Hukuk Sosyolojisi Dersi 2. Ünite Sorularla Öğrenelim
Sosyolojiden Hukuk Sosyolojisine
- Özet
- Sorularla Öğrenelim
Sosyal olgu ne şekilde tanımlanmaktadır?
Sosyal olgu "topluluk yaşamına bağlı olarak ortaya çıkan(toplumsal yaşam olmasaydı varlık kazanamayacakları öngörülebilen) ve bireye dış bir zorlayıcılık uygulayabilen, katılaşmış olsun ya da olmasın her yapma biçimi(inançlar, eğilimler ve uygulamalar)” şeklinde tanımlanmaktadır.
Aksiyomatik bilimler nelerdir?
Başta aksiyomlar olmak üzere önceden doğru sayılan bilgilerden ya da önsayıltılardan yola çıkarak bilgi üreten aksiyomatik bilimler matematik ve mantıktır.
Pozitif bilimler kendi içerisinde kaça ayrılır?
Pozitif bilimler kendi içinde doğa bilimleri (natural sciences) ya da fizik bilimler(physical science) ve sosyal bilimler(social sciences) ya da davranış bilimleri (behavioral sciences)olmak üzere iki alt kümeye ayrılmaktadır.
Doğa bilimleri ne şekilde tanımlanır?
Astronomi, fizik, kimya ve biyoloji gibi disiplinlerden oluşan ve amacı doğaya hükmeden yasaları keşfetmek olan doğa bilimleri esas olarak “doğa olayları ile ilgilenen ve bilimsel yöntemleri kullanan disiplinler” olarak tanımlanmaktadır.
Sosyal bilimler ne şekilde tanımlanır?
Ekonomi, sosyoloji, siyaset bilimi, antropoloji, psikoloji ve hukuk gibi disiplinlerden oluşan sosyal bilimler “toplumu, sosyal grupları, sosyal ilişkiler içindeki bireyleri, sosyal kurumları, insanlığın birlikteliğinin ifadesi olan kültürel ürünleri inceleyen disiplinler” olarak tanımlanmaktadır.
Hukuk sosyolojisinin kurucuları olarak kimler kabul edilir?
Hukuk sosyolojisi terimini ilk kullanan İtalyan Dionisio Anzilotti ve 1913 yılında daha sonra birçok dile çevrilen “Hukuk Sosyolojisinin Temel Prensipleri” isimli kitabı yazan Eugen Ehrlich bu bilim dalının kurucuları olarak kabul edilir.
Hukuk dogmatiğine göre hukuk nasıl tanımlanır?
Kendisine “hukuk dogmatiği” de denen bu bilime göre hukuk, “toplum hayatında kişilerin birbirleriyle ve toplumla olan ilişkilerini düzenleyen ve uyulması kamu kudreti ile desteklenmiş bulunan sosyal kurallar bütünü” olarak tanımlanır. Bu nedenle dogmatik hukuk bilimi, belirli bir yer ve zamanda yürürlükte bulunan kuralları birer “dogma (doğruluğu tartışma götürmeyen ilke)” olarak ele alarak; mantık ve muhakeme aracılığıyla inceler, açıklar, yorumlar, birbirleriyle olan ilişkilerini, bağlantılarını ortaya koyar ve boşlukları belirleyip doldurur. Ayrıca, toplumsal gerçeklikteki benzer bir takım ilişkileri “kavramlar” aracılığı ile(kişilik, ehliyet, yetki, butlan, sözleşme, vasiyet, kast, ihmal vb. gibi) tipleştirir, sınıflar ve böylece benzer ilişkilerin aynı hükümlere tabi olmasını sağlar.
Sosyolojik açıdan hukuk nasıl tanımlanabilir?
Sosyolojik bakımdan hukuk şöyle tanımlanabilir:
“Hukuk, ihlali durumunda, sosyal yönden yetkili kabul edilen bir kişi ya da grubun tehdidi veya fiziki zorlaması ile karşı karşıya kalınmasına neden olan kurallar”.
Hukuk kuralının etkinliği ile kastedilen nedir?
Etkinlik ile kastedilen, kuralın gerçekten uygulanıyor olmasıdır. İnsanlar hukuk olarak nitelendirilen kurallara dayanarak hukuki ilişkilere giriyor, işlemler yapıyor, bu kurallardan doğan anlaşmazlıklar için hakeme ya da mahkemeye başvuruyorsa, ortada etkin bir hukuk vardır.
Eugen Ehrlich'in yaşayan hukuk adını verdiği durum nedir?
O’na göre hukuk sosyoloğunun ilk görevi hukuki önermeler haline gelmemiş olsalar bile yaşama egemen olan bu hukuku ortaya çıkartmak olmalıdır. Bu nedenle dikkatini bir anatomist ya da fizyolog gibi soyut olana değil somut olana yöneltmelidir.
Türk Dil Kurumu'na göre bilim nasıl tanımlanmaktadır?
“Bilim” sözcüğü, Türk Dil Kurumu Sözlüğünde “evrenin veya olayların bir bölümünü konu olarak seçen, deneye dayanan yöntemler ve gerçeklikten yararlanarak sonuç çıkarmaya çalışan düzenli bilgi” olarak tanımlanmaktadır.
Genel olarak sosyolojide araştırma süreci ne şekildedir?
