Sağlık Kurumlarında Maliyet Muhasebesi Dersi 7. Ünite Sorularla Öğrenelim
Sağlık Kurumlarında Maliyetlerin Gider Yerlerine Dağıtımı
- Özet
- Sorularla Öğrenelim
Spor sahalarındaki nasıl ele alınmalıdır?
Spor, toplumsal bir olgudur. Toplumsal davranışın sistematik olarak incelemesi ise sosyal psikoloji tarafından gerçekleştirilmektedir. Spor sahalarındaki davranışlar sporun sosyal psikolojisi başlığı altında ele alınmakta, spor müsabakalarını yöneten hakemler ise bu senaryoda bir orkestra şefi gibi görev yapmaktadırlar. Hakemlerin vereceği kararların gerek izleyici gerekse sporcu üzerine etkileri yadsınamaz. İyi yönetilmiş bir spor karşılaşmasının hem seyirci hem de sporcu üzerine olumlu etkileri olurken kötü yönetimin sonuçları ise trajik olabilmektedir. Bu bağ lamda müsabakanın oldukça önemli üyesi olan hakemin karar verme sürecinde nelerden etkilendiği büyük önem taşımaktadır
Hakemlerin oyunu kusursuz yönetmeleri için özelliklerinin neler olması gerekmektedir?
Hakemlerin oyunu kusursuz yönetmeleri için oyundan kopmamaları zorunludur. Yapılan araştırmalar bir futbol hakeminin oyun süresince yaklaşık 10000 metre koştuğu, ortalama dakikada 160-165 KAH ile oyunu yönettiği, Max.O2 kullanımının %80 civarında olduğu, yardımcı hakemlerin ise ortalama 7500 metre koştuğu, KAH’nın 140 civarında olduğu ve O2 kullanımlarının %65 civarlarında olduğuna işaret etmektedir.
Sosyal psikoloji kavramını açıklayınız?
Sosyal psikoloji toplumsal koşulların insanlar üzerine olan etkilerini araştıran bir bilim dalıdır ve bu araştırma sürecinde psikolojinin ilke ve tekniklerini kullanır. İnsanların kendilerini ve başkalarını nasıl algıladıkları, davranışlarını nasıl açıkladıklarını, tutumların nasıl biçimlendiğini ve değiştiğini, arkadaşlıkları, yardım etme davranışını, ön yargıyı, saldırganlığı, güç ilişkilerini ayrıca insanların gruplar içinde nasıl davrandıkları ve grupların üyelerini nasıl etkiledikleriyle ilgilenir.
Sosyal psikolojik ilkeler nelere yardımcı olmaktadır?
Sosyal psikolojik ilkeler toplum içinde daha sağlıklı yaşam biçimleri geliştirme, kitle iletişim araçlarının insanlar üzerindeki etkilerini araştırma ve çatışmaları çözmede kullanılabilecek teknikler gibi toplumsal yaşamda önemli olabilecek bir dizi konuyu anlamamıza yardımcı olmaktadır.
Spor sahalarındaki saldırgan davranışlar nasıl analiz edilir?
Spor sahalarındaki saldırgan davranışlar da sosyal psikolojik bakış açısı çerçevesinde analiz edilmektedir. Sosyal psikolojinin denencelerinden (hipotezlerinden) engellenme-saldırganlık denencesine göre engellenmeler, saldırganlık eğilimini artırır. İnsanlar ulaşmak için çabaladıkları amaçlarına doğru ilerlerken önlerinin kesilmesi durumunda saldırgan davranış gösterebilirler
Saldırgan davranışları tetikleyen diğer faktörler nelerdir?
Müsabakanın önemi, müsabaka bitimine kalan süre vb. gerek saha içi gerekse saha dışında oyuncular ve seyirciler arasında saldırgan davranışları tetiklemektedir. Böyle bir durumda müsabaka yönetmek durumunda kalan özellikle geniş grupların izlediği futbol, basketbol vb spor müsabakalarda hakemin rolünü gerektiği gibi icra etmesini engelleyecek birçok faktör bulunmaktadır. Az hata ile maç yönetebilmesi için hakemin doğru kararlar alabilecek yetilere sahip olması gerekmektedir. Karar verme mekanizmasını etkilemesi olası faktörler kişisel ve sosyal (çevresel) olarak ayrılabilir. Kişisel faktörler içinde reaksiyon zamanı, uyarıcı sayısı, becerinin otomatikleşme düzeyi (deneyim/önsezi geliştirme), kaygı ve dikkati sayarken, çevresel faktörler içerisinde seyirci ve sporcu etkileri, müsabakanın önemi ve teşvikleri (finansal teşvikler, taraftarlık) sayabiliriz.
