Web’de Telif Hakları ve Etik Dersi 6. Ünite Sorularla Öğrenelim
Web Tasarımı Telif Haklarında Güncel Gelişmeler
- Özet
- Sorularla Öğrenelim
Dijital çağda fikri mülkiyet haklarını nasıl etkilemiştir?
Teknolojik gelişmeler günümüzde bir yandan eser üretim sürecine katkıda bulunurken, diğer taraftan iletişim ve çoğaltım tekniklerini kolaylaştırarak fikrî hakların ihlali anlamına gelen korsan faaliyetlerin yaygınlaşmasına da neden olmaktadır. Dijital hâle dönüştürülmüş eserler hak sahiplerinin izni olmaksızın dijital ortamda çoğaltılmakta ve tüm dünyaya inanılmaz bir hızla yayılmaktadır.
Web 2.0 teknolojilerinin bilgi paylaşımına etkisi nasıl olmuştur?
Özellikle web teknolojilerindeki gelişmeler teknik bir beceriye sahip olmaya gerek kalmadan hemen hemen her kullanıcının bilgi paylaşımına imkân tanımış, web 2.0 dönemi ile beraber sosyal medya araçları ile bu paylaşım olanağı zirveye ulaşmıştır. Her geçen gün daha çok kullanıcının aktif olarak yer aldığı web dünyasında bilgi paylaşımı beraberinde telif hakları sorununu ve lisanslama türlerinin bilinmesini gerekli kılmaktadır. Bununla beraber eserlere erişimin artırılmasını amaçlayan yeni telif hakkı uygulamaları ve lisans modelleri oluşturulmaktadır.
HTML nedir?
Zengin Metin İşaretleme Dili'dir.
HTML neler sağlar?
HTML, yazı, video, görsel öğe gibi unsurların sayfa içerisine yerleştirilmesini ve istenildiği gibi konumlandırılmasını sağlar. HTML etiketleri, web sayfası içeriğini tanımlar veya işaretler, örneğin başlık, paragraf, liste veya bağlantı gibi etiketleme yapar.
HTML'in son sürümlerinde JavaScript ile ilgili nasıl bir gelişme olmuştur?
HTML’in sonraki sürümlerinde resim, animasyon ve video gömme, formlar aracılığıyla etkileşim oluşturma, web sayfalarının davranışını değiştirmek veya veritabanı sistemleri ile konuşmak ve web sayfası içeriğini dinamik olarak güncellemek için JavaScript gibi komut dosyaları gömmek için etiketler bulunur.
Berner-Lee HTML arasındaki bağ nasıl gelişmiştir?
Web teknolojilerinin ilk zamanlarında, HTML çok basitti ve kullanımı, muhtemelen Berners-Lee’nin ürettiği web sitesine benzer bir web sitesi ile sonuçlandı. Bu web sitesini yayınlamak için Berners-Lee, HTML’ in ilk sürümünü web sitesinin içeriğini sunmak ve görüntülemek için gereken tarayıcı ve sunucu yazılımını belirtmiştir. Bunu CERN’ de (Avrupa Nükleer Araştırma Örgütü) çalışırken yapmıştır.
1990 yılında yayınlanan HTML'in içeriği nasıldır?
1990’ da yayınlanan, HTML’ in resmi bir şartnameye getirilmemiş olan bu ilk versiyonu, çoğu halen HTML güncellemelerinin sürümlerinde var olan yirmi etiket ve nitelik içermektedir.
HTML 2.0 hangi yıl çıkmıştır?
1995 yılında HTML 2.0 ortaya çıkmıştır.
HTML 2.0 sürümü kim tarafından ve niçin geliştirilmiştir?
HTML 2.0 sürümü İnternet Mühendisliği Görev Gücü(IETF) için Berners-Lee ve Dan Connolly tarafından yazılmıştır.
HTML özelliklerinin üretilmesinden kim sorumludur?
W3C olarak bilinen Dünya Çapında Ağ Konsorsiyumu, HTML özelliklerinin üretilmesinden sorumlu olmuştur.
W3C nasıl gelişmiştir ve işleyişi nasıl olmuştur?