Genel olarak bilimsel yöntemi kullanan sosyolojide araştırma süreci, bütün diğer araştırmalarda olduğu gibi araştırma sorununun tanımlanması ile başlar. Daha sonra sorun kesin ve açık bir biçimde ifade edilir. Bundan sonra araştırmacı (1) nicel ya da nitel yöntemlerden hangisinin tercih edileceği, (2) araştırma evreninin ve örneklemin nasıl olacağı, (3) anket, görüşme, gözlem, deney, belge tarama vs gibi veri toplama tekniklerinden hangisi ya da han- gilerinin kullanılacağına karar verdiği bir araştırma tasarımı oluşturur. Bunu araştırmayı yapmak takip eder. Araştırma yapıldıktan sonra elde edilen veriler akıl yürütme ilkelerine uygun olarak yorumlanır ve soruna bir cevap verilir. Nihayetinde bu araştırma rapor haline getirir.
Gurvitch' e göre hukuk sosyolojisi'nin konuları nelerdir?
Gurvitch’e göre, hukuk sosyolojisi üç konu ile ilgilenir: (1) Sistematik hukuk sosyolojisi tarafından incelenen hukuk olgusunun gerçek(maddi) kaynakları, (2) Hukuk tipolojisi ya da diferansiyel hukuk sosyolojisinin ele aldığı grup ya da topluluklarda karşımıza çıkan hukuk tipolojileri, başka bir ifadeyle hukukun sosyal topluluk tiplerine göre farklılaşması, (3) Jenetik hukuk sosyolojisinin inceleme alanına giren hukukun zaman içindeki değişimi.
Teorik hukuk sosyolojisi ne ifade eder?
Sosyal koşullar ile hukuk arasında nasıl bir etkileşim vardır? Hukuk kurallarının değişmesine neden olan etkenler nelerdir? Coğrafi konum, iklim, nüfus yoğunluğu, cinsiyet, din, mezhep, örf ve adet, bilim, teknoloji, dünya görüşleri, felsefi inançlar, fikirler, ideolojiler, ekonomik ve siyasal yapı, yasa koyucu, yargıç, savcı, avukat, noter, polis, infaz memuru ile hukuk arasında nasıl bir etkileşim vardır? Hukuk kuralları toplumsal yaşamı nasıl etkiliyor? İnsan davranışlarını nasıl yönlendiriyor? İşte bu ve benzeri soruların cevabını araştıran hukuk sosyolojisi hukukun klasik yöntemi olan ilkeden olguya, ya da kuraldan olaya inen tümdengelimi terk eder ve gözleme, hatta deneye dayanarak elde ettiği verilerden birtakım genellemelere, yasalara ulaşmayı öngören tümevarım yöntemine başvurur. Bu tür bir çalışma, herhangi bir çıkar gözetmeyen ve teorik bilgiye ulaşmaya çalışan saf bir bilimsel çabayı ifade eder. Söz konusu çabanın sadece teorik bilgiye ulaşma amacına yönelik olması onun “teorik hukuk sosyolojisi” olarak isimlendirilmesine neden olmuştur.
Pratik hukuk sosyolojisi ne ifade eder?
Teorik hukuk sosyolojisi tarafından yapılan çalışmalardan elde edilen bilgilerden toplumsal sorunların çözümünde nasıl faydalanılacağı başka bir faaliyeti gerektirmektedir. Hukuk sosyolojisinin bir başka bölümünü oluşturan bu faaliyet “Pratik hukuk sosyolojisi” olarak adlandırılmaktadır.
Sosyolojide araştırma süreci ne ile başlar?
Genel olarak bilimsel yöntemi kullanan sosyolojide araştırma süreci, bütün diğer araştırmalarda olduğu gibi araştırma sorununun tanımlanması ile başlar.
İnsanoğlu neden doğa yasalarını keşfetmeye çalışır?
Bunun nedenlerinden biri doğa yasalarının evrensel ve değişmez olduğuna dair inançtır. Aynı koşullarda aynı sonuçları doğuran, olayların sonucu değil nedeni olan, kısaca evrensel ve değişmez olduğuna inanılan doğa yasalarının keşfi, insana doğa karşısında kendini koruma ve onu insan yaşamının gereklerine uygun olarak dönüştürme olanağı verir. Bir diğer neden ise insanın “merak”lı bir varlık olmasıdır. Thomas Hobbes tarafından “neden ve nasılı bilme arzusu” olarak tanımlanan meraklı olma özelliği nedeniyle, insanoğlu sorar, sorgular ve hakikate ulaşmaya çalışır.
Hukuk sosyolojisinin ilgilendiği sosyal olgu nedir?
Hukuk sosyolojisi, genel sosyolojinin bir uzmanlık dalıdır ve ilgilendiği sosyal olgu “hukuk”tur.
Özel sosyoloji alanlarına neler örnek olarak verilebilir?
Her biri toplumsal yaşamın belirli bir kısmını kendine konu alan ve sayıları her gün artan özel sosyoloji dallarına; köy, kent, eğitim, edebiyat, din, ahlak, siyaset, iktisat ve hukuk sosyolojisi örnek olarak verilebilir.
“Hukukun sosyolojik bir kavramı, biyolojik bir fenomenin matematiksel bir kavramı kadar ya da serbest düşen bir cisim gibi fiziki bir olayın ahlaki bir kavramı kadar imkansızdır” diyerek hukuk sosyolojisi oluşturma çabalarına açıkça tavır alan düşünür kimdir?
Alman hukukçu Kelsen, “hukukun sosyolojik bir kavramı, biyolojik bir fenomenin matematiksel bir kavramı kadar ya da serbest düşen bir cisim gibi fiziki bir olayın ahlaki bir kavramı kadar imkansızdır” diyerek hukuk sosyolojisi oluşturma çabalarına açıkça tavır almıştır.