Yeni Toplumsal Hareketler Dersi 8. Ünite Sorularla Öğrenelim
Çevrecilik Ve Çevre Hareketleri
- Özet
- Sorularla Öğrenelim
ABD'deki en eski doğa koruma örgütü nedir?
Sierra Club
Derin Ekoloji ile sığ (yüzeysel) ekoloji arasındaki fark nedir?
Derin ekoloji insan doğa ilişkisini derinlemesine sorgular ve temelden değiştirilmesi gereğine inanır. Derin ekolojiyi sığ ekolojiden ayıran doğal çevreye atfedilen değerdir. Canlı merkezci (biyosantrik) bir yaklaşım olan derin ekolojiye göre, doğa kendinde bir değere sahiptir; öteki varlıklar insanların amaçları için yararlı olup olmadıklarından bağımsız olarak salt varoluşları dolayısıyla değerlidirler. İnsanlar doğadan ayrı ya da üstünde değil, öteki canlılarla birlikte onun bir parçasıdır. Biyosferik eşitlik ilkesi gereği, insanların yaşamsal ihtiyaçlarını karşılamak dışında yaşam formlarının zenginliğini ve çeşitliliğini azaltmaya hakları yoktur. Buna karşılık, insan merkezci olan sığ ekoloji, özellikle endüstrileşmiş ülkelerdeki insanların refahını ve yaşam kalitesini koruma kaygısıyla çevre kirliliği, kaynakların tükenmesi, yoksul ülkelerdeki nüfus artışı gibi sorunlarla ilgilenir.
Derin Ekoloji kavramı ilk kez kim tarafından kullanılmıştır?
Derin ekoloji kavramı ilk kez Norveçli felsefeci Arne Naess tarafından kullanılmıştır.
Dobson'a göre çevrecilik ve ekolojizm nedir? Aralarındaki fark nedir?
Dobson’ın çevrecilik ve ekolojizme yüklediği anlamlar düşünsel ve eylemsel farklılığı daha açık biçimde ortaya koymaktadır. Dobson’a göre çevrecilik, “Çevre sorunlarının şimdiki üretim ve tüketim kalıplarımızda esaslı değişikliğe gitmeden çözülebileceğini savunan yönetsel bir yaklaşımdır. Ekolojizm ise, “Sürdürülebilir ve tatmin edici bir varoluşun insan-olmayan doğal dünya ile ilişkilerimizde ve toplumsal ve siyasal yaşamda köktenci değişiklikler gerektirir.”. Bu çerçevede, çevrecilere göre örneğin hava kirliliği ve asit yağışları sorunu termik santrallerin bacalarına takılacak filtrelerle, petrol gibi fosil yakıtların kullanımından kaynaklanan iklim değişikliği araçların yakma sistemlerinin iyileştirilmesiyle çözülebilir. Çevrecilik termik santralleri gerektiren ya da özel araçla yolculuğa bağımlı kılan yapısal nedenlerle ilgilenmez. Ekolojizm ise çevrecilikten farklı olarak insan doğa ilişkisini sorunsallaştırmakta; toplumsal, ekonomik ve siyasal sistemi eleştirmekte ve sürdürülebilir bir topluma ulaşmak için köktenci değişiklikler öngörmektedir. Çevrecilik ve ekolojizm arasındaki bu fark ekolojik düşünce içindeki başlıca akımlar tarafından da kurdukları kavram ikilikleri yardımıyla vurgulanmıştır. Özünde yukarıda çizilen ayrım hattını izleyen bu ikilikler arasında derin ekoloji/sığ ekoloji, çevreselcilik/toplumsal ekoloji, koyu yeşil/açık yeşil, radikal çevrecilik/reformcu çevrecilik sayılabilir.
Doherty'e göre çevre hareketlerinin sergilemesi beklenen özellikler nelerdir?
