Türk Siyasal Hayatı Dersi 1. Ünite Sorularla Öğrenelim
II. Meşrutiyet’ten Cumhuriyet’e Türkiye’de Siyasal Yaşam (1908-1923)
- Özet
- Sorularla Öğrenelim
Aşağıdaki padişahlardan hangisi hem ilk defa Mebusan Meclisini açmış hem de kapatmıştır?
Osmanlı Devleti’nin ilk anayasası olan Kanun-i Esasi’yi 1876 yılında ilan eden ve ilk Mebusan Meclisini 1877’de açan II. Abdülhamit, Osmanlı-Rus Harbi’ni öne sürerek, 1878’de önce meclisi kapattı ardından da anayasayı askıya aldı.
II. Abdülhamit’ın muhalifleri meclisin yeniden açılmasını hangi gerekçelerle istemişlerdir?
Tanzimat ve Abdülhamit Dönemlerinde açılan yüksek okullardan mezun olan asker ve sivil bürokrasiden çeşitli gruplar, imparatorluğun toprak bütünlüğünün sağlanması ve farklı etnik ve dinî toplulukların birlikte yaşama iradesi göstermesi için anayasanın yeniden yürürlüğe konulması ve yapılacak seçimlerle meclisin yeniden açılmasını istiyorlardı.
İttihat ve Terakki Cemiyetinin nasıl kurulmuştur?
1889 yılında bir grup Askeri Tıbbiye Mektebi öğrencisi, îttihad-ı Osmanî Cemiyeti adıyla gizli bir örgüt kurdular. Cemiyet hızla yüksekokul öğrencileri ve memurlar arasında yayıldı. Örgütün fark edilmesiyle beraber üyelerin bir kısmı tutuklandı, bir kısmı da Avrupa ülkelerine kaçtı. Üyelerin 1895 yılında, Ahmet Rıza Bey’in liderliğinde Paris’te oluşan bir muhalif grupla temas kurması sonucunda Cemiyet, “Osmanlı İttihat ve Terakki Cemiyeti” adını aldı.
İttihat ve Terakki Cemiyeti’nde zaman içinde farklı fikirler ortaya çıktı. Üç grupta toplanabilen bu fikirler nelerdir ve öncüleri kimlerdir?
- Osmanlı İttihat ve Terakki Cemiyeti içinde Ahmet Rıza’nın başını çektiği Paris merkezli grup, imparatorluğun kurtuluşu için güçlü merkeziyetçi bir idare biçimini ve korumacı ekonomi modeline dayanan millî iktisat politikasını benimsedi.
- Mizancı Murat’ın liderliğindeki Cenevre grubu ise daha İslamcı bir çizgideydi ve II. Abdülhamit’in Ermeni politikasını destekliyordu.
- Cemiyetin içindeki üçüncü grup ise Prens
- Sabahattin liderliğinde toplanmıştı. Prens Sabahattin, siyasal alanda demimerkeziyetçi/federalist bir yönetimi, iktisadi alanda ise özel teşebbüsü savunuyordu.
İlk kez ikinci Meşrutiyet Dönemi’nde çok partili siyasal hayata geçen Osmanlı’da nasıl bir meclis yapısı oluşturuldu?
1877’den kalma bir seçim yasası taslağı İttihat ve Terakki Cemiyeti’nin baskısıyla yürürlüğe sokuldu ve seçim hazırlıklarına başlandı. Anayasada “Meclis-i Umumi” adı verilen genel meclis iki kanattan oluşuyordu. Birinci kanadı padişahın atadığı üyelerden oluşan “Heyet-i Âyan”, ikinci kanadı ise seçmenlerin oylarıyla seçilmiş milletvekillerinden oluşan “Heyet-i Mebusan” oluşturuyordu. Heyeti Âyan üyeleri padişah tarafından atanırken, Heyet-i Mebusan üyeleri halk tarafından seçiliyordu.
1908 seçimlerinden sonra İttihat ve Terakki Cemiyeti’ne (İTC) karşı muhalefet eden partiler hangileridir?
Seçimlerden sonra İTC iki muhalefet grubuyla mücadele etti. Bu gruplardan birincisi Prens Sabahattin’in fikirlerine dayanan Ahrar Fırkası’ydı. Ahrar Fırkası seçim yenilgisinden sonra basın yoluyla muhalefetini şiddetlendirdi ve İttihatçıları destekleyen gazetelerin yanıt vermesiyle siyasal ortam gerildi. Muhalif bir gazetecinin vurulmasından sonra İTC aleyhine gösteriler başladı. İkinci muhalefet grubu ise alt düzeyde ulemadan ve tarikat şeyhlerinden oluşan muhafazakâr çevrelerden geldi. Nakşibendî şeyhi derviş Vahdetî’nin Volkan gazetesi çevresinde ve İttihad-ı Muhammedi Cemiyeti altında örgütlenen bu grup şeriat düzeni lehinde gösterilere başladı.
