Medya ve İletişim Dersi 8. Ünite Sorularla Öğrenelim

Türkiye’De Medya

1. Soru

Medya teknolojilerinin tarihsel gelişimini kısaca anlatınız.

Cevap

Medya, dünya genelinde yasama, yargı ve yürütmeden sonra gelen dördüncü kuvvet olarak kabul görmektedir. Medya teknolojileri, ilk olarak gazete ve dergiyle başlamıştır. 20. Yüzyılda radyo ve televizyon, en sonunda da bilgisayar ve elektronik yöntemlerle zenginleşerek, toplum ve bireyleri bilgilendirme rolünü pekiştirmiştir.


2. Soru

Osmanlı Devleti’nde medya ile ilgili ilk gelişmeler nasıl olmuştur, anlatınız?

Cevap

Osmanlı Devleti’nde basımevi ve basın açısından ilk canlanmalar 1820’li yıllarda başlamıştır. İlk olarak, 1820’de Mısır’da vali Mehmet Ali Paşa’nın girişimiyle Bulak Matbaası kurulmuş ve 1822’de ilk ürünlerini vermeye başlamıştır. Ortaya çıkan bu ürünlerin yarısından fazlası Türkçe iken, diğerleri Arapçaydı. 20 Kasım 1928’de Kahire’de yarısı Arapça, yarısı Türkçe ilk yerli gazete Vekayi-i Mısriye yayınlanmıştır. Bundan üç yıl sonra ise, dönemin Osmanlı Padişahı II. Mahmut İstanbul’da kendi resmi gazetesi olan Takvim-i Vekayi’yi yayınlatmıştır. Osmanlı’da ilk dönemlerde gazete yayını kitaba göre daha fazla olmuştur. Bu nedenle Osmanlı Toplumu’nda 400 yılın bilgi birikimini oluşturan kitap yayınlarına ulaşılmadan, gazete kültürü daha ağır basmıştır.


3. Soru

Osmanlı Devleti’nde gazetelerin kitapların önüne geçmesi ne gibi sonuçlara neden olmuştur?

Cevap

Osmanlı Devleti’nde gazetelerin kitapların önüne geçmesi kitap olarak yayınlanacak nitelikteki birçok konunun gazetelerde tefrika edilmesi ve dizilmiş bu metinlerin dağıtılmayarak ayrıca kitap olarak basılması alışkanlığını ortaya çıkarmıştır. Bu uygulamalar 20. Yüzyıl başlarında da devam etmiştir. Bu durum kitap yayınlarını izleme olasılığını da ortadan kaldırdığı gibi aynı zamanda basının da önemini arttırmıştır. Önceliğin gazeteye geçmesi, kültür aktarımlarının da gazete aracılığıyla olmasına neden olmuştur. Türk ve islam toplumlarında basın, geçmişin bilimsel çözümlerine dayanmadan sadece güncel gerçekliğe ağırlığını koymuştur. Bu durum da Osmanlı toplumunun fikir hayatını doğrudan etkilemiştir.


4. Soru

Osmanlı Devleti’nde ortaya çıkan basın hangi toplumsal dinamikleri harekete geçirmiştir?

Cevap

Osmanlı Devleti’nde ortaya çıkan basın, Avrupa’daki gibi gelişmese de, bazı toplumsal dinamikleri harekete geçirmiştir.

  • Toplumsal değişme gerekliliğini ortaya çıkarmıştır.
  • Laikleşme yolunda ilk adımlar ortaya atılmış. İslam artık dinlerle eşit koşullarda yaşaması istenmekle yetinilen bir inanç şekline bürünmüştür.
  • Merkeziyetçiliğin pekiştirilmesi mümkün olmuştur. Osmanlı, yerel yönetimlere belirli ölçüde özerklik tanıyarak ve bunu gazetelere yansıtarak, merkeze bağlılığı arttırmaya çalışmıştır.
  • Avrupa merkezli bir dünya görüşü benimsenmiştir. Dış haberlerde Avrupa’ya önem verilir ve buradaki emperyalizm övülmüştür.
  • Dinamik kamuoyuna doğru ilk adım atılmıştır. Her soruna dini çerçevede yanıt bulmak yerine, kamuoyu görüşleri önem kazanmaya başlamıştır.
  • Mesajların daha geniş kitlelere yansıtılmak istenmesi dilde sadeleşmeyi beraberinde getirmiştir.
  • Batı kaynaklı sözcük ve kavramların yaygınlaşması söz konusudur.
  • Türkçe ve Arapça’nın yan yana kullanılması dile bağlı ulusçuluğu körüklemiştir.
  • İlk gazeteler haberden çok eğitim görevini üstlenmiştir.

5. Soru

Osmanlı Devleti’nde  basın ile ilgili yapılan ilk yasal düzenlemeleri yazınız.

Cevap

Osmanlı Devleti’nde, basın ile ilgili ilk olarak 1857 yılında bir nizamname çıkarılmıştır. Bu nizamnameye göre İstanbul’da matbaa açmak isteyenler sadrazamlık ve Maarif meclisinden sakınca görülmez ise bunu yapabileceklerdi. Yabancı uyrukluların ise, izin ve ruhsat alması gerekiyordu. 1858’de kabul edilen ilk ceza yasasında ise basın ve basım suçlarına yer verilmiştir. Aynı yıl çıkarılan nizamnameye göre, isteyen istediği gibi kitap bastırabilecekti ve yazarların hakları güvence altına alınmaktaydı. 1862 yılında da eğitim bakanlığına bağlı matbuat müdürlüğü kuruldu. Bu müdürlük, devlet matbaasının düzenli çalışmasını sağlamak ve Takvim-i Vekayi’nin müsveddelerini incelemek görevlerini gerçekleştirmeye başladı. 1864 yılında, ilk basın yasağı olarak sayılabilecek Matbuat Nizamnamesi çıkarıldı. Bu yasa, basın suçları ve bunlara verilecek cezaları belirliyordu.


6. Soru

Takvim-i Vekayi yayınlanmadan önce gazetenin amaçları nasıl dile getirilmiştir?

Cevap

Takvim-i Vekayi’nin çıkışından beş gün önce yayımlanan mukaddimede gazetenin amaçları şu şekilde dile getirilmiştir:

  1. Bütün Osmanlı vatandaşlarının yurt içinde ve dünyada olanları öğrenmesi, yabancıların da Osmanlı görüşünü öğrenmesi.
  2. Yanlış haber yayımlanmasını engelleyerek iç huzurun bozulmasını önlemek.
  3. Fen, sanat, sanayi ve ticarete dair bilgilerin yaygınlaştırılıp halkın yararına sunulması.
  4. Devlet icraatının herkesçe bilinip buna uyulması sayesinde devlette birliğin sağlanması.

7. Soru

İlk Türkçe gazete olan Takvim-i Vekayi’nin yapısı ve özellikleri nasıl olmuştur, anlatınız.

Cevap

Takvim-i Vekayi, Osmanlı devlet düzeninin savunucusu olarak rol üstlenmiştir. Sarayın ve padişahın sesi olarak ortaya çıkan gazete, devletin devamlılığı için basılmıştır. Gazete altı bölümden oluşmaktaydı. Bunlar: iç haberler, dış haberler, askeri işler, bilimler, atanmalar, ticaret ve fiyatlardır.


