Çocuk Gelişiminde Alan Çalışmaları Dersi 1. Ünite Sorularla Öğrenelim
Çocukların Farklı Alanlardaki Gelişimleri
Gelişim dönemleri nelerdir?
Gelişim dönemleri doğum öncesi dönem,
bebeklik, erken çocukluk, orta çocukluk ve ergenlik olarak
sıralanır.
Doğum öncesi dönemde süreç genel olarak nasıl işler?
Doğum öncesi dönem yumurta ve spermin
birleşmesiyle başlar ve normal koşullarda ortalama 38
haftalık bir sürenin sonunda bebeğin doğumu ile sona erer.
Döllenmeden doğuma kadar süren bu dönemin başında
hızlı hücre çoğalması ve yapısal değişiklikler gerçekleşir.
Bu dönemin en belirgin özelliği fiziksel gelişimin çok
hızlı biçimde ön plana çıkmasıdır. Döllenmiş yumurta
zigot, embriyo ve fetüs olmak üzere üç süreçten geçer.
Doğum öncesi dönem süreçlerinden zigot evresini
açıklayınız.
Zigot evresi döllenmeden sonraki iki ha alık
süreçtir ve şekilsiz hücre kümelerinin gelişimini içerir.
Hücre farklılaşması bu dönemde başlar. Başka bir ifadeyle
gelişen bireyin önemli doku ve organlarına dönüşecek
özelleşmiş hücreler zigot evresinde oluşur. Döllenme ile
spermde bulunan 23 kromozom ile yumurtada bulunan 23
kromozom birleşerek 46 kromozomlu döllenmiş yumurta
hücresi oluşur. Bu döllenmiş yumurta hücresine zigot adı
verilir.
Embriyo evresi nasıl başlamaktadır? Açıklayınız.
Döllenme sonrasında zigot, fallop borusundan
rahime doğru ilerler. Bu süreçte hızlı bir şekilde bölünerek
hücre sayısı artar. Bu hücre kümesine blastosist adı verilir.
Blastosist rahime ulaştığında rahim duvarına tutunur ve
bölünme sürecini rahimde de sürdürür. Blastosistin rahim
duvarına yerleşmesi ile “embriyo” evresi başlar. Doğum
öncesi gelişimin ikinci aşaması olan embriyo evresi
döllenmeden sonraki ikinci ha ada başlar ve yaklaşık
olarak sekizinci ha anın sonuna kadar devam eder. Tüm
ana organlar ve yapıları bu evrede oluşur ve işlev görmeye
başlar. Bu dönemde aynı zamanda, embriyo dışında
plasenta ve göbek kordonu oluşumu da gerçekleşir.
Fetüs evresi süreci nasıldır? Açıklayınız.
Fetüs evresi, sekizinci haftanın sonundan
başlayarak doğuma kadar devam eder. Bu evrede, embriyo
evresinde oluşan bedensel sistemler ve organlar gittikçe
büyür ve gelişir. Organların çoğu bu döneme kadar
oluştuğundan fetüs evresi, önceki evrelere göre daha az
kritik bir aşamadır. Ancak annenin sağlığı ve
beslenmesinin kötü olması birtakım riskler oluşturabilir.
Fetüs evresi doğumla sona erer.
Doğum öncesi gelişimi etkileyen faktörler nelerdir?
Açıklayınız.
Doğum öncesi gelişimi etkileyen faktörler
genetik faktörler ve çevresel faktörler olarak iki grupta
incelenebilir. Genetik faktörler, bebeğin genetik
özelliklerini belirleyen genetik şifreleri içeren kromozom
ve genlerdir. Kromozom ve genler anne ve baba yoluyla
aileden ya da soydan gelen özellikleri taşıyan
biyokimyasal yapılardır. Kromozom ve genlerde var olan
ya da sonradan oluşan bozukluklar bebeğin atipik
gelişimine neden olmaktadır. Doğum öncesi gelişimi
etkileyen çevresel faktörler ise annenin hamilelikte
geçirdiği hastalıklar, beslenme, annenin duygusal durumu,
kan uyuşmazlığı, ilaçlar ve kimyasal maddeler, sigara,
alkol ve annenin yaşı olarak sıralanabilir. Doğmamış
bebeğin bu çevresel faktörlere maruz kalması gelişimini
ve sağlığını olumsuz etkileyebilmektedir.
Doğum öncesi dönemde atipik gelişim nasıl
gerçekleşmektedir? Açıklayınız.
Doğum öncesi dönemde genetik faktörlere ya da
çevresel faktörlere bağlı olarak atipik gelişim
görülmektedir. Fetüsün büyümesini etkileyen birçok
faktör vardır. Anne karnında beklenenden daha az büyüme
potansiyeli gösteren ya da büyümesi geri kalan fetüslerde
“rahim içi büyüme kısıtlılığı” olarak isimlendirilen
patolojik durum söz konusudur. Rahim içi büyüme
kısıtlılığının nedenlerinin başında annenin damar
hastalıkları, rahim içi enfeksiyonlar, alkol ve sigara
kullanımı gelmektedir. Özellikle annenin beslenme
durumu iyi değilse risk daha artmaktadır. Genetik
faktörlerin ve kromozom anomalilerinin de fetüsün
büyümesini etkilediği bilinmektedir. Doğum öncesinde
oluşan genetik bozukluklar, cinsiyete bağlı bozukluklar,
kromozom hataları, annenin geçirdiği hastalıklar, çevresel
tehlikeler, bağımlılık yapan maddeler ve annenin yaşı
atipik gelişime neden olabilmektedir.
