Uluslararası Örgütler Dersi 5. Ünite Sorularla Öğrenelim
Küresel Ekonomik Örgütler
- Özet
- Sorularla Öğrenelim
Büyük Buhran hangi tarihte yaşanmıştır?
Büyük Buhran 1929 yılında yaşanmıştır.
Altın standartının yıkılmasının nedenleri nelerdir?
Savaşın ekonomilerde yarattığı yıkım, dış ticarette korumacı önlemlerin artması, Almanya’nın Savaşı kazanacağı beklentisiyle aşırı borçlanması sonucunda yaşadığı hiperenflasyon ve nihayetinde 1929 yılında yaşanan Büyük Buhran altın standardının yıkılmasına sebep olmuştur.
Komşudan dilenme politikası nedir?
Komşudan dilenme politikası ülkelerin kendi üretim ve istihdam seviyesini korumak veya artırmak için ithalatı kısıtlayıcı önlemler ve devalüasyon uygulamalarıyla yurtiçi talebi ithal mallardan yurtiçinde üretilen mallara doğru kaydırmaya çalışmalarıdır. Diğer yandan da devalüasyon aracılığıyla ihracat teşvik edilir. Ancak ülke açısından dış dengeyi sağlamaya yardımcı olan bu politikalar ticaret ortağı olan ülkelerde tam tersi etki yaratacak, dış ticaret açığının ve işsizliğin artmasına yol açacaktır.
1944 yılında Birleşmiş Milletler Para ve Finans Konferansı sonrası kurulan uluslararası örgütler nelerdir?
Konferansın sonucunda kabul edilen Bretton Woods Anlaşması ile 22 Temmuz 1944 tarihinde kapitalizmin yaşadığı krizi aşmak ve yeni bir uluslararası ekonomik düzen kurmak amacıyla iki uluslararası örgüt kurulmuştur. Bretton Woods ikizleri olarak anılan bu örgütler Uluslararası Para Fonu (IMF) ve Dünya Bankası olarak da tanınan Uluslararası İmar ve Kalkınma Bankası (IBRD)’dır.
IMF'nin ilk mali yardımı hangi ülke için gerçekleştirilmiştir?
İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra kurulacak, uluslararası ekonomik sistemin temelini oluşturan Bretton Woods Anlaşması’nın 22 Temmuz 1944 tarihinde imzalanmasının ardından 27 Aralık 1945 tarihinde Uluslararası Para Fonu faaliyetlerine başlamıştır. Gerçekleştirdiği ilk mali yardımda 1947 yılında Fransa’ya 25 milyon dolar kredi sağlamıştır.
IMF hangi amaçlarla kurulmuştur?
IMF, uluslararası parasal işbirliği ve döviz
kuru istikrarını desteklemek, ekonomik büyüme ve istihdam artışını teşvik etmek ve
üye ülkelerin karşılaştığı ödemeler dengesi finansmanı sorunlarına yardımcı olmak amaçlarıyla kurulmuş bir uluslararası kuruluştur.
Washingtong Konsensüsü'nün ilkeleri nelerdir?
Washington Konsensüsü olarak da anılan neoliberal ekonomi politikaları krizden çıkmak için izlenmesi gereken politikaların ana hatlarını belirlemektedir. Buna göre uluslararası ekonomik sistemle entegre olan ülkelerde;
• Mali disiplin sağlanmalı,
• Özel mülkiyet korunmalı
• Kamu harcamaları azaltılmalı,
• Kamu teşebbüsleri özelleştirilmeli
• Vergi reformu gerçekleştirilmeli,
• Dış ticaret serbestleştirilmeli,
• Finansal reform gerçekleştirmeli,
• Sermaye hareketleri serbest bırakılmalı, faiz
oranları piyasada belirlenmeli,
• Doğrudan yabancı sermaye yatırımları teşvik edilmeli,
• Devletin piyasa üzerindeki kontrolleri kaldırılmalıdır
IMF'nin temel amaçları nelerdir?