8. Soru

Takvim-i Vekayi’den sonra yayın hayatına başlayan Ceride-i Havadis’in yapısı ve özelliklerini anlatınız.

Cevap

Ceride-i Havadis 31 Temmuz 1840’da yayın hayatına başlamıştır. İçerik ve biçim açısından Takvim-i Vekayi’ye benzeyen gazete 10 günde bir yayınlanmaktaydı ve okur sayısı azdı. İçeriği oluşturan, değişik ülkelerin ilginç olayları, coğrafya ve tarih bilgileriyle bir dergiye benziyordu. Devlet desteği aldığı için, yarı resmi bir yapıya bürünmüş ve devlet çıkarlarını ön plana çıkarmıştır. Gazetenin kurucusu ve sahibi William Churchill’in savaş bölgelerine giderek oradan haberler yazması, gazetenin okunma oranlarını arttırmıştır. Ceride-i Havadis ilk olarak özel ilanlara yer veren ve ölüm ilanı yayımlayan, gazete dilinin gelişmesine ve yalınlaşmasına, sonraki gazetelerde kadro yetişmesine katkıda bulunan bir gazetedir.


9. Soru

Osmanlı Devleti’ndeki ilk özel gazetenin ismi nedir, kim tarafından kurulmuştur?

Cevap

Osmanlı Devleti’nde yayınlanan ilk özel gazete Tercüman-ı Ahval’dır. Gazete 21 Ekim 1860 yılında yayınlanmıştır. Kurucusu ise Agah Efendi’dir. Gazetenin başlıca yazarlarından olan Şinasi de, Agah Efendi’nin en büyük yardımcısı olmuştur.


10. Soru

Tercüman-ı Ahval gazetesinin yapısı ve özellikleri nelerdir, anlatınız.

Cevap

Gazetenin en önemli yazarlarından biri olan Şinasi’nin amacı halkın anlayacağı bir dilde yayın yapmaktı. Bu nedenle “fikir gazetesi” niteliğinde yayımlanan bu gazete ile kurucusu Agah Efendi ve Şinasi’nin Türk basın tarihindeki yeri ayrıdır. Gazete, divan nesrindeki uzun ve anlaşılması güç cümleleri parçalayarak yalın bir anlatıma geçisin öncüsü olmuştur. Aynı zamanda demokratikleşme yönündeki çabalarıyla da seçkinleşen bir gazetedir. Tercüman-ı Ahval gazetesinin diğer gazetelerden farklı bir görünümü vardı. Başlıklar göze çarpardı ve her birinin klişesi mevcuttu. Haber ve diğer yazılar göze batacak şekilde düzenlenmişti. İç ve dış haberler genel başlıklar altında toplanmıştı ve ülkelere ayrılarak verilmekteydi. Yayın süresinin zamanla haftada üçe, hatta dörde beşe ve altıya çıkardı. Bu dönemde, Ceride-i Havadis ile yoğun bir rekabet içerisindeydi. Tercüman-Ahval’in hükumeti eleştirmesi ve hükumet yanlısı Ceride-i Havadis ile rekabet içerisinde olması gazetenin zaman zaman kapatılmasına yol açmıştır.


11. Soru

Tasvir-i Efkâr gazetesi ve Şinasi’nin Türk basın tarihi açısından önemi nedir, açıklayınız.

Cevap

Tasvir-Efkâr gazetesi Şinasi tarafından 27 Haziran 1862 tarihinde yayımlanmaya başlamıştır. Şinasi, bu gazetenin iki buçuk yıl kadar yöneticiliğini yapmıştır. Daha sonra ise gazetenin yönetimini Namık Kemal’e bırakmıştır. Şinasi’nin Türk matbaacılığına önemli katkıları olmuştur. Örneğin, Arap harflerinin kimi yerde ayrı kimi yerde bitişik yazılması nedeniyle yaklaşık beşyüzü bulan dizgi parçalarını ve bundan ileri gelen sorunları, parça sayısını 112’ye indirerek büyük ölçüde önlemiştir. Harflerin şekillerini belirleyip kalıplar hazırlatmış ve yeni harfler döktürmüştür. Tasvir-i Efkar gazetesinden sonrasındaki on yıl içinde açılan matbaa sayısı 150’yi bulmuştur. Tasvir-i Efkar gazetesi, Tercüman-ı Ahval gazetesinden sonra, fikir gazeteciliğine oldukça önem veren bir gazete olmuştur.


12. Soru

Osmanlı basın tarihinde mizah dergilerinin ortaya çıkışı ve gelişimi nasıl olmuştur, kısaca anlatınız.

Cevap

1870 tarihinde çıkan ilk Türkçe mizah dergisi Diyojen’dir. Sahibi, Teodor Kasap, başyazarı ise Ali Bey’dir. 1873’de Kararname-i Ali uyarınca kapatılmıştır. Dergideki ilk karikatür 23 Kasım 1871 tarihli 74. Sayıda yer almıştır. Türk basın tarihinde mizah, genellikle diyojen ile başlatılmaktadır. Gazetenin sahibi Teodor Kasap, sonrasında “Çıngıraklı Tatar”, “Hayal” gibi mizah dergileri ile “İstikbal” gazetesini yayınlamıştır.


13. Soru

Osmanlı Devleti’nde basında ilk sansür denemesi nasıl gerçekleşmiştir, anlatınız.

Cevap

Mahmut Nedim Paşa tarafından 11 Mayıs 1876’de çıkarılan bir kararname ile gazetelere ilk resmi sansür uygulaması başlatılmıştır. V. Murat tahta geçtiğinde, Bulgaristan ve özellikle Selanik’de cereyan eden olaylar nedeniyle Müslümanlar arasında dedikoduların artması iktidarı güç duruma düşürmüştür. Hükumetin bu zamanlarda eleştiriye tahammülü kalmamış ve bu uygulamayı hayata geçirmiştir. Kararnamede özetle hükumetin çıkan yazılara gerekli hassasiyeti göstermesine, çoğu zamanda süreli ya da süresiz kapatmasına rağmen basını disiplin altına alamadığı ve bu nedenle de inceleme altına alacağı bildirilmiştir. Bu kararnamenin ilk günlerinde gazeteler tepki olarak bazı sayfalarını boş bırakarak yayınlamışlardır. Basının bu şekilde bir tepki vermesi kararnamenin uygulanmasını zorlaştırmıştır. Bu durumun ardından Nedim Paşa’nın yerine geçen Rüştü Paşa kararnameyi yürürlükten kaldırmıştır.


14. Soru

Osmanlı basınında ilk fotoğraf kullanımı nasıl olmuştur?

Cevap

Osmanlı basınında ilk fotoğraf, 10 Ekim 1874’de Mehmet Arif’in yayınladığı Musavver Medeniyet gazetesinde yayınlanmıştır. Bu gazetede aktüel konular, fotoğraf ve resimlerle sunulmuştur. O dönemde birçok gazete, elde kalmış eski kalıpları altına yazı yerleştirerek ya da Avrupa’da kullanıp eskimiş kalıpları getirterek kullanma yoluna gitmiştir. Gazete ve dergiler bu dönemden Cumhuriyetin ilk yıllarına kadar resim ve yazıyı ayrı ögeler olarak değerlendirerek kullanmıştır. Çoğu zaman fotoğraf ve resimlerin, kullanıldıkları sayfayla ilişkisi olmamıştır.


