Sağlık Kurumları Mevzuatı Dersi 3. Ünite Özet
Sağlık Hizmetlerinin Sunumu İle İlgili Mevzuat
- Özet
- Sorularla Öğrenelim
Giriş
Türkiye’de sağlık hizmetlerinin sunumundaki temel iki önemli aktör, Sağlık Bakanlığı’na bağlı sağlık kuruluşları ile özel sağlık kuruluşlarıdır. 2010 Sağlık İstatistikleri Yıllığı verilerine göre, Sağlık Bakanlığı Türkiye’deki hastanelerin yaklaşık %59’una ve toplam hasta yataklarının da %60’ına sahip bir kurum olarak en önemli hizmet sunucusu konumundadır. Özel sağlık kuruluşları ise, Türkiye’deki hastanelerin yaklaşık %34’üne ve hasta yataklarının da %9’una sahiptir. Hastane sayısındaki geriye kalan %7’lik payı ise üniversite hastaneleri ile diğer hastaneler oluşturmaktadır.
Genel Mevzuat
Türk Sağlık Mevzuatı’na tarihsel açıdan yaklaşıldığında ve Cumhuriyetin ilanı başlangıç kabul edildiğinde, ilk önemli girişimin Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılışından on gün sonra 3 Mayıs 1920’de kabul edilen 3 Sayılı Yasa ile Sıhhiye ve Muavenatı İçtimaiye Vekaleti’nin yani bugünkü adıyla Sağlık Bakanlığı’nın kurularak, tüm ülkedeki sağlık hizmetlerinin yürütülmesinin bu bakanlığa devredilmesi olduğu söylenebilir. 1925 yılında Sağlık Bakanlığı’na atanan ve uzun yıllar bu görevde kalan Dr. Refik Saydam, idari ve hukuki önemli mevzuat çalışmaları başlatmış ve sağlıkla ilgili önemli yasaları yürürlüğe koymuştur. Osmanlı Devleti döneminde sağlık mevzuatı ile ilgili ciddi bir çalışma olmadığı için, 1923-1938 yılları arasında “Sağlık Mevzuatı” çalışmaları önemli bir yer tutmaktadır. Bu dönemde Cumhuriyetin sağlık sistemi adeta yeniden yapılandırılmış ve örgütlenmiştir.
Refik Saydam döneminde sağlık hizmetlerinde istenilen amaçlara ulaşabilmek için salgın ve bulaşıcı hastalıklara karşı savaşmak öncelikli bir hedef olarak görülmüş ve 1926’da Sıtmayla Mücadele Kanunu ve Trahomla Mücadele Kanunu çıkarılmıştır. Bu dönemde çıkan en önemli yasalardan birisi şüphesiz hekimlik mesleğinin uygulama alanını düzenleyen 1928 tarihli ve 1219 sayılı Tababet ve Şuabatı Sanatlarının Tarzı İcrasına Dair Kanun’dur.
1930 yılında ise, sağlık hizmetlerinin anayasası niteliğinde olan 1593 sayılı Umumi Hıfzıssıhha Kanunu çıkarılmış ve böylece sağlık hizmeti sunumunun esasları belirlenmiştir.
Umumi Hıfzıssıhha Kanunu ve ardından 1936 yılında çıkarılan Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı Teşkilat ve Memurin Kanunu, devleti sağlık alanındaki tüm düzenlemelerin merkezine yerleştiren önemli kanunlardır.
Refik Saydam’ın bakanlık görevinden ayrılmasının ardından 1960 İhtilali’ne kadar olan dönemde, merkezi yapıyı güçlendirmek ve sosyal içerik dâhilinde politikalar geliştirmek amacıyla yasal düzenlemeler yapılmış ve uygulamalara geçilmiştir.
1960 yılından sonra Türkiye’de planlı dönem başlamıştır. Hazırlanan Birinci Beş Yıllık Kalkınma Planı’nda sağlık idaresinde temel amacın, halkın sağlık düzeyini yükseltmek olduğu ve bunun için de halk sağlığı hizmetlerine öncelik verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Planın öngördüğü hedefler yönünde, sağlık hizmetleri yeniden örgütlenmiş ve bu amaçla, zamanın Sağlık Bakanlığı müsteşarı Dr. Nusret Fişek önderliğinde hazırlanan 224 sayılı Sağlık Hizmetlerinin Sosyalleştirilmesi Hakkında Kanun 5 Ocak 1961 tarihinde kabul edilmiştir. Böylece sağlık hizmetleri tarihimizde “Sosyalleştirme Dönemi” olarak adlandırılabilecek dönem başlamıştır.
224 sayılı Yasa’ya göre, sosyalleştirme, çevreden merkeze doğru örgütlenerek sağlık hizmetlerinin, sağlık evleri, sağlık ocakları ve sağlık merkezleri eliyle yürütülmesini öngörmektedir.
Yasayla bir yandan sağlık hizmetlerinin sosyalleştirilmesi öngörülürken, diğer yandan da özel teşebbüs serbest bırakılmıştır.
