Lojistik Yönetimi Dersi 1. Ünite Sorularla Öğrenelim
Lojistik Yönetimine Giriş
- Özet
- Sorularla Öğrenelim
Lojistik’in hedefi nedir?
Lojistik, müşteriye sunulan hizmetlerde yüksek memnuniyete ulaşılmasını, kaynak ve yatırımların optimum kullanımıyla rekabet avantajının yaratılmasını hedeflemektedir. Lojistik; dünyanın her tarafında, günün yirmi dört saati, haftanın yedi günü, yılın elli iki haftası, ürün ve hizmetlerin ihtiyaç duyulan yerde ve ihtiyaç duyulan zamanda hazır bulunmalarıyla ilgilenir.
Türk Dil Kurumu tarafından nasıl lojistik tanımlanmıştır?
Türk Dil Kurumu tarafından 1974 yılında hazırlanan Türkçe sözlükte lojistik; “savaşta ya da askerî bir yürüyüşte yol, haberleşme, sağlık, ikmal gibi hizmetleri sağlayan strateji bölümü; lojistik (mantık)” olarak tanımlanmıştır.
Ana Britanicca’ da lojistik kavramı nasıl tanımlanmıştır?
Ana Britanicca’ da yapılan tanım diğerlerinden biraz daha farklıdır. “İş dünyasında, malzemelerin ve bazen insanların organize hareketleri” olarak tanımlanmıştır. Bu terim önceleri askerî bir terimken sonraları aşamalı olarak yayılarak iş dünyasındaki eylemleri de kapsamıştır.
Lojistik yönetimi nedir?
Lojistik yönetimi; etkili ve müşteri isteklerine uygun ürünlerin tedarikçilerden ya da üretim tesislerinden, depolara ve dağıtım merkezlerine buradan da perakendecilere ve mağazalara hareketindeki her aşamayı incelemektedir. Bazı durumlarda tedarikçilerin tedarikçileri, müşterilerin müşterileri de göz önünde bulundurulması gerekmektedir.
Benchmarking (Kıyaslama) nedir?
Benchmarking ya da kıyaslama, ‘bir işletmenin rekabet gücünü yükseltmek için; üstün performansı olan işletmeleri, bunların iş yapma tekniklerini incelemesi, kendi teknikleri ile kıyaslaması ve bu kıyaslamadan elde ettiği bilgileri kendi işletmesinde uygulaması’ anlamına geliyor.
Tersine lojistiğin yasal uygulama nedenleri nelerdir?
Burada kullanılan yasal boyut, firmaların sattıkları ürünleri geri alması ile ilgili kurallar bütününü içermektedir. Pek çok ülkede, bu yasalar müşteriyi koruma adına çıkarılmıştır, firmalar, ürettikleri ürünlerin belirli bir kısmını toplamakla yükümlüdürler. Özellikle Avrupa Birliği, çevresel etkilerin azaltılması hatta ortadan kaldırılması için “yeşil yasaların” geliştirilmesi ve uygulanmasına önem vermektedir. Almanya’da 1991 yılında yürürlüğe giren Alman Atık ve Paketleme Yasası kapsamında, üreticiler, dağıtımcılar ve perakendeciler paketleme atıklarının en az %60-%75’ini geri dönüştürmek zorundadırlar.
Lojistiğin tarihsel gelişiminin çok eskilere dayandığı ve günümüze kadar olan süreçte öneminin arttığı düşünüldüğünde, kavramın gelişim sürecini kaç farklı dönemde inceleyebiliriz?
Lojistiğin tarihsel gelişiminin çok eskilere dayandığı ve günümüze kadar olan süreçte öneminin arttığı düşünüldüğünde, kavramla ilgili olarak gelişim sürecini 4 temel döneme ayırmak mümkündür;
- Dönem; Planlamanın olmadığı, üretim faaliyetlerinin ön planda olduğu, depolama, dağıtım gibi operasyonel faaliyetlerde neredeyse hiçbir kontrolün sağlanamadığı ilk lojistik faaliyetler ile başlamıştır.
- Dönemde; askeri alanda lojistik desteğin öneminin anlaşılmasıyla, askeri lojistik faaliyetler başlamıştır. Askeri başarının sürdürülebilirliği için, askeri malzemelerin teminini, tedarikini, depolanması, ulaştırılması, dağıtılması, bakımı, tamiri, tahliyesini içeren işlemlerin tümünü kapsamaktadır.
- Dönemde; ticari alanda, teknolojik ve ekonomik ihtiyaçların hızla değişmesiyle lojistiğin tüm faaliyetlerini içeren yeni oluşumlar ortaya çıkmaya başlamıştır. Gelişen teknolojiyle beraber, şirketler entegre edilebilen fonksiyonlara daha geniş bir perspektifle bakmaya başlamışlardır. Bu dönem, materyal yönetimi ile fiziksel dağıtımın bağlantısını da kapsamıştır. Bu dönemde yaşanan en büyük gelişmelerden biri de, lojistiğin bilgi alanındaki yaklaşımının, fiziksel yaklaşımı kadar önemli olduğunun farkına varılması olmuştur.
- Dönemde; lojistik faaliyetlerin modernize olmasıyla, yönetsel ve operasyonel düzeyde uygulanmaya başlanmıştır. Yönetsel lojistik, tedarik ve lojistik yönetimi olarak iki farklı boyutta ele alınmıştır.Operasyonel lojistik; Materyal, üretim-operasyon ve dağıtım yönetimi olarak üç boyutta uygulanmıştır.
Ürünün tersi yönde ilerlemesine neden olan ve lojistiğe tersine bir yön de katarak “kapalı-döngü” kavramının ortaya çıkmasına neden olan dönüşler nelerdir?
- Ürün dönüşleri,
- Ticari dönüşler (B2B ve B2C) (Not: B2B, B2C kavramları bir sonraki ünitede açıklanmıştır.),
- Ürün geri çağırmaları,
- Garantiden kaynaklanan dönüşler,
- Hizmet dönüşleri,
- Kullanım sonu dönüşleri,
- Yaşam sonu dönüşleri.
Her ne kadar işletmeden işletmeye, lojistik yönetimi tanımı farklılık gösterse de Lojistik Yönetimi Konseyi tarafından yapılan ve günümüzde kabul gören lojistik yönetimi tanımı nedir?
