Hayvan Davranışları ve Refahı Dersi 8. Ünite Özet
Avrupa Birliği Ve Türkiye’De Yetiştiricilikte Hayvan Refahıyla İlgili Yasal Düzenlemeler
- Özet
- Sorularla Öğrenelim
Avrupa Birliği’nde Çiftlik Şartlarında Hayvan Refahıyla İlgili Yasal Düzenlemeler
Avrupa Birliği’nde çiftlik hayvanlarının korunmasıyla ilgili çok sayıda yasal düzenleme yapılmıştır. Avrupa Birliği (AB) ülkeleri arasında 1997 yılında imzalanan Amsterdam anlaşmasında hayvan refahı “Hayvanların Refahı ve Korunması Üzerine Protokol” adlı bir bölümde ele alınmıştır. Avrupa Birliğinde “Hayvan Sağlığı ve Refahı Bilimsel Komitesi” adlı bağımsız bir komite vardır. Bu komitenin hazırladığı raporlar, komisyonda dikkate alınmakta ve direktiflerin hazırlanmasına esas teşkil etmektedir. Bu komite çiftlik hayvanlarının yetiştirilmesi, nakli, yumurta tavukçuluğu ve etlik piliç üretimi ile hayvanların deneysel kullanımı ve kürk hayvanları yetiştiriciliğinde refah konularında raporlar hazırlamıştır.
Bütün Çiftlik Hayvanlarını Kapsayan Yasal Düzenlemeler
Avrupa Konseyi tarafından 1976 yılında Çiftlik Hayvanlarının Korunmasına ilişkin Avrupa Sözleşmesi; Avrupa Birliği tarafından 1998 yılında Çiftlik Hayvanlarının Korunmasına ilişkin Direktif (98/58/EC) kabul edilmiştir. Ayrıca çeşitli yıllarda bu alanda ilave bazı düzenlemeler de yapılmıştır.
Türkiye’nin de üye olduğu Avrupa Konseyi tarafından kabul edilen Çiftlik Hayvanlarının Korunmasına ilişkin Avrupa Sözleşmesi ile yetiştiricilikte özelikle entansif hayvancılıkta çiftlik hayvanlarının korunmasında ortak kuralların hayata geçirilmesi amaçlanmıştır. Bu sözleşmede 3.-7. maddeler arasında yer alan kurallar hayvan refahı ile ilgili olduğu görülmektedir. Sözleşmenin 3. maddesinde “Hayvanlar barınaklarda tutulmalı ve onlara başta tür özellikleri olmak üzere gelişme ve adaptasyon durumu ile fizyolojik ve etholojik ihtiyaçlarına uygun olarak bakım, yiyecek ve su sağlanmalıdır” denilerek hayvanların temel ihtiyaçlarının karşılanması yasal güvence altına alınmıştır.
Sözleşmenin 5. Maddesi ise “hayvan barınaklarındaki aydınlatma, sıcaklık, nem, hava sirkülâsyonu, havalandırma ve havadaki çeşitli gazların konsantrasyonu ile gürültü şiddeti gibi çevresel faktörler, hayvanların tür özellikleri, gelişme ve adaptasyon durumu ile fizyolojik ve etholojik ihtiyaçlarına uygun olmalıdır” içeriğini taşımaktadır.
Sözleşmenin 6. maddesinde “hayvanlara verilen yiyecekler ve sıvı maddeler, hayvanlarda herhangi bir yaralanmaya veya acı çekmeye yol açmamalıdır”; 7. maddede “Hayvanların kondisyonları ve sağlık durumları belli aralıklarla kontrol edilmeli; modern entansif sistemlerde bu kontrol günde en az bir defa olmalı; modern entansif sistemlerde kullanılan teknik ekipmanlar günde en az bir kez kontrol edilmeli; herhangi bir sorun tespit edildiğinde bu sorun en kısa sürede giderilmeli; sorunun hemen ortadan kaldırılamaması durumunda, hayvanların refahının korunması için geçici önlemler derhal alınmalıdır” belirtilmiştir.
Çiftlikte görevli personel mesleki kabiliyet, bilgi ve yeterliğe sahip ve yeterli sayıda olmalıdır.
Hayvanların Kontrolü
Hayvanlar günde en az bir kez kontrol edilmelidir. Diğer bakım sistemlerinde ise hayvanlar, refahın olumsuz etkilenmeyeceği belli aralıklarla kontrol edilmelidir. Hasta veya yaralı bir hayvan vakit geçirilmeden uygun bir bakıma alınmalı, bu bakıma yanıt alınamıyorsa, en kısa sürede veteriner hekim tavsiyesi alınmalıdır.
Kayıtların Tutulması
Hayvan sahipleri veya bakıcıları tarafından, sürüde ölü hayvan sayısı ve herhangi bir hayvana uygulanan tedavi kayıt edilmelidir. Bu kayıtlar en az üç yıl süreyle saklanmalı; sürüyle ilgili herhangi bir resmi kontrolde her zaman hazır olmalıdır.
