kontrol listelerinden daha duyarlı olan bu ölçekler davranışın gösterilme veya gösterilmeme düzeylerini belirtir. Kendini değerlendirme stratejisi için kullanılan kontrol listeleri ise genel olarak gözlenen bir davranışın ya da becerinin basamaklarını “yapıldı”, “yapılmadı” ya da “var”, “yok” şeklinde işaretlenmesi ile kullanılmaktadır. Grafiklerse, bireyin hedeflenen ölçüte ne kadar yaklaştığını gösteren görsel araçlar olarak kendini değerlendirmeyle birlikte kullanılabilmektedirler.

Kendini pekiştirme bireyin ölçütü karşılayıp karşılamadığına bağlı olarak hoşuna giden bir ödülü seçmesi ya da bir uyaranı kendine sunması olarak tanımlanmaktadır. Diğer kendini yönetme stratejileriyle benzer şekilde bireyin kendini pekiştirmeyi öğrenmesi, başkalarına olan bağımlılığını azaltmaktadır. Kendini pekiştirme, genellikle kendini izleme ve kendini değerlendirme stratejileri ile birlikte kullanılmaktadır. Kendini pekiştirme öğretimi, engelli bireyin kendini kontrol etme becerisinin gelişmesine ve bağımsızlığına katkıda bulanarak bireyin kendisi için en uygun olan pekiştirecin belirlenmesi sürecine aktif katılımı sağlamanın yanı sıra akademik ve günlük aktivitelere katılımı konusundaki motivasyonunun artmasını da sağlamaktadır.


Güz Dönemi Ara Sınavı
7 Aralık 2024 Cumartesi
v