15. Soru

I. Meşrutiyet ve İstibdat döneminde Osmanlı basınının serüveni nasıl olmuştur, kısaca anlatınız.

Cevap

Bu dönemde basının kitleler üzerindeki etkisi artsa da, başa geçen padişahların hepsi basını baskı altında tutmuştur. II. Abdülhamit zamanında kabul edilen ilk anayasa Kanuni Esasi ile birlikte kısa bir özgürlük dönemi olsa da, daha sonraki yıllarda basın kısıtlamalar altında kalmıştır. 2 Mayıs 1877’de kabul edilen matbuat kanunuyla birlikte gazete çıkarmak için hükümetten izin alınması kararı verildi. Bunun yanı sıra, hükümet ve ilgililer gazetede çıkan haberi düzeltme hakkına sahiptiler. Ayrıca padişah aleyhinde yazı yazmak da yasaklanmıştı. Bu dönemde uygulanan ilk sansür, Abdülhamit yönetiminde Kanuni Esasi kalkan edilerek çıkartılan 1877 tarihli Sıkıyönetim Kararnamesi’nin uygulanmasıyla başlamıştır. Önce siyasi yayın yapan gazeteler, ardından tümü bu sansürden etkilenmiştir. Beyaz kağıt, baskı makinesi, mürekkep, hatta kalem bile zararlı olarak ilan edilmiştir.


16. Soru

I. Meşrutiyet döneminin gazete ve dergilerini kısaca yazınız.

Cevap

  • Sabah gazetesi, 9 Mart 1876’de çıkmaya başladı. Kurucusu Şemseddin Sami. I. Dünya Savaşı sırasında da yayın yaptı. Tirajı 15 bine kadar çıkmıştır.
  • Tercüman-ı Hakikât, 8 Temmuz 1878’de Ahmet Midhat Efendi tarafından yayınlandı. Amacı halkın okuma düzeyini arttırmaktı.
  • İkdam gazetesi, Ahmet Cevdet Oran tarafından 5 Temmuz 1894’de kuruldu. Amacı Türkçülük akımına hizmet etmektir.
  • Servet-i Fünun, Ahmet İhsan tarafından 27 Mart 1891’de yayınlanmaya başlanan haftalık bir dergidir. Edebiyatta, Servet-i Fünun akımının öncüsü olmuştur. Sarı, kırmızı ve mavi renkleri üstüste basarak renkli resim basmayı ilk deneyimleyen dergidir.
  • Malumat dergisi, Servet-i Fünun’a rakip olarak ortaya çıkmıştır. Arapça nüshalar yayınlamış, ancak ömrü kısa olmuştur.


17. Soru

II. Meşrutiyet döneminde basında ne gibi gelişmeler olmuştur, yazınız.

Cevap

Bu dönemde, II. Abdülhamit tarafından ilan edilen bir fermanla 1876 yılı anayasası yeniden yürürlüğe girmiştir. II. Meşrutiyet döneminde gazeteler için geniş bir özgürlük dönemi başlamıştır. 25 Temmuz 1908 sabahı, tüm gazeteler sansürsüz bir şekilde çıkmıştır. Gazete sayısının artmasıyla birlikte, halkın da gazeteler olan ilgisi artmıştır. Saray korkusu hissedilir derecede hafiflerken; gazete ve gazetecilik hakkında fikri olmayan sadece sermayesi olanların da gazete çıkardıkları görülmüştür.


18. Soru

II. Meşrutiyetin ilk günlerinden itibaren İstanbul basınını temsil eden belli başlı gazeteler hangileridir, yazınız.

Cevap

Bu dönemde İstanbul basını temsil eden başlıca gazeteler: İkdam, Sabah, Tercüman-ı Hakikat ve Saadet’tir. Ayrıca bu dönemde, mizah gazeteleri de yeniden çıkmaya başlamıştır. Bunlar: Boşboğaz, Elüfürük, Karagöz, Kalem, Davul, Şaka, Yuha, Eşek, Laklak, Hacivat, Cingöz, Zevzek, Curcuna ve El Malum’dur.


19. Soru

II. Meşrutiyet döneminde, iktidar karşıtı gruplar kamuoyunu şekillendirmek için basını nasıl kullanmıştır?

Cevap

Bu dönem içerisinde, iktidar karşıtı gruplar, yayın organları ile sosyal hayatı etkileyerek, kamuoyunu yönlendirici ve kitleleri hareket ettiren bir rol oynamışlardır. Karşıt fikirlerin egemen olduğu bu dönem 31 Mart olayının da gerçekleşmesine zemin hazırlamıştır. Toplumda, sosyal olarak 3 farklı grup basın aracılığıyla mücadelelerini sürdürmüştür. Bu gruplar; İslamcılar, Osmanlıcılar ve Türkçülerdir.


20. Soru

Milli mücadeleyi destekleyen başlıca gazeteler hangileri olmuştur?

Cevap

İleri, Yenigün, Akşam ve Vakit gazeteleri, milli mücadeleyi destekleyen gazeteler olmuştur. Bu gazetelerde Anadolu Kurtuluş cephesi ile ilgili haberler ve Mustafa Kemal’in halka duyurulmasını istediği haberler yayınlanıyordu. Ses, İzmire Doğru, Doğru Söz, Yeni Adana, Açıksöz, Babalık gibi gazeteler Anadolu illerinde milli mücadeleye destek veren gazeteler olmuştur.


21. Soru

Milli mücadeleye karşı olan gazeteler hangileri olmuştur, yazınız.

Cevap

İstanbul, Alemdar ve Peyam-ı Sabah gazeteleri milli mücadeleye karşı olmuşlardır. İrşad ve Ferda gazeteleri de Anadolu illerinde milli mücadele karşıtı yayın yapan gazetelerdir.


22. Soru

Mustafa Kemal’e göre, Türk basınının başlıca ilkeleri neler olmalıdır?

Cevap

Mustafa Kemal, Kurtuluş Savaşı’nın başlangıcından itibaren basına büyük önem vermiştir. Ona göre, Türk basınının başlıca ilkeleri şunlar olmalıydı:

  • Basın hak ve adaletten yana olduğunu belirtmeli. Pan-turanizm ve pan-islamizm propagandalarından sakınmalıdır.
  • Basın, Asya’daki Müslümanların kendi hudut ve milliyetlerini savunmalarına destek olmalıdır.
  • Basın, Avrupa’daki emperyalizme karşı olmalıdır.
  • Basın, Wilson ilkelerini her milletin haklarını savunmak için esas almalı, Anadolu ve Rumeli’nin ulusal varlığını korumaya azimli olduğunu ispat etmelidir.
  • Basın, din konusunda İslam lehinde bir dil kullanmalıdır.
  • Basın, Avrupa devletlerinin hiçbiri hakkında atıp tutmak gibi yollara başvurmamalıdır.
    Mustafa Kemal, Anadolu ve İstanbul basını ile ayrı ayrı ilgilenmiştir. İrade-i Milliye ve Hakimiyet-i Milliye gibi milli mücadelede kilit rol oynayan iki gazetenin doğrudan kurucudur. Ayrıca, Anadolu Ajansı da Mustafa Kemal tarafından kurulmuştur.

23. Soru

1950’lerde Demokrat Parti döneminde yürürlüğe giren Basın Kanunu ile, basında ne gibi değişiklikler yaşanmıştır?