1978 yılında 2162 sayılı Sağlık Personelinin Tam Gün Çalışma Esasları Yasası çıkarılmıştır. Bu yasa ile Türkiye 16 bölgeye ayrılmış ve sağlık personelinin geri kalmış yörelerde görev almasını özendirici koşullar getirilmiştir. Tam gün çalışanlara ek ödenekler sağlayan bu yasa 1980 yılında kaldırılmıştır.
Hükmünde Kararname ile Sağlık Bakanlığı’na verilmiştir. Sağlık sektörünün yeniden yapılandırılması amacıyla 1987 yılında 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu çıkarılmıştır. Kanunun, sağlık müracaat zinciri kurarak bütün altyapının verimli kullanımını sağlamak, genel sağlık sigortası kurmak, sağlık hizmet birimlerinin işletmecilik anlayışı ile yönetilmelerini sağlayacak şekilde özerkleşmelerini teşvik etmek, özel kesimden sözleşmeli hizmet satın alınmasını sağlamak gibi hedefleri bulunmaktadır.
1990’lı yılların başlarında da sağlık hizmetlerinin yeniden yapılanması konusunda önemli girişimlerde bulunulmuştur. Devlet Planlama Teşkilatı sağlık sektörü ile ilgili kapsamlı bir plan oluşturmuş, bu planla ilgili olarak 1992’de Birinci Ulusal Sağlık Kongresi toplanmış ve yeniden yapılanma süreci başlamıştır. 1993’de yapılan İkinci Sağlık Kongresi’nde ulusal sağlık politikaları belirlenmiştir. 1998 yılında genel sağlık sigortası “Kişisel Sağlık Sigortası Sistemi ve Sağlık Sigortası İdaresi Başkanlığı Kuruluş ve İşleyiş Kanunu Tasarısı” adı altında, Bakanlar Kurulu tarafından Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne sunulmuş, ancak kanunlaşamamıştır. 2000 yılında, genel sağlık sigortası ile ilgili olarak, “Sağlık Sandığı” adı altında tanımlanan bir kanun tasarı taslağı bakanlıkların görüşüne gönderilmiş, ancak bu da sonuçlanamamıştır. 2002 yılı genel seçimlerinin hemen ardından oluşturulan hükümet tarafından açıklanan Acil Eylem Planı’nda “Herkese Sağlık” başlığı altında sağlık alanında yürütülmesi öngörülen birtakım temel hedefler belirlenmiştir. 2003 yılı başında Sağlıkta Dönüşüm Programı hazırlanarak Sağlık Bakanlığı tarafından kamuoyuna duyurulmuştur. Sağlıkta Dönüşüm Programı 2003-2013 yılları arasındaki dönemi kapsayan 10 yıllık bir reform programı olarak düşünülmüştür.
Sağlık Bakanlığı İle İlgili Mevzuat
Bu başlık altında Sağlık Bakanlığı’na bağlı sağlık kuruluşlarının hizmet sunumu üzerinde en çok etkiye sahip olduğu düşünülen birkaç yasal düzenleme incelenecektir. Bunlar:
- 2011 tarih ve 663 sayılı Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşların Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname,
- 1983 tarih ve 17927 sayılı Yataklı Tedavi Kurumları İşletme Yönetmeliği’dir.
Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşların Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname
Sağlıkta Dönüşüm Programı çerçevesinde, Sağlık Bakanlığı’nın yeniden yapılandırılmasını öngören 2011 tarih ve 663 sayılı Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşların Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname’nin yayımlanması ile Sağlık Bakanlığı’nın görev ve teşkilat yapısında köklü ve önemli değişiklikler gerçekleşmiştir. Sağlık Bakanlığı'nın görev ve teşkilat yapısına ilişkin son yasal düzenleme ise 10.07.2018 tarihli ve 30474 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Cumhurbaşkanlığı Teşkilatı Hakkında 1 no'lu Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile gerçekleştirilmiş ve Sağlık Bakanlığı'nın görevleri önceki düzenlemeyle benzer doğrultuda ifade edilmiştir.
Sağlık Bakanlığının Görevleri
663 sayılı KHK öncelikle Sağlık Bakanlığı’nın görev sınırlarını yeniden çizmektedir. Bakanlığın görevi, Dünya Sağlık Örgütü’nün sağlık tanımına atfen, “herkesin bedeni, zihni ve sosyal bakımdan tam bir iyilik hali içinde hayatını sürdürmesini sağlamaktadır” şeklinde ifade edilmekte ve bu kapsamda Sağlık Bakanlığı’nın aşağıda sıralanan görevleri yerine getirerek sağlık sistemini yönettiği ve politikaları belirlediği belirtilmektedir:
- Halk sağlığının korunması ve geliştirilmesi,
- Teşhis, tedavi ve rehabilite edici sağlık hizmetlerinin yürütülmesi,
- Uluslar arası önemi haiz halk sağlığı risklerinin ülkeye girmesinin önlenmesi,
- Sağlık eğitimi ve araştırma faaliyetlerinin geliştirilmesi,
- Sağlık hizmetlerinde kullanılan ilaçlar, özel ürünler vb. ve tıbbi cihazların güvenli ve kaliteli bir şekilde piyasada bulunması, halka ulaştırılması ve fiyatlarının belirlenmesi.
