aofsoru.com

Depolama Ve Envanter Yönetimi Dersi 1. Ünite Özet

Depolama

Depolamanın Önemi

Depolamanın gerçek değeri, doğru ürüne, doğru yerde ve doğru zamanda sahip olmakta yatmaktadır. Depolar, bir şirketin başarılı olması için zaman ve yer kazancı sağlamaktadır.

Tedarik zincirinde, tam zamanında üretim, yalın üretim gibi sıfır stoku hedefleyen felsefelerin etkisiyle bir taraftan depolama maliyetleri ve envantere bağlanan yatırımın en küçüklenmesi istenirken diğer taraftan mamullerin dağıtım sürelerinin kısalması, istendiği anda ürünün bulunabilirliği ve teslimat güvenilirliğine bağlı müşteri gereksinimleri artmaktadır. Bu çelişen amaçlar altında doğru çözümü bulmak en önemli problem olarak karşımıza çıkmaktadır. Eskiden ürüne hiçbir değer katmayan fakat kaçınılmaz bir maliyet unsuru olarak görülen depolar günümüzde, stoklama amaçlı kullanımının yanı sıra birçok tamamlayıcı hizmetin yapıldığı işlem merkezlerine dönüşmüş durumdadır.

1990’lı yıllardan itibaren artan rekabet nedeniyle işletmeler üretim ve dağıtım faaliyetlerini daha etkin ve verimli bir şekilde yürütmek zorunda kalmışlar, dağıtım ve depolama yöntemleri de buna bağlı olarak önemli ölçüde değişmiştir. E-ticaret, e-tedarik gibi yeni iş yolları hızla büyümüş, artan rekabetçi iş ortamları şirketleri, depo faaliyetleri ve özellikle müşteri hizmetleri konusunda daha esnek olmaya zorlamıştır.

Depolama Nedenleri

Firmalarda talep genellikle tam olarak kestirilemediğinden, bir işletmenin hiç stok tutmaması ne pratik ne de ekonomik olmaktadır. Zorunlu bir gereksinimden ziyade ekonomik açıdan bir güvence olan depolamanın sebepleri dört ana başlıkta ele alınabilir:

  1. Ulaştırma ve Üretim Maliyetlerini Düşürmek : Amaç, stokta tutma maliyetleri ile üretim ve ulaştırma maliyetleri arasında en iyi ekonomik dengeyi kurarak sadece yeteri kadar ürünün depolanmasını sağlamaktır.
  2. Arz ve Talep Dengesini Sağlamak : Bir tedarik zinciri yönetimindeki en can alıcı noktalardan biri, talebin hızlı değişimine karşı arzın daha uzun sürede değişebilmesidir. Ürünlerin depolanması, talep değiştiği zaman pazardaki isteklere hızla cevap verilmesine olanak sağlamaktadır. Üretimdeki mevsimlik dalgalanmalardan ötürü, ürünün bol olduğu zamanlarda depolanması ile, ürünün az olduğu zamanlarda müşteri kayıplarından oluşacak maliyetlerin önüne geçilmelidir. Depolamanın bir diğer faydası da, ürün fiyatları üzerindeki etkisidir. Ürünlerin stoklanması ile arza kısmen hakim olunabildiğinden, hasat zamanı fiyatların fazla düşmesi önlenmekte, benzer şekilde ürünün az olduğu zamanlarda da fiyatların fazla yükselmesi engellenmektedir. Depolamanın bir diğer faydası, işletmelerin yıl boyunca üretimi aksatmadan sürdürmelerine olanak sağlamasıdır
  3. Üretim Sürecine Destek Olmak : Depolar sadece imalat aşaması boyunca ürünü tutmak için değil, aynı zamanda ürünlerin vergilendirildiği durumlarda satış zamanına kadar ürünü korumak amacıyla da kullanılmaktadır. Bu yolla, işletmeler ürün satılana kadar ürün üzerindeki vergileri ödemeyi erteleyebilmektedir

Belli durumlarda depolar, stok tutma faaliyetinden başka, birtakım katma değer hizmetlerini de sunabilmektedir. Bu tip hizmetlere örnek olarak özel ambalajlama, kişiye özgü etiketleme ve isteğe bağlı ürün hazırlama verilebilir.