W3C, webin hangi standartlarla yönetildiğini kontrol eder. Aslında, uyumluluk ve standartlar, uyumlu olmayan ve standart olmayan HTML sürümlerinin geliştirildiğibir zamanda bunu sağlamaya çalışmak için oluşturulmuştur. W3C, web üretimine katılan çeşitli tarafların takip etmeyi seçebileceği öneriler yayınlamaktadırlar. Önerilen standartlar W3C önerileri haline gelmeden önce çalışma taslağı, aday önerisi gibi birkaç kronolojik aşamadan geçmektedirler. W3C belgelerinin durumu, hangi sürümün uygulanacağını öğrenmek açısından web tasarımcıları için önemli olacağı düşünülebilir.
Mosaic nedir ve hangi amaçla geliştirilmiştir?
Tarayıcı geçmişi, web tasarım geçmişi ile yakından bağlantılıdır. Grafik dönüşüm ve standartlara geçiş, belirli tarayıcı geliştirmeleri olmadan mümkün olmazdı. İlk tarayıcı 1993 yılında Mosaic’in Süper Hesaplama Uygulamaları Ulusal Merkezi (NCSA) tarafından piyasaya sürülmesiyle başlamıştır. Bu, webin sadece grafik kullanıcı arayüzü nedeniyle değil, aynı zamanda Microsoft Windows işletim sisteminin bir parçası olarak çok sayıda bilgisayar kullanıcısına sunulması nedeniyle Web’ i görsel ve etkileşimli bir deneyim olarak popülerleştiren tarayıcıydı.
Tarayıcı savaşları nasıl başlamıştır ve nelere mal olmuştur?
1995 yılında Microsoft Internet Explorer 1.0 sürümünü ortaya çıkarmasıyla tarayıcı savaşları başlamış oldu. Tarayıcıların hakimiyet için mücadele etmeleri, standartlara sadık kalmadan mülkiyetle ilgili gelişmelere odaklanmalarına ve açıkları düzeltmek yerine yeni özellikler eklemelerine yol açmıştır. Ortaya çıkan uyumsuzluklar her zaman web tasarımcıları için büyük bir baş ağrısı olmuştur.
Flash yazılımı ne zaman ortaya çıkmış ve nasıl kullanılmıştır?
1996 yazında, FutureSplash Animator başarıyla piyasaya sürülmüş ve hemen iki büyük şirket olan Microsoft ve Disney Online tarafından benimsenmiştir. FutureSplash’in bu büyük isimler tarafından kullanılması, kamuoyunun ilgisini çekmiş ve aynı yılın sonunda Macromedia yazılımı satın almıştır. Yazılım Macromedia Flash 1.0 olarak yayınlanmıştır. Bu dönemde Flash bir fırtına etkisi yaratmıştır. 1990’ların sonlarında, tüm siteler Flash ile yapılmış ve uzun süren Flash animasyonları sitelerde denenmiştir.
Jakob Nielsen Falsh yazılımını hangi nedenlerden dolayı eleştirmiştir?
Jakob Nielsen Flash teknolojisinin üç nedenden dolayı web kullanılabilirliğini ihlal ettiğini iddia etmiştir. Birincisi, Flash tanıtımları ve gereksiz animasyonları ile temel içeriğe erişmek isteyen kullanıcıların önünü tıkayarak kötü tasarımları daha olası hale getirmiştir. İkincisi, Web’ in temel etkileşimini; tarayıcıdaki geri düğmesinin çalışmaması, bağlantı renklerinin kurallara göre çalışmaması, metin boyutunun yeniden düzenlenememesi, sayfaların aranamaması ve erişilebilirliğin azalması gibi sebeplerden dolayı azaltmıştır. Üçüncü olarak Flash’ ta içeriği güncellemek ve sunmak zor olduğundan sitenin temel amaçlarından uzaklaşılmıştır.
1990'lı yılların sonunda web sitelerini tasarlamak için hangi teknoloji üretilmiştir?
1990’ların sonunda yazılım şirketleri web sitelerini tasarlamak için WYSIWYG teknolojileri üretmeye başladığında, web sitelerinin nasıl oluşturulacağına dair grafiksel bir dönüş meydana gelmiştir.
WYSIWYG nedir?
WYSIWYG, İngilizce ‘de “What You See Is What You Get” teriminin baş harflerinden oluşan bir bilgisayar terimidir. Türkçesi Ne Görüyorsan Onu Alırsın demek olup ekranda görülene çok benzer bir çıktı alınacağı ortamları tanımlar.
WYSIWYG teknolojisinin en tanınmış ürünleri hangileridir?
