aofsoru.com

Sistem Analizi Ve Tasarımı Dersi 6. Ünite Özet

Süreç Modelleme Ve Analizi

Giriş

Sistem analistler, geliştirilmesi planlanan sistem içindeki verinin nasıl hareket edeceğini, hangi süreçlerden ya da değişimlerden geçeceğini ve çıktıların neler olacağını kavramsallaştırabilmelidir.

Süreç modelleme, verinin elde edilmesi, işlenmesi, saklanması ve sistem bileşenleri arasında gerçekleşen veri hareketlerinin grafiksel olarak temsil edilmesidir. Günümüzde en ok kullanılan süreç modelleme tekniklerinden biri veri akış diyagramlarıdır (VAD). Veri akış diyagramı sistem içindeki haricî varlıklar, süreçler ve veri depoları arasında gerçekleşen ver hareketlerini gösteren grafiksel bir araçtır.

Veri Akış Diyagramları ve Bileşenleri

VAD’lar geliştirilecek olan bilgi sisteminin modellenmesinde aşağıda belirtilen üç konuda yardımcı olmaktadır:

  • Verinin nasıl hareket edeceğini gösterir,
  • Veri hareketleri arasındaki ilişkilerin neler olduğunu açıklar,
  • Verinin belirli bölgelerde nasıl saklanacağını gösterir.

VAD’lar aynı zamanda veriyi değiştiren ve dönüştüren süreçleri de gösterirler. VAD’lar süreçler arasındaki veri hareketlerine yoğunlaştığından dolayı bu diyagramlar aynı zamanda süreç model olarak da isimlendirilmektedir. Sistemin kendisi başlı başına bir iş sürecidir. Bu yüzden VAD kullanımının diğer bir faydası da söz konusu bu iş sürecinin alt süreçlere kolaylıkla ayrıştırılmasına olanak sağlamasıdır. Bu nedenle VAD, geliştirilmek istenen karmaşık sistemlerin anlaşılması ve işletilmesi amacıyla mantıksal ve fiziksel süreçlerin modellenmesinde kullanılır. VAD haricî varlıklar, veri akışı, süreç ve veri deposu olmak üzere dört bileşenden oluşur.

Harici Varlıklar (HV): HV, sistemde bulunan verinin kaynağını ya da verinin gideceği hedefi gösterir. Bir kişi, kurum, kurum birimi veya bir sistem olabilir. Haricî varlıklar kullanım durumlarda tanımlanan birincil aktörlere karşılık gelmektedir. Haricî varlıklar sisteme veri sağlarlar ya da sistemden veri alırlar. Her haricî varlığın bir adı ve açıklaması vardır. Haricî varlıklar, sistem dışında bulunurlar. Bununla birlikte sistemin bulunduğu işletmenin bir parçası olabilirler ya da olmayabilirler. Diyagram üzerinde veri akışını gösteren bağlantı çizgilerinin birbirine kesmemesi amacıyla aynı haricî varlık birden fazla kullanılabilir. Veri akışını gösteren bağlantı çizgisinin başladığı haricî varlığa girdi ya da kaynak varlık adı verilir. Bağlantının bittiği haricî varlığa ise çıktı ya da hedef varlık adı verilir. Haricî varlıkların diyagramda kullanılmasında aşağıdaki kurallara uyulması gerekmektedir.

  • Veri bir haricî varlıktan diğerine doğrudan hareket edemez. Eğer bu veri sistem için gerekli ise mutlaka bir süreç üzerinden taşınmalıdır. Aksi durumda VAD üzerinde veri akışı gösterilmez.
  • Haricî varlıklar bir isim veya isim tamlaması ile ifade edilirler.

Veri Akışı (VA) : VA, verinin sistem içinde gerçekleştirdiği ve yönü belli olan hareketidir. VA, sistem içinde bir yerden diğer bir yere doğru hareket eden bir veriyi ya da mantıksal veri koleksiyonunu ifade eder. Veri akışı, başlangıç veya bitişinde veri akış yönünü gösteren okların bulunduğu bağlantı çizgiler ile gösterilir. Aynı anda gerçekleşen veri akışları birbirine paralel bağlantı çizgileri ile gösterilir. Veri akışının diyagramda kullanılmasında aşağıdaki kurallara uyulması gerekmektedir.