Hareket Özgürlüğü
Tür özellikleri ve bilimsel gelişmeler de dikkate alınarak, bir hayvanın hareket etme özgürlüğü, herhangi bir yaralanmaya veya acı çekmeye yol açacak şekilde sınırlandırılmamalıdır.
Barınaklar ve Barınak İçi Düzenlemeler
Barınaklarda hayvanların kaldıkları yerlerin inşasında, özellikle bölmelerin inşasında kullanılan ve hayvanlarla doğrudan temas halinde olan ekipmanlar, hayvanlar için zararlı olmamalı, kolayca temizlenebilmeli ve dezenfekte edilebilmelidir.
Barınaklarda tutulmayan hayvanların olumsuz hava şartlarından, yırtıcı hayvanlardan ve sağlık için risk oluşturan faktörlerden korunması için gerekli ve yeterli tedbirler alınmalıdır.
Otomatik veya Mekanik Ekipmanlar
Hayvanların refahı ve sağlıklı bir şekilde yaşayabilmesi için kullanımı gerekli olan bütün otomatik veya mekanik ekipmanlar günde en az bir kez kontrol edilmelidir. Herhangi bir sorun tespit edildiğinde bu sorun en kısa sürede giderilmelidir.
Yiyecek, Su ve Diğer Maddeler
Hayvanlar uygun aralıklarla beslenmeli, bu rasyon hayvanların türüne ve yaşına uygun olmalı, hayvanların besin ihtiyaçlarını tam olarak karşılamalıdır. Ayrıca rasyon sağlığın iyi bir düzeyde sürdürülmesi için yeterli miktarda olmalıdır.
Yemlik ve suluklar, yem ve sudaki kirlenme ile hayvanlar arasındaki rekabeti en az düzeye indirecek şekilde dizayn edilmeli ve barınak içinde yerleştirilmelidir.
Buzağılar İçin Yasal Düzenlemeler
Avrupa Birliği tarafından 19 Kasım 1991 Tarihinde Buzağıların Korunmasında Minimum Standartlara ilişkin Direktif (91/629/EEC) kabul edilmiştir. Sekiz haftalık yaştan sonra hiç bir buzağı bireysel bir bölmede (veya kulübede) tutulmamalıdır. Ancak veteriner hekim tarafından buzağının sağlığı veya davranışı bakımından ayrı bir bölmede tutulması gerektiği belirtilmişse, tedavi süresince bu kurala uyulmaz.
Buzağıların barındırıldıkları yerlerin inşasında özellikle bireysel bölmelerin yapımında kullanılan materyaller ile buzağılarla doğrudan teması olan ekipmanlar, buzağılar için zararlı olmamalı, kolayca temizlenmeli ve dezenfekte edilmelidir. Elektrik devreleri ve ekipmanlar, elektrik çarpması engellenecek şekilde kurulmalıdır.
Buzağıların refahı ve sağlığı için kullanımı gerekli olan bütün otomatik veya mekanik ekipmanlar günde en az bir kez kontrol edilmelidir. Buzağılar bağlanmamalıdır. Ancak grup halinde barındırılan buzağılar sütle besleme sırasında bir saati geçmemek üzere bağlanabilirler.
Zemin düz olmalı, ancak kaygan olmamalıdır. Buzağıların yaralanmasına ve duygusal olarak hoşnutsuz olmasına neden olmamalıdır. Buzağıların ayakta durmasına veya yatmasına imkan vermelidir.
Domuzlar İçin Yasal Düzenlemeler
Avrupa Birliği tarafından 19 Kasım 1991 Tarihinde Domuzların Korunmasında Minimum Standartlara ilişkin Direktif (91/630/EEC) kabul edilmiş ve 2001 yılında direktifte değişiklikler ve ekler yapılmıştır. Daha sonra 18 Aralık 2008 Tarihinde bütün değişiklikleri içeren 2008/120/EC nolu Domuzların Korunmasında Minimum Standartlara İlişkin Direktif kabul edilmiştir.
Direktif incelendiğinde domuz üretimine dair tüm kuralların yasalaştığı görülmektedir. Öncelikle barınakta beslenen hayvan başına belirlenen alanın domuzun boyutuna göre uygun ebatlarda olması oldukça önemlidir.
Çiftleştirilmiş genç dişi domuzlar için ayrılan alanın (1,64 m 2 ) en az 0,95 m 2 si, damızlık dişi domuzlar için ayrılan alanın (2,25 m 2 ) en az 1,3 m 2 si ızgarasız olmalıdır. Grup halinde tutulan domuzlarda beton ızgaralı zeminler kullanıldığında, ızgara açıklığı ve ızgara genişliği için çeşitli yaş dönemlerinde belli ölçülerin sağlanması gerekmektedir.
Genç dişi domuzlar ve damızlık dişi domuzların kullanabilecekleri bir materyale daima ulaşma imkanı olmalıdır.
Kuru dönemdeki gebe domuzların açlığını gidermek ve çiğneme ihtiyacını karşılamak için yüksek enerjili yemlerle birlikte yeterli miktarda iri ve hacimli veya selüloz oranı yüksek yemler verilmelidir.
