Yaşayan Dünya Dinleri Dersi 1. Ünite Sorularla Öğrenelim
Dinler Tarihine Giriş
- Özet
- Sorularla Öğrenelim
Erken dönem Müslüman âlimlerden önemli eserler verenlerden biri kimdir ve hangi eseri bu başlıkta değerlendirilir?
Abdulkahir el-Bağdâdî’nin, el-fark beyne’l-fırâk başlıklı çalışması bu başlık altında değerlendirilen önemli eserlerdendir.
Erken dönem Müslüman âlimler eserlerinde dini nasıl ele alırlar?
Erken dönem Müslüman âlimler eserlerinde dini, Kur’an’daki anlama uygun şekilde kullanmakta ve insanın düşünsel olduğu kadar bireysel ve sosyal yaşamını tanzim eden her tür hayat anlayışını din olarak ele alıp değerlendirmektedirler. Başta milel ve nihal türü eserler kaleme alan yazarlar olmak üzere, dinler tarihine ilişkin eser veren İslâm âlimlerinin çalışmalarında insanın düşünce ve inanç sistemini ve her türlü tavır ve davranış kalıplarını belirleyen tüm yaşam modelleri birer dinsel gelenek olarak ele alınıp incelenmektedir.
Ontolojik ve teleolojik merakla dini inanç arasında nasıl bir ilişki vardır?
Dini inanç ve tutumlarla yakından ilgili olan bir durum, insanın kendisini ve çevresini tanıyıp algılama doğrultusunda ontolojik ve teleolojik meraklarıdır. İçinde yaşadığı âlemi tanıma, kendisinin ve alemin nasıl ve neden var olduğunu, var oluşun bir amacının olup olmadığını araştırma öteden beri insanın merak konusu olmuştur. Aynı şekilde insan, gerek kendisinin gerekse etrafındaki diğer canlıların doğum-ölüm kuralına tabi olduklarını gözlemekte ve ölüm sonrasını merak etmektedir. Ölüm nedir, ölüm sonrası neyi ifade etmektedir, şu ana kadar ölen ve hatıraları yaşayanların zihninde süregelen insanlar (atalar) şu an nerededirler ve bu gibi benzeri sorular, tarih boyu insanın zihnini meşgul eden hususlar olmuştur. Ontolojik ve teleolojik meraklarını ve sorularını ancak bu yüce aşkın varlığı hesaba katarak tatmin edici şekilde cevaplama imkânı bulabilmektedir. Dolayısıyla dinsel inançlar insanın bu sorularına bir şekilde cevap arama süreciyle yakından ilgili olmaktadır.
Ahlakın dini inanç ile ilişkisi nedir?
Dini inanç ve değerlerin insanın ahlaki yapısıyla yakından ilgisi vardır. Ahlak ve din ilişkisine yönelik çeşitli görüşler ileri sürülmekte ve dinin ahlakın kaynağı olup olmadığı tartışılmaktadır. Ancak bütün bu tartışmalar bir tarafa din ahlaki tutum ve davranışların sürdürülmesinde önemli bir olgu olarak insanın karşısındadır.
Din ile doğal çevre arasında bir bağ kurmak mümkün müdür?
Dinler, insanın sosyal ve doğal çevreyle uyum içinde olmasına özel bir önem vermektedirler. Hemen hemen bütün dinlerde doğal çevrenin tahrip edilmesi, Tanrının düzenine karşı gelmekle eşdeğer olarak görülmüş ve günah sayılmıştır. Örneğin İslâm, Tevhid ilkesi doğrultusunda Allah’ın mutlak birliği ve tekliği yanında Allah’ın yarattığı insan ve âlemin birliğini de vurgulamış ve yeryüzünün tahrip edilmesini değil imar edilmesini öngörmüştür. Doğal çevreye yönelik değerlendirmeler bazı dinlerde, tanrıyla doğanın birbirine içkinliği (panteizm) düşüncesine kadar çeşitli inançlar şeklinde de ortaya çıkmıştır.
Halk arasında dinin anlamı ve kapsamı nedir?