Davranış kavramını açıklayınız?
Davranış, Kurt Lewin’e göre hem bireyin özellikleri (yetenek, kişilik, genetik eğ ilimler vb) hem de algılama biçimi toplum ve çevre tarafından belirlenir. Karar verme kuramlarına göre bireyler değişik davranış biçimlerinin getireceği ödül ve bedelleri değerlendikten sonra oldukça mantıksal ve akılcı bir biçimde en iyi seçenekler üzerinde karar kılarlar (Schmidt, Wrisberg, 2012).
Karar verirken ne gibi faktörler göz önüne alınır?
Karar verirken;
- Olası her sonucun ya da seçeneğin değ eri bilinir.
- Seçilebilecek her bir seçeneğin gerçekleşmesi olasılığı ya da bu yöndeki beklenti göz önüne alınır.
Bilgi işleme süreci yaklaşımı nedir?
Günümüzde geniş oranda kabul gören insan belleği modeli bilgi işleme süreci yaklaşımıdır (Schmith, 1991). Bu yaklaşıma göre insan 3 ayrı bellek türüne sahiptir. Kısa süreli duyuşsal bellek, kısa süreli bellek, uzun süreli bellek. Bilgi (bilişsel, duyuşsal ya da devinişsel) uzun süreli bellekte barındırılır. Çağrıldığı zaman da buradan geriye getirilir. Bazen gereksinim duyulması durumunda bilginin uzun süreli bellekten çağrılıp kullanılması (hatırlanması) mümkün olamamaktadır. Bunun nedeni geri alma sürecinde aranmalıdır. Geri alma sürecinin sağlıklı işleyebilmesi için bilginin uzun süreli belleğe kodlanmasının belli bir organizasyon şeması kapsamında olması gereklidir. Aksi durumda uzun süreli bellekte kayıtlı bilgiye gerekli olduğu durumlarda ulaşmak olası olmayacaktır.
Bilgi işleme sürecinin aşamaları nelerdir?
Girdi ve çıktı arasında beyinde yaşanan süreçleri aşağıdaki gibi ele alınmaktadır (Schmidt ve Wrisberg, 2012).
- Uyarıcının Tanımlanması
- Tepkinin Seçimi
- Tepkinin Programlanması.
Önce uyarıcı tanımlanır, hareket mi ses mi vb. daha sonra tepki verilecekse nasıl bir tepki verileceğine karar verilir ve son olarak motor sistem arzu edilen hareketi ortaya koymak üzere düzenleme yapar ve bilgi işleme süreci sonunda üretilen motor davranış ya da eylem uygulamaya konur. Bilgi işleme aşamalarını örnek bir motor görevle açıklarsak: Hakem öncelikle havadaki topu tanımlar ve iniş noktasına göre kendisine bir pozisyon oluşturmaya çalışır yani pozisyonuna karar verir.
Hakemlikte karar vermede doğruluk oranlarına etki eden faktörler nelerdir?
Elit hakemler üzerine yapılan çalışmalarda bir hakemin dakikada ortalama 2-3 karar verme durumunda olduğu tespit edilmiştir. Böyle bir durumda hakemin doğru kararlar verebilmek adına müsabakaya iyi bir motivasyonla çıkması önem taşımaktadır (Helsen ve Bultynck, 2001). Hakem kararlarının doğruluk derecesini ortaya koymak amacına yönelik olarak yapılan bazı araştırmalar, kazanma, deplasman takım oyuncularının oyundan atılması ve ev sahibi takımların penaltı kazanması gibi avantajların, seyirci sayısının fazla olduğu Premier lig ortamında, bir alt lig olan 1. lig ortamına göre daha çok olduğu saptanmıştır (Nevil, Barmer ve Williams, 2000).