  • Veri akışı, semboller arasında sadece tek yönde gerçekleşir. Süreç ve veri deposu semboller arasında güncelleme öncesi yapılan bir okumayı göstermek amacıyla her iki yönde de akış olabilir. Ancak, okuma ve güncelleme genellikle farklı zamanlarda gerçekleştiğinden iki ayrı ok ile ifade edilir.
  • Haricî Ver akışındaki ayrılma (çatallanma) aynı yerden ayrılan ortak verinin iki veya daha fazla süreç bileşenine, veri deposuna ya da haricî varlığa hareket ettiğini gösterir. Genellikle aynı verinin farklı kopyalarının farklı yerlere gittiğini ifade etmek için kullanılır.
  • Veri akışındaki birleşme, herhangi iki veya daha fazla farklı süreç, veri deposu veya haricî varlıktan tam olarak aynı verinin geldiği anlamına gelir.
  • Veri akışı çıkış yaptığı süreç bileşenine doğrudan geri dönemez. En azından bir sürecin veri akışını işlemesi, başka bir veri akışı üretmesi ve orijinal veri akısının başlangıç sürecine bundan sonra dönmesi gerekir.
  • Veri deposuna giden veri akışı, veriyi güncelleme anlamına gelir.
  • Bir veri deposundan gelen veri akışı, veriyi almak veya kullanmak anlamına gelir.
  • Veri akışı isim ya da isim tamlaması olarak tanımlanır. Veri akışları birlikte tek bir paket olarak hareket edebilir. Bu durumda tek bir ok üzerinde birden fazla veri akış ismi bulunabilir.

Süreç (S): Süreç, belirli bir işi gerçekleştirmek amacıyla elle veya bilgisayar ile yürütülen bir etkinlik ya da fonksiyondur. Her süreç, emir kipinde bir yüklem ile bitecek şekilde isimlendirilir. İsimler kısa olmalıdır ve sürecin ne yaptığını açıklayacak kadar bilgi içermelidir. Genellikle her süreç sadece tek etkinlik gerçekleştirir. Her sürecin mutlaka bir girdi ve bir de çıktı ver akışı bulunur. Süreçler, veri üzerinde değişiklik ya da dönüşüm gerçekleştirmektedir. Süreç bileşeninin diyagramda kullanılmasında aşağıdaki kurallara uyulması gerekmektedir.

  • Sadece çıktısı olan süreç olamaz. Bir nesne sadece çıktılara sahip se bu nesnenin haricî girdi varlık olması gerekir.
  • Sadece girdisi olan süreç olamaz. Bir nesne sadece girdilere sahip se bu nesnenin haricî çıktı varlık olması gerekir.
  • Süreç isimleri emir kipinde yüklemler ile sonlanmalıdır.

Veri Deposu (VD): VD, farklı fiziksel biçimlerde bulunabilen ve sistemdeki verileri saklayan ortamdır. Veri deposu, dosya klasörü, dosyalar ve veritabanı gibi bilgisayar tabanlı olabilir. Tüm veri depolarının, en az bir adet giriş veri akış bağlantısı ve benzer şekilde de en az bir adet çıkış ver akış bağlantısına sahip olması gerekmektedir. Süreç bileşeninin diyagramda kullanılmasında aşağıdaki kurallara uyulması gerekmektedir.

  • Veri bir veri deposundan diğer veri deposuna doğrudan hareket edemez. Veri mutlaka bir süreç yardımıyla hareket etmelidir.
  • Veri, bir haricî girdi varlıktan doğrudan veri deposuna hareket edemez. Veri, haricî girdi varlıktan veriyi alan ve aldığı veriyi veri deposuna saklayan bir süreç üzerinden hareket etmek zorundadır.
  • Veri, veri deposundan haricî çıktı bir varlığa doğrudan hareket edemez. Veri, veri deposundan veriyi alan ve aldığı veriyi haricî çıktı varlığına gönderen bir süreç üzerinden hareket etmek zorundadır.

