Ekonomik Analiz Dersi 8. Ünite Sorularla Öğrenelim
Ekonominin Kamusal Boyutu
Kamu ekonomisinin ortaya çıkışı bir örnekle nasıl açıklanabilir?
Kenan Bulutoğlu, kamu ekonomisinin ortaya çıkışı ile ilgili olarak Japon film yapımcısı Kurosawa’nın Yedi Samuray filminin öyküsünü örnek gösterir. Bu öyküde, köylerine dadanan haydut çetesi ile mücadele etmek için yedi kişilik samuray grubunu kiralayan Japon köylülerinin başlarına gelen olaylar anlatılmaktadır. Köylüler haydutların yağmaladığı miktarın bir kısmını bu yedi savaşçıya vermiş ve onlarla birlikte haydutların saldırısına hazırlanmıştır. Filmin sonunda köye saldıran haydutlar büyük bir direnişle karşılaşmış ve çok sayıda kayıp vererek köyü soyamadan geri çekilmişlerdir. Bulutoğlu bu öyküyü yorumlarken özellikle şu sorgulamayı yapmaktadır: İnsanlar haydutlara karşı korunmak için ihtiyaç duydukları savaşçı hizmetini niçin gidip piyasadan satın almasınlar? Piyasa dışı hizmet örgütlerine neden ihtiyaç duyarız? İnsanlar niçin tüm ihtiyaçlarını piyasa ekonomisinden sağlayamaz? Kısacası kişiler ihtiyaçlarının bir kısmını niçin piyasa dışı bir mekanizma ile yani devlet örgütü ile karşılamaktadır? Bulutoğlu bu soruların cevabını şu şekilde vermektedir: Çünkü piyasa insanların bazı gereksinimlerini ya hiç karşılayamaz ya da eksik, yetersiz karşılar. Bu ekonominin temelinin kurulması için gerekli düzeni kurmayı piyasa başaramaz. Düzen gereksinimi karşılanmazsa piyasa ekonomisi, bırakın bunu kurmayı, hiçbir faaliyete geçemez.
Kamu ekonomisinin işlevleri nelerdir?
Kamu ekonomisi sadece piyasanın temelini oluşturan hizmetleri sunmakla, onun eksik yaptıklarını tamamlamakla kalmaz. Bunlardan başka piyasanın bütün üretim kaynaklarını kullanmasını sağlamak (tam çalışma), gelir dağılımını daha adil yapmak, fiyatların istikrarlı olmasını sağlamak işlevlerini de üstlenmeye çalışır. Ama piyasanın yetersiz kaldığı her ihtiyaç için devletin kamu hizmetleri ile karşılamaya yetkin olduğu da sanılmamalıdır. Nasıl piyasa yetersizliği (market failure) gözlemlere dayanan bir olgu ise, devletin de her derde deva olamayacağı (state failure) göz ardı edilmemelidir.
Devletin ne tür fonksiyonları vardır?
Devletin gelir ve giderleri arasında dengeyi sağlamaktan öte fonksiyonları vardır. Bu fonksiyonlar genel olarak; ? Ekonomik büyüme, ? Fiyat istikrarı, ? Dış denge, ? Gelir dağılımında adaletin sağlanması, ? Yoksulluğun azaltılması, olarak sıralanabilir.
Merkezi planlı ekonomilerden piyasa ekonomilerine geçiş sürecinin nedenleri nelerdir? Bu sürece nasıl bir örnek verilebilir?
Ekonomik sorunları, nasıl tamamıyla piyasa ekonomisi çözemezse, tek başına devlet de çözemez. Kaynak tahsisini plânlama otoritesinin çözdüğü merkezi planlı ekonomiler başarısızlıkla sonuçlanan deneyimlerinin ardından, 1980’li yılların sonlarında birer birer kumanda ekonomisini terk ettiler ve piyasa ekonomisine geçtiler. Bugün Kuzey Kore gibi ülkeler bile piyasa odaklı bir yapılanmaya doğru ilerlemektedir. Kurulma aşamasında plânlama mekanizmasının gelir dağılımında eşitliği sağlayacağını, israfı ortadan kaldıracağını, fiyatları kontrol edeceğini ve emeğin sömürüsünü engelleyeceğini iddia eden ülkeler bu iddialarını gerçekleştirememişlerdir. Tam aksine plânlı ekonomilerde bazı ürünler eksik üretilmiş ve karaborsalara yol açılmış, bazı ürünler ise aşırı üretilmiş ve israf ortaya çıkmıştır. Bir yandan ekonominin yönetiminde ortaya çıkan aşırı bürokrasi, öte yandan özel mülkiyetin yokluğu nedeniyle motivasyon eksikliğine düşen işçi ve idarecilerin çalışma performansı düşmüştür. Rekabetin yokluğu öncelikle tüketicileri mağdur etmiş, ürünler standartlaşmış ve kalitesi düşmüştür. Plânlama süreci çelişki içinde ekonomik sonuçlar oluşturmuştur. Örneğin bir dönem Sovyetler Birliği Amerika Birleşik Devletleri ile uzayda teknoloji yarışına girmişken, aynı dönemde dışarıdan gıda yardımına muhtaç bir ülke konumuna düşmüştür. Sonuçta merkezi plânlı ekonomiler özellikle batılı kapitalist ekonomiler karşısında daha fazla dayanamamış ve ekonomik sistemini bütünüyle değiştirmek zorunda kalmıştır.
Piyasa ekonomisi konusundaki olumlu görüşler nelerdir?