Konseyin tanımına göre lojistik yönetimi, “müşterilerin ihtiyaçlarını karşılamak üzere her türlü ürünün, servis desteğinin ve bilgi akışının, başlangıç noktasından (kaynağından) tüketildiği son noktaya (nihai tüketiciye) kadar olan tedarik zinciri içindeki hareketinin etkili ve verimli bir şekilde planlanması, uygulanması, taşınması, depolanması ve kontrol altında tutulmasını sağlamaktadır”.
1956–1965 arasındaki dönemde lojistik açısından yaşanan gelişmeler nelerdir?
- Toplam maliyet analizi gelişimi,
- Sistem yaklaşımı uygulaması,
- Müşteri hizmetlerine önem verilmesi,
- Pazarlama kanalları üzerindeki çalışmaların tekrar gözden geçirilmesi.
Tersine lojistik ağında gerçekleşen faaliyetler nelerdir?
Tersine lojistik ağında toplama ve dağıtım faaliyetlerine ek olarak; muayene-ayıklama, ürün yenileştirme, üründen parça alma, geri dönüşüm, yeniden üretim, tamir etme/yeniden kullanım, yeniden dağıtım ve imha gibi birçok faaliyet gerçekleştirilmektedir.
1980’li yıllarda lojistik alanında yaşana gelişmeler nelerdir?
Lojistik alanındaki çalışmalar 1980’li yıllardan itibaren işletmeler tarafından kabul edilmeye başlanılan geleneksel yönetim anlayışının değişmesinin de bir sonucu olmuştur. Bu süreçte lojistik faaliyetlerin merkezileştirilmesi, toplam maliyet yönetimi, süreç optimizasyonu konuları uygulanmaya başlanmış, lojistiğin rekabet avantajı yarattığı, uygulamacılar tarafından kabul edilmiştir.
Tersine lojistik kavramı nasıl ortaya çıkarmıştır?
Lojistik yönetimi, müşteri gereksinimlerini karşılamak üzere, üretim ve tüketim noktaları arasında, kullanılan ham madde, yarı mamul, mamul akışı planlanması ve kontrolü ile ilgilenmektedir. Ancak ham madde, yarı mamul, mamullerin akışı bu noktada son bulmamaktadır, bir diğer ifade ile çoğu zaman tersine akışlarda zorunlu olmaktadır. Tersine akışla anlatılmak istenen ürünlerin; ticari dönüşleri, ürünün geri dönüşü, garantiden kaynaklanan dönüşler, kullanım sonu dönüşleri ve yaşam sonu nedeniyle ürün geri dönüşlerinden oluşmaktadır. Tersine akışlar, tersine lojistik kavramını ortaya çıkarmıştır. Ekonomik ömrünü tamamlamış ürünleri geri almanın, ürün geri kazanımının sistematik bir şekli olan ve “tüketim noktasından orijin noktasına doğru olan tüm ürün ve bilgi akışlarının yönetimi süreci” olarak tanımlanabilecek tersine lojistik kavramı literatüründe yerini almıştır.
Lojistik ilk kez nerede kullanılmıştır?
Lojistik kavramının, tarihsel gelişimine bakıldığında, askerî kökenli bir kavram olduğu söylenebilir. İlk kez, 1905 yılında ordulara ait malzeme ve personelin taşınma, tedarik, bakım ve yenilenmesi faaliyetlerini kapsayan işlemlerin bütününü tanımlamak üzere kullanılmıştır. Bu tanımın ortaya konmasından sonra, askeri alanda, sonuç üzerindeki ciddi etkisinin de
farkına varılması ile birçok lojistik model geliştirilmiş ve kullanılmıştır.
Lojistiğin tarihsel gelişim süreci kaç döneme ayrılmaktadır?
- 1. Dönem; Planlamanın olmadığı, üretim faaliyetlerinin ön planda olduğu, depolama, dağıtım gibi operasyonel faaliyetlerde neredeyse hiçbir kontrolün sağlanamadığı ilk lojistik faaliyetler ile başlamıştır.
- 2. Dönemde; askeri alanda lojistik desteğin öneminin anlaşılmasıyla, askeri lojistik faaliyetler başlamıştır. Askeri başarının sürdürülebilirliği için, askeri malzemelerin teminini, tedarikini, depolanması, ulaştırılması, dağıtılması, bakımı, tamiri, tahliyesini içeren işlemlerin tümünü kapsamaktadır.
- 3. Dönemde; ticari alanda, teknolojik ve ekonomik ihtiyaçların hızla değişmesiyle lojistiğin tüm faaliyetlerini içeren yeni oluşumlar ortaya çıkmaya başlamıştır. Gelişen teknolojiyle beraber, şirketler entegre edilebilen fonksiyonlara daha geniş bir perspektifle bakmaya başlamışlardır. Bu dönem, materyal yönetimi ile fiziksel dağıtımın bağlantısını da kapsamıştır. Bu dönemde yaşanan en büyük gelişmelerden biri de, lojistiğin bilgi alanındaki yaklaşımının, fiziksel yaklaşımı kadar önemli olduğunun farkına varılması olmuştur.
- 4. Dönemde; lojistik faaliyetlerin modernize olmasıyla, yönetsel ve operasyonel düzeyde uygulanmaya başlanmıştır.
Modern lojistik anlayışının gelişimine paralel, lojistiğe olan ilgi artmasının nedenleri nelerdir?
1. Nakliye maliyetlerinin çok hızlı yükselmesi
2. Ürün verimliliğinin en yüksek noktasına ulaşması
3. Stok felsefesinde radikal değişikliklerin oluşması
4. Müşteri beklentilerinin zamanında karşılanma zorunluluğu
5. Bilgisayar ve iletişim teknolojilerinde yaşanan devrim.
6. Çevre koruma kavramının gelişimi
7. Firma sayısında artış
Gelen yük lojistiği nedir?
Gelen yük lojistiği (Inbound Logistics), ham maddelerin tedarikçiden toplanmasını, depolanmasını ve üretimini tedarik zinciri yönetimi çerçevesinde düzenleyen faaliyettir. Faaliyet, tamamen üretim öncesi gerçekleştirilerek kaynakların üretim hattına taşınmasına hizmet etmektedir. Lojistik süreç içerisinde ham maddelerin firma adına daha ucuz bir şekilde temin edilerek üretim hattına kadar getirilmesini sağlar.
Lojistik yönetiminde amaç nedir?
