Osmanlı Türkçesi 1 Dersi 3. Ünite Özet
Türkçe Kelimelerin Yapısı, Türkçe Kiplerin Ve Edatların Yazılışı
- Özet
- Sorularla Öğrenelim
Türkçe Kelimelerin Yapısı
Kelime, bir ya da birkaç heceden oluşan ve bağımsız anlam taşıyan düzenli seslerin meydana getirdiği bir dil öğesidir. Kelimelerin gramer ve anlamca belli bir görüşü ifade edecek biçimde bir araya getirilmesiyle cümleler oluşur. Kelime cümlenin yapı taşıdır. Kelimeler seslerin birleşiminden oluşur. Buna lafz (ağızdan cıkan sesler öbeği) denir. Kelimelerin ayrıca belli bir kavramı yansıtan anlam yonu vardır. Kelime kendi içerisinde hece denilen ses birliklerinin yan yana gelmesinden oluşur. Bir kelime bir ya da daha fazla heceden meydana gelir.
Türkçe’nin Heceleri
Hece, kelimeyi oluşturan en küçük ses birliğidir. Her kelime bu ses birliklerinden bir veya birkaçının bir araya gelmesiyle oluşur. Türkçe hecelerde kurucu ses olarak bir ünlü mutlaka bulunur. Bu kurucu ünlü kendisinden önce gelen ünsüzü ve kendisinden sonra gelen tek ya da düzenli iki ünsüzü yanına ceker, böylece hece oluşur.
Türkçede heceler acık ve kapalı olmak uzere iki grupta incelenir:
Açık hece : bir ünlüden oluşan ya da ünlüyle biten hecedir.
Tek ünlü hece: a-cı, e-lek vb.
Ünsüz-ünlü hece: ka-ra, se-kiz vb.
Kapalı hece : ünsüzle biten hecedir.
Ünlü-ünsüz hece: ak, ıs-lak vb.
Ünsüz-ünlü-ünsüz hece: kay, gel vb.
Ünlü-ünsüz-ünsüz hece: alt, ars-lan vb.
Ünsüz-ünlü-ünsüz-ünsüz hece: dort, o-turt-ma, Turk vb.
Yukarıda sıralanan Türkçe hece yapıları incelendiğinde iki husus dikkati çekecektir:
- Türkçe heceler çift ünsüzle başlamaz.
- Hece sonunda iki ünsüz aynı cins olmaz.
Türkçe Kelimelerin Yapısı
- Her Türkçe kelimenin temeli bir köke dayanır.
- Sonra bir ya da daha fazla yapım eki ve çekim eki gelir.
- Türkçe kelimelerde kök, tek başına bir anlam taşıyan bir ses topluluğudur.
- Türkçe kelimeler daha çok tek hecelidir. Örn. al, baş, beş vb.
- Yapım eki, köklere birleşmek suretiyle onların anlamlarını değiştiren unsurlara denir. Tek başlarına bir anlam ifade etmezler. Örn. iş-çi, kitap-lık, akıl-sız vb.
- Çekim ekleri, kelimeleri söz içinde başka kelimelerle ilişkilendirmeye yarar: ev-de, ev-in ev-ler vb.
Ünlü Uyumu
Türkçe kelime kökleriyle ona eklenmiş yapım ve çekim ekleri arasında belli bir ünlü düzeni vardır. Bu düzen esasen hecelerdeki ünlülerin benzeşmesidir. Benzeşme ünlülerin kalınlık-incelik, düzlük-yuvarlaklık yönünden uyumuna dayanır. a, ı, o, u ünlüleri kalın; e, i, o, u ünlüleri ince; a, e, ı, i ünlüleri düz; o, ö,u, ü ünlüleri yuvarlaktır.
Kalınlık-incelik uyumu
İki şekilde olur:
- Türkçe kelimenin ilk hecesinde kalın ünlü varsa, sonraki hecelerin ünlüleri de kalın olur: karanlık, oturmak vb.
- Türkçe kelimenin ilk hecesinde ince ünlü varsa, ondan sonraki hecelerin ünlüleri de ince olur: kirletmek, gönüllü vb.
Düzlük-yuvarlaklık uyumu
İki şekilde olur:
- Türkçe kelimenin ilk hecesindeki ünlü düz ise sonraki ünlüler de düz olur: dirilmek, bıcak vb.
- Türkçe kelimenin ilk hecesindeki ünlü yuvarlak ise:
- İkinci hecenin dar ünlüsü yuvarlak olur, sonraki hecelerin de ünlüleri darsa uyum ileri doğru işler: görüşüldü, örtülü vb.
- İkinci hecenin ünlüsü düz-genişse öylece kalır ve kendisinden sonraki hece ünlüleri de ona uyar: göremedi, ölecekler vb.
- Yukarıda anlatılan düzlük-yuvarlaklık uyumu, sınırlılığı sebebiyle küçük ünlü uyumu olarak da adlandırılır.
Türkçe Kelimelerde Ünsüzler
- Türkçe kelimeler ğ, l, m, n, ò, r, z ünsüzleriyle başlamaz. Ancak kimi yansıma (ses taklidi) kelimeler l, n, z ile başlayabilir.
- Türkçeye sonradan girmiş ünsüzlerden c, f ve j harfleri de Türkçe kelime başlarında yer almazlar.
- Türkçe kelimeler iki ünsüzle başlamaz.
- Türkçe tek heceli kelimelerin sonunda düzensiz çift ünsüz ve ikiz ünsüz bulunmaz.
- Türkçe kelimelerin sonunda tonlu b, c, d, g ünsüzleri yerine tonsuzları olan p, c, t, k sesleri bulunur: dip, sert, git-mek, gecmek.
