Uluslararası İlişkilerde Araştırma Yöntemleri Dersi 8. Ünite Özet

Çoklu Yöntem Yaklaşımları

Giriş

Son zamanlarda uluslararası ilişkiler alanında çoklu yöntem yaklaşımlarının kullanımı hızla yaygınlaşmıştır. Bazı araştırmacılar, nitel ve nicel yaklaşımların epistemolojik olarak farklı olduklarını ve aynı çalışma içerisinde entegre edilemeyeceklerini savunurken çoklu yöntem kullanımını savunan araştırmacılar, araştırma sorusunu en iyi şekilde cevaplayabilmek için yöntemin soruya göre belirlenmesinin gerektiğini vurgulamaktadır.

Henry Brady ve David Collier (Sosyal Araştırmayı Yeniden Düşünmek/Rethinking Social Inquiry adlı kitaplarında-2004), iki yöntem arasında derin farklılıklar olmadığını, bazı farklılıkların araştırmacılar tarafından aşılabileceğini; King, Keohane ve Verba da (Sosyal Araştırmayı Tasarlama/Designing Social Inquiry adlı kitaplarında-1994) benzer şekilde kaliteli sosyal bilim araştırmalarının nicel ve nitel yaklaşımları aynı çalışma içerisinde entegre edebileceklerini belirtmiş ve bu iki yaklaşım arasında bilimsel çıkarımda izlenen prosedürler açısından bir farklılık olmadığını vurgulamışlardır.

Yöntemsel Çoğulculuk

Formel Modelleme Yaklaşımı

Formel modelleme kullanılarak, makro kuramlar hakkında bilgi edinebilmek ve olası senaryoları gerçek hayatta olmadığı kadar çeşitlendirebilmek mümkündür. Ancak bu model, ampirik bir yöntem olmadığı için elde edilen bulgularının nitel ya da nicel yöntemler kullanılarak test edilmesi gerekir. Yöntemin üstünlüğü, tümdengelim yönteminde saklıdır. Tümdengelim yöntemi ile nedensonuç ilişkilerinin detaylı olarak irdelenmesi ve test edilebilir hipotezlerin ortaya konulması mümkündür.

Formel modellemede birden fazla çözüm olabileceği için sonuca ulaşmak bazen zor olabilir. Ayrıca, kişilerin tercihleri modele bağımsız değişken olarak aktarılırsa, modelin açıklama gücü azalır. Bu eksikliklerin üstesinden gelebilmek için de bu tip modellerin vaka analizi ya da istatistiksel çalışmalarla desteklenmesi ve modelden çıkan hipotezlerin ampirik bulgularla ispatlanması gerekir.

Nicel Yöntemler

Nicel yöntemlerin üstünlükleri, iki değişken arasındaki ilişkiyi ölçebilmeleri ve bağımsız değişken üzerinde gözlemlenen etkinin ne kadarının farklı bağımsız değişkenler tarafından belirlendiğini gösterebilmeleridir. Farklı bağımsız değişkenlerin bir bağımsız değişken üzerinde yarattıkları etkilere kısmi etkiler denir. İki değişken arasında bir ilişkinin ölçülüyor olması, bu ilişkinin bir neden-sonuç mekanizmasına bağlı olduğunun kanıtı değildir. Bu nedenle formel modelleme ve vaka analizleri bu eksiklikleri gidermek üzere kullanılabilir.

Nitel Yöntemler

Neden-sonuç ilişkilerinin ispatlanması açısından üstün yöntemlerdir. Nitel yöntemler, süreç takibi gibi yöntemlerle bir ilişkinin gerçek bir nedensel ilişki olup olmadığını aydınlatmak konusunda istatistiksel yöntemleri tamamlayabilirler. Ayrıca, istatistiksel yöntemlerin açıklayamadığı sapkın ya da normal ölçülerin dışına çıkmış gözlemleri açıklamak için de vaka analizi yöntemine ihtiyaç vardır.

Çoklu Yöntem Karışım Çeşitleri

Birden fazla yöntemin entegre edilerek yürütüldüğü çalışmalara çoklu yöntem kullanan çalışmalar denir. Andrew Bennett’e göre, dört farklı araştırma türü ve amacı tanımlamak mümkündür:

  1. Mantıklılık incelemesi,
  2. Disiplinli-Yapılandırıcı çalışmalar,
  3. Kuram oluşturucu çalışmalar,
  4. Kuram test edici çalışmalar.