Bazı düşünürler, merkezi plânlı ekonomilerin çöküşünün piyasa ekonomisinin dünya üzerindeki en mükemmel ekonomik sistem olduğunu ispat ettiğini ileri sürmüşlerdir. Hatta dünyanın artık ebedi gerçeğe erdiğini ve bu nedenle artık tarihin sonunun geldiğini ileri süren Fukuyama gibi yazarlar dahi çıkmıştır. Piyasa ekonomisi taraftarları, piyasa ekonomisinde kaynakların otomatik olarak tahsis edildiğini, ekonomik çıkar peşindeki rasyonel birimlerin arz ve talep güçleri ile yön verdikleri fiyat mekanizmasının toplumu maksimum refaha ulaştıracağını iddia etmektedirler.
Piyasa ekonomisinin ne gibi eksikleri vardır?
Piyasa ekonomilerinde ekonomik istikrarın kendiliğinden ortaya çıkması bazen mümkün olmamakta ve ekonomik hayatta sürekli olarak iniş ve çıkışlar meydana gelmektedir. Rekabet sonucunda büyük firmalar küçük firmaları ele geçirerek tekelleşebilmektedir. Toplumun tüm bireyleri aynı fırsatlara sahip olamamakta ve yeterli gelire sahip olmayanlar ihtiyaçları olan ürünlere ulaşamamaktadır. Piyasa mekanizması adalet hizmetleri, iç ve dış güvenlik, büyük ölçekli altyapı yatırımları ve bağımsız denetim gibi bazı ihtiyaçları tek başına karşılayamamaktadır. Özel kişi ve firmalar faaliyetlerinin toplumsal maliyetlerini (dışsal maliyetler) göz ardı etmekte, çevre kirliliği, trafik sorunları, gürültü ve toplumsal huzur gibi negatif maliyetler hesaba katılmamaktadır. Oysa devlet, yasalar, yasaklar, vergiler ve teşviklerle, kişi ve firmaları oluşturdukları dışsallıkların bedelini ödemeye zorlayabilir.
Kamu malları ve yetkinlik malları nedir?
Savunma hizmetlerinin, kanun ve düzenin sağlanması, sel kontrolü için gerekli yapıların (baraj vb.) tesisi gibi mallara kamu malları; eğitim ve sağlık gibi mallara yetkinlik malları adı verilir.
Kamu mallarının özellikleri nelerdir?
Kamu mallarının iki temel özelliği bulunmaktadır. Bunlardan birisi hariç tutamamadır. Yani bu mallar bir kişiye sağlanırsa herkese de sağlanmış olur. Örneğin millî savunma hizmetinden toplumun sadece bir kesimi yararlanmaz. Diğer özelliği ise birinin bir malı tüketmesi diğerlerinin tüketmesini engellemiyorsa o zaman rekabetin yokluğu anlamına gelir. Örneğin bir kişinin iç güvenlik hizmetinden yararlanması diğerlerinin yararlanmasının önünde bir engel değildir.
Negatif dışsallıklar nedir? Devlet negatif dışsallıklar konusunda nasıl bir yol izler?
Özel sektörün maliyetlerine dahil etmediği ama topluma yük getiren trafik sorunu, çevre kirliliği ve gürültü gibi maliyetlere negatif dışsallıklar denir. Devlet kurallar koyarak veya vergi alarak negatif dışsallıkların bedelini özel sektöre ödetmeye çalışır.
Gelir ve servetin yeniden bölüştürülmesi konusunda kamusal müdahalelerin rolü nedir?
Serbest piyasa ekonomisinin işleyişi sırasında bozulan gelir ve servet dağılımını daha eşit hale getirmek için kamusal müdahaleler yapılabilir (emekli aylıkları, işsizlik yardımı, çocuk yardımı vb.).
Rekabetin özendirilmesi neden önemlidir?
Piyasa ekonomisi ve sınırsız rekabet zamanla kamu çıkarına aykırı olan tekellerin ortaya çıkmasına yol açabilir. Bu durumda devletin müdahalesi gerekir. Birçok ülkede bu amaçla rekabet komisyonları görev yapmaktadır
Ekonomik faaliyet seviyesinin düzenlenmesinde kamu sektörünün ne gibi bir rolü vardır?
Ülkelerin makroekonomik faaliyet hacimlerinde görülen dalgalanmaların istikrarlı hale getirilmesi ve bunların olumsuz etkilerinin giderilmesi için ekonomi politikası izlenmesi de kamu sektörünün varlık sebepleri arasındadır. Örneğin kamu harcamalarını ve vergileri değiştirerek uygulanan maliye politikası ekonomik büyüme, fiyat istikrarı ve ödemeler dengesini sağlamak için uygulanan önemli bir iktisat politikası türüdür.
Karma ekonomi nedir?
Gerçek hayatta ne tamamıyla piyasa ekonomisi, ne de tamamıyla merkezi planlı ekonomiyle (kumanda ekonomisi) yönetilen bir ekonomik düzen yoktur. Bugün dünya üzerinde var olan ülkelerin neredeyse tamamında plânlı ekonominin ve piyasa ekonomisinin üstün taraflarını bir araya getiren karma ekonomi sistemi uygulanmaktadır. Karma ekonomilerde piyasanın üstün taraflarıyla planlı ekonominin üstün tarafları birleştirilmeye çalışılmaktadır. Ekonominin bazı mekanizmaları piyasaya bazı mekanizmaları ise devlete bırakılmaktadır.
Kamu hizmeti nedir, bu hizmetin arzı ve talebi nasıl gerçekleşir?
