İş Hayatında Standartlar Dersi 3. Ünite Özet

İş Sağlığı Ve Güvenliği Standartları

İşverenin İş Sağlığı Ve Güvenliği Yatırım Kararı

Ücretler ve yan ödemeler ortalama bir firmanın bilançosunda üretim maliyetlerinin yüzde 40’ını oluşturan en büyük maliyet kalemidir. Üretim faktörlerine dikkatlice bakıldığında insanın hem işgücü olarak hem de bütün üretim faktörlerini yöneten müteşebbis olarak en önemli üretim faktörü olduğu anlaşılır. Çalışanlar bir firmayı diğerlerinden ayıran dinamik potansiyeli oluşturmaları sebebiyle daima firmanın en büyük varlığı’ olarak kabul edilirler. Binalar ve makineler doğal olarak yeni ürün oluşturamazlar, satış yapamazlar veya yeni müşteriler bulamazlar. Bir firmanın başarısı veya başarısızlığında anahtar faktör ‘insan’ dır. İnsan faktörü bilgi tabanlı ekonomilerde kârları arttıran başlıca faktördür. Proje yönetimi, projenin hedeflerine ulaşması için gerekli ihtiyaçları karşılamak üzere ilgili tüm bilgi, beceri, araç ve tekniklerin proje faaliyetlerine uygulanmasıdır.

Firma performansının anahtar unsuru bu üretim faktörlerini doğru bir şekilde yönetebilmektir. Bu faktörlerden örneğin bir makinenin bozulmasının firma için iki ekonomik sonucu olacaktır.

Firma bu maliyetlerle karşı karşıya gelmemek için yatırım yapmak (makinelerin düzenli olarak servisten geçirilmesi, teknolojilerinin güncellenmesi, kötü durumların planlanması vb.) isteyecektir. Bu rasyonel bir ekonomik tepkidir. Firmanın bu konuda yatırım kararı vermeden önce dört temel hususu netleştirmesi gerekir. Bunlar:

  • Üretimin durması ile ortaya çıkacak toplam maliyeti hesaplamak (problemin büyüklüğü)
  • Bu maliyetleri azaltmak ve performansı koruyabilmek adına en iyi yatırım fırsatını sunan stratejik yatırım kararını verebilmek için maliyet ve getiri verilerini anlamak (Ne yararlı olabilir?)
  • Yatırımın başarısını nasıl ölçeceğini bilmek (Yatırımın getirisini hesaplayabilmek)
  • Yatırımın değerini bütçeyi elinde tutanlara nasıl anlatacağını bilmek.

Firmanın İş Güvenliği Üretim Fonksiyonu

Güvenlik Üretim Fonksiyonu; firmanın güvenlik harcamaları ile iş kazaları ve meslek hastalıkları arasındaki ilişkiyi gösteren negatif eğimli eğridir. Güvenlik üretim fonksiyonunun özelliklerine bakıldığında üç özelliğinin olduğu söylenebilir.

Eğrinin ilk özelliği ‘negatif eğimli olması’ dır. Bu durum iş kazası ve meslek hastalıkları ile bu konuda yapılan harcamalar arasında ters yönlü ilişkiden kaynaklanmaktadır. Buna göre iş kazalarını ve hastalıkları önlemek için daha fazla maliyete katlanılması gerekmekte, harcamalar azaltıldığı zaman iş kazası ve meslek hastalıklarının sayısı artmaktadır.

Eğrinin ikinci özelliği ‘orijinden bakıldığında dış bükey (konveks) olması’ dır. Buna göre yaralanma ve hastalık riski azaldıkça zaten yeterince İSG harcaması yapılmış olduğundan bu riski daha da aşağıya çekmek için önceki risk seviyeleri için harcanıldığından çok daha fazla harcama yapmak gerekecektir.

Marjinal Maliyet, Marjinal Fayda ve Denge Güvenlik Düzeyi

Marjinal Güvenlik Maliyeti; işverenin işyeri güvenliğini arttırmak için yaptığı harcamalardaki artışın üretim maliyetlerinde neden olduğu artışı gösteren kavramdır.

Firmanın marjinal güvenlik maliyeti iş güvenliği teknolojisine ve firmanın iş güvenliğini sağlamak için satın aldığı girdilerin fiyatlarına bağlıdır. Güvenlik teknolojisi veya herhangi bir güvenlik girdisinin fiyatı değiştiğinde MGM eğrisi yeni bir iş güvenliği düzeyini gösterir şekilde kayacaktır.

