İletişim ve Alternatif İletişim Sistemleri Dersi 6. Ünite Özet

Doğal Dil Öğretim Teknikleri

Giriş

Dili kullanmamızın en temel nedeni gereksinimlerimizi dile getirmek ve sosyal destek sağlamaktır. Doğal ortamlarda öğretim fırsatları yaratmanın en önemli nedenleri; bireyin ilgisini kullanmak, doğal katılımını sağlamak, doğal deneyimler sonucu ortaya çıkan etkileşim fırsatlarını değerlendirmektir. Doğal ortamlarda kullanılan dil öğretim tekniklerini kullanabilmek için öğretim fırsatları yaratma konusunda bilgi sahibi olmak gerekmektedir.

Doğal Dil Öğretim Tekniklerinin Bileşenleri

Doğal dil öğretim tekniklerinin bileşenleri;

  • Bireyin özelliklerini temel alan uygulamalar,
  • Yetişkin davranışlarının özellikleri ve
  • Etkinlik/uygulama düzenlemelerinin özellikleri olarak sıralanmaktadır.

Bireyin Özelliklerini Temel Alan Uygulamalar

Bireyin özelliklerini dikkate alarak yapılabilecek uygulamalar şöyle sıralanabilir:

  1. Güçlü yönlerini temel alan uygulamalar,
  2. İlgisini temel alan uygulamalar ve
  3. Amaç temelli uygulamalar.

Bu uygulamaların her biri bireyin insanlarla ya da materyallerle etkileşim başlatmasını kolaylaştırmaya yönelik olup, bakımdan sorumlu bireyler için öğretme fırsatları oluşturmaya yöneliktir.

Güçlü yönlerini temel alan uygulamalar: Güçlü yönlerini temel alan uygulamalar, bireyin yapamadıklarından ziyade yapabildiklerine odaklanarak, bireyin gereksinimlerinin desteklenmesini temel almaktadır. Bireyin güçlü yönlerini temel almak aynı zamanda; bireyin var olan dil gelişim düzeyini dikkate alarak (güçlü olduğu alanları fark ederek), üzerine yeni bir basamak koymak ve geliştirmek anlamına da gelmektedir.

İlgilerini temel alan uygulamalar: Bireyin ilgilerini temel alan uygulamalarda, öğrenme fırsatı oluşturmak için bireyin kişisel ilgilerinden yararlanılmaktadır.

Amaç temelli uygulamalar: Bu uygulama ile işlevsel ve gelişimsel olarak uygun olan becerilerin amaç olarak seçilmesi ve bu amaçlar doğrultusunda doğru teknikler kullanılarak desteklenmesi durumunda bireyin becerileri edinmesi beklenmektedir.

Yetişkin Davranışlarının Özellikleri

Doğal dil öğretim tekniklerinin başarılı bir şekilde kullanılabilmesi için yetişkinin (bakımdan sorumlu olan kişinin) sahip olması gereken bazı davranış özellikleri bulunmaktadır. Bu davranış özellikleri, nitelikli etkileşim stratejileri olarak da tanımlanmaktadır. Bu temel stratejilerin amaçları şöyle sıralanabilir:

  1. Bireyin materyallerle ya da diğer insanlarla etkileşime katılımını sağlamak/arttırmak,
  2. Bireyin iletişim girişimlerinin duyarlı yetişkin davranışları ile karşılık bulması sonucu bireyin sosyal tepkilerini geliştirmek,
  3. Bireyin kurduğu etkileşimlerin olumlu davranışlar sergilenerek karşılanması,
  4. Karşılıklı birey (çocuk)-yetişkin etkileşimlerinin kurulması,
  5. Ortak ilginin sağlanması,
  6. Bireyin dil gelişiminin desteklenmesi.

Yukarıda belirtilen temel stratejiler aşağıda ayrıntılı bir şekilde açıklanmıştır:

Bireyin liderliğini izleme: Bireyin liderliğini izlemek, onun o anda ilgilendiği, oynadığı, baktığı, dokunduğu olay ya da nesne ile yetişkinin de ilgilenmesi ve onun dünyasına girmesi anlamına gelmektedir.