Devlet piyasada sunulmayan hizmetleri yapar ve vatandaşların hizmetine sunar. Bu hizmetlere kamu hizmeti adı verilir. Kamu hizmeti talepleri siyasi mekanizmalar aracılığı ile devlete iletilir. Bu hizmetlerin arzını ve bu arzın ayrıntılarını siyasal iktidar kararlaştırır. Siyasal iktidar demokratik olabileceği gibi otoriter de olabilir. Siyasal iktidar ile piyasa arasında güçlü bir etkileşim vardır. Piyasada ortaya çıkan ihtiyaçlar devlet hizmetlerini etkiler.
Kamu ekonomisi nedir?
Toplumun ortak ihtiyaçlarını karşılamak üzere oluşturulmuş bir örgüt (organizasyon) olan devlet, kamu hizmetlerini kamu harcamaları yaparak gerçekleştirir. Devlet kamu hizmetleri için harcamalarını finanse edebilmek için iktisadi değer ve araçlara ve bilhassa paraya sahip olmalıdır. İşte bu aşamada kamu ekonomisi ön plana çıkmaktadır. Kamu ekonomisi toplum mal ve hizmetlerine olan talebi ifade eden toplumsal ihtiyaçların, devlet tarafından sağlandığı, siyasi ve idari organların kararları altında ve bütçe yoluyla organize edildiği iktisadi faaliyet alanıdır.
Kamu ekonomisinin kapsadığı hizmetleri kim yürütür?
Kamu ekonomisinin kapsadığı hizmetler devlet denen ve çeşitli kademede ve güçte organlar tarafından yürütülür.
Kamu hizmeti nedir?
Devletin ve diğer kamu kuruluşlarının kamusal ihtiyaçları karşılamak amacıyla yaptıkları süreklilik arz eden faaliyetlere kamu hizmeti adı verilir.
Mali olay nedir, neleri kapsar?
Kamu hizmetlerinin yerine getirilebilmesi için para gerekir. Kamu kuruluşlarının görevlerini yerine getirebilmek amacıyla yaptıkları parasal işlemler, yani kamu hizmetlerinin yerine getirilebilmesi için gerekli mali kaynakların elde edilmesi ve bunların kullanılması mali olayları meydana getirmektedir. Maliye biliminin konusu mali olaylardır. Mali olaylar; devletin gelirlerinden, giderlerinden ve bunların plânlanması ve bütçelendirilmesinden doğan olaylar ile birlikte mali sorunları, mali yüklerin kişiler arasında nasıl dağıtılacağını ve kamu harcamalarının nasıl yürütüleceğini de kapsamaktadır.
Kamu maliyesinin dar ve geniş tanımı nasıl yapılabilir?
Kamu maliyesinin devletin görevlerini yerine getirebilmesi için, gerekli olan mali araçların elde edilmesi ve kullanılması sanatı şeklinde dar tanımı yapılabileceği gibi devlet faaliyetlerinin iktisadi ve sosyal açıdan incelenmesi, devlet faaliyetlerinin sınırlarının araştırılması ve bu faaliyetlerin gerektirdiği harcamaların ve gelirlerin ne olması gerektiğinin incelenmesi şeklinde geniş tanımı da yapılabilir.
Kamu maliyesinin kan dolaşımı sistemine benzetilme sebebi nedir?
Vücudumuzdaki kan önce toplardamarlar aracılığı ile kalpte toplanır ve daha sonra atardamarlar ile organlarımıza geri gönderilir. Aynı mekanizma kamu maliyesi alanında da işler. Kamu gelirleri devletin bir organında toplanır ve daha sonra kamu hizmetinde kullanılmak üzere geri gönderilir. İşte bu gelir ve giderlerin toplanması ve dağıtılması işlevi bütçeler tarafından sağlanır. Dolayısıyla kamu mali sistemi, kamu gelir ve giderleri ile bütçelerden oluşmaktadır.
Kamu harcamaları neyi ifade eder ve nasıl belirlenir?
Kamu harcamaları, kamu kurumlarının siyasal karar alma sürecinde belirlenen kamu hizmetlerini karşılamak amacıyla yaptığı parasal harcamalardır. Kamu harcamalarının hangi alanlara ve ne amaçla yapılacağı önemli ölçüde siyasal karar alma süreci içinde belirlenir. Bu sürecin somutlaşması bütçe süreci çerçevesinde gerçekleşir.
Ekonomide kamu harcamalarının boyutu tarih boyunca nasıl bir değişim göstermiştir?
Ekonomide kamunun boyutu 1970’li yıllara kadar düzenli olarak artmıştı. Ardından yüksek vergilerden ve kamu harcamalarından, devletin hantallığından şikâyet edenlerin sayısının artması üzerine, kamunun boyutlarını azaltacağına söz veren yönetimler dünya ülkelerinin birçoğunda iktidara gelmiştir. Uzun yıllar liberal görüşü savunan ve kendilerine genellikle arz yanlı iktisatçılar denen bu kişilerin iktidarı bir süre devam ettiyse de yeni yüzyıl başlarında bu süreç yine tersine dönmüştür. Amerika Birleşik Devletleri ve İngiltere’de bile ulaştırma, eğitim ve sağlık harcamalarını artıracağını söyleyen iktidarlar işbaşına gelmişlerdir.
Kamu harcamalarında idari sınıflama nasıl yapılır?
Bu tür sınıflandırmada devlet örgütlenmesine, harcama yapacak birimlerin isim ve yapısına göre hareket edilir. Burada sınıflandırmanın temelini devletin yapısı ve organları oluşturur. Bu nedenle bu sınıflandırma türüne organik sınıflandırma adı da verilmektedir. Türkiye’de merkezî bütçe içinde harcamacı dairelerin TBMM, Cumhurbaşkanlığı, Sayıştay, Anayasa Mahkemesi, Başbakanlık, Çevre ve Orman Bakanlığı, Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü, şeklindeki bölünüşü merkeziyetçi kamu kesiminin mevcut yapısından kaynaklanan idari sınıflamadır.
