Maliye Politikası 1 Dersi 3. Ünite Sorularla Öğrenelim

İradi Politikalar Ve Otomatik İstikrar Sağlayıcılar

1. Soru

Maliye ve para politikalarının nispi etkinliği nasıl açıklanabilir?

Cevap

1929’dan sonra ağırlıklı olarak uygulanan maliye politikasının, dışa açıklık arttıkça Keynes’in önerdiği kadar etkili olmadığı görülmüştür. Monetarist politikalar 1960’lı yıllarda kısmen uygulanırken, 1980 sonrasında Yeni Klasik teori etkisini hissettirmiştir. Ülkeler arasındaki ticari ilişkilerin gelişmesi ve mal ve sermaye dolaşımının artmasıyla birlikte, belli bir ülkede ya da bölgede meydana gelen bir ekonomi sorunu, giderek daha fazla ülkeyi etkilemeye başlamıştır. Ekonomideki krizin etkilerinin bir global kamusal zarar olarak görülmeye başlamasıyla birlikte, tartışma maliye ya da para politikalarının nispi etkilerinin sadece belli bir ülkedeki etkilerinden (kapalı ekonomiden), ülkeler arası etkilerine (açık ekonomiye) kaymıştır. Bunun en güncel örneği, Amerika Birleşik Devletleri’nde ortaya çıkan ve hızla diğer ülkelere yayılan 2007 Ekonomi Krizi’nin etkileridir. Maliye ve para politikalarının nispi etkinliği tartışması güncelliğini korusa da tartışmalar daha çok ortaya çıkan ekonomi sorununun doğasına uygun maliye ve para politikaları bileşiminin ne olması gerektiği hususuna kaymıştır.


2. Soru

Kapalı bir ekonomide maliye ve para politikalarının nispi etkinliği nasıl açıklanabilir?

Cevap

Maliye politikası, IS eğrisi dik veya LM eğrisi yatık, yani, yatırım talebinin faiz esnekliği sıfır ve spekülasyon amacıyla para talebinin faiz esnekliği sonsuz olduğu durumda etkindir. IS eğrisi yatıklaştıkça veya LM eğrisi dikleştikçe maliye politikasının etkinliği azalır. Para politikası, IS eğrisi yatık veya LM eğrisi dik, yani, yatırım talebinin faiz esnekliği sonsuz ve spekülasyon amacıyla para talebinin faiz esnekliği sıfır olduğunda etkindir. IS eğrisi dikleştikçe veya LM eğrisi yatıklaştıkça para politikasının etkinliği azalır.


3. Soru

IS ve LM eğrilerinin kesiştiği noktada mal, para ve tahvil piyasalarının dengede olması nasıl açıklanabilir?

Cevap

Ekonominin kapalı olması, ülkenin diğer ülkelerle ihracat (X) ve ithalat (M) yapmadığı durumu ifade eder. Bu durumda, ekonomiden ihracat ve/veya ithalat şeklinde sızıntı olmaz. Ekonominin dengede olması için mal ve para piyasalarının aynı anda dengede olması gerekir. Mal piyasası, ekonomideki tasarrufu (S), yatırıma (I) eşit kılan faiz oranı (i) ve gelir düzeyinde (Y) dengededir. IS eğrisi, mal piyasasında dengeyi sağlayan faiz oranı ve gelir düzeyi alternatiflerini gösterir. Para piyasası ise ekonomideki sabit para arzını (Ms), spekülasyon ve işlem amaçlarıyla para talebine (Md) eşitleyen faiz oranı ve gelir düzeyinde dengededir. LM eğrisi, para piyasasını dengeye getiren faiz oranı ve gelir düzeyi alternatiflerini gösterir. Fiyat düzeyi sabit iken, Hicks-Hansen Modeli olarak bilinen, IS ve LM eşitliklerinin eşanlı çözümü, mal ve para piyasalarını aynı anda dengeye getiren faiz oranı ve gelir düzeyini verir. Nispeten gelişmiş ülkelerde, hükümet para politikasını tahvil alımı/satımı yaparak yürütür. Bu bağlamda, para piyasasının dengede olması demek, tahvil piyasasının da dengede olması demektir. Dolayısıyla IS ve LM eğrilerinin kesiştiği noktada mal, para ve tahvil piyasaları dengededir.


4. Soru

Merkez bankasının tahvil piyasasındaki rolü nasıl ifade edilebilir?

