aofsoru.com

İslam Tarihi ve Medeniyeti 2 Dersi 5. Ünite Özet

İslam Kültür Ve Medeniyetine Genel Bir Bakış

İslam Kültür ve Medeniyetinin Kaynakları

İslam kültür ve medeniyetinin Kur’an-ı Kerim ve Hz. Peygamberin Sünneti olmak üzere iki esas kaynağı vardır. Bu kaynaklar birincil ve esas kaynaklardır. İkincil kaynak olarak ise Araplar, Türkler ve Farslar gibi milletlerin İslam öncesi ve sonrası dönemlerin etkileri mevcuttur.

İslam Medeniyeti ve Kültürünün Temel İlkeleri

İslam kültür ve medeniyetini diğer medeniyet ve kültürlerden ayıran özellikler şunlardır:

  • Zihinsel Etkinlik Birliği: İnsanın İman (inanmak), düşünce (akıl yürütmek) ve eylem (davranış ve fiil) olmak üzere üç önemli zihinsel etkinliği vardır. İslam medeniyeti bu üç etkinliği birbirinden farklı görmemiştir. Örneğin sanat ayrı iman ayrı düşüncesi değil, imana aykırı olmayan sanat eserleri icra edilmiştir.
  • Zihinsel Etkinliğin Bireysel Olması: İman, düşünce ve eylemin her açıdan bireysel olduğudur. Örneğin bir Müslüman başka bir Müslümanın yerine namaz kılamaz.

İslam Kültür ve Medeniyetinin Tanımı

İslam kültürü Müslüman toplumların İslam ortak kaynağı ve değerler sistemi içerisinde, tarihi süreçte inkişaf ettirdikleri zihniyetin ve dünya görüşünün manevi etkinliği ve bu etkinliğin edebiyattan sanata her alandaki ürünleri olarak tanımlanabilir.

Türk, Arap ve Fars gibi İslam dünyasını oluşturan milletlerin alt kültürlerinin İslam kültürünü oluşturduğunu ifade etmek mümkündür. Bu alt kültürlerin az da olsa kendi aralarında değişiklik gösterdiği söylenebilir. Bu durum Türk İslam kültüründe Mevlid geleneğinin olmasına karşın bu geleneğin İran veya Arap İslam kültüründe olmaması gibi örneklendirilebilir.

İslam Medeniyetinin Tanımı

Müslümanların doğa ve evren anlayışlarıyla oluşturdukları maddi etkinlik ve onun ortaya çıkardığı doğa bilimleri ve teknolojinin bütününü İslam medeniyeti olarak tanımlayabiliriz.

İslam Kültür ve Medeniyetinin Doğuşu ve Gelişmesi

İslam kültür ve medeniyeti 610 yılında Hz. Peygambere Kur’an’ın vahyedilmesi ile doğmuş ve temel özelliklerini yirmi üç yılda kazanmıştır. Hz. Peygamberin önderliğinde kurulan devlette okul, ordu, divan, polis ve mescit gibi kurumlar oluşturulmuştur.

Dört halife döneminde ise İslam kültür ve medeniyetine ilişkin birçok açıdan gelişmeler kaydedilmiştir. İslam’ın farklı coğrafyalara yayılması sonucu karşılaşılan kültürlerdeki bilim ve felsefe kitapları Arapçaya çevrilmiştir. Bu bilgiler Kur’an ve Sünnet ışığında değerlendirilmiştir. Kur’an ve Sünneti anlamaya yönelik ortaya çıkan dini ilimler çeşitli mezhep ve ekoller ortaya çıkmıştır. Bu mezhepleri:

  1. Hanefilik
  2. Şafiilik
  3. Malikilik
  4. Hanbelilik
  5. Zahirilik
  6. İmamiye
  7. İsmailiye
  8. Zeydiye olarak sıralayabiliriz.

Tasavvuf düşüncesini de İslam Kültür ve Medeniyetinin gelişmesinde katkısı olmuştur. Hz. Osman döneminde başlayan ve yaklaşık 17. Yüzyıla kadar devam eden farklı tasavvuf düşünceleri olmuştur.