Lojistik yönetiminde amaç tüm sistem boyunca verimli ve etkin maliyetli olmak, ulaştırma ve dağıtımdan hammadde, yarı mamul ve bitmiş ürünlerin stoklanmasına kadar olan maliyetleri minimize etmektir.
Lojistikle ilgili çalışmalarda gereksinim duyulan bilgiler nelerdir?
Lojistikle ilgili çalışmalarda gerçekten çok sayıda detay ve bilgiye gereksinim duyulmuştur. Bu bilgiler;
- Müşterilerin bulunduğu yer,
- Sipariş büyüklüğü,
- Ürünün üretildiği, depolandığı ve dağıtıldığı merkezler,
- Depo ve fabrikadan müşteriye erişim maliyetleri,
- Tedarikçilerin bulunduğu yerler,
- Depo ve dağıtım merkezindeki mevcut stok düzeyi,
- Ürünün ve ham maddenin süreç içindeki durumunun bilinmesi,
1990’li yıllarda lojistik alanında yaşana gelişmeler nelerdir?
1990’lı yıllarda akademisyenlerin bu alana olan ilgilerinin şirketlerin ilgisine paralel olarak artmasıyla araştırmalar büyük bir ivme kazanmış ve lojistik sistemlerinin tamamen yenilenmesi teorileri hayata geçirilmeye başlanmıştır. 90’lı yıllar tedarik zinciri yönetimi kavramının ön plana çıktığı ve lojistik faaliyetlerin bütünleşme içinde olduğu bir dönem olmuştur.
Gelen yük lojistiği (Inbound Logistics) faaliyetlerini hangi yöntem ile düzenlemektedir?
Gelen yük lojistiği (Inbound Logistics), ham maddelerin tedarikçiden toplanmasını, depolanmasını ve üretimini tedarik zinciri yönetimi çerçevesinde düzenleyen faaliyettir.
Lojistik yönetim stratejisinin temel amaçları nelerdir?
Lojistik yönetim stratjisinin 3 temel amacı bulunmaktadır:
- Maliyetlerin Azaltılması: Taşıma ve stok ile ilgili değişken maliyetlerin azaltılması. Alternatif depolama lokasyonlarının ve alternatif taşıma modlarının değerlendirilmesi yoluyla hizmet seviyesi aynı kalacak şekilde maliyetlerin en aza indirilmesi ve kârın arttırılması amaçlanır.
- Sermaye Harcamalarının Azaltılması: Lojistik sistemi içindeki yatırımların azaltılması. Stok tutmak yerine tam zamanında tedarik yaklaşımını benimseyerek, özel depoları kullanmak yerinegenel depoları kullanarak veya lojistik faaliyetlerin yerine getirilmesinde 3PL hizmet sağlayıcılar kullanarak sermaye harcamaları azaltılabilir.
- Hizmet Geliştirme: Hizmet geliştirme stratejileri sağlanan lojistik hizmet seviyesine bağlı olan gelirlerle ilgilidir. Artan lojistik müşteri hizmet seviyesiyle maliyetler hızla artmasına rağmen artan gelirler yüksek maliyetleri karşılamaktadır. Daha etkin olabilmek ve rekabet avantajı sağlayabilmek için için hizmet stratejisi geliştirilmelidir.
Giden yük lojistiği (Outbound Logistics) nedir?
Giden yük lojistiği (Outbound Logistics), gelen yük lojistik sürecini tamamlayıcı bir unsur olan üreticilerden mamullerin toplanarak stoklanması ve müşterilere dağıtılmasını sağlayan sistemin işlemesiyle gerçekleşir ve bu süreç faaliyetlerin çift taraflı bilgilendirilme yolu ile kontrol altında tutulmasına ve böylece müşteriye en uygun şartlar altında ulaştırılmasına imkân tanımaktadır. Bu faaliyetler bilgi akışı ile ilgilidir.
Tersine lojistiğin ekonomik uygulama nedenleri nelerdir?
Ekonomik nedenler: Tersine lojistik işletmelere ekonomik boyutuyla doğrudan ve dolaylı olmak üzere iki şekilde katkı sağlamaktadır:
- Doğrudan katkı, malzeme girişi, maliyet azalımı ve katma değerli geri kazanım şeklinde olup,
- Dolaylı katkı ise yeşil (çevresel) imaj, iyileştirilen gelişmiş müşteri-tedarikçi ilişkileri, gelecekte uygulanacak kanunlara hazırlık ve pazar korunumu şeklinde belirtilebilir.
Lojistik yönetiminde yönetim sürecini doğrudan etkileyen problemler nelerdir?
1. Depo yerleşimi
2. Stok yönetimi
3. Depo kapasitesi
4. Kaynakların aktif kullanılmaması
5. Dağıtım kaynaklarının optimize edilememesi
6. İç ve dış entegrasyon
Türkiye’de, tersine lojistik ağının kullanımı nasıldır?
Türkiye’de, tersine lojistik ağı kurarak ürettiği malları değerlendiren firma sayısı bir elin parmaklarını geçmez. Katı atık kontrolüyle ilgili yasa gereği ambalajlarında plastik, pet şişe, polietilen, polistiren malzeme kullanan üretici firmalar bunların en az %30’unu geri toplamak durumundadır. Bu bağlamda, plastik şişe üreten SASA, üretici firmalar adına tersine lojistik faaliyetiyle ürünlerinin %30’unu geri toplamakta ve topladığının %70’ini de geri kazanmaktadır. Şişecam, ambalajlama da kullanılan şişelerin %30’unu kanunen geri toplamakta ve çeşitli işlemlerden geçirerek geri kazanmaktadır. Benzer şekilde Tetra Pak firması da lamine karton kutuları geri kazanmaktadır. Oluşturulan
lojistik ağları da tersine lojistik süreçlerini içermeyip atıklar çoğunlukla çöp müteahhitleri tarafından toplanmaktadır.
Tersine lojistikle ilgili bilinen ilk tanım nedir?
Lojistik Yönetim Konseyi (CSCMP), tersine lojistikle ilgili bilinen ilk tanımını 1990’lı yıllarda yapmıştır. Buna göre; tersine lojistik kavramı “Ham maddelerin, halen süreçte bulunan envanterlerin, bitmiş malların ve bunlar hakkındaki bilginin tüketim noktasından üretim noktasına tekrar değer elde etme veya düzgün bir şekilde elden çıkarma amacıyla verimli ve maliyet avantajlı akışını planlama, yürütme ve kontrol etme süreci” olarak tanımlanmaktadır.