Depoların Sınıflandırılması

İşleyişine Göre Depolar

Depolar, genel işleyiş ve niteliklerine göre, işletme depoları ve dağıtım merkezleri olarak ikiye ayrılmaktadır. Bu iki terim çoğu kez birbiri yerine kullanılabilse de, özellikle stoklama süresinin uzunluğu yönüyle depolar farklılaşmaktadır. İşletme depolarında (veya üretim depoları) ürünler tesiste uzun süre kalırken dağıtım merkezlerinde (veya dağıtım depoları) ürünler çok daha kısa süreler için stoklanmaktadır.

Ürünün İmalat Aşamasındaki Durumuna Göre Depolar

Depolar ürünün imalat aşamasına bağlı olarak hammadde, yarı mamul ya da bitmiş ürün (nihai ürün) depoları olarak üçe ayrılırlar. Bu sayede depoda tutulan ürünler mümkün olduğunca az olmasına çalışılırken diğer yandan ürün taleplerini fazla bekletmeden karşılanması sağlanır. Genellikle üretim tesislerinin içinde veya yakınında bulunan hammadde depolarının amacı, üretimin aksamasını önleyerek, arz-talep dengesinin korunmasını sağlamaktır. Yarı mamul depoları, bir üretim sürecinden geçmekle birlikte henüz mal olarak tüketilme aşamasına gelmemiş, üzerinde daha işlem yapılması gereken kısmen bitmiş ürünlerin stoklandığı yerlerdir. Yarı mamuller, süreç içi stoklar olarak da adlandırılır. İşletme içerisinde imal edilebildiği gibi, tedarikçilerden de temin edilebilir.

Ürünün Fiziki Şekline Göre Depolar

Depolar, stoklanacak ürünün fiziki şekline göre dökme yük depoları ve parça yük depoları olmak üzere iki gruba ayrılabilmektedir. Dökme yük depoları, paketlenmeyen, şişelenmeyen, koli veya bir kap içerisinde bulunmayan kısacası herhangi bir ambalaj içerisine konulmayan ürünlerin tutulduğu yerlerdir.

Parça (birim) yük depoları; dökme yük formunda olmayan, konteyner içerisine konulamayan, genel yük olarak da tanımlanabilen, birbirlerinden ayrı şekilleri olan, boyutları farklılık gösteren, küçük ebatlı, “tek parça halinde” hareket edebilen ve yerleştirilebilen ürünlerin olduğu depolardır.

Hava Koşullarından Korunma Durumuna Göre Depolar

Depolar; nem, yağış, sıcaklık ve rüzgâr gibi hava koşullarından korunma derecesine göre, açık hava depoları, yarı kapalı (veya yarı açık) depolar ve kapalı ortam depoları olarak üç gruba ayrılırlar.

Mülkiyet Biçimine Göre Depolar

Kullanıcının mülkiyet sahipliği durumuna göre depolar, özel depolar ve kiralık depolar olarak ikiye ayrılabilmektedir.

Depolama Alternatifleri

Mülkiyet Sahibi Olarak Depolama

Mülkiyet sahibi olarak depolama, üretim yapan ve hizmet sağlayan işletmenin kendi özel deposuna sahip olarak tüm depolama faaliyetlerini kendisinin yürütmesidir.

Genel Depoların Kiralanması

Genel depolar, depo kullanmak isteyen işletmelerin, depo ve/veya depolama hizmetlerini başka lojistik şirketlerinden kiralayarak genellikle kısa dönemler için ürünlerini stokladıkları depolardır. Depoculuk konusunda uzman kişi ya da kurumlar tarafından yönetilen çok sayıda firma, başka işletmelerin depolama hizmetlerini onlar adına yürütmektedir.

  • Sözleşmeli Depolar : Sözleşmeli depolar, genellikle aylık kullanım bedeli üzerinden kısa dönemler için kiralanan genel depolardan, sözleşme süresi ve koşulları yönüyle ayrılmaktadır.
  • Spot depolar : Envanterin yıl boyunca merkezî bir depoda stoklanması ya da bitmiş ürünlerin imalat fabrikasından doğrudan büyük partiler hâlinde gönderilmesi yerine, az sayıda ürün, tahmini talep döneminden önce hedef pazar alanlarına yakın genel depolarda stoklanır. Spot depo olarak adlandırılan bu depolarda stoklanan ürün miktarları düşük olmakla birlikte, normalde bir işletme deposunda yapılan tüm depolama faaliyetleri yerine getirilmektedir.
  • Antrepolar : Antrepolar, gümrük gözetimi altında bulunan eşyanın konulması ve muhafazası amacıyla kurulan ve kuruluşunda aranılacak koşulları ve nitelikleri yönetmelikle belirlenen yerlerdir. Serbest dolaşımda olmayan eşyanın sergilendiği fuar ve sergiler de antrepo sayılır.
  • Lisanslı Depolar : Lisanslı depolar, tarım ürünlerinin standartları belirlenerek sağlıklı ve güvenli ortamlarda muhafaza ve ticari amaçla depolanması hizmetlerini sağlayan tesislerdir. Bu tür depoların kurulması, işletilmesi hem üreticiler hem de ekonomi açısından çok önemlidir.