Halk arasında yaygın olarak dinin Allah’tan kaynaklanan ilahi bir yapı ya da kurum olduğu ve çeşitli kutsal değerlerin ifadesi olduğu düşünülmektedir. Bu bağlamda, din terimi sınırlı bir çerçevede kullanılmakta, örneğin kendilerini yeni ya da müstakil bir din olarak tanımlasalar da çeşitli kişi ya da gruplarca tasarlanan veya sosyal gelişmelere paralel olarak ortaya çıkan bazı akımlar din kapsamında görülmemektedir.
Dinler tarihçisi nasıl çalışır?
Dinler tarihçisi ele aldığı konuya ilişkin kendi duygu düşünce ve yaklaşımlarını elden geldiğince paranteze alır ve ele aldığı hususu o geleneğin içinden birisi imişçesine anlamaya çalışır. Analitik yöntemde ise dini fenomenler ve tezahürler irdelenmeye analiz edilmeye çalışılır. Ayrıca dinler tarihi çalışmalarında sıklıkla karşılaştırmalı yönteme dayalı çalışmalar da yapılır. Bu tarz çalışmalarda dini gelenekler birbiriyle ya da bir din farklı tarihsel tezahürleriyle mukayese edilme yoluna gidilir.
Teizm nedir?
Teizm tanrı ya da tanrıların doğaüstü üstün güçler olarak algılandığı geleneklerdir. Bunlardan monoteist ya da tek tanrıcı dinler insanların yaşamlarında yer verdikleri ya da verebilecekleri diğer üstün güçleri reddederek bir tek üstün gücün, yani bir Tanrı’nın varlığının kabul edilmesini ön plana çıkarmışlardır. Dinlerde üstün güç olarak inanılan tanrısal varlık bazı dinlerde ise düalist ya da politeist bir bağlamda düşünülür. Düalist ya da iki tanrıcı dinler genellikle iyi ve kötü düalitesi çerçevesinde bir iyilik bir de kötülük tanrısının varlığını kabullenirler; ancak kötülükten sakınmak amacıyla iyilik tanrısına tapınmayı esas alırlar. Çoktanrıcı geleneklerde ise insan yaşamından iyi ve kötü nitelikleri temsil eden bazen sayısız oranda tanrısal varlığın mevcudiyetine inanılır; hatta böylesi inanç sistemlerinde bunların yanında çeşitli doğal varlıklar, gök cisimleri, hatta krallar ve yöneticiler gibi insanlar da üstün varlıklar kategorisindeki yerlerini alırlar.
İslam dışı inanç ve gelenekleri tanımlayan eserler mevcut mudur?
Çeşitli İslâm dışı inanç ve gelenekleri tanımlayan bazı telif ve çeviri eserler ortaya çıkmıştır. Örneğin İbnu’lKelbi’nin Kitabu’l-Asnam’I veya yine Said Feyumi’nin Tevrat’tan bazı kısımları Arapça’ya çevirmesi gibi.
Senkretizm ne demektir?
Farklı inanç sistemlerinin bir arada yaşaması ve bilinçli ya da bilinçsiz şekilde birbirinden etkilenmesi nedeniyle oluşan yeni dini yorumlardır.
Mezhepleşme nasıl oluşmaktadır?
Birçok inanç sistemi, tarihte ilk kez ortaya çıkışından ya da vazedilişinden sonra geçen dönemde zamanla çeşitli değişimler yaşamıştır. Bu değişimler, bazen o inanç sistemine bağlı olan kişilerin dinin inanç ve ibadetlerine yönelik algılamalarında oluşan farklı yorumlamalara bağlı iç etkenlerle ilişkili olmuştur. Bazen de bir inanç sisteminin diğer inanç sistemleriyle karşılaşması ve zamanla onlardan etkilenmesi tarzında dış etkenlere bağlı olarak bu değişim gerçekleşmiştir. Hangi bağlamda olursa olsun dini inanç ve değerlerin farklı anlaşılıp yorumlanması mezhepleşme hareketlerini doğuran etmenlerdir.
Dinin kapsamlı bir tanımlamasını yapmak için gerekli olan üç unsur neyi ifade etmektedir?
