Depolama Ve Envanter Yönetimi Dersi 2. Ünite Özet
Depolama Faaliyetleri
- Özet
- Sorularla Öğrenelim
Depolama Süreçlerinin Planlanması
Depo planlaması, yüksek duvarların örülmesi, beton dökülmesi ve bunların arasına rafların kurulması gibi sadece tesis inşaatı ile ilgili faaliyetlerden ibaret olmadığı gibi, değişmeyen bir kereye mahsus yapılacak bir planda değildir. Bir deponun başlıca kaynakları; depolama alanı veya hacmi, donanım ve işgücüdür. Hacim maliyeti, binayı inşa etme ya da kiralama maliyetlerini olduğu kadar, depo mekânı ile ilgili bakım maliyetlerini de içerir. Depodaki insan kaynağı, maliyeti genellikle en büyük olsa da, sıklıkla en az önemsenen kaynaktır. Gerçekte işgücü depolamanın en kritik bileşeni olup depo faaliyetlerinin performansını doğrudan etkiler.
Birbiriyle ilişkili çok sayıda kararı içeren depolama süreçlerinin planlanması, stratejik, taktik ve operasyonel kararları içeren hiyerarşik bir çerçevede ele alınabilir. Bu iç planlama arasındaki fark, uygulandıkları zaman aralıklardan kaynaklanmaktadır. Sonuç olarak depo işlemlerinin etkili ve etken şekilde yerine getirilmesi için yapılacak depo planlama çalışmaları, stratejik planlama, taktik planlama, operasyonel planlama ve acil durum planlaması olmak üzere dört ayrı grupta ele alınabilir. Planlama yöntemlerinin hepsi birbirini tamamlayıcı niteliktedir. Bir planlama türünün yokluğu diğerinin etkililiğini ciddi bir şekilde sınırlayacaktır.
Stratejik Planlama
Stratejik planlar iki ila beş yıllık bir süreç içinde stratejik hedeflere ulaşmak için üst yönetim tarafından geliştirilen ve yönetilen planlardır.
Taktik Planlama
Zaman çerçevesi bir ila iki yıl olan taktik planlama için tanımlanan faaliyet, stratejik planın hedeflerine erişme yönünde kaynakların dağıtımıdır.
Operasyonel Planlama
Operasyonel planlama, işletmelerin alt kademelerinde işgücü ve donanımın atama ve kontrol problemlerine yönelik, bir yıl veya daha az bir dönemi kapsayan kararların verilmesini gerektirir.
Acil Durum Planlaması
Acil durum planlaması, depo gereksinimlerinde ya da koşullarında beklenmeyen bir durumla karşılaşıldığında depolama sistemindeki her türlü varlığın olası risklere karşı korunması ve tesisin sürdürülebilirliğini sağlaması için gerekli faaliyetlerin planlanmasıdır.
Depolama Sistemi Fonksiyonları
Stoklama Fonksiyonları
Stokta Tutma:
Tahsisli stoklamada, hangi ürünün nereye yerleştirileceği önceden bellidir. Stok hücrelerine tahsis, parça numaralarına veya akış miktarlarına bağlı olabilir. Parça numarasına bağlı tahsiste, yerler hiçbir öncelik kuralına dikkat etmeksizin, parçalara sırayla atanır.
Rassal (tahsissiz) stoklama politikasında, mamuller herhangi bir boş yere yerleştirilir. Bu politika, tahsisli politikaya göre daha az yer gerektirir. Buna rağmen rassal stoklama politikalarının uygulanabilmesi için, hangi mamulün nereye yerleştirildiğinin çok sağlıklı kayıtlarının tutulması gerekir.
Sınıf esaslı stoklama politikası , tahsisli ve rassal stoklama politikalarının iyi yanlarını birleştirmek amacıyla geliştirilmiştir. Bu yöntemde stoklanacak mallar akış/miktar oranlarına göre, üç ila beş sınıfa ayrılır.
Konsolide Etme (Taşımaların Birleştirilmesi)
Konsolidasyon lojistik terim olarak birleştirme anlamında kullanılmaktadır. Konsolide etmek, lojistik sektöründe aynı adrese gidecek, farklı göndericilere haiz birden çok yükün ölçek ekonomisinden faydalanmak amacıyla birleştirilmesi işlemine verilen isimdir. Lojistikte taşıma maliyetlerinin yükün hacmi ve taşıma mesafesiyle doğrudan ilişkisi olması yük konsolidasyonu konusunu önemli bir yere getirmektedir.
