aofsoru.com

İdare Hukuku Dersi 6. Ünite Özet

Kamu Görevlileri

Kamu Görevlisi Kavramı, Memurluk Mesleği ve Hukuki Statüsü

“Memur” ve “Diğer Kamu Görevlisi” Kavramları

Anayasanın kamu hizmeti görevlileriyle ilgili genel ilkelere yer veren 128. Maddesinde “Devletin, kamu iktisadî teşebbüsleri ve diğer kamu tüzelkişilerinin genel idare esaslarına göre yürütmekle yükümlü oldukları kamu hizmetlerinin gerektirdiği aslî ve sürekli görevler, memurlar ve diğer kamu görevlileri eliyle görüleceği” hükmünde, “memur” ve “diğer kamu görevlisi” ayrımına yer verilmektedir.

Bu ayrımın temelinde yer alan kriter, kamu hizmetlilerinin tabi oldukları hukuki rejimdir. 657 sayılı DMK’ya tabi olup burada yer alan hizmet sınıflarının birinde çalışmakta olan kamu hizmetlileri “memur” statüsündeyken, 657 sayılı DMK’ya tabi olmayıp kendi özel kanunlarına ve personel rejimlerine tabi tutulmuş kamu görevlilerine “diğer kamu görevlisi” statüsünde bulunmaktadırlar.

Buna göre, kaymakam, vali, emniyet müdürü, doktor, avukat, MİT görevlisi memur sayılırken, subay, astsubay, öğretim üyesi, hâkim ve savcı, sanatçılar “diğer kamu görevlisi” sayılmaktadır.

657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun Dayandığı Temel İlkeler

DMK 3. Maddesinde, DMK’nın üç temel ilkeye dayandığını belirtilmektedir:

  • Sınıflandırma: Devlet kamu hizmetleri görevlerini ve bu görevlerde çalışan Devlet memurlarını görevlerin gerektirdiği niteliklere ve mesleklere göre sınıflara ayırmaktır. DMK 12 hizmet sınıfı kabul etmiştir. Kadrosuz memur çalıştırılamaz ve Kadrolar, Cumhurbaşkanlığı kararnamesinde gösterildiği şekilde düzenlenir.
  • Kariyer: Devlet memurlarına, yaptıkları hizmetler için lüzumlu bilgilere ve yetişme şartlarına uygun şekilde, sınıfları içinde en yüksek derecelere kadar ilerleme imkânını sağlamaktır.
  • Liyakat: Devlet kamu hizmetleri görevlerine girmeyi, sınıflar içinde ilerleme ve yükselmeyi, görevin sona erdirilmesini liyakat sistemine dayandırmak ve bu sistemin eşit imkânlarla uygulanmasında Devlet memurlarını güvenliğe sahip kılmaktır.

657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nda İstihdam Şekilleri

DMK üç çeşit istihdam biçimi kabul etmiş, bunların dışında personel çalıştırılamayacağını hükme bağlamıştır. Buna göre kamu hizmetleri; memurlar, sözleşmeli personel ve işçiler eliyle gördürülür.

Mevcut kuruluş biçimine bakılmaksızın, Devlet ve diğer kamu tüzel kişiliklerince genel idare esaslarına göre yürütülen asli ve sürekli kamu hizmetlerini ifa ile görevlendirilenlere memur denir.

Sözleşmeli personel: Kalkınma planı, yıllık program ve iş programlarında yer alan önemli projelerin hazırlanması, gerçekleştirilmesi, işletilmesi ve işlerliği için şart olan, zaruri ve istisnai hallere münhasır olmak üzere özel bir meslek bilgisine ve ihtisasına ihtiyaç gösteren geçici işlerde, Cumhurbaşkanınca belirlenen esas ve usuller çerçevesinde, ihdas edilen pozisyonlarda, mali yılla sınırlı olarak sözleşme ile çalıştırılmasına karar verilen ve işçi sayılmayan kamu hizmeti görevlileridir.

İşçiler: Memur ve sözleşmeli personel dışında kamu kurum ve kuruluşlarında ilgili mevzuatı gereğince tahsis edilen sürekli işçi kadrolarında belirsiz süreli iş sözleşmeleriyle çalıştırılan sürekli işçiler ile mevsimlik veya kampanya işlerinde ya da orman yangınıyla mücadele hizmetlerinde ilgili mevzuatına göre geçici iş pozisyonlarında altı aydan az olmak üzere belirli süreli iş sözleşmeleriyle çalıştırılan geçici işçilerdir.