Veri Akış Diyagramlarının Oluşturulması

VAD’ların oluşturulmasında yukarıdan-asağıya yaklaşımı kullanılmaktadır. Yukarıdan-Aşağıya Yaklaşım (TopDown Approach): Veri işleme ve bilgi sıralama stratejisidir. Ayrıstırma (decomposition) olarak da isimlendirilen bu yaklaşımda genel sistem her adımda kendini meydana getiren alt sistemlere bölünür ve ayrıntılandırılır. Çoğu iş süreci tek bir VAD ile açıklanamayacak kadar karmaşıktır. Bu amaçla birçok süreç modeli birden fazla VAD içeren VAD kümelerinden oluşmaktadır. Ilk VAD, sistem genelinde özet bir bilgi sağlarken, ek VAD’lar kullanılarak tüm is süreçlerinin her biri için daha fazla ayrıntı sunulmaktadır. Bu yüzden VAD kullanılarak süreç modellemede en önemli özellik; farklı VAD düzeyleri olusturmaktır. Her bir alt düzey VAD’da, sürecin kapsama alanı daraltılırken sürece ait daha fazla ayrıntıya yer verilmektedir. Sistem analistleri, iş süreçleri ile ilgili olarak VAD’larını oluştururken yukarıdanaşağıya bakış açısıyla, veri akışlarını aşağıda listelenen yedi adet adımı izleyerek kavramsallaştırır.

  • İş süreçlerinin bir listesi oluşturulur ve farklı haricî varlıklar, veri akışları, süreçler ve veri depoları belirlenir.
  • Haricî varlıkları ve veri akış yönlerini gösteren bağlam diyagramı oluşturulur. Bu diyagram, sisteme ait çok genel bir diyagramdır ve diyagram üzerinde ayrıntılı bir süreç ya da veri deposu bulunmaz.
  • İkinci aşamada “düzey 0 VAD” çizilir. Bağlam diyagramda belirtilmiş olan giriş ve çıkışlar sabit kalırken, bağlam diyagramda yer alan süreç üç ile dokuz süreç arasında yeni alt süreçlere ayrıştırılır. Veri depoları da kullanılarak, daha düşük düzeyde yeni veri akışları gösterilir.
  • Düzey 0 VAD içinde yer alan her bir süreç için alt düzey VAD’lar çizilir. Düzey 0 VAD’da yer alan süreçlerin parçalanmasıyla elde edilen diyagramlara çocuk VAD ya da alt VAD adı da verilmektedir.
  • Hatalar kontrol edilir ve her bir süreç ile veri akışına verilen isimlerin anlamlı olması sağlanır.
  • Elde edilen mantıksal VAD kullanılarak fiziksel VAD elde edilir. El ile gerçekleşen ve bilgisayar ile gerçekleşen süreçler arasında ayrımlar yapılır. Gerçek dosyalar ve raporlamalar, isimleriyle tanımlanır. Sürecin başarı ile tamamlandığını ya da hata meydana geldiğini göstermek amacıyla kontroller eklenir.
  • Programlama veya uygulamayı kolaylaştırmak amacıyla, fiziksel VAD üzerindeki diyagram parçaları gruplanabilir.

Bağlam Diyagram Çizimi: Sistemin sınırlarını, sistemle etkileşimde bulunan haricî varlıkları ve sistem ile haricî varlıklar arasındaki temel öneme sahip veri akışlarını gösteren VAD’dır. Bağlam diyagramı adı verilen ilk diyagram, sistem analistlerinin ve kullanıcıların sistem içinde gerçekleşen temel veri hareketlerini anlamalarına yardımcı olur. Fakat genel özellikleri içerdiği için sınırlı bilgi sunar. Başlangıç bağlam diyagramı, temel girişleri, genel sistemi ve çıkışları içeren genel bir görünüm sağlamaktadır. Tüm haricî varlıklar ve bu varlıklara giden veya bu varlıklardan gelen önemli veri akışları bağlam diyagramda gösterilir. Haricî varlıklar sistemin çevresel sınırlarını göstermektedir. Kavramsal olarak sistemde gerçekleşen veri saklama işlemleri tek bir süreç içinde olduğundan bağlam diyagramında veri deposu yer almaz.

Düzey 0 VAD Çizimi: Bir üst düzey VAD’ların alt düzey VAD’lara ayrıştırılması sonucunda bağlam diyagramın sağladığından daha fazla ayrıntı elde edilebilmektedir. İlk diyagramda belirtilmiş olan giriş ve çıkışlar daha sonraki tüm alt düzey VAD’larda sabit kalmaktadır. Bununla birlikte bir üst düzeyde yer alan diyagramdaki süreçler üç ile dokuz süreç arasında yeni alt süreçlere ayrıştırılır. Alt süreçler veri depolarıyla birlikte daha düşük düzey veri akış diyagramlarını gösterir. VAD’ları alt süreçlere ayrıştıran sistem analisti, veri hareketi ile ilgili olarak ayrıntıları belirtmeye başlar. İlk iki veya üç düzey için istisnai durumlar göz ardı edilmektedir.