Kamu harcamalarında fonksiyonel sınıflama nasıl yapılır?
Kamu harcamalarını yapan birimler yerine devletin ulaşmak istediği amaçlar ve üstlendiği görevler için ne kadar harcama yapıldığına odaklanıldığında fonksiyonel sınıflandırma gerçekleştirilmiş olur. Örneğin millî eğitimle ilgili harcamalar Milli Eğitim Bakanlığı bütçesinde yer alır.
Kamu harcamalarında ekonomik sınıflama nasıl yapılır?
Devlet harcamalarının doğurduğu etkilerin ekonomik analizine dayalı olan çok sayıda sınıflandırma bulunmaktadır. Burada sınıflamanın temelini belli bir dönemdeki kamu harcamaları ile o dönemin üretimi arasındaki ilişki dikkate alınacaktır. Eğer devletin yaptığı harcamalar dolaysız olarak toplam talebin bir unsurunu oluşturuyor ve toplam üretim ile genel fiyat düzeyini özel tüketim ve yatırıma benzer şekilde etkileyebiliyorsa bu tür harcamalara gerçek harcamalar denir. Devlet harcamalarının dolaylı bir şekilde etkili olduğu bazı durumlarda ise bazı servet unsurları kişi ve kurumlar arasında el değiştirmekte, toplam üretim ise buna bağlı olarak daha sonra etkilenmektedir. Bu harcamalar ise transfer harcamaları genel başlığı altında toplanabilir.
Kamu kesimi cari harcamaları nelerden oluşur?
Kamu kesiminin günlük faaliyetlerini sürdürebilmesi için sürekli olarak yapması gereken giderlerden oluşmaktadır. Personel harcamaları ve diğer cari harcamalar olarak iki önemli kalemi bulunmaktadır. Kamu kesiminde görülen çok çeşitli hizmetleri görmeleri karşılığında kamuda istihdam edilen memur ve işçilere yapılan ücret, sağlık harcamaları ve yolluk gibi ödemelere personel giderleri adı verilir. Öte yandan kamu görevlerinin icrası sırasında görevlilerin kullandığı taşıtların yakıt ve bakım giderleri, kamu binalarının bakımı, aydınlatılması ve ısıtılması ile ilgili masraflara yapılan ödemelere diğer cari harcamalar adı verilir.
Kamu kesimi yatırım harcamaları nelerden oluşur?
Kamu kesimi yatırım harcamaları; yollar, barajlar, köprüler, havaalanları, okul ve hastane binaları ve kamu iktisadi teşebbüslerinin fabrika binaları gibi unsurların gerçekleştirilmesi için devletin yapmış olduğu harcamalardır. Kamu kesimi, başta büyük sermayeye ihtiyaç duyulması olmak üzere çeşitli nedenlerle özel sektörün yapamadığı altyapı yatırımları ve benzeri yatırımları üstlenebilmektedir.
Transfer harcamaları nedir?
Transfer harcamaları ise; karşılıksız veya geçmişte yapılan bir işlemin cari dönemdeki karşılığı olarak ya da ileride verilecek bir hizmete karşılık olmak üzere yapılan ödemelerden oluşmaktadır. Emeklilere, yaşlılara, dul ve yetimlere, şehit ailelerine ve gazilere yapılan maaş ve benzeri ödemeler, öğrencilere verilen karşılıksız burslar, vergi iadeleri, kamu kesiminin yaptığı borçlanma karşılığında doğan faiz ödemeleri transfer harcamalarına örnek olarak gösterilebilir.
Kamu bütçesi ne anlama gelir?
Toplumun farklı kesimleri ve bireyler, sürekli olarak gelir ve giderleri arasında bir denkleştirme gayreti içindedirler. Örneğin her üniversite öğrencisinin bir bütçesi vardır ve ailesinin göndermiş olduğu parayı dikkatli bir şekilde harcamak zorundadır. Eğer gelirleri giderlerine yetmiyorsa ya borç para bulmak veya herhangi bir yerde çalışarak yeni gelir kaynakları oluşturmak zorundadır. İşte devlet de kamu hizmetlerini yerine getirirken bir bütçe çerçevesinde faaliyette bulunmak zorundadır. Bu bütçe kamu bütçesi olarak adlandırılır.
Bütçe nasıl tanımlanabilir?
Bütçe konusunda kabul gören bir tanım Fransız maliyeci Edgar Allix tarafından yapılmıştır. Allix’e göre, Bütçe, devletin belirli bir süre içindeki gelir ve giderlerini tahmini olarak belirleyen, gelirlerin toplanmasına, giderlerin yapılmasına izin veren bir tasarruftur. 5018 Sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanununda bütçe Belirli bir dönemdeki gelir ve gider tahminleri ile bunların uygulanmasına ilişkin hususları gösteren ve usulüne uygun olarak yürürlüğe konulan belgeyi ifade eder şeklinde tanımlanmaktadır. Bütçe daha yalın bir tanımlamayla gelir ve gider tahminlerini ve varsa aradaki farkın nasıl işlem göreceğini ortaya koyan bir belgedir. Dolayısıyla daha somut bir şekilde ifade etmek istersek bütçe, bir devletin belirli bir döneme ilişkin gelir ve gider tahminlerini gösteren, gelir toplanmasına ve harcama yapılmasına izin veren bir kanundur.
Bütçe kanununun temel özellikleri nelerdir?