Kalabalığın çıkardığı ses hakemin kararları üzerinde nasıl bir etki yapar?
Kalabalığın yönetim üzerine etkisini saptayabilecek iki sistematik hata kaynağı deneklerin zaman darlığı ile karşı karşıya kaldıklarında en belirgin ipuçlarını seçme eğiliminin olduğunu ortaya koymaktadır. Hakemler tartışmalı bir pozisyon ile karşı karşıya kaldığında kendileri için ev sahibi takımın kalabalık taraftar topluluğunun sesinin en belirgin ipucu olduğu ve bununda hakemi ev sahibi takım lehine karar vermeye yönelttiği yönünde görüşler vardır (Nevill, Barmer ve Williams, 2000). Kalabalığın çıkardığı ses, tanısal bir doğruluk içermediği ve çok güvenilir olmadığı için genelde kararlar ev sahibi takım lehine sonuçlanır. Karar verme sürecinde heuritik (kestirme) kullanımını inceleyen benzer bir araştırmada kalabalık sesinin etkin olabileceği yönünde bulgular sunar. Eğer karar vermede kullanılan ipuçları çok güvenilir ve açık değ ilse bu tür ipuçları (seyircinin sesi) önem kazanabilir. Bu durumda ses bilgiden çok bilgi içermeyen ipuçlarına götürebilir. Karar verme sürecindeki olası ön yargı ile ilgili olarak ise hakem kalabalıktan gelen işitsel görsel bilgi kadar önem verebilir ve bu da ev sahibi takım lehine bir karar dengesizliğine neden olabilir (Tversky ve Kahneman, 1974).
Karar vermeyi etkileyen faktörler nelerdir?
Kişisel faktörler, sosyal (çevresel) faktörler.
Kişisel faktörler nelerdir?
Bunlar, reaksiyon zamanı (RZ), uyarıcı sayısı, becerinin öğrenilmişlik düzeyi (otomatikleşme-deneyim önsezi), kaygı ve dikkati içermektedir.
Reaksiyon zamanını etkileyen faktörler nelerdir?
Verilen uyarana tepkinin ortaya çıkmasını etkileyen birçok etmenin olduğu bilinmektedir. Almirall ve Gutierrez (1987) bunları şöyle sıralamaktadırlar:
- Fiziksel etmenler (uyarana, tepkiye ve çevreye ilişkin)
- Fizyolojik ve organik etmenler (organizmanın uyarılmışlığı, testin yapıldığı günün farklı zamanlarda olması, alkol, sigara, kahve vs. gibi maddelerin etkisi).
- Bireysel etmenler (yaş , cinsiyet, deneğin kişiliği, antrenman durumu).
En hızlı reaksiyon zamanı nasıl meydana gelir?
En hızlı reaksiyon zamanı, sadece bir uyarıcı ve bir tepki gerektiren durumlarda oluş ur. Reaksiyon zamanı seçimi durumlarında olduğu gibi, reaksiyon zamanı birden fazla uyarıcı ve birden fazla tepki hazırlama isteğinin de arttığını gösterir. Bu tepkiyi vermek için alınan bilginin miktarının artmasıyla beraber tepki hazırlığı isteğinin de arttığı görülür (Magill 1989).
Seçenek durumunda reaksiyon zamanının artışını hesaplamak için tepkinin sayısını bilmek yeterlidir. “Hick Kanunu” diye bilinen bu kanun uyaran tepki seçenekleri arttıkça reaksiyon zamanının logaritmik bir şekilde artacağını belirtir (Schmidt ve Wrisberg, 2012).
Motor tepkiyi hazırlamak için gereken zaman miktarını azaltmanın yolu nedir?
Motor tepkiyi hazırlamak için gereken zaman miktarını azaltmanın en etkili yolu tepkinin çok fazla tekrar edilmesidir (Schmidt ve Wrisberg, 2012). Tekrar, aynı zamanda tepki hazırlama süresini de etkileyen pek çok etmeni elimine etmekte de yarar sağlar. Hick kanununda gösterilen uyarı seçenekleri, sayısının yarattığı etkinin tekrarlarla azaldığı görülmüş tür. Seçeneğin sayısı arttıkça tekrarın etkileri daha da belirginleşmiştir. Uyarı-tepki uyuşmazlığı reaksiyon zamanını da yoğ un tekrar yardımı ile kısaltır.
