Osmanlı Merkez ve Taşra Teşkilatı Dersi 6. Ünite Sorularla Öğrenelim
Vakıf Müessesesi
- Özet
- Sorularla Öğrenelim
Vakıf nedir?
Vakıf (vakf), Arapça bir kelimedir. Sözlükte durdurmak, alıkoymak, hapsetmek mânâlarına gelir. Terim olarak, İslâm’ın ilk dönemlerin den XX. yüz yılın başlarına kadar İslâm ülkelerinin sosyal ve ekonomik hayâtında önemli roller oynayan dînî ve hayrî müesseselerin adı olarak kullanılmıştır.
Ribat nedir?
Ribat, sınırları düşman saldırısından korumak amacıyla teşkilatlanmış olan askerler için hudut boylarında inşa edilen kışla ve tekkeler; müstahkem yapılar. Han, misafirhane.
Mütevelli nedir?
Vakıf işlerini idare etmek üzere tayin olunan zat. Mütevelli için gerekli vasıfları haiz olan herhangi bir şahıs mütevelli olabilir. Ancak bir vakfın mütevellisine o vakfın nezareti tevcih olunmaz.
Vakıflar kaça ayrılır?
Vakıflar, temelde iki ana gruba ayrılır. Birincisi, doğrudan hizmet üreten vakıflar, buna aynıyla intifâ olunan vakıflar denir. İkincisi ise, birinci grupta yer alan vakıfları ayakta tutmak ve hizmet üretmelerini sağlamak üzere kurulan vakıflardır, buna gelirleriyle intifâ olunan vakıflardır.
Aynıyla intifâ olunan vakıflar nelerdir?
Câmi, mescid, medrese, mektep, daru’ş-şifâ (hastahâne), imâret hâne (aş-evi), tekke, zâviye, misâfirhâne, kütüphâne, köprü, çeşme, sebil gibi.
Gelirleriyle intifâ olunan vakıflar nelerdir?
Arâzî, han, hamam, dükkân, binâ, para ve benzeri mal ve mülkler. Bunlara vakıf gelirleri (akârât) demek de mümkündür.
Araştırmacılar vakıfları kaç gruba ayırarak incelemişlerdir?
Araştırmacılar vakıfları üç gruba ayırarak incelemişlerdir. Bunlar;
- Şer’î veyâ hayrî vakıflar,
- Âile vakıfları (ehlî veyâ âdî vakıflar),
- Yarı âile vakıfları.
Şer’î veya Hayrî Vakıflar nedir?
Şer’î veya Hayrî Vakıflar: Bu tür vakıflar, gerçek mânâ da vakıflardır. Bu grupta değerlendirilen gelir kaynaklarından elde edilen gelirlerin tamamı, hiç bir kısıtlamaya ve şarta bağlı olmadan, doğrudan doğruya tahsis edildiği hayır kuruluşuna gider.
Âile Vakıfları (Ehlî veya Âdî Vakıflar) nedir?
Bu gruba giren vakıfları, bir tür âile işletmeleri gibi düşünmek de mümkündür. Çünkü vakfedilen gelir kaynaklarının tasarrufunda bir takım kısıtlayıcı şartlar bulunmaktadır. Meselâ, emlâkini vakfeden kişi, vakfının idâresini (tevliyetini) de genellikle kendisi üstlenmekte, kendisinin ölümünden sonra aynı vazîfenin çocuklarına geçmesini şart koşmaktadır.
Yarı Âile Vakıfları nedir?
Yarı Âile Vakıfları: Bu gruba giren vakıflar, bir yönüyle âile vakıflarına, diğer yönüyle, birinci grupta yer alan şer’î veya hayrî vakıflara benzerler. Çünkü bunlar gelirlerinin, belirli şartlar çerçevesinde vakfı kuranın âilesiyle şer’î veya hayrî kuruluşlar arasında pay edildiği vakıflardır.
Akarat nedir?
Vakıf literatüründe, menkul veya gayri menkul mallardan elde edilen gelirlere akarât denilmiştir.
Vakfeden Kişide Bulunması Gereken Şartlar nelerdir?
a.Öncelikle vakıf yapan kişinin (vâkıfın), temlik ve teberrua ehil olması gerekir. Başka bir deyişle akıl sâhibi, erginlik (bülûğ ve rüşd) çağına erişmiş ve hür olması lâzımdır. Henüz çocuk sayılan yaştakilerin, akıl yönünden problemli (deli) ve ne yaptıklarını bilemeyecek derecede yaşlı (bunamış) olanların yapacakları vakıflar, geçerli sayılmaz.
b.Vakıf yapan kişinin, her hangi bir borç veyâ müsriflik yüzünden, kendi malını kullanma yetkisi hâkim tarafından elinden alınmış (mahcûr) olmaması gerekir.
c.Vakıf yapan kişi, yaptığı işi, her hangi bir zorlama ile değil, kendi rızâsıyla yapmalıdır.
d. Vakıf yapan kişi, vakfettiği malı, mülkü, parayı, bir çıkar gözeterek değil, sâdece hayır ve sevap kazanma düşüncesiyle yapmalıdır. Çünkü gerçek bir vakfın amacı, Allâh’ın rızâsı ve kişinin için de yaşadığı toplumun faydalanmasıdır.