Yönetim bilimi nedir?
Yönetim bilimi, “Sanatların en eskisi, bilimlerin en yenisi” olarak nitelendirilmektedir ve tüm alanlarda yaşanan kaçınılmaz gelişim, yönetimin sanat yönünü azaltmamış aksine, yönetimin giderek bilimsel bilgiye dayanan bir sanat niteliği kazanmasını sağlamıştır.
Tarihsel lojistik nasıl ortaya çıkmıştır?
Tersine lojistik kavramı, dünya nüfusunun artmasının karşısında ham madde miktarının azalmasından dolayı, ham madde yerine kullanılacak malzemeleri geri dönüşüm ile elde etme ihtiyacından doğmuştur. 1970’lere kadar, çevresel olaylar veya sürdürülebilir kalkınma endişe verici boyutlarda olmamıştır. Takip eden on yılda çevresel kirlenme endişe verici durumlara ulaşınca bu durum akademisyenler, politikacılar, medya ve konuyla ilgilenen diğer toplum kesimlerinin dikkatini çekmiştir.
Lojistik yönetimi sürecini doğrudan etkileyen problemler nelerdir?
Lojistik yönetimi, farklı bilim dallarında eğitim almış uzmanlarca, süreçte karşılaşılan problemlere yanıt aramaktadır. Özellikle bu süreç mühendislik boyutu ile incelendiğinde aşağıda belirtilen konu başlıkları, yönetim sürecini doğrudan etkileyen problemleri karşımıza çıkarmaktadır:
- Depo yerleşimi
- Stok yönetimi
- Depo kapasitesi
- Kaynakların aktif kullanılmaması
- Dağıtım kaynaklarının optimize edilememesi
- İç ve dış entegrasyon
Lojistik faaliyetlerin bütünleşmesini zorunlu kılan nedenler nelerdir?
2000’li yıllardan itibaren, büyüme ve gelişme çabaları sonucu giderek karmaşıklaşan bilgi akışlarının yönetilmesinin güçleşmesi, rekabetin artması, teknolojinin gittikçe ilerlemesi gibi olgular, iş dünyasını zorunlu olarak farklı çözüm arayışlarına yöneltmiştir. Dünya ekonomisinde yaşanan küreselleşme, liberalleşme ve buna paralel olarak firmaları zorlayan uyum çabaları, lojistik faaliyetlerin önemini arttırırken lojistik faaliyetlerin bütünleşmesini zorunlu kılmıştır.
Tersine lojistiğin pazarlama uygulama nedenleri nelerdir?
Günümüzde tüketicilerin bilinçlenmesi ile geri gelen ürünleri değerlendiren ve bozuk ürün bedelini geri ödeyen, iyi bir teminat politikası ve tamir servisi sağlamak için gerekli olan “yeşil ürün” politikası uygulayan işletmeler tercih edilmeye başlanmıştır. Bu durumda işletmelerin pazar durumlarının iyileştirilmesinde tersine lojistik tetikleyici konuma gelmiştir. Birçok işletme çevresel raporlarında, çevresel imajına destek sağlayacak biçimde, yeniden kullanım ve geri kazanım aktivitelerini vurgulamaktadır. Bu da işletmelerin rekabet gücünü artırıcı unsurlardan biri olmakta ve tersine lojistik faaliyetlerinin kullanılmasını gerekli kılmaktadır.
Yeniden İmalat Ağı kavramını açıklayınız.
Bu sistemlerin amacı dönen parçaları yeni duruma getirerek üretilecek yeni ürünlerde kullanmak, dönen ürünleri de aynı şekilde yeni konumuna getirerek satmaktır. Dönen ürünler, kullanılmış, hayat çevrim süresini tamamlamış veya geri kazanım için geri gönderilen tüketici malları olabilir. Yeniden imal edilmiş ürün, yeni ürün ile aynı özellikleri taşır ve aynı kalite standardını sağlar. Otomobil parçaları yeniden imal edilen ürünlere örnek olarak verilebilir.
Tersine lojistik ağ türleri nelerdir?
1. Genel Tersine Lojistik Ağı (Public Reverse Logistics Network)
2. Özel Tersine Lojistik Ağı (Private Reverse Logistics Network) veya Katma Değerli Geri Kazanım İçin OEM Ağları (OEM Networks for Value Added Recovery)
3. Geri Alınması Zorunlu Ürünler İçin Tersine Lojistik Ağı (Reverse Logistics for Mandated Product Take-Back)
4. Yeniden Kullanım Ağı (Reusable Network) veya Yeniden Doldurulabilir Konteynerler İçin Ağlar (Networks for Refillable Containers)
5. Yeniden İmalat Ağı (Remanufacturing Network)
6. Geri Dönüşüm Ağı (Recycling Network)
7. Tamir Servis Ağı (Repair Service Network)
Tersine lojistik faaliyetlerinde karşılaşılan engeller nelerdir?
Tersine lojistik faaliyetleri, işletmeler için birçok fırsat oluşturmasına karşın birçok engelle karşılaşmaktadır. Bu engeller kısaca aşağıdaki gibi özetlenmektedir:
- Bilgi teknolojileri kullanımının yetersizliğinden kaynaklanan engeller,
- Kurumların oluşturdukları politikaların eksikliğinden kaynaklanan engeller,
- Kurumların oluşturdukları stratejik planlarda tersine lojistiğe ilişkin hedeflerin belirlenmemesi,
- Tersine lojistiğin ekonomik ve çevresel yararlarının farkında olunmaması nedeniyle, kurum çalışanlarının eğitim eksikliğinden kaynaklanan engeller,
- Tersine lojistik faaliyetlere karşı oluşturulan direnç,
- Lojistik faaliyet paydaşlarının destek eksikliği,
- Üst yönetimin tersine lojistiğe önem vermemesi,
- Tersine lojistik faaliyetlerin neden olduğu maliyetler nedeniyle oluşan finansal kısıtlar,
- Geri dönüşüm sonucu oluşan ürünlerin kalite sorunları.
İleri ve tersine akışlar hangi faaliyetleri kapsamaktadır?