Cevap

Hükümet, kamu harcamalarını ve vergileri değiştirerek maliye politikasını yürütür. Nominal para arzını ise Merkez Bankası vasıtasıyla kontrol eder. Fiyat düzeyi sabit iken, nominal para arzındaki değişiklik, reel para arzındaki değişikliğe denktir. Merkez Bankası, tahvil satın alarak piyasadaki para miktarını arttırır veya tahvil satarak piyasadaki para miktarını azaltır. Merkez Bankası’nın tahvil satın alması, piyasadaki tahvil miktarını azaltır. Bu durum, tahvil fiyatının yükselmesine ya da tahvil getirisinin düşmesine neden olur. Merkez Bankası’nın tahvil satması ise yukarıdaki durumun tersi etki yaratır.


5. Soru

Mal ve para piyasalarında dengenin bozulması durumunda hükümetler nasıl bir politika izleyebilir?

Cevap

Dengeden ayrılma durumunda, hükümet maliye ve para politika araçlarını kullanarak faiz ve gelir düzeyini etkileyebilir ve mal ve para (ve tahvil) piyasalarını tekrar dengeye getirebilir. Kamu harcamaları ve vergiler değiştirilerek IS eğrisi ve/veya para arzı değiştirilerek LM eğrisi kaydırılarak tekrar dengeye dönülebilir. Kaydırma işlemi, mal ve para piyasalarını aynı anda dengeye getirecek faiz oranı ve gelir düzeyi bileşimine ulaşana kadar sürer. Kamu harcamalarındaki artış (azalış), vergilerdeki düşüş (artış) veya yatırımlardaki otonom bir artış (azalış), IS eğrisini sağa (sola) kaydırır. Para arzındaki artış (azalış), LM eğrisini sağa (sola) kaydırır.


6. Soru

Mal ve para piyasalarında dengeye dönüş sürecinde maliye ve para politikalarının nispi etkinliğini açıklayan basit klasik ve basit Keynesyen modeller arasındaki temel fark nedir?

Cevap

İki model arasındaki temel fark, basit Keynesyen modelde para piyasasının ihmal edilmiş olmasıdır. Bu durumda, maliye politikasındaki değişiklik, gelir düzeyinde çarpan değeri kadar değişiklik yaratır. Ne var ki para piyasasındaki etkileşim, faiz oranını değiştirerek çarpan değerini etkiler ve gelir düzeyinin çarpan değeri kadar değişmesine engel olur.


7. Soru

Keynesyenlerin likidite tuzağı nedeniyle maliye politikasının daha etkin olduğu görüşü nasıl savunulmaktadır?

Cevap

Keynesyenlere göre, monetaristlerin savunduğu gibi para arzını arttırmak suretiyle faiz oranını düşürerek yatırımları ve dolayısıyla gelir düzeyini arttırmak, faiz oranı yatırım yapmayı cazip olmaktan çıkaran belli bir düzeye indikten sonra, mümkün değildir. Likidite tuzağının geçerli olduğu bu faiz oranında, yatırımın faiz esnekliği sıfır (IS eğrisi dik) ve spekülasyon amacıyla para talebinin faiz esnekliği sonsuzdur (LM eğrisi yatay). Bu durumda, ekonominin canlanacağına dair beklentileri olmadıkça, yatırımcılar yatırım yapmaktan kaçınır ve tüketiciler fiyatların daha da düşeceği beklentisiyle tüketimlerini erteler. Dolayısıyla, para arzını arttırmak faizi düşürmez. Bu faiz oranında, elde para tutmanın alternatif maliyeti düşük olduğu için, para arzı artışı sadece yatırımcıların spekülasyon amacıyla elde tuttuğu para miktarını arttırır. Bu nedenle, para politikası etkin değildir. Bu durumda, Keynesyenlere göre, ancak hükümetin maliye politikası yoluyla insanlara doğrudan satın alım gücü aktarması halinde, tüketim harcamaları, yatırımlar ve dolayısıyla gelir düzeyi artar.


8. Soru

Monetaristlerin dışlama etkisi nedeniyle para politikasının daha etkili olduğuna dair görüşü nasıl savunulmaktadır?