Kapsamlı bir din tarifi, insanla temsil ettiği dinsel gelenek arasındaki üç önemli ilişkiyi ifade edecek yapıda olmalıdır. Öncelikle her dinsel gelenekte o geleneğe bağlı olan kişinin duygularını, düşüncelerini yönlendiren ve belirli şeylerin varlığına ya da yokluğuna, doğruluğuna ya da yanlışlığına kişinin inancını ifade eden bir yapı vardır. İnancı, yalnızca bazı metafizik ya da aşkın varlıkların var olduğunu kabullenmeyle sınırlamak doğru değildir. Zira metafizik ya da aşkın âleme yönelik bir varlığın veya varlıkların mevcudiyetini kabullenme kadar bunların yokluğunu kabullenme de bir inançtır. Yine, insanın içinde yaşadığı âleme ve hayata ilişkin doğru ya da yanlış şeklindeki değerlendirmeleri de inanç kapsamındadır. Ayrıca her dinsel gelenek muhatap aldığı insanın tavır ve davranışlarını düzenleme, kişinin yaşamını bir düzene sokma hedefini taşır. Son olarak dinsel gelenekler, bağlısı olan kişi ya da kişilerin diğer insanlarla ve toplumla olan ilişkilerini düzenlemeleri konusundaki tutum ve davranışlarını belirlerler. Böylelikle kişi, gerek etrafındaki insanlarla ve toplumsal yapıyla olan ilişkilerini gerekse sosyal kurumlarını inanç ve düşünceleri, tavır ve davranış kalıpları doğrultusunda belirler. Dolayısıyla kapsamlı bir tanım için gerekli üç unsur, bu konuları ifade etmek amacındadır.
Kur’an’ın özel din tanımından anlaşılması/öngörülmesi gereken nedir?
Kur’an’ın özel kullanımı yine Kur’an’da din terimine yüklenen genel anlamlarla bir arada düşünüldüğünde, dinin, insanın bütün yaşamında takip ettiği temel yol, hayat tarzı şeklinde değerlendirildiği ve insana benimseyip takip etmesi için esasları Allah tarafından belirlenen bir hayat tarzı olan İslâmın öngörüldüğü anlaşılmaktadır.
Batı’da din nasıl tanımlanmaktadır?
Batı’da dine dair çeşitli görüş ayrılıkları mevcuttur. Dinle ilgili genelde yaygın olan kanaat, dinin, insanın tanrı, metafizik âlem ya da kutsala yönelik duygu, düşünce ve davranışlarını ifade eden sistem olduğu yönündedir. Batıda, Aydınlanma döneminden itibaren çeşitli din bilimleri teorisyenlerince dile getirilen tanımlamalar, din kavramını niteleme konusunda yerinde bir ifadeyle efradını câmî ağyarını mânî bir tarif değildir. Öncelikle dinin neliğine ilişkin bu tarif, Batı kültür dünyasında, insanlığın tanrı, ahiret, metafizik âlem ve kutsala yönelik kült ve ritüellerinden oluşan sistemleri ifade etme açısından yapılmaktadır. Din tarifinde kimi bilim adamları tanrı kavramını, kimi ruhsal tecrübeyi, kimi aşkınlıkla ilişkiyi, kimi araştırıcılar da tapınma ve inancı ön plana çıkarmaktadırlar. Bütün bu din tanımlamalarında, tarih boyunca tüm insanlığın temsil ettiği dinsel yapıyı kapsayıcı bir yaklaşımdan ziyade sınırlı bir din tarifinin ön plana çıkarıldığı görülmektedir.
Kur’an din terimini özel olarak nasıl kullanmaktadır?
Kur’an din terimini özel anlamda İslâm için de kullanmakta ve Allah katında din (eddin) İslâm’dır demektedir. Bir diğer ifadesinde ise Kim İslâm’dan başka bir din seçerse bu ondan kabul edilmeyecektir diyerek İslâm’ın dışındaki dinlere de dikkat çekmektedir. Kur’an’ın bu kullanımı dikkate alındığında, Allah’ın inanan insanlara öngördüğü dinin İslâm olarak belirtildiği, ancak bunun dışındaki dinlerin mevcudiyetinin de prensip olarak kabul edildiği aşikârdır.