Cevap

Basın kanunu liberal bir kanundur. Hükumetin basın üzerindeki denetimini büyük oranda kaldırmıştır. Gazete ve dergi çıkarmak için sadece bir bildiri vermek yeterli olmuştur. Basın davaları özel mahkemelere verilmiştir. Cevap hakkı yeniden düzenlenmiş, cevap ve düzeltme yazılarının anlamsız ve gülünç olmaması için mahkemelere bazı yetkiler tanımıştır.


24. Soru

1961 Anayasası basın hak ve özgürlükleri için neden önemlidir, yazınız.

Cevap

1961 Anayasası, basın hak ve özgürlüklerini sıralamış ve bunların dokunulmazlığını belirtmiştir. Bu haklardan bazıları şunlardır:

  • Basın hürdür, sansür edilemez.
  • Yayın yasağı konamaz.
  • Gazete ve dergiler toplatılamaz.
  • Gazete ve dergiler kapatılamaz.
  • Gazete ve dergi çıkarmak için önceden izin alınmaz, mali teminat gerekmez.
  • Haber, düşünce ve kanıların yayınlanması engellenemez.

25. Soru

Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nin kuruluş amacı nedir?

Cevap

Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nin amacı gazete, dergi, radyo ve televizyon gibi yazılı, işitsel, görsel ve elektronik iletişim alanlarını kapsayan gazetecilik mesleğini; mesleğin geleneklerini, ahlak ilkelerini korumak; herkesin bilgi edinme, gerçekleri öğrenme hakkının bir aracı olan iletişim ve düşünce özgürlüğünü sağlamak, gazetecileri meslekleri içinde maddi ve manevi yönleriyle ilerletme ve yüceltmek şeklinde özetlenebilir.


26. Soru

1980 sonrası dönemde Türkiye’de basının gelişimi nasıl olmuştur, anlatınız.

Cevap

1980 yılından itibaren Türkiye, kapitalizmin yeni stratejik tercihleri ile paralel olarak basın endüstrisi, radyo, televizyon ve internet gibi iletişim araçlarıyla ve basın dışı sektörlerle bütünleşerek yapısal bir dönüşüm sürecine girmiştir. Bu dönüşüm ve değişim sonucunda, basın geleneksel işlevlerini neredeyse yitirerek devlet ve sermaye bağlantılı özerkliğini de kaybetmiştir. Piyasayı paylaşan belirli medya grupları, bağlı bulundukları sermaye gruplarının kısa ve uzun vadeli çıkarları doğrultusunda içerik üreten, yatay ve dikey olarak bütünleşen kurumlar haline gelmişlerdir. 24 Ocak 1980 tarihinde alınan kararlar ile, basın özel sektörün verdiği reklamlarla ayakta kalabilmiştir. Dolayısıyla basın işlevi, tüketimi teşvik ve ticari beğendiriciliği ön planda tutan bir anlayışa yönelmiştir.


27. Soru

1980-90 döneminde medya siyaset ilişkisi nasıl gelişmiştir?

Cevap

1980-90 yılları arasında medya ve siyaset ilişkisi oldukça yoğun hale gelmiştir. Medya sahipleri, ellerindeki gazete ve tv kanallarını siyasilere karşı bir silah olarak kullanmıştır. Medya patronları ve sermaye sahipleri, iktidar ya da diğer güçlü siyaset odakları ile yakın işbirliğinde bulunarak mali olanaklar elde etmiştir. Özelleştirme, banka satın alma vs. gibi konularda söz konusu medya-siyaset işbirliği önemli işlevler görmüştür.


28. Soru

Türkiye medyasında promosyon savaşları nasıl gelişmiştir, anlatınız.

Cevap

1980 ve 90’lı yıllarda, gazeteler tirajlarını arttırmak için kupon yoluyla okuyuculara bazı hediyeler vermeye başlamıştır. Özellikle 1990’ların başında yaşanan promosyon savaşları, bu olgunun yerleşik hale gelmesinin başlangıcı olmuştur. Hürriyet ve Sabah gazetelerinin 1992-95 yılları arasında gerçekleştirdikleri promosyon kampanyaları bir taraftan satışı arttırırken, diğer taraftan da bu kuruluşların kârlarını arttırmıştır. 15 Ocak 1997 Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’la TBMM promosyonu fiilen yasaklamıştır. Promosyon süreli yayıncılık amaçlarına aykırı olmayan kitap, ansiklopedi vb. kültürel ürünlerle sınırlanarak, hukuki kayıt altına alınmıştır.


29. Soru

Okur temsilciliği (Ombudsman) nedir, amaç ve işlevleri nasıl açıklanabilir?

Cevap

Okur temsilciliği, kamu yönetiminde akla gelebilecek her tür kurum ve kuruluşun veya onların mensuplarının tasarruflarından şikayetçi gerçek veya tüzel kişilerin başvurularını kabul ederek; soruşturma yapma, düzeltici işlem önerme ve rapor hazırlama yetkisine sahip bağımsız kişi ya da kuruldur. Okur temsilcisinin ya da temsilciliğinin amaç ve işleri şöyledir:

  • Ürün kalite kontrol işlevini yerine getirmek,
  • Gazetenin editoryal yönetimini ve muhabirliğini meslek etiği sınırları içinde tutmak,
  • Okurların ciddiye alındıklarını göstererek, okuru gazeteye bağlamak şeklinde sıralanabilir.

30. Soru

21. Yüzyılda Türk medyasını nasıl gelişmiştir?

Cevap

Bu yüzyılda Türk medyası holdinglerin eline geçmiştir. Farklı sektörlerde faaliyet gösteren aileler, daha güçlü hale gelebilmek için medya organlarını satın almışlardır. Böylelikle, günümüz medyası kapitalizmin sürdürülmesinde daha önemli bir rol oynamaya başlamıştır.


31. Soru

Türk medyasında tekelleşmenin ne gibi sonuçları olmuştur?

Cevap

Tekelleşmeyle birlikte, basın özgürlüğü, bilgilenme ve bilgi alma özgürlükleri engellenir hale gelmiştir. Medya çalışanları açısından sendikasızlık, örgütsüzlük, iş ve ücret konusunda güvenceler yok olmuştur. Yasaların güç mücadelelerinin bir yansıması durumuna gelmesi ya da toplum çıkarlarını koruyan yasaların oluşumunun engellenmesi, basında tekelleşme konusunda ortaya çıkan sonuçlardır.


32. Soru

Türk medyasındaki büyük holdingler hangileridir, yazınız?

Cevap

Türk medyasındaki ilk büyük holdingleşmeyi Doğan Grubu gerçekleştirmiştir. Medya dışında, bankacılık, tekstil, ticaret, otomobil gibi sektörlerde faaliyet göstermektedir. Ciner Grubunun asıl işi madencilik olsa da medya sektöründe kalıcı olmuştur. Çukurova Grubu, Sabah Grubu, Doğuş Grubu, İhlas Grubu ve Çalık Grubu diğer önemli medya holdingleri olarak karşımıza çıkmaktadır.


33. Soru

İnternet yayıncılığı ve gazeteciliğinin olumlu ve olumsuz yönleri nelerdir, yazınız.