Yığın Bölme
Lojistikte yığın bölmenin iki anlamı vardır. Birincisi transit geçiş yapan bir aracın bazı ya da tüm muhtevasının boşaltılması, tasnif edilmesi ve yeniden yüklenmesidir. İkincisi ise tek bir yüke ait büyük bir sevkiyatın muhtelif alıcılara dağıtılmak üzere birçok küçük sevkiyata bölünmesidir. Depolama tesisini yığın bölme işlemi için kullanmak, konsolide etme işleminin tersidir.
Ürün Birleştirme
Ürün birleştirme, çok sayıda imalatçıdan farklı ürünleri talep eden işletmelere, ürünlerin bir depoda birleştirilip tek bir araç ile gönderilmesidir. Müşteriler tarafından sipariş verilen ürünler aynı tedarikçi tarafından üretilmediğinde siparişlerin müşteriye değişik taşıma yöntemleri ile sevk edilmesi maliyeti arttırıcı bir unsurdur.
Malzeme Elleçleme Fonksiyonları
Stok tutma birimi
Malzeme elleçlemenin “birim yük” prensibine göre, bir defada taşınacak miktar mümkün olduğu kadar büyük ve standart boyutlarda olmalıdır. Bu nedenle elleçleme donanımının etkenliği, parçaların yığılarak veya toplanarak birim yük şekline sokulması yoluyla artırılır. Ufak parçaları belli büyüklükteki kutulara doldurarak, kutuları paletler üzerinde toplayarak veya çok sayıda malzemeyi bir arada paketleyerek taşımak, bir seferde çok miktarda ürünün taşınması anlamına gelmektedir.
Birim Yük Oluşturma Araçları
Teorik olarak birim yük büyüklüğü, taşıma işleminin verimini olumlu yönde etkiler. Bu şartı sağlayacak yardımcı araçların geliştirilmesine son yıllarda büyük önem verilmiştir. Doğrudan taşıma yapmayan ve tahrik güçleri olmayan bu araçların fonksiyonları, taşınacak ürünlerin belirli boyuttaki bir hacim içinde toplanmasını ve korunmasını sağlamaktır. Yardımcı taşıma araçları palet, konteyner ve taşıyıcı kaplar olarak sıralanabilir.
Taşıma ve Stoklama Araçları
Özellikle son zamanlardaki elleçleme ekipmanlarındaki teknolojik gelişmeler, işgücü, ekipman ve operasyon maliyetlerinin azalmasında ve performanslarının artmasında önemli bir rol oynamıştır. Elleçlemede kullanılan araçlara örnek olarak, yükleme-boşaltma ekipmanları, paletler, transpaletler, çatallı istif araçları, konveyör sistemleri, vinçler, atlıkarınca sistemleri, asmakatlar ve otomatik stoklama ve erişim sistemleri verilebilir.
Depolarda Otomasyon
Depo otomasyonu, emek-işgücü yoğun faaliyetleri makineleştirerek üretkenlik ve etkenliği iyileştirmeyi hedefler. Dar anlamda otomatik kontrol olarak tanımlanan otomasyon, geniş anlamda işin insan ile donanım arasında paylaşılmasıdır. Toplam işin paylaşım yüzdesi otomasyon düzeyini belirler. Düşük düzey işlerin çoğunluğunun insan tarafından, yüksek düzey ise makineler tarafından yapıldığı durumu anlatır.
Depolarda İş Sağlığı ve Güvenliği
İşetmelerde karşılaşılan en önemli insan kaynakları sorunlarından biri, çalışanların emniyetli ve sağlıklı bir çalışma ortamına sahip olmamalarıdır. Çalışanların iş kazalarına uğramalarını ve meslek hastalıklarına tutulmalarını önlemek, sağlıklı ve güvenli bir çalışma ortamını oluşturmak için alınması gereken önlemler dizisine “iş sağlığı ve güvenliği” denir.
Depolarda İş Kazaları ve Mesleki Rahatsızlıkların Önlenmesi
Depolama faaliyetleri, çalışanlar için çok çeşitli potansiyel tehlikeler taşıyabilmektedir.