Mantıklılık incelemesi , bir araştırmaya devam etmeden önce harcanacak çabanın ve izlenecek yöntemde değişiklikler yapılmasının gerekli olup olmadığını belirlemek üzere yapılan bir ön çalışmadır.

Disiplinli-yapılandırıcı çalışmalar , bir vakayı ya da istatistiksel olarak gözlemlenen ilişkiyi açıklamak üzere bir kuramın kullanılmasıdır.

Kuram oluşturucu çalışmalar , tümdengelim ya da tümevarım yöntemlerini kullanarak çalışma dışında bırakılan ancak bağımlı değişken üzerinde olası etkisi olabilecek faktörleri yeniden ele almak, kuramı gözden geçirmek ve yeni bir kuram tanımlamak için yapılan çalışmalardır.

Kuram-testine yönelik çalışmalar ise kuramın geniş ya da kısıtlı bir gruba hitap edip etmediğini ve genellenebilir olup olmadığını belirlemeye yönelik çalışmalardır.

Aynı çalışmada birden fazla yöntem kullanıldığında sıralama önemlidir. Ayrıca aynı çalışma içerisinde yukarıda belirtilen araştırma amaçlarından birden fazlası hedeflenebilir. Dolayısıyla aynı çalışmada hem teori oluşturma, hem de teori test etmeyi hedefleyen yöntemlerin birlikte kullanıldığını görmek mümkündür.

Dört ve Üzeri Yöntemin Karışımı

Kalyvas’ın nicel, nitel ve formel modelleme ile birlikte etnografik çalışma ve arşiv taraması gibi farklı yöntemleri kullandığı 2006 yılında yayınlanan “ İç Savaş’ta Şiddetin Mantığı ” başlıklı çalışması zengin bir yöntem yelpazesini biraraya getiren bir çalışmadır.

Üçleme (Tripartite) Yöntemi

David Laitin’in, bir siyaset bilimcinin en mükemmel sonuçlara ulaşabilmesi için formel modelleme, istatistiki inceleme ve nitel vaka analizini kullanmasını önerdiği “ Üçleme Yöntemi ” olarak bilinen yaklaşımı üç yöntemin bir arada kullanıldığı en ünlü yaklaşımlardan biridir.

Laitin’in üçleme yöntemine göre, araştırmacı öncelikle cevabını aradığı soru üzerine tümdengelim yaklaşımıyla bir formel model inşa etmelidir. İkinci aşamada bu formel modelde ortaya koyduğu beklentilerin ne kadar doğru olduğunu kendi araştırma konusuyla alakalı tüm vakaları kapsayan bir istatistiki inceleme ortaya koyar. Üçüncü aşamada bir veya bir kaç vaka üzerinde derinlemesine bir nitel vaka analizi gerçekleştirir. Bu yaklaşımda ilerleme tek yönlü değildir, ikinci ve üçüncü aşamada elde edilen sonuçlara göre birinci aşamaya yani formel modele dönülerek yeniden yapılandırma yapılmalıdır.

İkili Karışım Çeşitleri

Nitel ve Nicel Yaklaşım Karışımları

Marc Morje Howard, “Post-Komünist Avrupa’da Sivil Toplumun Zayıflığı” adlı eserinde istatistiksel analiz yöntemlerini ve derinlemesine mülakat başta olmak üzere nitel yöntemleri başarılı bir şekilde beraberce kullanmıştır. Keith Darden’in “İşgale Direniş: Kitlesel Okuryazarlık ve Kalıcı Ulusal Aidiyetlerin Yaratılması” adlı çalışması da niceliksel verilerle nitel bir doğal deneyin ve içerik analizinin beraberce kullanılmasına bir örnektir.

Coğrafi Analiz-İstatistiksel Analiz

Berry ve Baybeck (2005) çalışmalarında Amerika’daki eyaletler arasında neden bazı politikaların benzer şekilde uygulandığını konu almış ve komşu eyaletler arasındaki rekabet ve birbirinden öğrenmeyi iki temel açıklayıcı faktör olarak kullanmışlardır. Araştırmada eyaletler arasındaki rekabeti test etmek için Coğrafi Bilgi Sistemleri (GIS-Geographic Information Systems) kullanılmıştır. GIS ile bir eyalette yaşayan kişilerin şans oyunları oynanan diğer eyaletlere gitme olasılıkları hesaplanmış ve daha sonra da istatistiksel analiz yöntemi ile bir eyaletin diğer eyaletlere göre refah durumu bağımsız değişken olarak modele eklenmiştir. Sonuç olarak eyaletler arasında benzer politikaların uygulanması ve yaygınlaşmasının öğrenme etkisinden ziyade rekabetten kaynaklandığı kanaatine varılmıştır.

