Ceza Muhakemesi Hukuku Dersi 1. Ünite Sorularla Öğrenelim
Ceza Muhakemesine İlişkin Temel Bilgiler
- Özet
- Sorularla Öğrenelim
T.C. Anayasası hangi ilkeler bakımından ceza muhakemesine kaynaklık eder?
Kişi güvenliği, adil yargılanma, yasal hâkim ilkesi, masumluk karinesi, kimsenin kendisini ve yakınlarını suçlayıcı beyanda bulunmaya veya delil göstermeye zorlanamaması, Uluslararası Ceza Divanına taraf olmanın gerektirdiği yükümlülükler dışında vatandaşın suç nedeniyle yabancı ülkeye iade edilememesi, kanuna aykırı olarak elde edilmiş bulguların delil olarak kullanılamaması, mahkemelerin bağımsızlığı, hâkimlik ve savcılık güvencesi, duruşmaların açık ve kararların gerekçeli olması Anayasa’da yer alan ceza muhakemesi ilkeleridir.
Ceza muhakemesi kurallarının yer bakımından uygulanmasında hangi ilke benimsenmiştir? Açıklayınız.
Ceza muhakemesi yasalarının yer yönünden uygulanmasında benimsenen ilke, ülkesellik (mülkilik) ilkesidir. Buna göre,
Türk mahkemelerinin bir suçu yargılama konusunda millî yargı yetkisinin bulunduğu hâllerde (TCK m.8,10,11,12,13), yargılama Türk Muhakeme Yasası’na göre yapılır. Başka bir anlatımla Türkiye’de yapılacak muhakeme işlemleri, Türk Ceza Muhakemesi Kanunu hükümlerine göre yürütülür. Ayrıca, ülkesellik ilkesi muhakeme sonucunda verilen hükmün sadece o ülkede geçerli
olmasını gerektirdiği hâlde günümüzde muhakeme sonucunda verilen hükümlerin başka ülkelerde de geçerli olması için önlem alınmaktadır
Ceza muhakemesine hakim olan ilkelerden biri olan çekişmeli muhakeme ilkesi ne anlam ifade etmektedir?
Çelişmeli muhakeme ilkesi: İlke, muhakemenin bütün süjelerinin (iddia, yargılama ve savunma) birbirlerinin işlemlerinden haberdar olmalarını ve bu işlemlere karşı diyeceklerini (savunma veya iddialarını) hazırlamak için gerekli zamana sahip olmalarını ifade eder.
Ceza muhakemesinde önemli dava şartları nelerdir?
Ceza muhakemesinde bazı muhakeme şartları şunlardır: şikayetin gerçekleşmiş olması, şikayetten feragat edilmemiş ya da vazgeçilmemiş olması, kusur yeteneğinin bulunması, dokunulmazlığın bulunmaması, görülmekte olan dava bulunmaması, kesin hüküm bulunmaması, suçun zaman aşımına uğramamış olması, yargılanacak kişinin hayatta olması, talep, mütalaa, izin, karar, aynı konuda aynı fail hakkında açılmış dava bulunması, ön ödemenin yerine getirilmesi, uzlaşma, af.
Kusur yeteneğinin bulunması muhakeme şartının uygulama alanı nasıl belirlenmiştir?
Yaş küçüklüğü ve akıl hastalığı şu hâllerde muhakeme engeli teşkil eder: Fiil tarihinde 12 yaşını tamamlamamış çocukların kusur yeteneği ve dolayısıyla ceza ehliyeti yoktur. Bunlar hakkında, kovuşturma yasağı bulunmaktadır (TCK m.31/1). Fiili işlediğinde akıl hastalığı nedeniyle kusur yeteneği bulunmayan veya önemli derecede azalmış olan kişilerin de ceza ehliyeti yoktur (TCK m.32/1). Bir kişinin ceza ehliyetinin bulunup bulunmadığının nasıl tespit edileceği, diğer bir ifade ile gözlem altına almanın şartları ve süresi CMK m.74’te belirtilmiştir. Tüm bu failler hakkında, ancak emniyet tedbiri muhakemesi yapılabilir. Akıl hastası
faillerin sonradan iyileşmeleri, suç tarihindeki kusur yetenekleri esas alındığından, haklarında ceza soruşturması ve kovuşturması başlatılması sonucunu doğurmaz.
Soruşturma aşamasında muhakeme şartlarının bulunmamasının sonuçları nelerdir?