- Kullanım ömrünü tamamlamış ve garanti süresi içinde bozulmuş ya da geri çağrılmış ürünlerin belli noktalarda toplanması,
- Geri kazanılır durumdaki ürünlerin uygun bir geri kazanım yöntemi ile değer eklenerek veya eklenmeden tekrar kullanılır hâle dönüştürülmesi,
- Ekonomik veya teknolojik nedenlerle geri kazanılır durumda olmayan ürünlerin yakma veya gömme yoluyla uygun imha,
- Geri kazanılan ürünlerin birincil veya ikincil pazarlarda ürünlere değer eklenerek ya da eklenmeden ekonomiye yeniden kazandırılması yeniden satışa sunulması çalışmalarını kapsamaktadır.
Tersine lojistik stratejilerinin işletmelere yarattığı fırsatlar nelerdir?
Tersine lojistik stratejileri işletmelere olası birtakım fırsatlar yaratmaktadırlar. Bu fırsatlar Şekil 1.11.’de gösterildiği gibi sınıflandırılmaktadır:
- Konumlandırılmış (pazarda var olan) ürünlerin geri dönüşünde işletme fırsatları,
- Yenilikçi (pazarda yeni) ürünlerin geri dönüşünde işletme fırsatları,
- Uzun ömürlü kullanılmış ürünlerin geri dönüşünde işletme fırsatları,
- Kısa ömürlü kullanılmış ürünler için işletme fırsatları olarak belirlenmektedir.
Malzeme yönetimi nedir?
Tedarikçilerden sağlanan malzemelerin organizasyon içindeki hareketleri “gelen yük lojistiği”, işletmeden müşterilere doğru yapılan malzeme hareketleri ise “giden yük lojistiği” olarak adlandırılırken işletme organizasyonu içindeki malzeme hareketleri “malzeme yönetimi” kavramı ile ifade edilir.
Tersine lojistiğin uygulanma nedenleri nelerdir?
Tersine lojistiğin uygulanma nedenlerini kamu ve özel işletmeleri birbirinden ayırmadan temel olarak üç nedene bağlamak mümkündür:
1. Ekonomik nedenler,
2. Pazarlama nedenleri,
3. Yasal nedenler.
İleri lojistik ve tersine lojistik faaliyetlerinde hız ve zaman faktörleri nasıl bir farklılık göstermektedir?
İleri lojistik faaliyetlerinde, lojistiğin yedi doğrusundan biri olan zaman faktörü, pazarda rekabet gücü elde etmenin en önemli silahlarından biri olarak kullanılmaktadır. Tersine lojistik faaliyetlerde de hızlı bir şekilde ürünlerin geri alınması ve çevreye verilecek zararın engellenmesi gereklidir. Ancak bu unsur tüm ürünler için geçerli değildir. Bu nedenle ürün dağıtımında hız önem kazanmasına karşın tersine lojistik faaliyetlerde hız genellikle öncelikli bir unsur olarak görülmemektedir.
Tersine lojistik kavramının ortaya çıkmasına neden olan tersine akışlar nasıl oluşmaktadır?
Tersine akışlar; ürünlerin ticari dönüşleri, ürünün geri dönüşü, garantiden kaynaklanan dönüşler, kullanım sonu dönüşleri ve yaşam sonu nedeniyle ürün geri dönüşlerinden oluşmaktadır.
Lojistiğin yedi doğrusu da (Seven Rights) denilen koşullar nelerdir?
İşletme tarafından üretilen mal ya da hizmetler, müşteriye doğru oluşturulan bir döngü içersinde hareket etmektedir. Bu döngü içerisinde lojistik; doğru ürünün, doğru miktarda, doğru şartlarda, doğru yerde, doğru zamanda, doğru tüketiciye, doğru fiyatla ulaşmasını sağlamaktadır, bu koşullara lojistiğin yedi doğrusu da (Seven Rights) denilmektedir.
Lojistikte “kapalı-döngü” kavramının ortaya çıkmasına neden olan dönüşler nelerdir?
Geleneksel olarak, “lojistik” terimi sadece kavramın ileri yönlü olan kısmını çağrıştırır. Diğer taraftan ürünün tersi yönde ilerlemesine neden olan ve lojistiğe tersine bir yön de katarak “kapalı-döngü” kavramının ortaya çıkmasına neden olan dönüşler ise aşağıdaki gibi açıklanabilir. Bunlar:
- Ürün dönüşleri,
- Ticari dönüşler,
- Ürün geri çağırmaları,
- Garantiden kaynaklanan dönüşler,
- Hizmet dönüşleri,
- Kullanım sonu dönüşleri,
- Yaşam sonu dönüşleri.
Tersine lojistik nedir?
Ekonomik ömrünü tamamlamış ürünleri geri almanın, ürün geri kazanımının sistematik bir şekli olan ve “tüketim noktasından orijin noktasına doğru olan tüm ürün ve bilgi akışlarının yönetimi süreci” olarak tanımlanabilecek tersine lojistik kavramı literatüründe yerini almıştır.
Tersine lojistik stratejileri işletmelere sağladığı fırsatlar nelerdir?
Tersine lojistik stratejileri işletmelere olası birtakım fırsatlar yaratmaktadırlar. Bu fırsatlar;
- Konumlandırılmış (pazarda varolan) ürünlerin geri dönüşünde oluşan işletme fırsatları
- Yenilikçi (pazarda yeni) ürünlerin geri dönüşünde oluşan işletme fırsatları
- Uzun ömürlü kullanılmış ürünlerin geri dönüşünde oluşan işletme fırsatları
- Kısa ömürlü kullanılmış ürünler için oluşan işletme fırsatları
Gelen ve giden yük lojistiği faaliyetleri, lojistik sistemi oluşturmakla, lojistik yönetim stratejisinin amaçları nelerdir?
1. Maliyetlerin Azaltılması: Taşıma ve stok ile ilgili değişken maliyetlerin azaltılması. Alternatif depolama lokasyonlarının ve alternatif taşıma modlarının değerlendirilmesi yoluyla hizmet seviyesi aynı kalacak şekilde maliyetlerin en aza indirilmesi ve kârın arttırılması amaçlanır.
2. Sermaye Harcamalarının Azaltılması: Lojistik sistemi içindeki yatırımların azaltılması. Stok tutmak yerine tam zamanında tedarik yaklaşımını benimseyerek, özel depoları kullanmak yerine genel depoları kullanarak veya lojistik faaliyetlerin yerine getirilmesinde 3PL hizmet
sağlayıcılar kullanarak sermaye harcamaları azaltılabilir.