Depolarda iş kazalarını ve mesleki rahatsızlıkları önlemeye yönelik olarak alınması gereken genel güvenlik önlemleri, OSHA (2004) tarafından izleyen şekilde sıralanmaktadır:
- Depo çalışanlarının mutlaka, yapacakları faaliyetler, kullanacakları araçlar, depolarda güvenlik önlemleri, ilk yardım ve ergonomik çalışma yöntemleri ile ilgili eğitim alması sağlanmalıdır.
- İşçilerin, içine düşebileceği yaklaşık 1.2 metreden daha derin olan muhafazasız ya da açık yükleme noktaları ve diğer alanlar, güvenlik kordonu altına alınmalı, zincirle çevrilmeli ya da diğer durumlarda erişimi engellenmelidir.
- Zeminler ve koridorlar, düzensizlik, elektrik kabloları, hortumlar, dökme mamuller ve diğer tehlikelerden temizlenerek, isçilerin kayması, ayağının takılması ve düşmesi önlemelidir.
- Depo faaliyetlerini yerine getirmek için gereken standart zamanlar belirlenmelidir.
- Beden gücüne dayalı çalışan işçilere, kazalara ve azalan iş kalitesine neden olacak derecede yorulmalarını önlemek için, periyodik olarak yeterli dinlenme araları verilmelidir.
- Depolar doğru şekilde havalandırılmalıdır.
- Çalışanlar, sıcak ve nemli ortamların yaratacağı ısı stresinden nasıl korunacakları konusunda bilgilendirilmelidir.
- Çalışanlar, soğuk ortamlarda nasıl çalışacakları konusunda bilgilendirilmelidir.
- Depolama tesisi kilitleme/etiketleme prosedürlerine sahip olmalıdır.
Depolarda Bakım ve Hijyenin Sağlanması
Bakım onarım işleri ile ilgili “İş Sağlığı ve İş Güvenliği Tüzüğü”nün onikinci bölümünde açıklanan, alınması gerekli asgari güvenlik tedbirlerinin bazı maddeleri aşağıda sıralanmaktadır:
- İşyerinde çalışanlar; bina veya bina kısmında, inşaatta, makinede, tesisatta, alette ve edevatta göreceği noksan veya tehlikeli durumu, amirine veya bakım ve onarım işleriyle görevli olanlara hemen bildirecek ve işveren de bu kusurları en kısa zamanda ve uygun şekilde giderecektir.
- Bakım ve onarım işlerinin yapılabilmesi için, koruyucu tertibatın kaldırılması gerektiği hâllerde, bunlar makine durdurulduktan ve onarım işlerinden sorumlu olanlardan izin alındıktan sonra kaldırılacak ve onarım işlerinden sorumlu kişi, onarılan makine, cihaz veya tesisatın çalışmasına izin vermeden önce, koruyucu tertibatın uygun şekilde tekrar yerlerine konulup konulmadığını kontrol edecektir.
- Bakım ve onarım işlerinde, uygun ve yeterli bir aydınlatma sağlanacak ve gerektiğinde özel aydınlatma yapılacak, bakım ve onarım işleriyle görevli işçilere, alev geçirmez el lambaları verilecektir.
- Bina ve tesisatta yapılacak bakım ve onarım işlerinde, geçici olarak uygun ve güvenli sabit merdivenle platformlar, geçit veya iskeleler yapılacaktır.
- İşyerlerinde bakım ve onarım işleri, bu yerlerdeki çalışmalar durdurulmadan yapıldığı hâllerde, gerekli güvenlik tedbirleri alınacaktır.
- Sağlığa zarar verecek ortamlardan korunmak için temizlik önlemlerinin tümü hijyen olarak tanımlanır. Depoya girişi sağlanan her türlü malın ve ürünün en iyi şekilde korunması ve saklanması için temiz ve düzenli bir depo ortamının sağlanması zorunludur. Temiz ve düzenli bir ortam, muhafaza edilen ürünlerin dışında, çalışanların sağlığı, iş motivasyonunun artması, düzensizlikten kaynaklanacak iş kazalarının önlenmesi, kontrol işlemlerinin kolaylaşması için de gereklidir