Hukuk ve ahlak kuralları ile inanç arasında nasıl bir ilişki vardır?
Hukuk ve ahlak kuralları, insanın gerek kendisiyle ve diğer insanlarla gerekse tabii çevresiyle olan ilişkilerini düzenlemektedir. Yeryüzünde düzen ve intizamın sağlanması, adalet ve huzurun tesis edilmesi, gerek bireysel gerekse toplumsal yaşamın sağlıklı temellere oturtulması ve doğal çevrenin korunup gözetilmesi açısından kişilerin, kendi çıkar ve menfaatleri doğrultusundaki mutlak serbestlikten öte ahlaki kurallarla yükümlü olmaları şarttır. İşte bu noktada, tecrübe dünyasının ötesinde her şeyden üstün, her şeyi gören, bilen ve gözetleyen, davranışlarından dolayı insanı hesaba çekecek olan bir aşkın varlığa inanç ahlakın tesis edilmesi ve devamında vazgeçilmezdir.
Kapsamlı bir din tarifinin yapılmasında gerekli olan üç önemli unsur nedir?
Dinin; 1. insanın düşünce ve inanca dayalı değerlendirmelerini içeren zihinsel fonksiyonlarını 2. her türlü tavır ve davranışlarını 3. insanın diğer insanlarla ilişkilerini ve kurumsal yönünü ifade eden sosyal yapısını belirleyen ve disiplin altına alan bir sistem olduğu söylenebilir. Bu şekilde yapılan genel bir din tarifi, insanlığın temsil ettiği tüm dinsel gelenekleri kapsayıcı bir tanımlamadır.
Mezhep nedir? Kaça ayrılır?
Bir dinin içerisindeki farklı yorum tarzına mezhep denir. Dinin bir alt kolu ya da dinin kapsamı içerisinde sayılan ekoller olarak nitelenebilecek olan mezhepler, yapıları itibarıyla itikadî, fıkhî ve siyasî olmak üzere üç ana kategoride incelenebilir.
Din insan davranışlarının şekillendirilmesinde nasıl bir rol üstlenmektedir?
Din, tarih boyu metafizik âlemle insan arasındaki ilişkinin kurulmasında, insanın yaşamında yer verdiği üstün güç ya da güçlerin tanımlanıp ifade edilmesinde ve insanın sığınma ve yakarma gibi duygularına cevap vermede önemli bir rol oynamıştır. Bundan başka din, insanın vicdan duygusunu harekete geçirmek suretiyle insanı kötülükten alıkoymaya çalışmış ve iyiliği teşvik etmiştir. Bazı tali konularda iyi-kötü, günah olan ve olmayan konularında farklı tutumlar sergilemiş olsalar da dinler, genelde bakıldığında, insanın mal, can, ırz ve yaşam haklarının korunması, anne ve babaya saygı, fitne ve kötülükten uzak durulması ve benzeri temel konularda benzer yaklaşımlar içerisinde olmuşlardır.
Milel ve Nihal geleneğinin katkıları nelerdir? Bu konuda Şehristani’nin önemi nedir?
Kapsamı dikkate alındığında Milel ve Nihal geleneği bağlamında kaleme alınan eserler insanlığın bilim mirasına önemli katkı sağlamıştır. Nitekim bu önemi nedeniyle olsa gerek bazı günümüz yazarları, örneğin Eric Sharp, Milel ve Nihal yazarı Şehristani’yi karşılaştırmalı dinler alanında ilk özgün eser veren yazarlar arasında zikretmektedir. Şehristani’den çok daha önce farklı gelenekler üzerinde bilgiler veren eserler mevcut olmasına ragmen Şehristani’nin ön plana çıkarılması önemlidir. Zira örneğin biz, Milattan sonraki üçüncü yüzyıldan itibaren Hıristiyan geleneği doğrultusunda kaleme alınan ve çeşitli dinsel ve düşünsel grupların inançları hakkında bilgiler veren eserlerin var olduğunu biliyoruz. Reddiye tarzı kaleme alınan bu apolojetik eserlerde, bir yanda doğru inanç olarak görülen akidenin savunusu yapılırken, yanlış inançlar ve düşünceler alabildiğine eleştirilmektedir. Milel ve Nihal geleneğinin bunlardan en temel farkı, farklı inanç sistemlerini ele alıp tanımlarken elden geldiğinde ilginç inanç ve düşünce sistemlerinin kendi kaynaklarına ve argümanlarına yer vermesi ve ön yargılardan uzak şekilde onları tanımlamaya çalışmasıdır.