XV. ve XVI. Yüzyıllara gelindiğinde İslam dünyasında farklı zihniyet kırılmaları ve bozulmalar olmuştur. Özellikle bilgi ve bilim üretme yerine Batıdan bilgi aktarma düşüncesi ortaya çıkmıştır. Bu süreçte İslam dünyasında üç baskın zihniyet sayılabilir:

  1. Batıcılık: İslam değerlerinin çağa uygun olmadığı iddiasıyla Batı kültürünün örnek alınması olarak tanımlanabilir.
  2. İslam-Batı uzlaşmacılığı: İki kültür uzlaşabilir ve dini meselelere yeni yorumlar getirilebilir düşüncesine dayanır.
  3. İslamcılık: Zaman ve zemin ihtiyacına göre içtihada gidilebilir ancak İslam kültürü kendi başına yeterlidir.

İslam Kültüründen Kesitler

Kültür Bilimi

İbn Haldun’un el-Mukaddime adlı eserinde “İlmu’l Umran” yani Kültür İlmi adı altında tarih, sosyoloji ve ekonomi disiplinlerini kültürün bir parçası olarak kurallaştırmasıyla Kültür Bilimi kabullenilmiştir.

Sanat

İslam sanatı üç temel esasa dayanır. Bu esaslar tüm sanat türlerinde soyutlama veya sterilizasyon ve geometri oluşturur. Minyatür, tezhip, ebru, musiki ve hat sanatında görüntüler bilinçli olarak kısmi deformasyonlarla gidilmiş ve böylelikle soyutlama sağlanmıştır. Geometriyle ise nesnelerin çiziminde ahenk ve ritimler sağlanmıştır.

Eğitim ve Öğretim Kurumları

Hz. Peygamber’e gelen ilk vahiy “Oku” olduğundan okuma ve yazmaya önem verilmiş dolayısıyla bu alanda kurumlar açılmıştır.

Mektep ve Medrese

İlkokul eğitimi ve öğretimi uzun süre camiler ve mescitlerde yapılmıştır. Buna örnek olarak Hz. Peygamber’in evinin yanına açılan mescide Suffa adı verilmesi ve burada eğitim alanlara “Ashab-ı Suffa” denilmesidir. Yükseköğretime örnek olarak ise Beyt’ülHikme ve Nizamiye medreseleri verilebilir.

Kütüphane

İslam dünyasında ilk kütüphaneye örnek Emevi halifesinin Şam’da kurdurduğu ve müdür olarak başına Halid B. Yezid’i atadığı kütüphanedir. Halid B. Yezid’in kendi evinde de özel bir kütüphanesi olduğu bilinmekle beraber, Bağdatta açılan Beytü’l Hikme de diğer örneklerdir. Bu örnekler akabinde özel kütüphaneler, halk kütüphaneleri ve saray kütüphaneleri gibi birçok gelişme kaydedilmiştir.

Ekonomik Kurumlar

Kaynakları doğrudan İslam dini olan birçok sosyal ve ekonomik kurum İslam kültürünün öğeleridir. Bu kurumlar kısaca şu şekilde sıralanabilir:

  • Hisbe Teşkilatı : Bu kurumun amacı üretici ve tüketici haklarını korumak, malların kalite, fiyat standardını sağlamak, köle haklarını korumak ve kişisel ihtilafları çözmektir.
  • Vakıflar : İhtiyaç sahiplerinin sadece Allah rızası için eğitim-öğretim, para, yiyecek-içecek, giyecek gibi ihtiyaçlarını karşılamak üzere kurulmuş birçok hayır kurumudur.
  • Ahilik : Zanaat ve esnaf teşkilatıdır. Temel amacı ekonomik hayatı canlı tutmaktır.
  • Kervansarayla ve Hanlar : Ticari yollar üzerine kurulan ve tüccarların başta konaklamak olmak üzere birçok ihtiyacını karşılamasını sağlayan kuruluşlardır.
  • Posta Teşkilatı : Hz. Peygamber’in Bizans ve Habeş krallarını İslam’a daveti ile başlayıp dört halife, Emeviler, Karahanlılar, Büyük Selçuklular ve Osmanlılara kadar gelişerek devam eden haberleşme temelli kurumdur.
  • Çek ve Noterlik : Borçlanma ve para ödünç verme gibi ilişkilerin şahitler huzurunda yapılmasını tavsiye eden İslam kültürü noterlik müessesini doğurmuştur. İslamın geniş coğrafyalara yayılması üzerine para transferini kolaylaştırmak için çekler yazılmaya başlandı. Çekle büyük şehirlerdeki belli yerlere gelen bir kişi çeki karşılığı parasını tahsil edebiliyordu.

