Temel Gerontoloji Dersi 7. Ünite Sorularla Öğrenelim
Yaşlılara Yönelik Sosyal Politikalar Ve Sosyal Yaşam Çevresinin Düzenlenmesi
- Özet
- Sorularla Öğrenelim
Ülkemizde bireylerin doğumda beklenen yaşam sürelerinin giderek artmasında rol oynayan faktörler nelerdir?
Ülkemizde bu değişim birçok etmenden etkilenmekle birlikte, bunların en önemlileri; bebek ölüm oranının azalması, özellikle 1984 sonra etkin aile planlaması uygulamalarıyla doğurganlık oranının düşmesi, tıp teknolojisindeki ilerlemelerin tanı ve tedavi yöntemlerinin gelişmesine etkisi ile bireylerin doğumda beklenen yaşam süresi giderek artmaktadır
Yaşlılara yönelik sosyal politikalar oluşturulmasının nedenini ekonomi odaklı olarak açıklayınız.
Yaşlı nüfusun artması ile birlikte çalışmayan ancak buna rağmen devletin maaş ödemesi, sağlık gideri gibi konularda harcamalar yapmasını gerektiren yaşlı kesim belli ekonomik önlemlerin de alınmasına neden olmaktadır. Çalışan kesimin çalışmayan bu kesimin giderlerini de karşılamak zorunda kalması yani bağımlılık oranının artması ülkeler için istenmeyen bir durumdur.
Aile yapısındaki dönüşümün yaşlılara yönelik sosyal politikalara yansıması ne şekilde olmuştur?
Geleneksel geniş aile yapısından çekirdek aile yapısına geçiş ailedeki dönüşümün en belirgin şeklidir. Ailenin yaşlılarına bakma işi önceden aile içinde gerçekleştirilen bir görev iken çekirdek aile ile birlikte bu bakım hizmetleri özel sektöre ya da devletim bakım hizmeti verdiği merkezlere doğru kaymıştır. Yaşlılar ya yalnız yaşamakta ya bu merkezlerde bakılmaktadır.
Demokratik yönetimlerin yaşlılara yönelik sosyal politikalara önem vermesinin en pragmatik nedeni ne olabilir?
zamanla yaşlı nüfusunun artması bu nüfustan alınabilecek oy sayısının da artması anlamına gelmektedir. Siyasi partiler bu sayısal gücün farkında olarak yaşlılara yönelik politikalara parti programlarında yer vermektedirler.
"Sosyal devlet" ne anlamda kullanılmaktadır?
“Sosyal devlet” ilkesi; herkese, içinde yaşamakta olduğu toplumun olanaklarına uygun bir yaşam düzeyini sağlamakla kendini görevli bilen devlet anlayışını ifade eder. Bu ilkeyi benimseyen devletler, vatandaşların sosyo-ekonomik durumlarını
iyileştirmek, insan onuruna yaraşır bir hayat sürmelerini sağlamak ve sosyal güvenliklerini temin etmek hususlarında kendilerini yükümlü görmüşlerdir. Bu yükümlülükler, anayasal dayanaklarla da “görev” haline gelmiştir.
Sosyal devlet ilkesi sonucunda, yaşlıların bakım, gözetim ve korunma gibi ihtiyaçlarının yerine getirilmesinin, yaşlılar için bir “hak” halini alması uluslararası platformda hangi belge ile sağlanmıştır?
BM tarafından 12 Nisan 2002’de Madrid’de gerçekleştirilen Uluslararası Madrid
Yaşlanma Hareketi Planında “hak” şeklinde uluslararası baz da sabit bir hal almıştır.
Yaşlılık sigortasının amaçları nelerdir?