Milel ve Nihal nedir?
11. yüzyıldan itibaren Milel ve Nihal başlığı altında kaleme alınan eserler İslâm Tarihindeki dinler tarihi çalışmaları açısından oldukça önemlidir. Milel ve Nihal geleneği, farklı inançların, Müslümanların iletişim içerisinde bulunduğu farklı dinsel ve kültürel grupların tanınmasını ve anlaşılmasını konu almaktadır. Bu başlık altında kaleme alınan eserlerde farklı inanç ve düşünce sistemleri masaya yatırılmıştır. Milel ve Nihal başlığını taşıyan ilk eserin Aldülkahir el-Bağdadi’ye ait olduğu, ancak eserin günümüze kadar ulaşamadığı söylenmektedir.
Din kişisel davranışları şekillendirdiği gibi toplumsal yapının inşasında da etkili midir?
Dinin, tarih boyu üstlenmiş olduğu önemli işlevlerden bir diğeri de toplumsal yapının tesisinde ve devamında oynadığı olumlu rolüdür. İnsanın bağlı olduğu ahlak sisteminin temeli olması, hak ve adalet ilkesinin yerleştirilmesine vurgu yapması ve aile kurumuna verdiği önemle dinler, toplumun geleceğini temin etme açısından önemli bir işlev görmüşlerdir. Hemen hemen tüm inanç sistemlerinde ahlak, inanç esasları yanında önemli bir ilke olarak karşımıza çıkmaktadır. İnsanın diğer insanlara ve içinde yaşadığı toplumsal yapıya karşı sorumluluklarının ifadesi olan temel ahlak kuralları bütün dinsel mesajların özünü oluşturmaktadır. Dolayısıyla insanın şekillendiği toplum bir yandan da din tarafından şekillendirilmektedir.
Dinler tarihinde ele alınan konulara ilişkin öncelikli kaynaklar nelerdir?
Dinler tarihi çalışmalarında ele alınan konulara ilişkin öncelikli kaynaklar arasında ilgili kutsal metinler ve diğer dinsel materyal başta gelir. Ayrıca gözlem, mülakat, anket vb yöntemlerle dinlere yönelik saha araştırmaları ile ele alınan konunun özelliğine göre arkeolojik materyal de oldukça önemlidir. Bundan başka konuya ilişkin ikincil derecede önem arz eden kaynaklara da araştırıcının başvurması gereklidir. Örneğin çeşitli konularda apolojetik ve reddiye geleneğini yansıtan literatür ile dinlerle ilgili yapılan çeşitli çalışmalar bunlar arasında zikredilebilir.
Dinde ailenin yeri nedir?
Aile kurumuna verdikleri önemle de dinler dikkati çekmektedirler. Tarih boyu birçok dinde aile, çekirdek bir cemaat olarak düşünülmüş ve aile kurumunda dinin öngördüğü doğrular ve ahlak anlayışı çerçevesinde çocukların eğitimine özel bir önem verilmiştir. Ailenin tesisi ve çocukların yetiştirilmesi, insanın cinsel yaşamı da dâhil var oluşunun en temel nedenlerinden birisi olarak görülmüştür. Bu sebeple aile, dini konular içinde önemle değinilenlerden bir tanesidir.
20. yüzyılda görülen diğer dinler tarihi çalışmaları kimlere aittir?
20. yüzyılın ilk çeyreğinde Ahmet Midhat, Mahmud Esat, Esad bey ve Mehmed Şemseddin’in Tarihi Edyan başlıklı eserleri dinler tarihi ile ilgili bu döneme ait başlıca literatür arasında sayılabilir.