İslam Medeniyetinden Kesitler

Bilim Felsefesi

Bilim felsefesi bilimin ne olduğu, bilimsel kuramların nasıl oluştuğu, bilimsel yöntemlerin nasıl olması gerektiği gibi meseleleri konu alır. Müslüman bilginler ve filozoflar da dönemlerinde bu konuları tartışmışlardır. İslam bilim felsefesinde temel iki ekolün olduğunu söyleyebiliriz:

  1. Meşşai Bilim Felsefesi: Kelime anlamıyla Meşşai yürüyen demektir. Bilim anlayışında Meşşai filozofları Aristo’yu takip etmişlerdir. Aristo gibi tümden gelimi benimserler.
  2. Doğa Felsefecilerin Bilim Felsefesi: Müslüman bilim adamlarından bazıları felsefeyle bilimi ayırırlar. Bilimin tümel değil, tikel kavramlarla yapılabilir olduğunu söylerler.

Bilime Katkı

Müslüman bilginler matematikten fiziğe her bilim dalında katkı da bulunmuşlardır. Hatta bugün kimya cebir ve algoritma gibi birçok bilim dalı Arapça isimleriyle anılır. Özellikle matematik alanında aşağıda sıralayabileceğimiz şekilde çok büyük katkılar sağlanmıştır:

  1. Sıfır (0) ilk defa sayı olarak kullanılmıştır.
  2. Ondalık sayılar ve kesirli sayıları Müslüman bilginler icat etmişlerdir.
  3. Bugün dünyanın kullandığı 1.2.3.4.5… şeklindeki rakamlar icat edilmiştir.
  4. Trigonometri ayrı bir bilim dalı haline getirilmiştir.
  5. Öklid’in beşinci postulatını yanlışlayıp AntiÖklidçi geometrinin öncülüğü yapılmıştır.

Diğer alanlardan örnekler verilecek olursa:

  • Görme kuramı ilk defa doğru olarak açıklanmış ve modern optiğin kuruculuğu yapılmıştır.
  • Kimya bilim dalı olarak kurulmuştur ve birçok kimya apartüsü icat edilmiştir.
  • Tıp alanında küçük kan dolaşımı, kızıl ve kızamığın ayrı hastalık olduğu keşfedilmiştir.
  • Mikrop ve virüslerden ilk defa bahsedilmiştir.
  • Astronomi alanında Güneş merkezli sistem ilk defa önerilmiştir.

Teknoloji

Uçma Denemeleri

İnsanın uçabileceği düşüncesi ilk olarak Müslüman bilginler tarafından ortaya konmuş ve uçak yapımına öncülük edilmiştir. İlk uçuş denemeleri Endülüs’te ardından Türkistan da, akabinde ise Osmanlı da yapılmıştır. Bu denemelerde çeşitli aletler kullanılmıştır.

Otomatlar

İslam dünyasında teknolojik gelişmeler açısından otomatik çalışan çeşitli alet ve edevatın yapılması örnek olarak gösterilebilir. Kitabü’l-Câmi beyne’l-İlm ve’lAmel fi Sınaati’l-Hiyel (Teknik Sanatında İlim ve Ameli Birleştiren Kitap) adlı meşhur eserde elli otomatik ve robot türü aletin yapımı ve çizimleri anlatılır.

Tıp Teknolojisi

Ameliyatlarda kullanılmak üzere çeşitli aletler icat eden birçok Müslüman tabip bulunmaktadır.

Astronomi Teknolojisi ve Rasathane

Matematik kadar eski olan Astronominin kavramsal olmaktan çıkıp uygulamalı olarak bilim haline gelmesi Müslüman gökbilimcilerle olmuştur. Bağdat’ta rasathane kurulması İlhanlılar döneminde ve Semerkant’ta geliştirilmesi bu alanda önemli aşamalardır.

Kültür ve Medeniyetin Batıya Etkisi

Bugünkü Batı kültür ve medeniyetinin temelinde İslam dünyasında üretilen felsefi ve bilimsel düşünceler vardır. Bugünkü Batı kültür ve medeniyetinin temelinde İslam dünyasında üretilen felsefi ve bilimsel düşünceler vardır. Bu aktarımlar Batı da Rönesans ve reform çağlarına girilmesini hazırlamıştır. Hatta tüm bu gelişmeler tek bir cümleyle özetlenecek olursa İngiliz tabip ve arkeolog Briffoult “Making the Humanity” adlı eserinde: “İslam medeniyetinin modern dünyaya en büyük hediyesi ve yardımı bilimdir.” demektedir.


Yukarı Git

Sosyal Medya'da Paylaş

Facebook Twitter Google Pinterest Whatsapp Email