Yaşlılık sigortasının iki temel amacı vardır; birincisi hayat süreci içinde bireylerin tüketimini kolaylaştırmak, ikincisi ise güvenliktir. Birincisinde, artık kişinin çalışmadığı durum olan emeklilik zamanlarında, kişiye bir gelir sağlanması suretiyle, kişinin tüketim ihtiyaçlarını temini amaçlanmaktadır. İkincisi ise, özellikle uzun ömürlülük durumlarında, kişiyi güvence altına almak anlamına gelmektedir.
Ülkemizde yaşlılık maaşının ödenme dönemlerini yazınız.
Ülkemizde yaşlılık maaşı üç aylık dönemler halinde Mart, Haziran, Eylül ve Aralık aylarında ödenmektedir.
Yaşlılarda görülen başlıca psiko-sosyal sorunlara örnekler veriniz.
Yaşlılarda başlıca görülen psiko-sosyal sorunlar kısaca şunlardır:
- Fiziksel güçten düşme ve emeklilik gibi nedenlerden dolayı meslekî ve toplumsal
fonksiyonlardan ayrılma, - Sosyal etkileşimden mahrum olma ve toplumdan kısmen veya tamamen uzaklaşma veya dışlanma,
- Aile fertlerinden kopma, yalnızlığa ve içine kapanmanın bir sonucu olarak kendini lüzumsuz ve faydasız hissetme ve psiko-sosyal sorunların ve bunalımların içine sürüklenme.
Ulusal Yaşlı Sağlığı Programının amacına ulaşması için neler yapılması gerekir?
- Sağlıklı yaşlanma ve yaşlı sağlığı sorunlarını gündeme getirerek, yaşlıların sağlık ve sosyal gereksinimleri konusunda gereksinimlerine dikkat çekmek, farkındalık yaratarak hizmet talebinde bulunmayı sağlamak,
- Sağlık ekibi üyelerinin dikkatlerini çekerek verilecek hizmetlerin güçlendirilmesini ve kalitesinin arttırılmasını sağlamak,
- Yaşlılık dönemindeki kronik hastalıklar ve komplikasyonları, özürlülük ve yetersizlikleri azaltmak, yaşam kalitesini arttırmak için topluma ve yaşlı bireylere danışmanlık, düzenli sağlık taraması ve izlemleri, tedavi, rehabilitasyon, kurum ve evde bakım hizmetlerinin verilmesini kapsamaktadır
Patolojiyi tanımlayınız.
Patoloji; hastalıklara yol açan nedenleri, bunların doku ve organları etkileme biçimlerini, hastalıklı doku ve organların özellikle morfolojik (biçimsel, görüntüsel) özelliklerini inceleyen bilim dalıdır.
Yaşlıların toplumdan uzaklaşmalarına ve kendilerini yetersiz hissetmelerine neden olan süreç nasıl işlemektedir?
Fiziksel etkinliklerin azalması, rollerin kaybı, yaşlıların toplumdan uzaklaşmasına ve kendi iç dünyasına çekilmesine neden olmaktadır. Kaybolan bu roller bireyin aile ilişkilerini, mesleğini ve topluma ait oluşunu olumsuz olarak etkilemektedir. Yaşlı bireyin yaşamdaki etkinliğinin giderek azaldığı kabul edilmekle birlikte, toplumun da yaşlı bireyden uzaklaşması ile toplumsal etkinliği azalmaktadır. Ayrıca gelişen toplumlarda yaşlıların yapabildikleri ile teknolojik gelişim hızı ve olanakları paralel olamamaktadır. Bu değişim hızına yetişemeyen ya da beklentileri karşılanmayan yaşlı birey de zaman zaman çağa ayak uyduramamaktadır. Bu durum ise yaşlı bireyin güvenlik, saygı, sevgi, ait olma ve gibi gereksinimlerini tehdit etmektedir
Gerontofobiyi tanımlayınız.
Gerontofobi, yaşlılık korkusu ve toplumda genel olarak yaşlı ve yaşlılığın kabul edilmemesi biçiminde tanımlanmaktadır
Yaşlı ayrımcılığını açıklayınız.