İstatistiksel Analiz-Saha Çalışması

White, IRA’nın (İrlanda Cumhuriyetçi Ordusu) barışçıl propaganda yapan bir örgütten nasıl şiddete başvuran bir örgüte dönüştüğünü incelediği çalışmasında iki kuramsal yaklaşımı sentezlemeye çalışmaktadır. Araştırmacı, öncelikle makro düzeyde bir çalışma ile ekonomik eşitsizlik, devlet baskısı ve şiddet arasındaki ilişkiyi nicel yöntemler kullanarak incelemiş, daha sonra da mikro düzeyde mülakatlar yaparak istatistiksel bulguların kişisel bazda ne kadar doğru olduğunu belirlemiştir.

İstatistiksel analizle göreceli yoksunluk ve devlet baskısı olarak ele alınan iki bağımsız değişkenin etkisi ölçülmeye çalışılmıştır. Bağımlı değişken ise her ay IRA tarafından gerçekleştirildiği öne sürülen silahlı ya da bombalı saldırıların sayısıdır. Nicel analiz bulgularının gerçekleri yansıttığından emin olmak için, White ayrıca medeni hakları savunmak için oluşturulmuş hareketin içinde yer alan 11 kişi ile iki saat süren görüşmeler yapmış ve siyasi amaçları yerine getirmek için barışçıl mı yoksa şiddete yönelik mi bir yöntem takip edilmesi ile ilgili fikirlerini sormuştur. Görüşmeler, insanların şiddete başvurmalarının bilinçli bir seçim sonucu olduğunu ve özellikle barışçıl yolların çözüme ulaştırmayacağını düşündükleri anda ortaya çıkan bir seçim olduğu yönünde kanıt sağlamışlardır.

Formel Modelleme ve Nicel Yöntemlerin Karışımları

Formel modelleme, uluslararası ilişkiler alanında çeşitli sorulara açıklama olarak kullanılan kuramların mantıksal güçlerini arttırmak için kullanılan yöntemlerden biridir. Duncan Snidal (2004), formel modellerin nitel ya da nicel başka bir yöntemle birlikte kullanılırsa uluslararası siyaset konuları ile ilgili analizleri zenginleştireceğini savunmuştur. Formel modelleme ve nicel yaklaşımların karışık kullanılma şekillerinden biri de araştırma hedeflerinden kuram oluşturma yönündeki çalışmalardır.

Formel Modelleme-Deneysel Yöntem Karışımı

İtibar inşa etme ya da saygınlık kazanma devletlerarası ve devlet içi çatışma ile ilgilenen araştırmacıların yakından ilgilendikleri konulardan biridir. Barbara Walter (2006), hükümetlerin neden bazı iç çatışma çıkaran gruplarla savaştığını bazıları ile savaşmadığını incelediği çalışmasında devletlerin çoğunlukla ayrılıkçı ve toprak talep eden grupları kontrol etmeye çalıştığını belirlemiştir. Bazı araştırmacılar ise devlet liderlerinin kararlarını verirken diğer devletlerin itibarlarına her zaman önem vermediklerini göstermiştir. Tingley ve Walter (2011), formel modelleme ve laboratuvar deneyleri kullanarak itibarın hangi şartlar altında önem kazandığını tespit etmeye çalışmışlardır. Çalışmalarının ilk bölümünde formel modelleme ile kişilerin birbirleri hakkında kısıtlı ya da eksik bilgi sahibi oldukları durumlarda itibar inşa etmek için daha çok çaba sarf edildiğini ve geçmiş davranışların önem kazandığını göstermişlerdir. Daha sonra da deneysel yöntem kullanılarak belli bağımsız değişkenlerin itibar inşa etme çabaları üzerindeki etkisi değerlendirilmiştir. Çalışmanın son aşamasında ise normalin dışında tepki gösteren katılımcılar incelenerek, neden farklı tepki gösterdikleri açıklanmaya çalışılmıştır.