Alt Düzey VAD’ların Çizilmesi : Düzey 0 VAD’daki her bir süreç, daha ayrıntılı alt diyagramlar oluşturmak amacıyla ayrıştırılabilir. Düzey 0 VAD’da alt süreçlere ayrıştırılan süreç üst süreç olarak isimlendirilirken, elde edilen diğer diyagrama alt düzey VAD adı verilmektedir. Üst düzey diyagramlardaki süreçler alt düzey VAD’lara ayrıştırılırken süreçlerin girdi ve çıktılarının korunması gerekmektedir. Alt Düzey VAD (Child DFD): Bir VAD içinde yer alan sürecin alt süreçlere ayrıştırılmasıyla elde edilen VAD’dır. Dengeleme, VAD üzerindeki bir sürecin daha alt düzey VAD’a ayrıştırılmasında girdi ve çıktıların korunmasıdır. Bir veri akışı, herhangi bir düzeyde birden fazla veri akışının bileşimi şeklinde süreç tarafından girdi olarak kabul edilebilir. Bu durumda bir sonraki düzeyde, ilgili süreç farklı alt süreçlere ayrıştırılır. Bileşik veri akışı bileşenlerinin bu alt süreçler tarafından işlenerek bileşik veri akışının bölünmesi sağlanmış olur. Bu durumda herhangi bir VAD dengesizliği söz konusu değildir. Çünkü her diyagramda hala aynı miktarda girdi bulunmaktadır.

Mantıksal ve Fiziksel Veri Akış Diyagramları

VAD’lar mantıksal ve fiziksel olmak üzere iki sınıfta incelenirler. Mantıksal VAD, yapılacak olan işe ve bu işin nasıl yapılacağına odaklanır. Mantıksal VAD’da sistemde yer alacak işletme faaliyetleri, her bir faaliyet tarafından üretilecek ve kullanılacak veriler tanımlanır. Fiziksel VAD ise sistemin nasıl uygulanacağını, hangi donanım, yazılım, dosya ve insan kaynağının kullanılacağını gösterir.

Sistem geliştirmede genel olarak dört farklı tipte VAD kullanılır. Mevcut sistem analiz edilip, mevcut fiziksel VAD elde edilir. Fiziksel VAD’a bağlı olarak mevcut mantıksal VAD oluşturulmaya başlanır. Daha sonra mevcut mantıksal VAD’a yeni özellikler eklenerek önerilen mantıksal VAD elde edilir. Son olarak yeni geliştirilen (ya da iyileştirilen) sistem için önerilen fiziksel VAD oluşturulur.

Mevcut fiziksel ve mantıksal VAD’ların oluşturulması, mevcut sistemin gerçekleştirdiği işleri anlamak için gereklidir. Fakat genellikle zaman aldığı için ihmal edilerek doğrudan önerilen mantıksal VAD oluşturma adıma geçilmektedir. Bu düşünce yanlıştır. Çünkü mevcut mantıksal VAD oluşturmak için zaman ayırmanın önemli bir avantajı, mevcut mantıksal VAD’ın yeni geliştirilmesi planlanan sistemde de kullanılabilmesidir. Oluşturulan mevcut mantıksal VAD üzerindeki gereksiz süreçler ayıklanıp çıkarılabilir. Yeni özellikler, etkinlikler, girdiler, çıktılar ve saklanması gerekli yeni veriler eklenebilir. Bu şekilde eski sistem üzerindeki olmazsa olmaz temel özelliklerin yeni sistemde de bulunması garanti altına alınmış olur. Önerilecek sistem için taban oluşturan mevcut sistemin mantıksal modelinin kullanılması yen sistem tasarımına kademeli bir geçiş yapılmasını sağlamaktadır. Yeni sistemin önerilen mantıksal VAD geliştirmesi tamamlandıktan sonra yeni sistem için kullanılacak olan fiziksel VAD oluşturma aşamasına geçilmektedir.