Dinler tarihi ile ilgili Türkçe olarak yazılan en eski kaynak nedir? Hangi tarihte basılmıştır?
Dinler tarihi ile ilgili Türkçe olarak yazılan en eski kaynak olarak kabul edilen Şemseddin Sami’nin Esatir’i 1878’de basılmıştır.
Dinler tarihi bilim dalı neyi hangi yöntemle inceler?
Dinler tarihi, dinlerin teolojik ve kurumsal yapılarını dinlerin tarihsel tezahürlerini de dikkate alarak inceleyen bir bilim dalıdır. Dinin tarihsel tezahürünü geçmişten günümüze ele alan dinler tarihi, dinleri çeşitli yöntemlerle inceler. Bunlardan deskriptif yöntemle, dinin ya da dinlerin tarihsel tezahürü olduğu gibi tanımlanmaya çalışılır. Fenomenolojik yöntemle dini fenomenler anlaşılmaya çalışılır.
Kült nedir?
Genel kullanımı açısından kült terimi belirli bir varlık ya da obje ile ilgili inançları ve ibadet anlayışlarını ifade etmede kullanılsa da özel anlamda bu terim, genellikle esoterizmi ve komün toplum/cemaat anlayışını kendilerine temel edinmiş olan akımlar için kullanılmaktadır. Kültler, içe dönük cemaat anlayışıyla ve gizemcilikleriyle diğer din mensuplarından ayrılırlar.
Heresi ne demektir?
Yaygın kabul edilen inançlardan ya da çoğunlukla temsil edilen öğretilerden kesin bir ayrılık ve farklılaşmayı temsil eden dini yorumlardır.
‘Diyanat’ ve ‘firak’ nedir?
Milel ve Nihal başlıklı eserler dışında, İslâm bilim geleneğinde farklı dinlere felsefi ve kültürel geleneklerin tanınmasına ve araştırılmasına dayalı diyanat ve firak başlıklı çalışmaların kaleme alındığı da bir gerçektir. Ayrıca, daha sonraki dönemlerde İbnu’n Nedim (Kitabu’l-Fihrist) ve Abu’r-Reyhan elBirûni (örneğin Tahkik ma li’l-Hind, Asaru’l-Bakiye ani’l-Kuruni’lHaliye) gibi yazarlarca kaleme alınan çalışmaları da bu bağlamda zikretmek gerekir.
Dinle ilgili tasnifleri etkileyen unsurlar nelerdir?
Dinlerin çeşitli açılardan farklı tasniflere tabi tutuldukları dikkati çekmektedir. Dinle ilgili yapılan tasniflerde dinin kendisinden hareketle yapılan tasniflerle tasnifi yapan kişinin dine yönelik algılamalarının etkili olduğu görülmektedir. Örneğin geçtiğimiz yüzyılda yaygın bir söylem olarak etkisini hemen her alanda hissettiren pozitivist paradigma kendi evrimci anlayışı doğrultusunda bir dinler tipolojisi yapmaya çalışmıştır. Bu bağlamda dinler ilkel dinler ve gelişmiş dinler şeklinde iki ana grupta toplanmış; dinin ilkelliği ve gelişmişliğinde ise ilgili dine mensup olan insanların sosyokültürel yaşamları belirleyici olmuştur. Diğer taraftan dinin kendisi merkezli yapılan tasnifler de dikkat çekici olmuştur. Benzer şekilde diğer din mensupları da kendi inanç sistemlerini merkeze alarak din sınıflamaları yapmışlardır/yapmaktadırlar. Görüldüğü gibi, hangi bakış açısı temel alınırsa alınsın dinlerin tasnifine yönelik yapılan/yapılacak değerlendirmeler sorunlar taşımaktadır. Bir diğer ifadeyle dört dörtlük bir din tasnifi yapmak fazla mümkün gözükmemektedir.
Dinlerin tanrı-evren ilişkisi konusunda farklılaştıkları yer nedir?
