Turizm Sosyolojisi Dersi 6. Ünite Sorularla Öğrenelim
Turizmde İş-Emek Piyasası
- Özet
- Sorularla Öğrenelim
Küreselleşmenin turizm piyasasına etkisi nasıl olmaktadır?
Günümüz turizminin en belirgin yapısal özelliği küresel olmasıdır. İletişim ve ulaşım teknolojilerinin gelişmesi, maliyetlerinin düşmesi ve dolayısıyla yaygınlaşması, artık daha fazla yerleşim alanının turizm destinasyonu olarak öne çıkmasına ve daha fazla insanın turist olarak daha uzun mesafelerde, daha farklı turizm aktivitelerine yönelmesidir. Bunun sonucunda turizm piyasasının genişlediğini, bu piyasa içindeki rekabetin arttığını da söylemek mümkündür.
Farklı turist türleri turizm piyasasındaki çeşitliliği nasıl arttırmaktadır?
Farklı turizm türleri kadar farklı turist türleri de turizmdeki çeşitliliği artırmaktadır. Bireylerin ekonomik durumu, eğitim düzeyleri, bireylerin yaşı, sosyal ve kültürel birikimleri turizm konusundaki tercihlerini de belirlemektedir. Örneğin, gelir düzeyi kısıtlı öğrenciler yaygın olarak sırt çantalarıyla küçük bütçeli tatilleri tercih ederken, gelir düzeyi yüksek olan genellikle orta yaşlı bireyler, kişiye özel hizmetlerin sunulduğu butik tatilleri tercih ederler. Bu farklılık, turizm piyasasındaki çeşitliliği artıran unsurlardan biridir.
Turizm sektörünün mevsimsellik özelliği nedir?
Turizm sektörünün en önemli özelliklerinden biri de mevsimsel olmasıdır. Dünya nüfusunun büyük kesimin kuzey yarıkürede yaşaması, küresel turizmin özellikle yaz aylarında artış göstermesi anlamına gelmektedir. Turizm destinasyonları açısından bakıldığında, turizm sezonu doğrudan iklimle, özellikle hava sıcaklığı ile ilgilidir. Türkiye’de birçok turizm destinasyonu turizmin mevsimselliği için örnek olabilir. Örneğin Antalya, iklimin sıcak olması ve deniz suyu sıcaklığının yılın büyük bir bölümünde denize girmeye elverişli olması nedeniyle ülkemizin en gelişmiş turizm merkezlerinden biridir.
Turizm sektörünün mekânsallık özelliği nedir?
Turizmin kaynakları deniz-kum-güneş ya da benzer doğal kaynaklar olabildiği gibi, tarihi veya kültürel kaynaklar da olabilir. Bu tür kaynakları turizmin taşınmazları olarak düşünmek mümkündür. Bir başka deyişle, turizm sektörü yalnızca doğal ve kültürel kaynakların bulunduğu yerlerde gelişeceğinden bir sanayi sektörü gibi bir bölgeden başka bir bölgeye taşınamaz. Bir tekstil ya da bir ayakkabı fabrikası, değişen sosyal ve ekonomik koşullara bağlı olarak yer değiştirebilir, yeniden inşa edilebilir. Oysa bir otel ya da bir tatil köyü, bulunduğu yerin doğal ve kültürel kaynaklarından gelen çekiciliğinden faydalanacağı için bir başka yere taşınamaz. Mevsimsellik ile birlikte mekânsallık da turizm sektörünün yapısal kısıtlarından biridir.
İnsan Kaynakları Yönetimi yaklaşımı nedir?
İnsan Kaynakları Yönetimi; bir işletme bünyesinde çalışanların verimliliğini, etkinliğini ve genel olarak çalışma potansiyelini maksimum düzeyde kullanarak emek maliyetlerini en aza indirirken karı en yüksek düzeye çıkarmayı hedefleyen bir bilimsel yaklaşımdır. Bu yaklaşımın içinde iş analizi ve iş tanımı, planlama, işe alma sürecinin düzenlenmesi, eğitim, kariyer geliştirme, ücret politikaları gibi konular stratejik önem taşımaktadır.
Doğrudan ve dolaylı istihdam ne demektir?