Bu kanunun temel özellikleri şunlardır: ? Tahdit: Bütçe kanunu genellikle bir yılı kapsayan geçici bir kanundur. ? Tasdik: Bütçe, hükümete gelirlerin toplanmasına ve giderlerin yapılmasına önceden yetki veren bir yetki kanunudur. ? Tahmin: Bütçe, diğer kanunlardan farklı olarak tahminleri içerir ve devletin geleceğe ait gelir ve gider tahminlerini gösterir. ? Tevzin: Bütçede yer alan kamu gelir ve gider tahminleri denk olmalıdır.
Bütçenin siyasi işlevi nedir?
Demokrasilerde iktidara gelen parti veya partilerin harcama yapma ve vergilendirme yetkilerinin sınırsızca kullanılmasını önlemek için bütçe her yıl parlamento onayından geçmelidir. Aslında bu onay hükümetin her yıl güvenoyu tazelemesi anlamına gelmektedir.
Bütçenin hukuki işlevi nedir?
Bütçe nihai olarak bir kanundur ve bir kanun hangi aşamalardan sonra çıkıyorsa bütçe de aynı aşamalardan geçerek çıkar. Ancak bağlayıcılığı diğer kanunlar kadar katı değildir. Yıl içerisinde bazı ödenek kısıntıları ve ödenek kaydırmaları yapılabilir.
Bütçenin mali işlevi nedir?
Hükümetin kamu mal ve hizmetlerini sunabilmesi için gerekli olan finansman kaynağı bütçede gösterilmek zorundadır. En önemli finansman kaynağı olan vergilerin hangi türüne ağırlık verileceği oldukça önemli bir konudur. Çünkü her vergi farklı etkiler ortaya çıkarmaktadır.
Bütçenin iktisadi işlevi nedir?
Devletin kamu harcamalarının finansmanında kullanmak üzere topladığı vergiler türlerine göre ekonomik büyüklükler üzerinde farklı etkiler oluşturur. Bu bağlamda bütçe, ilgili yıl içinde uygulanacak olan iktisat politikalarının çerçevesini ortaya koymaktadır.
Türkiye’de bütçe süreci hangi aşamalardan oluşur, bu aşamalara ilişkin esasların dayanağı nedir?
Türkiye’de bütçe süreci esas olarak dört aşamadan oluşmaktadır. Bu aşamalar sırasıyla, bütçenin hazırlanması, parlamentoda görüşülüp onaylanması, uygulanması ve denetimidir. Türkiye’de bütçenin hazırlanması, onanması, uygulanması ve denetimine ilişkin esaslar 5018 sayılı Mali Yönetim ve Kontrol Kanunu ile düzenlenmiştir.
Bütçe düzeni bakımından Türkiye’deki devlet daireleri nasıl örgütlenirler?
Türkiye’de devlet daireleri bütçe düzeni bakımından iki biçimde örgütlenmektedir. Bunlardan birincisi çeşitli bakanlıklar ile bunlara bağlı kuruluşlardır ve bunların tümü genel bütçe içinde yönetilir. Genel bütçe, kendilerine ait gelirleri olmayan merkezi idare için hazırlanan bütçedir. İkincisi ise her biri ayrı tüzel kişilikleri bulunan ve genel bütçenin eki şeklinde ayrı birer bütçeye sahip olan katma bütçeli idarelerdir. Üniversiteler, Karayolları Genel Müdürlüğü, Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü katma bütçeli idarelere örnek olarak verilebilir.
Özel bütçe ve özerk bütçe ne anlama gelmektedir?
Özel bütçe, mahalli (yerel) idarelerin gelir ve giderlerini kapsar. Özel bütçeli kuruluşlar olarak yerel yönetimler konsolide bütçeye dahil edilmezler. Bunların konsolide bütçe ile ilişkisi mali tevzin denilen yöntemle konsolide bütçe gelirlerinden aldıkları paylar ve konsolide bütçenin transfer kalemleri arasından aldıkları yardımlardan ibarettir. Özerk bütçe ise kamu idari kuruluşları (KİT) gibi idari nitelik taşıyan devlet kuruluşlarının bütçeleridir. Kamu iktisadi teşebbüsleri özerk bütçeli kuruluşlar olarak konsolide bütçe içinde yer almazlar. Bunların bütçeyle ilişkisi, finansman açıklarının bütçeden karşılanması, finansman fazlalarının ise bütçeye gelir kaydedilmesi yönünde dışsal bir ilişki şeklindedir.
Kamu kesimi borçlanma gereği nedir?
Kamu Kesimi Borçlanma Gereği (KKBG, İngilizce kısaltmasıyla PSBR) daha yaygın bir kullanıma sahiptir. Kamu kesimi finansman gereksinimi veya kamu sektörü net nakit ihtiyacı şeklinde de ifade edilen KKBG; kamu giderlerinin kamu gelirlerinden fazla olması nedeniyle ortaya çıkan olumsuz durumdan kaynaklanır ve bütçesi açık veren bir devletin hangi miktarda borçlanması gerektiğini gösterir.
İç borçlanma nedir, temel araçları nelerdir?
Kamu finansman açığının yurtiçi kaynaklardan karşılanması biçiminde tanımlanabilecek olan iç borçlanmanın temel araçları, devlet tahvilleri ve hazine bonoları yani devlet iç borçlanma senetleridir.
Dış borçlanma nedir?
Dış borçlanma yurt dışı kaynakları ve özellikle ödünç yabancı paranın kullanılabildiği ülkelerdeki kaynakları kullanma yetkisi veren, hazinenin geçici açıklarını kapatması dışında dış ticaret açıklarını da geçici kapatmaya yarayan bir finansman yöntemidir.
Borç stoku nedir?
Bir ülkenin borç stoku o ülkenin herhangi bir dönemdeki iç ve dış borçlarının toplam miktarıdır.
Özelleştirme nedir?
Özelleştirme kamu işletmelerinin ya da varlıklarının özel sektöre ya da pay sahiplerine satılması sürecidir.