31 Mart İsyanından sonra İttihat ve Terakki Cemiyeti’ne (İTC) karşı muhalefet nasıl şekillenmiştir?
31 Mart İsyanı sonrasında sinen muhalefet izleyen dönemde yeniden toparlandı. Farklı eğilimleri temsil eden bir dizi yeni parti kuruldu. Bu partilerin bir kısmı liberal kanatta yer alan, bir kısmı da İTC’nin laiklik ve milliyetçilik eğilimlerinden rahatsız olan grupların kurduğu partilerdi. Aynı dönemde sosyalist kanatta da bir parti kuruldu. İTC’ye karşı canlanan liberal ve muhafazakâr muhalefet, 21 Kasım 1911 tarihinde Hürriyet ve İtilaf Fırkası adı altında birleşti. İTC’ye muhalif olma dışında ortak yönleri çok az olan bu gruplar kısa sürede etkin bir güç oldular.
1912 yılında yapılan yeni seçimlere neden “Sopalı Seçimler” adı verilmiştir?
İttihat ve Terakki Cemiyeti (İTC), güçlenen muhalefet karşısında meclis üzerindeki hâkimiyetini yitirme kaygısına düşerek meclisin feshini sağladı. 1912 yılında yapılan yeni seçimler, İTC’nin baskı yollarına başvurarak kendi adaylarını seçtirmesi nedeniyle “Sopalı Seçimler” olarak anıldı. Seçimlerde İTC’nin baskı yoluyla mecliste ezici bir üstünlük sağlaması yeni meclisin meşruiyetini tartışmaya açtı.
Babıâli nedir?
Osmanlı Devleti’nde İstanbul'da sadaret (Başbakanlık), dâhiliye ve hariciye nezaretleri (içişleri ve Dışişleri bakanlıkları) ile Şûrayıdevlet (Danıştay) dairelerinin bulunduğu yapı. Osmanlı hükümeti.
Babıâli Baskının sonuçları nelerdir?
Babıâli Baskını, Cevap: İttihat ve Terakki Cemiyeti’nin (İTC) siyasal iktidarını pekiştirmesini sağladı. Ocak 1913 darbesinden sonra İTC, iç siyasete tamamen hakim oldu.
Enver, Talat ve Cemal triumvirası nasıl oluşmuştur?
Talat Bey, 12 Haziran 1913’te kurulan Sait Halim Paşa kabinesinde bir kez daha Dâhiliye Nazırı oldu. 1917’de ise sadrazamlığa yükselerek Talat Paşa oldu. 1914 yılı başlarında rütbesi paşalığa kadar yükseltilen Enver Paşa, yeni kabinede Harbiye Nazırı oldu. İstanbul muhafızı Cemal Bey de terfi ettirilerek paşalığa yükseltildi. Ardından da sırasıyla Nafıa Nazırı ve Bahriye Nazırı oldu. Birinci Dünya Savaşı süresince tüm otoriteyi elinde tutan bu üç kişilik idareye Enver, Talat ve Cemal triumvirası denir. Enver Paşa orduya hakimken, Talat Paşa’nın İttihat ve Terakki Cemiyeti içindeki hâkimiyeti büyüktü. Cemal Paşa’nın ise yönetimdeki etkinliği zamanla azaldı.
Osmanlıcılık ideolojisinin temel amacı nedir?
Osmanlıcılık ideolojisi, Osmanlı idaresi altında yaşayan tüm dinsel ve etnik unsurları Osmanlı vatanı ve Osmanlı hanedanına sadakat temelinde birleştirme ülküsü güden bir ideolojiydi.
İttihat ve Terakki Cemiyeti üyeleri genel olarak nasıl bir ideoloji benimsemişlerdir?