Bu uygulamaların en tanınmış olanı Dreamweaver eskiden Macromedia şu anda ise Adobe ailesinin bir ürünüdür. Bir başka popüler yazılım da Frontpage idi. Araç çubuğunu kullanarak resimler, formlar, tablolar, bağlantılar ve biçimlendirilmiş içerik eklemek genellikle web tasarımcısının webin arkasında yatan kod hakkında çok az bilgisi olduğu anlamına gelmekteydi.
Sunumun ve bilginin ayrılışı nedir?
HTML, internet tarayıcılarına, bir sayfanın değişik kısımlarının nasıl gösterilmesi gerektiğini açıklayan ve içeriği sunan bir web dilidir. CSS ise İnternet tarayıcılarına bir sayfanın nasıl görünmesinin gerektiği konusuyla ilgilenen bir web teknolojisidir. İste bu ayırıma web standartları içinde “sunumun ve bilgini ayrılışı “ deniyor.
CSS'ler neden ortaya çıkmıştır?
HTML’ in artan stil özellikleri, web tasarımcısına bir web sitesinin görünümü üzerinde daha fazla kontrol sağlamış, ancak web tarayıcılarının web sitelerinin görsel ve grafiksel öğelerini yorumlama çeşitliliği, ekran görünümünde yaygın tutarsızlıklara neden olmuştur. HTML kodunun giderek artan karmaşıklığından kaynaklanan sorunun üstesinden gelmek için W3C, web sitelerinin görsel sunumunu yönetmek için stil sayfalarını keşfetmeye başlamıştır. Bir dizi seçenek göz önüne alındığında, Basamaklı Stil Şablonları (CSS) 1996’da W3C’nin tavsiyesi haline gelmiştir.
CSS'nin başarıyla ve yaygın şekilde kullanılmasının önündeki engeller neler olmuştur?
CSS’ in başarıyla ve yaygın bir şekilde benimsenmesinin önünde sayısız engel vardı. Bunlardan en önemlisi popüler tarayıcıların CSS’ i desteklemek için biraz zaman geçmesi ve buna rağmen tam desteğin az olması idi. Burada ‘destek’, bir tarayıcının W3C belirtimine göre görüntüleneceği şekilde bilgileri görüntülemesi anlamına gelmektedir. Internet Explorer 3 ve 4 ve Netscape 4.x gibi önceki tarayıcılarda CSS için bir miktar destek olsa da web tasarımcıları tarafından CSS’ in benimsenmesinin önünde ciddi bir engel vardı. Mac için Internet Explorer 5.0’ın yayınlanması, bir tarayıcının CSS’ e neredeyse tamamen destek verdiğini ilk kez göstermiş, ancak diğer popüler tarayıcılar buna uyduğu ve CSS için giderek artan bir destek sağlandığı halde tutarsızlıklar ve hatalar devam etmiştir.
Web Standartları nelerdir?
W3C ve diğer standart oluşumları tarafından bir araya getirilmiş olan web tabanlı içeriğin yaratılmasında ve çözümlenmesinde kullanılan teknolojilerdir.
Bir web sayfasının standartlara uygunluğu nasıl test edilir?
Bir web sayfasının W3C tarafından geliştirilen HTML ve CSS standartlarına göre oluşturulduğunu belirlemek için doğrulama hizmeti kullanarak sayfanın kodunu doğrulamak mümkündür. W3C, http://validator.w3.org/ adresinde bu doğrulama hizmetini sunmaktadır.
Bir web tasarımcısı hangi yeteneklere sahip olmalıdır?
Web tasarımcının sahip olması gereken diğer roller içerik stratejisti, kullanıcı deneyimi tasarımcısı, kullanılabilirlik danışmanı, proje yöneticisi, yaratıcı yönetmen, editör, pazarlamacıdır. Aynı şekilde, web tasarım araçlarının, uygulamalarının ve uzantılarının (AJAX, jQuery, hCard, Typekit, WordPress) çoğalması, bugün bir web tasarımcısının HTML ve CSS’ den çok daha fazla şey bilmesi gerektiği anlamına gelmektedir.
Arama Motoru Otimizasyonun amacı nedir?
Arama Motoru Optimizasyonun amacı, web sitelerinin arama motorlarının kriterlerine uygun hale getirilerek hedeflenen aramalarda yükseltilmesidir. Diğer bir değişle, sitenizin arama motorlarında görünürlüğünü arttırmak ve bunun sonucunda siteye daha çok trafik çekmektir.
Fikri Mülkiyet nedir?