Devletin gelir ve giderleri arasında dengeyi sağlamaktan öte fonksiyonları vardır. Bunlar nelerdir?
Bu fonksiyonlar genel olarak;
• Ekonomik büyüme, • Fiyat istikrarı, • Dış denge, • Gelir dağılımında adaletin sağlanması, • Yoksulluğun azaltılması, olarak sıralanır
Bir toplumda kamu sektörünün ekonomiye katılmasının sebepleri nelerdir?
Mal ve hizmet sağlanması: Piyasaya bırakıldığında yeterince sağlanması zor olan mal ve hizmetler vardır. Savunma hizmetlerinin, kanun ve düzenin sağlanması, sel kontrolü için gerekli yapıların (baraj vb.) tesisi gibi mallara kamu malları; eğitim ve sağlık gibi mallara yetkinlik malları adı verilir. Kamu mallarının iki temel özelliği bulunmaktadır. Bunlardan birisi “hariç tutamama”dır. Yani bu mallar bir kişiye sağlanırsa herkese de sağlanmış olur. Örneğin millî savunma hizmetinden toplumun sadece bir kesimi yararlanmaz. Diğer özelliği ise birinin bir malı tüketmesi diğerlerinin tüketmesini engellemiyorsa o zaman rekabetin yokluğu anlamına gelir. Örneğin bir kişinin iç güvenlik hizmetinden yararlanması diğerlerinin yararlanmasının önünde bir engel değildir.
Negatif dışsallıkların kontrolü: Özel sektörün maliyetlerine dahil etmediği ama topluma yük getiren trafik sorunu, çevre kirliliği ve gürültü gibi maliyetlere negatif dışsallıklar denir. Devlet kurallar koyarak veya vergi alarak negatif dışsallıkların bedelini özel sektöre ödetmeye çalışır.
Gelir ve servetin yeniden bölüştürülmesi: Serbest piyasa ekonomisinin işleyişi sırasında bozulan gelir ve servet dağılımını daha eşit hale getirmek için kamusal müdahaleler yapılabilir. Transfer harcamaları (emekli aylıkları, işsizlik yardımı, çocuk yardımı vb.)
Rekabetin özendirilmesi: Piyasa ekonomisi ve sınırsız rekabet zamanla kamu çıkarına aykırı olan tekellerin ortaya çıkmasına yol açabilir. Bu durumda devletin müdahalesi gerekir. Birçok ülkede bu amaçla “rekabet komisyonları” görev yapmaktadır.
Ekonomik faaliyet seviyesinin düzenlenmesi: Ülkelerin makroekonomik faaliyet hacimlerinde görülen dalgalanmaların istikrarlı hale getirilmesi ve bunların olumsuz etkilerinin giderilmesi için ekono mi politikası izlenmesi de kamu sektörünün varlık sebepleri arasındadır. Örneğin kamu harcamalarını ve vergileri değiştirerek uygulanan maliye politikası ekonomik büyüme, fiyat istikrarı ve ödemeler dengesini sağlamak için uygulanan önemli bir iktisat politikası türüdür.
Kamu maliyesinin tanımı nasıl yapılmaktadır?
Kamu maliyesinin “devletin görevlerini yerine getirebilmesi için, gerekli olan mali araçların elde edilmesi ve kullanılması sanatı” şeklinde dar tanımı yapılabileceği gibi “devlet faaliyetlerinin iktisadi ve sosyal açıdan incelenmesi, devlet faaliyetlerinin sınırlarının araştırılması ve bu faaliyetlerin gerektirdiği harcamaların ve gelirlerin ne olması gerektiğinin incelenmesi” şeklinde geniş tanımı da yapılabilir.
Kamu maliyesinin idari sınıflandırması nasıl yapılmaktadır?
Bu tür sınıflandırmada devlet örgütlenmesine, harcama yapacak birimlerin isim ve yapısına göre hareket edilir. Burada sınıflandırmanın temelini devletin yapısı ve organları oluşturur. Bu nedenle bu sınıflandırma türüne “organik” sınıflandırma adı da verilmektedir. Türkiye’de merkezî bütçe içinde harcamacı dairelerin TBMM, Cumhurbaşkanlığı, Sayıştay, Anayasa Mahkemesi, Tarım ve Orman Bakanlığı, Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü,… şeklindeki bölünüşü merkeziyetçi kamu kesiminin mevcut yapısından kaynaklanan idari sınıflamadır.
Kamu maliyesinin fonksiyonel sınıflaması nasıl yapılmaktadır?
Kamu harcamalarını yapan birimler yerine devletin ulaşmak istediği amaçlar ve üstlendiği görevler için ne kadar harcama yapıldığına odaklanıldığında fonksiyonel sınıflandırma gerçekleştirilmiş olur. Örneğin millî eğitimle ilgili harcamalar Milli Eğitim Bakanlığı bütçesinde yer alır.
Kamu maliyesinin ekonomik sınıflaması nasıl yapılmaktadır?
Devlet harcamalarının doğurduğu etkilerin ekonomik analizine dayalı olan çok sayıda sınıflandırma bulunmaktadır. Burada sınıflamanın temelini belli bir dönemdeki kamu harcamaları ile o dönemin üretimi arasındaki ilişki dikkate alınacaktır. Eğer devletin yaptığı harcamalar dolaysız olarak toplam talebin bir unsurunu oluşturuyor ve toplam üretim ile genel fiyat düzeyini özel tüketim ve yatırıma benzer şekilde etkileyebiliyorsa bu tür harcamalara “gerçek harcamalar” denir. Devlet harcamalarının dolaylı bir şekilde etkili olduğu bazı durumlarda ise bazı servet unsurları kişi ve kurumlar arasında el değiştirmekte, toplam üretim ise buna bağlı olarak daha sonra etkilenmektedir.