İşçiler, bir iş akdi ile çalıştıkları ve İş Kanunu (özel hukuk) hükümlerine tabi oldukları için, kendileriyle ilgili her türlü uyuşmazlığın adlî mahkemelerce (İş Mahkemeleri) çözümlenir.

Devlet Memuru Olma Şartları

Devlet memurluğuna alınacaklarda aşağıdaki genel ve özel şartlar aranır:

  • Türk vatandaşı olmak (Vatandaşlık). Çifte vatandaşlık memuriyete girişe engel değildir. Yabancılar ancak “sözleşmeli” olarak istihdam edilebilir.
  • Yaş: 18 yaşını tamamlamak. Bir meslek ve sanat okulunu bitirenler, 15 yaşını doldurmak ve yargı yoluyla kazaî rüşt kararı aldırmak koşuluyla memur olabilir.
  • Öğrenim: En az ortaokul mezunu olmak. Ortaokul mezunları arasında istekli bulunmazsa, ilkokul mezunları da memuriyete alınabilir.
  • Kamu haklarından mahrum bulunmamak.
  • Mahkûmiyet. Türk Ceza Kanununun 53. maddesinde belirtilen süreler geçmiş olsa bile; kasten işlenen bir suçtan dolayı bir yıl veya daha fazla süreyle hapis cezasına ya da affa uğramış olsa bile devletin güvenliğine karşı suçlar, Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar, (....) zimmet, irtikâp, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, güveni kötüye kullanma, hileli iflas, ihaleye fesat karıştırma, edimin ifasına fesat karıştırma, suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama veya kaçakçılık suçlarından mahkûm olmamak.
  • Askerlik. Askerlikle ilgisi bulunmamak, askerlik çağına gelmemiş bulunmak, askerlik çağına gelmişse muvazzaf askerlik hizmetini yapmış yahut ertelenmiş veya yedek sınıfa geçirilmiş bulunmak.
  • Sağlık. Görevini devamlı yapmasına engel olabilecek akıl hastalığı bulunmamak.
  • Güvenlik soruşturması ve/veya arşiv araştırması yapılmış olmak.
  • Özel Koşullar: Belirli bir görevin gereği olarak konmuş, belli bir mesleğe sahip olma ya da belli bir eğitim ve öğretim görme gibi kurumların özel kanun veya diğer mevzuatında aranan şartları taşımak.

Memuriyete Girişte Sınav Yöntemi

Devlet kamu hizmet ve görevlerine Devlet Memuru olarak girmek isteyenler, belirlenen şartları yerine getirerek başvurularını yaparlar. Devlet kamu hizmet ve görevlerine Devlet memuru olarak atanacakların açılacak Devlet memurluğu sınavlarına girmeleri ve sınavı kazanmaları şarttır.

Aday Memurlar

Memuriyete giriş sınavlarında başarılı olanlardan kurumlarınca memur adayı olarak atanırlar. Aday olarak atanmış Devlet memurunun adaylık süresi bir yıldan az iki yıldan çok olamaz ve bu süre içinde aday memurun başka kurumlara nakli yapılamaz.

Atanma

Asli memurluğa atanma: Adaylık devresi içinde eğitimde başarılı olan adaylar disiplin amirlerinin teklifi ve atamaya yetkili amirin onayı ile onay tarihinden geçerli olmak üzere asli memurluğa atanırlar. Asli memurluğa geçme tarihi adaylık süresinin sonunu geçemez.

3 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinde üç tür atama usulü öngörülmektedir:

  • Cumhurbaşkanı kararı ile atananlar
  • Cumhurbaşkanı onayı ile atananlar
  • İlgili Cumhurbaşkanı yardımcısı, bakan veya atamaya yetkili amirler tarafından atananlar

Atamalarda Görev Yerine Hareket ve İşe Başlama Süresi

İlk defa veya yeniden veyahut yer değiştirme suretiyle; a) Aynı yerdeki görevlere atananlar atama emirlerinin kendilerine tebliğ gününü, b) Başka yerdeki görevlere atananlar, atama emirlerinin kendilerine tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içerisinde o yere hareket ederek belli yol süresini izleyen iş günü içinde işe başlamak zorundadırlar.

Devlet Memurluğunda İlerleme ve Yükselmeler

Kademe; derece içinde, görevin önemi veya sorumluluğu artmadan, memurun aylığındaki ilerlemedir. Memurun kademe ilerlemesinin yapılabilmesi için bulunduğu kademede en az 1 yıl çalışmış olması ve bulunduğu derecede ilerleyebileceği bir kademenin bulunması şartları aranır. Son 8 yıl içinde herhangi bir disiplin cezası almayan memurlara, aylık derecelerinin yükseltilmesinde dikkate alınmak üzere bir kademe ilerlemesi uygulanır.