- İnsan gücünde ve maddi kaynaklarda tasarruf sağlamak ve verimi artırmak, sağlık insangücünün ülke sathında dengeli dağılımını sağlamak,
- Kamu ve özel hukuk tüzel kişileri ile gerçek kişiler tarafından açılacak sağlık kuruluşlarının ülke sathında planlanması ve yaygınlaştırılması
Sağlık Bakanlığının Teşkilat Yapısı
663 sayılı KHK, Sağlık Bakanlığı’nın görevleri yanında merkez ve taşra teşkilatında da önemli değişiklikler öngörmüştür. Öncelikle, önceki uygulamada müsteşara yardımcı olmak üzere üç müsteşar yardımcısı görevlendirilebilirken, bu sayı beşe çıkarılmıştır. Önceki uygulamada özel önem ve öncelik taşıyan konularda Sağlık Bakanı’na yardımcı olmak üzere on bakanlık müşaviri atanabilirken, bu sayı ise otuza çıkarılmıştır. Ayrıca, Sağlık Bakanlığı’nın sağlık sistemi yönetimi ve politika belirleme ile ilgili temel görevlerini yerine getirmek üzere onbir üye ile müsteşar ve yardımcılarından oluşan bir Sağlık Politikaları Kurulu kurulması öngörülmüştür.
KHK ile Sağlık Bakanlığı’na bağlı tüm genel müdürlüklerin kaldırılarak yeni hizmet birimleri oluşturulmuştur. Ancak 2018 tarihli 1 no'lu Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile Sağlık Bakanlığı'na bağlı hizmet birimleri yeniden düzenlenmiş ve bu kararnamede görevleri ayrıntılı olarak açıklanmıştır. Buna göre Sağlık Bakanlığı'nın hizmet birimleri şunlardır: Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü, Acil Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü, Sağlığın Geliştirilmesi Genel Müdürlüğü, Sağlık Bilgi Sistemleri Genel Müdürlüğü, Sağlık Yatırımları Genel Müdürlüğü, Avrupa Birliği ve Dış İlişkiler Genel Müdürlüğü, Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü, Kamu Hastaneleri Genel Müdürlüğü, Yönetim Hizmetleri Genel Müdürlüğü, Denetim Hizmetleri Başkanlığı, Strateji Geliştirme Başkanlığı, Hukuk Müşavirliği, Basın ve Halkla İlişkiler Müşavirliği ve Özel Kalem Müdürlüğü.
Sağlık Bakanlığı’nın teşkilat yapısındaki bir diğer önemli değişiklik, sürekli kurullarla ilgilidir.
Tıpta Uzmanlık Kurulu , tıpta ve diş hekimliğinde uzmanlık eğitimi yapacak eğitim kurumlarına eğitim yetkisi vermek ya da bu yetkiyi kaldırmak, uzmanlık dallarında rotasyonları belirlemek, yabancı ülkelerde uzmanlık eğitimi alanların bilimsel değerlendirmelerini yapacak fakülte ve eğitim hastanelerini belirlemek ve tıpta uzmanlık eğitimi ile ilgili görüş bildirmek üzere kurulmuş bir Sağlık Bakanlığı kuruludur.
Sağlık Meslekleri Kurulu , sağlık mesleklerine ilişkin eğitim müfredatları ve mesleki alan ve dal belirlenmesi gibi konularda görüş bildirmek, sağlık mesleklerine ilişkin etik ilkeleri belirlemek, mesleki yeterliliği değerlendirmek ve mesleki cezaları uygulamak gibi görevleri yerine getirmek amacıyla kurulmuştur
Sağlık Bakanlığına Bağlı Kuruluşlar
663 sayılı KHK Sağlık Bakanlığı’na bağlı yeni kuruluşların oluşturulmasını hükme bağlamıştır. Bu kuruluşlar, Türkiye Halk Sağlığı Kurumu, Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu, Türkiye Hudut ve Sahiller Genel Müdürlüğü ve Türkiye Kamu Hastaneleri Kurumu’dur. Fakat 2018 tarihli 1 no'lu Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile Türkiye Halk Sağlık Kurumu "Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü'ne ve Türkiye Kamu Hastaneleri Kurumu "Kamu Hastaneleri Genel Müdürlüğü"ne dönüştürülmüştür.
Halk Sağlığı Sağlığı Genel Müdürlüğü , Sağlık Bakanlığı’nın politika ve hedeflerine uygun olarak, temel sağlık hizmetlerini yürütmekle görevli bir hizmet birimidir.
Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu , kurulması Sağlıkta Dönüşüm Programı’nda öngörülmüş olan, ilaç üretiminde kullanılan etken ve yardımcı maddeler, ulusal ve uluslar arası kontrollere tabi maddeler, tıbbi cihazlar, vücut dışı tıbbi tanı cihazları, geleneksel bitkisel tıbbi ürünler, kozmetik ürünler, homeopatik tıbbi ürünler ve özel amaçlı diyet gıdalar hakkında düzenleme yapmakla görevli, Sağlık Bakanlığı’na bağlı fakat özel bütçeli, kamu tüzel kişiliğini haiz bir kuruluştur.