Becerinin öğrenilme düzeyinde önemli faktör nedir?
Algısal motor becerilerde karar verme işleminin anlaşılabilmesi için bilginin analiz edildiği kanal önemlidir. Kanal büyük ise bilgi çabuk geçer ve karar verme zamanı hızlanır. Küçükse sadece küçük miktarda bilgi, birim zamanda işlenecektir. Kanal kapasitesinin büyüklüğünde ise egzersiz ve öğrenme önemlidir. Bu yolla kanal kapasitesi büyümekte ve birim zamanda daha fazla miktarda bilgi işlem görmektedir. Ayrıca egzersiz ve öğrenme ile giren bilgi miktarı azalmakta (sisteme daha rafine bilgi girdiğinden) ve karar verme süreci kısalmaktadır. Üst düzey beceriye sahip hakemlerde aynı kanal kapasiteye sahip yeni başlayanlara oranla daha fazla bilgi işlem görmektedir. (Ör. karmaşık pozisyonların ayrıntılarını atlamadan görebilme yetisi). Bunun yanı sıra harekete başlama zamanı iç ve dış çevreden gelen uyaran sayısından da büyük oranda etkilenmektedir.
Uyarılmışlık ve kaygı kavramlarını açıklayınız?
Uyarılmış organizmanın derin uyku durumundan panik ya da yüksek heyecan durumuna geçiş süreci içindeki fizyolojik ve psikolojik değişkenleri kapsarken, kaygı bireyin belirli bir durumu yorumlama şeklidir. Uyarılmışlık ve kaygı birçok performans durumunun ortak özelliği olarak kabul edilir. Birey kendisine verilen görevin gerekliliklerini kapasitesinin üzerinde ve karşılayamayacağı kadar yüksek görürse, mevcut durumu tehdit edici olarak algılayacak ve yüksek kaygı yaşayacaktır. Kaygı düzeyindeki değişikliklere uyarılmışlıktaki değişiklikler eşlik eder. Örneğin, kaygıda ki artış uyarılmışlığı da artırır. Kazanma baskısı ve kaybetme tehdidi tüm spor müsabakalarında önemli bir kaygı kaynağıdır. Özellikle de performans hızlı ve doğru karar vermeye bağlıysa, durumun yarattığı kaygı düzeyi performansın önemli bir belirleyicisidir.
Kaygı ve uyarılmışlığın bilgi işleme etkinlikleri üzerine etkileri nelerdir?
Görev için uygun uyarılmışlığı belirlemede bireysel faktörler (bunların içerisinde kişilik özellikleri ve becerinin öğrenilmişlik düzeyi önemli bir yere sahiptir), hedef görevin yapısı ve çevresel koşullar önemlidir. Yüksek kaygı becerinin sergilenmesi sırasında bireyi görevle ilgili olmayan ipuçlarına (konuşmalara, gürültülere vb.) yönelterek dikkati dağ ıtır ve görevin verimini engeller. Basit görevlerin uygulaması ile karmaşık görevlerin uygulanmasında yüksek kaygının etkilerini inceleyecek olursak daha az sayıda ipucu barındıran basit görevlerde karmaşıklara oranla daha yüksek kaygı düzeylerinde daha verimli çalışmalar yapılabilir. Bundan da anlaşılacağı gibi önemi yüksek müsabakalarda hakemlik yapmak yüksek düzeyde teknik donanım ve tecrübe gerektirir.
Spor psikolojisi dalında ilk deneysel nitelikli çalışmayı kim yapmıştır?