Cevap

Monetaristlere göre para piyasası dengede olduğunda kamu harcamalarındaki bir artış tüketim harcamalarını arttırarak gelir ve toplam talep düzeylerini yükseltir. Ancak, para arzının sabit olduğu bir durumda, gelirin artmasıyla birlikte tüketim harcamalarını arttırmak isteyenlerin işlem amacıyla artan para talebi, faiz oranını yükseltir. Para piyasasındaki dengenin bozulmaması için, işlem amacıyla para talebi artışının, spekülasyon amacıyla para talebi azalışı ile dengelenmesi gerekir. Bu da tahvile olan talebin düşmesi ve faiz oranının yükselmesi demektir. Faiz oranındaki yükseliş nedeniyle, özellikle özel kesimin yatırım harcamaları düşer. Dolayısıyla, kamu harcamalarındaki artış nedeniyle gelirde ve toplam talepte meydana gelen ilk artışın bir kısmı, söz konusu özel yatırım harcamalarındaki düşüş nedeniyle kaybolur. Monetaristlere göre dışlama etkisi nedeniyle gelir düzeyini arttırma bakımından maliye politikası Keynes’in öngördüğü kadar etkin değildir.


9. Soru

IS eğrisinin dik olması durumunda maliye politikasının etkinliği ne şekilde açıklanır?

Cevap

Yatırım talebinin faiz oranındaki değişmelere tamamıyla duyarsız, yani, yatırımın faiz esnekliğinin sıfır olduğu durumda IS eğrisi dik konumdadır. Aşağıdaki şekilde bu durum gösterilmektedir. Spekülasyon amacıyla para talebi faize duyarlı (LM eğrisi pozitif eğimli) ve IS eğrisi dik iken, genişletici bir maliye politikası, örneğin, kamu harcamalarındaki bir artış, Aşağıdaki şekilde görüldüğü gibi, IS eğrisini sağa doğru (IS0’dan IS1’e) kaydırır. Kamu harcamalarındaki artış, faiz oranının yükselmesine (i1) neden olur. Ancak yatırım talebi faiz oranındaki değişikliklere duyarsız olduğu için, faiz oranındaki yükselme yatırım harcamalarını etkileyerek azaltmaz. Kamu harcamalarındaki artış, gelir düzeyini kamu harcamaları çarpan değeri kadar arttırır. Gelir düzeyi, IS eğrisindeki kayma miktarı kadar artarak (Y1) düzeyine gelir. IS eğrisi dik konumda olduğunda, maliye politikasının etkinliği, Keynesyenlerin savunduğu gibi, tamdır.


10. Soru

IS eğrisinin yatık olması durumunda maliye politikasının etkinliği ne şekilde açıklanır?

Cevap

Yatırımın talebinin faize duyarlılığı arttıkça, IS eğrisi dikliğini kaybederek yatıklaşır. IS eğrisi yatıklaştıkça maliye politikasının etkinliği azalır. Yatırımın faiz esnekliğinin nispeten daha yüksek, yani, IS eğrisinin nispeten daha yatık olduğu aşağıdaki şekilde, genişletici bir maliye politikası, örneğin, kamu harcamalarındaki bir artış, IS eğrisini sağa doğru, (IS0’dan IS1’e) kaydırır. Gelir düzeyi artarken, para piyasasını dengede tutmak için faiz oranının yükselmesi gerekir. Faiz oranı artışı (i1), özellikle özel yatırım harcamalarını önemli ölçüde düşürür. Faiz oranı artışı, kamu harcamaları artışının gelir düzeyini basit Keynesyen modelin öngördüğü (Y*) düzeyine kadar arttırmasına engel olur. Faiz oranı artışı, kamu harcamaları artışının ilk başta yarattığı genişletici etkiyi kısmen azaltır. Özel yatırım harcamalarındaki azalma nedeniyle gelir düzeyindeki artış, IS eğrisindeki kayma miktarının çok altında kalır (Y1). Moneteristler, maliye politikasının etkinsizliğini söz konusu dışlama etkisine dayandırmaktadır.


11. Soru

IS eğrisinin dik olması durumunda para politikasının etkinliği ne şekilde açıklanır?

Cevap

Yatırım talebinin faiz oranındaki değişmelere tamamıyla duyarsız, yani, IS eğrisinin dik olduğu durumda para politikası etkin değildir. Aşağıdaki şekilde bu durum gösterilmektedir. Para arzındaki bir artış LM eğrisini sağa doğru, (LM0’dan LM1’e) kaydırır. Para arzı artışının faiz oranını düşürmesi, yatırım harcamalarını arttırması ve geliri (Y*) düzeyine yükseltmesi beklenirken, yatırımın faize duyarsız olması nedeniyle gelir düzeyi değişmez (Y0 = Y1). Bu durumda para piyasasında dengenin sağlanması için faiz oranının düşmesi gerekir. Faiz oranı, para talebi artışı para piyasasını tekrar dengeye getiren düzeye gelene kadar düşer (i1). Keynesyenlere göre, para politikasının gelir düzeyini arttırmada etkili olamadığı durumlardan biri budur.