Türkiye Hudut ve Sahiller Sağlık Genel Müdürlüğü , Türk boğazları, hudut ve sahilleri ile ilgili uluslar arası sözleşme ve mevzuat hükümlerinden kaynaklanan yükümlülükleri yerine getirmekle görevli Bakanlığa bağlı fakat özel bütçeli bir kuruluştur.
Kamu Hastaneleri Genel Müdürlüğü ise, ikinci ve üçüncü basamak sağlık hizmetlerini vermek üzere hastanelerin, ağız ve diş sağlığı merkezlerinin ve benzeri sağlık kuruluşlarının açılması, işletilmesi, faaliyetlerinin izlenmesi, değerlendirilmesi, denetlenmesi, gerektiğinde bunların birleştirilmesi, ayrılması ve kapatılması ile bu kuruluşlarda her türlü koruyucu, teşhis, tedavi ve rehabilite edici sağlık hizmetlerinin verilmesini sağlamakla görevli bir hizmet birimidir.
Diğer Önemli Düzenlemeler
663 sayılı KHK ile yapılan diğer önemli düzenlemeler aşağıdaki gibi özetlenebilir:
- KHK’nın 49. maddesinde, 3218 sayılı Serbest Bölgeler Kanunu hükümleri çerçevesinde sağlık serbest bölgelerinin kurulması öngörülmüştür.
- KHK’nın 52. maddesi gönüllülük esasına dayalı sağlık hizmeti sunumunun yolunu açmaktadır.
Yataklı Tedavi Kurumları İşletme Yönetmeliği
Yataklı Tedavi Kurumları İşletme Yönetmeliği, 2005 tarih ve 25806 sayılı Yataklı Tedavi Kurumları İşletme Yönetmeliği’nde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin yayınlanmasıyla önemli değişikliklere uğramış oldukça kapsamlı bir yönetmeliktir. Yönetmelik, tıbbi hizmetler, bilimsel kurullar, yönetim hizmetleri, satın alma, ayniyat depo ve ambar hizmetleri ve çalışan personelin görev ve yetkileri başlıkları altında incelenecek ve önemli görülen maddeleri değerlendirilecektir.
Tıbbi Hizmetler
Poliklinikler, Servis hizmetleri, Acil hizmetleri, Laboratuvar hizmetleri, Ameliyathane hizmetleri, Yoğun bakım ve reanimasyon hizmetleri, Eczane hizmetleridir. Ayrıca her yataklı tedavi kurumunda bir merkezi tıbbi arşiv ve sosyal hizmet uzmanının bulunduğu bir sosyal servis kurulur.
Bilimsel Kurullar
Yataklı tedavi kurumları bünyesinde, hastane konseyi, eğitim planlama ve koordinasyon kurulu ve sağlık kurulu olmak üzere üç bilimsel kurul oluşturulur.
Hastane konseyi, kurumla ilgili bilimsel ve idari konuları görüşmek ve karara bağlamak üzere kurulur. Konseye baştabibin başkanlığı altında bütün servis, laboratuvar şef veya uzmanları, hastane müdürü ve başhemşire katılır.
Eğitim planlama ve koordinasyon kurulu , eğitim hastanelerinde ayrıca baştabiple birlikte genel dal yataklı tedavi kurumlarında 5, özel dal tedavi kurumları ile yataksız kurumlarda 3 şeften oluşan bir kuruldur.
Sağlık kurulları , tek tabibin yetkisi dışında kalan hususlarda veya mevzuatta sağlık kurulu raporu öngörüldüğü hallerde, kişilerin sağlık durumları hakkında karar vermeye yetkili organlardır.
İlçe hastaneleri ve gün hastaneleri hariç, yataklı tedavi kurumlarında, hastane enfeksiyonları ile ilgili sorunları tespit etmek, çözümüne yönelik faaliyetleri düzenleyip yürütmek ve bu kurumlar düzeyinde alınması gereken kararları gerekli yerlere iletmek üzere Enfeksiyon Kontrol Komitesi kurulur.
Yönetim Hizmetleri
Yataklı tedavi kurumlarında çalışmalar günün 24 saatinde kesintisiz olarak devam eder. Normal mesai saatleri dışındaki hizmetler, acil vakaların muayene ve tedavisini, acil ameliyat ve müdahalelerin yapılmasını ve yatmakta olan hastaların bakımlarının devamını kapsar. Hastane baştabipleri, sağlık hizmetlerinin sürekliliği ve kesintiye uğramaması amacıyla personel sayısını da dikkate alarak vardiya veya nöbet gibi hizmetlerde farklı çalışma saatleri belirleyebilir. Nöbet hizmetleri evde nöbet, normal, acil ve branş nöbeti olmak üzere dört şekilde yürütülür.