İngilizcedeki “intellectual property” terimi için Türkçe’ de “fikri mülkiyet”, “fikri ve sınai mülkiyet” ya da “fikri, sınai ve ticari mülkiyet” karşılıkları kullanılmaktadır. Bu kavramlar genel olarak, insan aklının ve zihinsel yaratıcılığının üretimi olan düşünce ve ürünlere gönderme yapmaktadır
Fikri mülkiyet kaça ayrılır?
Fikri mülkiyet; telif hakları (copyrights) olarak da bilinen fikir ve sanat eserleri ve sınaî mülkiyet hakları şeklinde iki ana kategoriye ayrılmaktadır. Telif hakları, eserin meydana getirilmesiyle kendiliğinden doğar. Buna karşılık patent, faydalı model, marka ve tasarım gibi sınaî mülkiyet kategorisinde yer alan haklar Türk Patent ve Marka Kurumu gibi bir idari kurumda tescil ettirilmektedir.
Patent nedir?
Patent, buluş sahibinin, buluş konusu ürünü belirli bir süre üretme, kullanma, satma veya ithal etme hakkı olan belgedir. Buluşu yapılan neredeyse her şey patent koruması kapsamına dahildir. Buluşu yapılan bir ürün ya da sistemin bütün hakları patent sahibine ait olur ve ondan izinsiz kullanılamaz.
Faydalı model nedir?
Faydalı Model, Türkiye’de ve dünyada yeni olan ve sanayiye uygulanabilen buluşların sahiplerine belirli bir süre (10 yıl), bu buluş konusu ürünü üretme ve pazarlama hakkının tanınmasıdır.
Endüstriyel tasarım nedir?
Endüstride üretilen, nihai kullanıcıya yönelik ürünlerin, işlevsellik, hedef kitlenin beğenisine ve kullanıcının ihtiyaçlarına uygunluk gibi ölçütleri gözeterek fikren geliştirilmesi ve üretime uygun yeni bir ürün olarak projelendirilmesidir.
Marka nedir?
Bir işletmenin mal veya hizmetlerini bir başka işletmenin mal veya hizmetlerinden ayırt etmeyi sağlaması koşuluyla kişi adları dahil, özellikle sözcükler, şekiller, harfler, sayılar, malların biçimi veya ambalajları gibi çizimle görüntülenebilen veya benzer biçimde ifade edilebilen, baskı yoluyla yayınlanabilen ve çoğaltılabilen her türlü işaretleri içerir.
Telif hakkı nedir?
Telif hakkı, bir kişi ya da kişilerin her türlü fikrî emeği ile meydana getirdiği bilgi, düşünce, sanat eseri ve ürününün kullanılması ve kopyalanması ile ilgili hukuken sağlanan haklardır. Telif hakkının doğması için tescile gerek yoktur. Fikir ve sanat eserleri üzerindeki haklar eserin üretilmesiyle birlikte doğar.
Ticari sır nedir?
Ticari Sır, gerçek ya da tüzel kişi tacire, rakiplerine karşı ekonomik anlamda menfaat sağlayan, sır olarak saklanan ve gizli kalması için gerekli önlemlerin sahibi tarafından alındığı bilgidir. Formül, tasarım, yasal araç ya da örüntü biçiminde olabilir. Ticari sırlar bazı hukuk sistemlerinde “gizli bilgi” ya da “sınıflandırılmış bilgi” olarak adlandırılmaktadır.
Gutenberg ile telif haklarının bağlantısı nedir?
Telif hakkının ekonomik bir hak olduğu fikri ilk kez Gutenberg’in 1453’te matbaa makinasını icat etmesiyle ortaya atılmıştır. Bu nedenle, matbaanın icadı, fikri hakların gelişimi açısından bir dönüm noktası olarak kabul edilmektedir.
Kraliçe Anna Kanunu neden önemlidir?
1709 yılında İngiltere’de kabul edilen “Kraliçe Anne Kanunu” eser sahiplerini koruyan ilk kanundur. Bu kanunla yazarları ekonomik yönden gözetmek ve bilimin teşvik edilmesinin sağlanması amaçlanmıştır.
Ülkemizde telif hakkı konusundaki ilk gelişme nasıl olmuştur?
Ülkemizde ise fikri haklar, ilk önce yazar hakları açısından 1850 tarihli “Encümen-i Daniş Nizamnamesi” ile başlamıştır. Bu nizamname ile eser sahiplerine telif hakkı tanınmıştır. Telif sözcüğü ilk defa bu nizamnamede kullanılmıştır. Böylece eseri yaratanın mali hakka sahip olacağı ilk defa kabul edilmiştir.
