Lojistik Maliyetleri ve Raporlama 1 Dersi 3. Ünite Özet
Çağdaş Maliyet Belirleme Yaklaşımları
- Özet
- Sorularla Öğrenelim
Giriş
1980’li yıllardan bugünlere kadar olan teknolojik gelişmeler pek çok alanda köklü değişiklikler yaratmıştır. Bu değişimlerden biri de üretilen mamullerin maliyetlerinin değişmesi üzerinedir. Yaşanan teknolojik gelişmelerle otomasyon artmış, bununla beraber işçilik giderleri gibi giderler azalırken, genel üretim giderlerinin payı azalmıştır.
Gelişmeler neticesinde, geleneksel maliyet hesaplama yaklaşımları yetersiz kalmıştır. İşletmeler artık müşterilerin istek ve ihtiyaçlarına uygun olarak, kaliteli, hızlı ve ekonomik üretim yapmak durumunda kalmışlardır. Geleneksel maliyet belirleme yaklaşımlarının işletme isteklerine cevap verememesi, çağdaş maliyet belirleme yaklaşımlarının geliştirilmesi ihtiyacını doğurmuştur.
Çağdaş Maliyet Belirleme Yaklaşımlarının Ortaya Çıkış Nedenleri
Teknolojik gelişmenin ve değişimin en fazla etkilediği sistemlerin başında muhasebe ve muhasebenin alt dalları olan maliyet ve yönetim muhasebesi fonksiyonudur. Bu etkiye sebep olan başlıca unsurlar şu şekildedir:
- Uluslararası rekabetin artması,
- Mamul yaşam süresinin azalması,
- Teknolojideki gelişmeler,
- Üretim ortamındaki gelişmeler ve maliyet yapılarının değişmesi,
- Değişen Pazar koşulları ve tüketici odaklı pazarlama anlayışının gelişmesi.
Uluslararası rekabetin artması: pazarların küreselleşmesi, rekabetin şekil ve boyutunda önemli değişikliklere yol açmıştır. Rekabet üstünlüğü elde etmek için işletmeler değişen çevreye uyum göstermek zorundadır. Bu doğrultuda lojistiğe verilen önem artmaktadır, çünkü lojistik sürecin çıktısı müşteri memnuniyeti olarak ifade edilmektedir.
Mamul yaşam sürelerinin azalması: mamul çeşitliliği artarken, süreleri kısalmıştır. İşletmeler daha fazla çeşitli ürünü daha hızlı bir şekilde üretmek durumundadırlar. Bu noktada tedarik zinciri çalışmaları önem kazanmıştır ve dolayısıyla lojistiği ön plana çıkılmıştır.
Teknolojideki gelişmeler: işletmelerdeki emek yoğun üretim süreçleri yerini teknoloji yoğunluklu üretim süreçleri almıştır. Bu doğrultuda çağdaş maliyet belirleme yaklaşımları geliştirilmiştir.
Üretim ortamındaki gelişmeler ve maliyet yapılarının değişmesi: bilgisayar destekli tasarım, esnek üretim sistemleri, üretim kaynak planlaması gibi yaklaşımlar maliyet yapılarında önemli etkilere neden olmuştur.
Değişen Pazar koşulları ve tüketici odaklı pazarlama anlayışının yerleşmesi: teknoloji ile birlikte işletmelerin, müşterilere yeni marka ve mamuller sunma kabiliyeti artmakta, kalite ve fiyat konusunda da alternatifler çoğalmaktadır. Müşteri istek ve ihtiyaçlarının, kaliteli ve hızlı bir şekilde sağlanması da etkili lojistik destekle mümkündür.
Stratejik faaliyetlerin desteklenmesi, mamul maliyetlerinde yaşanan sorunların ortadan kaldırılması amacıyla maliyet süreçleri üzerine yoğunlaşan yeni maliyet yönetim yaklaşımları geliştirilmiştir.
Mamul Yaşam Seyri Maliyetleme Yaklaşımı
Mamul yaşam seyri, daha çok pazarlama alanında mamul stratejilerinin belirlenmesi amacıyla kullanılmaktadır. Bu yaklaşımda her bir mamul için sunuş, büyüme, olgunluk ve düşüş aşamasını içeren bir ömür ifade edilir. Yaşam seyirlerinin kısalması ile birlikte artık işletmeler için yeni malların sunumu ve tasarımı önem kazanmıştır.