Marjinal Güvenlik Faydası (MGF): İşyeri güvenliğinin bir birim arttırılması durumunda firmanın sağlayacağı faydayı gösteren kavramdır.

Sağlık Zararı: İnsanların yaralanması, hastalanması, malın ve/veya çalışılan yerin zarar görmesi veya bunların birlikte gerçekleşmesine neden olabilecek potansiyel kaynak veya durumdur.

Firmanın ve Toplumun Optimal İş Güvenliği Düzeyleri

Firma için kâr maksimizasyonunu sağlayan optimal iş güvenliği düzeyi toplumsal açıdan da optimal düzey olabileceği gibi olmayabilir de. Bu sorunun cevabını ararken işle ilgili riskler konusunda işçilerin mükemmel bir bilgiye sahip oldukları veya bilgilerinin eksik olduğu iki durumu ayrı ayrı incelememiz gerekmektedir.

İş Sağlığı ve Güvenliği: İşyerinde işin yürütülmesi sırasında çeşitli nedenlerden kaynaklanan; çalışanların, geçici işçilerin, tedarikçi personelinin, ziyaretçilerin ve çalışma alanındaki diğer insanların sağlığına zarar verebilecek faktörleri ortadan kaldırmak ve/veya iyileştirmek amacıyla yapılan sistemli ve bilimsel çalışmalardır.

Risk: Bir olay veya bir olgunun içinde onun doğası gereği var olan ve gerçekleştiği zaman kesinlikle zarar veren durumdur.

İş Kazaları ve Meslek Hastalıklarını Etkileyen Unsurlar

İş kazaları ve meslek hastalıkları sayısı çeşitli faktörlere bağlı olarak firmadan firmaya, işkolundan işkoluna farklılıklar gösterebilmektedir.

İş kazaları ve meslek hastalıkları sayısı çeşitli faktörlere bağlı olarak firmadan firmaya, işkolundan işkoluna farklılıklar gösterebilmektedir.

Konjonktürel Dalgalanmalar: Ekonominin reel üretim hacminde gözlenen iniş ve çıkışlar konjonktür olarak adlandırılmaktadır. Konjonktür ekonomideki büyüme ve daralma dönemlerinin dönüşümlü olarak yaşanmasını ifade etmektedir. Konjonktür dönemi dört aşamadan meydana gelir: tepe, daralma, dip ve genişleme.

Bu devreler ekonominin canlı organizmalar gibi dinamik bir yapıda olmasının bir sonucudur. Sürekli büyüyen bir ekonomi olamayacağı gibi sürekli küçülen bir ekonomi de olamaz. Her ekonomi için geçerli olan bu devresel dalgalanmalar ne var ki ülkeden ülkeye farklılıklar gösterir. Bazı ülkelerde ekonomi daralmaya başladığında alınan tedbirlerle süratle bu durumdan kurtulup canlanma dönemine geçilebilirken, bazı ülkeler resesyondan daha yavaş çıkabilmektedir.

Firma Ölçeği: Özellikle büyük şirketlerde iş sağlığı ve güvenliği önlemlerinin daha üst seviyede olması, yönetim standartının daha yüksek olması ve raporlamaların daha fazla şeffaf olması beklenir. Bunun bir nedeni firma imajı ile ilgilidir. Firma imajı ve marka değeri büyük firmalar için çok önemlidir.

Küreselleşme: Sermayenin ülkeler arasında rahatça yayılabildiği, ekonomik, sosyal, siyasal ve kültürel bir süreç olan küreselleşme iş kazası ve meslek hastalıklarını gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde farklı şekillerde etkileyebilmektedir. Kısaca küreselleşme kavramı; yerkürenin farklı bölgelerinde yaşayan insan, toplum ve devletler arasındaki iletişim ve etkileşim derecesinin “karşılıklı bağımlılık” kavramı çerçevesinde giderek artmasıdır.

Taşeron İşletme: Alt işveren olarak da adlandırılır. Bir işin bir kısmını gerçekleştirmek ya da esas işi yapan işverenin sözleşmesindeki tüm yükümlülüklerini yerine getirmek amacıyla anlaşma imzalayarak üstlenen diğer yüklenicidir.

İşgücünün Eğitim Seviyesi: İş kazaları ve meslek hastalıklarının oluşmasının temel nedenlerinden biri işgücünün eğitim seviyesinin düşüklüğüdür. Eğitim seviyesi düşüklüğünün iş kazalarını iki yönde etkilediği söylenebilir.