3. Hizmet Geliştirme: Hizmet geliştirme stratejileri sağlanan lojistik hizmet seviyesine bağlı olan gelirlerle ilgilidir. Artan lojistik müşteri hizmet seviyesiyle maliyetler hızla artmasına rağmen artan gelirler yüksek maliyetleri karşılamaktadır. Daha etkin olabilmek ve rekabet avantajı sağlayabilmek için için hizmet stratejisi geliştirilmelidir.
Muayene-ayıklama faaliyetleri nelerdir?
Toplanan ürünlerin üretici firma eline geçmeden önce ayıklanmasını esas almaktadır ve işlem, geri dönen ürünlerin toplama noktasında yapılmaktadır. İlk önce tedarik zincirine girmemesi gereken ürünler ayıklanır. Bu işlem ilk olarak yapılmazsa değer elde edilemeyecek ürünler, gereksiz sevk, idare ve yükleme-boşaltma giderlerine sebep olur. Ürünler imalatçının ürünle ilgili bilgileri ayrıntılı tanımlamasına göre toplama noktasında elenir.
Tersine lojistik ağ yapısındaki faaliyetler nelerdir?
Tersine lojistik ağında toplama ve dağıtım faaliyetlerine ek olarak; muayene-ayıklama, ürün yenileştirme, üründen parça alma, geri dönüşüm, yeniden üretim, tamir etme/yeniden kullanım, yeniden dağıtım ve imha gibi birçok faaliyet gerçekleştirilmektedir.
Lojistik kavramının ilk kez kullanıldığı faaliyet nedir?
Lojistik kavramının, tarihsel gelişimine bakıldığında, askerî kökenli bir kavram olduğu söylenebilir. İlk kez, 1905 yılında ordulara ait malzeme ve personelin taşınma, tedarik, bakım ve yenilenmesi faaliyetlerini kapsayan işlemlerin bütününü tanımlamak üzere kullanılmıştır. Bu tanımın ortaya konmasından sonra, askeri alanda, sonuç üzerindeki ciddi etkisinin de farkına varılması ile birçok lojistik model geliştirilmiş ve kullanılmıştır.
NATO’nun (North Atlantic Treaty Organization; Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü) lojistik tanımı nedir?
NATO’da (North Atlantic Treaty Organization; Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü) lojistiği askeri faaliyetlerle ilişkilendirerek tanımlamıştır. Örgütün yaptığı tanıma göre lojistik, askeri malzemelerin tasarımını, tedarik edilmesini, depolanmasını, taşınmasını, dağıtımını, tahliyesini, tesislerin inşa edilmesini, bakımı ve sağlık hizmetleri desteği konularını kapsamaktadır.
Modern lojistik anlayışının ilk temsilcisi kimdir?
Modern lojistik anlayışı, bir işletme uzmanı ve danışmanı olan Peter Drucker’ın 1960 yılında yazdığı makalenin ardından incelenmeye başlanmıştır.
Türk Dil Kurumu tarafından yapılan tanıma göre lojistik nedir?
Türk Dil Kurumu tarafından 1974 yılında hazırlanan Türkçe sözlükte lojistik; “savaşta ya da askerî bir yürüyüşte yol, haberleşme, sağlık, ikmal gibi hizmetleri sağlayan strateji bölümü; lojistik (mantık)” olarak tanımlanmıştır. Aynı kurum tarafından yeni hazırlanan Türkçe sözlüğün internetten de erişilebilen versiyonunda, lojistik kavramı “geri hizmet” şeklinde ifade edilmiştir.
İleri ve tersine lojistik faaliyetler arasındaki bağın kurulmasında bilgi teknolojilerinin rolu nedir?
İleri ve tersine lojistik faaliyetler arasındaki bağ, bilgi teknolojileri ile sağlanabilmektedir. Lojistik süreçte bilgilerin sağlanması, satışı yapılmış ürünlere ilişkin geri dönüşlerin tahmini ve takibi, rotaların belirlenmesi, ürün toplama süreçlerinin izlenerek geri kazanım faaliyetlerinin planlanması bilgi teknolojilerinin desteği ile sağlanmaktadır. Bilgi teknolojisinin desteği, lojistik süreçte yer alan paydaşların katılımını, uzun ve kısa dönemli planlarının yapılmasını sağlayan tersine lojistik faaliyetlerinde de vazgeçilmezler arasında yer almaktadır.
Tersine lojistik faaliyetlerine ilişkin potansiyel fırsatlar nelerdir?
Tersine lojistik faaliyetlerine ilişkin potansiyel fırsatlar:
- Konumlandırılmış (pazarda var olan) ürünlerin geri dönüşünde işletme fırsatları,
- Yenilikçi (pazarda yeni) ürünlerin geri dönüşünde işletme fırsatları,
- Uzun ömürlü kullanılmış ürünlerin geri dönüşünde işletme fırsatları,
- Kısa ömürlü kullanılmış ürünler için işletme fırsatları olarak belirlenmektedir.
tersine lojistik kavramı, Lojistik Yönetim Konseyi (CSCMP) tarafından nasıl tanımlanmaktadır?
Lojistik Yönetim Konseyi (CSCMP), tersine lojistikle ilgili bilinen ilk tanımını 1990’lı yıllarda yapmıştır. Buna göre; tersine lojistik kavramı “Ham maddelerin, halen süreçte bulunan envanterlerin, bitmiş malların ve bunlar hakkındaki bilginin tüketim noktasından üretim noktasına tekrar değer elde etme veya düzgün bir şekilde elden çıkarma amacıyla verimli ve maliyet avantajlı akışını planlama, yürütme ve kontrol etme süreci” olarak tanımlanmaktadır.
Lojistik yönetimi kavramının, işletmelerin uyguladıkları sistemler arasındaki ve işletmelerin ürettikleri ve/veya sattıkları ürünler arasındaki farklılıklardan ötürü değişiklikler göstermesinin en önemli nedeni nedir?
Yönetim kavramında olduğu gibi lojistik yönetimi kavramı da, işletmelerin uyguladıkları sistemler arasındaki ve işletmelerin ürettikleri ve/veya sattıkları ürünler arasındaki farklılıklardan ötürü, kavram işletmeden işletmeye farklılık göstermektedir. Buna gösterilen en büyük gerekçe ise, lojistiğin içinde bulunulan ortamın şartları dâhilinde çeşitli ihtiyaçları ve zorunlulukları yerine getirmek üzere farklılık gösterebilmesi gereken dinamik birçok uygulamayı içermesidir.