Bebeklik döneminde (0-2 yaş) fiziksel gelişim nasıldır?
Açıklayınız.
Doğum öncesi dönemden sonra, fiziksel
gelişimin en hızlı olduğu dönem doğumdan sonraki ilk
yıldır. Bir yaşın sonunda bebek, doğum boyunun yaklaşık
yarısı kadar uzar. İki yaşına kadar ise doğumdaki boyunun
üçte ikisine ulaşır. Boyun uzaması ilk yıldan sonra azalır.
Ağırlık artışı yine ilk yılda çok hızlıdır. Bebek, altı
aylıkken doğumdaki kilosunun yaklaşık iki katına, bir
yaşında üç katına, iki buçuk yaşında ise dört katına ulaşır.
Bebek, birinci ayın sonunda yüz üstü yatırıldığında
çenesini kaldırır. Üç aylıkken sırt üstü yatırıldığında,
kendisine uzatılan bir şeyi yakalamaya çalışır. Dört
aylıkken yardımla oturur. Beşinci ayda başın kontrolünü
tam olarak kazanmıştır. Yedi aylıkken kendi başına
oturabilir. Sekizinci ayda destekle ayakta durmaya
çabalar. Onuncu ayda emekler. On ikinci ayda tutunarak
ayağa kalkmaya çabalar. On dört aylıkken tek başına
ayakta durabilir ve yürüyebilir. İkinci yaşın sonuna doğru
küçük bir sandalyeye oturabilir, topu zıplatabilir, bir
kitabın sayfalarını çevirebilir, kalem tutarak karalama
yapabilir.
Çocuğun fiziksel büyüklüğü arttıkça vücut bölümleri
farklı oranlarda büyür. Bu değişiklikler gelişimde “baştan
ayağa” ve “yakından uzağa” ilkeleriyle açıklanır:
• Baştan ayağa: Doğumdan öncesi süreçte baş,
vücudun diğer bölümlerine oranla çok daha hızlı
gelişir. Doğumda, baş tüm vücut uzunluğunun
dörtte birine sahipken bacaklar üçte birini
oluşturur. 2 yaşında ise baş vücudun beşte birini
oluştururken bacaklar yarısını oluşturur.
• Yakından uzağa: Büyüme gövdenin merkezinden
dışarı doğru gerçekleşir. Doğum öncesinde; ilk
olarak baş, göğüs ve gövde, daha sonra kollar ve
bacaklar ve son olarak da ayaklar gelişir.
Bebeklik döneminde, kollar ve bacaklar, eller ve
ayaklara göre daha önde büyümeye devam eder.
Bebeklik döneminde (0-2 yaş) bilişsel gelişim nasıldır?
Açıklayınız.
Bebekler doğumdan itibaren, doğuştan
getirdikleri özellikleri ve yaşadıkları çevrenin kendilerine
sunduğu deneyimler ile dünyayı anlamaya çalışırlar. Bu
anlama çabası bazı bilişsel süreçleri gerektirir. Yaşamın
ilk iki yılını Piaget “Duyusal Motor Dönem” olarak
isimlendirir. Bu dönemde bebekler duyusal deneyimleri ile
dünyayı anlamaya çalışırlar. Doğumdan hemen sonra
refleks türü, doğuştan gelen tepkiler sergilerler. Duyusal
motor dönem, duyuların kullanılmasıyla başlar. Altıncı
aydan itibaren motor yetenekler, daha sonra ikinci yılda
ise bu birincil yeteneklerin koordinasyonu başlar. Bebek
bu dönemin sonunda duyusal motor yolla karmaşık
olmayan bilişsel tepkiler verebilir.
Piaget, Duyusal Motor Dönemi kendi içinde altı aşamada
açıklar:
• Refleks şemaları (doğum-1 ay): Yenidoğan re
eksleri (göz kırpma, arama, emme, yüzme vb.).
• Birincil döngüsel tepkiler (1-4 ay): Bebeğin
kendi vücudu etrafında merkezlenen basit motor
hareketler.
• İkincil döngüsel tepkiler (8-12 ay): Yakın
çevredeki etkileri tekrar etme, tanıdık
davranışların taklit edilmesi.
• İkincil döngüsel tepkilerin koordinasyonu (8-12
ay): Amaca yönelik davranış, nesne sürekliliği,
farklı davranışların taklit edilmesi.
• Üçüncül döngüsel tepkiler (12-18 ay): Yeni
yollar deneyerek nesnelerin özelliklerini
keşfetme, saklanan bir nesneyi pek çok farklı
yerde arama becerisi.
• Zihinsel temsiller (18-24 ay): Problem çözme,
nesne ve olayların içsel tasviri, görünmez yer
değiştirme, ertelenmiş taklit, mış gibi oyunu.
Bebeklik döneminde dil gelişimi nasıldır? Açıklayınız.
Bebekler dili diğer seslerden ayırt edebilme ve
farklı işleme anlamına gelen konuşma algısı ile doğarlar.