Kamu harcamaları veya aynı anlamda olmak üzere kamu giderleri genellikle hangi başlıklar altında toplanmaktadır?
Kamu harcamaları veya aynı anlamda olmak üzere kamu giderleri genellikle üç temel başlık altında ele alınır. Bunlar;
• Kamu kesimi cari harcamaları,
• Kamu kesimi yatırım harcamaları,
• Transfer harcamalarıdır
Kamu kesimi yatırım harcamaları neleri kapsamaktadır?
Kamu kesimi yatırım harcamaları; yollar, barajlar, köprüler, havaalanları, okul ve hastane binaları ve kamu iktisadi teşebbüslerinin fabrika binaları gibi unsurların gerçekleştirilmesi için devletin yapmış olduğu harcamalardır. Kamu kesimi, başta büyük sermayeye ihtiyaç duyulması olmak üzere çeşitli nedenlerle özel sektörün yapamadığı altyapı yatırımları ve benzeri yatırımları üstlenebilmektedir.
Kamu harcamalarından transfer harcamalarını açıklayınız.
Transfer harcamaları; karşılıksız veya geçmişte yapılan bir işlemin cari dönemdeki karşılığı olarak ya da ileride verilecek bir hizmete karşılık olmak üzere yapılan ödemelerden oluşmaktadır. Emeklilere, yaşlılara, dul ve yetimlere, şehit ailelerine ve gazilere yapılan maaş ve benzeri ödemeler, öğrencilere verilen karşılıksız burslar, vergi iadeleri, kamu kesiminin yaptığı borçlanma karşılığında doğan faiz ödemeleri transfer harcamalarına örnek olarak gösterilebilir.
Bütçe, bir devletin belirli bir döneme ilişkin gelir ve gider tahminlerini gösteren, gelir toplanmasına ve harcama yapılmasına izin veren bir kanundur. Bu kanunun temel özellikleri nelerdir?
Bu kanunun temel özellikleri şunlardır:
• Tahdit: Bütçe kanunu genellikle bir yılı kapsayan geçici bir kanundur.
• Tasdik: Bütçe, hükümete gelirlerin toplanmasına ve giderlerin yapılmasına önceden yetki veren bir “yetki kanunu”dur.
• Tahmin: Bütçe, diğer kanunlardan farklı olarak “tahminleri” içerir ve devletin geleceğe ait gelir ve gider tahminlerini gösterir.
• Tevzin: Bütçede yer alan kamu gelir ve gider tahminleri denk olmalıdır
Bütçenin işlevleri nelerdir?
Bütçenin siyasal işlevi: Demokrasilerde iktidara gelen parti veya partilerin harcama yapma ve vergilendirme yetkilerinin sınırsızca kullanılmasını önlemek için bütçe her yıl parlamento onayından geçmelidir. Aslında bu onay hükümetin her yıl güvenoyu tazelemesi anlamına gelmektedir.
Bütçenin hukuki işlevi: Bütçe nihai olarak bir kanundur ve bir kanun hangi aşamalardan sonra çıkıyorsa bütçe de aynı aşamalardan geçerek çıkar. Ancak bağlayıcılığı diğer kanunlar kadar katı değildir. Yıl içerisinde bazı ödenek kısıntıları ve ödenek kaydırmaları yapılabilir.
Bütçenin mali işlevi: Hükümetin kamu mal ve hizmetlerini sunabilmesi için gerekli olan finansman kaynağı bütçede gösterilmek zorundadır. En önemli finansman kaynağı olan vergilerin hangi türüne ağırlık verileceği oldukça önemli bir konudur. Çünkü her vergi farklı etkiler ortaya çıkarmaktadır.
Bütçenin iktisadi işlevi: Devletin kamu harcamalarının finansmanında kullanmak üzere topladığı vergiler türlerine göre ekonomik büyüklükler üzerinde farklı etkiler oluşturur. Bu bağlamda bütçe, ilgili yıl içinde uygulanacak olan iktisat politikalarının çerçevesini ortaya koymaktadır.
Kamu kesimi borçlanmasının gerekçesi nedir?
Daha önceki dönemlerde bütçe açığından söz edildiğinde genellikle konsolide bütçe açığı (ya da yeni adıyla merkezi yönetim bütçe açığı) kavramı anlaşılırdı. Oysa devletin kamu tüzel kişiliğini temsil eden hazinenin sorumluluğu yalnızca bununla sınırlı değildir. Bu nedenle devletin sorumluluğundaki açıkları ifade etmek için bütçe açığından daha geniş bir kavram olan Kamu Kesimi Borçlanma Gereği (KKBG, İngilizce kısaltmasıyla PSBR) daha yaygın bir kullanıma sahiptir. “Kamu kesimi finansman gereksinimi” veya “kamu sektörü net nakit ihtiyacı” şeklinde de ifade edilen KKBG; kamu giderlerinin kamu gelirlerinden fazla olması nedeniyle ortaya çıkan olumsuz durumdan kaynaklanır ve bütçesi açık veren bir devletin hangi miktarda borçlanması gerektiğini gösterir.
Kamu Kesimi Borçlanma gereği (KKBG) nasıl ölçülmektedir?
Türkiye’de KKBG’nin ölçülmesinde kamu kesimi finansman açıkları hesaba dahil edilmekte ve KKBG şöyle ölçülmektedir:
Merkezi Yönetim Bütçe Açığı + KİT’lerin Finansman Açığı +Bütçe Dışı Fonların Finansman Açıkları + Mahalli İdarelerin Finansman Açıkları + Sosyal Güvenlik Kurumlarının Finansman Açıkları + Döner Sermayeli Kuruluşların Finansman Açıkları = Toplam Kamu Kesimi Açığı.