Askeri lojistik nedir?
Öğrenilen tekniklere paralel olarak “askerî lojistik” tanımı ortaya çıkmıştır. Askeri açıdan lojistik: istenilen yerde ve zamanda yeteri kadar ve kesintisiz olarak personel, hizmet ve kolaylık sağlamak suretiyle barışta, krizde ve savaşta askerî kabiliyetin oluşturulması, devamının sağlanması ve geliştirilmesi için yapılan her türlü; silah, araç-gereç ve malzemenin temini, tedariki, depolanması, ulaştırılması, dağıtılması, bakımı, tamiri, tahliyesini içeren işlemlerin tümü olarak tanımlanmıştır.
1990'lı yıllarda lojistik alanında ne gibi değişimler olmuştur?
1990’lı yıllarda akademisyenlerin bu alana olan ilgilerinin şirketlerin ilgisine paralel olarak artmasıyla araştırmalar büyük bir ivme kazanmış ve lojistik sistemlerinin tamamen yenilenmesi teorileri hayata geçirilmeye başlanmıştır. 90’lı yıllar tedarik zinciri yönetimi kavramının ön plana çıktığı ve lojistik faaliyetlerin bütünleşme içinde olduğu bir dönem olmuştur.
Tersine lojistik ile yakından ilişkili olan yeşil lojistik hangi faaliyetleri ifade etmektedir?
Geri kazanım ve üretim çevresi söz konusu olduğunda, tersine lojistik ile yakından ilişkili olan yeşil lojistik kavramları birbirine karışmaktadır. Tersine lojistik ürünlerin geri kazanımı için bulundukları konumlardan nakliyesi için yapılan süreçleri ifade etmektedir. Yeşil lojistik ise çevreye en az zarar verecek şekilde lojistik faaliyetlerin gerçekleştirilmesi amacıyla tüm lojistik faaliyetlerin çevre üzerindeki olumsuz etkisini ölçmek ve en aza indirmeye çalışan faaliyeti ifade etmektedir.
İleri lojistik ve tersine lojistik faaliyetlerinde stok yönetimi nasıl bir farklılık göstermektedir?
İleri lojistik faaliyetlerde stok yönetimi temel faaliyetler içerisinde yer almaktadır. Faaliyetin sürdürülebilirliği için stok kontrol yöntemlerinin birçoğu kullanılmaktadır. Tersine lojistik faaliyetlerde kanallara giren ürünlere ilişkin parametreler net değildir, bu nedenle stok kontrol yöntemleri uygulanamamaktadır.
Tersine lojistik ağa giren bir ürün hangi işlemlerden geçerek geri kazanılabilmektedir?
Tersine lojistik ağa giren ürün, tamir etme, ürün yenileme, parça alma, yeniden imalat ve geri dönüştürme işlemlerinden biri ya da birkaçı kullanılarak geri kazanılabilmektedir.
Modern lojistik anlayışının gelişiminin ardından, lojistiğe olan ilginin artmasının nedenleri nelerdir?
Modern lojistik anlayışının gelişimine paralel, lojistiğe olan ilgi artan bir görünüm sergilemektedir, bu ilginin nedenleri şöyle sıralanabilir
- Nakliye maliyetlerinin çok hızlı yükselmesi,
- Ürün verimliliğinin en yüksek noktasına ulaşması,
- Stok felsefesinde radikal değişikliklerin oluşması,
- Müşteri beklentilerinin zamanında karşılanma zorunluluğu,
- Bilgisayar ve iletişim teknolojilerinde yaşanan devrim,
- Çevre koruma kavramının gelişimi,
- Firma sayısında artış.
Tersine lojistik faaliyetleri hangi nedenlerden dolayı uygulanmaktadır?
Tersine lojistiğin uygulanma nedenlerini kamu ve özel işletmeleri birbirinden ayırmadan temel olarak üç nedene bağlamak mümkündür:
- Ekonomik nedenler,
- Pazarlama nedenleri,
- Yasal nedenler.
1956–1965 yılları arasındaki dönemde lojistik işlevinin kavramsallaşmasını güçlendiren temel gelişmeler nelerdir?
1950’lerden sonra teknolojik ve ekonomik ihtiyaçlar hızla değişerek 1956–1965 arasındaki dönemde bütünleşik lojistik kavramı berraklaşmaya başlamıştır. Bu dönemde dünyanın ekonomik yapısı ve değişen eğilimler, lojistik kavramının gelişmesi için önemli fırsatlar yaratmıştır. Bu on yıllık dönem içerisinde ortaya çıkan 4 temel gelişim, lojistik işlevinin kavramsallaşmasını güçlendirmiştir. Söz konusu gelişmeleri aşağıdaki gibi ifade etmek mümkündür:
- Toplam maliyet analizi gelişimi,
- Sistem yaklaşımı uygulaması,
- Müşteri hizmetlerine önem verilmesi,
- Pazarlama kanalları üzerindeki çalışmaların tekrar gözden geçirilmesi.
Geri kazanılan ürünün tipi ve kullanılacak olan geri kazanım fonksiyonu ve getirilen yasal zorunluluklar dikkate alınarak oluşturulan tersine lojistik ağ türleri nelerdir?
Belirtilen kriterlere bağlı olarak, oluşturulan ağ tasarımında, geri kazanılan ürünün tipi ve kullanılacak olan geri kazanım fonksiyonu ve getirilen yasal zorunluluklar dikkate alınarak oluşturulan tersine lojistik ağ türleri şunlardır
- Genel Tersine Lojistik Ağı (Public Reverse Logistics Network),
- Özel Tersine Lojistik Ağı (Private Reverse Logistics Network) veya Katma Değerli Geri Kazanım İçin OEM Ağları (OEM Networks for Value Added Recovery),
- Geri Alınması Zorunlu Ürünler İçin Tersine Lojistik Ağı (Reverse Logistics for Mandated Product Take-Back),
- Yeniden Kullanım Ağı (Reusable Network) veya Yeniden Doldurulabilir Konteynerler İçin Ağlar (Networks for Refillable Containers),
- Yeniden İmalat Ağı (Remanufacturing Network),
- Geri Dönüşüm Ağı (Recycling Network),
- Tamir Servis Ağı (Repair Service Network).