Sıra alma: Sıra alma dil gelişiminin desteklenmesi sürecinde yetişkinin sergilemesi gereken en önemli davranışlardan biridir. Çünkü karşılıklı konuşma sırasında aslında sıra alınmaktadır. Konuşmanın doğasında; konuşma, dinleme, tekrar konuşma, dinleme örüntüsü birbirini izlemektedir. Sıra alma sırasında birey konuşmanın doğasını kavramanın yanında bekleme, dinleme ve izleme davranışlarını da kazanmaktadır.

Duyarlılık: Duyarlılık çocuğun dünyasına girmenin anahtarı olarak değerlendirilebilir. Çocuğun ilgilendiği, etkileştiği, baktığı, dokunduğu durum ya da nesnelerin farkında olduğunuzu çocuğa hissettirmeniz gerekmektedir. Çocuğun ilgilerini önemsediğinizi ve ilgilerinin farkında olduğunuzu ona anlatmak, çocuğun kendi dünyasına sizi almasını sağlayabilmektedir. Duyarlı bir yetişkin, çocuğun ilgilendiği şeyle ilgilenmeli ve çocuğun sınırlarını ihlal etmemeye özen göstermelidir.

Yanıtlayıcılık: Yanıtlayıcılık çocuğun dünyasına girebilmiş olan yetişkinin, bireyin gelişim düzeyine uygun olacak ve dil gelişimini destekleyecek şekilde onun dünyası hakkında anlamlı girdiler sunmasıdır. Yanıtlayıcılık, bireyin ilgilendiği nesnenin ya da durumun; isimlendirilmesi, hakkında soru sorulması, taklidinin yapılması ya da yorum yapılması gibi yollarla gerçekleştirilebilir.

Taklit etme: Sosyal öğrenme kuramı; öğrenmeyi taklit etme, model alma ile açıklamaktadır. İnsanoğlu sosyal bir varlıktır ve taklit etme öğrenme için en sık başvurduğu yollardan birisidir. Taklit etme aynı zamanda olumlu etkileşim fırsatları sağlayan bir araç olarak da düşünülebilir.

Etkileşim hızı: Her bireyin etkileşim hızı farklıdır. Bu nedenle etkileşim hızınızı karşınızda bireyin etkileşim hızına uygun hale getirmelisiniz. Etkileşim hızınızın olması gerektiği gibi olduğunu anlayabilmenin belli ipuçları vardır. Eğer, karşınızdaki sizi izleyebiliyor, tepki geliştirebiliyorsa etkileşim hızınızın uygun olduğunu düşünebilirsiniz.

Duygusal İfade edici olma: Duygusal ifade edici olmak şaşırtıcı, üzücü, komik, mutlu, kızgın, kırgın gibi duyguların yaşanması durumunda, yetişkinin yüz ifadesi, jest ve mimikleri, bedeninin duruşu ve ses tonuyla bunu anlaşılır kılması ve bu duyguların arasındaki farkları hissettirebilmesidir.

Onaylayıcı olma: Yetişkin tarafından bireyin yaptıklarını kabul etme ve olumlu sözel bildirimde bulunma anlamına gelen onaylayıcı olma, etkileşimin nitelikli olması için yetişkinin sahip olması gereken başka bir özelliktir.

Başarı odaklılık ve Yönlendiricilik: Yetişkin davranışları içerisinde etkileşim sırasında en çok dikkat edilmesi gereken davranışlardan ikisi başarı odaklı olabilme ve yönlendiriciliktir.

Etkinlik/Uygulama Düzenlenmesinin Özellikleri

Rutinler; yaşamımızı devam ettirmek için çoğunlukla yapmaya zorunlu olduğumuz, genellikle kendiliğinden olan ve her gün benzer saatlerde gerçekleştirdiğimiz etkinliklerdir. Etkinlikler ise rutinlerin dışında geçirilen zamanların değerlendirilmesidir.

Etkinlikler farklı günlerde ve farklı zaman dilimlerinde farklı şekillerde gerçekleştirilebildiği için rutinlerden ayrılmaktadır. Ancak etkinlikleri rutin haline getirmek de mümkündür. Örneğin, çiçeklerin sulanması etkinliğini her gün aynı saatte yapılması o etkinliğin artık rutin haline gelmesini sağlayacaktır. Geçiş ise, bir etkinlikten bir etkinliğe, bir rutinden bir rutine ya da bir etkinlikten bir rutine geçerken arada geçen süreçtir.