Spor psikolojisi alanının ilk deneysel nitelikli çalışmalarını yapan Tripplet’ten bugüne değ in yapılan araş tırmalar bireyin grubu, grubun bireyi etkilediğini işaret etmektedir. İyi antrenman derecelerine sahip sporcunun müsabakada baş arısız olduğu durumlarla antrenmanlarda iyi dereceler çıkaramamasına rağmen müsabakalarda başarılı olduğu durumları görürüz. Bunun kökeninde birey grup etkileşimleri bulunmaktadır (Taylor, Peplau ve Sears, 2006). Başkalarının varlığı bazı durumlarda performansı kolaylaştırırken bazı durumlarda da performansa ket vurmaktadır. Örneğin, arkasındaki sporcunun ayak seslerini duyan koş ucunun temposunu arttırması (işitsel uyaran) ve bunun üzerine arkasındakinin de öndekinin temposuna erişmek için temposunu arttırması sosyal kolaylaştırmaya bir örnektir.
Diğer bireylerden etkilenme özellikleri nelerdir?
Diğer bireylerden etkilenme aşağıdaki üç özelliğe bağlıdır. Bunlar;
- Sayıları: Bir maçı izleyen seyirci sayısı arttıkça hakemi etkileme olasılığı da artar.
- Güçleri: Güç izleyicilerin konum, yaş ya da bireyle ilişkileri gibi etmenler tarafından belirlenir. Örneğin, Federasyon Baş bakanı ve MHK Baş kanını vb. izlediği maçtan hakemin etkilenmesi.
- Fiziksel-Zamansal yakınlık: Canlı seyirci karşısında davranışta bulunmak, hakemlik yapmak ya da maç bittikten sonra stüdyodan pozisyonların analizini yapmak. Bunlar aynı şeyler değildir. Toplumsal hızlanmada hakem; seyirci, sporcu ya da teknik heyetlerin etkisinin tek hedefidir.
Olimpiyat oyunlarında nesnel kurallara bağlı branşlarda hakem kararları ne şekilde gözlemlenmiştir?
Olimpiyat oyunlarında tamamen nesnel kurallara bağlı olarak karar verilen halter, slalom ya da maraton gibi spor dallarında hakem ya da jüri kararlarının daha öznel kurallara bağlı olduğu ülkelerde ritmik jimnastik, artistik jimnastik ya da artistik buz pateni gibi sporlarda ev sahibi olmayan ülkelerin üstünlük sağladıklarına yönelik çalışmalar bulunmaktadır (Balmar, Nevill ve Williams, 2001; Nevill, Balmer ve Williams, 2003). Hakem kararlarında yoruma açık olmayan nesnel ölçütlere bağlı spor dallarında sporcuların becerilerinin ev sahibi olma avantajından daha etkili bir etmen olduğu gözlenmektedir.
Yapılan araştırmalarda seyircinin ve sahibi etkisi hakem kararlarında ne şekilde olmuştur?
Yapılan birçok çalışma spor takımlarında ev sahibi takımlarının avantajlı olduklarına işaret etmektedir. Ancak sadece seyirciler hakemi değil hakem kararları da seyircileri etkilemektedir (Ryan, Boyko, Boyko, 2007;
Esenyel, 2010). 5244 İngiliz premier lig maçı ve burada görev yapan 50 futbol hakemi ile yaptıkları çalışmalarında hakemlerin etkilenme düzeyleri arasında farklılıklar olduğu bulmuşlardır. Ayrıca maçın önem derecesinin ve maçın bitimine kalan sürenin saha içi gerginliğin artmasına neden olabileceği ve kaçınılmaz olarak artan gerginliğin hakem davranışlarını da etkileyebileceği bilinmektedir.
Taraftar etkilerinde diğer faktörler nelerdir?
Taraftar etkilerinde bir diğer faktör de sporcunun, herhangi bir performans ortaya koymadığı durumlarda aldığı sosyal destektir. Sosyal desteğin stresin zararlı etkilerini azalttığı tespit edilmiş tir. Ancak ne yazık ki hakem için böyle bir durum söz konusu değildir. Sporcu ve hakemlerin seyirci algısını etkileyebilecek diğer bir faktör ise kişilik özellikleridir. Saha içindeki gerek sporcu gerekse hakemlerin farklı kişilik özelliklerine sahip olmaları saha içi olayların algılanmasında da farklılıklar yaratacaktır.
‘’Boğulma’’ kavramı nedir?