Hakkı-ı Telif Kanunu ne zaman çıkmıştır?
Türkiye’de gerçek anlamda çıkan ilk fikir ve sanat eserleri kanunu II. Meşrutiyet döneminde çıkarılan 1910 tarihli “Hakkı-ı Te’lif Kanunu” dur. Ancak bu kanun hiç uygulama alanı bulamamıştır. Bunun en önemli nedeni hak sahiplerinin haklarını takip etme noktasında çeşitli sebeplerle harekete geçmemeleridir.
Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu ne zaman çıkmıştır?
Hakkı Te’lif Kanunu” 1952 tarihinde yürürlüğe giren 5846 sayılı “Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu” (FSEK) ile son bulmuştur. FSEK’ te 1995 yılında yapılan kanun değişikliği ile fikri mülkiyet hukuku ciddi anlamda değişmiş ve AB hukukuna hızlı bir uyum sağlamaya başlamıştır.
Bir eserde telif hakkının doğması için hangi özelliklerin bulunması gerekmektedir?
•Telif Hakkının doğması için tescile gerek yoktur. Fikir ve sanat eserleri üzerindeki
haklar eserin üretilmesiyle birlikte doğar.
• Telif hakları soyut niteliğe sahiptir. Telif hakları ile koruma altına alınan, insan düşüncesinin yarattığı maddi olmayan mallardır. Telif hakları somutlaştığı maddeden ayrı ve bağımsız bir varlık ve hukuki değere sahiptir.
• Telif haklarında ülkesellik ilkesi geçerlidir. Koruma hangi ülkede talep ediliyorsa koruma şartları o ülke mevzuatına göre belirlenir.
• Mutlak hak niteliğine sahiptir. Telif hakları herkese karşı ileri sürülebilir. Ancak toplum menfaatinin korunması gibi nedenlerle bu mutlak hakka çeşitli sınırlamalar getirilmiştir. Mutlak hakka getirilen sınırlandırmalar: Kamu düzeni, genel ahlak, kamu yararı gibi sebeplerle getirilen sınırlamalar ve hususi menfaat (şahsi kullanım vs.) yararına getirilen istisnalardan oluşmaktadır.
• Fikri mülkiyet hakları belli bir süre boyunca korunurlar (fikir ve sanat eserlerinde 70 yıl
vs.). Fikir ürünleri somutlaştıkları eşyadan ayrı ve bağımsız bir hukuki statüye sahiptir.
• Fikri ürünler özel kanun, tüzük ve yönetmelikler çerçevesinde düzenlenmektedir.
Telif haklarında C işareti neyi temsil eder?
Telif hakkı, genellikle belirli bir süre için geçerlidir. Sembolü çember içinde bir “C” harfidir, © harfi üzerinde bulunduğu yaratının telif haklarının korunduğunu belirtir ve İngilizce “copyright” kelimesini ifade eder.
Web'in telif hakları açısından özellikleri hangileridir?
• Web ortamında eserler son derece kolay çoğaltılabilmekte ve dağıtılabilmektedir. Herhangi bir eser, çok kısa bir süre içerisinde binlerce ve hatta milyonlarca kişi tarafından kopyalanabilmektedir. Bu kopyalama yapılırken asıl nüsha ile çoğaltılan nüsha arasında hiçbir kalite farkı da bulunmamaktadır.
•Web sayfaları ya da içeriği ile ilgili korumanın sınırları tam olarak belirlenememektedir.
• İnternet, etkileşimli yapısıyla ve sanal gerçeklik uygulamaları gibi teknolojik gelişmeler ile klasik eser tanımını zorlamaktadır.
• İnternet’in hiçbir hukuki kişiliğe ya da kuruma ait olmayan bir yapıda bulunması ve bu şekilde gelişmesi yapılacak düzenlemeleri zorlaştırmaktadır.
• İnternet’in bir özgürlük ortamı olarak, fazladan yasal ya da teknik düzenlemelerle gelişiminin kısıtlanması istenmemektedir.
• İnternet üzerinden yapılan hak ihlallerinde, ihlali yapanın tespiti ve bu ihlalin önlenmesi son derece güç olmaktadır.
• Uygulanacak hukukun tespiti yani Devletler Hususi Hukukuna ilişkin sorunlar bulunmaktadır.
Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa göre eser sahibinin manevi hakları nelerdir?