Soruşturma evresinde, olumlu muhakeme şartlarının gerçekleşme veya engelin kalkma ihtimali yoksa kovuşturma olanağının bulunmaması nedeniyle kovuşturmaya yer olmadığına karar verilecektir.Şartın gerçekleşme veya engelin kalkma ihtimalinin olduğu hâllerde Cumhuriyet savcısının nasıl bir karar vermesi gerektiği Yasa’da belirtilmemiştir. Dosya hiçbir işlem yapmadan
bekletilecek, şartla ilgili olanlar durumdan haberdar edilecektir.
Derhal uygulanma ilkesinin uygulanmasının sonuçları nelerdir?
Derhâl uygulanma ilkesinin sonuçları şunlardır:
• Muhakeme işlemleri, daima o işlemin yapılacağı anda yürürlükte olan yasaya göre yapılmalıdır. Suçun işlendiği tarihin muhakeme yasalarının uygulanması bakımından bir önemi yoktur.
• Yeni muhakeme kuralının uygulanmasında o kuralın sanığın lehinde veya aleyhinde olması herhangi bir rol oynamaz. Ceza muhakemesine ilişkin yasa sanığın aleyhinde olsa da hemen uygulanmaya başlanır. Çünkü bu alandaki her yeni yasanın, bir öncekine oranla daha iyi ve amaca daha uygun olduğu kabul edilir.
• Yürürlükteki yasaya uygun olarak bir kez yapılmış olan işlemler, sonradan yasa değişse de geçersiz olmaz. Örneğin, üst sınırı en az beş yıl hapis cezasını gerektiren suçlardan dolayı yapılan soruşturma ve kovuşturmada müdafi mecburiyeti getirilmiş olması (CMK m.150), CMK’nın yürürlüğe girme tarihinden önce müdafisiz yapılan işlemlerin geçersiz olması ve tekrarlanması sonucunu doğurmamıştır.
• Eski yasaya göre henüz yapılmamış işlemler, artık yeni yasaya göre yapılır. Örneğin, üst sınırı en az beş yıl hapis cezasını gerektiren suçlardan dolayı yargılananlara yeni yasanın yürürlüğe girdiği tarihten sonra yapılacak işlemler için zorunlu müdafi tayin edilmiş ancak daha önce yapılmış olan işlemler tekrarlanmamıştır.
Ceza muhakemesinin kovuşturma evresinde muhakeme şartlarının bulunmamasının sonuçları nelerdir?
Kovuşturma evresinde şartların gerçekleşip gerçekleşmeme ve engelin kalkıp kalkmama ihtimaline göre, mahkemenin ne tür karar verebileceği Yasa’da açıkça gösterilmiştir. Soruşturmanın veya kovuşturmanın yapılması şarta bağlı tutulmuş olup bu şartın gerçekleşme ihtimalinin bulunmadığının anlaşılması hâlinde davanın düşmesine karar verilir (CMK m.223/8). Buna karşılık şartın henüz gerçekleşmediği ancak gerçekleşme ihtimalinin bulunduğunun anlaşıldığı hâllerde ise şartın gerçekleşmesini beklemek üzere, durma kararı veya uygulamada kullanıldığı şekliyle duruşmanın tatili kararı verilir. Bu karara itiraz edilebilir (CMK m.223/8).
Ceza muhakemesi kurallarının derhal uygulanma ilkesi ne ifade etmektedir?
Bir muhakeme işleminin, işlemin yapıldığı tarihte yürürlükte olan muhakeme kurallarına göre yerine getirilmesi hâlinde kuralın derhâl uygulanmasından söz edilir. Eski yasa zamanında yapılmış olan işlemlerin muhakeme devam ederken yürürlüğe girmiş olan yeni Yasa’ya göre tekrarlanması hâlinde yeni kuralları içeren yasanın kendi yürürlüğünden önceki döneme uygulanması söz konusu olur ve bu hâlde yasanın geçmişe uygulanmasından bahsedilir. Yeni yasa yürürlüğe girdikten sonra yapılması gereken işlemlerin eski Yasa’ya göre yerine getirilmeye devam edilmesi hâlinde ise eski kural yürürlükten kalkmış olmasına rağmen uygulanmaya devam edileceğinden, eski düzenlemeyi içeren yasanın ileriye uygulanmasından söz edilir. Muhakeme yasalarının zaman bakımından uygulanmasında, kural olarak derhâl uygulanma ilkesi geçerlidir. Bir muhakeme işlemi, o işlemin yapılacağı tarihte yürürlükte olan yasa hükümlerine göre yerine getirilir.
Ceza muhakmesinin kanun yolu aşamasında muhakeme şartlarının bulunmamasının sonuçları nelerdir?