Memurun derece yükselmesi yapabilmek için: 1. Üst derece boş kadronun bulunması, 2. Derecesi içinde en az 3 yıl ve bu derecenin 3. kademesinde en az 1 yıl bulunması, 3. Kadronun tahsis edildiği görev için öngörülen nitelikleri elde etmiş olması gerekir. Diğer şartları taşımakla beraber üst derecelerde kadro olmadığı için derece yükselmesi yapamayan memurların kazanılmış hak aylıkları, öğrenim durumları itibariyle yükselebilecekleri dereceyi aşmamak şartıyla işgal etmekte oldukları kadroların üst derecelerine yükseltilir. Derece yükselmesi ve kademe ilerlemesi ile ilgili onay makamı, atamaya yetkili amirdir.

Memurların Ödev, Sorumluluk ve Hakları

Kamu görevlileri, memurluk statülerinden ötürü, diğer vatandaşlardan farklı olarak bazı ödev, sorumluluk ve haklara sahiptir.

Devlet memurları, amiri oldukları kuruluş ve hizmet birimlerinde kanun ve diğer mevzuatla belirlenen görevleri zamanında ve eksiksiz olarak yapmaktan ve yaptırmaktan, maiyetindeki memurlarını yetiştirmekten, hal ve hareketlerini takip ve kontrol etmekten görevli sorumludurlar.

Memurlar Türk Ticaret Kanununa göre “Tacir” veya “Esnaf” sayılmalarını gerektirecek bir faaliyette bulunamazlar. Görevli oldukları kurumların iştiraklerinde kurumlarını temsilen alacakları görevler hariç ticaret ve sanayi müesseselerinde görev alamaz, ticari mümessil veya ticari vekil veya kollektif şirketlerde ortak veya komandit şirkette komandite ortak olamazlar.

Memurlar, mesleki faaliyette veya serbest meslek icrasında bulunmak üzere ofis, büro, muayenehane ve benzeri yerler açamaz; gerçek kişilere, özel hukuk tüzel kişilerine veya kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarına ait herhangi bir iş yerinde veya vakıf yükseköğretim kurumlarında çalışamaz. Memurların üyesi oldukları yapı, kalkınma ve tüketim kooperatifleri, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları ve kanunla veya Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle kurulmuş yardım sandıklarının yönetim, denetim ve disiplin kurulları üyelikleri ile özel kanunlarda belirtilen görevler bu yasaklamanın dışındadır.

Devlet memurlarının kamu hizmetlerini aksatacak şekilde memurluktan kasıtlı olarak birlikte çekilmeleri veya görevlerine gelmemeleri veya görevlerine gelip de Devlet hizmetlerinin ve işlerinin yavaşlatılması veya aksatılması sonucunu doğuracak eylem ve hareketlerde bulunmaları yasaktır.

Kadın memura, çocuğunu emzirmesi için doğum sonrası analık izni süresinin bitim tarihinden itibaren ilk altı ayda günde 3 saat, ikinci altı ayda günde 1,5 saat süt izni verilir. Süt izninin hangi saatler arasında ve günde kaç kez kullanılacağı hususunda, kadın memurun tercihi esastır.

Doğum sonrası analık izni süresi sonunda kadın memur, isteği hâlinde çocuğun hayatta olması kaydıyla analık izni bitiminde başlamak üzere ayrıca süt izni verilmeksizin birinci doğumda iki ay, ikinci doğumda dört ay, sonraki doğumlarda ise altı ay süreyle günlük çalışma süresinin yarısı kadar çalışabilir. Çoğul doğumlarda bu sürelere birer ay ilave edilir. Çocuğun engelli doğması veya doğumdan sonraki on iki ay içinde çocuğun engellilik durumunun tespiti hâllerinde bu süreler on iki ay olarak uygulanır.

Memurların Disiplin ve Cezai Sorumlulukları

Memurların Disiplin Rejimi Disiplin Cezalarının Niteliği

Memurların, çalıştıkları kurumun düzenini bozmaya yönelik eylem ve davranışlarına disiplin suçları (aykırılıkları), bu suçları önlemeye/gidermeye yönelik yaptırımlara ise disiplin cezaları denir. Anayasanın 129. Maddesine göre, memurlar ve diğer kamu görevlileri ile kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları ve bunların üst kuruluşları mensuplarına savunma hakkı tanınmadıkça disiplin cezası verilemez. Disiplin kararları yargı denetimi dışında bırakılamaz.


Yukarı Git

Sosyal Medya'da Paylaş

Facebook Twitter Google Pinterest Whatsapp Email