Bununla birlikte, bebekler dili konuşabildiklerinden çok
daha önce anlamaya başlarlar. Bu dili anlama yeteneğine
alıcı iletişim denir. Bu nedenle yetişkinin bebekle
konuşması için, bebeğin konuşmaya başlamasını
beklememesi gerekir. Bebek konuşmayı öğrenmeden önce
onunla konuşulması, alıcı dilin gelişimi açısından önem
taşır. Bebek ilk sözcüklerini söylemeden önce, dikkatli bir
biçimde yetişkinlerin konuşmalarını dinler ve konuşmaya
benzer sesler çıkarır. İkinci ayda ünlü sesler çıkarmaya
başlar. Bunlar “oo, ıı,..” tipi bir ses olduğundan
“cıvıldama” olarak isimlendirilir. Sonraki aylarda bu
seslere ünsüz sesler eklemeye başlar ve altıncı ayda
agulama başlar. Bunlar, “bababababa” ya da
“nanananana” gibi ünlü-ünsüz birleşimi seslerdir. İlk yılın
ikinci yarısında anladığı sözcüklere verdiği tepkilerle “tek
sözcük dönemi” başlar. Bebek öğrendiği sözcükleri tek tek
sıralayarak iletişim kurar. 18-24 aylık dönem ise “iki
sözcüklü cümleler dönemi”dir. Bebek iki sözcüğü bir
araya getirerek basit cümleler kurmaya başlar, “anne
ayakkabı”, “daha kurabiye” gibi bildiği sözcükleri ardarda
söyleyerek anlamlı bütünler oluşturur.
Bebeklik döneminde (0-2 yaş) duygusal-sosyal gelişim
nasıldır? Açıklayınız.
Erikson’a göre bebeklikteki kritik önemdeki
duygusal çatışma güven ve güvensizlik arasındadır.
Bebek, önce onun bakımıyla ilgilenen kişiyle daha sonra
da diğer insanlarla güvene dayalı ilişkiler kurar. Duygusal
açıdan sağlıklı bir bebek, genelde yaşadığı dünyaya ve
insanlara güven duyar. Ancak, gereksinimleri zamanında
ve yeterince karşılanmayan istismar ya da ihmal edilmiş
bir bebek, yaşamının başındaki bu duygusal çatışmayı
olumlu bir biçimde çözemez. İlk yıllarda oluşacak güvenin
temelini bağlanma oluşturur. İlk yılın ikinci yarısından
itibaren bebekler gereksinimlerine karşılık veren tanıdık
insanlara bağlanırlar. Bebeklik döneminde başkalarıyla
bağ kurmak “bağlanma” olarak isimlendirilir. İlk yıllarda
bebeğin annesine olan duygusal bağı sonraki ilişkinin
temelini oluşturur. Ancak, sonraki gelişim yalnızca bu
bağlanmadan değil, devam eden ebeveyn-çocuk
ilişkisinden etkilenir. Bowlby (1969) bağlanmayı bebek ve
ebeveynin birbiriyle duygusal bağ kurmasına yol açan iki
yönlü bir süreç olarak tanımlar. Bebek yetişkinin dikkatini
çeken, şe at ve ilgi gibi güçlü duyguları ortaya çıkaran
gülümseme, göz teması kurma gibi sosyal davranışlar
sergiler. Yetişkin bu davranışlara içtenlikle karşılık
verdiğinde, bebek ve yetişkin birbirine bağlanır.
0-2 yaşta atipik gelişim belirtileri nelerdir?
Bebeğin tüm gelişim alanları göz önüne alınarak
atipik gelişim göstergeleri aşağıdaki gibi sıralanabilir:
• Uzun süreli sakinleştirilemeyen ağlamalar
• Bazı reflekslerin olmaması
• Düşük doğum ağırlığı
• Kavrama, oturma ya da yürümede ciddi sorunlar
• Görsel ve işitsel uyarıcılara yanıt verememe
• Tanıdık kişilere ve nesnelere ilişkin zayıf bellek
• Bir yaşında söylenenlere tepki vermeme
• İki yaşında yalnızca tek sözcüklü cümle kurma
• 18. aydan sonra ebeveynlere yapışma ve
ayrılmama
• Akranlarına ve yetişkinlere ilgisizlik
• Az sayıda sosyal davranış
• Çok az sözel ifade
Erken çocukluk döneminde (2-6 yaş) fiziksel gelişim
nasıldır? Açıklayınız.
2-6 yaş döneminde fiziksel gelişim hızı, 0-2 yaşa
göre azalmıştır. Ağırlıktaki artış birinci yaşın sonunda,
doğum ağırlığının üç katı olmasına rağmen, altıncı yaşın
sonunda ancak yedi katına ulaşır. Dört yaşındaki çocuğun
boy uzunluğu, doğumdaki boyunun iki katıdır. İlkokul
çağına doğru boy uzama hızı azalır. Daha sonra ergenlik
çağında yeniden hızlanır. Bu dönem temel hareketler
dönemidir. Temel hareket becerileri, iki yaşta kaba bir
şekilde ortaya çıkar. Çocuk, bedeninin hareket yeteneğini
fark edip keşfettiğinde, bu konuda çaba gösterir ve
hareketleri zamanla kontrollü ve uyumlu olmaya başlar.
Çocuklar için hareket etmek, dünyayı tanıma, bilgi edinme
ve anlama becerilerinin temelini oluşturur. Bu süreçte
çocuklar kendilerini ve dünyayı tanımanın yanı sıra,
koordinasyon becerisi kazanırlar ve özgüvenleri gelişir
Erken çocukluk döneminde (2-6 yaş) bilişsel gelişim
nasıldır? Açıklayınız.
2-6 yaş aralığı Piaget’nin Bilişsel Gelişim
Kuramının ikinci aşaması olan “İşlem Öncesi Dönem”dir.