Yataklı tedavi kurumlarında hasta kabul hizmetleri, hasta yatırılması, çıkarılması ve diğer kurumlara nakledilmesi ile ölen ve doğanların kayıt işlerini kapsar. Kurumlarda hasta odalarının bir veya iki kişilik olarak düzenlenmesi esastır. Hasta odaları ise; Özel oda, Birinci sınıf oda, İkinci sınıf oda şekilde sınıflandırılır.
Temizlik hizmetleri kapsamında, poliklinik, servis, laboratuvar, ameliyathane, mutfak, çamaşırhane, bahçe gibi birimlerin temizliği, hastane personeli tarafından veya hizmet alımı yoluyla yapılır. Bu konuda gerekli önlemleri almak ve yöntemleri sağlamak için ilgili bir uzman başkanlığında başhemşire, hastane müdürü, baştabibin lüzum göreceği diğer personelin katılmasıyla bir Temizlik Komitesi kurulur.
Satın Alma, Ayniyat, Depo ve Ambar Hizmetleri
Yataklı tedavi kurumlarında satın alma işleri, satın alma komisyonu tarafından ilgili mevzuata göre yapılır. Satın alma ve irsal (gönderme) yolu ile kuruma gelen bir malın muayene ve teslim alınması, Ayniyat Talimatnamesi’ne göre muayene ve teslim alma komisyonu tarafından yapılır. Bu komisyon hastane müdürü başkanlığında, alınan malın ve yapılan işin özelliğine göre, bu konuda yetkili birinin ve baştabibin tayin edeceği üç kişiden kurulur.
Personel Görev ve Yetkileri
Yataklı Tedavi Kurumları İşletme Yönetmeliği’nde, tıbbi hizmetlerde çalışanların (baştabip ve yardımcıları, şef ve uzmanlar, diş tabipleri, eczacılar, diyetisyenler, başhemşire, hemşireler, hastane hizmetlileri vb.), tüm tıbbi teknisyenlerin (anestezi teknisyenleri, ameliyathane teknisyenleri, laboratuvar 46 teknisyenleri vb.), idari işlerde çalışanların (hastane müdürü, istatistik memuru, ayniyat saymanı, ambar ve depo memuru, hasta kabul memuru, satın alma memuru, arşiv memuru, tıbbi sekreter vb.) ve teknik ve diğer işlerde çalışanların (mühendis, santral memuru, şoför, aşçı, terzi, berber vb.) görev ve yetkileri ayrıntılı bir şekilde tanımlanmıştır.
Özel Sağlık Kuruluşları ile İlgili Mevzuat
Bu bölümde özel hastaneler, özel tıp merkezleri ve poliklinikler, özel muayenehaneler, özel laboratuvarlar ve özel ağız ve diş sağlığı hizmeti sunan kurumlar gibi özel sağlık kuruluşlarının hizmet sunum ilkelerini belirleyen temel yasal düzenlemeler incelenecektir.
Hususi Hastaneler Kanunu
24.05.1933 tarih ve 2219 sayılı Hususi Hastaneler Kanunu, devletin resmi hastaneleri ve belediyelere ait hastaneler dışında kalan özel hastanelerin açılma, kullanma ve kapanma şartları ile teşkilat yapısını düzenlemektedir. Özel hastanelerin tanımları ve açılma şartları, özel hastanelerin teşkilat yapısı, ve görevlerine ve son bölümünde ise cezai hükümlere genel olarak yer verilmektedir.
Özel Hastaneler Yönetmeliği
Özel hastanelerin tabi olduğu Hususi Hastaneler Kanunu'nun yetersiz kalması sonucu ve insan sağlığı gibi önemli bir konuda görev alacak özel hastanelerin çağdaş kurallara tabi olması gerekliliğinden hareketle, 27.03.2002 tarih ve 24708 sayılı Özel Hastaneler Yönetmeliği yayımlanmıştır.
Yönetmeliğin amacı, etkin, verimli ve kaliteli sağlık hizmeti sunulmasını sağlamak üzere, bütün özel hastanelerin tesis, hizmet ve personel standartlarının tespit edilmesine, sınıflandırılmasına, sınıfların değiştirilmesine, amaca uygun olarak teşkilatlandırılmasına ve bunların açılmalarına, faaliyetlerine, kapanmalarına ve denetlenmelerine ilişkin usul ve esasları düzenlemektir.
Özel Hastanelerin Temel Özellikleri ve Kadroları
Özel hastaneler, yönetmelikte asgari olarak öngörülen bina, hizmet ve personel standartlarına sahip olan, yirmi dört saat süreyle sürekli ve düzenli olarak, bir veya birden fazla uzmanlık dalında hastalara ayakta ve yatarak muayene, teşhis ve tedavi hizmeti veren kuruluşlar olarak tanımlanmaktadır. Özel hastaneler, dört klinisyen uzmandan az olmamak kaydıyla belirlenen toplam kadroların en az dörtte biri sayısında klinisyen uzman ile faaliyete başlayabilirler. Toplam kadronun dörtte üçünün iki yıl içinde aktif hale getirilmesi zorunludur.