Turizmde doğrudan istihdam barınma, yeme-içme ve eğlence gibi turizm hizmetlerinde çalışanları içermektedir. Buna ek olarak, turizm hizmetlerini destekleyen ulaşım, temizlik, gıda üretimi, toptancılık gibi alanlarda çalışanlar turizmde dolaylı istihdam için örnek olmaktadır.
Turizm emek piyasasındaki birincil işgücü piyasası ve ikincil işgücü piyasasını karşılaştırınız.
Turizm emek piyasasında yer alan işleri sınıflandırmamız gerekirse, birincil işgücü piyasası ve ikincil işgücü piyasasını birbirinden ayırmamız uygun olacaktır.
Birincil işgücü piyasasında daha çok pazarlama, yönetim, organizasyon, muhasebe ya da insan kaynakları gibi işletme hizmetlerini kapsayan daha fazla eğitimli ve vasıflı işgücü gerektiren işlerden söz etmek mümkündür. Bu tür işlerde çalışanlar turizmin mevsimlik özelliklerinden ya da esnek istihdamından etkilenmez. Genellikle yıl boyu çalışırlar, iş güvenceleri ve sosyal güvenceleri süreklilik gösterir. Bu grubu turizm beyin gücü olarak değerlendirmek yanlış olmaz.
İkincil işgücü piyasasında ise turizm hizmetlerini doğrudan üreten, çoğu zaman eğitim düzeyi sınırlı ve vasıflarını çalışma sırasında kazanan bir grup yer alır. Turizmin mevsimlik, esnek ya da kayıtdışı ve düzensiz istihdam biçimleri bu grubu doğrudan etkiler.
Yabancılaşma kavramı nedir?
Karl Marx tarafından tanımlanan yabancılaşma kavramı, sermaye ve emek arasındaki eşitsizliğe dayalı kapitalist üretim sürecinde insanın kendi emeğine, sosyal konumuna ve içinde bulunduğu sosyal ilişkilere yabancılaşması, bir başka deyişle insanın kendi doğasından kopması olarak açıklanmaktadır.
Esnek uzmanlaşma ne anlama gelmektedir?
Esnek uzmanlaşma; üretimin dünya piyasasındaki talebe göre değişkenlik göstermesi, çalışanların da üretimin bir bölümünden başka bir bölümüne kaydırılabilmesi anlamına gelir.
Turizm istihdamının özellikleri nelerdir?
Turizm istihdamının özellikleri aşağıdaki gibidir:
- Esneklik
- Kayıtdışılık
- Düzensizlik
- Kadın emeğinin yaygınlığı
- Emek piyasasının çok parçalı yapısı
- Emeğin sosyal yapısı / bileşimi
İkinci vardiya kavramı nedir?
Çalışan kadınların hane içinde sorumlu oldukları temizlik, yemek, çamaşır ve benzeri işler evdeki ikinci vardiya olarak tanımlanmaktadır. İkinci vardiya kavramı, kadınların çalışma hayatına girmelerine karşın hanedeki cinsiyete dayalı işbölümünün dolayısıyla cinsiyet eşitsizliğinin devam ettiğine işaret etmektedir.
Turizm sektöründe emek piyasasının çok parçalı yapısını belirleyen unsurlar nelerdir?
Turizm sektöründe emek piyasasının çok parçalı yapısını belirleyen iki önemli unsur bulunmaktadır. Bunlardan birincisi işletme büyüklüğüdür. İkinci unsur, turizmin içinde farklı birçok hizmetin, dolayısıyla işkolunun yer almasıdır.
Turizm sektöründe çalışan işçi tipleri nelerdir?
Turizm sektöründe çalışan işçi tipleri şu şekilde sıralanabilir:
- Yerel işçiler
- Yerel işletmeciler/Serbest çalışanlar
- Göçmen işçiler
- Kent işçileri
Turizm sektöründe yerli işçiler ve yerli girişimciler arasındaki farklılıklar nelerdir?
Yerli işçiler ve yerli girişimciler kıyaslandığında iki temel fark dikkat çekicidir. Bunlardan birincisi yerli işçilerin bireysel istihdamına karşılık yerli işletmecilerde tüm hanenin istihdamı söz konusudur. İkinci olarak, yerli işçilerin ekonomik durumları istihdam süreleriyle belirlenirken, yerli girişimcilerin kendileri ve hane üyeleri için daha fazla kaynak yaratma olanağı bulunmaktadır. Bu nedenle bu grup gelişmeye daha yakındır.