12. Soru

S eğrisinin yatık olması durumunda para politikasının etkinliği ne şekilde açıklanır?

Cevap

Yatırımın faize duyarlılığı arttıkça IS eğrisi dikliğini kaybederek yatıklaşır, para politikasının etkinliği artar. IS eğrisinin nispeten daha yatık olduğu aşağıdaki şekilde, para arzındaki bir artış, LM eğrisini sağa doğru (LM0’dan LM1’e) kaydırır. Bu durumda para arzındaki artışın gelir düzeyinde yarattığı artış (Y1), IS eğrisinin dik olduğu duruma kıyasla, çok daha fazladır. Ancak, yatırımın faiz esnekliği nispeten yüksek olduğu ve faiz oranı çok az düştüğü için, gelir artış düzeyi (Y1), çarpan değerine denk gelen gelir düzeyinin (Y*) biraz altında kalır. Yatırım talebinin faiz esnekliği sonsuza yaklaştıkça, yani, IS eğrisi yatıklaştıkça (yatırımın faize olan duyarlılığı arttıkça), para politikasının etkinliği artar.


13. Soru

LM eğrisinin dik olması durumunda maliye politikasının etkinliği ne şekilde açıklanır?

Cevap

LM eğrisinin dik olduğu durumda, maliye politikası etkin değildir. Aşağıdaki şekil bu durumu göstermektedir. Kamu harcamalarındaki bir artış IS eğrisini, IS0’dan IS1’e kaydırır. Kamu harcamalarındaki artışın neden olduğu toplam talep artışı, işlem amacıyla para talebini arttırır. Para arzı sabit olduğu için, bu da faiz oranının yükselmesine neden olur. Yatırımlar azalır, toplam talep düşer. Gelir düzeyinin (Y*)’a kadar artması beklenirken, gelir düzeyi değişmez, (Y0)’da kalır.


14. Soru

LM eğrisinin yatık olması durumunda maliye politikasının etkinliği ne şekilde açıklanır?

Cevap

Para talebinin faiz esnekliğinin nispeten yüksek, yani, LM eğrisinin nispeten daha yatık olduğu aşağıdaki şekilde, kamu harcamalarındaki bir artış IS eğrisini sağa doğru, (IS0’dan IS1’e) kaydırır. Kamu harcamalarındaki artış gelir düzeyini, LM eğrisinin dik olduğu duruma kıyasla, önemli ölçüde arttırır (Y1). Gelir arttıkça, işlem amacıyla para talebi artar. Para arzı sabit olduğu için, para piyasasında dengeyi sağlamak için faiz oranının yükselmesi gerekir. Faiz oranındaki yükseliş, spekülatif amaçla para talebini düşürür, işlem amacıyla para talebini azaltır. Para talebinin faizdeki değişikliklere duyarlılığının çok yüksek olduğu durumda, faiz oranındaki ufak bir artış para piyasasının tekrar dengeye gelmesi için yeterlidir. Aşağıdaki şekilde faiz oranının (i0)’dan (i1)’e yükselmesi, para piyasasının tekrar dengeye gelmesine yetmektedir. Ne var ki, söz konusu faiz artışı, kamu harcaması artışının gelir düzeyini çarpan kadar artmasını (Y*) engelleyerek, gelir artışının (Y1) düzeyinde kalmasına neden olur.


15. Soru

LM eğrisinin dik olması durumunda para politikasının etkinliği ne şekilde açıklanır?

Cevap

Para talebinin faizdeki değişikliklere tamamen duyarsız ve dolayısıyla LM eğrisinin aşağıdaki şekildeki gibi dik olduğu durumda, gelir düzeyini arttırmada para politikası etkinliği tamdır. Aşağıdaki şekilde gösterildiği gibi para arzındaki artış sonrasında faiz oranı (i1) düzeyine düşer. Faiz oranı düşüşü, yatırım ve gelir düzeyini yükseltir. Gelir düzeyindeki yükseliş, bollaşan para miktarı muamele amacıyla para talebi tarafından emilinceye kadar sürer. Gelir düzeyi çarpan değeri kadar artar (Y1). Bu durumda para politikası tam etkindir.


16. Soru

LM eğrisinin yatık olması durumunda para politikasının etkinliği ne şekilde açıklanır?