Rutin gerçekleştirilen etkinlikler, etkinlikler arasındaki geçişler bireyin bir sonraki adımda ne yapacağını anlaması bakımından psikolojik olarak hazır olmalarını sağlamaktadır. Doğal dil öğretim tekniklerini kullanabilmek için çalışacağınız bireyin günlük rutin, etkinlik ve geçişlerini belirlemeniz oldukça önemlidir.

Dil Gelişim Düzeyinin Farkında Olma

Çalıştığınız bireyin dil gelişim düzeyinin farkında olmak hangi amacı seçeceğinize, çocuğu nasıl desteklemeniz gerektiğine ve hangi teknikleri kullanmanız gerektiğine dair size bilgi sunacaktır.

Söz Öncesi İletişim Gelişimi

Söz öncesi iletişim gelişimi şöyle sıralanabilir:

  • Refleksif Ağlama ve İstemsiz Sesler (0-2 ay),
  • Cıvıldama ve gülme (2-4 ay),
  • Ses oyunları (4-6 ay), • Babıldama (6-10 ay),
  • Jargon.

Tek Sözcük Üretme

Söz öncesi gelişimin tamamlanması ile birlikte ilk sözcükler ortaya çıkmaktadır. Normal gelişim gösteren bireylerde ilk sözcükler 11-13 ay arasında duyulmaya başlamaktadır. Tek sözcük üretme dönemine geçildiğinde, MacArthur İletişim Gelişimi Envanteri’ne göre aşağıdaki kategorilerin öğrenildiği belirtilmektedir:

  1. Ses efektleri ve hayvan sesleri (mö, miyav,
  2. me vb.),
  3. Oyunlar ve rutinler (ce oyunu, baş baş vb.),
  4. Hayvanlar (kedi, köpek, kuş),
  5. Yiyecek ve içeçekler (su, mama vb.),
  6. İnsanlar (baba, anne, dede, bebek vb.),
  7. Oyuncaklar (top, balon vb.).

Sözcükleri Bir Araya Getirme

Sözcükleri bir araya getirme dönemi yaygın olarak birey 50 tek sözcüğü üretmeye başladığında gerçekleşmektedir.

Çevresel Düzenlemeler

Çevresel düzenlemeler öğretim fırsatlarının oluşturulması amacıyla öğretim ortamında yapılacak değişiklikler ve düzenlemeler olarak ifade edilebilir. Öğrenme fırsatları yaratma sürecinde en çok başvurulan çevresel düzenlemeler kısaca şöyle açıklanabilir:

  1. İlgi çekici etkinlik veya materyal sağlama: Bireyin ilgileri doğrultusunda, etkileşime girmekten keyif alacağı etkinlik ve materyallerin sunulması anlamına gelmektedir.
  2. Ulaşılmaz hale getirme : Bireyin ilgisini çeken, almak isteyeceğini düşündüğünüz nesne ya da oyuncakları görebileceği ancak yardım istemeksizin alamayacağı hale getirmek ulaşılmaz hale getirme stratejisi olarak ifade edilmektedir.
  3. Sınırlı oranda verme: Bireyin o an kullanmak istediği nesneyi, yiyeceği, içeceği, oyuncağı parçalar halinde vererek, her seferinde talep etmesini, istemesini, iletişim başlatmasını ve girişimde bulunması sağlayacak öğretim fırsatları yaratılabilmektedir.
  4. Eksik bırakma : Eksik bırakma çevresel düzenlemesini uygularken “unutmuş gibi yapmak” ve bu yolla bireyin ilgisini çekmek öğretim fırsatı yaratmak amacıyla kullanılmaktadır.
  5. Seçim yapma fırsatları sağlama: Seçim yapma fırsatlarının sağlanması bireyin ilgisi doğrultusunda etkileşim kurma fırsatının yaratılmasının yanı sıra karar verme becerisi ve özerkliğinin gelişmesini de sağlamaktadır.
  6. Şaşırtıcı durumlar yaratma: Bu strateji kullanılırken yetişkinin yaratıcı olması gerekmektedir. Şaşırtıcı durumlar yaratılırken bireyle hali hazırda bir etkinlik gerçekleştiriyorken o an için bireyin ilgisini çekecek bir eylemde bulunmak gerekmektedir.