• Bilinçli olarak paylaşılan ortak kimliğe sahip olmak • Protestoyu eylem biçimlerinden biri olarak kullanmak ve en azından kısmen yerleşik siyasal kurumlar dışında faaliyet göstermek • Enformel etkileşim ağı niteliği taşımak • Egemen iktidar biçimlerine meydan okumak ve onları reddetmek.
Çevre hareketleri nasıl tanımlanabilir?
“Çevre sorunları hakkındaki ortak kaygı ve kimlik tarafından harekete geçirilen ortak eyleme katılan, hiçbir kurumsal bağı olmayan birey ve gruplardan değişen ölçülerde biçimsel kurumsallık kazanmış örgütlere kadar çeşitli grupları içerebilen enformel etkileşimlerin gevşek ve kurumsallaşmamış ağı.”
Çevre hareketinin tarihinde kimlik, söylem ve eylem türleri açısından birbirinden tümüyle farklı başlıca iki dalga söz konudur. Bunlar nelerdir?
Birinci Dalga: Doğa Korumacılık
İkinci Dalga: Ekoloji Hareketi
1980'de Almanya'da kurulan Yeşiller Partisi'ne Hareket-Parti ya da "parti olmayan parti" denmesinin sebebi nedir?
Partileşmeye kuşkuyla yaklaşanlar olmasına karşın, Yeşiller Partisi ve alternatif-yeşil listeler ekoloji hareketinin parçası olmaya devam etmiştir. Yeşiller’in parti programı ve örgütlenme ilkeleri de ekoloji hareketiyle organik ilişkinin sürekli kılınmasına dönüktür. Partiyi tanımlamak için kullanılan “hareket-parti” ve “parti olmayan parti” gibi kavramlar, Yeşillerin bir ayağının parlamentoda bir ayağının sosyal hareketlerde olduğunu ifade etmektedir.
Yeşiller politikaya sosyal hareketlerin ve siyasal partilerin özelliklerini bağdaştıran yeni tür bir parti olma iddiasıyla girmiştir. Bu arayış Parti programına, “Taban demokrasisi ve yerelleşme ilkelerine dayalı yeni bir parti yapısı yaratmaya karara verdik.” biçiminde yansımıştır. Sosyal hareket kimliği partinin kurucularından Petra Kelly tarafından da vurgulanmıştır: “Biz yarı parti yarı yerel eylem grubuyuz ve böyle kacağımızı umuyorum. Parti olmayan parti olarak kalmaya devam edeceğiz.”
Warren County mücadelesi nedir?
Çevresel adalet hareketi ekolojik yıkımın etki ve sonuçlarının dağılımındaki bu eşitsizliğe karşı bir toplumsal tepki olarak 1980’lerde ABD’de doğmuştur. Hareketin başlangıcı 1982’de Kuzey Carolina Eyaleti’nin toksik PCB atığıyla kirlenmiş 120 milyon pound toprağı ağırlıklı olarak Afrikalı Amerikalıların yaşadığı Warren County bölgesine dökme kararına karşı yapılan protestolara dayandırılır. Birçoklarına göre burası çevresel açıdan sakıncasız olduğundan değil, yoksul, siyah ve siyasal olarak güçsüz bir topluluğun yaşadığı bir yer olmasından dolayı seçilmişti (Alston 1992’den aktaran Doyle, 2005). Warren County mücadelesi toksik atığın bölgede depolanmasına engel olamamışsa da çevre hareketinde yeni bir sayfanın açılmasını sağlamıştır. Buradaki direnişin uyardığı farkındalık ve tartışma yalnızca benzer karar ve uygulamalara karşı yeni direniş hareketlerine esin kaynağı olmakla kalmamış; kamu politikalarının gözden geçirilmesine neden olmuş, sosyal hareketler çalışmalarının gündemini belirlemiştir. Warren County olayı yerleşik siyasetin ve büyük çevre örgütlerinin ihmal ettiği bir sorunla ilgili olarak doğan hareketin sembolü hâline gelmiştir.