1960’lar ve 1970’lerde, Kara Kontinent’in (Britanya ve İrlanda haricindeki Avrupa Kıtası) yönetimsel anlamda oldukça geçerli bir alan olmasının kademeli olarak fark edilmesi ile beraber fiziksel dağıtım konseptinin gelişim göstermiş olması beraberinde hangi gelişmelerin yaşanmasını sağlamıştır?
1960’lar ve 1970’lerde, Kara Kontinent’in (Britanya ve İrlanda haricindeki Avrupa Kıtası) yönetimsel anlamda oldukça geçerli bir alan olmasının kademeli olarak fark edilmesi ile beraber fiziksel dağıtım konsepti gelişim göstermiştir. Bu aynı zamanda, nakliye, depolama, mal elleçleme, ve paketleme gibi bir dizi fiziksel aktivitenin varlığını ortaya koymuş, ve bu aktivitelerin birbirine bağlanarak daha efektif şekilde yönetilebileceğinin anlaşılmasını sağlamıştır. Ayrıca birçok diğer fonksiyonun, toplam maliyet ile ilişkisi fark edilmiştir. Fiziksel dağıtım yöneticisinin kontrolü altında, bir dizi farklı dağıtım metodu planlanmış, yönetilmiş ve böylece daha iyi hizmet verebilirken aynı zamanda maliyetler düşürülebilmiştir. Ayrıca ürünlerinin tedarik zinciri içindeki akışını görmek isteyen üreticiler de, dağıtım kanalı oluşturmaları ile birlikte, bunun faydalarını görmüşlerdir.
Lojistikte stratejik tedarik zinciri görüşünün yaygınlaştığı dönem ne zaman başlamıştır?
2000 ve sonrası, bilgi teknolojilerinin etkin rol oynadığı, birçok lojistik faaliyetin gerçekleştirilmesinde internetin etkili olduğu, stratejik tedarik zinciri görüşünün yaygınlaştığı yıllar olmuştur.
Tersine lojistik kavramını ortaya çıkaran ve önemli kılan etmenler nelerdir?
Tersine lojistik kavramı, dünya nüfusunun artmasının karşısında ham madde miktarının azalmasından dolayı, ham madde yerine kullanılacak malzemeleri geri dönüşüm ile elde etme ihtiyacından doğmuştur. 1970’lere kadar, çevresel olaylar veya sürdürülebilir kalkınma endişe verici boyutlarda olmamıştır. Takip eden on yılda çevresel kirlenme endişe verici durumlara ulaşınca bu durum akademisyenler, politikacılar, medya ve konuyla ilgilenen diğer toplum kesimlerinin dikkatini çekmiştir.
Özellikle günümüzde çevre koruma amaçlı yasal düzenlemelerin yanı sıra modern işletme ve yönetim anlayışlarında, işletmelerin çevreye duyarlılık çalışmalarını, sosyal sorumluluk ilkelerinin uygulama örneği olarak görmeleri de tersine lojistik faaliyetlerinin üzerinde daha fazla durulmasını gerekli kılmıştır.
Tersine lojistiğin işletmelere ekonomik olarak katkıları nelerdir?
Tersine lojistik işletmelere ekonomik boyutuyla doğrudan ve dolaylı olmak üzere iki şekilde katkı sağlamaktadır:
- Doğrudan katkı, malzeme girişi, maliyet azalımı ve katma değerli geri kazanım şeklinde olup,
- Dolaylı katkı ise yeşil (çevresel) imaj, iyileştirilen gelişmiş müşteri-tedarikçi ilişkileri, gelecekte uygulanacak kanunlara hazırlık ve pazar korunumu şeklinde belirtilebilir.
Farklı bilim dallarında çalışan bilim adamları ve yönetim kavramı ile ilgili yazarların yönetim kavramı ile ilgili yaptıkları tanımların ortak noktaları ele alınarak ortaya çıkan yönetim kavramı tanımı nedir?
Farklı bilim dallarında çalışan bilim adamları, yönetim kavramı ile ilgili yazarlar, aynı kelimelerle değişik anlamlar kastetmektedirler. Ancak tanımların ortak noktaları ele alındığında; yönetim kavramı için ortak bir ifade ortaya çıkmaktadır. Ortak görüş sonrasında ortaya çıkan yönetim kavramı, örgütün amaçlarına ulaşması için gerekli tüm faaliyetlerin planlaması, örgütlenmesi, yöneltilmesi, koordine ve kontrol etme süreci olarak tanımlanmaktadır
Sırasıyla; iç tedarikçi, iç müşteri, gelen yük lojistiği, giden yük lojistiği ve malzeme yönetimi kavramları nasıl tanımlanmaktadır?
İşletme içi birbirine ürün ya da hizmet verenler "iç tedarikçi", işletmenin bünyesinde bulunan çalışanların oluşturduğu grup "iç müşteri", tedarikçilerden sağlanan malzemelerin organizasyon içindeki hareketleri “gelen yük lojistiği”, işletmeden müşterilere doğru yapılan malzeme hareketleri ise “giden yük lojistiği” olarak adlandırılırken işletme organizasyonu içindeki malzeme hareketleri “malzeme yönetimi” kavramı ile ifade edilir.
Giden yük lojistiği (Outbound Logistics) faaliyetleri, tedarikçilerden sağlanan malzemelerin işletmeden müşterilere doğru olan hareketini nasıl gerçekleştirmektedir?
Giden yük lojistiği (Outbound Logistics), gelen yük lojistik sürecini tamamlayıcı bir unsur olan üreticilerden mamullerin toplanarak stoklanması ve müşterilere dağıtılmasını sağlayan sistemin işlemesiyle gerçekleşir ve bu süreç faaliyetlerin çift taraflı bilgilendirilme yolu ile kontrol altında tutulmasına ve böylece müşteriye en uygun şartlar altında ulaştırılmasına imkân tanımaktadır. Bu faaliyetler bilgi akışı ile ilgilidir. Operasyonun bütün aşamalarında taraflar arasındaki bilgi akışı sayesinde faaliyetler kontrol altına alınmış olur. Fiziksel akışı sağlayan süreçte üretim hattının hemen bitiminde ürünün ambalajlanması ile başlayan depolanması ile devam eden, ardından verilen siparişlerin hazırlanmasını sağlayan, müşteri isteklerine yönelik bazı hizmetlerin yapılması depolama, taşımacılık gibi faaliyetler giden yük lojistiği faaliyetleri kapsamındadır.