İttihat ve Terakki Cemiyetinin (İTC) ideolojik tutumları genel olarak değerlendirildiğinde çoğu Osmanlıcılık fikrine bağlıydılar. 1910'larda ise giderek Türkçülüğe savruldular. Çoğu, aynı zamanda inançlı Müslümanlardı. İTC'nin liderleri fikir adamı olmaktan çok eylem adamıydı. Onları ortak bir ideolojik programdan çok bir dizi ortak tavır bir araya getiriyordu. Bu tavırlar arasında devlet merkezli bir bakış, milliyetçilik, bilimsel gerçeğe ilişkin pozitivist bir inanç, toplumu dönüştürücü bir güç olarak eğitime duyulan inanç, düzen içinde değişim arzusu ve eylemciliktir. Çoğu ittihatçı için Osmanlıcılık, Türkçülük, Batıcılık, İslamcılık gibi II. Meşrutiyet Dönemi'nin önde gelen akımları, birbirlerinden net çizgilerle ayrılmaktan çok, dönemin siyasal ihtiyaçlarına göre çeşitli biçimlerde sentezlenebilecek ideolojilerdi.
I. Dünya Savaşı’nı başlatan en önemli olay nedir?
28 Haziran 19l4’te Avusturya arşidükü Franz Ferdinand’m Saraybosna’da bir Sırp milliyetçisi tarafından öldürülmesiyle Avusturya Sırbistan’a savaş ilan etti. Suikastın üstünden beş hafta geçtikten sonra, Avrupa devletleri kendilerini dünyanın ilk küresel savaşı içinde buldu.
İttihatçıları I. Dünya Savaşına girmeye teşvik eden temel sebepler nelerdir?
İttihatçılar Ağustos-Kasım 1914 arasında savaşa girmemeye yönelik çaba gösterdiler. Ancak içine girilen mali buhran, Almanya’nın İttihatçılara savaşa girmeleri koşuluyla verdiği kredi vaadi, savaşın birkaç ay içinde Almanya’nın zaferiyle biteceği umudu ve Rusya’nın parçalanmasından sonra Osmanlı Devleti’nin sahip olacağı yeni sınırlar vaadi, İttihatçıların savaşa girmesi için gerekli koşulları yarattı.
Yerel direniş hareketlerini ortaya çıkartan temel olay nedir?
İzmir ve çevresinin Yunan birlikleri tarafından işgaline karşı İstanbul’un herhangi bir direniş göstermemesi, yerel direniş hareketlerinin ortaya çıkmasını ve devletten bağımsız olarak örgütlenmesini sağladı.
Savaştan sonra İttihatçılar Anadolu’da direnişin örgütlenmesinde nasıl bir rol oynadılar?
Ege direnişinin örgütlenmesinde İttihatçılar büyük rol oynadılar. Birçok yerde Osmanlı İttihat ve Terakki Cemiyeti yazan levhalar silinip yerine Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti (MHC) yazıldı. Diğer yandan direniş hareketini yönlendirmek için 1918 yılının sonlarında, Talat Paşa’nm ülkeyi terk etmeden önce verdiği direktif doğrultusunda, Kara Kemal ve Kara Vasıf’ın girişimleri ile Karakol Cemiyeti adıyla bir gizli örgüt kuruldu. Bu örgüt Milli Mücadele süresince İT adına iktidar mücadelesini sürdürdü. İstanbul’dan Anadolu’ya silah ve insan sevkiyatı yapan örgüt, bölgesel direniş hareketlerinin içine girerek bu hareketlerin örgütlenmesinde ve yerel kongreler yoluyla merkezîleşmeye başlamasında etkin rol oynadı.
Müdafaa-i Hukuk Cemiyetleri (MHC) ilk hangi kongre ile merkezi bir teşkilata dönüşmüştür?
Yerel direniş hareketlerinin kendi kontrolünde merkezi bir yapı içine alınması gerektiğine inanan Mustafa Kemal Paşa, tüm direniş hareketlerini birleştirmek amacıyla Sivas’ta bir kongre düzenlemeye karar verdi. 411 Eylül tarihleri arasında toplanan Sivas Kongresi’nde ülke genelindeki bütün MHC’lerin birleştirilmesi yolunda önemli adımlar atıldı. Kongre’de alınan en önemli karar, bütün MHC’lerin merkezî bir yapı altında toplamasıydı. Bu amaçla yürürlükteki Cemiyetler Kanunu’na uygun olarak Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti (ARMHC) adıyla bir cemiyet kuruldu. Anadolu ve Trakya’da yer alan tüm bölgesel direniş örgütlerinin A-RMHC’nin şubesi hâline getirilmesine karar verildi. Cemiyetin yönetimi, Mustafa Kemal Paşa başkanlığındaki Heyet-i Temsiliye’ye verildi. Hükümet yetkileriyle donatılmış olan Heyet-i Temsiliye fiilî olarak İstanbul hükümetinden bağımsız yeni bir yönetim organı olarak ortaya çıktı.