Seyirci desteği ile artan uyarılma seviyesi sporcunun daha iyi performans sergilemesine yardımcı olabileceği gibi ket vurucu da olabilmektedir (Zajonc,1986). Profesyoneller daha yüksek uyarılmışlık seviyelerinde baş arılı olabilirler ki bu durum sporcu kadar maçı yöneten hakem içinde geçerlidir. Amatörler dağılabilmekte ve antrenman baş arılarından uzak performanslar sergilemektedirler. Baş arılı performansta genel geçer beceriyi otomatik olarak yapar durumda olmak, yani becerinin sinir ve kaslara geçişmiş düş ünsel gücün kullanımına gerek olmadan yapılır durumda olmasıdır. Ancak buna rağmen sporcu ve hakem performansındaki başarısızlığı “Boğulma kavramı” ile açıklayabiliriz. Bu durumu, ortaya konması beklenen performansın zorluğuna ve hakemin, sporcunun motivasyonuna bakarak anlayabiliriz.
Sağlık Kurumlarında direkt maliyetlerin içeriğini neler oluşturur?
Sağlık Kurumlarında direkt maliyetlerin içeriği; hastanın muayene, teşhis ve tedavisinde bizzat kullanılan ilaç, tıbbi sarf-malzeme maliyetleri ile doktor ve hemşireye ödenen ücretler bir hastanın maliyetine direkt olarak ilave edilebilen maliyetlerdir.
Sağlık Kurumlarında endirekt maliyetlerin içeriğini neler oluşturur?
Sağlık Kurumlarında endirekt maliyetlerin içeriği; şırınga, pansuman için kullanılan malzemelerin maliyetleri ile başhekime, servis sekreterlerine ödenen ücret, elektrik ve ısınma maliyetleridir. Bu tür maliyetler hastaneler açısından genel harcamalar olduğundan, bir hastanın maliyetine direkt olarak yüklenememektedir. Bu nedenle söz konusu maliyetler, endirekt maliyetler olarak adlandırılmaktadır.
Hastane hizmetlerinde maliyetlerin doğru bir biçimde hesaplanabilmesi için hangi aşamaların izlenmesi gerekir?
Bu aşamalar aşağıdaki gibi sıralanabilir:
- Verilen her bir hizmetin tanımlanması,
- Esas ve yardımcı maliyet yerlerinin tanımlanması,
- Maliyet kalemlerinin belirlenmesi,
- Dağıtım anahtarlarının tespit edilmesi,
- Yardımcı maliyet yerlerindeki maliyetlerin esas maliyet yerlerine dağıtım anahtarları ile dağıtılması,
- Esas maliyet yerlerinde oluşan maliyetlerin dağıtım anahtarları vasıtasıyla hastalara yüklenmesi.
Hastanelerde geliri olan ve olmayan bölümler (servisler) nelerdir?
Geliri olan servislere diyet, fizik tedavi, radyoloji, acil servis örnek olarak verilebilir. Geliri olmayan bölümlere ise başhekimlik, ayniyat, temel tıbbi bilimler, arşiv örnek olarak gösterilebilir. Geliri olamayan bölümlerde oluşan maliyetler geliri olan bölümlere birtakım yöntemler kullanılarak dağıtılır.
Hastanelerde maliyet yerleri ne şekilde gruplandırılır?
Hastanelerde maliyet yerleri aşağıdaki gibi gruplandırılabilir:
- Esas üretim maliyet yerleri,
- Yardımcı üretim maliyet yerleri,
- Üretim yerleri yönetimi maliyet yerleri,
- Yardımcı hizmet maliyet yerleri,
- Genel yönetim gider yerleri.
Hastanelerde "esas üretim maliyet yerleri" nelerdir? Açıklayınız.
Esas üretim maliyet yerleri, hastane işletmelerinin asıl faaliyet konusu olan sağlık hizmetlerinin üretildikleri yerlerdir. Esas üretim maliyet yerleri hastaları kabul edip muayene, teşhis ve tedavi süreçlerini takip etmekte, gerektiğinde radyoloji, mikrobiyoloji gibi servislerden hizmet talep edebilmektedir. Ayrıca, hastalara sunulan hizmetin nihai olarak ücretlendirilip faturalandırıldığı yerlerdir. Hastanelerde herhangi bir bilim dalı altında bağımsız olarak yürütülen çocuk sağlığı ve psikiyatri poliklinikleri ile genel cerrahi, çocuk cerrahisi, kadın doğum servisleri esas üretim maliyet yerlerine örnek olarak verilebilir.