Hastane Kuruluş Yeri, Bina Altyapı ve Personel Standartları
Özel hastane kuruluş yerinin seçiminde dikkate alınması gereken özellikler, yönetmelikte ayrıntılı olarak ele alınmaktadır. Buna göre, hastanenin kurulacağı alanın gürültü, hava ve su kirliliğine maruz olmadığının ve insan sağlığını olumsuz yönde etkileyecek endüstriyel kuruluşlardan uzak olduğunun raporlarla tespit edilmesi gerekmektedir. Hastane binası için yeterli yeşil alan ayrılmış olmalı ve ulaşım şartları ve ulaşım noktaları açısından hastane yeri uygun olmalıdır. Ayrıca hasta ve yakınları ile hastane çalışanları için yeterli sayıda otopark da ayrılmış olmalıdır. Özel hastane açmak isteyenler, Sağlık Bakanlığı tarafından yapılan planlamada ihtiyaç gösterilen yerleşim bölgelerinde faaliyette bulunmak üzere başvurabilirler. Hastane açılmadan önce Sağlık Bakanlığı’ndan ön izin alınması gerekmektedir. Ön izin için, yönetmelikte tanımlanan belgeler ile gerekli mimari projelerini il sağlık müdürlükleri vasıtasıyla Sağlık Bakanlığı’na gönderen hastanenin başvurusu, otuz iş günü içerisinde sonuçlandırılarak başvuru sahibine yazılı olarak bildirilmektedir.
Özel Hastanelerin Hizmet Ünitelerine İlişkin Alt Yapı Standartları
Özel hastanelerde hasta odalarının, yeterli günışığı alabilecek konumda, dezenfeksiyona elverişli ve kolay temizlenebilir nitelikte olması gerekmektedir. Doğrudan gün ışığı almayan, ziyaretçi ve personelin yoğun kullandığı ve hastanın sağlığını olumsuz yönde etkileyebilecek mekânlarda hasta odası olmamalıdır. Hastalara anında ulaşabilmek ve hasta bakımını sağlamak üzere; yataklı hasta katlarında, koridor ve hasta odalarına hâkim bir konumda lavabosu ve ilaç hazırlama alanı bulunan ve koridorun genişliğini etkilemeyecek şekilde, en az bir hemşire istasyonu kurulması şarttır. Özel hastanelerde, cerrahi uzmanlık dallarının gerektirdiği en az iki adet ameliyat salonu ile uyandırma bölümü bulunur. Acil ünitelerinin özel hastanelerin ana girişinden ayrı, kolay ulaşılabilir, ambulans ulaşımı ile araç giriş ve çıkışına elverişli ve uygun eğimli sedye rampası bulunan bir girişinin bulunması gerekir.
Özel Hastanelerin Diğer Birim ve Alanlarına İlişkin Alt Yapı Standartları
Özel hastanelerde, katlar arasındaki merdivenlerin, sedye ile hasta çıkarılabilecek nitelikte en az bir metre elli santimetrekare genişlikte olması gerekmektedir. Hastanelerin bütün katlarında koridor genişlikleri ise en az iki metre olmalıdır. Jeneratör bulunmalıdır. En az iki asansörün bulunması ve asansörlerden birinin tekerlekli sandalye ve sedye ile hasta taşımaya elverişli olması şarttır. Merkezi ısıtma sistemi ile ısıtılması gerekmektedir. Ayrıca hastanelerin ameliyathane, yoğun bakım ünitesi ve steril şartları gerektiren diğer alanlarında, yeterli havalandırma ve sterilizasyon için hijyenik klima santralı yapılması zorunludur.
Özel Hastanelerin Hizmet ve Çalışma Esasları
Özel hastanelerin poliklinik hizmetleri ile ilgili hizmet ve çalışma esaslarına bakıldığında, bir poliklinik muayene odasında en fazla iki hekimin çalışmasına izin verildiği görülmektedir. Ayakta hasta muayenesinde “Hasta Hakları Yönetmeliği”nde öngörülen ilkelere uygun davranılarak, hasta mahremiyetine saygı ilkesine uyularak hastalar ayrı ayrı muayene edilir. Tıbbi muayenenin ilgili hekim tarafından yapılması şarttır ve muayene sırasında görevli bir hemşirenin de bulunması asildir.
Tıbbi Kayıt ve Arşiv, Faturalandırma, Yatak Sınıfları ve Ücretlendirme
Özel hastanelerin acil servis, poliklinik, klinik, röntgen, laboratuvar ve ameliyathane gibi tıbbi hizmet ünitelerinde, sayfa ve sıra numarası verilmiş ve her sayfası müdürlükçe mühürlenmiş protokol defterlerinin tutulması zorunludur. Ayrıca hastaneye başvuran her hasta için hasta dosyası düzenlenir. Ayakta ve yatarak tedavi edilen bütün hastalar için fatura düzenlenmesi zorunludur. Yatak sınıfları, özel, birinci ve ikinci sınıf hasta odaları şeklinde gruplanabilir. Özel hastaneler, günlük yatak ücretlerini her yıl kendileri tespit ederek Bakanlığa bildirir ve bu ücret Bakanlıkça onaylanır.