Cevap

Spekülasyon amacıyla para talebi esnekliğinin sonsuza yaklaştığı ve dolayısıyla LM eğrisinin nispeten daha yatık olduğu durum aşağıdaki şekilde gösterilmektedir. Para arzı arttırıldığında LM eğrisi sağa doğru, (LM0’dan LM1’e) kayar. Para arzındaki artış para bolluğu yaratır, faiz oranının (i1) düzeyine düşmesine neden olur. Faiz oranındaki düşüş yatırım talebini uyarır, gelir düzeyi (Y1) düzeyine yükselir. Faiz oranındaki düşüş, gelir artışının tetiklediği para talebi artışı, para arzındaki artışa denk gelene kadar sürer. Para talebinin faiz esnekliğinin nispeten yüksek olduğu durumda, faiz oranındaki ufak bir düşüş bunu sağlamak için yeterlidir. Ne var ki, faiz düşüşü karşısında, yatırım ve gelirdeki artış bu durumda küçük kalır. Para talebinin faiz esnekliğinin yüksek olduğu durumda, faiz oranı düşerken, bireylerin spekülatif amaçla para tutma isteği artar. Gelir artışının gerektirdiği muamele amacıyla para talebi azalır. Gelir artış düzeyi (Y1), para arzı çarpan değerinin arttıracağı düzeyin (Y*) çok altında kalır.


17. Soru

Döviz kuru sabit ve sermaye dolaşımı sınırlı olduğunda maliye politikasının etkinliği, dış ödemeler fazlası ve açığı konusunda nasıl bir gelişim gösterir?

Cevap

Genişletici maliye politikası gelir düzeyini arttırıcı etki yaratır. BP eğrisinin yatık olması sermaye akımının faize duyarlı olduğunu gösterir. Yükselen faiz oranı ülkeye sermaye girişine neden olur. Yeni denge noktasında, ülke dış ödemeler fazlası verir. Dış ödemeler açığı bağlamında, BP eğrisinin nispeten dik olması sermaye akımının faize duyarlılığının az olduğunu gösterir. Yeni denge noktasında, ülke dış ödemeler açığı verir.


18. Soru

Döviz kuru sabit ve sermaye dolaşımı sınırlı olduğunda para politikasının etkinliği dış ödemeler açığı konusunda nasıl bir gelişim gösterir?

Cevap

Genişletici para politikası gelir düzeyini artırıcı etki yaratır. Yeni denge noktasında, ülke dış ödemeler açığı verir.


19. Soru

Döviz kuru esnek ve sermaye dolaşımı sınırlı olduğunda maliye politikasının etkinliği dış ödemeler fazlası konusunda nasıl bir gelişim gösterir?

Cevap

Genişletici maliye politikası gelir düzeyini yükseltici etki yaratır. Ancak, yeni denge, (i1) faiz oranı ve (Y1) gelir düzeyinden daha düşük bir faiz oranı (i2) ve gelir düzeyinde (Y2) gerçekleşir.


20. Soru

Döviz kuru esnek ve sermaye dolaşımı sınırlı olduğunda para politikasının etkinliği dış ödemeler açığı konusunda nasıl bir gelişim gösterir?

Cevap

Genişletici para politikası gelir düzeyini yükseltici etki yaratır. Ancak, yeni denge (i1) faiz oranı ve (Y1) gelir düzeyinden çok daha yüksek bir faiz oranı (i2) ve daha yüksek bir gelir düzeyinde (Y2) gerçekleşir.


21. Soru

Döviz kuru sabit ve sermaye dolaşımı serbest olduğunda maliye politikasının etkinliği nasıl bir gelişim gösterir?

Cevap

Para arzı artışı maliye politikasının genişletici etkisini pekiştirir. Yeni denge noktası, başlangıçtaki faiz oranında (i0) ama çok daha yüksek bir gelir düzeyinde (Y2) gerçekleşir.


22. Soru

Döviz kuru sabit ve sermaye dolaşımı serbest olduğunda para politikasının etkinliği nasıl bir gelişim gösterir?

Cevap

Genişletici para politikasının gelir düzeyini yükseltici etkisi yoktur.


23. Soru

Döviz kuru esnek ve sermaye dolaşımı serbest olduğunda maliye politikasının etkinliği nasıl bir gelişim gösterir?

Cevap

Genişletici maliye politikasının gelir düzeyini yükseltici etkisi yoktur.


24. Soru

Döviz kuru esnek ve sermaye dolaşımı serbest olduğunda para politikasının etkinliği nasıl bir gelişim gösterir?

Cevap

Genişletici para politikasının gelir düzeyini yükseltici etkisi tamdır.