Birincisi, düşük eğitim seviyesi işgücünün çalışma seçeneklerini daraltan önemli bir faktördür. Düşük eğitimli işçiler genelde zor, tehlikeli ve korumasız işlerde çalışmak zorunda kalırlar. İkinci olarak düşük eğitimli işçilerin okuma- yazma gibi temel becerilerinin olmaması veya yetersizliği de etkilidir. Eğitimsiz işçiler çalıştıkları işlerin sağlıkları üzerindeki olumsuz etkilerini okuma yazma yetersizliği nedeniyle doğru bir şekilde değerlendirememekte, bunlara ilişkin işverenlerden önlem talep edemedikleri gibi kendileri de önlem geliştirememektedir.

İş Güvenliği Hizmetlerinin Yetersizliği: İş kazaları ve meslek hastalıklarını etkileyen unsurlardan birisi de iş sağlığı ve güvenliği alanında koruyucu alt yapının yetersizliğidir. Herhangi bir alanda iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili standartların hazırlanması iş güvenliğinin otomatik olarak sağlanması anlamına gelmemektedir. İşçilerin iş sağlığı ve güvenliğinin nasıl sağlanacağı ve iş güvenliği standartlarının nasıl uygulanacağı konularında eğitilmeleri gerekmektedir.

Kayıt dışı istihdam: Niteliği açısından yasal olmakla birlikte kamu kurumlarına bildirilmemiş, kamu kayıtlarına ve istatistiklere yansımayan ve istatistiksel olarak tam hesaplanamayan kendi adına veya ücretli/yevmiyeli çalışmalar şeklindeki istihdam türleridir.

Kişisel Hatalar: İş kazalarının önemli nedenlerinden birisi de yorgunluk ve uykusuzluktur. Uzun süreli fiziksel ve zihinsel çalışma yapmak, yeterince uyuyamamak, uzun süre stres ve endişe halinde bulunmak ve uzun süre tekrarlayan sıkıcı işleri yapmak kişide yorgunluk hissi oluşmasına neden olmaktadır.

Yorgunluk ve uykusuzluğun işgücünün performansını olumsuz yönde etkilediği kabul edilmektedir. Araştırmalar yorgunluğun etkilerini şu şekilde sıralamışlardır:

  • Karar alma yeteneğinin azalması
  • Karmaşık planlamalar yapabilme yeteneğinin azalması
  • İletişim becerilerinin azalması
  • Verimlilik ve performansın azalması
  • Hafıza kaybı ve ayrıntıları hatırlayamama
  • Çevredeki değişikliklere ve kendisine aktarılan bilgilere karşılık verememe
  • Uyanık kalamama (araç kullanırken uyuma)
  • Risk alma eğiliminin artması
  • Unutkanlığın artması
  • Hatalı değerlendirmeler yapmak
  • Hastalığın, işe gitmemenin ve işçi devir hızının artması
  • Kaza oranlarının artması

Makine, Ekipman ve Kullanılan Malzemelere Bağlı Nedenler: İş kazaları, yaralanmalar ve meslek hastalıklarının nedenlerinden biri de üretimde kullanılan makine ve teçhizatla ilgilidir. Makinelerin hareketli aksamları bazı durumlarda işçilerin dalgınlıkla teması sonucunda onları içine çekebilme/zarar verebilme potansiyeli taşıyabilmektedir.

İş Sağlığı Ve Güvenliği İle İlgili Yasal Düzenlemeler: İş Sağlığı Ve Güvenliği Standartları

İş güvenliği işveren açısından da kârlı bir yatırım olmakla birlikte aynı zamanda maliyet artışı anlamına gelir. Ayrıca işin taşıdığı riskler çoğu durumda işçiler tarafından tam olarak bilinmemektedir. İşçilerin işin ve/veya çalışma ortamının risklerini bilseler bile işsizlik, yoksulluk, istihdam alternatiflerinin azlığı gibi nedenlerden dolayı riskli işler için fazladan ücret isteyememekte, hatta normal işlerin ücretinden daha düşük ücretler karşılığında riskli işlerde çalışmayı kabul edebilmektedir. Dolayısıyla işverenlerin ‘kâr’ güdüsünü ön planda tutarak yapacakları iş güvenliği yatırımı toplum için yeterli olmayacaktır.