Misak-ı Milli belgesinin önemi ve kapsamı nedir?
Misak-ı Milli gibi önemli bir belgeyi kabul ederek Anadolu direnişine önemli bir meşruiyet sağladı. 28 Ocak 1920’de kabul edilen Misak-ı Milli, Sivas ve Erzurum Kongreleri’ni esas alan bir metindir. Osmanlı İslam çoğunluğuyla meskûn toprakların ayrılmaz bir bütün olduğunu ilan eden metin, Milli Mücadele’nin siyasal hedeflerini oluşturdu.
Birinci Meclis, güçler ayrılığı ilkesi açısından nasıl bir yapıya sahiptir?
1920’de Hıyanet-i Vataniye Kanunu kabul edildi. Bu kanunla TBMM’nin meşruiyetine karşı koyanların vatan haini sayılacağı ve mahkemelerin bu yönde vereceği kararların kesin olduğu hükme bağlandı. Bu kararların infazı TBMM’nin onayına bağlı olacaktı. Böylece meclise yasama ve yürütme yetkisinin yanı sıra yargı yetkisi de verilmiş oldu.
İstiklal Mahkemeleri’nin kuruluş amaçları nelerdir?
Yunan ordusunun yenilmesi için tüm silahlı güçlerin cepheye seferber edilmesi büyük önem taşıyordu. TBMM bu amaçla 11 Eylül l920’de, “Firariler Hakkında Kanun”la İstiklal Mahkemeleri’ni kurdu.
İstiklal Mahkemeleri’nin görev alanına giren konular nelerdir?
İlk önce asker kaçaklarına yönelik çıkarılsn “Firariler Hakkında Kanun”la kurulan İstiklal Mahkemeleri, 1920’de, vatan hainliği, casusluk, memleketin maddi ve manevi gücünü her ne şekilde olursa olsun kırmaya çalışmak suçlarını da kapsamak üzere genişletildi.
TBMM’de 1921’de kabul edilen Teşkilat-ı Esasiye Kanunu’nun temel özellikleri nelerdir?
Teşkilat-ı Esasiye Kanunu, rejimin temellerini halk egemenliği ve meclis üstünlüğü üzerinden tanımlayan ilk anayasadır. 1921 Anayasası’nın özgün yanlarından biri de yerel yönetimlere sağladığı özerklikti. Yerel yönetimler, merkeziyetçi klasik idari örgütlenme modeli yerine, yerinden yönetim modeli diyebileceğimiz bir modele dayanıyordu.
Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Grubu (A-RMH) dışında kalan muhalif mebusların temel eleştirileri nelerdir?
- Tartışmaların bir kısmı yasama ile yürütme, bir başka deyişle meclis ile Heyet-i Vekile arasındaki dengelerle ilgiliydi. Muhalif vekiller özellikle Heyet-i Vekile’nin meclisin bilgisi dışında yürüttüğü bazı uygulamaları, meclis üstünlüğü ilkesinin ihlali olarak eleştiriyorlardı.
- Bir başka tartışma konusu da Heyet-i Vekile üyelerinin seçimiyle ilgiliydi. 1920’de yapılan bir kanunla meclisin vekilleri meclis üyeleri arasından doğrudan seçmesi yerine, meclis başkanın göstereceği adaylar arasından seçmesi (aday gösterme) yöntemine geçilmişti. Muhalif mebuslar aday gösterme yöntemini meclisin yetkilerinin kısıtlanması olarak değerlendirdikleri için konu sert tartışmalara yol açtı.
- Muhaliflerin eleştiri konularından biri de Meclis Başkanlık Divanı’nın tarafsızlığına dairdi.
- Muhalif mebuslar ilke olarak meclis görüşmelerini yöneten Meclis Başkanlık Divanı’nın meclisteki tüm grupların üzerinde tarafsız bir konumda yer alması gerektiğini savunuyorlardı. Meclis Başkanlık Divanı üyeleri, aynı zamanda A-RMH Grubu’nun üyesiydiler. Bu nedenle muhalif mebuslarca taraflı davranmakla suçlanıyorlardı.