Cevap

Yeni iletişim teknolojilerinin haberin toplanması, işlenmesine ve sunumuna getirdiği olanaklar gazetecilerin işlerini yapma biçiminde değişiklerle yaratmakta ve günlük rutinlerini kolaylaştırmaktadır. Diğer taraftan internet gazeteciliği uygulamaları açısından teknolojik olanaklar, haberin doğruluğuna ve güvenirliğine ilişkin kaygıları da beraberinde getirmektedir. Yeni iletişim teknolojilerinin haber üretim sürecinde kullanılamaya başlanmasıyla, haber üretimi ve sunumu süreçlerinde yaşanan değişimler ve internet üzerinden medya kuruluşları ya da kullanıcılar tarafından gerçekleştirilen habercilik uygulamaları gazetecilik etiği hakkındaki çalışmalarda fırsat-tehdit ikiliği içinde ele alınmaktadır.


34. Soru

Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı’nın görevi nedir?

Cevap

Türkiye Cumhuriyeti devletinin haber alma, basın ve yayın işlerini yürütmekle görevli kurumdur.


35. Soru

Türkiye Gazeteciler Sendikası’nın amacı nedir?

Cevap

Ülkemizde kurulan ilk sendikalardan biri olan Türkiye Gazeteciler Sendikası, gazetecileri sendikal bir kuruluş çatısı altında toplamayı amaçlayan bir sendikadır. Sendika, tüm medya çalışanlarının ücret, çalışma saatleri vb. konusunda haklarını korumayı amaçlar.


36. Soru

Yarısı Arapça yarısı Türkçe ilk yerli gazete olan Vekayi-i Mısriye ne zaman yayına başlamıştır?

Cevap

20 Kasım 1828’de Kahire’de yarısı Arapça yarısı Türkçe ilk yerli gazete olan Vekayi-i Mısriye yayına başladı.


37. Soru

Bizdeki resmi basın, örnek alınan Avrupa basınının tersine bir yol izlese de hangi toplumsal dinamikleri harekete geçirebilmiştir?

Cevap

Bizdeki resmi basın, örnek alınan Avrupa basınının tersine bir yol izlese de bazı toplumsal dinamikleri harekete geçirebilmiştir. Bu toplumsal dinamikler şu şekilde özetlenebilir: • Toplumsal değişme gerekliliğini ortaya çıkartmıştır. • Laikleşme yolunda ilk adımlar atılmıştır. İslam artık diğer dinlerle eşit koşullarda yaşaması istenmekle yetinilen bir inanç şekline bürünmüştür. • Merkeziyetçiliğin pekiştirilmesi mümkün olmuştur. Osmanlı, yerel yönetimlere belirli ölçüde özerklik tanıyarak ve bunu gazetelere yansıtarak, merkeze bağlılığı artırmaya çalışmıştır. • Avrupa merkezli bir dünya görüşü benimsenmiştir. Dış haberlerde Avrupaya önem verilmiş buradaki emperyalizm övgü kazanmıştır. • Dinamik kamuoyuna doğru ilk adım atılmıştır. Her soruna dini çerçevede sorun bulmak yerine bunu dışarıda tutan açık tartışmalara girilmesi dinamik kamuoyu için ilk adımı oluşturmaktadır. • Mesajların daha geniş kitlelere yansıtılmak istenmesi dilde sadeleşmeyi beraberinde getirmiştir. • Batı kaynaklı sözcük ve kavramların yaygınlaşması sözkonusu olmuştur. • Türkçe ve Arapçanın yanyana kullanılması dile bağlı ulusçuluğu körüklemiştir. • İlk gazeteler haber vermekten çok eğitim aracı görevini üstlenmiştir.


38. Soru

Önceliğin gazeteye geçmesi hangi gelişmeye yol açmıştır?

Cevap

Önceliğin gazeteye geçmesi, yeni kültürlerin belirlenmesinde bir olayın öncesiyle ve sonrasıyla ilişkilendirilerek değerlendirilmesi yaklaşımının gazetelerde sıklıkla kullanılmasına yol açtı.


39. Soru

Osmanlı Devleti’nde basım ve basımevi işlerini düzenleyen ilk nizamname hangisidir?

Cevap

Osmanlı Devleti’nde basım ve basımevi işlerini düzenleyen ilk nizamname Matbaa Nizamnamesi’dir.


40. Soru

Matbaa nizamnamesinin kuralları nelerdi?

Cevap

1857 yılında çıkarılan nizamnamede şu kurallar mevcuttu: İstanbul’da matbaa açmak isteyenler sadrazamlık ve Maarif Meclisi tarafından sakıncalı görülmez ise bunu yapabileceklerdi. Yabancı uyruklular ise Hariciye Nezareti’nden izin ve ruhsat almak durumunda idi.


41. Soru

1862 yılında da Eğitim Bakanlığı’na bağlı kurulan Matbuat Müdürlüğünün görevleri nelerdi?

Cevap

1862 yılında da Eğitim Bakanlığı’na bağlı Matbuat Müdürlüğü kuruldu ve devlet matbaasının düzenli çalışmasını sağlamak ve Takvim-i Vekayi’nin müsveddelerini incelemek bu müdürlüğün görevi oldu.


42. Soru

1864'te yayınlanan Matbuat Nizamnamesi'nin içeriği neydi?

Cevap

1864’de ilk basın yasası diyebileceğimiz Matbuat Nizamnamesi çıkarıldı. Fransız basın yasasından çevrilen bu yasa siyasal gazete çıkarmak için ruhsat zorunluluğu getiriyor, basın suçları ve bunlara verilecek cezaları belirliyor hapis, para cezası hatta kapatma cezalarını içeriyordu.


43. Soru

İlk Türk gazetecileri kimlerdir?

Cevap

İlk Türk gazetecileri olarak Vekayi-i Mısriye’de, Vakayi Muharriri Aziz, Sami, Hoca Nasri, Kâşif, Derviş Ahmet Efendiler ve düzeltmen Sait Efendi sayılabilir. Takvim-i Vekayi’de ise Vekayihane Nazırı Mehmet Esat Efendi ve ardından Numan Mahir, Akif Beyler, Recai, Ahmet Nazif, Esat Saffet Efendiler, düzeltmen olarak Karesizade Cemalettin Efendi sayılabilir.


44. Soru

İlk Türkçe gazete Takvim-i Vekayi’nin yayınlanması ve devlet yönetiminde yenilik ve düzeltimlere gidilmesi yolunda büyük çaba harcayan ve önemli adımları gerçekleştiren kişi kimdir?

Cevap

İlk Türkçe gazete Takvim-i Vekayi’nin yayınlanması ve devlet yönetiminde yenilik ve düzeltimlere gidilmesi yolunda büyük çaba harcayan ve önemli adımları gerçekleştiren kişi II. Mahmud’dur.


45. Soru

İlk Türkçe gazete Takvim-i Vekayi'nin amaçları nelerdir?

Cevap

Gazetenin çıkışından beş gün önce yayımlanan mukaddimede (önsöz) gazetenin amaçları şöyle dile getirilmiştir: • Bütün Osmanlı vatandaşlarının yurt içinde ve dünyada olanları öğrenmesi, yabancıların da Osmanlı görüşünü öğrenmesi, • Yanlış haber yayımlanmasını engelleyerek iç huzurun bozulmasını önlemek, • Fen, sanat, sanayi ve ticarete dair bilgilerin yaygınlaştırılıp halkın yararına sunulması • Devlet icraatının herkesçe bilinip buna uyulması sayesinde devlette birliğin sağlanması.