Hastanelerde "yardımcı üretim maliyet yerleri" nelerdir? Açıklayınız.
Esas üretim maliyet yerleri olan dermatoloji, dâhiliye, beyin cerrahisi, çocuk sağlığı gibi poliklinik ve servislerde sunulan sağlık hizmetlerinin üretilmesinde önemli katkı sağlayan ameliyathane, biyokimya, hematoloji laboratuvarı gibi bölümler yardımcı üretim maliyet yerlerine örnek olarak verilebilir.
Dağıtım anahtarı nedir? Açıklayınız.
Maliyet yerlerine direkt yüklenemeyen maliyetleri, maliyet yerlerine dağıtmada kullanılan ölçütlere dağıtım anahtarı denir. Örneğin; temizlik maliyeti için “alan” veya “hizmet süresi”, su gideri için “musluk sayısı” veya “işçi sayısı” dağıtım anahtarı olarak kullanılabilir. Hastanede yatan hastaların toplam maliyetinden her bir hastanın aldığı payı hesaplamak için “hasta yatış süresi” dağıtım anahtarı olarak kullanılabilir.
Hastanelerde "ameliyathane" maliyet çeşidinin dağıtım anahtarı nasıl belirlenmiştir?
Maliyet çeşiti: Ameliyathane
Dağıtım anahtarı: Ameliyat sayısı, ameliyat süresi, bölümlere ayrılan süre
Genel hizmet maliyetlerinin maliyet yerlerine dağıtımı nasıl gerçekleşir?
birinci dağıtımda, toplam hizmet maliyetleri hastane işletmelerinin yapısına uygun bir biçimde oluşturulmuş olan maliyet yerlerine dağıtılır. Birinci dağıtımın sonunda yardımcı maliyet yerlerinde toplanan maliyetler ikinci dağıtımda, bu hizmetleri alan maliyet yerlerine uygun dağıtım anahtarları aracılıyla dağıtılır. Bu aşamada yardımcı maliyet yerlerinden esas maliyet yerlerine maliyetler dağıtılmış olur. Son aşamada yani üçüncü dağıtımda ise, esas maliyet yerlerinde toplanan maliyetler sağlık hizmeti alan hastalara dağıtılır
Metrekare başına amortisman maliyeti nasıl hesaplanır?
Bina amortisman tutarının maliyet yerlerine dağıtımında, dağıtım anahtarı olarak, bölümlerin hizmet vermek için kullandıkları alanların büyüklükleri (m2) alınmıştır. Binanın amortisman maliyeti toplam kullanılan alana bölünerek, metrekare başına amortisman maliyeti hesaplanır.
Birim endirekt işçilik maliyeti nasıl hesaplanır?
Endirekt işçilik maliyetlerinin dağıtılmasında, dağıtım anahtarı olarak, “personel sayısı” kullanılmıştır. Birim endirekt işçilik maliyeti, toplam endirekt işçilik maliyetinin tüm maliyet yerlerinde çalışan personel sayısına bölünmesiyle hesaplanır.
Basit dağıtım yöntemi nedir? Kısaca açıklayınız.
Doğrudan dağıtım yöntemi olarak da adlandırılan basit dağıtım yönteminde; yardımcı maliyet yerlerindeki maliyetler direkt olarak uygun dağıtım anahtarları vasıtasıyla esas maliyet yerlerine dağıtılır. Bu yöntemde, maliyetler yardımcı maliyet yerleri arasında dağıtılmaz.
Basamaklı dağıtım yöntemi nedir? Kısaca açıklayınız.