- Muhaliflerle A-RMH Grubu arasında en sert tartışma konularından biri de Başkumandanlık Kanunu’na ilişkindi. 1921’de Başkumandanlık Kanunu kabul edildi. Kanun uyarınca Mustafa Kemal Paşa, TBMM’nin tüm yetkilerini üç aylık bir süre için kullanma hakkı gibi olağanüstü bir yetkiyle donatılarak Başkumandanlığa getirildi. Bu kanunla Başkumandanın emirleri kanun niteliği taşıyacaktı. Muhalif mebuslar, Mustafa Kemal Paşa’nın başkumandanlığını desteklemekle beraber meclisin yetkilerini kullanma hakkına karşı çıktılar.
Lozan görüşmelerine hangi devletler katılmıştır?
Konferansa İngiltere, Fransa, İtalya, Japonya, Yunanistan, Romanya ve Sırp-Hırvat-Sloven devleti katıldı. Rusya ve Bulgaristan ise görüşmelerde kendilerini doğrudan ilgilendiren konularla ilgili temsil edildiler. ABD de görüşmelere gözlemci statüsünde katıldı.
Lozan görüşmelerinde hangi maddeler üzerinde anlaşma sağlanmıştır?
- Batı Anadolu kıyılarındaki adalar askerden arındırılacak, Gökçeada ve Bozcaada Türkiye’ye, 12 ada ise İtalya’ya bırakılacaktı. ? Türkiye’nin Doğu Trakya sınırı Meriç Irmağı olarak belirlendi.
- Türk-Yunan nüfus mübadelesine karar verildi. Buna göre Türkiye’de yaşayan Rumlarla Yunanistan’da yaşayan Türkler, İstanbul’da yaşayan Rumlarla Batı Trakya’da yaşayan Türkler hariç tutulmak kaydıyla mübadele edilecekti.
- İstanbul ve Çanakkale Boğazlarında kıyıdan başlayarak 15 km’lik bir şerit askerden arındırılacaktı. Boğazlar bütün yabancı gemilerin serbest geçişine açık olmakla beraber savaş gemileri için bazı tonaj sınırlamaları getirilecekti. Yabancı gemilerin Boğazlardan geçişini düzenlemek üzere Türkiye’nin başkanlığında ve anlaşmaya taraf ülkelerin temsilcilerinden oluşan bir komisyon kurulacaktı.
Lozan görüşmelerinde hangi maddeler üzerinde anlaşma sağlanamamıştır?
Görüşmeler, Osmanlı borçları, Türk-Yunan sınırı, Boğazlar, Musul, azınlıklar ve kapitülasyonlar gibi önemli konularda anlaşma sağlanamayınca, 4 Şubat 1923’te kesildi.
Lozan antlaşmasına göre azınlıklar hangi haklara sahiptir?
Türkiye’de yaşayan Müslüman olmayan azınlıkların dinsel ve kültürel haklarının güvenceye alınmasına karar verildi. Antlaşmaya göre Müslüman olmayan azınlıklar ana dillerini istedikleri gibi kullanabilecek ve yasalar önünde Müslümanlarla eşit ve onlar kadar özgür olacaklardı. Antlaşmanın azınlıklarla ilgili maddeleri temel yasa sayılarak antlaşma hükümlerine aykırı olacak şekilde kural konmayacak, işlem yapılamayacaktı. Azınlık hakları Milletler Cemiyetinin güvencesi altına alınacaktı.
İkinci mecliste görev alan vekillerin seçilme süreci nasıl gerçekleşmiştir?
Meclisin 1 Nisan 1923 tarihli oturumunda, yeni seçimlerle meclisin yenilenmesine karar verildi. Meclisin seçime gideceği karara bağlanınca yeni bir seçim kanunu düzenlendi. Yapılan yeni düzenlemeler arasında, seçmen yaşının 25’ten 18’e indirilmesi ve oy verebilmek için vergi ödeme koşulunun kaldırılması yer aldı.
Birinci Meclis 6 Nisan 1923’te son toplantısını yaparak dağıldı. Birinci Grup, adaylarını belirlemek üzere Mustafa Kemal Paşa’nm başkanlığında çalışmalarına başladı. İkinci Grup ise seçime katılmama kararı aldı. Hıyanet-i Vataniye Kanunu’nda yapılan bir değişiklikle İttihatçıların kendi adlarına seçime katılmaları engellendi. Bu koşullar altında seçime yalnızca Birinci Grup örgütlü bir güç olarak katıldı. Seçim merkezden belirlenen Birinci Grup adaylarının başarısıyla sonuçlandı. İkinci Grup üyeleri seçime katılmadıkları için hiçbiri yeni meclise giremedi.
Osmanlı Devleti’nin ilk anayasasının adı ve tarihi nedir?