46. Soru

Takvim-i Vekayi kaç bölümden oluşuyordu?

Cevap

Takvim-i Vekayi, iç haberler (umur-ı dahiliye), dış haberler (umur-ı hariciye), askeri işler (mevaddı askeriye), bilimler (fünun) atanmalar (Tevcihat-ı ilmiye), ticaret ve fiyatlar (ticaret ve es’ar) olmak üzere altı bölümden oluştu.


47. Soru

İlk özel gazete hangisidir?

Cevap

İlk özel gazete Tercüman-ı Ahval 21 Ekim 1860’da yayınlanmıştır. Kurucusu Agâh Efendi’dir.


48. Soru

Tercüman-ı Ahval gazetesinin diğer gazetelerden farkı neydi?

Cevap

Tercüman-ı Ahval gazetesinin diğer gazetelerden görünümü farklıydı. Başlıklar göze çarpardı ve her birinin klişesi mevcuttu. Haber ve diğer yazılar göze batacak şekilde düzenlenmişti. İç ve dış haberler genel başlıklar altında toplanmıştı ve ülkelere ayrılarak verilmekteydi.


49. Soru

Şinasi tarafından 27 Haziran 1862’de yayımlanmaya başlanan gazete hangisidir?

Cevap

Tasvir-i Efkâr gazetesi Şinasi tarafından 27 Haziran 1862’de yayımlanmaya başladı ve Şinasi iki buçuk yıl kadar gazeteyi yönetti.


50. Soru

Şinasi’nin Türk matbaacılığına katkıları neler olmuştur?

Cevap

Şinasi’nin Türk matbaacılığına büyük katkıları oldu. Örne- ğin Arap harflerinin kimi yerde ayrı, kimi yerde bitişik yazılması nedeniyle yaklaşık beşyüzü bulan dizgi parçalarını ve bundan ileri gelen sorunları, parça sayısını 112’ye indirerek büyük ölçüde önledi. Harflerin şekillerini belirleyip kalıp hazırlattı ve yeni harfler döktürdü. Tasvir-i Efkâr gazetesinden sonrasındaki on yıl içinde açılan matbaa sayısı 150’yi buldu. Basımcılığın gelişiminde önemli yol katedildi.


51. Soru

1867’de yayınlanmaya başlayan ve hükümet politikasını sert dille eleştirebilen gazete hangisiydi?

Cevap

1867’de Muhbir gazetesi yayınlanmaya başladı. Yazarların başlıcaları Ali Suavi ve Ziya Bey idi. Hükümet politikasını sert dille eleştirebilen bir gazeteydi.


52. Soru

1870'de yayınlanmaya başlayan Basiret gazetesini özelliği nedir?

Cevap

Basiret gazetesi 1870’de Basiretçi Ali Efendi tarafından yayınlanmaya başladı. Fransa ve Prusya arasındaki savaşta Almanlara destek çıktı. Tirajı 10 bine kadar yükseldi. Sonradan Ahmet Mithat da yazarları arasına katıldı. Bu gazetenin İstanbul’da en ileri teknolojiye sahip olduğu belirtilmektedir.


53. Soru

İlk resimli gazete olması ile ün kazanan gazete hangisiydi?

Cevap

Ayine-i Vatan gazetesi Mehmet Arif tarafından 1867’de çıkarıldı ve ilk resimli gazete olması ile ün kazandı.


54. Soru

Türkçe basında ilk karikatürler hangi gazetede yayınlandı?

Cevap

Türkçe basında ilk karikatürler “İstanbul” gazetesinde yayınlandı.


55. Soru

İlk kez kadın ve mizah ekleri vermesi ile özellik kazanan ve dilde yalınlaşmayı, kadınların hayata atılması ve çalışması gerektiğini savunan gazete hangisiydi?

Cevap

Terakki, Ali Raşit ve Filip Efendilerin gazetesidir ve 1869’da yayınlandı. Dönemin tanınmış yazarlarını bir araya toplayan gazete dilde yalınlaşmayı savundu. İlk kez kadın ve mizah ekleri vermesi ile özellik kazandı. Bu gazetede kadınların hayata atılması ve çalışması gerektiği savunuldu.


56. Soru

İlk olarak çocuklar için özel sayı çıkaran ve bu özel sayı ilk çocuk ve eğitim gazetesi olarak tarihe geçen gazete hangisiydi?

Cevap

1869 yılında Sıtkı Efendi tarafından çıkarılan Mümeyyiz gazetesi ilk olarak çocuklar için özel sayı çıkaran gazetedir. Her sayısı ayrı bir renkte çıkarı- lan, çocuk terbiyesine önem veren, eğitici ve öğretici, nitelikte olan bu özel sayı ilk çocuk ve eğitim gazetesi olarak tarihe geçti.


57. Soru

İlk Türkçe mizah dergisi hangisidir?

Cevap

Diyojen, 1870’de çıkan ilk Türkçe mizah dergisidir. Sahibi Teodor Kasap baş yazarı ise Âli Bey’dir. 1873’de Kararname-i Âli uyarınca kapatıldı. Dergideki ilk karikatür 23 Kasım 1871 tarihli 74. sayıda yer aldı. Türk basın tarihinde mizah genellikle Diyojen ile başlatılmaktadır.


58. Soru

10 Ekim 1874’te yayımlanan Musavver Medeniyet gazetesi neden tarihi bir önem taşımaktadır?

Cevap

10 Ekim 1874’te yayımlanan Musavver Medeniyet gazetesi ilk kez fotoğraf basmış olması nedeniyle tarihi bir önem taşımaktadır.


59. Soru

Türk gazeteciliğinin ilk dönemi olarak nitelendirilen dönem hangi dönemdir? 

Cevap

Türk gazeteciliğinin ilk dönemi olarak nitelendirilen dönem, resmi nitelikteki Takvim-i Vekayi, yarı resmi nitelikteki Ceride-i Havadis, Tercüman-ı Ahval ve Tasviri Efkar’ın yayınlandığı dönem olarak anılır.


60. Soru

İlk siyasi makaleleri sütunlarına koyan, kendinden öncekilere göre bir gazete niteliğine bürünen ve fikir gazeteciliği çığırını açan gazete hangisidir?

Cevap

İlk siyasi makaleleri sütunlarına koyan, kendinden öncekilere göre bir gazete niteliğine bürünen ve fikir gazeteciliği çığırını açan Tercüman-ı Ahval’dir.


61. Soru

Gazetelere ilk resmi sansür uygulaması ne zaman başlatılmıştır?

Cevap

Mahmut Nedim Paşa tarafından 11 Mayıs 1876’da çıkarılan bir kararname ile gazetelere ilk resmi sansür uygulaması başlatıldı (Sansür Hakkında Âli Kararname).


62. Soru

Sansür edilen yazıların yerini beyaz bırakarak, bu yayınlama usülünü ilk kez bularak uygulayan gazete hangisiydi?

Cevap

Sabah gazetesi baş yazarı Şemseddin Sami’de ilk gün sansürlenen yazı- ların yerini boş bırakarak yayınladı ve Sabah gazetesi sansür edilen yazıların yerini beyaz bırakarak, bu yayınlama usülünü ilk kez bularak uygulayan gazete oldu.