1. Umuma arz hakkı,
2. Eser sahibinin adını belirtme hakkı,
3. Eserde değişiklik yapılmasını yasaklama hakkı,
4. Eser sahibinin malik ve zilyede karşı haklarıdır.
Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa göre eser sahibinin mali hakları nelerdir?
1. İşleme hakkı,
2. Çoğaltma hakkı,
3. Yayma hakkı,
4. Temsil hakkı,
5. İşaret, Ses ve/veya görüntü nakline yarayan araçlarla umuma iletim hakkı
FSEK'te 22 maddede nasıl bir değişim olmuştıur?
İnternet ortamında telif haklarının korunmasıyla ilgili olan uluslararası mevzuata ve teknolojik gelişmelere paralel olarak ulusal mevzuatımızda bazı düzenlemeler yapılmıştır. FSEK’in “Çoğaltma Hakkı” başlıklı 22’nci maddesinde bir eserin aslını veya kopyalarını, herhangi bir şekil veya yöntemle tamamen veya kısmen, doğrudan veya dolaylı, geçici veya sürekli olarak çoğaltma hakkı münhasıran eser sahibine ait olduğu ifade edilmiştir.
FSEK'in 4. maddesinde nasıl bir değişiklik olmuştur?
FSEK’in diğer bir önemli maddesi olan Ek 4’ncü madde iki husus düzenlenmiştir. Maddenin ilk fıkrasında fikir ve sanat eserlerine ait hak yönetim bilgilerini koruma altına almıştır. Maddeye göre; “eser ve eser sahibi ile, eser üzerindeki haklardan herhangi birinin sahibi veya eserin kullanımına ilişkin süreler ve şartlar ile ilgili olarak eser nüshaları üzerinde bulunan veya eserin topluma sunulması sırasında görülen bilgiler ve bu bilgileri temsil eden sayılar ve kodlar yetkisiz olarak ortadan kaldırılamaz veya değiştirilemez. Bilgileri ve bu bilgileri temsil eden sayıları ve kodları yetkisiz olarak değiştirilen veya ortadan kaldırılan eserlerin asılları veya kopyaları dağıtılamaz, dağıtılmak üzere ithal edilemez, yayınlanamaz veya topluma iletilemez.”
FSEK'te servis sağlayıcılarla ilgili nasıl bir düzenleme yapılmıştır?
Maddenin 3’ncü fıkrası ise servis sağlayıcıların sorumluluklarına ilişkindir. Madde gereğince; dijital iletim de dahil olmak üzere işaret, ses ve/ veya görüntü nakline yarayan araçlarla servis ve bilgi içerik sağlayıcılar tarafından eser sahipleri ile bağlantılı hak sahiplerinin Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nda tanınmış haklarının ihlâli hâlinde, hak sahiplerinin başvuruları üzerine ihlâle konu eserler içerikten çıkarılır. Bunun için hakları ihlal edilen gerçek veya tüzel kişi öncelikle bilgi içerik sağlayıcısına başvurarak üç gün içinde ihlâlin durdurulmasını ister.
FSEK'in 73/1 c maddesinin içeriği nedir?
Eser sahipleri, ayrıca eserlerinin internet üzerinden izinsiz erişimini engelleyen şifreleme gibi yöntemlere başvurabileceklerdir. Bu tür yöntemlerin aşılmaya çalışılması konusuna ilişkin olarak FSEK’ in 73/1. c maddesinde, “Yegâne amacı bir bilgisayar programını korumak için uygulanan bir teknik aygıtın geçersiz kılınmasına veya izinsiz ortadan kaldırılmasına yarayan herhangi bir teknik aracı, ticari amaç için elinde bulunduran veya dağıtan” kişiler hakkında dört yıla kadar hapis ve 150 milyar liraya varan para cezası uygulanacağına dair hüküm bulunmaktadır.
Creative Commons nedir?
Creative Commons (CC) lisansı, telif hakkı bulunan bir eserin veya çalışmanın ücretsiz olarak dağıtılmasını sağlayan bir çeşit kamu telif hakkı lisansı. Bir yazar oluşturduğu eseri kullanılması için paylaşmak veya üzerinde değişiklikler yapma hakkını vermek istediğinde CC lisansı kullanır. Yaratıcı Beraberlikler (CC - Creative Commons) lisansı eser sahibine hangi hakları elinde tutmasını istediğine karar verme olanağı sağlar.
Creative Commons fikri ne zaman ve kimler tarafından ortaya atılmıştır?