Mamul yaşam seyri, bir malın üretimine ilişkin kararla başlayan ve malın üretiminin son verilmesi kararına kadar olan süreci ifade eder. Yaşam seyri maliyetleri ise mala ilişkin üretim aşamasından sunum aşamasına kadar olan direkt ve endirekt maliyetleri kapsayan durumu ifade eder.
Mamul yaşam seyri yaklaşımında mamulün tüm yaşamı boyunca yapılan faaliyetlere ilişkin bilgi toplama sistemi ve maliyetler hesaplanır. Süreç, üretim öncesi faaliyetlerden, üretim sonrası faaliyetlere kadar uzanan ve ar-ge, tasarım, üretim, pazarlama ve dağıtım ve müşteri hizmetlerini kapsamaktadır.
Mamul Yaşam Seyri Maliyetleme Yaklaşımının Amaçları
Mamul yaşam seyri maliyetleme yaklaşımının temel amacı, karar alıcılara katlanılacak olan maliyetleri tespit etme, raporlama ve yönetme imkanı sunmaktır. Bununla birlikte dört genel amaç vardır:
- Pazarlama döneminde ortaya çıkan ve maliyetleri de barındıran faaliyet kârının pazarda aktif olunan dönemde elde edilip edilmediği,
- Pazarlama döneminde üretimle ilgili olmayan ancak satış döneminde ortaya çıkan maliyetleri tanımlamak,
- Karar alıcılara ve planlamacılara alternatif ürünler ile ilgili destek sağlamak,
- Etkin bir planlama yapabilmek ve maliyetleri oluşturan faaliyetleri kontrol edebilmek.
Mamul Yaşam Seyri Maliyetleme Yaklaşımının Yararları ve Süreçleri
Mamul yaşam seyri maliyetleme yaklaşımının yararı, işletmelerin bu yaklaşım sayesinde yaşam seyri maliyetlerini ve mamulün kârlılığını önceden hesaplayabilmekte, böylece uzun dönemli planlama ve kontrolü sağlayabilmektedirler.
Mamul yaşam seyri maliyetleme yaklaşımının süreçleri ile birlikte işletmeler, mamul çeşitliliğinin ve mamul kalitesinin artırılması, fiyatta farklılaştırmaya gidilmesi, satış sonrası hizmetlerin artırılması, vb. kararları alabilecekleri gibi üretim maliyetlerini de etkileyebileceklerdir.
Hedef Maliyetleme Yaklaşımı
Hedef maliyet kavramı, bir mamule ilişkin beklenen kar oranını kazandıracak kabul edilebilir maliyet oranının hesaplanmasıdır. Hedef maliyetleme ise müşteri istekleri ve pazar odaklı bir mamul geliştirme stratejisidir.
Hedef Maliyetleme Yaklaşımı ile Geleneksel Maliyet Belirleme Sisteminin Farkları
Hedef maliyetleme yaklaşımı, kapsamlı bir kar planlama yönetim sistemidir. Bu yaklaşımda işlemler müşteriye göre şekillenmekte, üretim tasarım üzerinde yoğunlaşmakta ve mamulün tüm yaşam seyrine yayılmaktadır.
Geleneksel maliyet belirleme de ise önce üretim maliyetleri belirlenmekte ve kar payı bunun üzerine ek yapılmaktadır. Maliyet azaltıcı yöntemler mamul üretildikten sonra alınmaya başlanmakta ve bu yüzden etkisiz olmaktadır.
Hedef maliyetleme yaklaşımı mamul araştırma, geliştirme ve tasarım aşamasında mamulün özellikleriyle ilgili kararların üretim ve diğer işletme fonksiyonlarındaki maliyetleri etkileyeceği varsayımına dayanmaktadır. Yaklaşımda sürece tüm işletme fonksiyonları katılır, üretim başlamadan planlamalar yapılır. Böylece gelecekte ortaya çıkacak maliyetler planlanarak kontrol altına alınmaya çalışılır ve rekabette üstünlük elde edilir.