63. Soru

İlk matbaa kurulmadan önce baskı nasıl gerçekleştiriliyordu?

Cevap

İlk matbaa kurulmadan önce baskı, şimşir üzerine oyularak hazırlanan klişeler (kalıp) yolu ile gerçekleştiriliyordu.


64. Soru

Meşrutiyet ve İstibdat Dönemi Basını nasıldı?

Cevap

Bu dönemde basının halk kitleleri üzerinde etkisi arttı. Dönemin padişahı Abdülaziz birçok aydını sürgüne gönderse de bu onun 30 Mayıs 1876’da tahttan indirilmesine engel olamadı. Yerine V. Murat geçti. Akli dengesi bozuk olarak nitelendirilen V. Murat’ın yerine, bir anayasa ve milletvekilleri meclisinin kurulmasına söz veren II. Abdülhamit (31 Ağustos 1876) hükümdar oldu. Kanuni Esasi olarak bilinen ilk anayasa 23 Aralık 1876’da ilan edildi. Kısa bir özgürlük dönemi olarak nitelendirilebilecek bu dönemde, basın yine kısıtlamalar içinde kaldı. 2 Mayıs 1877 yılında bir matbuat kanunu çıkarıldı. Bu kanuna göre gazete çıkarmak için hükümetten izin alınması, hükümete ve ilgililere cevap ve düzeltme hakkı tanınması, Mebusan Meclisi’ndeki tartışmaların yanlış anlam ve yorumlara yol açacak şekilde yayınlanması, devletin güvenliğini sarsan bir suçun işlenmesini kış- kırtan gazetelerin kapatılması, padişaha ve kurulu düzene dokunacak yazılar, yayın yapan gazetelerin kapatılması olası hale geliyordu. Sonrasında II. Abdülhamit halkın parlemento hayatı için hazır olmadığını, anayasanın şeriata uygun olmadığını öne sürerek 14 Şubat 1878’de Mebusan Meclisi’ni kapattı. Dolayısıyla Birinci Meşrutiyet Dönemi biterek İstibdat Dönemi olarak bilinen ve mutlakiyet rejiminin 1908’e kadar hü- küm sürdüğü dönem başladı. İlk sansür Abdülhamit yönetiminde Kanun-i Esasi kalkan edilerek çıkartılan 1877 tarihli Sıkı- yönetim Kararnamesi’nin uygulanmasıyla başladı. Önce siyasi yayın yapan gazeteler ardından tümü bu sansürden nasibini aldı. Beyaz kâğıt, baskı makinesi, mürekkep hatta kalem bile zararlı addedildi. 1885 ve 1895 tarihli matbaalar nizamnameleriyle, önce sadece kitaplarla basılı evrakı kapsayan sansür şiddeti, basılacak herşeyi denetim altına aldı. Hatta kanunsuz işlemler başladı ve bu uygulama bir çeşit terör durumuna geldi. İstibdat döneminde yalnız gazetelerle yetinilmedi, kitaplara karşı da amansız bir savaş açıldı. Bu dönemde hükümetin en büyük düşmanı haline gelen kitaplar yakılarak yok edildi.


65. Soru

Türkçülük akımına öncülük ederek “Siyasi Türk Gazetesi” olarak kendini niteleyen ve ilk rotatifi (dönerbasar) getirten gazete olarak da önem kazanmış gazete hangisiydi?

Cevap

İkdam, Ahmet Cevdet Oran tarafından 5 Temmuz 1894’de kuruldu. Türkçülük akımına öncülük ederek “Siyasi Türk Gazetesi” olarak kendini niteledi. Sabah gazetesi ile de rekabete giren bu gazete ilk rotatifi (dönerbasar) getirten gazete olarak da önem kazanmaktadır.


66. Soru

Gazete dilinin sadeleşmesi için uğraşanların başında kim gelmektedir?

Cevap

Gazete dilinin sadeleşmesi için uğraşanların başında Ahmed Mithad Efendi gelmektedir


67. Soru

1876 Anayasası nedir?

Cevap

23 Aralık 1876 tarihinde kabul edilen Kanun-ı Esasi, ilk anayasamız olarak tarihteki yerini almış ve siyasi hayatta ilk defa anayasa ile kurulan parlamentolu bir dönem başlamıştır.


68. Soru

Meşrutiyetin ilk günlerinden itibaren İstanbul basının temsil eden belli başlı gazeteler nelerdir?

Cevap

Meşrutiyetin ilk günlerinden itibaren İstanbul basının temsil eden belli başlı gazeteler şunlardır: İkdam, Sabah, Tercüman-ı Hakikat, Saadet. Ayrıca bu dönemde Mizah gazeteleri de yeniden çıkmaya başladı: Boşboğaz, Elüfürük, Karagöz, Kalem, Davul, Şaka, Yuha, Eşek, Laklak, Hacivat, Cingöz, Zevzek, Curcuna, El Malum.


69. Soru

II. Meşrutiyet döneminin önemli bir özelliği nedir?

Cevap

II. Meşrutiyet döneminin önemli bir özelliği sol basının bu dönemde doğmuş olmasıdır. Avrupa’da gelişen işçi ve sosyalizm olayları gazetelere yansıdı. Sol gazetelerde genellikle işçi sınıfın haklarından söz edildi.


70. Soru

Millî mücadeleyi destekleyen gazetelerin başlıcaları hangileriydi?

Cevap

Millî mücadeleyi destekleyen gazetelerin başlı- caları, İleri, Yenigün, Akşam ve Vakit gazeteleri idi. Bu gazetelerde Anadolu kurtuluş cephesi ile ilgili haberler ve Mustafa Kemal’in halka duyurulmasını istediği haberler yayınlanıyordu.


71. Soru

Anadolu illerinde milli mücadeleye destek veren gazeteler hangileriydi?

Cevap

Ses, İzmire Doğru, Doğru Söz, Yeni Adana, Açıksöz, Babalık gibi gazeteler Anadolu illerinde milli mücadeleye destek veren gazetelerdir.


72. Soru

Millî mücadeleye karşı olan gazeteler hangileriydi?

Cevap

Millî mücadeleye karşı olan gazeteler ise, İstanbul, Alemdar ve Peyam-ı Sabah gazeteleridir. İrşad, Ferda gibi gazeteler de Anadolu illerinde milli mücadele karşıtı yayın yapan gazetelerdir.


73. Soru

Mustafa Kemal'e göre Türk basınının başlıca ilkeleri neler olmalıydı?

Cevap

Mustafa Kemal, Kurtuluş Savaşı’nın başlangıcından itibaren basına çok büyük önem verdi. Ona göre Türk basınının başlıca ilkeleri şunlar olmalıydı: Dünya kamuoyunun hak ve adaletten yana olduğunu belirterek pan-turanizm ve panislamizm propagandalarından sakındırarak, Asyadaki Müslümanların kendi hudut ve milliyetlerini savunmak, Avrupa’daki emperyalizme karşı olmak, Wilson ilkelerini her milletin haklarını savunmak için esas almak, Anadolu ve Rumeli’nin ulusal varlığını korumaya azimli olduğunu ispat etmek, din konusunda islam lehinde bir dil kullanmak, Avrupa devletlerinin hiçbiri hakkında atıp tutmak gibi yollara başvurmamak vs.


74. Soru

Kurtuluş Savaşı’nın ilk gazetesi olma unvanına sahip gazete hangisidir?