İşlem öncesi dönemin özellikleri algı temelli düşünce, tek
boyutlu düşünce (odaktan uzaklaşamama), sını ama,
tersine çevrilmezlik, korunum, sembolik oyun, benmerkezcilik,
animizm olarak sıralanır (Trawick-Swith,
2013, s. 229-235; Bıçakçı ve Aral, 2014, s. 245-249):
• Algı temelli düşünce; çocuğun nesnelerin
görünümlerini ve seslerini olduğundan farklı
algıladığı ve bu yanlış algıyı düzeltmek için
mantığını kullanmadığı düşünme tarzıdır.
• Tek boyutlu düşünce (odaktan uzaklaşamama);
çocuğun bir tek olguya ya da duruma
odaklanması, birden fazla fikir ya da etkinliği
koordine etmekte zorlanmasıdır.
• Sınıflama; çocuk bu dönemde nesneleri tek bir
özelliğe göre sınıflayabilir.
• Tersine çevrilmezlik; çocuğun düşüncelerinin
yönünü tersine çevirmede güçlük yaşamasıdır.
• Korunum; çocuk bu yaşta fiziksel görünümü
değişse de nesnenin özelliklerinin ve miktarının
aynı kaldığını ifade eden korunum kavramını
henüz kazanmamıştır.
• Sembolik oyun; sembollerin var olmayan bazı
şeylerin yerine kullanılmasını ifade eder. Dilin
kullanımı, mış gibi oyunları, çeşitli çizim ve
karalamalar çocuğun sembolik oyununu
destekler.
• Ben-merkezcilik; çocuk hâlâ ben-merkezci
düşünceye sahiptir ve başkalarının duygu ve
düşüncelerini anlamakta güçlük çeker.
• Animizm; çocuğun cansız varlıklara canlıymış
gibi anlam yükleyip onlarla etkileşime
girmesidir.
Erken çocukluk döneminde (2-6 yaş) dil gelişimi
nasıldır? Açıklayınız.
2-5 yaş arası dil gelişiminde en hızlı ilerlemenin
görüldüğü dönemdir. Çocuk 2 yaşında basit düz cümleler
kurarken, dönemin sonunda 6 yaşına geldiğinde olumsuz
cümle, soru cümlesi, emir cümlesi gibi üst düzey söz
dizimi yapılarını kullanır. Bu dönemde çocuğun sözcük
dağarcığı oldukça genişler. 2 yaşındaki bir çocuğun
sözcük dağarcığı 272 sözcük ile belirlenirken, 6 yaş
çocuğu 2500’e yakın bir sözcük dağarcığına sahiptir.
Sözcük sayısının artışı bilişsel gelişimle birlikte, uyarıcı
zenginliği ve dilbilgisi yapılarına hâkimiyetin
göstergesidir.
Erken çocukluk döneminde (2-6 yaş) ahlak gelişimi
nasıldır? Açıklayınız.
Ahlak gelişimi kuramları vicdanın erken
çocuklukta şekillenmeye başladığını ortaya koyar. Çoğu
kuram çocuğun ahlakının yetişkinler tarafından dışsal
biçimde kontrol edildiği konusunda hemfikirdir. Zamanla
vicdan içsel standartlar tarafından düzenlenir. Ahlaklı
birey yalnızca başkalarının beklentilerini karşılamak için
doğru olanı yapmaz. Bu davranışın temeli erken çocukluk
döneminde atılır. Çocuk 2 yaşında kendisinin ve
başkalarının davranışlarını değerlendirmek için “Ben kötü
bir çocuğum, oyuncağımı kırdım”, “Ali iyi bir çocuk
değil” gibi ifadeler kullanır. Bu ifadeler çocuğun benlik
gelişimi doğrultusunda ahlak gelişiminin göstergesidir.
Ahlak gelişimi hem bilişsel gelişim hem de duygusal
sosyal gelişim özelliklerini yansıtır. Erken çocukluk
dönemindeki çocuklar model alma ve pekiştirme aracılığı
ile pek çok ahlaki davranışı edinirler. Piaget (1932), küçük
çocukların ben-merkezcilikten uzaklaştıkça ahlak duygusu
edindiklerini ifade etmiştir. Bu dönemdeki çocuklar ön
ahlaklıdırlar, ahlaki karar verirken ya da oyun oynarken
belli kurallara uymazlar. Kuralları anlamada sınırlı
oldukları ve ben-merkezci düşünceye sahip oldukları için
kuralları kendilerine uygun biçimde değiştirirler.
2-6 yaşta atipik gelişim belirtileri nelerdir?
Erken çocukluk döneminde tüm gelişim alanları
göz önüne alınarak atipik gelişim göstergeleri aşağıdaki
gibi sıralanabilir:
• Koordinasyon, denge ve kas gücü eksikliği
• Zayıf el-göz koordinasyonu
• 4 yaşında makas, yapboz parçaları ve çizme
aletlerini tutamama
• Karalama döneminde kalma
• 4 yaşında öz denetim becerileri için başkasına
bağımlı olma
• Somut nesneleri kullanarak problem çözememe
• Konuşma, resim çizme gibi sembolik
yeteneklerde gecikme
• Sınıflandırma ve eşleştirme etkinliklerinden
hoşlanmama
• Zayıf telaffuz
• Sınırlı sözcük dağarcığı
• 4 yaşında bir ya da iki sözcüklü cümle kurma
• Bir yetişkinin kitap okumasına dikkat eksikliği
• Yazıyı resimlerden ayırt edememe
• Akran etkileşiminden kaçınma
• Suçluluk ve yetersizlik duygusu
• Saldırgan davranışlar
• Uyumsuz oyun davranışları
• Sürekli yalnız başına oynamayı tercih etme
2-6 yaş aralığı için yukarıda sıralanan belirtiler herhangi
bir atipikliğin belirtisi olabileceği gibi, çocuğun
mizacından kaynaklanan farklılıklar olabileceği de akıldan
çıkarılmamalıdır.