Formel Modelleme-İstatistiksel Analiz Karışımı Disiplinli Yapılandırıcı

Schultz (1999), formel modelleme ve istatistiksel analiz içeren çalışmasında “demokratik barış” kuramını ele almıştır. Bu kuram, demokrasilerin kurumsal, kültürel ve geleneksel uygulamalar alanlarında paylaşımları olduğu için birbirleri ile savaşmalarının neredeyse imkânsız olduğunu öngörmüştür. Schultz geliştirdiği formel model ile demokratik barışın devletler arasında güvenilir taahhütün olup olmaması ile alakalı olduğunu savunmuş, aynı zamanda o zamana kadar geliştirilmiş olan iki kuramı test etmiştir. Schultz’un çalışması çoklu yöntem karışım çeşitleri arasında disiplinli yapılandırıcı tür olarak da nitelendirilebilir.

Formel Modelleme-İstatistiksel Analiz Karışımı-Kuram Testi

Formel modelleme ve istatistiksel yöntem, kuramları test etmek amacıyla da birleştirilir. Navin Bapat’ın silahlı örgütlere devletlerin sağladığı destekleri inceleyen çalışması bu tür karışımın örneklerinden biridir. Bapat, önce bir formel modelleme ile ne tür devletlerin örgütlere destek sağlayacağını belirlemeye çalışmış, daha sonra modelin tahminlerini 1981 ve 2001 yılları arasında faaliyet gösteren örgütleri ve onları destekleyen devletler üzerinde bir veritabanı kullanarak test etmiştir. Bu sayede formel modelin bulgularının gerçeği ne kadar yansıtıp yansıtmadığı, formel modelde mantık olarak ortaya çıkan neden-sonuç ilişkisine dair istatistiksel olarak iki değişken arasında bir ilişki olup olmadığını ve bulguların ne kadar genellenebilir olup olmadığı tespit edilebilmiştir.

Formel Modelleme ve Nitel Yöntemlerin Karışımları

Formel modeller, derinlemesine mülakat ve saha araştırmalarıyla ulaşılan verilerin değerlendirilmesinde veya bu verilerden kuramsal olarak anlamlı sonuçlar çıkarılmasında da kullanılmaktadır. Üçleme Yönteminin isim babası olan David Laitin “Teşekkül Eden Kimlik” başlıklı çalışmasında formel modelleme, etnografi, söylem analizi ve derinlemesine mülakat yöntemlerini kullanarak çoklu yöntemlerin kullanımına ilişkin bir örnek oluşturmuştur.

İkinci Dünya Savaşı sonrası dönemde ABD kaynaklı olarak siyaset bilimi ve sosyoloji başta olmak üzere sosyal bilimleri etkisi altına alan modernizasyon kuramı, formel modelleme ile yoğun tasvir ve vaka analizini bir araya getiren önemli bir akımdır. Bu kapsamda ilhamını Max Weber’den alan Talcott Parson’ın önderlik ettiği modernizasyon kuramı yaklaşımı, dünyadaki tüm siyasal kültürel eğilimleri “modern” ve “modernite öncesi” olmak üzere basit bir ikilemin karşıt sütunlarına yerleştiren bir formel model tasnifine dayanmaktadır.

Nicel Yöntemlerin Değişik Türlerini Karıştıran Yaklaşım

Sosyal Ağ Analizi-İstatistiksel Analiz

Sosyal ağ analizi, iki birim arasında bir ilişki olup olmadığını ilişkinin niteliğini ve boyutunu inceleyen bir nicel araştırma yöntemidir. Birimler hücre, kişi, kurum veya devlet gibi araştırma konusu olan obje ya da aktörler olabilir. Bir ağ, bir grup, birim ve iki birimin birbiri ile bağlantı biçimini ve boyutunu belirten bir kuraldan oluşur. Sosyal ağ analizi;

  • İlişkisel ve
  • Bağlantısal olmak üzere iki tür ağdan bahseder.

İlişkisel ağ , iki birim arasındaki ilişkiyi tanımlayan ve ölçen ağdır. Örneğin komşuluk, arkadaşlık, devletlerarası güvenlik ve ticari ittifaklar gibi. İlişkisel ağ simetrik ya da asimetrik olabilir. Bağlantısal ağ ise bir birimin bir olay, organizasyon ya da grupla olan ilişkisini tanımlayan ve ölçen ağdır. Mesleki derneklere üyelik, sosyal kulüplere üyelik ve devletlerin uluslararası organizasyonlara üyeliği bu tip ağlara örnek olarak verilebilir.