Denetim, Yasaklar ve Cezalar
Özel hastaneler, şikâyet üzerine yapılan inceleme ve soruşturma ile Sağlık Bakanlığı tarafından Özel Hastaneler Teknik Komisyonu’na yaptırılan ya da Bakanlık müfettişleri tarafından yapılan denetimler dışında, il sağlık müdürlüğü ekipleri tarafından altı ayda bir rutin olarak denetlenir. Ancak, denetim sonrası mevcut durumun hastaların tedavi ve sağlık durumunu olumsuz yönde etkilediği belirlenirse, valilik tarafından işlem yapılmadan doğrudan Sağlık Bakanlığı’na bildirilir ve eksikliklerin giderilmesine kadar hastanenin tamamında faaliyetin geçici ya da süresiz durdurulmasına Sağlık Bakanlığı’nın görüşü alınarak valilikçe karar verilebilir.
Ayakta Teşhis ve Tedavi Yapılan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmelik
6 Ocak 2008’de yürürlüğe giren yönetmeliğin amacı, ayakta teşhis ve tedavi yapılan özel sağlık kuruluşlarının yapılandırılmaları, ruhsatlandırma işlemleri, faaliyetleri ve faaliyetlerine son verilmesi, denetimleri ve diğer hususlar ile ilgili usul ve esasları düzenlemektir. Yönetmeliğin kapsamına, tıp merkezleri, poliklinikler, laboratuvarlar, müessese ve muayenehaneler girmektedir
Sağlık Kuruluşlarının Türleri ve Kadroları
Tıp merkezleri en az dört klinisyen uzmanla açılır. Poliklinikler ise, en az iki tabip tarafından ortak olarak açılabilen, hizmet birimleri doğrudan birbiriyle bağlantılı olacak şekilde oluşturulan sağlık kuruluşlarıdır. Muayenehane, bir tabip tarafından mesleğini serbest olarak yürütmek üzere müstakil olarak açılan sağlık kuruluşudur. Laboratuvar, 992 sayılı Kanun kapsamında tıbbi tahlil işlemi yapar. Müessese ise, 3153 sayılı Kanun kapsamında görüntüleme ve/veya radyoterapi, nükleer tıp, fizik tedavi gibi muayene, tanı ve/veya tedavi hizmeti sunar.
Sağlık Kuruluşlarının Planlanması, Yer Seçimi ve Bina Durumu
Tıp merkezi açmak isteyenler, Sağlık Bakanlığı tarafından yapılan planlamada ihtiyaç gösterilen yerleşim bölgelerinde faaliyette bulunmak üzere başvurabilirler. Tıp merkezi ya da poliklinik, laboratuvar ve müessese açmak isteyenlerin Sağlık Bakanlığı tarafından yapılan planlamaya uyma zorunluluğu bulunmaktadır. Başvuru sırasında sunulması gereken belgeler yönetmelikte ayrıntılı olarak ele alınmaktadır. Tıp merkezlerinin yer seçim kriterleri, özel hastaneler için geçerli olan kriterlerle oldukça benzerdir.
Sağlık Kuruluşlarının Ruhsatlandırılması
Sağlık kuruluşu açacak kişi, yönetmelikte belirtilen belgelerle il sağlık müdürlüklerine başvurur. Başvuru/ruhsat dosyası il sağlık müdürlüğü tarafından incelenir ve eksiklik olmaması halinde, dosya Sağlık Bakanlığı’na gönderilir.
Sağlık Kuruluşlarında Bulunması Zorunlu Hizmet Birimleri
Tıp merkezlerinde bulunması zorunlu hizmet birimleri, hasta bekleme salonu, poliklinik muayene odası, ameliyathane, gözlem ünitesi, acil ünitesi, numune alma odası ve merkezi sterilizasyon ünitesidir.
Cerrahi uygulama yapacak tıp merkezlerinde ameliyathane bulunması zorunludur. Ameliyathanelerde yarı steril, steril ve tam steril alanlar oluşturulur.
Polikliniklerde bulunması zorunlu tıbbi hizmet birimleri, hasta bekleme salonu, hasta muayene odası, acil muayene odası, arşiv birimi, bebek emzirme ve bakım odasıdır.
Muayenehanelerde bulunması gereken standartlar ve birimler de yönetmelikle ayrıntılı olarak açıklanmaktadır. Buna göre, muayenehanelerde yeterli şekilde aydınlatılan ve havalandırılan, en az on altı metrekare kullanım alanına sahip hasta muayene odası bulunmalıdır.
Sağlık Kuruluşlarının Çalışma Usul ve Esasları
Tıp merkezleri, ruhsatlarında yazılı olmak kaydıyla çalışma günlerinde sekiz saatten az olmamak üzere hizmet sunabileceği gibi, tatil günleri ve mesai sonrası dâhil kesintisiz hizmet de verebilirler. Kesintisiz hizmet sunuluyor ise, kuruluşun çalışma saatleri dışında en az bir hekim, nöbetçi hekim olarak, faaliyet gösterilen uzmanlık dallarındaki uzmanlar ise icapçı olarak görev yaparlar.