Doğal Dil Öğretim Teknikleri

Model Olma

Bu teknikte isminden de anlaşıldığı gibi bireye sözel model sağlanmaktadır. Model olma tekniği;

  1. Yanıt beklemeden model olma ve
  2. Genişletmeler kullanarak model olma,
  3. Seçenek sunma ve
  4. Talep etme-model olma olmak üzere dört başlıkta incelenecektir.

Yanıt Beklemeden Model Olma

Yanıt beklemeden model olma tekniği öncelikle söz öncesi gelişim düzeyinde olan, alıcı dilinin geliştirilmesin gereksinim duyan bireylerde kullanılması uygun olan bir tekniktir.

Yanıt beklemeden model olma tekniği üç farklı şekilde uygulanabilir. Bunlar;

a. Sözcük bombardımanı,
b. Paralel konuşma ve
c. Kendi kendine konuşma şeklinde sıralanmaktadır.

Sözcük Bombardımanı: Bu tekniğin kullanılması için öncelikle bireyin çevresinde en çok kullanmaya gereksinim duyduğu, karşılaştığı ve ilgilendiği sözcükler belirlenmelidir.

Paralel Konuşma: Paralel konuşma tekniği, bireyin yaptığı ne varsa bireyin gelişim düzeyine uygun olarak yetişkin tarafından bireye anlatılmasıdır.

Kendi Kendine Konuşma: Kendi kendine konuşma tekniği paralel konuşma tekniğine benzemektedir ancak burada farklı olan şey bu sefer yetişkin kendi yaptıklarını anlatmaktadır.

Genişletmeler Kullanarak Model Olma

Genişletmeler kullanarak model olma, bireyin dil gelişim düzeyinin bir basamak üstünde ona model olarak dil gelişiminin desteklenmesini hedeflemektedir. Genişletmeler kullanarak model olma iki farklı şekilde yapılabilmektedir. Bunlar;

a. Sözcük ekleme ile genişletme ve
b. Düzeltme/yer değiştirme yaparak genişletme olarak sıralanmaktadır.

Sözcük Ekleme ile Genişletme: Sözcük ekleyerek genişletme kullanmak çocuğun hali hazırdaki dil düzeyinin üstünde performans geliştirmesini sağlamak amacıyla çocuğun kullandığı sözcük ya da cümle yapısının daha karmaşık hale getirilerek model olunmasıdır.

Düzeltme/Yer Değiştirme Yaparak Genişletme: Bu teknik çoğunlukla sözcük çıktısı olan çocukların dil gelişimini desteklemek amacıyla kullanılmaktadır. Çocuğun yanlış kullandığı sözcüklerin düzeltilmesi, yerlerinin değiştirilmesi ya da aynı anlama gelebilecek farklı bir sözcük kullanılarak model olunmasını kapsamaktadır.

Seçenek Sunma

Seçenek sunma talep etme-model olma tekniği kullanılmadan önce kullanılması uygun olacak bir tekniktir. Seçenek sunmada çocuğa ne yapmak istediği ile ilgili geniş bir soru sorulduktan sonra seçenekler isimlendirilerek model olunur. Yani bir bakıma çocuğun tepkisinden önce seçim yapabileceği fırsatlar sözel model yoluyla kendisine bildirilir.

Talep Etme-Model Olma

Talep etme-model olma tekniği sözcük çıktısı olan ancak sözcükleri her fırsatta kendiliğinden kullanmayan bireylerin, sözcük kullanımı akıcılıklarını arttırmak amacıyla kullanılmaktadır. Model olma tekniklerine bakıldığında bireyin alıcı dil gelişimi ve ipucu sunularak ifade edici dil gelişimi desteklenirken, talep etme-model olma tekniği ile birlikte bireyin sözcükleri bağımsız üretmesi hedeflenmektedir. Bu nedenle talep etme-model olma tekniğini henüz hiç sözcük çıktısı olmayan bir bireyle kullanmak yerine, sözcük çıktısı olan ancak bağımsız şekilde sözcük kullanımı olmayan bireylerle kullanmak daha yerinde olacaktır. Talep etme-model olma tekniğinde yetişkin bireyden bir talepte bulunmaktadır.

