Temel Zootekni Dersi 4. Ünite Sorularla Öğrenelim
Hayvanlarda Verimler Ve Verim Özellikleri
- Özet
- Sorularla Öğrenelim
Döl veriminin amacı nelerdir?
Hayvan yetiştiriciliğinde et, süt, yapağı gibi üretim yönü ne olursa olsun başarılı olmanın temel şartı üzenli yavru (döl) almaktır. Döl veriminin başlıca 3 temel amacı vardır. Bunlar:
- Sürü büyüklüğünün korunması,
- Verimli bir üretimin sağlanabilmesi,
- Seleksiyon ve ayıklamanın etkin yapılabilmesidir.
Sürü büyüklüğünün korunmasının önemi nedir?
Hayvancılık işletmelerinde karlılığın devamı için üretimin belirli bir düzeyde tutulabilmesi şarttır ve bunun içinde sahip olunan hayvan sayısının belirli düzeyde muhafaza edilebilmesi gerekir. Farklı dönemlerde, değişik sebeplerden ötürü (ölüm, mecburi kesim v.b.) hayvan sayısı azalır. Bu durum işletmenin üretim düzeyinin dolayısıyla karlılığının korunabilmesi için belirli bir planlamayı ya da belirli tedbirlerin alınmasını zorunlu kılar ki bunların başında da üreme etkinliğinin devamı gelir. Sürü büyüklüğünün korunmasını zorlaştıran bir diğer önemli sebep de işletmelere göre (süt ineği, koyun v.b.) değişen oranlarda işletmenin önemli gelir kalemlerinden biri olan damızlık ya da kasaplık amaçlı hayvan satışıdır. Sürü büyüklüğünün korunamaması halinde işletmeler hayvan satışına bağlı olan kazançlarının bir bölümünü kaybederler.
Verimli bir üretimin sağlanabilmesinin önemi nedir?
Verimli bir üretimin sağlanabilmesi de etkin bir üremeye bağlıdır. Hayvanlar yaşamlarının ancak belirli dönemlerinde ve sağlıklı oldukları sürece verimli olabilirler. Hayvanlar yaşlandıkça ya da bazı hastalıklar (mastitis v.b.) sonrası bazı verim özelliklerini ya tamamen kaybederler ya da verim düzeyleri ekonomik olarak kıymetini yitirir ki tüm bunlar hayvanların yetiştirmeden çıkarılmalarını gerektirir. Üretimdeki verimlilik, işletmelerin üretim maliyetlerini dolayısıyla karlılıklarını etkileyen bir faktördür ve bu da önemli oranla üremeye bağlıdır.
Seleksiyon ve ayıklamanın etkin yapılabilmesinin önemi nedir?
Üretimin devamlılığının sağlanması, farklı sebeplerden ötürü verimleri düşen hayvanların sürüden çıkarılmasını (ayıklama) ve çıkarılan bireylerin yerine de daha genç ve en az onlar kadar yüksek verimli bireylerin seçilmesini (seleksiyon) gerektirir. Ayıklama ve seleksiyonun etkin bir şekilde yapılabilmesi yeterli yavru elde edilebilmesine ya da döl veriminin aksamadan devamına bağlıdır. Döl verimindeki aksama ayıklama ve seleksiyon için yeterli yavru üretilememesi anlamına gelir ki, bu durum aynı zamanda hayvan satışına (damızlık ya da kasaplık) bağlı kazancı da düşürür. İşletmelerin bu durumda yapması gereken, ya hayvan satışını azaltmak ya da damızlık olarak işletmeye dışarıdan hayvan almaktır. Her iki yol da belirli riskler taşır. Nitekim hayvan satışının düşmesi kazancı da düşürürken, dışarıdan hayvan alımı ise özellikle taşıdığı hastalık riskleri nedeniyle işletmeler için ciddi sorunlar yaratabilir.
Döl verimini etkileyen faktörler nelerdir?
Döl verimini etkileyen faktörler nelerdir: ırk, vücut yapısı, anatomik bozukluklar ve hastalıklar, yetiştirme sezonu, bakım ve besleme, çevre sıcaklığı ve ışık.
Laktasyon nedir?
Memeli hayvanların yeni doğan yavrularını besleyebilmek için meme bezlerinden süt salgılamalarına
laktasyon denir. Süt üretiminin temel amacı yavruları beslemektir, ancak yüksek süt verimi yönünde yapılan seleksiyon ve bakım-beslemenin düzenlenmesi neticesinde evcil memeli hayvanların süt verimleri yavrularının ihtiyacının üzerine çıkarılmıştır.
Süt verimi nedir?