Kanun yolu aşamasında kanun yolunda yetkili olan merci, ilk olarak önüne gelen işte muhakeme şartlarının gerçekleşmiş olup olmadığına bakacaktır. Örneğin, suç zaman aşımına uğramışsa veya bir genel af kanunu çıkmış ise o da derhâl düşme kararı verecektir (CMK 282/1, 303/1-a). Yasa’da Yargıtayın vereceği kararların arasında durma kararından söz edilmemiştir. Bu nedenle Yargıtay, düşme veya beraat dışında bir karar verilmesi gereken hâllerde kararı bozmakla yetinecek ve dosyayı mahkemesine gönderecektir.
Ceza muhakemesi sürecinde temel faaliyetler ve özellikleri nelerdir?
Ceza muhakemesi, bir suç işlendiği şüphesi ile başlar ve bu şüphenin kesin bir hükümle yenmesine kadar devam eder. Bu süreçte iddia (tez), savunma (antitez) ve yargılama (sentez) olmak üzere üç temel faaliyet söz konusu olur. İddia makamını oluşturan savcılık, iddia faaliyeti çerçevesinde, kamu adına bir kişinin kural olarak bir suçu işlediğini ileri sürer. Savunma makamını oluşturan şüpheli (sanık) ve müdafi ise bu iddiaya cevap verir. Türk milleti adına yargılama yapan mahkeme/hâkim ise iddia ve savunma makamlarının görüşlerinin bir sentezini yaparak suçun işlenip işlenmediği konusunda vicdani kanaate (maddi gerçeğe) ulaşır ve kanaatine uygun olarak hüküm kurar.
Ceza muhakamesinin tüm evrelerinde önemi olan hak ve ilkeler nelerdir?
Ceza muhakemesinin tüm evre ve devreleri bakımından anlam ifade eden en önemli hak ve ilkeler şunlardır:
Ceza muhakemesinin kamusallığı ilkesi, Soruşturmanın ve kamu davasının mecburiliği (kanuniliği) ilkesi, Masumluk karinesinden yararlanma-lekelenmeme ilkesi, Kendisini ve yakınlarını suçlayıcı beyanda bulunmaya ve delil göstermeye zorlanamama, Makul sürede yargılanma ilkesi, Şüpheden sanık yararlanır ilkesi, Yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığı ilkesi, Doğal (tabi-kanuni) hakim ilkesi, Çelişmeli muhakeme ilkesi, Davasız yargılama olmaz ilkesi, Delilerin doğrudan doğruyalığı ilkesi, Duruşmanın sözlülüğü ilkesi Kendisine yapılan isnadı ve haklarını öğrenme hakkı, Adil yargılanma hakkı.
Ceza muhakemesinde soruşturma evresinde yargılamanın hangi sujeleri ne tür faaliyetlerde bulunur?
Soruşturma evresinde, suç işlendiğinden haberdar olan soruşturma makamları suça ilişkin delilleri ve fail ya da failleri araştırır. Yasaya göre, Cumhuriyet savcısı, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez, kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere, hemen işin gerçeğini araştırmaya başlar (CMK 160); delil toplar, koruma altına alır ve iddiayı oluşturur. Savcılık, soruşturma evresinin sonunda elde edilen delillere göre ya kamu davasının açılması talebiyle iddianame düzenler ya da kamu davası açılması için gerekli koşullar oluşmamışsa kovuşturmaya yer olmadığına karar verir. Bu evrede, suç isnadı ile ilgili olarak ortaya çıkan uyuşmazlık kesin olarak çözülecek değildir. Suçun şüpheli tarafından işlendiği konusundaki şüphe belirli (yeterli) dereceye ulaşırsa iddianame hazırlanır.
Ceza muhakemesi hukuku ne tür normlardan oluşur?
Ceza muhakemesi hukuku, muhakeme hukukunun bir dalıdır ve kamu hukukuna dâhildir. Bu hukuk dalı, devletin yargı gücünü temsil eden adalet organlarının, bir suçun işlenip işlenmediği konusunda ortaya çıkan ceza uyuşmazlığını çözerken izleyecekleri yöntemi gösteren normlardan oluşur. Ceza muhakemesi hukukunda, bir suçun işlenip işlenmediğinin belirlenmesi sürecinde, kimlerin rol alacağı, bu kişilerin yetki ve yükümlülükleri, yapılacak işlemlerin özellikleri ele alınır.
Ceza muhakemesinin amacı nedir? Açıklayınız.