Osmanlı Devleti’nin ilk anayasası olan Kanun-i Esasi, tarihi 1876'dır.
Paris'te Ahmet Rıza Bey’in liderliğinde kurulan “Osmanlı İttihat ve Terakki Cemiyeti”nin amacı nedir?
Paris'te Ahmet Rıza Bey’in liderliğinde kurulan “Osmanlı İttihat ve Terakki Cemiyeti”nin amacı II. Abdülhamit’i tahttan indirmek ve anayasayı yeniden getirmekti.
İTC’nin Selanik’te tutunmasının nedenlerinden biri nedir?
İTC’nin Selanik’te tutunmasının nedenlerinden biri, şehrin 18. yüzyıldan beri Osmanlı İmparatorluğu’nun önde gelen ticaret merkezlerinden biri olmasıydı. Canlı bir ticaret ve kültür hayatının bulunduğu Selanik şehri, Yahudi, Rum, Bulgar ve Türklerden oluşan kozmopolit bir nüfusa sahipti.
İTC'nin karar merkezini hangi çekirdek kadro oluşturuyordu?
Örgütün karar merkezini “Merkez-i Umumi” adında bir çekirdek kadro oluşturuyordu.
İTC Fransız Devrimi’nin hangi kavramlarından etkilenmiş olmasına rağmen alttan gelişen ideolojisi nedir?
Fransız Devrimi’nin eşitlik, kardeşlik, özgürlük sloganlarından etkilenmekle birlikte, örgütün ideolojisi alttan alta gelişen bir Türk milliyetçiliğiydi.
İTC'nin hangi şubesi anayasayı ilan etti ve II. Abdülhamit'in tepkisi ne oldu?
İTC’nin Manastır şubesi sarayın cevabını beklemeden, 23 Temmuz 1908’de anayasanın yeniden yürürlüğe girdiğini ilan etti. İsyanı bastıramayacağını anlayan II. Abdülhamit, 24 Temmuz’da İstanbul gazetelerinde anayasayı yürürlüğe koyduğunu ve meclisi yeniden açacağını duyurdu.
Kolağası Osmanlı ordusunda hangi düzeyde bir rütbenin karşılığıdır?
Kolağası, Osmanlı ordusunda yüzbaşı ile binbaşı arasında yer alan bir rütbedir.
Anayasanın ilanından sonra yapılması gereken ilk iş ne idi?
Anayasanın ilanından sonra yapılması gereken ilk iş Mebusan Meclisi seçimleriydi.
Anayasada “Meclis-i Umumi” adı verilen genel meclisi oluşturan iki kanat hangileridir?
Anayasada “Meclis-i Umumi” adı verilen genel meclis iki kanattan oluşuyordu. Birinci kanadı padişahın atadığı üyelerden oluşan “Heyet-i Âyan”, ikinci kanadı ise
seçmenlerin oylarıyla seçilmiş milletvekillerinden oluşan “Heyet-i Mebusan” oluşturuyordu.
1908 seçimlerinde oy vermek için şartlar nedir?
1908 seçimlerinde oy vermek için erkek olmak, 25 yaşına gelmiş olmak ve az çok vergi ödemek gerekiyordu.
1908 seçimlerinin özelliği nedir ve katılan partiler hangileridir?
1908 seçimleri Türkiye tarihinin ilk çok partili seçimleri oldu. Seçimlere İTC ve Prens Sabahattin’in fikirlerine dayanan Ahrar Fırkası katıldı.
1908 seçimlerini hangi grup kazandı?
Seçimleri ezici çoğunlukla İTC kazandı. Ahrar Fırkası ise meclise yalnızca bir mebus gönderebildi.
1908 seçimlerini kazanan mebus sayısı ve kozmopolit yapısı nasıldır?
Seçimlerle iş başına gelen meclis, Türk, Arap, Arnavut, Kürt, Rum, Ermeni, Bulgar, Sırp, Ulah ve Musevilerin yer aldığı toplam 281 mebustan oluşuyordu.
Meşrutiyet’in ilk parlamentosu hangi tarihte ve nerede toplandı?
Meşrutiyet’in ilk parlamentosu 17 Aralık 1908’de, kalabalık bir halk kitlesinin sevinç gösterileriyle Sultanahmet’teki Darülfünun binasında toplandı.
İTC'ye muhalif grupların biri olan ve alt düzeyde ulemadan, tarikat şeyhlerinden oluşan muhafazakar çevreyi oluşturanlar kimlerdir?