Süt memeli hayvanların yavruları için hayati bir öneme sahiptir. Çünkü yavruların sindirim sistemi belirli süre ancak annelerinin sütünü sindirebilecek yapıdadır. Zorunlu bazı hallerde o türe ait bireylerin sütlerine benzer yapıdaki diğer türlerin sütleri ile de yavrular belirli bir süre beslenebilir. Ancak günümüzde, özellikle süt ineği yetiştiriciliğinde süte göre daha ucuz olması nedeniyle, inek sütüne benzer yapıda yapay mamalarda kullanılmaktadır. Yavrunun erken gelişmesi, yüksek bir verim yeteneğine sahip olması için de yavru iken yeterli anne sütü ile beslenmesi gerekir. Ancak bu ifade günümüz büyükbaş ve küçükbaş hayvan yetiştiriciliğinde yavruların annelerini istedikleri kadar emmeleri anlamına gelmez. Çünkü anneleri yavruların ihtiyacından çok daha fazla süt verimine sahiptirler ve süt aynı zamanda insan beslenmesinde de büyük öneme sahip ekonomik bir üründür. Sütün salgılanması hem gün içerisinde hem de tüm laktasyon boyunca farklı sebeplere bağlı olarak değişiklik gösterir. İneklerde süt verimi ırklara göre fazla değişiklik göstermeden standart bir eğriye uyum gösterirken, koyunlarda her ırk kendine özgü farklı bir laktasyon eğrisine sahiptir. Bu eğriler, doğum sonrası belirli bir süre yükseldikten sonra kısa bir süre sabit seyreder ve daha sonrada süt veriminin azalmasına bağlı olarak giderek düşer. Süt salgılanmasının durmasına kuruya çıkma denir. Koyun yetiştiriciliğinde belirli bir süre sonra hayvanlar kendiliğinden süt verimini keserken, süt üretim amaçlı inek ve keçi yetiştiriciliğinde ise kuruya çıkma planlı olarak insanlar tarafından gerçekleştirilir.
Süt verimini ve bileşimin etkileyen faktörler nelerdir?
Süt verimini ve bileşimin etkileyen faktörler: ırk, yaş, kızgınlık ve gebelik, vücut büyüklüğü, kuruda kalma süresi, mevsim ve çevre ısısı, sağım sayısı ve aralığı, besleme, meme sağlığı ve hastalıklar,
Kızgınlık ve gebeliğin süt verimini ve bileşimi üzerindeki etkisi nedir?
Kızgınlık süt verimini olumsuz etkiler. Ancak kızgınlık süresinin kısalığı süt verimindeki düşüşün net olarak görülmesini engeller. Benzer şekilde gebelikte süt verimini olumsuz etkiler, özellikle gebeliğin 5. ayından sonra ineklerde süt verimi önemli düzeyde düşer. Bu durum hem fötusun gelişmesinin hızlanmasından hem de hormonal faktörlerden kaynaklanır. Nitekim gebe kalmayan ineklerin laktasyon sürelerinin uzaması bu yargıyı desteklemektedir. Koyun yetiştiriciliğinde laktasyon kısa olduğundan genel olarak gebelik ve laktasyon çakışmaz, dolayısıyla koyunlarda gebeliğin süt verimi üzerinde herhangi bir etkinliği söz konusu değildir. Keçi yetiştiriciliğinde de yüksek süt verimli ırklar hariç gebelik ve laktasyon kesişmez. Ancak Saanen gibi yüksek süt verimine sahip keçi ırkları tohumlama ve doğum mevsimleri itibariyle koyun yetiştiriciliğine benzerlik gösterse de süt verimi açsından süt ineği yetiştiriciliğine benzer. Yani hayvanlar gebe iken de sağılmaya devam ederler ve gebeliğin son 2 ayında kuruya çıkarılırlar.
Vücut büyüklüğünün süt verimini ve bileşimi üzerindeki etkisi nedir?
Vücut büyüklüğü süt verimini olumlu yönde etkileyen faktörlerden biridir. Nitekim vücut büyüklüğü daha fazla olan bireyler daha büyük bir sindirim sistemine ve meme dokusuna sahiptirler. Dolayısıyla küçük yapılı hayvanlara göre daha yüksek süt verirler. Ancak aynı ırk hayvanlardan oluşan bir sürü içerisinde iri yapılı olanlardan daha fazla süt veren küçük yapılı hayvanlar da bulunabilir, fakat bu daha nadir rastlanan bir durumdur. Çok sayıda küçük yapılı hayvan yerine daha az sayıda iri yapılı hayvanın yetiştirilmesi işletmenin karlılığını olumlu yönde etkiler.
Kuruda kalma süresinin süt verimini ve bileşimi üzerindeki etkisi nedir?
Kuruya çıkarma, özellikle yavrunun anne karnındaki gelişiminin önemli bir bölümünü gebeliğin son döneminde sağladığından dolayı, annenin daha sağlıklı ve yeterli büyüklükte yavru doğurabilmesi aynı zamanda doğum sonrası başlayan süt veriminin sağlıklı bir şekilde ve mümkün olan en yüksek düzeyde gerçekleşebilmesi için son derece önemlidir. Kuruda kalma süresi özellikle süt verimi yüksek inek ve keçi yetiştiriciliğinde son derece önemlidir. Kuruda kalma süresinin belirli değerler içinde olması gerekir. Bu süre ineklerde 45-60 gün arasında değişirken yüksek süt verimine sahip keçi ırklarında da bu süre yaklaşık 60 gündür. Kuruda kalma süresinin daha uzun olması sağılabilecek hayvanların daha erken kurutulması dolayısıyla alınabilecek sütün alınamaması anlamına gelir. Diğer yandan, kuruda kalma süresinin gereken süreden daha kısa tutulması buzağının gelişimini olumsuz etkilerken, hayvandan hayat boyu alınabilecek süt miktarını da düşürür. Koyun yetiştiriciliğinde laktasyon ve gebeliğin çakışmaması nedeniyle kuruda kalma süresi fazla önem taşımaz.