25. Soru

Sterilizasyon nedir?

Cevap

Parasal taban üzerinde yabancı para girişinden kaynaklanan etkilerin nötr hale getirilmesidir.


26. Soru

Açık bir ekonomide maliye ve para politikalarının nispi etkinliği nasıl açıklanabilir?

Cevap

Maliye politikasının etkinliği ile döviz kuru sistemi arasında, para politikasının etkinliği ile döviz kuru sistemi arasında olduğu kadar kesin bir ilişki yoktur. BP eğrisinin LM eğrisinden daha dik olduğu durumda genişletici maliye politikası, belli bir döviz kurunda, ödemeler dengesi açığı yaratır. Esnek döviz kuru sistemi altında, Merkez Bankası müdahalesine gerek yoktur. Döviz piyasasının tekrar dengeye dönmesi için döviz kurunun artması gerekir. BP ve IS eğrileri sağa kayarak kamu harcamaları artışıyla ortaya çıkan genişletici etkiyi pekiştirir. Bu durumda, genişletici maliye politikasının gelir düzeyine etkisi, sabit döviz kuru sisteminde olduğundan daha büyüktür. Genişletici para politikası sonucu gelir düzeyindeki artış, sabit döviz kuru sistemine kıyasla esnek döviz kuru sistemi altında daha yüksektir. Çünkü döviz kuru artışı, ihracatı arttırarak ve ithalat talebini kısarak, gelirin daha da fazla artmasını sağlar. Bu nedenle, para politikası, sabit döviz kuru sistemine kıyasla esnek döviz kuru sisteminde daha etkili bir ekonomi politikası aracıdır.


27. Soru

Maliye ya da para politikalarının nsipi etkinliğinin sadece belli bir ülkedeki etkileri yerine neden ülkeler arası etkileri incelenmeye başlanmıştır?

Cevap

Ülkeler arasındaki ticari ilişkilerin gelişmesi ve mal ve sermaye dolaşımının artmasıyla birlikte, belli bir ülkede ya da bölgede meydana gelen bir ekonomi sorunu, giderek daha fazla ülkeyi etkilemeye başlamıştır. Ekonomideki krizin etkilerinin bir global kamusal zarar olarak görülmeye başlamasıyla birlikte, tartışma maliye ya da para politikalarının nispi etkilerinin sadece belli bir ülkedeki etkilerinden (kapalı ekonomiden), ülkeler arası etkilerine (açık ekonomiye) kaymıştır.


28. Soru

Global kamusal zarar ne demektir?

Cevap

Global kamusal zarar, tam kamusal mal tanımından türetilmiştir. Etkisi global ölçekte herkes tarafından hissedilen, ancak verdiği zarar bireyler arasında bölümlenemeyen bir durumu ifade eder. Son 20 yıl içerisinde meydana gelen ve etkisi ülkeler arasında hızla yayılan mali krizlerin zararlı etkileri bu duruma örnektir.


29. Soru

Ekonominin kapalı olması ile ne ifade edilmek istenmektedir?

Cevap

Ekonominin kapalı olması, ülkenin diğer ülkelerle ihracat (X) ve ithalat (M) yapmadığı durumu ifade eder. Bu durumda, ekonomiden ihracat ve/veya ithalat şeklinde sızıntı olmaz. Ekonominin dengede olması için mal ve para piyasalarının aynı anda dengede olması
gerekir.


30. Soru

Hükümet nominal para arzını nasıl kontrol etmektedir?

Cevap

Hükümet, kamu harcamalarını ve vergileri değiştirerek maliye politikasını yürütür. Nominal para arzını ise Merkez Bankası vasıtasıyla kontrol eder. Fiyat düzeyi sabit iken, nominal para arzındaki değişiklik, reel para arzındaki değişikliğe denktir. Merkez Bankası, tahvil satın alarak piyasadaki para miktarını arttırır veya tahvil satarak piyasadaki para miktarını azaltır. Merkez Bankası’nın tahvil satın alması, piyasadaki tahvil miktarını azaltır. Bu durum, tahvil fiyatının yükselmesine ya da tahvil getirisinin düşmesine neden olur. Merkez Bankası’nın tahvil satması ise yukarıdaki durumun tersi etki yaratır.


31. Soru

Kamu harcamalarındaki artış, vergilerdeki düşüş veya yatırımlardaki otonom bir artış IS eğrisini nasıl etkiler?

Cevap

Kamu harcamalarındaki artış, vergilerdeki düşüş veya yatırımlardaki otonom bir artış IS eğrisini sağa kaydırır.