IMF’nin temel amacı, uluslararası parasal ve finansal sistemin istikrarını sağlamaktır. Dolayısıyla uluslararası finansal sistemi etkileyecek krizlerin etkilerini azaltabilmek için üye ülkeler ile birlikte çalışır, onlara yardımcı olur. Fon’un amaçları IMF’yi kuran Anasözleşme’nin 1’nci maddesinde;
• Uluslararası parasal işbirliğini teşvik etmek,
• Uluslararası ticaretin dengeli büyümesini ve
yaygınlaşmasını kolaylaştırmak,
• Döviz kuru istikrarını desteklemek,
• Çok taraflı bir ödemeler sistemi kurulmasına yardım etmek,
• Ödemeler dengesi güçlükleri yaşayan üyelere yeterli koruma önlemleriyle beraber kaynaklar sunmak olarak belirtilmiştir.
IMF hangi alanlarda teknik yardım ve eğitim sağlamaktadır?
IMF, özellikle dört alanda teknik yardım ve eğitim sağlar:
• Para ve maliye politikaları, para politikası
araçları, bankacılık sisteminin denetim ve
yeniden yapılandırılması ve merkez bankalarının yapısal gelişimi,
• Maliye politikası ve yönetimi (vergi ve gümrük politikaları ve yönetimi, bütçe hazırlama, harcama yönetimi, sosyal güvenlik ağlarının tasarımı, iç ve dış borç yönetimi vb.)
• İstatistiksel verilerin gerçeği yansıtması,
• Ekonomik ve malî mevzuat.
Guvernörler Kurulu nedir?
IMF’nin en yetkili organıdır. Kurul, her üye ülke tarafından atanmış bir Guvernör ile toplantılara katılabilen ve ancak Guvernörün bulunmadığı zamanlarda onun yerine oy kullanmaya yetkili olan bir Guvernör Vekili’nden oluşur. Guvernör ve Vekili’nin atanma süreleri bulunmamaktadır. Genelde ülkelerin maliye bakanları Guvernör, merkez bankası başkanları da vekillik görevini yüklenirler. Guvernörler Kurulu kendi aralarından bir Guvernörü, Guvernörler Kurulu Başkanlığına seçerler. Türkiye adına Guvernörlük görevi Hazine ve Maliye Bakanı, Guvernör Vekilliği ise Merkez Bankası Başkanı tarafından yerine getirilir.
İcra Direktörleri Kurulu'nun IMF içindeki görevi nedir?
İcra Direktörleri Kurulu Fon’un politikalarının oluşturulduğu ve tüm kredi işlemlerinin yürütüldüğü organdır. IMF’nin günlük işlerini yürütme ve üye ülkelerin gözetimi görevleri 24 üyeden oluşan İcra Direktörleri Kurulu tarafından yerine getirilir. 189 üye ülke arasında en yüksek kotaya sahip ABD, Japonya, Çin, Almanya, Fransa, İngiltere, Rusya ve Suudi Arabistan İcra Direktörleri Kurulunda doğrudan temsil edilir. 16 gruba ayrılan diğer ülkelerin temsili, her grup için ikişer yıllık dönemler için seçilen icra direktörleri aracılığıyla sağlanmaktadır. 2022 yılına kadar Türkiye, Avusturya, Belarus, Çekya, Macaristan, Kosova, Slovakya ve Slovenya ile aynı grupta yer alacaktır. Bu grubun 2014-2016 döneminde İcra Direktörlüğü görevini yürüten Türkiye 2018-2020 döneminde yeniden bu görevi üstlenecektir.
İcra Direktörleri Kurulu, Guvernörler Kurulu’nun yetki verdiği alanlarda faaliyet gösterir. İcra Direktörleri Kurulu 5 yıllık bir dönem için IMF Başkanı’nı (Genel Direktör) seçer. IMF çalışanlarının en üst düzey yöneticisi olan ve dört idari yardımcısı bulunan Başkan gelenek olarak Avrupa ülkelerinden seçilir. Başkanın oy hakkı yoktur. İcra Kurul’da kararlar toplam oy gücünün salt çoğunluğuyla alınır.