Vakfedilen Malda Bulunması Gereken Şartlar nelerdir?
a.Kişinin vakfedeceği mal-mülk, vakfın gerçekleştirildiği sırada bizzat kendi mülkiyetinde olmalıdır. Kişi, kendi mülkü olmayan, başkasına âit bir malı vakfedemez.
b.Vakfedilen mal, borç ve ya her hangi bir menfaate dayalı olmamalıdır.
c.Vakfedilen malın ev, dükkân, tarla gibi gelir getiren türden mülk ve ya mülkler olması gerekir. Vakfın sürekliliği için bu husus çok önemlidir. Sürekli gelir getirmeyen, bir süre sonra bitecek olan vakıf, sunulması arzulanan hizmetlerin aksamasına sebep olacaktır.
d.Gerçekleştirilen vakfın, sonradan vazgeçme veya başka bir yöne tevcih gibi bir şart taşımaması, hukukî ifâdesiyle muhayyerlik şartıyla sakatlanmaması lâzımdır. Başka bir deyişle, vakfın esâsı mutlak ve ebediyyen tahsîse dayandığı için, vakfı yapan kişinin “gerekli gördüğüm takdir de yaptığım vakfı iptal edebilirim” türünden bir şart ileri sürmemesi gerekir.
e.Vakfedilecek mülk binâ ve a ağaç türünden bir mal ise, yıkılmaya veya sökülmeye mahkûm olmamalıdır. Vakfedilecek mülkler, bir müesseseyi ayakta tutmak, onun sürekli hizmet üretmesini sağlamak üzere ve gelir getirmesi maksadıyla tahsis edilecekleri için, bir süre sonra yıkılmaları veya kesilmeleri durumun da söz konusu gelirde elde edilemeyeceğinden, tahsis edildiği müessesenin hizmet üretmesi sekteye uğrayacak demektir. Dolayısıyla, bu türden vakfedilecek mülkler, süreklilik taşıyacak nitelikte olmalıdır.
f.Vakfedilen mülkün gelirlerinden faydalanacak olanların, hukukî ifâdesiyle meşrûtunlehinin belirtilmesi lâzımdır. Yapılan vakıftan kimlerin veya hangi müessesenin faydalanacağı açıkça belirtilmeden vakıf yapılması mümkün değildir.
Vakıfların kuruluş şekilleri nelerdir?
Tescil Sûretiyle, Vasiyyet Yoluyla, Fiil ve Hareketle
Vakfiye nedir?
Vakıf kurucusu (vâkıf) tarafından hazırlanan ve aynı zaman da hukukî belge niteliği taşıyan nizâmnâmelere vakfiye denir.
Vakfiyeler kaç bölümden oluşur?
- Giriş bölümü,
- Vakfın kısımlarının ve hizmet şartlarının yer aldığı teferruat bölümü,
- Sonuç bölümü.
Defterhane nedir?
Osmanlılarda arazi ve timar kayıtlarıyla ilgili defterlerin saklandığı devlet dairesidir.
Evkâfı Haremeyn Müfettişliği nedir?
Haremeyn Nezâreti’nin kuruluşuyla birlikte ortaya çıkmış bir dâire idi. Vakıflarla ilgilenen diğer müfettişliklerden ayrı çalışan ve nezâretin idâresi altında bulunan vakıfların hukukî işleriyle uğraşırdı. Ancak, statü olarak diğer müfettişliklerin üzerinde bulunmaktaydı. Başka bir deyişle, bütün vakıfların hukukî problemlerini ve işleyiş tarzlarını da teftiş ederdi.
Sergi Halîfeliği nedir?
Evkaf Nezâret’inin kasasına gelen paraları alma, muhtelif vakıf kuruluşlarının vakfiyelerine göre yıllık ve günlük gider bütçelerini hazırlama gibi işlerdi.
Hizmetlere göre vakıflar kaç gruba ayrılır?
- Dinî hizmetlerin yerine getirilmesi için kurulmuş vakıflar
- Eğitim ve kültür işlerine yardımcı olan vakıflar
- Sivil ve askerî alanda hizmet sunan vakıflar
- İktisâdî ve ticârî alanda hizmet sunan vakıflar
- Sosyal hizmetleri îfâ eden vakıflar
- İnsanlara su temin eden vakıflar
- Bâzı sportif faaliyetleri gerçekleştirmek üzere kurulmuş vakıflar