Orta çocukluk döneminde (6-11 yaş) fiziksel gelişim
nasıldır? Açıklayınız.
İlkokul döneminde fiziksel gelişim ilk yıllara
göre yavaş bir ilerleme gösterir. Yaklaşık dokuz yaşına
kadar erkekler kızlardan biraz daha ağır ve uzundur.
Ancak 10 yaşından 15 yaşına kadar kızların boy ve
ağırlıkları, yaşıtı erkeklerin boy ve ağırlıklarını geçer.
İlkokul yıllarında fiziksel büyüme oranı büyük ölçüde
yavaşlar. Bu yaştaki çocuklar genellikle yılda ortalama 5
cm uzarlar ve 1,8 kg alırlar. Başlangıçta erkekler kızlardan
daha uzun ve ağır olmasına rağmen, bu dönemin sonlarına
doğru aradaki fark kapanır. Bacaklar ve vücut yavaş yavaş
uzadıkça ve yüz inceldikçe çocukların çoğunun vücudu
önceki dönemdeki yuvarlak hatların aksine zayıf bir
görünüm kazanır. Bu gelişimsel dönemin en önemli olayı
diş kaybıdır. Bu yaştaki çocuklar bebek dişlerini
kaybederler ve yerine kalıcı dişleri gelir.
6-11 yaşta atipik gelişim belirtileri nelerdir?
6-11 yaş aralığında tüm gelişim alanları göz
önüne alınarak atipik gelişim göstergeleri aşağıdaki gibi
sıralanabilir:
• Koordinasyon, denge ve kas gücü eksikliği
• Çok aktif, dürtüsel ve kontrol edilemeyen
davranışlar
• Kalem, kitap, makas gibi gereçleri tutma
yetersizliği
• Kendine yetebilme becerisinde zayıflık
• Giyinirken, tuvalet ihtiyacını giderirken yardıma
gereksinim duyma
• Tamamladığı aşamaları geriye doğru
tekrarlamada başarısızlık
• Basit olayların sebeplerini açıklayamama
• Geleneksel zekâ testlerinde 70’den aşağıda puan
almak
• Derslerde düşük performans gösterme
• Yaşına göre üstün zihinsel ya da sanatsal
yeteneğe sahip olma
• Sınırlı sözcük dağarcığı
• Sosyal problemleri çözmede dili kullanamama
• Toplumsal açıdan uygun olmayan bir dil
kullanma
• 8 yaşına kadar okuyamama
• Aşağılık duygusu hissetme
• Bir işi bağımsız olarak bitirememe
• Kaygı ve çekingenlik
• Yakın arkadaşın olmaması
• Problemleri saldırganlıkla çözme
11-18 yaşta atipik gelişim belirtileri nelerdir?
11-18 yaş aralığında atipik gelişim göstergeleri
aşağıdaki gibi sıralanabilir (Martin ve Fabes, 2009, s. 462-
479):
• Akranlarıyla sağlıklı iletişim kuramama
• Kilo alma korkusuyla yemekten uzaklaşma
• Aşırı kilo alma, obezite
• Aşırı iştahsızlık
• Cinayet ve intihara eğilim
• Sağlıksız ve korunmasız cinsel yaşam sonucu
hamilelik ya da hastalıklar
Ergenlikte atipik davranışların nedeni ergenin ruhsal
durumu olabileceği gibi, çevresel faktörlerden de
kaynaklanabilir. Toplum içinde kendine bir yer edinmeye
çalışan ergen bazı yanlış kararlar alabilir. Gereksinim
duyduğu kadar destek olmak ve çok baskı uygulamamak,
sağlıklı iletişim sürecini getirir.
Doğum öncesi gelişimin aşamaları nelerdir?
Doğum öncesi gelişimin üç aşaması vardır: 1. Zigot evresi, 2. Embriyo evresi, 3. Fetüs evresi.
Doğum öncesi dönem ne zaman sona erer?
Doğum öncesi dönem yumurta ve spermin birleşmesiyle başlar ve normal koşullarda ortalama 38 haftalık bir sürenin sonunda bebeğin doğumu ile sona erer.
Doğum öncesi gelişim evrelerinde zigot evresinde gelişim nasıl gerçekleşir?
Zigot evresi döllenmeden sonraki iki haftalık süreçtir ve şekilsiz hücre kümelerinin gelişimini içerir. Hücre farklılaşması bu dönemde başlar. Başka bir ifadeyle gelişen bireyin önemli doku ve organlarına dönüşecek özelleşmiş hücreler zigot evresinde oluşur (Trawick-Swith, 2013, s. 72). Döllenme ile spermde bulunan 23 kromozom ile yumurtada bulunan 23 kromozom birleşerek 46 kromozomlu döllenmiş yumurta hücresi oluşur. Bu döllenmiş yumurta hücresine zigot adı verilir. Döllenme sonrasında zigot, fallop borusundan rahime doğru ilerler. Bu süreçte hızlı bir şekilde bölünerek hücre sayısı artar. Bu hücre kümesine blastosist adı verilir. Blastosist rahime ulaştığında rahim duvarına tutunur ve bölünme sürecini rahimde de sürdürür (Berk, 2013, s. 96; Ceyhan, 2011, s. 93-94).