Hedef Maliyetleme Yaklaşımının İlkeleri
Hedef maliyetleme yaklaşımı 6 temel ilkede toplanır:
- Fiyata göre maliyetleme ilkesi,
- Tüketiciler üzerinde yoğunlaşma ilkesi,
- Mamul tasarımı üzerinde odaklanma ilkesi,
- Geniş kapsamlı katılım ilkesi,
- Yaşam seyri boyunca maliyet düşürme ilkesi,
- Değerler zinciri ile ilgilenme ilkesi.
Fiyata göre maliyetleme ilkesi,
Hedef maliyet=satış fiyatı-hedef kar,
şeklinde hesaplanır. İşletmenin bulunduğu sektördeki kar oranları ve işletmenin durumu neticesinde maliyetler belirlenir.
Tüketiciler üzerinde yoğunlaşma ilkesi, müşterinin istediği kalite, fiyat ve hızda istenilen yerlerde ürünün sunulması esasına dayanır.
Mamul tasarımı üzerinde odaklanma ilkesi , mamul geliştirme ve tasarım aşamasında maliyet kontrolünün uygulanması esasına dayanır.
Geniş kapsamlı katılım ilkesi, mamul ve süreç tasarımına çok geniş kapsamlı bir katılımın olmasını ifade eder.
Yaşam seyri boyunca maliyet düşürme ilkesi, mamulün tüm yaşamı boyunca maliyetlerini azaltmak hedeflenmektedir.
Değerler zinciri ile ilgilenme ilkesi, değer zincirindeki tüm üyeler ile iyi ilişkiler geliştirilmesi gerektiği vurgusu yapılmaktadır.
Hedef maliyetleme yaklaşımı, işletmeden işletmeye farklılık göstermekle beraber, tasarım, geliştirme, sürecin planlanması ve verimlilik iyileştirmesi şeklinde dört genel kullanım alanına sahiptir.
Kaizen Maliyetleme Yaklaşımı
Kaizen ve Kaizen Maliyetleme Kavramı
Kaizen kavramı, en iyi için değişim ya da sürekli iyileşme anlamına gelmektedir ve işletme içinde en alt kademeden en üst kademeye kadar tüm kişileri ilgilendirmektedir.
Kaizen maliyetleme ise hedef maliyetin belirlenerek gerçekleştirilmesi ve sürekli olarak üretim işlemlerinin iyileştirilmesini ifade eder. İşletmeler bu yaklaşım ile sürekli iyileşmeyi gerçekleştirerek yüksek kalite ve düşük maliyet elde edebilmektedirler.
Kaizen Maliyetleme Yaklaşımının Hedef Maliyetleme Yaklaşımı ile Karşılaştırılması
Kaizen maliyetleme yaklaşımının hedef maliyetleme yaklaşımı ile çeşitli konularda farklılıklar göstereceklerdir;
- Hedef maliyetleme yeni mamuller için kullanılmakta iken Kaizen maliyetleme mevcut mamuller için kullanılmaktadır.
- Hedef maliyetleme, tasarım ve geliştirme aşamasında kullanılırken, Kaizen maliyetleme üretim aşamasında kullanılmaktadır...
Kaizen Maliyetleme Yaklaşımının Yararları
Kazien maliyetleme yaklaşımının yararları aşağıdaki gibidir:
- Tüm faaliyetlerde bir canlılık meydana gelmesi,
- İşletme ile amaç ve hedef birliği sağlanması,
- Çalışanların bilgi ve beceri düzeyinin sürekli olarak gelişmesi,
- Çalışanların isteklendirmesinin (motivasyonunun) artması,
- Etkileşim içindeki birimlerin ortak sorunlarının çözülmesi,
- Üretim ve diğer rekabet unsurlarının daha hızlı gelişme göstermesi.
Tam Zamanında Üretim Sistemi ve Tam Zamanında Üretim Ortamında Maliyet Yönetim Yaklaşımı
Tam Zamanında Üretim Sistemi
Sistemin temelinde, sıfır stok, kısa üretim süreleri, küçük seri ikmal miktarları ile yüksek kalite ve sıfır hata yer almaktadır. Bu doğrultuda işletmenin tüm bölümlerini etkileyen verimlilik odaklı bir yaklaşım esas alınır. Yaklaşım, bir üretim sistemi olmakla birlikte bir yönetim biçimini de ifade eder.