Basamaklı dağıtım yöntemine, şelale veya kademeli dağıtım yöntemleri de denilmektedir. Bu yöntemde, yardımcı maliyet yerlerinde toplanan maliyetler, uygun dağıtım anahtarları aracılığıyla hem kendi aralarında hem de esas maliyet yerlerine dağıtılır. Bu yöntemde; dağıtıma tabi tutulacak olan yardımcı maliyet yerleri öncelikle belirli yöntemler kullanılarak kendi aralarında sıralanır. Sıralama önemlidir. Çünkü, sıralamanın değişmesi esas maliyet yerlerinin yardımcı maliyet yerlerinden alacakları tutarların değişmesine sebep olur.
Temizlik merkezinin toplam maliyeti 8.250 ?'dir. Temizlik merkezi 1.150 m2 olduğuna göre metrekare başına temizlik maliyeti kaç ?'dir?
Metrekare başına temizlik maliyeti = 8.250 / 1.150
= 7,17 ?'dir.
Isı merkezinde birinci dağıtım sonunda toplanan maliyet 4.150 ? olmuştur. Ayrıca ikinci dağıtımda temizlik hizmet yerindeki maliyetlerden 2.850 ? pay almıştır. Birimlerdeki radyatör sayısı ise aşağıdaki gibidir:
Göz: 25,
Kalp: 30,
Dermatoloji: 15,
Toplam : 70 adet
Buna göre, Göz bölümüne ısı merkezinden düşen pay kaç ?'dir?
Isı merkezi yardımcı maliyet yerinde toplanan ve dağıtılması gereken maliyet tutarı;
4.150 + 2.850 = 7.000 ?
Radyatör başına ısı maliyeti = 7.000 ? / 100 adet = 70 ?/radyatör
Göz maliyet yerinin ısı merkezinde toplanan maliyetlerden aldığı pay ise;
25 * 100 = 2.500 ?'dir.
Yemekhane hizmet yerinde birinci dağıtım sonunda toplam maliyet 5.200 ?'dir. Buna ek olarak ikinci dağıtımda temizlik hizmet yerindeki maliyetlerden 4.800 ?, ısı merkezi hizmet yerinden 800 ? pay almıştır. Esas maliyet yerindeki toplam personel sayısı 90 kişidir. Kalp bölümünde 30 personel çalıştığına göre bu bölüme yemekhaneden düşen pay kaç ?'dir?
Yemekhane yardımcı maliyet yerinde toplanan ve dağıtılması gereken maliyet tutarı;
5.200 + 4.800 + 800 = 10.800 ?
Personel başına düşen yemekhane maliyeti;
10.800 / 90 = 120 ?/kişi
Kalp maliyet yerinin Yemekhane yardımcı maliyet yerinde toplanan maliyetlerden aldığı pay;
30 * 120 = 3.600 ?'dir.
Üçüncü dağıtım nedir? Kısaca açıklayınız.
Sağlık kurumlarında hasta maliyetlerini hesaplamada bir diğer kritik aşama esas maliyet yerlerinde toplanan maliyetlerin hastalara dağıtılmasıdır. Yapılan bu işleme üçüncü dağıtım denilir ve maliyetlerin dağıtılmasında son aşamadır. Diğer aşamalarda olduğu gibi, üçüncü dağıtım aşamasında da en önemli unsur, esas maliyet yerlerinde toplanan maliyetlerin hastalara dağıtılmasında uygun dağıtım anahtarlarının belirlenmesidir.
Göz polikliniğinin ikinci dağıtım sonrası toplam maliyeti 32.400 ?'dir. Bu bölümde 120 hastaya poliklinik hizmeti verilmiştir. Buna göre göz polikliniğindeki bir hastanın maliyeti kaç ?'dir?
Göz polikliniğinde bir hastanın maliyeti;
32.400 / 120 = 270 ?/hasta
Hastalara maliyet merkezlerindeki maliyetler dağıtılırken hasta sayısının dışında başka hangi dağıtım anahtarları da kullanılabilir?
Hastalara maliyet merkezlerindeki maliyetler dağıtılırken şu dağıtım anahtarları da kullanılabilmektedir;
- Her bir hastalık türüne göre hasta sayısı,
- Her bir hasta türüne (çocuk-yaşlı, kadın-erkek) göre hasta sayısı,
- Bölümlerdeki yatan hasta sayısı,
- Bölümlerde yatan hasta gün sayısı,
- Ameliyathanede geçen süre sayısı.