İş Sağlığı ve Güvenliğinin Standartlarının Faydaları

Firma Kârlılığının Artması: İş Sağlığı ve güvenliği ile ilgili son istatistikler İngiltere’de 2011-2012 yıllarında işle ilgili hastalık ve yaralanmalar nedeniyle 27 milyon iş gününü kaybolduğunu göstermektedir. Bu sayının büyüklüğüne bakarak iş kazaları ve meslek hastalıklarının ekonomilere büyük maliyetler yüklediğini söylemek yanlış olmayacaktır. Bu kaza ve hastalıkların sosyal ve kişisel sıkıntılarının uzun süre devam ettiği göz önüne alınırsa konunun ne kadar önemli olduğu daha iyi anlaşılır.

Davranış Değişikliğinin Sağlanması ve Güvenlik Kültürünün Oluşması

İş sağlığı ve güvenliği ile ilgili standartlar ve işçilerin bu doğrultuda eğitilmeleri iş kazaları ve meslek hastalıklarını önemli ölçüde azaltabilmektedir. Bu tür eğitimler çalışanların ‘zararlı’ tanımlamalarını yeniden yapmalarını, işlerini güvenli bir şekilde nasıl yapacaklarını öğrenmelerini ve davranışlarını değiştirmelerini sağlamaktadır.

Güvenlik Kültürü: Bir firmada insanların risklere, kazalara ve önlemlere karşı davranışlarına rehberlik eden; çalışanların güvenlikle ilgili davranışlarını ödüllendiren ve endişelerini rapor etmelerini cesaretlendiren, güvenlikle ilgili konuların nasıl yönetileceğini belirleyen kalıcı ve tutarlı bir sistemin olmasıdır.

Sosyal Sorumluluk: Firmanın ekonomik ve çevresel yükümlülükleri ile sosyal etkileridir. Sosyal sorumluluklar genellikle şirketlerin yasal zorunluluklar dışında yaptığı faaliyetleri kapsar. Sosyal sorumluluklar şirketlerin hisseda

Firma İmajının Güçlendirilmesi

Firmanın sosyal sorumluluklarını yerine getiren bir firma olarak algılanması marka imajını ve değerini koruyan ve geliştiren bir durumdur. Tersine iş kazaları ve hastalıklarının çok olduğu firmalar bu konuda çıkan haberler sebebiyle ciddi bir prestij kaybı yaşayabilmektedir.

Kurum Sadakatinin Güçlenmesi

Firmanın İSG Standartlarını uygulayarak elde edeceği diğer bir fayda da önceki başlık altında ayrıntılı bir şekilde incelediğimiz ölüm ve yaralanma risklerinin azaltılması ile ilgilidir. Risklerin azaltıldığı bir işyerinde işçilerin firmaya olan bağlılıkları da artacak; üretimin kesintiye uğraması azalacaktır.

İş Sağlığı ve Güvenliği Standartlarının Maliyetleri

İş kazası ve güvenliği standartları dar anlamda işçilere geniş anlamda ise topluma faydalar sağlarken, bu standartların maliyetleri genelde işverenlere yöneliktir.

İş sağlığı ve güvenliği ile ilgili standartlar genelde işyerindeki merdivenlerin yükseklik ve genişliğinden gürültü sınırına kadar pek çok alanda ‘ayrıntılı’ tanımlamalarla yaralanma ve hastalık oranlarını arzulanan düzeye çekmeyi hedefler. Bu tarz yazılı standartların üstünlüğü bilinen spesifik ölüm ve yaralanma risklerini hedef almasıdır. Ancak bu standartların dezavantajları da söz konusudur.

Ohsas 18001 İş Sağlığı Ve Güvenliği Standartları

İş kazaları ve meslek hastalıklarının günden güne artması, işverenin sadece kâr güdüsüyle aldığı önlemlerin yeterli olmaması, işle ilgili ölüm, yaralanma ve hastalıkların kişilere, firmalara ve kamuya önemli yükler getirmesi kamunun iş sağlığı ve güvenliğini çeşitli yasal düzenlemeler ile kontrol altına almasına neden olmuştur.

Türkiye’de 4857 Sayılı İş Kanunu’nun 6. maddesinde sağlık ve güvenlikle ilgili işverenin genel yükümlülükleri, 77. maddede iş güvenliği ile ilgili işverenlerin ve işçilerin yükümlülükleri ve 78. maddede iş sağlığı ve güvenliği tüzük ve yönetmelikleri ile ilgili hükümlere yer verilmiştir.