Bu kavram; “ileri yaşlardaki bireylere yönelik ön yargıyı, tutum ve davranışlar aracılığıyla ifade eden bir terim” olarak tanımlamıştır. yaşlı ayrımcılığı; bir kişiye sadece yaşı nedeniyle gösterilen farklı tavır, ön yargı, tutum ve davranışları ifade etmekte ve hem olumlu hem de olumsuz tutumları kapsamaktadır. Olumlu tutumlar; sevecenlik, bilgelik, güvenilirlik, politik güç, özgürlük ve mutluluk gibi öğeleri; olumsuz tutumlar ise, hastalık, iktidarsızlık, çirkinlik, zihinsel fonksiyonlarda gerileme, ruhsal hastalık, işe yaramazlık, izolasyon, yoksulluk ve depresyon gibi öğeleri içermektedir.
Yaşlılık, yaşlı olma, ihtiyarlama sözcükleri de genellikle negatif anlam taşımaktadır. Bunlar genellikle bunama, güçsüzleşme, hastalıklı olma, eskime, kötüleşme, yıpranmış olma, fonksiyon görememe gibi olumsuz ifadeleri içermektedir
Yaşlı ayrımcılığının teorik temelleri nelerdir?
Yaşlı ayrımcılığının teorik temelleri: dört etkenden oluşmaktadır:
- Yaşlı ayrımcılığına ilk etken ölümden duyulan korkudur.
- İkinci etken özellikle medyada gençliğe, bedensel güzelliğe ve cinselliğe verilen önemdir.
- Üçüncü etken ekonomik verimliliğe ve üretkenliğe verilen önemdir.
- Yaşlılar ile yapılan araştırmaların çoğunluğu huzurevleri, bakımevleri ve hastanelerde yapılmasından kaynaklanmaktadır.
Yaşlılarla yapılan araştırmaların çoğunluğunun bakımevi, huzurevi gibi yerlerde yapılmasının yaşlı ayrımcılığına etkisi nedir?
Bu araştırmalar yaşlıların sürekli bakıma muhtaç olarak algılanmasına neden olmuştur. Oysa yaşlı nüfusunun sadece %5’i kurumlarda yaşamaktadır.
Rekreasyonu tanımlayınız.
Rekreasyon: Yenileme ve yeniden yapılanma demektir. Türkçe karşılığı, boş zamanları değerlendirme olarak kullanılmaktadır. Toplulukların ve insanların, boş zamanlarında eğlendirici ve sağlıklı aktiviteler yapmasına rekreasyon denilmektedir.
Kent tasarımının yaşlılara uygun hale getirilmesi için yapılması gerekenler nelerdir?
- Rahatsız edici gürültü ve koku önlenmeli, yeşil alanlar, dinlenme alanları ve ulaşılabilir yerde yeterli sayıda tuvalet olmalıdır. Kaldırımlar yaşlıların rahatlıkla hareket etmesini sağlayacak biçimde yapılmalı, dar, engebeli, bozulmuş, kenarları yüksek olmamalı; düz, alçak, kaymayan özellikte, tekerlekli sandalye geçişine, yürüme ve bisiklet süremeye uygun olmalıdır.
- Bina tasarımında asansör, yürüyen merdiven ve yüzeyler kaygan olmamalıdır.
- Ulaşımla ilgili düzenlemeler yapılmalıdır. Toplu taşıma araçları yaşlıların rahatlıkla kullanabilecekleri biçimde tasarlanmalıdır.
- Yaşlıların barınma yerlerinde temel gereksinimler karşılayacak elektrik, su ve ısınma sağlanmalıdır. Evler yaşlının yalnız başına rahat hareket etmesini sağlayacak, ev içi kaza riskini en aza indirecek biçimde tasarlanmalıdır.
- Yaşlıların evleri kendilerini güvende hissetmeleri için yakınları veya arkadaşlarına, alışveriş yerlerine, sağlık kuruluşlarına, parklar vb. yerlere yakın olmalıdır.