IMF'nin ülkelere kullandırdığı kredilerin kaynakları nelerdir?
IMF’nin üyelerine kullandırdığı kredilerin temel olarak dört kaynağı bulunmaktadır: Birincisi üye ülkelerin IMF’ye katıldıkları zaman ödedikleri katkı paylarından (kotalar) ve kota artırımlarından sağlanmaktadır. Kotaların % 25’i normal olarak rezerv para birimleri üzerinden; kalanı ise ülkelerin kendi para birimleri cinsinden ödenebilmektedir.
İkinci olarak IMF, Fon kaynaklarını desteklemek üzere ödemeler dengesi pozisyonu güçlü durumda bulunan üye ülkelerden borçlanabilmektedir. Üçüncü kaynak olan Fon’un elde ettiği faiz gelirleri ise daha ziyade faiz giderleri ile yıllık idari harcamalarını karşılamak için kullanılmaktadır. Son olarak da Fon elinde bulunan altın varlıklarının satışı yoluyla kaynak sağlayabilir.
Dünya Bankası Grubu hangi paydaşlardan oluşmaktadır?
Bretton Woods Konferansı’nda belirlenen amaçlardan birisi de Savaş sonrası tahrip olmuş ekonomileri yeniden inşa etmektir. Uluslararası İmar ve Kalkınma Bankası (IBRD) bu amaçla kurulmuştur. İlk defa Economist dergisinde IBRD’ye atfen Dünya Bankası ifadesinin kullanılmasıyla bu kavram yerleşmiştir. Banka üyesi ülkelerin sermayeye katkılarıyla oluşan kaynaklar başlangıçta Savaş sonrası Avrupa’nın yeniden imarına yönelik altyapı yatırımlarının finansmanında kullanılmıştır. Avrupa Kıtası’nda ekonomik toparlanma yaşandıktan sonra Banka ilgisini Latin Amerika, Asya ve Afrika’daki gelişmekte olan ülkelerde altyapı yatırımlarını finanse etmeye yöneltmiştir. 1950 yılından sonra yoksul ülkelerin borçlarını ödemekte zorlanmaları nedeniyle Uluslararası Kalkınma Birliği (IDA) kurulmuş, doğrudan yabancı sermaye yatırımlarının artmasıyla özel sektör yatırımlarını destekleyen Uluslararası Finans Kurumu (IFC), Banka üyesi ülkelerde yatırım yapanlara risk sigortası sağlayan Çok Taraflı Yatırım Garanti Ajansı (MIGA) ile anlaşmazlıklarda hakemlik rolü üstlenen Uluslararası Yatırım Anlaşmazlıklarının Çözüm Merkezi (ICSID)’nin de katılımıyla Dünya Bankası Grubu oluşmuştur.
Uluslararası İmar ve Kalkınma Bankası'nın temel faaliyet alanları nelerdir?
IBRD’nin temel faaliyet alanları:
• Özel yatırımcıların kârlı bulmadıkları uzun vadeli insani ve sosyal kalkınma ihtiyaçlarını destekleyen alanlara kredi sağlamak,
• Kriz dönemlerinde, krizden en çok etkilenen yoksul kesimlere destek sağlamak,
• Yapısal uyum politikalarını ve kurumsal reformları (sosyal güvenlik, yolsuzlukla mücadele vb.) desteklemek,
• Özel sermaye yatırımları için elverişli ortam oluşturmak,
• Yoksul ülkelere hibe sağlamaktır.
Dünya Ticaret Örgütü'nün faaliyetleri nelerdir?