Çeşitli dinler tanrı evren ilişkisi ya da tanrı insan ilişkisi açısından birbirinden farklılık gösterirler. Örneğin başta İslâm ve Yahudilik olmak üzere birçok dinde tanrı yaratıcı bir güç olmanın yanında evreni ve insanı yöneten ve yönlendiren bir üstün varlık olarak da düşünülür. Bu bağlamda vahiy ve peygamberlik inançlarına yer verilir. Ancak bazı inanç sistemlerinde tanrı, yalnızca yaratan, var eden bir güç ya da bir ilk neden/müsebbib olarak görülür. Bu bağlamda tanrı var etme sonrası, aşkınlığından dolayı evrenden ve insandan bir bakıma elini çekmiş bir ‘deus otiesus’tur. Evren ve insanla ilgili olarak ise bu inanç sistemlerinde, ya insanın akıl yoluyla hakikati kavraması düşünülmüş ya da bazı yarı tanrısal veya ikinci dereceden tanrısal varlıklar aracılığıyla yüce tanrı ile irtibat kurulması hedeflenmiştir. Cahiliye dönemi Arap dini olarak da adlandırılan İslâm öncesi geleneksel Arap inancı ile çeşitli deist gelenekleri bunlara örnek olarak verebiliriz.
Dinin siyasallaşmasının sonuçları nelerdir?
Dinin siyasallaşması, çeşitli siyasal veya ideolojik hareketlerin kendi otoriteleri açısından gerekli gördüğü din yorumlarının ortaya çıkmasını veya bununla irtibatlı gördükleri dini oluşumları desteklemelerini ve dini inanç ve değerlerin kendi siyasal çıkar ve menfaatleri doğrultusunda yorumlanmaları çabasında olmalarını ifade etmektedir. Bu süreç doğal olarak bir inanç sistemi içerisinde bir dizi siyasal ağırlıklı mezhep hareketinin oluşumunu da beraberinde getirmektedir.
Din terimi Arap dilinde neyi ifade etmektedir?
Din teriminin Arap dilindeki kullanımına bakıldığında çeşitli anlamlara geldiği görülür. Kur’an’da din terimi, yol, hayat tarzı, hesap günü, kanun, hüküm ve benzeri anlamlarda kullanılmaktadır. Buna göre din, insanın her türlü inancını, düşüncesini, tavır ve davranışlarını ifade eden, insanın yaşam tarzı ya da yaşamında izlediği yol anlamına gelmektedir.
Milli din nedir?
Milli dinler dinin kapsamını yalnızca bir milletle, soyla, klanla ya da kabileyle sınırlamış olan geleneklerdir. Ancak öyle milli dinler vardır ki tarih içerisinde zaman zaman dinin evrensel planda yayılmasına yer vermiş, dolayısıyla evrensel bir din karakteri göstermiştir. Örneğin Yahudilik genelde milli bir din olarak tanımlanır.
Dinler tarihi bilim dalı Osmanlı döneminde ne zaman yer almaya başlamıştır?
Dinler tarihi bilim dalı Osmanlı döneminde 19. yüzyıldan itibaren eğitimin kurumlarında yer almaya başlamıştır. Önceleri ilmu esatiril evvelin başlığı altında sonra da tarihi edyan (dinler tarihi) adı altında dersler verilmiştir. Cumhuriyet döneminde 1933 yılına kadar varlığını sürdüren Darulfünun İlahiyat Fakültesinde Türk Dinleri ve Mezhepleri Tarihi ve Dinler Tarihi başlıkları altında dinler tarihi bilim dalına dayalı dersler okutulmuştur.
Ortodoksi ve heterodoksi nedir?