Süreçlerin Mantıksal Modellenmesi

Mantıksal modelleme, VAD üzerinde görülen süreçlerin iç yapılarının ve işlevlerinin ifade edilmesidir. VAD sayesinde süreçlerin isimleri ve hangi işi gerçekleştirdikleri konusunda bilgi sahibi olunabilmektedir. Fakat işi nasıl yaptıkları konusunda tam bir bilgi sahibi olmak mümkün degildir. Herhangi bir bilgi sisteminde sistem süreçlerinin yapı ve işlevselliği önemli bir unsurdur. Bu yüzden de bilgi sisteminin programlama ve uygulama geliştirme aşamasına geçilmeden önce süreçlerin açık ve net bir biçimde tanımlanmaları gerekmektedir. Süreç tanımlamaları VAD üzerinde bulunan en alt düzey VAD’daki süreçler üzerinden yapılır. Süreç Tanımlama Formu: VAD üzerindeki süreçlerin tanımlanması amacıyla kullanılan ve sistem analistleri tarafından hazırlanan bir kâgıt form ya da bilgisayar destekli sistem geliştirme araçlarındaki bir form ekranıdır. Her bir süreç tanımlaması ayrı bir form üzerinde gerçekleştirilir. Süreç tanımlama formlarına aşağıdaki bilgiler girilir:

  • Süreç Numarası: VAD üzerindeki süreç numarası ile aynı olmalıdır. Bu özellik, sistem analistinin herhangi bir süreç üzerinde çalışmasına, süreci gözden geçirmesine olanak sağlar.
  • Süreç adı: VAD üzerindeki süreç adı ile aynı olmalıdır.
  • Süreç tanımı: Sürecin hangi işlemi gerçekleştirdiği ile ilgili kısa bir açıklama yazılmalıdır.
  • Girdi veri akışları: VAD üzerinde süreç içinde işlenmek üzere gelen veri akış listesi belirtilir.
  • Çıktı veri akışları: VAD üzerinde süreç içinde işlendikten sonra süreç dışına gönderilen veri akış listesi belirtilir.
  • Süreç tipi: Sürecin nasıl gerçekleştirileceği açıklanır. Süreç; elle, otomatik ya da çevrimiçi olabilir. Çevrimiçi ve bilgisayar destekli işleyecek süreçler için ekran tasarımı yapılır. Elle işleyecek süreçler için ise ayrıntılı tanımlanmış yönergelerin oluşturulması gerekmektedir.
  • Mevcut kod ve yönergeler: Süreç içerisinde daha önceden yazılmış program kodları ve hazırlanmış yönergeler kullanılabilir. Bu bölümde alt program, yordam, fonksiyon, web servisi, uygulama programlama arayüzü (API) ya da kütüphane isimleri vb. program bileşenleri ile yönerge isimleri yer almalıdır.
  • Süreç mantıksal modeli: Süreçte gerçekleştirilecek işleve ait kuralların programlama dili yerine günlük konuşma dilinde açıklandığı bölümdür. Bu kurallar; yordamlar, bazı koşul durumları ve formülleri içerir. Bu bölümde çoğu zaman yapısal dil, karar tabloları veya karar ağaçları modelleme yöntemleri kullanılabilir.
  • Çözülmeyen soru ve sorunlar: Sürecin mantıksal modellemesi sırasında karşılaşılan ve cevaplanmamış soru ve sorunlar buraya yazılır. Bu soru ve sorunlarla ilgili olarak ilgili kullanıcılar ile yapılacak görüsmeler sonucunda sistem tasarımına yeni süreçler eklenebilir.

Süreç tanımlama formu, süreç içindeki işlevler hakkında ayrıntılı bilgi verir ve özel süreç adımları ile iş mantığının sunulmasına yardımcı olur. Süreç mantıksal modelinin açıklanmasında kullanılan yöntemler yardımıyla doğru, eksiksiz ve özlü bir mantıksal model yaratılmasına olanak sağlanmaktadır. Sıklıkla kullanılan süreç mantık modelleme yöntemleri arasında yapısal dil, karar tabloları ve karar ağaçları yer almaktadır.

Yapısal Dil: Yapısal dil (structured english), süreçlerin mantıksal olarak ifade edilmesine olanak sağlayan ve standart İngilizce kelimelerden oluşturulmuş bir alt kümedir. Yapılandırılmış dil ve İngilizce “pseudo code“ kelimesinin karşılığı olan “sözde kod” tanımları eş anlamlı olarak kullanılmaktadır. Süreç mantığını modelleme yöntemi olarak yapısal dil yöntemi kullanıldığında aşağıdaki kurallara uyulması faydalı olacaktır:

  • Sıralı (ardışık) işlemler, karar işlemleri, durum kontrolleri ve döngü (tekrarlama) işlemleri için oluşturulmuş dört temel yapı bloğu kullanılmalıdır.
  • Kolay okunabilir olması amacıyla girintili yazılmalıdır.
  • Süreç kurallarını tanımlayıcı özellikte sınırlı sayıda kelime kullanılmalıdır.