Turizmde itme faktörleri ile çekme faktörleri ne anlama gelmektedir?
Göç teorisinin temel taşları itme ve çekme faktörleridir. İtme faktörleri, bir göçmenin memleketinde göç etmesine neden olan olumsuz koşullardır. Çekme faktörleri gidecekleri yerde onları çeken olumlu koşullardır. Olumsuz koşullar işsizlik, refah eksikliği ya da güvenlik sorunları iken, olumlu koşullar iş imkanları ya da iyi yaşam standartları olabilir.
Türkiye’de turizm istihdamında karşılaşılan sorunlar nelerdir?
Türkiye’de turizm istihdamında karşılaşılan sorunlar şunlardır:
- Alaylı-okullu çatışması/ istihdam piyasasında rekabet
- Üniversite-sektör işbirliğinde eksiklik
- Yüksek iş değiştirme oranı (turnover rate)
Turizmde alaylı ve okullu kavramları neyi ifade etmektedir?
Türkçede yaygın olarak kullanılan alaylı benzetmesi, çalışanların işleriyle ilgili vasıfları iş üstünde öğrenmeleri anlamına gelmektedir. Bu kişiler mesleki eğitim almadıkları halde, uzun zaman çalışmalarından dolayı bazı vasıfları çalışma hayatında öğrenirler. Okullu olarak tanımlanan kesim ise, mesleki eğitimlerini ortaöğretim ve hatta yüksek öğretim aşamasında tamamlamış, bu nedenle bir takım vasıfları veya meslek inceliklerini yalnızca deneyim olarak değil, bilimsel temelleriyle öğrenmişlerdir. Bu nedenle okullu grup, iş deneyimi olmasa dahi vasıflı eleman olarak değerlendirilmektedir.
Türkiye'deki turizm sektöründe alaylı veya okullu olma durumunda yaşanan sıkıntılar nelerdir?
Türkiye'deki turizm sektöründe alaylı veya okullu olma durumunda yaşanan temel sıkıntı, işverenlerin yüksek vasıflı, meslek sahibi olmalarına rağmen okullu işgücü tercih etmemesi, bunun yerine daha ucuza ve güvencesiz çalıştırabilecekleri, ancak daha düşük vasıflı ya da vasıfsız alaylı elemanları tercih etmesidir. İşverenlerin ücret ve maliyet kaygısı, eğitimli işgücünün emek piyasasının dışına itilmesine yol açmaktadır. Okullu elemanlar ya başka iş alanlarına kaymakta, ya da sahip oldukları bilgi ve becerileri kullanamayacakları alanlarda istihdam edilmektedir. Bu durumda sektörde hizmetlere yönelik bir uzmanlaşma oluşmamaktadır. Bu tercihin bir başka sonucu da turizm hizmetlerinde kalifiye eleman çalıştırılmamasından dolayı kalitenin düşmesidir.
Turizm Eğitim Merkezleri (TUREM) hangi amaçla kurulmuştur?
Örgün eğitim seçenekleri dışında yaygın eğitim seçeneği olarak gençlere yönelik kurslarıyla nitelikli insan kaynağı yetiştirmeyi hedefleyen Turizm Eğitim Merkezleri (TUREM), mesleki eğitim sağlamaktadır. Turizm Eğitim Merkezleri, aynı zamanda işsizlik mücadeleye yönelik Aktif İşgücü Piyasası Politikaları’nın önemli araçlarından biridir. Sekiz ilde on adet Turizm Eğitim Merkezi bulunmaktadır.
Yüksek iş değiştirme oranlarında belirleyici olan temel değişkenler nelerdir?
Yüksek iş değiştirme oranlarında belirleyici olan dört temel değişken; yönetim, işin niteliği, iletişim ve ücret ve kazançlar olarak belirlenmektedir. Bu dört değişkenin yüksek iş değiştirme oranındaki etkisi göz önüne alınarak bu alanlarda yapılacak değişiklikler ve iyileştirmeler süreç içerisinde yapısal dönüşüme yol açabilir ve bu sayede emeğin daha uzun sürelerle aynı işte istikrarlı istihdamı sağlanabilir.