Talepte bulunduktan sonra, bireyin tepki vermesi için belli bir süre beklenti içinde beklemektedir. Yaygın olarak bekleme süresi 3-5 saniye olarak belirlenmektedir. Bekleme süresi içerisinde eğer birey tepki verirse yukarıda belirtilen genişletmeler kullanarak model olma tekniği kullanılarak bireyin dil gelişim düzeyi bir basamak daha ileri olacak şekilde model olunabilir. Eğer bireyden herhangi bir tepki gelmezse, bireyden beklenilen tepki model olunur.

Doğru Sorular Sorma

Doğru sorular sorma sözcük çıktısı olan bireylerin konuşmalarını akıcı ve bağımsız hale getirmek için kullanılabilecek tekniklerden bir tanesidir. Doğru sorular sorarken karşınızdaki bireye önce içinde ipucu içermeyen ya da çok az ipucu içeren sorulardan sormalısınız. Karşınızdaki bireyin bekleme süresinde cevap verememesi durumunda daha fazla ipucu içeren soru sorarak destek olmalısınız.

Eğer birey sorunun içerisinde sunabileceğiniz tüm ipuçlarına rağmen cevap veremiyorsa, cevabı model olarak siz sunmalısınız.

Örneğin, Ayşe’ye ilk olarak oyun alanındayken “Ne yapmak istersin?” diye sorduğunuzda sorabileceğiniz en açık uçlu sorulardan birini sormuş olursunuz.

Ayşe’nin vereceği cevabı bekleme süresi (3-5 sn.) içerisinde beklemelisiniz. Eğer Ayşe cevap vermezse Ayşe’ye biraz daha ipucu sağlayacak bir soru yöneltmelisiniz. “Ayşe hangi oyunu oynamak istersin?” demek daha önce sorulan sorudan daha daraltılmış bir cevabı içermektedir. Eğer Ayşe bekleme süresi içerisinde tekrar cevap vermezse, bu sefer içerisinde daha fazla ipucu içeren soru sorulmalıdır. “Ayşe evcilik mi oynamak istersin, marketçilik mi?” sorusu seçenek sunarak Ayşe’ye verebileceği yanıtlar açısından model olmaktadır.

Dolayısıyla soru sorma sırası;

  1. “Ne yapmak istersin?”
  2. “Ayşe hangi oyunu oynamak istersin?”
  3. “Ayşe evcilik mi oynamak istersin, marketçilik mi?” şeklinde olmalıdır.

Ayşe eğer son soruyu da yanıtsız bırakırsa, Ayşe yerine bir tercihte bulunarak sürecin sonlandırılması uygun olacaktır.

Bekleme Süreli Öğretim

Bekleme süreli öğretim çocuğun kendiliğinden iletişim başlatmasının hedeflendiği durumlarda kullanılmaktadır. Bekleme süreli öğretimi kullanabilmek için çocuğun ilgisinin olduğu nesne ya da etkinliği bireyin yetişkinden talep etmesini sağlayacak ortam düzenlemesi yapılmalıdır. Bekleme süresi sizin önceden belirlediğiniz süredir.

Eğer birey bekleme süresi boyunca iletişime ya da etkileşime girme girişiminde bulunmazsa ikinci bekleme süresine geçilir ve ikinci bekleme süresi boyunca beklenir. İkinci bekleme süresinde de bireyin sizinle etkileşime girmemesi durumunda yanıt beklemeden model olarak süreci sonlandırabilirsiniz.