Ohsas 18001 İş Sağlığı Ve Güvenliği Yönetmeliğinin Esasları

OHSAS 18001 İş Sağlığı ve Güvenliği Yönetmeliği dokuz başlık altında yayımlanmıştır. Yönetmelik çoğunlukla işverenlere olmak üzere çok sayıda yükümlülük içermektedir.

İşverenlerin Yükümlülükleri: Yönetmelik işverenler için oldukça ayrıntılı sayılacak bir ödevler listesini içermektedir. Bu noktada etkin bir iş sağlığı ve güvenliği sisteminin hemen bütün ayrıntıları yönetmelikte yer almaktadır.

Her Konuda İşçilerin Sağlık ve Güvenliklerini Korumak:

Yönetmeliğin işverene yüklediği temel ödev ‘her konuda işçilerin sağlık ve güvenliklerini korumak ’tır. Şüphesiz yönetmelikte işçilere düşen sorumluluklar da vardır ancak iş sağlığı ve güvenliği sisteminin oluşturulmasında temel görev işverenlere düşmektedir. Yönetmelik işçilerin de bu konuda yükümlülüklerinin bulunmasının işverenin sorumluluğu ilkesini etkilemeyeceğini belirtmektedir.

İşin Kişilere Uygun Hale Getirilmesine Özen Göstermek:

Yönetmeliğin işverene yüklediği bir başka sorumluluk da ‘İşin kişilere uygun hale getirilmesi için özellikle işyerlerinin tasarımında, iş ekipmanları, çalışma şekli ve üretim metotlarının seçiminde özen gösterilmesi, özellikle de monoton çalışma ve önceden belirlenmiş üretim temposunun hafifletilerek bunların sağlığa olumsuz etkilerinin en aza indirilmesi’ dir. İşyerinde güvenliği sağlamak ve sağlık zararlarını en aza indirmek çoğu durumda kullanılan üretim malzemelerinin yapısı ve yerleştirilme düzeni ile ilgilidir.

Teknik Gelişmeler Doğrultusunda Tehlikeli Olan Ekipmanları Değiştirmek:

OHSAS 18001 yönetmeliğinin işverenlere yüklediği bir başka yükümlülük de ‘Teknik gelişmelere uyum sağlanması ve tehlikeli ekipmanların tehlikesiz olanlarla değiştirilmesi’ dir. İş kazalarının önemli bir kısmı da işyerlerindeki makine ve teçhizatın işçileri olası kazalara karşı koruyacak şekilde tasarlanıp üretilmemiş olmasından kaynaklanmaktadır.

İşyeri İçin Genel Bir İş Güvenliği Politikası Geliştirmek:

OHSAS 18001 iş adamlarına ayrıca ‘teknolojinin, iş organizasyonunun, çalışma şartlarının, sosyal ilişkilerin ve çalışma ortamı ile ilgili faktörlerin etkilerini kapsayan genel bir önleme politikasını geliştirme’ yükümlülüğü de getirmektedir. Yönetmelik bu anlamda ‘toplu koruma önlemleri’ nin önemine işaret ederek bireysel koruma önlemlerinden çok buna öncelik verilmesini öngörmektedir.

İşyeri güvenliğini arttıran unsurların başında ‘işçilere uygun talimatların verilmesi’ gelmektedir. Çoğu durumda işçinin kendisine verilen talimatları sorgulaması mümkün olmamaktadır.

İşyerinde Koruyucu ve Önleyici Hizmetleri Yürütmek:

İşyerlerinde alınacak koruyucu ve önleyici hizmetlerin iş kazaları ve meslek hastalıkları ortaya çıktığı zaman kişilere ve topluma yükleyeceği maliyetlerden çok daha ucuz olacağı, üstelik bunun ekonomik olmanın ötesinde ve ondan daha değerli ‘insani’ sonuçları olduğu daha önce belirtilmişti. OHSAS 18001 İş Sağlığı ve Güvenliği Yönetmeliği’nin 7. maddesi işyerlerinde sağlık ve güvenlikle ilgili koruyucu ve önleyici hizmetlerin yerine getirilmesinde işverenini uyması gereken hususlara yer verilmiştir.