Tam zamanında üretim sisteminin gerçekleşebilmesi için dengeleme ve kanban sistemi uygulanması önemli rol oynamaktadır. Dengeleme sisteminde üretimi harekete geçiren müşteridir. Üretimde bir sonraki ihtiyacın miktarının ne kadar olacağı sorusu önem kazanmıştır ve ona göre üretim sayısı belirlenecektir. Kanban sistemi ise üretimin tam ve zamanında gerçekleşebilmesi için tüm bölümlere ne zaman ve ne kadar üretim yapılacağının söylendiği sistemdir.
Tam Zamanında Üretim Ortamında Maliyet Yönetimi Yaklaşımı
Tam zamanında üretim sistemi dört temel esasa dayanmaktadır:
- Mamul veya hizmetlerin değerini artırmayan tüm faaliyetlerin ortadan kaldırılması,
- Mamul kalitesinin iyileştirilmesi,
- Faaliyetlerin verimliliğinin sürekli olarak iyileştirilmesi,
- Bütün faaliyetlerde kolaylaştırmaya gidilmesidir.
Tam zamanında üretim sistemi işletme fonksiyonlarında ve yönetim anlayışında çeşitli değişikliklere yol açmıştır, bu sebeple maliyet ve yönetim muhasebesinde de bir uyarlama yapılması gerekmektedir. Sistemdeki değişiklikler:
- Dolaysız maliyet unsurlarında artışlar,
- Otomasyona dayalı maliyet merkezleri,
- Dağıtım anahtarlarında değişimler,
- Fiyat farkının önemimin azalması,
- Raporlama detayları ve sıklığında azalma meydana gelmiştir.
Tam zamanında üretim yönetiminde, bina kullanımı ile sigorta ve vergi dışındaki tüm maliyetlerin ürünlerle ilişkisinin direkt kurulmakta ve maliyetler ürünlere dağıtılmaktadır. Tam zamanında üretim sisteminde direkt hammadde ve malzeme giderleri dışındaki tüm üretim maliyetleri endirekt gider olarak değerlendirilmektedir. Tam zamanında üretim yönetiminde üretim süreci ayrıntılı bir şekilde ele alınmamaktadır ve maliyet yönetim yaklaşımı düşük seviyede stok tutma anlayışına dayanmaktadır.
Tam zamanında maliyetleme yaklaşımı geriye dönük maliyetlemeye olarak adlandırılan standart bir maliyetleme yöntemidir. Ancak standart maliyetleme yaklaşımından çeşitli farkları vardır. Geriye dönük maliyetleme yaklaşımının temel özellikleri şöyledir:
- Stok maliyetleri geriye doğru belirlenmektedir.
- Standart maliyet yöntemi kullanılmaktadır.
- Maliyet sapma analizleri azaltılmakta ya da ortadan kaldırılmaktadır.
- Stoklarla ilgili detaylı bir bilgi tutulmamaktadır.
- Yarı mamullere ilişkin hesaplama yapılmamaktadır.
- Maliyet hesaplama kayıtları üretim bitene kadar ertelenmektedir.
- Maliyet kayıtları basitleştirilmiştir.
Kalite Maliyetleri Yaklaşımı
Kalite maliyetleri, meydana gelebilecek hataları önlemek amacıyla gerçekleştirilen faaliyetlerin mamulün üretim esnasında ve müşteriye tesliminden sonra görülen hatalar sonucunda meydana gelen maliyetlerdir.
Yaklaşımın temelinde, maliyetlerin etkinliğini sağlamak ve kaliteyi etkinleştirmektedir. Ancak kalite maliyetlerinden beklenen fayda kalite maliyetlerinin bir yönetim aracı olarak görülmesine bağlıdır. Kalite maliyetleri, işletmenin hedeflediği kalite düzeyine ulaşabilmesi ve kaliteyi sürekli olarak kontrol altında tutabilmek için katlandıkları maliyet unsurlarıdır ve dört temel başlık altında toplamak mümkündür. Bunlar:
- Önleme maliyetleri,
- Değerleme maliyetleri,
- İç başarısızlık maliyetleri,
- Dış başarısızlık maliyetleridir.