Karar Tabloları: Karar tablosu, süreç içinde karşılaşılabilecek koşul ve bu koşullara karşılık uygulanması gereken kuralların her bir birleşimini gösteren mantıksal yapıdır. Süreç içindeki iş mantığında birçok şartlı durum ile karşılaşılıyor ve karşılaşılan her bir farklı durum için çeşitli işlevler gerçekleştirmek gerekiyorsa süreç iş mantığının yapısal dil ile ifade edilmesi oldukça zordur. Kullanıcıların, süreç mantığının modellenmesinde kullanılan çok sayıdaki iç içe IF yapısal bloğu gözden geçirmesi ve yorumlaması zor olmaktadır. Süreç iş mantığının karmaşık oldugu durumlarda, karar tabloları kullanılması, süreç mantıksal modelinin anlaşılmasını kolaylaştırmaktadır. Karar tablosu, koşullar, alternative koşullar, eylemler ve eylem kayıtları olmak üzere dört ana bölümden meydana gelmektedir.

  • Koşullar: Tablonun sol üst bölümüne süreç içerisinde mümkün olan karşılaşılabilecek tüm koşullar yazılır. Koşullar içinde birbirinin tersi durumlar söz konusu olduğunda bu koşullar birleştirilir. Böylelikle koşul sayısı da sadeleştirilmiş olur.
  • Koşul Alternatif Değerleri: Tablonun sağ üst bölümünde bulunur. Kosul alternatif değerleri koşul sayısına bağlı olarak değişir. Koşulun gerçekleşmesi ya da gerçekleşmemesi durumunda hangi koşul alternatif değerinin uygulanacağını gösterir. Koşul alternatif değerleri Evet (veya 1) ya da Hayır (veya 0) lardan oluşur. Belirli bir koşula ilişkin koşul alternatif değerlerinin sayısı diger koşulların sayısına bağlıdır ve bu sayı aynı zamanda kural sütun sayısını belirler.
  • Eylemler: Karar tablosunun sol alt bölümünde yer alır. Kosullara bağlı olarak gerçekleştirilmesi olası tüm eylemler bu bölümde listelenir.
  • Eylem Kayıtları: Karar tablosunun sag alt bölümünde bulunur. Ilgili kural için hangi eylemin uygulanacağını belirtir. Gerçeklestirilecek olan eylem satırı ile kural sütunun kesiştiği hücreye “X” işareti konur.

Hangi eylemin yapılacağını bulmak amacıyla karar tabloları kullanıldığı zaman süreç iş mantığı saat yönünde hareket eder. Önce karşılaşılan koşul altında hangi kuralın uygulanacağı belirlenir. Sonra da kural veya kurallara karşılık gelen eylemler gerçekleştirilir. Bir karar tablosunda kurallara karşılık gelen satırlardaki koşullar iki değerden birini alabilir. Örneğin Evet/Hayır, Var/Yok, Olumlu/Olumsuz vb. Bu durumda koşul sayısına n denilirse, koşul satır sayısına bağlı olarak elde edilebilecek koşul birleşimlerinden oluşmuş kural sayısı en fazla 2n olacaktır.

Karar Ağaçları: Yapılandırılmış karar verme süreçlerinde karmaşık dallanmalar oluştuğunda sürecin mantıksal modellenmesi için kullanılan yöntemdir. Karar ağacı, karar tablosunda bulunan koşul, eylem ve kuralların grafiksel olarak yatay bir şekilde gösterilmesidir. Bir karar ağacında başlangıç noktasına kök (root) adı verilmektedir. Koşullara bağlı olarak dallanan karar ağacının en sağında ise uygulanacak eylemin ne oldugunu gösteren yaprak (leaf) yapıları bulunmaktadır. Hangi yöntemin kullanılacağı sistem analistinin tercihine bağlıdır. Karar tablosu kullanılması çok karmaşık koşul birleşimlerinin ele alınmasında etkili bir yöntemdir. Bununla beraber görece olarak daha basit koşul birleşimine sahip olan süreçlerin mantıksal modellenmesinde etkili bir yol olarak karar ağaçları kullanılabilmektedir.


Yukarı Git

Sosyal Medya'da Paylaş

Facebook Twitter Google Pinterest Whatsapp Email