İşyerinde Ciddi ve Yakın Tehlikelerle İlgili Önlemleri Almak:

OHSAS 18001 İş Sağlığı ve Güvenliği Yönetmeliği ilk yardım, yangınla mücadele ve kişilerin tahliyesi, ciddi ve yakın tehlikelerle ilgili konularda gerekli tedbirleri almak için işverenlere çeşitli yükümlülükler yüklemektedir. İlkyardım, acil tıbbi müdahale, kurtarma ve yangınla mücadele konularında, işyeri dışındaki kuruluşlarla (itfaiye, ambulans, acil servis, hastane vb.) acil ve doğru bir şekilde irtibatın sağlanması çok önemlidir. İşveren bu işler için işyerinin büyüklüğü ve taşıdığı özel tehlikeleri dikkate alarak bu konuda eğitimli, uygun donanıma sahip yeterli sayıda kişiyi görevlendirmekle yükümlüdür.

Risk Değerlendirmesi Yapmak ve Kaza Raporlarını Düzenlemek:

OHSAS 18001 İş Sağlığı ve Güvenliği ‘İşverenin Diğer Yükümlülükleri’ başlığının yer aldığı 9. maddede işverene risk değerlendirme ve kaza raporlarının kaydı ile ilgili yükümlülükler yüklemiştir. Risk değerlemesi kullanılacak güvenlik donanımının sayı ve türünün tespiti açısından önem taşırken kazaların raporlanması hem istatistiksel açıdan önem taşımakta hem de kazadan sonra hukuki süreçlerde hak dağıtımı ve tazminat talepleri için esas oluşturmaktadır.

İş Sağlığı ve Güvenliği ile İlgili Konularda İşçileri Bilgilendirmek:

İşyerinde iş sağlığı ve güvenliği sisteminin etkin bir şekilde işleyebilmeleri için işverenin etkin bir şekilde bilgilendirilmesi esastır. OHSAS 18001 İş Sağlığı ve Güvenliği Yönetmeliği işverene bu konuda da ödevler yüklemektedir.

İşveren ayrıca işyerinde sağlık ve güvenlik ile ilgili özel görev ve sorumluluğu bulunan işçilerin veya temsilcilerinin bu görevlerini yürütebilmeleri için risk değerlendirmesi ve alınan koruyucu önlemlere ile iş kazası kayıtları ve raporlarına ulaşabilmelerini sağlar.

İşçilerin Katılımını Sağlamak:

İş sağlığı ve güvenliği konusunda yasa ve yönetmelikler işverenlere işyerindeki sağlık ve güvenlik risklerini uygun bir şekilde kontrol etme/kaldırma görevi verirken aynı zamanda işçilerin de konuya dâhil olmalarına önem göstermektedir.

Yönetmeliğe göre İş sağlığı ve güvenliği konusunda özel görevi bulunan işçi temsilcileri, tehlikenin azaltılması veya tehlikenin kaynağında yok edilmesi için işverene öneride bulunma ve işverenden gerekli tedbirlerin alınmasını isteme hakkına sahiptir. İş sağlığı ve güvenliği konusunda özel görevleri bulunan işçi veya işçi temsilcileri, bu görevlerini yürütmeleri nedeniyle dezavantajlı duruma düşürülemezler.

İşçileri İş Sağlığı ve Güvenliği Konusunda Eğitmek:

OHSAS 18001 İş Sağlığı ve Güvenliliği Yönetmeliği’nin işverenlere yüklediği ayrıntılı görevlerin sonuncusu yönetmeliğin 12. maddesinde belirtilen işçilerin eğitimi ile ilgili hususları kapsamaktadır. Buna göre işveren işyerinde sağlık ve güvenliğin sağlanması ve sürdürülebilmesi için her işçinin çalıştığı yere ve yaptığı işe özel bilgi ve talimatları da içeren sağlık ve güvenlik eğitimi almasını sağlamak zorundadır.

İşçilerin Sağlık Gözetimini Yapmak: İşçilerin sağlık durumlarının düzenli olarak takip edilmesi iş sağlığı ve güvenliği açısından büyük önem taşımaktadır. Bu kontroller işçinin işe alınması esnasında yapılacağı gibi ilerleyen dönemlerde de rutin aralıklarla yapılabilir.

İş Sağlığı ve Güvenliği Konusunda İşçilerin Yükümlülükleri: Her ne kadar İSG ile ilgili yönetmelik ve düzenlemeler bu alanda yapılacak işlerin önemli bir kısmından işverenleri sorumlu tutsa da işçilerin güvenlik talimatlarına yeterince dikkat göstermemeleri durumunda alınacak önlemlerin etkili olması mümkün değildir.


Bahar Dönemi Dönem Sonu Sınavı
25 Mayıs 2024 Cumartesi