Sosyal ağ analizini uluslararası ilişkiler alanında uygulayan öncü kişiler arasında “Düşmanımın Düşmanı Kimdir? Dengesiz Uluslararası İlişkilerin Neden ve Olası Sonuçları” başlıklı çalışmasıyla Kaliforniya Üniversitesi’nden Profesör Zeev Maoz yer almaktadır. Maoz bu çalışmasında devletlerarası dengesiz ilişkilerin uluslararası çatışma üzerindeki etkisini incelemiş ve hem sosyal ağ analizi, hem de kısımlar arası ve boylamsal veri tabanı kullanarak istatistiksel analiz yapmıştır.

Anket Çalışması-Mülakat-İstatistiksel Analiz

Bazı çalışmalar bir ülkede anket çalışması ve boylamsal istatistiksel analizi bir araya getirerek, istatistiksel analizle test edilemeyen mikro düzeydeki faktörleri araştırmaya çalışırlar. İç savaş konusundaki nicel yaklaşımlar incelendiğinde, 1950 ve sonrasında ülke yılını analiz birim olarak kullanarak, işsizlik, ekonomik kriz, demokrasi seviyesi ve dış faktörlerin bağımsız değişken olduğu modellerin geliştirildiği görülmektedir. Ancak bu analizler genelde ülke bazında kalıp, kişi bazına inememektedir. Örneğin, ekonomik faktörlerin insanları gerçekten nasıl etkilediğini anlamak için sadece ülkelerle ilgili göstergelere bakmak yeterli değildir. Bu tip araştırmalarda anket çalışması, derinlemesine neden-sonuç ilişkisinin keşfedilmesi için önemli bir alternatif sağlamaktadır.

New York Üniversitesi’nden Profesör Alexandra Scacco’nun doktora tez çalışması iki nicel yaklaşımı birleştiren çalışmalara verilen iyi bir örnektir. Scacco, Nijerya’da 2000 ve 2001 yıllarında gerçekleşen iki ayaklanmayı incelediği çalışmasında önce anket ve mülakat yöntemi ile fakirlik ve ayaklanmaya katılım arasındaki nedensel ilişkiyi açıklamaya çalışmıştır. Daha sonrada Nijerya genelindeki veri tabanlarının istatistiksel analizini yaparak, ekonomik durum ve ayaklanmaya katılma arasındaki ilişkiyi yeniden test etmiştir.

Nitel Yöntemlerin Değişik Türlerini Karıştıran Yaklaşım

Nitel yöntemleri kullanan araştırmacıların pek çoğu her yöntemin kendi içinde barındırdığı öznellik riskini en aza indirmek amacıyla birden fazla nitel yöntemi aynı anda kullanmaktadırlar. Özellikle de hassas konularda çalışma yapan araştırmacılar, mülakat yapacakları kişileri seçerken “kartopu örneklem” denilen yöntemi kullanırlar. Dolayısıyla ilk etapta mülakatı kabul eden deneklerin tavsiye ettikleri veya tanıdıkları yoluyla mülakat grubunu oluştururlar. Bu gibi örneklem seçimlerinde araştırmacı seçilim ön yargısına düşmüş olabileceği gerekçesiyle eleştirilebilir. Bu durumda araştırmacı, mülakatın yanı sıra konusuyla ilgili olan en önemli birincil kaynakların (polis raporları, parti programları, anılar, resmî yazışmalar vs.) “içerik analizine” veya konusuyla ilgili toplumsal kesimin içerisinde katılımcı gözlem yapmayı da içeren etnografik yöntemlere başvurabilir. Bu kapsamda araştırma konusu olan soruya mümkün olan en fazla açıdan bakmak ve mümkün olan en fazla ve değişik araştırma yöntemini kullanarak aynı sonuca varılıp varılmadığını test etmek gerekir.

Sonuç

Yöntemsel çoğulculuk, birbirinden farklı ancak birbirini tamamlayıcı yöntemlerin bir araya gelmesiyle araştırmanın en iyi biçimde gerçekleşmesine katkıda bulunur. Araştırmada hangi yöntemin ya da yöntemlerin kullanılabileceği araştırma konusu olan soru tarafından belirlenmeli ve araştırmacı soruyu en iyi şekilde cevaplayacak yöntem türlerini bir araya getirmelidir. Dolayısıyla yöntemsel çoğulculuk, çoğu zaman bir kaç araştırmacının bir araya gelmesini gerektirmektedir.


Güz Dönemi Ara Sınavı
7 Aralık 2024 Cumartesi
v