Cevap

İrade-i Milliye, 14 Eylül 1919’da yayına başlamıştır. Sorumlu müdürü Selahattin Ulusalerk, yazıişleri müdürü Mazhar Müfit Kansu’nun yaptığı gazete Kurtuluş Savaşı’nın ilk gazetesi olma unvanına sahiptir.


75. Soru

Ulusal kurtuluş hareketinin sözcüsü olması bakımından Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin yarı resmi yayın organı sayılan gazete hangisiydi?

Cevap

Mustafa Kemal Paşa 10 Ocak 1920’de Ankara’ya geldiğinde Hakimiyet-i Milliye gazetesini kurdurdu. Yazıişleri müdürü Recep Zühtü idi. Gazete ulusal kurtuluş hareketinin sözcüsü olması bakımından Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin yarı resmi yayın organı sayıldı.


76. Soru

Anadolu Ajansı ne zaman kuruldu?

Cevap

Halkın en doğru haberlerle aydınlatılması için 8 Nisan 1920’de bir genelge ile Anadolu Ajansı kuruldu.


77. Soru

Takrir-i Sükûn Yasası nedir?

Cevap

1925 yılında, basınının Doğu’daki ayaklanmaları seslendirmesi nedeniyle, Takrir-i Sükûn Yasası çıkartıldı (huzuru ve barışı sağlama yasası). Hükü- mete olağanüstü yetkiler veren bu yasa basın özgürlüğünü kısıtladı. Yasanın çıktığı gün İstanbulda altı gazete kapatıldı; Tevhidi Efkâr, Son Telgraf, İstiklal, Sebilürreşat, Aydınlık, Orak Çekiç. Ardından Tanin ve Vatan ve bazı Anadolu illeri gazeteleri.


78. Soru

Cumhuriyet Döneminin medyayı ilgilendiren en önemli değişikliği ne olmuştur?

Cevap

Dönemin medyayı ilgilendiren en önemli değişikliği, 1928 yılında üç ay gibi kısa bir sürede Arap harflerinden Latin harflerine geçilmesidir. Latin harfi okuyanlarının azlığı nedeniyle gazete tirajları önemli ölçüde düştü. Hatta gazeteler ancak devletin kâğıda sağladığı teşvik yardımı ve resmi ilanlar sayesinde yaşabildikleri bir döneme girdiler. Bu dönemde yazılı basın dışında iletişim sağlayacak başka bir mekanizma bulunmaması nedeniyle devlet denetimi kendini hissettirdi.


79. Soru

İstanbul Radyosu ne zaman yayına başladı?

Cevap

1927’nin Mayıs ayında İstanbul Radyosu yayına başladı. Henüz kimsede radyo alıcısı bulunmadığından, postane binasının kapısının üzerine yerleştirilen hoparlör yardımıyla her akşam yayın yapılmaya başlandı.


80. Soru

Basın Kanunu nedir?

Cevap

1950’lerde demokrat parti döneminde yürürlüğe giren Basın Kanunu bugün birtakım değişikliklerle hala yürürlükte olan kanundur. 1950 kanunu liberal bir kanundur. Hükümetin basın üzerindeki denetimini büyük oranda kaldırmıştır. Gazete veya dergi çıkarmak için bir bildiri vermek yeterlidir. Basın davaları özel mahkemelere verilmiştir. Cevap hakkı yeniden düzenlenmiş, cevap ve düzeltme yazılarının anlamsız ve gülünç olmaması için mahkemelere bazı yetkiler tanınmıştır. Gazete sahipleri hukuki ve mali sorumluluğun dışında cezai sorumluluktan kurtuldu. Ayrıca 1952 yılında çıkarılan Basın Mesleğinde Çalışanlarla Çalıştırılanlar Arasında Münasebetleri Düzenleyen Kanunla gazetecilerin, sendika kurma, sosyal sigortalardan yararlanma, işverenin yazılı iş anlaşması yapma zorunluluğu, kıdem tazminatı, askerlikte ücret ödeme ve haftalık tatil ve izinler vb. konularda hakları düzenlendi.


81. Soru

Türkiye’de televizyon yayınları girişimi ilk kez ne zaman başlatıldı?

Cevap

Türkiye’de televizyon yayınları girişimi ilk kez İstanbul Teknik Üniversitesi tarafından 9 Temmuz 1952 günü başlatıldı ancak TRT’nin kurulmasıyla izlenme gücünü yitirdi (1972’ye kadar yayını devam etti).


82. Soru

TRT (Türkiye Radyo Televizyon Kurumu) kamu yayıncılığı yapmak üzere ne zaman kuruldu?

Cevap

TRT (Türkiye Radyo Televizyon Kurumu) kamu yayıncılığı yapmak üzere 1 Mayıs 1964 yılında çıkan TRT Yasası ile kuruldu. 31 Ocak 1968’de, TRT1 Türkiye’de ilk televizyon kanalı olarak deneme yayınlarına başladı.


83. Soru

Türkiye Gazeteciler Cemiyeti kimler tarafından, ne zaman kurulmuştur?

Cevap

Türkiye Gazeteciler Cemiyeti, Sedat Simavi, Sadun Galip Savcı, Cihat Baban, Hayri Alpar ve Sait Kesler tarafından 10 Haziran 1946‘da kurulmuştur.


84. Soru

Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nin amacı nedir?

Cevap

Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nin amacı gazete, dergi, radyo ve televizyon gibi yazılı, işitsel, görsel ve elektronik iletişim alanlarını kapsayan gazetecilik mesleğini; mesleğin geleneklerini, ahlak ilkelerini korumak; herkesin bilgi edinme, gerçekleri öğrenme hakkının bir aracı olan iletişim ve düşünce özgürlüğünü sağlamak, gazetecileri meslekleri içinde maddi ve manevi yönleriyle ilerletmek ve yüceltmek şeklinde özetlenebilir.


85. Soru

Ülkemizde Basın Şeref Divanı (1967) adıyla kurulan, basının özdenetimi denemesinden sonra oluşturulan ikinci özdenetim kuruluşu hangisidir?

Cevap

Ülkemizde Basın Şeref Divanı (1967) adıyla kurulan, basının özdenetimi denemesinden sonra oluşturulan ikinci özdenetim kuruluşu faaliyetini sürdürmekte olan Basın Konseyi’dir.


86. Soru

Okur temsilciliği nedir?

Cevap

Okur temsilciliği, kamu yönetiminde akla gelebilecek her tür kurum ve kuruluşun veya onların mensuplarının tasarruflarından şikayetçi gerçek veya tüzel kişilerin başvurularını kabul ederek soruşturma yapma, düzeltici işlem önerme ve rapor hazırlama yetkisine sahip bağımsız kişi ya da kuruldur.


87. Soru

Ülkemizde kurulan ilk sendikalardan biri olan Türkiye Gazeteciler Sendikası ne zaman kurulmuştur?

Cevap

Ülkemizde kurulan ilk sendikalardan biri olan Türkiye Gazeteciler Sendikası, gazetecileri sendikal bir kuruluş çatısı altında toplamayı amaçlayan 20 gazeteci tarafından 10 Temmuz 1952’de İstanbul Gazeteciler Sendikası adı ile kurulmuştur.


Bahar Dönemi Dönem Sonu Sınavı
25 Mayıs 2024 Cumartesi