Ceza muhakemesi kanunları, suçun aydınlatılmasına ilişkin kamusal menfaatlerle suç şüphesi altında olan ve muhakeme sürecinde hak ve özgürlükleri kısıtlanan şüpheli/sanığın hakları arasında dengeyi gözeten hükümleri içermelidir. Bu nedenle ceza muhakemesinin amacı, şüpheli/sanığın haklarına, insanlık onuruna ve hukukun temel ilkelerine saygılı bir şekilde suçun işlenip işlenmediği konusundaki maddi gerçeğe ulaşmaktır. Gerçek faillerin cezalandırılması ile sonuçlanan ceza muhakemesi, cezanın genel önleme (ibret) fonksiyonunun gerçekleşmesine ve toplumda barışın ve düzenin sağlanmasına katkıda bulunur.
Ceza muhakemesi hukukuna ilişkin temel kural ve ilkelere yer verilmiş olan uluslararası bildirge ve sözleşmeler nelerdir?
Ceza muhakemesi hukukuna ilişkin temel kural ve ilkelere yer verilmiş olan bildirge ve birçok sözleşme vardır. Örnek olarak şunlar gösterilebilir: 1948 tarihli Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi, 1966 tarihli Birleşmiş Milletler Medeni ve Siyasi Haklara İlişkin Sözleşme, 1975 tarihli İşkence ve Diğer Zalimane, Gayriinsani veya Küçültücü Muamele veya Cezaya Karşı Birleşmiş Milletler Sözleşmesi, 1987 tarihli İşkencenin ve Gayriinsani ya da Küçültücü Ceza veya Muamelenin Önlenmesine Dair Avrupa Sözleşmesi, 1989 tarihli Çocuk Hakları Sözleşmesi (m.37-40) ve “İnsan Hakları Avrupa Sözleşmesi” dediğimiz 1950 tarihli İnsan Haklarını ve Ana Hürriyetleri Korumaya Dair Sözleşme.
Ceza muhakemesinin ilkelerinden birisi olan makul sürede yargılanma ilkesi ne ifade etmektedir?
Makul sürede yargılanma ilkesi: İlke, yargılama süresinin gereğinden fazla uzamamasını ifade eder. İşlemler olağan hayatın akışına uygun bir sürede bitirilmelidir. Bu sürenin belirlenmesinde, davanın kapsamı ve ağırlığı dikkate alınır. Ancak
mahkemelerin önündeki dava sayısının fazlalığı veya hâkim açığının bulunması yargılama süresinin uzamasını haklı gösterecek nedenler olarak kabul edilemez.
Muhakeme şartı kavramı ceza muhakemesi açısından ne anlama gelmektedir?
Suç haberinin alınmasıyla birlikte, soruşturmanın mecburiliği (kanuniliği) ilkesi uyarınca soruşturma re’sen başlatılır. Soruşturmada suçun işlendiğini gösteren yeterli delil elde edilirse kamu davası açılır ve kovuşturma re’sen yürütülür. Bazı hâllerde ise soruşturmanın veya kovuşturmanın başlatılması (veya yürütülmesi) belli koşulların gerçekleşmesine veya engellerin bulunmamasına bağlı tutulmuş olabilir. Bunlara, muhakeme şartları denir.
Ceza muhakemesinin kişiler bakımından kapsamı nasıl belirlenmiştir?
Ceza muhakemesi yasaları, yürürlükte bulundukları sürece bir suçun soruşturma ve kovuşturması ile ilgili olan tüm kişilere (şüpheli/sanık, tanık, bilirkişi, mağdur) uygulanır. Bu kişilerin vatandaş veya yabancı olmasının bir önemi bulunmaz. Ancak yaptıkları görev nedeniyle bazı kişiler açısından istisnalar söz konusu olabilir. Bu kişiler, Türk hukukunda cumhurbaşkanı, milletvekilleri, diplomasi ajanları ve uluslararası sözleşmelerle belirlenen görevli kişilerdir. Bu kişiler hakkında, örneğin milletvekili sorumsuzluğunda olduğu gibi ceza muhakemesi ya hiç başlamaz veya milletvekili dokunulmazlığında olduğu gibi bazı
sınırlamalarla yürütülür.
Ceza muhakamesi işlemlerinden biri olan eski hale getirme ne anlam ifade etmektedir?
Ceza muhakemesi işlemleri için kabul edilmiş olan hak düşürücü sürelerin kusursuz olarak kaçırılması hâlinde kişilerin hak kaybını önlemek için eski hâle getirme kurumu öngörülmüştür. Kusuru olmaksızın bir süreyi geçirmiş olan kişi, eski hâle getirme isteminde bulunabilir (CMK m.40).