İkinci muhalefet grubu ise alt düzeyde ulemadan ve tarikat şeyhlerinden oluşan muhafazakar çevrelerden geldi. Nakşibendî şeyhi derviş Vahdetî’nin Volkan gazetesi çevresinde ve İttihad-ı Muhammedi Cemiyeti altında örgütlenen bu grup şeriat düzeni lehinde gösterilere başladı.
31 Mart isyanı nasıl bastırıldı?
Makedonya’daki 3. Ordu birlikleriyle gönüllülerden oluşan Hareket Ordusu, Mahmut Şevket Paşa komutasında İstanbul’a girdi. 24 Nisan’da kenti işgal eden Hareket Ordusu isyanı bastırdı.
31 Mart İsyanı sonrası II. Abdülhamit'in saltanatı ne durumdadır?
27 Nisan’da ise II. Abdülhamit isyana destek verdiği gerekçesiyle tahttan indirildi ve yerine küçük kardeşi Mehmet Reşat Efendi padişah ilan edildi.
Osmanlı Mebusan Meclisi 1909-1913 yılları arasında Kanun-i Esasi’de yaptığı bir
dizi değişiklikle parlamenter sisteme ne yenilik getirmiştir?
Osmanlı Mebusan Meclisi 1909- 1913 yılları arasında Kanun-i Esasi’de yaptığı bir
dizi değişiklikle meclisin ve hükümetin yetkilerini padişahın yetkilerine karşı güçlendirerek anayasal parlamenter düzeni pekiştirdi.
1912 yılında yapılan yeni seçimler nasıl tanımlanır?
1912 yılında yapılan yeni seçimler, İTC’nin baskı yollarına başvurarak kendi
adaylarını seçtirmesi nedeniyle “Sopalı Seçimler” olarak anıldı.
Balkan Savaşları meclisin ve hükümetin yapısını nasıl etkilemştir?
1912 yılında başlayan Balkan Savaşları nedeniyle istifa eden hükümetin yerine, Kamil Paşa idaresinde yine İTC karşıtı olan bir hükümet kuruldu.
Babıâli Baskını İTC'nin siyasal tarihine nasıl yansıdı?
Siyasal tarihe Babıâli Baskını olarak geçen bu darbe, İTC’nin siyasal iktidarını pekiştirmesini sağladı. Ocak 1913 darbesinden sonra İTC, iç siyasete tamamen hakim oldu.
Babıâli, dönemi içinde hangi anlamı taşır?
Babıâli, Osmanlı Devleti’nde İstanbul’da Sadaret (Başbakanlık), Dâhiliye ve Hariciye nezaretleri (İçişleri ve Dışişleri bakanlıkları) ile Şûray-ı Devlet (Danıştay)
dairelerinin bulunduğu yapıdır. Osmanlı hükûmetini ifade etmek için kullanılır.
Osmanlıcılık ideolojisi ile ne anlatılmaktadır?
Osmanlıcılık ideolojisi, Osmanlı idaresi altında yaşayan tüm dinsel ve etnik unsurları Osmanlı vatanı ve Osmanlı hanedanına sadakat temelinde birleştirme
ülküsüdür.
Osmanlı Balkanlar'da ki topraklarının önemli bir kısmını yitirdiği antlaşma hangisidir?
15. yüzyıldan beri Balkan topraklarıyla bir Avrupa devleti olan Osmanlı İmparatorluğu, bu toprakların önemli bir kısmını 1878’de imzalanan Berlin
Antlaşması’yla yitirmişti.
Türkçülüğün sistematik gelişmesini sağlayan düşünür kimdir?
Türkçülüğün bu yıllarda sistematik bir fikir akımı olarak gelişmesini sağlayan düşünür, aynı zamanda İTC’nin ideologu olan Ziya Gökalp’tir.
Ziya Gökalp'in Türk milliyetçiliğine ilişkin fikirlerini içeren en önemli eserleri hangileridir?
Gökalp’in Türk milliyetçiliğine ilişkin fikirleri en olgun ifadesini “Türkleşmek, İslâmlaşmak, Muasırlaşmak” ve “Türkçülüğün Esasları” adlı iki eserinde bulur.
Pantürkizm düşüncesinin önemli ismi kimdir ve eserinin adı nedir?
Yusuf Akçura, 1904’te yayımladığı Üç Tarz-ı Siyaset adlı makalesinde, Türk etnik kimliğini öne çıkaran, ırk ve kültür temeline dayalı Türk dünyası formülüyle Pantürkizmin ilk tutarlı ifadesini yazmıştır.