Ulus ötesi alanda etkinlik gösteren çevresel gruplar nasıl sınıfandırılabilir?
1. Uluslararası sivil toplum kuruluşları 2. Ulus ötesi savunuculuk ağları 3. Ulus ötesi koalisyonlar 4. Ulus ötesi sosyal hareketler
Ulus ötesi alanda etkinlik gösteren çevresel gruplara neler örnek verilebilir?
Greenpeace, WWF, FoE İklim Eylem Ağı (CAN-Climate Action Network) Basel Eylem Ağı (BAN-Basel Action Network) Pestisit Eylem Ağı (PANPesticide Action Network) Kalıcı Organik Kirleticilerin Sonlandırılması Ağı (IPENThe International POPs Elimination Network) Yağmur Ormanları Eylem Ağı (RAN-Rainforest Action Network)
Çevre-merkezcilik nedir?
Çevreciliği öteki düşüncelerden ayıran en önemli özellik insan doğa ilişkisini kavrayış biçimidir. Bu kavrayış ifadesini çevre-merkezcilik (ekosantrizm) ilkesinde bulur. Çevrecilik yerleşik toplumsal ve siyasal düşünceye damgasını vuran insan-merkezciliğin (antroposantrizm) karşısına çevre-merkezciliği koyar.
Holizm nedir?
Holistik düşünce tek tek parçaların toplamından ibaret olmayan bütünü önemser. Ekolojik düşüncede holizmin önemli temsilcilerinden biri Aldo toprak etiği düşüncesi etrafında kurduğu holistik yaklaşım, insan-doğa ilişkisi hakkındaki kavrayışı derinden etkilemiştir. Toprak etiği, etik sorumluluğun kapsamını insan dışındaki varlıkları da içerecek biçimde genişletir. İnsanlar üyesi oldukları ve toprağı, suyu, bitkileri ve hayvanları da içeren biyotik topluluğa karşı sorumludur. Biyotik topluluğun içinde ayrıcalıklı bir yeri olmayan insan, öteki varlıklarla birlikte onun sade bir üyesidir. Leopold’un holistik çevre etiğine göre “bir eylem biyotik topluluğun bütünlüğünü, dengesini ve güzelliğini koruduğunda doğru, aksi takdirde yanlıştır”
Türcülük nedir?
Kendi türünü üstün ve ayrıcalıklı görme. Singer (1978, aktaran, Ünder, 1996: 171)’a göre türcülük bireyin kendi türünün üyelerinin çıkarlarını diğer türlerin üyelerinin çıkarlarından üstün tutmasıdır. İnsanların salt diğer türlerin sahip olmadığı özellikleri dolayısıyla daha yüksek bir ahlaki statüye sahip olduğu görüşüne dayanır. Türcü, insan türünün diğer bütün türlerden üstün olduğunu ve insanların onları kendi amaçları için kullanmaya hakkı olduğunu savunur.
Castells çevre hareketini beş gruba ayırmaktadır. Bunlar nelerdir?
1) Doğanın korunması, 2) Kendi alanını savunma (Arka Bahçemde İstemiyorum), 3) Karşı kültür, derin ekoloji, 4) Gezegeni kurtarma, 5) Yeşil politika.
Türkiye’de çevre hareketinin gelişimi genel hatlarıyla dört dönem içinde incelenebilir. Bunlar nelerdir?
1. Çevreci Uyanış Dönemi: 1980 Öncesi 2. Ekolojik Hareketler Dönemi: 1980-1990’ların ortaları 3. Çevreciliğin Kurumsallaşması: 1990’ların ikinci yarısı 4. Yer(küres)elleşme: 2000’li yıllar
Deregülasyon ne anlama gelmektedir?
Kuralsızlaştırma
Çernobil nükleer kazası hangi tarihte meydana gelmiştir?
26 Nisan 1986
Çevre kanunu hangi sene yürürlüğe girmiştir?
1983
Çevre Bakanlığı hangi sene kurulmuştur?
1991