- Sosyal çevre açısından, yaşlıların bir araya gelebilecekleri, sosyal paylaşım ortamları yaratılmalı ve üretkenliği sağlayacak uğraşılar yönlendirilmelidir.
Yaşlıların barınma ve çevre koşullarının, yaşlıların kısıtlılıklarıyla yalnız yaşamalarını sağlayacak biçimde geliştirilmesi gerektiği vurgulayan ve Birleşmiş Milletler tarafından kabul edilen plan hangisidir?
Birleşmiş Milletler tarafından 2002 yılında “Madrid Uluslararası Yaşlanma Eylem Planı” kabul edilmiştir. Bu eylem planında, barınma ve çevre koşullarının, yaşlıların kısıtlılıklarıyla yalnız yaşamalarını sağlayacak biçimde geliştirilmesi gerektiği vurgulanmıştır.
"Yaşlı Dostu Kentler" kavramının doğmasına neden olan program ve bu programı oluşturan kuruluşu yazınız.
Yaşlılar ve yaşlılığa olan ilgi sonucunda, Dünya Sağlık Örgütü tarafından “Yaşlı Dostu Çevre Programı” oluşturulmuştur. Yaşlı Dostu Çevre Programı, toplumlarda aktif ve sağlıklı yaşlanmaya katkıda bulunan çevresel ve sosyal faktörleri ele alan uluslararası bir girişimdir. Kentlerin ve toplumların yaşlı dostu haline getirilmesi, nüfusun yaşlanmasına karşı yanıt oluşturabilmek için en etkili politika yaklaşımlarından birisidir. Bu yaklaşım “Yaşlı Dostu Kentler” kavramının doğmasına neden olmuştur.
Yaşlı ayrımcılığı terimi ilk olarak kim tarafından ve ne zaman kullanılmıştır?
Yaşlı ayrımcılığı terimi ilk defa 1969 yılında Amerika Ulusal Yaşlılık Enstitüsü başkanı Gerontolog Robert Butler tarafından kullanılmıştır.
Türkiye'de kentleşmenin aile yapısını değiştirmesi yaşlılar üzerinde nasıl bir etki yapmıştır?
Türkiye’de kentleşme ve sanayileşme özellikle büyük kentlerde, aile yapılarında önemli değişikliklere neden olmuştur. Ataerkil aile yapısından çekirdek (modern) aile yapısına çok hızlı bir geçişin sürdüğü ülkemizde bu değişimden en çok etkilenen yaşlılardır. Geleneksel değerleriyle bağlarını koparmamış aileler yaşlılarını yanlarında ikamet ettirmeye devam etmişlerdir, ancak ikinci kuşak kentliler itibarıyla yaşlılar yine evlatlarına yakın kendi evlerinde yalnız yaşamaya başlamışlardır. Yaşlının aile dışında ikamet etmeye başlamasıyla buna uygun yeni değerler, kurallar ve normlar konulmaya başlanmıştır. Yıllardır aile içinde söz sahibi olan yaşlılar kentlerde yaşam şartlarının güçleşmesi ile birlikte ailelere yük olmaya başlamışlardır. Kadının aile dışında çalışması da doğum oranlarını azaltmakta ve dolayısıyla yaşlı nüfusunu artırmaktadır. Bunun haricinde kadının çalışma hayatı ev işleri için ayırdığı zamanı azaltmaktadır. Böylece evde birlikte yaşanılan yaşlının aileye yük olarak algılanması ülke içine ya da dışına olan göçler yaşlı nüfus için öncelikle bakım sorunu olmak üzere birçok sorunu da beraberinde getirmektedir. Kentsel bölgede yaşayan yaşlılarda bakım sorunlarının yanı sıra sosyal destek yetersizliği, yalnızlık ve saygınlık kaybı bu konuda yaşanan en önemli sorunlardır