Toplam Kamu Kesimi Açığı/ GSMH oranı ise Kamu Kesimi Borçlanma Gereğini (KKBG) oluşturmaktadır. KKBG’nin GSYİH’ye oranı (KKBG/GSYİH) kamunun sağlıklı bir gelir gider yapısına sahip olup olmadığını gösterir. Bu oran ne kadar düşük ise ekonomi için olumlu bir durum diye nitelendirilir.
faiz dışı denge nasıl tanımlanmaktadır?
Kamu gelir ve gider dengesinin uzun süre sağlanamadığı ve yüksek miktardaki iç borçlanma nedeniyle bütçe dengesizliklerinin kronik hale geldiği durumlarda artan faiz yükünün ortadan kaldırılması için “faiz dışı denge”nin fazla vermesi gerekir. “Birincil bütçe dengesi” de denilen “faiz dışı denge”, faiz dışı kamu harcamalarının kamu gelirlerinden farkı olarak tanımlanır. Toplam kamu harcamalarını “G”, kamu gelirlerini “T” ve faiz ödemelerini “F” ile sembolize edersek, birincil bütçe dengesi (BBD) şu şekilde formüle edilebilir:
BBD= T-(G-F)
Dış borçlar, borcun kaynağına göre sınıflandırıldığında hangi yöntemler ortaya çıkmaktadır?
Dış borçlar, borcun kaynağına göre sınıflandırıldığında kaşımıza üç yönetem çıkmaktadır. Bunlar;
• Başka bir devletten,
• IMF, Dünya Bankası, İslam Kalkınma Bankası, Asya Kalkınma Bankası, Avrupa Yatırım Bankası gibi uluslararası kuruluşlardan,
• Uluslararası para ve/veya sermaye piyasalarından(döviz cinsinden,) borçlanma şeklinde sıralanmaktadır.
Dış borçlanmanın niteliğine göre yapılan sınıflandırmada hangi yöntemler bulunmaktadır?
Borçlanmanın niteliğine göre yapılan sınıflandırmada ise, karşımıza yine üç yöntem çıkmaktadır. Bunlar;
• “Proje-program kredileri”,
• “Serbest-bağlı krediler”,
• “Yeni borçlanmalar-borç ertelemeleri”dir.
Özelleştirme nasıl tanımlanmaktadır?
Özelleştirme kamu işletmelerinin ya da varlıklarının özel sektöre ya da pay sahiplerine satılması sürecidir. Bir başka açıdan bakarsak özelleştirme, dar anlamda Kamu İktisadi Kuruluşlarının mülkiyet ve yönetimlerinin özel kesime devri, geniş anlamda ise, siyasal, sosyal, mali ve ekonomik sebeplerle ulusal ekonomide kamu kesiminin ekonomik faaliyet hacminin küçültülmesi anlamına gelir.
Özelleştirme ile ilgili kamu seçimi teorisi ve X Etkinsizliği teorisi arasındaki fark nedir?
Kamu Seçimi Teorisi, politikacıların ve devlet memurlarının halkın değil kendi çıkarlarını maksimize etmeye çalıştıklarını, Mülkiyet Hakları Teorisi kamunun şirket üzerinde sınırlı bir mülkiyet hakkı ve bu nedenle sınırlı bir kontrolünün olduğunu, X Etkinsizliği Teorisi ise rekabet eksikliğinin kamu şirketlerini verimsizleştirdiğini ileri sürmektedir.
1980’li yıllarda batılı ülkelerde ve gelişmekte olan ülkelerde özelleştirmelerin amaçları neler olmuştur?
1980’li yıllarda batılı ülkelerde ve gelişmekte olan ülkelerde şu amaçlarla özelleştirmeler yapılmıştır: Bütçe açıklarının kapatılması ve kamu borçlanmasının azaltılması, mülkiyetin tabana doğru yaygınlaştırılması, serbest piyasa ekonomisine geçiş, ekonomik rekabet ortamının tesisi, teknolojik gelişmenin hızlandırılması, sermayenin tabana yayılması, siyasal müdahalenin ve sendikaların etkilerinin sınırlandırılması, devlete yeni gelir kaynaklarının yaratılması ve kamuda israfın önlenmesi.
-
AÖF Sınavları İçin Ders Çalışma Taktikleri Nelerdir?
date_range 7 Gün önce comment 11 visibility 17800
-
2024-2025 Öğretim Yılı Güz Dönemi Kayıt Yenileme Duyurusu
date_range 7 Ekim 2024 Pazartesi comment 1 visibility 1156
-
2024-2025 YKS Ek Yerleştirme İle Yerleşen Adayların Çevrimiçi (Online) Başvuru ve Kayıt Duyurusu
date_range 24 Eylül 2024 Salı comment 1 visibility 613
-
Çıkmış Soruları Gönder Para Kazan!
date_range 10 Eylül 2024 Salı comment 5 visibility 2738
-
2023-2024 Öğretim Yılı Yaz Okulu Sınavı Sonuçları Açıklandı!
date_range 27 Ağustos 2024 Salı comment 0 visibility 905
-
Başarı notu nedir, nasıl hesaplanıyor? Görüntüleme : 25567
-
Bütünleme sınavı neden yapılmamaktadır? Görüntüleme : 14502
-
Akademik durum neyi ifade ediyor? Görüntüleme : 12507
-
Harf notlarının anlamları nedir? Görüntüleme : 12495
-
Akademik yetersizlik uyarısı ne anlama gelmektedir? Görüntüleme : 10421