Fırsat Öğretimi

Fırsat öğretimi de bireyin bağımsız iletişim başlatma becerisini geliştirmek ve dil gelişimini desteklemek amacıyla kullanılan bir tekniktir. Fırsat öğretimi beş aşamadan oluşmaktadır:

  1. Düzenle ve Gözle: Öğrenme ortamının bireyin etkileşim ve iletişim başlatmasına olanak sağlayacak şekilde düzenlenmesidir.
  2. Katıl: Bireyin başlattığı etkileşime yetişkinin katılmasıdır.
  3. Bekle: Yetişkinin katılımına bireyin vereceği tepki beklenir. Sorulan bir soruya cevap beklenebileceği gibi, bir gülümseme de beklenebilecek tepkiler arasındadır.
  4. Destekle: Eğer birey tepki vermekte güçlük yaşıyorsa, ipuçları kullanılarak desteklenebilir.
  5. Onayla: Bireyin doğru tepkileri genişletilerek, tepkisiz kalırsa ya da yanlış tepki verirse yanıt beklemeden model olarak süreç sonlandırılabilir.

Öğretim Planlaması

Öğretim planlaması neyi, nerede ve nasıl yapacağınızı size gösterecek olan bir düzen içermektedir. Öğretim planlamasında “3N ” yani “Ne” , “ Nerede” ve “ Nasıl ” yöntemini kullanmak oldukça kolaylık sağlamaktadır. Bu yöntemde bu üç soruya cevap verilmektedir.

Ne: Amaç Yazımı

Öğretimin planlanmasının ilk aşaması amacın belirlenmesidir. Amacın belirlenmesi için çalıştığınız bireyin dil gelişim düzeyinin farkında olmanız, öncelikli gereksinimlerinin neler olduğunu ve bunların yanı sıra ilgilerini ve yeterliklerini belirlemeniz gerekmektedir. Amaç cümlesini yazarken işlevsel ve ölçülebilir olmasına dikkat etmek gerekmektedir. Amacın işlevselliği; daha önce de belirtildiği gibi çocuğun/bireyin günlük yaşantısında en çok gereksinim duyduğu, hayatını kolaylaştıracak öncelikli beceri ve davranışların belirlenmesidir. Amacın ölçülebilir olması ise bir beceri ya da davranışın hangi düzeyde ve hangi koşullarda öğrenilmiş olmasının hedeflendiğini belirtmelidir.

İpuçları

Dil öğretiminde yaygın olarak kullanılan ipuçları;

  • Jest, mimik ve bakışlar,
  • Sözel ipucu ile
  • Model olma olarak sıralanmaktadır.

Jest, mimik ve bakışlar: Duygusal ifade edicilikte de belirtildiği gibi jest, mimik ve bakışlar yaşantıların sözsüz olarak anlamlandırılmasında büyük rol oynamaktadır. Yine yüz ifadelerine hakim olmak ve el hareketlerini kullanarak bireyin ifade etmesini kolaylaştırmak; jest, mimik ve bakışların ipucu olarak kullanılmasıdır.

Sözel ipucu: Sözel ipucu doğrudan ve dolaylı olmak üzere iki şekilde yapılabilmektedir. Doğrudan sözel ipucu bireye ne yapması gerektiğini açıkça ifade etmektir. Dolaylı sözel ipucu kullanırken ise örtük bir ifade kullanılarak bireyin ne yapması gerektiği konusunda ona yardımcı olunmaktadır.

Model olma: Doğal dil öğretim sürecinde model olma bir öğretim tekniği olarak da açıklandı. Model olma aynı zamanda bir ipucu olarak da kullanılmaktadır. Model olma kullanırken bireyin söylemesi istenen sözcük ya da cümle bireyin ifade etmesi gerektiği şekilde bireye sunulur.

Örnek Amaç Cümlesi

Ali üç gün üst üste farklı etkinlik ve geçişlerde ana renkleri yetişkin model olduğunda söyler.

Nerede: Rutin-Etkinlik-Geçiş

Öğretimin planlamasının ikinci aşaması belirlenen amacın nerede, yani hangi rutin, etkinlik ya da geçiş sırasında çalışılacağının belirlenmesidir. Belirlenen amacın özelliğine uygun ortamın sizin tarafınızdan belirtilmesi gerekmektedir.

Nasıl: Doğal Dil Öğretim Teknikleri ve Çevresel

Düzenlemeler Öğretim planlamasının üçüncü aşaması belirlenen amacın hangi teknik ve çevresel düzenlemeler kullanılarak çalışılacağının belirlenmesidir.


Bahar Dönemi Dönem Sonu Sınavı
25 Mayıs 2024 Cumartesi