32. Soru

Keynesyenlere göre, monetaristlerin savunduğu gibi para arzını arttırmak suretiyle faiz oranını düşürerek yatırımları ve dolayısıyla gelir düzeyini arttırmak, faiz oranı yatırım yapmayı cazip olmaktan çıkaran belli bir düzeye indikten sonra, mümkün değildir.

Bu durumda IS ve LM eğrileri nasıl olur?

Cevap

Likidite tuzağının geçerli olduğu bu faiz oranında, yatırımın faiz esnekliği sıfır (IS eğrisi dik) ve spekülasyon amacıyla para talebinin faiz esnekliği sonsuzdur (LM eğrisi yatay). Bu durumda, ekonominin canlanacağına dair beklentileri olmadıkça, yatırımcılar yatırım yapmaktan kaçınır ve tüketiciler fiyatların daha da düşeceği beklentisiyle tüketimlerini erteler.


33. Soru

Para piyasası dengede olduğunda kamu harcamalarındaki bir artış monetaristlere göre nasıl bir sonuca yol açar?

Cevap

Monetaristlere göre ise para piyasası dengede olduğunda kamu harcamalarındaki bir artış tüketim harcamalarını arttırarak gelir ve toplam talep düzeylerini yükseltir. Ancak para arzının sabit olduğu bir durumda, gelirin artmasıyla birlikte tüketim harcamalarını arttırmak isteyenlerin işlem amacıyla artan para talebi, faiz oranını yükseltir.


34. Soru

Yatırım talebinin faiz oranındaki değişmelere tamamiyle duyarsız, yani, yatırımın faiz esnekliğinin sıfır olduğu durumda IS ve LM eğrileri hangi konumdadır?

Cevap

Yatırım talebinin faiz oranındaki değişmelere tamamiyle duyarsız, yani, yatırımın faiz esnekliğinin sıfır olduğu durumda IS eğrisi dik konumdadır. Spekülasyon amacıyla para talebi faize duyarlı (LM eğrisi pozitif eğimli) ve IS eğrisi dik iken genişletici bir maliye politikası, örneğin, kamu harcamalarındaki bir artış,  IS eğrisini sağa doğru (IS0’dan IS1’e) kaydırır. Kamu harcamalarındaki artış, faiz oranının yükselmesine (i1) neden olur.


35. Soru

Yatırım talebinin faiz oranındaki değişmelere tamamiyle duyarsız, yani, IS eğrisinin dik olduğu durumda para politikası etkin değildir. Buna göre yatırımın faize duyarlılığı arttıkça para politikası etkinliği bu durumdan nasıl etkilenmektedir?

Cevap

Yatırımın faize duyarlılığı arttıkça IS eğrisi dikliğini kaybederek yatıklaşır, para politikasının etkinliği artar. IS eğrisi nispeten daha yatık oduğu durumda para arzındaki bir artış, LM eğrisini sağa doğru kaydırır.


36. Soru

Spekülasyon amacıyla para talebinin faize tamamen duyarsız olduğu durumda LM eğrisi diktir. Buna göre, para talebinin faize duyarlılığı arttıkça LM eğrisi nasıl bir konuma sahip olur?

Cevap

Para talebinin faize duyarlılığı arttıkça LM eğrisi dikliğini kaybederek yatıklaşır, maliye politikasının etkinliği artar. Para talebinin faiz esnekliğinin nispeten yüksek, yani, LM eğrisinin nispeten daha yatık olduğu durumda, kamu harcamalarındaki bir artış IS eğrisini sağa doğru kaydırır.


37. Soru

İhracat ve ithalat, ticaret yapılan ülkelerin geliriyle ve döviz kuruyla nasıl bir ilişkiye sahiplerdir?

Cevap

İhracat, ticaret yapılan ülkelerin geliriyle ve döviz kuruyla pozitif yönlü ilişkilidir. İthalat ise gelirle pozitif yönlü, döviz kuruyla negatif yönlü ilişkilidir.


38. Soru

Sabit döviz kuru sistemi nedir?

Cevap

Sabit döviz kuru sisteminde, ülke parasının değeri, belli bir ülkenin para birimine ya da birden fazla ülkenin para birimlerinden oluşan bir döviz demetinin değerine sabitlenir. Merkez Bankası (Para Kurulu) döviz alım/satımı yaparak para değerinin belirlenen değerde kalmasını sağlar. Sabit döviz kuru sisteminde, Merkez Bankası belirlenen döviz kuru değeri üzerinden döviz almakla/satmakla yükümlüdür.