DTÖ’nün öncelikli hedefi, ülkeler arasında ticaret akışının sorunsuz, serbestçe, adil ve öngörülebilir şekilde yapılmasına yardımcı olmaktır. Bu amaca ulaşırken;
• Ticaret anlaşmalarını yönetmek,
• Ticaret müzakereleri için bir forum olarak hareket etmek,
• Ticaret anlaşmazlıklarında çözüm organı olarak görev yapmak,
• Üye ülkelerin ulusal ticaret politikalarını izlemek,
• Gelişmekte olan ülkelere ticaret politikası konularında teknik yardım ve eğitim programları yoluyla yardımda bulunmak,
• Küresel düzeyde ekonomik politikaların oluşturulmasında diğer uluslararası işbirliği yapmak temel görevleri arasındadır.
Dünya Ticaret Örgütü'nün bütçesi nasıl oluşmaktadır?
DTÖ’nün bütçesi üye ülkeler tarafından dünya ticaretindeki ağırlıklarına göre belirlenen katkı paylarından oluşur.
Gümrük Vergilerinin İndirilerek Konsolide Edilmesi İlkesi nedir?
Gümrük Vergilerinin İndirilerek Konsolide Edilmesi İlkesi: GATT, öncelikle gümrük tarifelerinin indirilmesi üzerinde yoğunlaşmıştır. Üye ülkelerin daha da indirmek üzere başlangıçta beyan ettikleri gümrük tarifesi oranlarını artırmaları engellenmiştir. Serbest ticaretin önündeki engellerin kaldırılması, DTÖ sisteminin temelini oluşturmaktadır. Ancak, bu engellerin kaldırılması, karşılıklı yarar esasına dayanır.
OECD'nin karar alma organı olan Konsey nasıl çalışmaktadır?
OECD’nin karar alma organı her üye ülkeden birer temsilci ile Avrupa Komisyonu temsilcisinden oluşan Konsey’dir. Konsey yılda bir kez, önemli konuları tartışmak ve OECD çalışmalarının önceliklerini belirlemek üzere Bakanlar düzeyinde, düzenli olarak ise Paris’te bulunan Daimi Temsilciler aracılığıyla toplanmaktadır. Konsey’de kararlar oybirliği ile alınmaktadır. Konsey, karar ve tavsiye olmak üzere iki tür karar almaktadır. Alınan kararların üye ülkeler tarafından uygulanması beklenmektedir. Şayet üye ülke kararın alınmasında çekimser kalmış ise o karar ilgili ülke için bağlayıcı olmaktan çıkar. Tavsiye kararları ise üyelerin iç hukukuna veya izleyeceği politikalara ilişkin öneriler getirmektedir. OECD, üye ülkelerin tavsiyelere uyması konusunda baskı yapmaz. OECD’nin çalışma biçimi diğer uluslararası örgütlerden farklılık göstermektedir. Karşılaşılan sorunlara yönelik uluslararası yasal düzenlemeler yaratmak yerine, üye ülkelerde politika değişikliğini sağlayacak tartışma, konsültasyon, uzlaşma gibi yumuşak araçlar kullanılmaktadır.
Bir ülkenin OECD'ye üye olmasına nasıl karar verilir?
Bir ülkenin OECD’ye üyeliği Konsey’de oybirliği ile kararlaştırılır.
Ulusal muamele ilkesi ne anlama gelmektedir?
Dış ticarette ayrımcılık yapılmamasıyla ilgili ikinci önemli kural ulusal muamele (national treatment) ilkesidir. Bu ilkeye göre yurt içinde üretilen ile ithal edilen mallara yönelik düzenleme ve uygulamalar farklı olamaz. Bu ilke yabancı ve yerli hizmetler, yabancı ve yerel markalar, telif hakları ve patentler için de geçerlidir. Ulusal muamele bir ürün, hizmet veya fikri mülkiyet unsuru piyasaya girdikten sonra geçerlidir. Dolayısıyla, ithal üründen gümrük vergisi alınırken yurt içinde üretilen ürüne benzer bir vergi uygulanmaması ulusal muamele ilkesinin ihlali olarak değerlendirilmez.