Domuz Yetiştiriciliğinde Genel Koşullar
Domuz barınaklarında devamlı gürültü seviyesi 85dBA den daha az olmalıdır. Ani ve devamlı gürültüden kaçınılmalıdır. Domuzlar günde en az 8 saatlik bir sürede en az 40 lux ışık şiddetinde tutulmalıdır.
Domuz barınakları inşa edilirken, hayvanların fiziksel ve termal olarak rahat edebildiği bir yatma alanı olmalı, bu alan hayvanlar yatarken bile temizliğe imkan vermelidir. Domuzların araştırma ve burnuyla eşeleme davranışlarına uygun ve yeterli miktarda bir materyal olmalıdır. Bütün domuzlar günde en az bir kere yemlenmelidir.
Yumurta Tavukları için Yasal Düzenlemeler
Avrupa Birliği tarafından 19 Temmuz 1999 Tarihinde Yumurta Tavuklarının Korunmasında Minimum
Standartlara ilişkin Direktif (1999/74/EC) kabul edilmiştir. Bu direktif, 350 den daha az ticari yumurta tavuğu olan işletmeler ve damızlık yumurta tavuğu işletmeleri için geçerli değildir. Daha sonra bu direktife 2002 yılında ilaveler yapılmıştır.
Bütün tavuklar sorumlu kişi veya sahipleri tarafından günde en az bir kez kontrol edilmelidir. Gürültü seviyesi en aza indirilmeli, devamlı veya ani gürültüden kaçınılmalıdır.
Kümeslerde tavukların birbirlerini görmelerine, gözetlenebilmelerine, görsel olarak etraflarını araştırabilmelerine ve normal sınırlar içinde hareket edebilmelerine imkan verecek düzeyde aydınlatma seviyesi olmalıdır.
Kümesler boşaltıldıktan sonra ve yeni tavuklar yerleştirilmeden önce, tavuklar ile temasta olan kümes bölümleri, ekipmanlar veya aletler temizlenmeli ve dezenfekte edilmelidir.
Her tavuk için net olmak üzere en az 550 cm2 kafes alanı ayrılmalıdır. Yemliklere tavuklar kolayca ulaşabilmelidir. Kafes alanının en az % 65’inde kafes yüksekliği en az 40 cm olmalıdır. Damlama veya su kapları kullanılıyorsa, her kafesteki tavuklar en az iki damlama suluk veya su kabına ulaşabilme imkanı olmalıdır. Kafesin herhangi bir yerinde bu yükseklik 35 cm’den daha az olmamalıdır.
Etlik Piliç Üretimi için Yasal Düzenlemeler
Avrupa Birliği tarafından 28 Haziran 2007 Tarihinde Etlik Piliçlerin Korunmasında Minimum Standartlara ilişkin Direktif (2007/43/EC) kabul edilmiştir. Bu yönerge 500’den daha az ticari etlik pilici olan işletmeler, damızlık işletmeler, kuluçkahaneler ile barınak içinde ekstansif, barınak dışında serbest dolaşımlı ve organik tavuk eti üreten işletmeler için geçerli değildir.
Direktifte kümeslerde yerleşim sıklığı öncelikle ele alınmıştır. Maksimum yerleşim sıklığı herhangi bir zamanda 33 kg/m 2 yi geçmemelidir.
Kümesin tamamında aydınlatma periyodu sırasında göz hizasında en az 20 lux’ lük yoğunlukta bir aydınlatma sağlanmalı; kullanılan alanın en az % 80’i aydınlatılmalıdır.
Ciddi düzeyde yaralanmış veya belirgin sağlık sorunları gösteren piliçler uygun tedaviye alınmalı veya derhal sürüden ayıklanmalıdır.
Yerleşim sıklığının artırılması için ayrıca yetkili otorite tarafından işletmenin son iki yılda bu direktife aykırı bir durumda olmadığının onaylanması ve işletmede idare uygulamaları bakımından bir sorun olmaması gerekmektedir.
Türkiye’de Hayvan Refahıyla İlgili Yasal Düzenlemeler
Daha önce çıkarılan çeşitli kanun ve yönetmeliklerde hayvan refahıyla ilgili doğrudan veya dolaylı bazı düzenlemelerin yapıldığı görülmektedir. Örneğin 1928 yılında kabul edilen Hayvanların Sağlık Zabıtası Hakkında Kanun ile refah alanında katkılar sağlanmıştır.
Hayvan refahıyla ilgili sayılabilecek bir diğer yasal düzenleme Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından 2000 yılında kabul edilen “Ev ve süs hayvanları satış, barınma ve eğitim yerlerinin kuruluşu, açılış, ruhsat, çalışma ve denetleme usul ve esaslarına dair yönetmelik” tir.
Ayrıca 2006 yılında “Hayvan deneyleri etik kurullarının çalışma usül ve esaslarına dair yönetmelik” yayınlanmış ve bu yönetmelikle deney hayvanlarında refahın sağlanmasıyla ilgili olarak merkezi ve yerel etik kurullarının kurulma ve çalışma esasları belirlenmiştir.