Sağlık Kuruluşlarının Kayıtları, Bilgilendirme ve Tanıtım
Yönetmelikte adı geçen sağlık kuruluşlarına başvuran her hasta protokol defterine kaydedilir. Sağlık kuruluşlarında ayrıca adli rapor kayıt defteri, cerrahi müdahale kayıt defteri, laboratuvar kayıt defteri, pansuman ve enfeksiyon kayıt defteri ile teftiş ve denetim defteri tutulur. Sağlık kuruluşları ancak sağlığı koruyucu ve geliştirici nitelikte bilgilendirme yapabilir.
Sağlık Kuruluşlarının Denetimi
Sağlık kuruluşları, il sağlık müdürlükleri tarafından oluşturulan bir ekip tarafından düzenli olarak denetlenirler. Olağan denetimler dört ayda bir yapılır. Denetimler, denetim işlemi için görevlendirilen biri hekim olmak üzere, en az üç personel tarafından gerçekleştirilir
Ağız ve Diş Sağlığı Hizmeti Sunan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmelik
14.10.1999 tarihinde yürürlüğe giren yönetmeliğin amacı, mesleğini serbest olarak icra etme yetkisine sahip diş hekimlerinin tek başına ya da ortaklaşa ağız ve diş sağlığı hizmeti verdikleri muayenehanelerin ve özel sağlık kuruluşlarının açılması, çalışması ve denetlenmesi ile ilgili usul ve esasları düzenlemektir. Bu yönetmelik kapsamında faaliyette bulunan özel sağlık kuruluşları, faaliyet alanları, hizmet altyapı özellikleri ve sahip oldukları diş ünitlerine göre, merkez, poliklinik, müşterek muayenehane ve muayenehaneden oluşmaktadır.
Başvuru ve Açılma İşlemleri
Yönetmelikte adı geçen türdeki sağlık kuruluşlarını açmak isteyenlerin, bir dilekçe ve yönetmelikte ayrıntılı olarak izah edilen belgelerle birlikte il sağlık müdürlüklerine başvurmaları gerekmektedir. Başvuru öncelikle dosya üzerinden incelenir. Başvuru dosyasında eksiklik yoksa açılacak sağlık kuruluşunun kuruluş ve faaliyetlerinin yönetmeliğe uygun olup olmadığının incelenmesi için bir denetim ekibi oluşturulur.
Kuruluş Alt Yapı Standartları
Ağız ve diş sağlığı merkezlerinde tam gün süre ile polikliniklerde tam gün veya kısmi süreli görev yapan bir diş hekimi mesul müdür bulunur.
Sağlık kuruluşlarında bulundurulması zorunlu asgari birimler, yönetmelikte ayrıca nitelikleri de belirtilmiş olan, hasta bekleme salonu, muayene odası, mesul müdür odası, müstakil tuvalet ve lavabo, merkezlerde ayrıca genel anestezi müdahale odası ve merkez ile polikliniklerde personel dinlenme odasından oluşmaktadır.
Kuruluş Çalışma Usul ve Esasları
Ağız ve diş sağlığı merkezleri, 24 saat faaliyet göstermek zorundadır ve bu merkezlerde 24 saat diş hekimi bulunur. Merkezlerde en az üç diş üniti, genel anestezi altında müdahale için gerekli olan malzeme ve cihazlar da bulunur. Ayrıca ameliyathane, gözlem, soyunma, yıkanma birimleri ve tabanı antibakteriyel malzeme ile döşeli olan yarı steril bir alanın da bulunması gerekmektedir. Poliklinikler de 24 saat açık kalabilirler ve bu durumda mutlaka bir diş hekimi bulundurmaları gerekir.
Denetim, Reklam ve Bilgilendirme
Ağız ve diş sağlığı hizmeti sunan özel sağlık kuruluşları, il sağlık müdürlükleri tarafından oluşturulan denetim ekipleri tarafından düzenli olarak denetlenirler. Sadece özel sağlık kuruluşuna başvuran hastaların kullanımına yönelik olarak, sağlığı geliştirici ve koruyucu nitelikte ve faaliyet gösterilen alan ile ilgili sağlık sorunları, bu sorunlardan korunma vb. konular hakkında bilgiler içeren yazılı veya görsel-işitsel eğitim materyalleri hazırlayabilirler.
992 ve 3153 Sayılı Kanunlar
30.03.1927 tarihinde Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren 992 sayılı Seriri Taharriyat ve Tahlilat Yapılan Bakteriyoloji ve Kimya Laboratuvarları Kanunu’nun amacı, bakteriyoloji ve kimya laboratuvarları ile ilgili işletme kurallarını ortaya koymaktır.
28.04.1937 tarihinde Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren 3153 sayılı Radiyoloji, Radiyom ve Elektrikle Tedavi ve Diğer Fizyoterapi Müesseseleri Kanunu’nun amacı ise, radyoloji, radyum ve elektrikle tedavi ve diğer fizyoterapi kurumlarının açılması, işletilmesi ve denetlenmesi ile ilgili esasları düzenlemektir.