2003 Berlin Deklarasyonu ile açık arşivlerdeki eserlerin kamu yararı taşıdığı ve buna uygun lisans ile düzenlenmesi gereğine vurgu yapılmıştır. Özellikle kütüphaneciler ve kurumsal arşivlerin öncüsü olan kurum kütüphanelerinin de katkısıyla açık erişim yapısı için “Yaratıcı Beraberlikler-Creative Commons (CC)” lisans modeli telif haklarına sözleşmelerine alternatif olarak ortaya konulmuştur.
En sık kullanılan açık lisans türleri hangileridir?
GPL, MIT, Apache, Yaraıcı Beraberlikler'dir.
Yaratıcı Beraberlikler Lisanslama türleri nelerdir?
BY, BY-SA, BY-ND, BY-NC, BY-NC-SA, BY-NC-ND'dir.
BY lisansının şartı nedir?
Bu lisansa sahip eser kopyalanabilir, üzerinde değişiklik yapılıp yenisi üretilebilir, ticari amaçla kullanılabilir. Sağlanması gereken tek şart, eserin tüm kopyalarında eserin ilk sahibinin belirtilmesidir.
BY-NC-SA lisansı nedir?
Bu lisansa sahip eser kopyalanabilir, üzerinde değişiklik yapılıp yenisini üretilebilir. Sağlanması gereken üç şart vardır. İlki, eserin tüm kopyalarında eserin ilk sahibinin belirtilmesidir. İkincisi, eserin hiçbir kopyası veya eserden üretilmiş yeni eserlerin hiçbirisinin ticari ortamda kullanılmamasıdır. Üçüncüsü, eserin tüm kopyalarında veya eserden üretilmiş yeni eserlerde de aynı, benzer ya da uyumlu bir lisansın kullanılmaya devam edilmesidir.
BY-NC-ND lisansının özelliği nedir?
Bu lisansa sahip eser kopyalanabilir. Sağlanması gereken üç şart vardır. İlki, eserin tüm kopyalarında eserin ilk sahibinin belirtilmesidir. İkincisi, eserin hiçbir kopyası veya eserden üretilmiş yeni eserlerin hiçbirisinin ticari ortamda kullanılmamasıdır. Üçüncüsü, esere dokunulmaması ve özgünlüğünün korunmasıdır.
GNU nedir?
GNU Genel Kamu Lisansı (GPL), yazılım ve diğer ürünler için kamu malı haline getirilmiş, özgür bir lisanstır. Pek çok yazılım ve diğer ürünlerin lisansları, bu ürünlerin paylaşımını ve ürünleri değiştirme özgürlüğünü önleyecek şekilde tasarlanmıştır. Buna karşın, GNU Genel Kamu Lisansı bir programın tüm sürümlerini paylaşma ve değiştirme özgürlüğünü güvence altına alır; böylece tüm kullanıcıları için özgür yazılım özelliğini koruduğunu garanti altına alır.
Genel Kamu Lisansının avantajları nelerdir?
•Kullanıcı yazılımının içinde ne olduğunu bilir. Bazı üretici firmaların yaptığı öne sürülen arka kapı (backdoor) yerleştirme vakaları imkânsızdır. GPL ile lisanslanan yazılımın kaynak kodu ortada olduğu için gerekli inceleme yapıldıktan sonra rahatlıkla kullanılabilir.
• Yazılım çok büyük bir kitle tarafından kullanılması sonucunda hataların keşfedilmesi ve yine çok büyük bir kitle tarafından geliştirildiği için düzeltilmesi süreci çok hızlı gerçekleşmektedir.
• Üretici firma, kullanıcı kitlesini geliştirmek için büyük bir şansa sahiptir.
• Kullanıcı yazılımda beğenmediği kısımları değiştirmekte özgürdür. Bunu eğer kendisi yapamıyorsa bile yazılım çok büyük bir kitle tarafından kullanıldığı için, İnternet’te biraz aradıktan sonra büyük ihtimalle aynı yazılımın kendi istediği şekilde değiştirilmiş halini rahatlıkla bulur.
• Üretici firma, dünyaca popüler bir GPL yazılımın üreticisi olarak büyük bir prestij elde eder. Referans listesinde on binlerce kişi tarafından kullanılan bir programı geliştirmiş bir firma olmanın onurunu taşır. Bunun sonucunda bir sonraki geliştirdiği yazılıma dışarıdan bakışlar daha profesyonelce olur ve firmanın ismi duyulduğu için de hedef kitle daha büyük olur.