Doğum öncesi gelişimin embriyo evresinde ne olur?
Blastosistin rahim duvarına yerleşmesi ile “embriyo” evresi başlar. Doğum öncesi gelişimin ikinci aşaması olan embriyo evresi döllenmeden sonraki ikinci haftada başlar ve yaklaşık olarak sekizinci haftanın sonuna kadar devam eder. Tüm ana organlar ve yapıları bu evrede oluşur ve işlev görmeye başlar. Bu dönemde aynı zamanda, embriyo dışında plasenta ve göbek kordonu oluşumu da gerçekleşir. Plasenta, besinlerin anneden embriyoya akışına izin veren yumuşak bir dokudur. Göbek kordonu da besinleri taşıyan ve embriyoyu yaşama bağlayan yapıdır. Gelişen organizmanın etrafında sıvı dolu bir kese olan amniyon oluşur (Trawick-Swith, 2013, s. 72). Amniyon kesesinin içindeki sıvı, embriyonun rahat hareket etmesini sağlar ve onu tehlikelerden korur. Bu evrede gelişim çok hızlıdır ve bu evre gelişim açısından oldukça kritiktir. Bebeğin organları bu evrede büyük ölçüde biçimlenmektedir (Ceyhan, 2011, s. 95).
Dopum öncesi evrelerden fetüs evresinde gelişim nasıl olur?
Son aşama olan fetüs evresi, sekizinci haftanın sonundan başlayarak doğuma kadar devam eder. Bu evrede, embriyo evresinde oluşan bedensel sistemler ve organlar gittikçe büyür ve gelişir. Organların çoğu bu döneme kadar oluştuğundan fetüs evresi, önceki evrelere göre daha az kritik bir aşamadır. Ancak annenin sağlığı ve beslenmesinin kötü olması birtakım riskler oluşturabilir (Trawick-Swith, 2013, s. 71-72; Ceyhan, 2011, s. 95). Fetüs evresi doğumla sona erer. Yenidoğan bebeğin ortalama ağırlığı 2,5-3 kg, boyu ise 48-50 cm’dir.
Dopum öncesi gelişimi etkileyen faktörler nelerdir?
Doğum öncesi gelişimi etkileyen faktörler genetik faktörler ve çevresel faktörler olarak
iki grupta incelenebilir. Genetik faktörler, bebeğin genetik özelliklerini belirleyen genetik
şifreleri içeren kromozom ve genlerdir. Kromozom ve genler anne ve baba yoluyla aileden ya da soydan gelen özellikleri taşıyan biyokimyasal yapılardır (Ceyhan, 2011, s. 96). Kromozom ve genlerde var olan ya da sonradan oluşan bozukluklar bebeğin atipikgelişimine neden olmaktadır. Doğum öncesi gelişimi etkileyen çevresel faktörler ise annenin hamilelikte geçirdiği hastalıklar, beslenme, annenin duygusal durumu, kan uyuşmazlığı, ilaçlar ve kimyasal maddeler, sigara, alkol ve annenin yaşı olarak sıralanabilir. Doğmamış bebeğin bu çevresel faktörlere maruz kalması gelişimini ve sağlığını olumsuz etkileyebilmektedir (Ceyhan,
2011, s. 96-98).
Gelişimin baştan ayağa ilkesi neyi yansıtmaktadır?
Baştan Ayağa İlkesi: Doğum öncesi dönemde ilk önce beyin ve sinir sistemi gelişir, vücudun alt kısmındaki gelişim daha sonra olur. Doğumdan sonra ise bebek önce başını dik tutup kontrol eder, daha sonra gövde ve bacaklarını kontrolünü sağlar.
Gelişimin yakından uzağa ilkesi neyi yansıtmaktadır?
Yakından Uzağa İlkesi: Bebek önce vücudunu kontrol etmeyi başarır. Daha sonra kol ve
bacaklar, en son da el, ayak ve parmakların kontrolünü sağlar. Önce büyük kasların, daha sonra küçük kasların gelişimi söz konusudur.
Piaget, Duyusal Motor Dönemi nasıl açıklar?
Piaget, Duyusal Motor Dönemi kendi içinde altı aşamada açıklar (Berk, 2013, s. 205; Elibol, 2014, s. 158-160):
1. Refleks şemaları (doğum-1 ay): Yenidoğan refleksleri (göz kırpma, arama, emme, yüzme vb.).
2. Birincil döngüsel tepkiler (1-4 ay): Bebeğin kendi vücudu etrafında merkezlenen basit motor hareketler.
3. İkincil döngüsel tepkiler (8-12 ay): Yakın çevredeki etkileri tekrar etme, tanıdık davranışların taklit edilmesi.
4. İkincil döngüsel tepkilerin koordinasyonu (8-12 ay): Amaca yönelik davranış, nesne sürekliliği, farklı davranışların taklit edilmesi.
5. Üçüncül döngüsel tepkiler (12-18 ay): Yeni yollar deneyerek nesnelerin özelliklerini keşfetme, saklanan bir nesneyi pek çok farklı yerde arama becerisi.
6. Zihinsel temsiller (18-24 ay): Problem çözme, nesne ve olayların içsel tasviri, görünmez yer değiştirme, ertelenmiş taklit, mış gibi oyunu.
Bebeğin fiziksel gelişimindeki dönüm noktaları nelerdir?