Finansal Kiralama Yolu İle Depolama

Finansal kiralama ile depolama, bir genel deponun kısa dönem kiralanması ve özel bir depoya uzun dönem sermaye bağlama arasında bir seçenektir. Stoklama alanının finansal kiralanmasının avantajı, depo sahibi olmaktan daha düşük bir fiyattan elde edilebilmesidir. Kira uzunluğuna bağlı olarak, kullanıcı depolama alanı üzerinde ve ilişkin faaliyetlerde kendine avantaj sağlayacak kontrole sahip olabilmektedir. Bununla birlikte, bina kullanıcısı, kira kontratında belirli bir süre için bina kirasının ödeneceğini garanti etmek zorunda olduğundan, yer esnekliği avantajı kaybedilmektedir.

Taşırken Depolama

Taşırken depolama, ürünlerin, dağıtım süresi boyunca ulaştırma donanımında veya aracında stoklanması anlamına gelir. Ulaştırma biçimi ya da hizmet seçimi ile koordinasyonu gerektiren özel bir depolama biçimidir. Farklı ulaştırma biçimleri farklı taşıma süreleri anlamına geldiğinden, lojistikçinin geleneksel depolama ihtiyacını önemli miktarda azaltabilen hatta ortadan kaldırabilen bir ulaştırma hizmetini seçmesi mümkündür.

Sanal Depolama

Sanal depolar, bir işletmenin deposunda var olduğunu bildirdiği ürünlerden sadece bir kısmının fiziki olarak stoklarında yer aldığı, diğer ürünlerin ise tedarikçi stoklarında bulunduğu bir depolama sistemidir. Müşteri tarafından istenen ürünler, varsa işletmenin kendi deposundan yoksa tedarikçi stoklarından doğrudan müşterilere gönderilir.

Türkiye’de Depo İşletmeciliğiyle İlgili Yasal Düzenlemeler

Ülkemizde, depo işletmeciliği alanında ilk yasal girişim, kısa adı UMAT olan Umumi Mağazalar Türk A.Ş.’nin 07.05.1937 tarihinde kurulması ile başlamıştır. UMAT kuruluşunu takiben ilk şubesini Mersin’de açmış, sırasıyla İstanbul, İzmir, Samsun ve İskenderun’da şubeler kurularak faaliyete geçirilmiştir. Beklenen modernleşmeyi sağlayamayan UMAT daha sonra umumi mağazacılık faaliyetlerinin yanı sıra ticari faaliyetlere yönelmiştir. Şu anda TOBB’un (Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği) ticari iştiraklerinden birisi olup, 1986 yılından itibaren de mevcut depolarında antrepoculuk faaliyetlerini yürütmektedir.

Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO), ülkemizde depoculuk alanındaki en önemli yatırımlardan biridir. 24 Haziran 1938’de kurulan TMO, sermayesinin tamamı devlete ait, 08.06.1984 tarihli ve 233 sayılı Kamu İktisadi Teşebbüsleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname hükümlerine tabi, tüzel kişiliğe ve faaliyetlerinde özerkliğe sahip, sorumluluğu sermayesi ile sınırlı bir iktisadi devlet teşekkülüdür.

Ülkemizde genel depoların kuruluş ve faaliyet esasları ile ilgili düzenlemeler 11.08.1982 günlü ve 2699 sayılı “Umumi Mağazalar Kanunu”nun maddelerine göre hazırlanmış olan 28.09.1984 tarih ve 18529 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan “Umumi Mağazalar Tüzüğü” başlığı altında yer almaktadır. Bu tüzükte umumi mağazalara kabul edilebilen 57 cins mamul sıralanmaktadır. “Umumi mağaza”, makbuz senedi ve varant verme karşılığında serbest veya gümrüklenmemiş mal ve hububatı, saklama sözleşmesi uyarınca kabul etmek ve tevdi edenlere de bu senetlerle tevdi olunan mal ve hububatı satabilmek veya rehnedebilmek imkânı vermek amacıyla kurulan mağaza olarak tanımlanmaktadır.


Yukarı Git

Sosyal Medya'da Paylaş

Facebook Twitter Google Pinterest Whatsapp Email