Önleme maliyetleri: mamullerin müşteri isteklerine uygun olması için üretimin başlangıç aşamasında yapılan ve özel tasarlanmış tüm faaliyetlere ilişkin giderlerdir.
Değerleme faaliyetleri: üretilen maliyetlerin kalite özelliklerinin ölçülmesi ve kontrol maliyetlerinden oluşur.
İç başarısızlık maliyetleri: kalite uygunsuzlukları nedeniyle katlanılan maliyetlerdir.
Dış başarısızlık maliyetleri: mamul ya da hizmetlerin müşteri beklentilerini karşılayamadığı maliyetlerdir.
Kalite Maliyetleme Çalışmalarının Yararları
Kalite maliyet çalışmalarının işletmeye pek çok yararı vardır, bunlar:
- Mamulün güvenilirliği artar,
- Maliyetler azalır,
- Malzeme, işçilik ve zamandan tasarruf edilir,
- Mamul kalitesi artar ve kusurlu ürün miktarı azalır,
- Daha verimli üretim uygulamaları gelişir,
- İşletmede her alanda etkinlik artar,
- Pazar payı artar,
- İşletmelerde bölümler arasında iyi ilişkiler kurulur, çalışanların morali yükselir,
- Kurulan bilgi sistemiyle hatalı veri ve raporlar azaltılır,
- Rekabet gücünün sürekliği sağlanır,
- Zamanında üretim sağlanır ve zaman israfı azalır.
Kalite Maliyet Sisteminde Muhasebenin Yeri
Kalite maliyet sisteminin doğru bir şekilde çalışabilmesi için muhasebe bölümünün yerine getirmesi gereken çeşitli görevler vardır:
- Kalite maliyetlerinin ölçülmesi, kontrolü ve raporlaması için veriler toplamak,
- Kalite maliyetlerinin belirlenen faaliyetlere yüklenmesi,
- Kalite maliyetlerinin değerlendirilmesi için karşılaştırmaya izin verecek raporların yapılması,
- Dönemsellik esasına dayalı raporların oluşturulması.
Faaliyet Tabanlı Maliyetleme Yaklaşımı
Geleneksel maliyet belirleme sistemlerinde, birden fazla mamul üreten işletmelerde, birim mamul maliyeti tüm maliyetlerin hesaplanmasında yanlış bilgi üretebilmektedir. Diğer bir eksik ise pazarlama, satış ve dağıtım giderlerinin dönem gideri olarak kaydedilmesi ve satılan mamulllerin maliyetine dahil edilmemesidir.
Faaliyet tabanlı maliyetleme yaklaşımı bu eksiklikleri gidermeye yönelik olarak geliştirilmiş çağdaş bir maliyetleme yaklaşımıdır. Dört temel amacı vardır:
- Yöneticilere daha doğru ve geçerli bilgi sağlamak,
- Değer sağlamayan maliyetlere ilişkin faaliyetleri ortadan kaldırmak ya da en aza indirmek,
- Etkin ve verimli bir bilgi tabanı oluşturmak,
- Tüm faaliyet tüketimi, maliyet ve faaliyetleri hakkında detaylı bilgi sunmak.
Bu yaklaşıma ise yön veren çeşitli varsayımlar vardır:
- Harcama yerine kullanma anlayışı geçerlidir,
- Her bir faaliyet için maliyet havuzu vardır,
- Havuzdaki maliyetler, faaliyetlere orantılı olarak dağıtılmaktadır,
- Mamul ve hizmetler, faaliyetleri kullanmaktadır,
- Faaliyetler nedeniyle oluşan kaynak maliyetlere faaliyetlere aktarılmaktadır.
Faaliyet tabanlı maliyetleme yaklaşımında faaliyetler hiyerarşik olarak sınıflandırılmaktadır:
Birim düzeyindeki maliyetler: üretim hacmi ile doğru orantılı olarak değişen maliyetlerdir.
Parti düzeyindeki maliyetler: bir mamul partisinin üretimi ile ortaya çıkan maliyetlerdir.
Tesis düzeyindeki maliyetler: tüm işletme için ortak şekilde gerçekleştirilen maliyetlerdir.
Mamul düzeyindeki maliyetler : farklı mamullerin üretimi ile ilgili ortaya çıkan maliyetlerdir.