Bebeğin fiziksel gelişimindeki dönüm noktaları şöyle sıralanabilir (Bailey, 1969; Shirley, 1933; Akt: Trawick-Swith, 2013, s. 107):
• 1 ay : Başını kaldırır, yatak ya da yerden çenesini kaldırabilir.
• 2 ay : Göğsünü yatak ya da yerden kaldırabilir.
• 2,5 ay : Yetişkin yardımı ile ayakta durabilir.
• 3 ay : Nesnelere ulaşmaya çalışır, çoğunlukla yakalayamaz.
• 6 ay : Nesnelere uzanır ve yakalar.
• 6,5 ay : Tek başına oturabilir.
• 8 ay : Yetişkin yardımı ile ayakta durur.
• 9 ay : Mobilyalara tutunarak ayakta durur.
• 10 ay : Emekler.
• 11 ay : Yetişkin yardımı ile yürür, tek başına ayakta durabilir.
• 12 ay : Tek başına yürür.
• 13 ay : Merdiven tırmanabilir.
• 26 ay : Merdiven basamaklarından iki ayağını aynı basamağa koyarak inebilir
Bebeklerin dil gelişimi nasıl olur?
Bebek ilk sözcüklerini söylemeden önce, dikkatli bir biçimde yetişkinlerin konuşmalarını dinler ve konuşmaya benzer sesler çıkarır. İkinci ayda ünlü sesler çıkarmaya başlar. Bunlar “oo, ıı,..” tipi bir ses olduğundan “cıvıldama” olarak isimlendirilir. Sonraki aylarda bu seslere ünsüz sesler eklemeye başlar ve altıncı ayda agulama başlar. Bunlar, “bababababa” ya da “nanananana” gibi ünlü-ünsüz birleşimi seslerdir. İlk yılın ikinci yarısında anladığı sözcüklere verdiği tepkilerle “tek sözcük dönemi” başlar. Bebek öğrendiği sözcükleri tek tek sıralayarak iletişim kurar. 18-24 aylık dönem ise “iki sözcüklü cümleler dönemi”dir. Bebek iki sözcüğü bir araya getirerek basit cümleler kurmaya başlar, “anne ayakkabı”, “daha kurabiye” gibi bildiği sözcükleri ardarda söyleyerek anlamlı bütünler oluşturur (Berk, 2013, s. 236-239).
Okul öncesi dönemin sonunda çocukların gösterdikleri fiziksel gelişim özellikleri doğrultusundaki kaba motor becerileri nelerdir?
Okul öncesi dönemin sonunda çocuklar gösterdikleri fiziksel gelişim özellikleri doğrultusunda aşağıdaki kaba motor becerileri gösterirler (Trawick-Swith, 2013, s. 199):
• Ayak değiştirerek merdivenden inip çıkabilir.
• Düz ve dairesel çizgiler yaparak yürüyebilir.
• Merdivenlere, tırmanma duvarına tırmanırken ayak değiştirebilir.
• Durabilir, başlayabilir, koşarken aniden yön değiştirebilir.
• Blokların, lastiklerin ve diğer engellerin üzerinden zıplayabilir.
• Tek ayak üzerinde ileri zıplayabilir.
• Bisiklet gibi oyuncakların pedallarını kullanarak sürebilir.
• Dizini bükerek, ileri ve geri salınarak nesnelere tekme atabilir.
• Kendi başına salıncakta sallanabilir.
Piaget'ye göre işlem öncesi dönemin özellikleri nelerdir?
2-6 yaş aralığı Piaget’nin Bilişsel Gelişim Kuramının ikinci aşaması olan “İşlem Öncesi Dönem”dir. İşlem öncesi dönemin özellikleri algı temelli düşünce, tek boyutlu düşünce (odaktan uzaklaşamama), sınıflama, tersine çevrilmezlik, korunum, sembolik oyun, benmerkezcilik, animizm olarak sıralanır (Trawick-Swith, 2013, s. 229-235; Bıçakçı ve Aral, 2014, s. 245-249):
• Algı temelli düşünce; çocuğun nesnelerin görünümlerini ve seslerini olduğundan farklı algıladığı ve bu yanlış algıyı düzeltmek için mantığını kullanmadığı düşünme tarzıdır.
• Tek boyutlu düşünce (odaktan uzaklaşamama); çocuğun bir tek olguya ya da duruma odaklanması, birden fazla fikir ya da etkinliği koordine etmekte zorlanmasıdır.
• Sınıflama; çocuk bu dönemde nesneleri tek bir özelliğe göre sınıflayabilir.
• Tersine çevrilmezlik; çocuğun düşüncelerinin yönünü tersine çevirmede güçlük yaşamasıdır.
• Korunum; çocuk bu yaşta fiziksel görünümü değişse de nesnenin özelliklerinin ve miktarının aynı kaldığını ifade eden korunum kavramını henüz kazanmamıştır.
• Sembolik oyun; sembollerin var olmayan bazı şeylerin yerine kullanılmasını ifade eder. Dilin kullanımı, mış gibi oyunları, çeşitli çizim ve karalamalar çocuğun sembolik oyununu destekler.
• Benmerkezcilik; çocuk hâlâ benmerkezci düşünceye sahiptir ve başkalarının duygu ve düşüncelerini anlamakta güçlük çeker.
• Animizm; çocuğun cansız varlıklara canlıymış gibi anlam yükleyip onlarla etkileşime girmesidir.
Piaget'e göre okul öncesi çocuklarda ahlak gelişimi nasıldır?