- Türkçe kelimelerde tonlu-tonsuz ünsüzlerin (b-p, c-c, d-t, g-k, z-s) eşleşmesi halinde tonlu ya da tonsuzda birleşirler. Benzeşme eklemede de bir kural olarak işler: kap-tı, it-ti, diş-ci.
- Yukarıda anlatılan ünsüzler arasındaki bu tonlutonsuz benzeşmesine ünsüz uyumu denir.
Türkçe Dilek-Şart Kipinin Yazılışı
- Türkçede dilek-şart kipi -sa/-se eklerinden oluşur tek şekilli olarak yazılır.
- Ses uyumlarına bağlı olarak okunur.
- İnce ünlülü fiillerin teklik 2. şahıstaki yazılışı ve çokluk 2. şahıstaki yazılışı aynıdır: gelsen-gelsek.
- Teklik veya çokluk hangisi için yazıldıkları cümle içinde anlama gore ayırt edilir.
- Çokluk 2. şahıs ekleri kalın ünlülü fiilllerde kaf ile, ince ünlülü fiillerde kef ile gosterilir.
- Çok yaygın olmasa da kimi metinlerde dilek-şart çekiminin ekleri ek ünlüsü gösterilmeden de yazılmaktadır.
- Dilek-şart kipinin olumsuzu yazılırken ince ünlülü fiillerde -me, kalın ünlülü fiillerde -ma ile yazılır.
Türkçe İstek ve Emir Kipinin Yazılışı
- İstek ve emir kipleri günümüzde tek şekil halindedir. Tarihi süreç içinde bir zamanlar ayrı eklerle yazılsalar da yakın zamanda birleşmişlerdir.
- Aynı eklerle yazılan istek veya emir kipinden hangisinin olduğu, cümle içinde anlama ve şartlara bağlı olarak belirlenir.
- Birinci şahıs istek eki olan -a, -e ekleri kullanılmaz. Bunlar yalnız bazı ağızlarda vardır. İkinci şahıstaki -asın, -asınız ve olumsuzu özel bir rica veya uyarı anlamı için kullanılır.
- Üçüncü şahıslar için bugün kullandığımız -sın, -sin, -sun, -sün ekleri daha önceleri yalnızca yuvarlak ünlülü (-sun, -sun) idi. Ünlü uyumunun yerleşmesiyle -sın, -sin şekli de yazılmaya başlandı.
- Emir ve istek kiplerinin olumsuzları -ma, -me ekleri ile yapılır.
Türkçe Gereklilik Kipinin Yazılışı
- Türkçe gereklilik kipinin eki -malı, -meli, şeklindedir.
- Türkçe gereklilik kipi fiil tabanına birleşir; ancak kendisinden sonra gelen eklere birleşmez.
- Bu durum üçüncü çoğul şahıslarda istisna olarak birleşir.
- Gereklilik kipinin olumsuzu için fiil tabanı ile gereklilik eki arasına -ma, -me ekleri getirilir.
Türkçe Şimdiki Zaman -makta, -mekte Eklerinin Yazılışı
Türkçede şimdiki zaman eki olarak kullanılan -makta, -mekte ekleri fiil tabanına ilave edilerek yazılır.
Osmanlı Türkçesinde Edatların Yazılışı
Osmanlı Türkçesinde hemen her cümlede edat vardır. Bunların bir kısmı Türkçe, büyük bir kısmı Arapça, Farsça’dır. Cümle içinde sıklıkla yer almaları sebebiyle imlalarını bilmek onemlidir.
Ön edatlar : Arapca harf-i cerler, Türkçe isim çekim ve son çekim edatları ve Farsça bazı edatlar bu gruba girer: ez, ba, be, ber, der, berây-ı, tâ.
Bağlama Edatları
- ancak
- gayrı
- içün
- ma‘ada
- ötürü
- bile
- çün, çün kim
- eger, eger kim
- ile
- gerek, gerekse
- haçan, haçan kim
- kaçan, kaçan kim
- halbuki
- heman kim
- her ne kadar
- imdi
- niteki, nitekim
- ol sebepten
- yine
- ale’l-husûs (özellikle)
- belki
- binâen alâ-zâlik (ona göre, buna göre)
- binâen aleyh
- ammâ
- fe’emmâ (amma, lakin)
- fekat, fakat
- fî‘l - hakîka
- hod (aynı)
- illâ
- kezâ
- lâkin
- lîk (ancak), velîk (velakin, ancak), lîkin (lâkin, fakat, ancak)
- ma‘a ma-fih ‘‘mamafih’’
- mâdâm ki
- nihâyet
- pes
- şâyet
- ve, vu, u, u
- vâkı‘a (aslına bakılacak olursa, gercek, gercekte)
- vaktâki (ne vakit ki)
- ve illâ
- velev, velevki
Edatların bir kısmı cümle içinde iki defa tekrar edilir:
- gerek…gerek,
- gerek…gerekse
- gerekse…gerekse,
- ha…ha,
- ister…ister,
- hah…hah,
- hem…hem,
- ne…ne,
- ya…ya
- yahod…ya
Ünlemler
- â: Fehîmâ (ey Fehim)
- âh
- âferin
- ahsentu
- efsûs (ne yazık, eyvah, heyhat!)
- ey, iy
- eyvâh
- destûr (çekil, yol ver)
- dirîğ, diriğâ (ne yazık)
- hayf (ne yazık!)
- hayfâ ( vah, yazık)
- hey, heyhât
- zihi (ne güzel, ne hoş)
- zinhâr (sakın, dikkat)
- şâbâş (aferin, bravo)
- yâ : Fuzuliya (ey Fuzuli)