39. Soru

Dış ödemeler dengesi eğrisi (BP) neyi göstermektedir?

Cevap

Bu eğri, belli bir döviz kurunda dış ödemeler dengesinin gerçekleşmesini sağlayan
faiz oranı ve gelir düzeylerini gösterir. BP eğrisinin altındaki IS-LM denge noktaları dış ödemeler açığı olduğunu, BP eğrisinin yukarısındaki IS-LM denge noktaları ise dış ödemeler fazlası olduğunu ifade eder.


40. Soru

Açık bir ekonomide hangi durumlarda IS eğrisi sağa doğru kayar?

Cevap

Açık bir ekonomide kamu harcamalarındaki artış, vergilerde azalış, yabancıların gelirindeki artış ya da döviz kuru artışı, IS eğrisini sağa doğru kaydırır. Yabancıların gelirindeki artış genişletici etki yaratır, ihraç edilen mallara talebi arttırır. Döviz kuru artışı da ihracatı daha ucuz hâle getirerek arttırmak ve ithalatı daha pahalı hâle getirerek düşürmek suretiyle genişletici etki yaratır. Benzer şekilde, ithalattaki otonom bir azalış da genişletici etki yaratır.


41. Soru

Döviz kuru sabit ve sermaye dolaşımı sınırlı olduğunda, genişletici maliye politikası, örneğin, kamu harcamalarının artması, IS eğrisini sağa doğru kaydırır. Bu durumda oluşan yeni denge nasıl gerçekleşir?

Cevap

Yeni denge daha yüksek bir faiz oranı ve daha yüksek bir gelir düzeyinde gerçekleşir. Yeni denge noktasında dış ödemeler açığı ya da fazlası olması BP eğrisinin LM eğrisine kıyasla daha yatık ya da daha dik olmasına bağlı olarak değişir.


42. Soru

Sterilizasyon nedir?

Cevap

Sterilizasyon, parasal taban üzerinde yabancı para girişinden kaynaklanan etkilerin nötr hale getirilmesidir.


43. Soru

Devalüasyon nedir?

Cevap

Devalüasyon, döviz kuru ayarlaması yoluyla paranın değerinin düşürülmesidir.


44. Soru

Döviz kuru esnek ve sermaye dolaşımı sınırlı olduğunda genişletici maliye politikası  IS eğrisini nasıl etkiler?

Cevap

Genişletici maliye politikası, örneğin, kamu harcamalarındaki bir artış IS eğrisini sağa doğru kaydırır. Döviz kuru esnek olduğu için Merkez Bankası müdahalesine gerek yoktur. Döviz kuru, döviz piyasasında dengeyi sağlayacak şekilde değişir. Düşük döviz kurunun ihracatı azaltması ve ithalatı cazip hâle getirmesi nedeniyle IS eğrisi de sola doğru kayar. Böylece döviz kuru düzeltmesi, maliye politikasının genişletici etkisinin bir kısmını yok eder.


45. Soru

Döviz kuru esnek ve sermaye dolaşımı sınırlı olduğunda, genişletici para politikası LM eğrisini nasıl etkiler?

Cevap

Genişletici para politikası, örneğin, para arzındaki artış LM eğrisini sağa doğru kaydırır. Döviz kuru esnek olduğunda Merkez Bankası müdahalesi söz konusu değildir. Döviz kuru, döviz piyasasında dengeyi sağlayacak şekilde değişir.


46. Soru

Döviz kuru esnek ve sermaye dolaşımı serbest olduğunda, para arzı artarsa LM ve IS eğrileri nasıl etkilenir?

Cevap

Bu durumda genişletici para politikası etkindir. Para arzındaki artış  LM eğrisini sağa doğru kaydırır. Yerli faiz oranı yabancı faiz oranının altına düşer ve sermaye çıkışını tetikler. Esnek döviz kuru sisteminde Merkez Bankası müdahalesine gerek yoktur. Bu durumda yatırımcılar yerli varlıkları ve dolayısıyla yerli parayı satar, döviz kuru yükselir, yerli paranın değeri düşer. Döviz kurunun yükselmesi ihracatı arttırır, ithalatı düşürür. Bu da IS eğrisini sağa doğru kaydırır. Yerli paranın satışı, döviz kuru yeterince artana ve IS eğrisinin sağa kayışı yerli faiz oranı yabancı faiz oranına eşitlenene kadar sürer.


Bahar Dönemi Dönem Sonu Sınavı
25 Mayıs 2024 Cumartesi