Piaget (1932), küçük çocukların benmerkezcilikten uzaklaştıkça ahlak duygusu edindiklerini ifade etmiştir. Bu dönemdeki çocuklar ön ahlaklıdırlar, ahlaki karar verirken yada oyun oynarken belli kurallara uymazlar. Kuralları anlamada sınırlı oldukları ve benmerkezci düşünceye sahip oldukları için kuralları kendilerine uygun biçimde değiştirirler (Trawick-Swith, 2013, s. 449).
Somut işlemler döneminde bilişsel gelişim nasıldır?
Somut işlemler döneminde çocuk bilişsel gelişiminde önemli ölçüde değişiklik gösterir. Sorgulama ve mantıksal analiz becerisi gelişmeye başlar. Aynı zamanda, soyut düşünmeye hazırlık dönemidir.
Orta çocukluk döneminde görülen ahlaki gerçeklik ile ne ifade etmektedir?
Ahlaki Gerçekçilik: Yanlış ve doğrunun bir otorite figürü tarafından konulan değiştirilemez kurallarla belirlendiği ahlaki gelişim aşaması.
Orta çocukluk döneminde atipik davraş belirtileri nelerdir?
6-11 yaş aralığında tüm gelişim alanları göz önüne alınarak atipik gelişim göstergeleri aşağıdaki gibi sıralanabilir (Trawick-Swith, 2013, s. 353, 390-391, 460-461):
• Koordinasyon, denge ve kas gücü eksikliği
• Çok aktif, dürtüsel ve kontrol edilemeyen davranışlar
• Kalem, kitap, makas gibi gereçleri tutma yetersizliği
• Kendine yetebilme becerisinde zayıflık
• Giyinirken, tuvalet ihtiyacını giderirken yardıma gereksinim duyma
• Tamamladığı aşamaları geriye doğru tekrarlamada başarısızlık
• Basit olayların sebeplerini açıklayamama
• Geleneksel zekâ testlerinde 70’den aşağıda puan almak
• Derslerde düşük performans gösterme
• Yaşına göre üstün zihinsel ya da sanatsal yeteneğe sahip olma
• Sınırlı sözcük dağarcığı
• Sosyal problemleri çözmede dili kullanamama
• Toplumsal açıdan uygun olmayan bir dil kullanma
• 8 yaşına kadar okuyamama
• Aşağılık duygusu hissetme
• Bir işi bağımsız olarak bitirememe
• Kaygı ve çekingenlik
• Yakın arkadaşın olmaması
• Problemleri saldırganlıkla çözme
Ergenlik döneminin genel özellikleri nelerdir?
Ergenlik dönemi genellikle 11-18 yaş aralığını kapsamasına karşın, bazı psikologlar ergenliğin yetişkinlik yıllarında da devam edebildiğini ifade ederler. Ergenlik döneminin, ilk ergenlik (11-15 yaş) ve son ergenlik (15-18 yaş) olarak iki bölüme ayrılması önem taşır. İlk ergenlik döneminde birey çocukluktan ergenliğe geçiş yapar. Son ergenlikte ise, ergenlikten yetişkinliğe geçiş söz konusudur. Bu nedenle ergenlik dönemi kendi içinde farklı zamanlarda farklı gelişim özelliklerinin ön plana çıkmasına neden olur (Martin ve Fabes, 2009, s. 445-446).
ERgenlik döneminde görülen ahlaki görecelik ne demektir?
Ahlaki Görecelik: Ahlaki yargılamalar yapılırken bağlam ve amaçların dikkate alındığı, kuralların daha iyi bir amaç için değiştirilebildiği bir ahlaki gelişim aşamasıdır.
Ergenlik dönemindeki atipik gelişim belirtileri nelerdir?
11-18 yaş aralığında atipik gelişim göstergeleri aşağıdaki gibi sıralanabilir (Martin ve Fabes, 2009, s. 462-479):
• Akranlarıyla sağlıklı iletişim kuramama
• Kilo alma korkusuyla yemekten uzaklaşma
• Aşırı kilo alma, obezite
• Aşırı iştahsızlık
• Cinayet ve intihara eğilim
• Sağlıksız ve korunmasız cinsel yaşam sonucu hamilelik ya da hastalıklar
-
AÖF Sınavları İçin Ders Çalışma Taktikleri Nelerdir?
date_range 7 Gün önce comment 11 visibility 17706
-
2024-2025 Öğretim Yılı Güz Dönemi Kayıt Yenileme Duyurusu
date_range 7 Ekim 2024 Pazartesi comment 1 visibility 1144
-
2024-2025 YKS Ek Yerleştirme İle Yerleşen Adayların Çevrimiçi (Online) Başvuru ve Kayıt Duyurusu
date_range 24 Eylül 2024 Salı comment 1 visibility 605
-
Çıkmış Soruları Gönder Para Kazan!
date_range 10 Eylül 2024 Salı comment 5 visibility 2735
-
2023-2024 Öğretim Yılı Yaz Okulu Sınavı Sonuçları Açıklandı!
date_range 27 Ağustos 2024 Salı comment 0 visibility 898
-
Başarı notu nedir, nasıl hesaplanıyor? Görüntüleme : 25562
-
Bütünleme sınavı neden yapılmamaktadır? Görüntüleme : 14499
-
Akademik durum neyi ifade ediyor? Görüntüleme : 12505
-
Harf notlarının anlamları nedir? Görüntüleme : 12493
-
Akademik yetersizlik uyarısı ne anlama gelmektedir? Görüntüleme : 10421