Et verimi nedir?
Et hayvanların kasları olup, ekonomik ve pratik olarak ise hayvanlardan elde edilen yenilebilir kısımlardır. Hayvanların kasları ve kas lifleri arasına dağılmış vücut yağı da ete dâhildir. K arkas kesilmiş bir kasaplık hayvanın baş, ayaklar, deri ile yenilebilir ve yenilemeyen iç organlar ayrıldıktan sonra geriye kalan kemikli gövdeye denir. Et verimi ise kasaplık büyükbaş ve küçükbaş hayvanlar ile tavuk, hindi gibi kümes hayvanlarının kesilmesi sonucu elde edilen karkas miktarıdır. Et üretiminde en öncelikli konu karkas randımanı ile karkastaki yenilebilir et miktarı, pirzola, bonfile gibi birinci sınıf etlerin miktarı ve karkasta kemik oranıdır. Karkas randımanı kemikli et miktarının canlı ağırlığa oranıdır. Yenilebilir et ve birinci sınıf et miktarı ne kadar yüksek, kemik oranı ne kadar düşükse ekonomik açıdan verimlilik o kadar yüksektir.
Karkas bileşimi ve kalitesi nedir?
Kasaplık hayvanların deri ve iç organları alındıktan sonra geriye kalan kemikli et karkas olarak tanımlanmaktadır. Kanatlı hayvanlarda ise tüyler yolunduktan ve iç organlar alındıktan sonra geriye kalan kemikli et karkas olarak değerlendirilmektedir. Besi performansı ve karkas bileşimi ile kalitesi birçok faktör tarafından etkilenmektedir. Bunların bir kısmı hayvana ait faktörler iken bir diğer kısmı barınak, besleme gibi hayvan ile ilgili olmayan faktörlerdir. Kasaplık büyükbaş ve küçükbaş hayvanlar ile kanatlı hayvanlarda et verimi büyüme hızından büyük ölçüde etkilenir.
Kirli yapağı verimi (Gömlek ağırlığı) nedir?
Bir hayvandan kırkımla elde edilen yapağı miktarıdır. Gömlek ağırlığını artırmak iyi bakım ve beslemenin yanı sıra fazla yapağılı koçlarla koyunların birleştirilmesiyle fazla yapağılı yavrular elde etmekle olur.
Temiz gömlek ağırlığı nedir?
Bir koyunun kırkılmasıyla elde edilen kirli yapağı gömleğinin yıkanıp kuruduktan sonra geriye kalan temiz yapağı ağırlığıdır.
Yapağı morfolojik özellikleri nelerdir?
Morfolojik Özellikler;
- İncelik
- Uzunluk
- Kıvrım
Yapağı fiziksel özellikleri nelerdir?
Fiziksel Özellikler;
- Elastikiyet ve mukavemet
- Keçelenme kabiliyeti
- Esneklik
- Yumuşaklık ve sertlik
- Kesafet
- Renk
- Parlaklık
- Bir örneklik
- Rutubet emme kabiliyeti
- Randıman
Koyunlarda elyaf tipleri nelerdir?
Koyunlarda elyaf 4 farklı tiptedir.
- Hakiki elyaf
- Medullalı elyaf
- Kempli elyaf
- Karışık tip elyaf
Medullalı elyaf nedir?
Yapısında medulla bulunan, kırkıma kadar devam eden sürede devamlı olarak büyüyen elyaf tipidir. Medullaların durumuna göre parçalı, aralıklı, devamlı ve boncuklu medullalı şeklinde dörde ayrılır. Medullalı elyaf boya alma kapasitesi düşük olduğu için tekstil sanayinde tercih edilmeyen bir elyaf çeşididir. Melez, kaba ve karışık yapağılı koyun ırklarında genelde bu tip elyaf mevcuttur.
Kempli elyaf nedir?
İki kırkım arasında bir süre büyüdükten sonra dökülen, medulla kanalı geniş olan elyaf kempli elyaftır. Kempli elyafın boya alma kabiliyeti yoktur. Halı sanayinde az kempli olması sorun teşkil etmez ancak tekstil sanayinde iplik yapımı için uygun olmaması ve fire vermesi nedeniyle kempli elyaf istenmez. Kempli yada medullalı elyafın meydana gelmesinde; ırk, yaş, mevsim, beslenme ve çevre şartları önemlidir. Özellikle genotipin (ırkın) etkisi medullalı elyafta %50-60, kempli elyafta %90-100 civarındadır. Seleksiyon yapılırken bu konu üzerinde dikkatle durulması gerekmektedir.