Gizli Alman-Türk ittifakı hangi tarihte imzalandı?
Gizli Alman-Türk ittifakı 2 Ağustos 1914 tarihinde imzalandı.
Osmanlı orduları I. Dünya Savaşı'nda hangi cephelerde savaştılar?
Osmanlı orduları Kafkasya, Çanakkale, Hicaz-Yemen, Sina ve Filistin, Irak, Makedonya ve Galiçya cephelerinde savaştılar.
1918 yılında savaş İttifak Devletleri’nin yenilgisiyle sonuçlanınca Osmanlı Devleti hangi antlaşmayı imzaladı?
1918 yılında savaş İttifak Devletleri’nin yenilgisiyle sonuçlanınca, Osmanlı
Devleti, 30 Ekim 1918’te Mondros Ateşkes Antlaşması’nı imzaladı.
Osmanlı Mebusan Meclisi ne zaman feshedilmiştir?
Osmanlı Mebusan Meclisi, 21 Aralık 1918’de, Padişah Vahdettin tarafından feshedildi.
Manda nedir?
Manda, I. Dünya Savaşından sonra, kimi az gelişmiş ülkeleri, kendi kendilerini yönetecek bir düzeye eriştirip bağımsızlığa kavuşturuncaya dek Uluslar Birliği (Cemiyet-i Akvam) adına yönetmek üzere kimi büyük devletlere verilen vekillik düzenidir.
Milli mücadele süresince İT adına iktidar mücadelesini sürdüren hangisidir?
1918 yılının sonlarında, Talat Paşa’nın ülkeyi terk etmeden önce verdiği direktif doğrultusunda, Kara Kemal ve Kara Vasıf ’ın girişimleri ile Karakol Cemiyeti adıyla bir gizli örgüt kuruldu. Bu örgüt milli mücadele süresince İT adına iktidar mücadelesini sürdürdü.
Bütün MHC’lerin birleştirilmesi kararı hangi kongrede alınmıştır?
4–11 Eylül tarihleri arasında toplanan Sivas Kongresi’nde ülke genelindeki bütün MHC’lerin birleştirilmesi yolunda önemli adımlar atıldı.
Son Osmanlı Mebusan Meclisi'nin aldığı en önemli karar nedir?
Son Osmanlı Mebusan Meclisi 12 Ocak 1920’de İstanbul’da toplandı. Meclis 3 ay gibi kısa bir süre açık kalmasına karşın Misak-ı Milli gibi önemli bir belgeyi kabul ederek Anadolu direnişine önemli bir meşruiyet sağladı.
Birinci Meclis ilk oturumunda kimin başkanlığında açıldı?
Birinci Meclis, 23 Nisan’da, en yaşlı üye Sinop Mebusu Şerif (Avkan) Bey’in başkanlığında açıldı.
Teşkilat-ı Esasiye Kanunu'nun TBMM açısından önemi nedir?
TBMM’nin en önemli yasama faaliyetlerinden biri, hiç kuşkusuz Teşkilat-ı Esasiye Kanunu’dur. 20 Ocak 1921’de kabul edilen Teşkilat-ı Esasiye Kanunu, rejimin temellerini halk egemenliği ve meclis üstünlüğü üzerinden tanımlayan ilk anayasadır.
1920-1921 yılları arasında Birinci Meclisteki önde gelen gruplar hangileridir?
1920-1921 yılları arasında Birinci Meclisteki önde gelen gruplar arasında Tesanüt Grubu, İstiklal Grubu, Müdafaa-i Hukuk Zümresi, Halk Zümresi, Islahat Grubu sayılabilir. Ayrıca 1920’nin son aylarında Türkiye Komünist Fırkası ve Türkiye Halk İştirakiyun Fırkası adlı iki de sol parti kurulmuştu. Bu örgütlerin tümü, 1921 ilkbaharına gelindiğinde dağılmış oldular.
Türk ordusunun işgallere son veren kesin askeri zaferi hangi savaşla geldi?
Türk ordusunun işgallere son veren kesin askeri zaferi 26 Ağustos 1922’de başlayan Başkumandanlık Meydan Savaşı’yla geldi.
Osmanlı Devleti hukuken ne zaman sona erdirildi?
Yapılan oylamalar sonucunda saltanat 1 Kasım 1922’de oybirliğiyle kaldırılarak, Osmanlı Devleti hukuken sona erdirildi.
Birinci Meclis son toplantısını ne zaman yapmıştır?
Birinci Meclis 6 Nisan 1923’te son toplantısını yaparak dağıldı.