• GPL bir yazılımın kodunun üzerinde oynayan kişi sayısı bazen binleri bulmaktadır. Bu nedenle programlar çok hızlı bir şekilde çok büyük bir kitle tarafından geliştirilir. Bu da yazılımın kalitesinin artmasında büyük bir rol oynar.
• GPL, yazılım sektöründe bir rekabet ortamı yaratmayı sağlar. Ücretli ve kapalı kod olarak sunulan yazılımların ücretsiz ve açık kodlu olanlara nispeten çok daha kaliteli olmasının gerekliliği ortaya çıkar. Bu da yazılımların kalitesini artırır ve sektörün ütopik
tam rekabet piyasasına olabildiğince yaklaşmasını sağlar. Sektörü sadece arz değil, talep de yönlendirmeye başlar.
• Kullanıcı, ürünün gelişmesi için üretici firmaya bağımlı kalmaz. Özellikle kritik uygulamalarda kullanılan bir yazılımı üreten firmanın batması veya artık yazılıma destek vermemesi durumunda mağdur kalmaz. Kaynak kodu ortada olduğu için kullanıcı isterse kendi bünyesinde isterse destek alarak yazılımı geliştirmeye devam edebilir.
GNU Genel Kamu Lisansı kullanıcılar haklarını kaç adımda korumuş olurlar?
GNU Genel Kamu Lisansı’nı kullanan geliştiriciler, haklarını iki adımda korumuş olurlar:
1. Adım. Yazılım üzerindeki telif haklarını kanıtlarlar
2. Adım. Kullanıcıya bu lisansı sunarak yazılımı çoğaltmak, dağıtımını yapmak ve/veya
değiştirmek için yasal hak tanırlar.
Apache Lisansı nedir?
GNU kendi lisanslarının dışındaki en çok kullanılan bir lisans türü olan Apache Lisansı, Genel Kamu Lisansı ile uyumlu bir lisans türüdür. Diğer özgür yazılım lisanslarında olduğu gibi Apache Lisansı, yazılımın kullanıcılarına yazılımı herhangi bir amaç için özgürce kullanma, dağıtma, düzeltme ve yazılımın değiştirilmiş sürümlerini dağıtma hakkını vermektedir.
Apache lisansı neyi zorunlu tutmaktadır?
Apache Lisansı yalnızca alıcıyı bilgilendirme amaçlı olarak Apache lisans kodlarının kullanıldığına dair bir uyarının bulundurulmasını zorunlu tutmaktadır. Böylece, copyleft lisanslarının tersine, Apache lisans kodlarının değiştirilmiş sürümlerinin alıcılarının, üst sürümü almalarına gerek kalmamaktadır.
MIT lisansı altında hangi yazılımlar dağıtılmaktadır?
Rubby on Rails dili, PuTTy uygulaması, jQuery UI ve yaygın kullanılan CSS kütüphanesi “Boostrap” örnek olarak verebilecek olan MIT Lisansı altında dağıtılan yazılımlardır. Ayrıca web geliştiriciler tarafından yaygın olarak bilinen jQuery hem MIT lisansı ile hem de GPL ile dağıtılmaktadır.
MIT lisansında neler sağlanmaktadır?
MIT Lisansı, hiçbir ücret talep edilmeden yazılımın bir kopyasını ve belgelendirme dosyalarını elde eden herkese verilen izin; kullanma, kopyalama, değiştirme, birleştirme, yayımlama, dağıtma, alt lisanslama ve/veya yazılımın kopyalarını satma eylemleri de dahil olmak üzere ve bununla kısıtlama olmaksızın, yazılımın sınırlama olmadan ticaretini yapmak için verilmiş olup, bunları yapmaları için yazılımın sağlandığı kişilere sunulur. Yazılım “hiçbir değişiklik yapılmadan” esasına bağlı olarak, ticarete elverişlilik,özel bir amaca uygunluk ve ihlal olmaması da dahil ve bununla kısıtlı olmaksızın açıkça veya üstü kapalı olarak hiçbir teminat olmaksızın sunulur.
MIT lisansında yazarlar ve telif hakları sahiplerinin sorumluluğu nedir?
Hiçbir koşulda yazarlar veya telif hakkı sahipleri herhangi bir iddiaya, hasara veya diğer yükümlülüklere karşı, yazılımla veya kullanımla veya yazılımın başka bağlantılarıyla ilgili, bunlardan kaynaklanan ve bunların sonucu bir sözleşme davası, haksız fiil veya diğer eylemlerden sorumlu değildir.