Ortodoksi heterodoksi ayrımı, farklı dinsel gelenekleri değil, belirli bir gelenek içerisindeki farklılaşmayı ifade etmektedir. Öyle ki aynı gelenek içerisinde yer alan, ancak sosyal yapılanma, teolojik, tarihsel ve etnik arka plan açısından birbirinden farklılık gösteren grup ve anlayışlar, çoğunluğu oluşturup oluşturmama ya da kendisini egemen güç odakları ve siyasal anlayışlarla özdeşleştirip özdeşleştirmeme açısından farklı kategorilerde sınıflandırılıp isimlendirilmişlerdir. Bu sınıflamada -bazen istisnai durumlar olsa da- ortodoksi, genellikle egemen yaygın anlayış için kullanılmıştır. Bir başka ifadeyle, kendini çoğunluğun inancını ifade eden merkezi din anlayışıyla ve egemen siyasal güçle özdeşleştiren dinsel yorum, asıl doğru öğretiyi savunduğu ve doğru ve kabul edilebilir inançların temsilcisi olduğu iddiasıyla ortodoks olarak tanımlanmıştır. Bu durumda merkezi din anlayışının dışında kalan görüş ve akımlar ise heterodoksi olarak görülmüştür. Bu anlamda heterodoksi, çoğunluğun ya da bazı durumlarda siyasal gücün doğru ve kabul edilebilir saydığı resmi öğretinin dışında kalan her türlü akımı ifade etmektedir.
Henoteizm nedir?
Birçok tanrının varlığını kabul etmekle birlikte bunlardan yalnızca birisine tapınmayı esas alan teolojik yaklaşımdır.
Dinler açısından tanrının sıfatları nasıl değerlendirilir?
İnanılan tanrının sıfatları konusunda da dinler arasında çeşitli farklılıklardan söz edilebilir. Genellikle çok tanrıcı dinlerde tanrılar, insanın tecrübe dünyasından hareketle insan biçimli ve insan nitelikli varlıklar şeklinde tanımlanır. Tektanrıcı inanç sistemlerinde ise Tanrı her ne kadar mutlak anlamda aşkın bir varlık olarak düşünülse de yine de bu dinlerin kutsal metinleri tanrı ile ilgili mecazi tanımlamalara yer verirler. Yahudi kutsal metni Tanah’daki antropomorfik tanımlamalarla Kur’an’daki kimi müteşabih ifadeleri bu bağlamda değerlendirmek gerekir. Diğer taraftan bazı inanç sistemleri ise tanrının hiçbir şekilde olumlu nitelemelerle tanımlanamayacağı üzerinde dururlar ve dolayısıyla ancak olumsuz niteliklerden sakındırmak suretiyle Tanrı hakkında konuşulabileceğini belirtirler.
İslam tarihinde İslam dışı dinsel gelenekler incelenmekte midir?
: İslâm tarihinde İslâm dışı dinsel geleneklere ilgi ve alaka oldukça erken dönemlere kadar uzanır. Kur’an ve diğer temel İslâmi kaynaklarda farklı inanç sistemleri hakkında birçok bilgi ve tartışma yer almaktadır. Hatta bir bütün olarak değerlendirildiğinde Kur’an’ın yaklaşık üçte ikisi geçmiş toplumlara ilişkin kıssalardan, ehli kitap ve cahiliye dönemi Arap geleneğine yönelik tanımlama, eleştiri ve polemiklerden oluşur. Bu materyal erken dönemlerden itibaren Müslümanları öncelikle Ortadoğu’daki dinler olmak üzere İslâm dışı dini gelenekleri incelemeye teşvik etmiştir.
Şemseddin Sami’nin Esatir’inin içeriği nedir?
Yaşadığı dönemin üretken bir yazarı olan ve daha çok lügat türü eserleriyle meşhur olan Sami, bu eserinde doğudan batıya çeşitli halkların mitolojilerini bu mitoslara ait çeşitli terim ve kavramları açıklamaya çalışarak tanımlama yoluna gider.
İtikadi mezhepler nasıl ortaya çıkmıştır?
C ® yardim-ekampus.anadolu.edu.tr/ke_sorularia_ogrene|im.php?kesocrt&user_id32536520028&c0urse_idlLH2 Q 1} (syf.12) Hukuk ve ahlak kurallan ile inang arasmda naSIl bir iligki vardlr? 0 (syf.13) Din insan davranlglarinln gekillendirilmesinde naSIl bir rol Ustlenmektedir? O (syf.14) Din ile dogal gevre arasmda bir bag kurmak mUmkUn mUdUr? (syf.15) Din kigisel davraniglan gekillendirdigi gibi toplumsal yapinln ingaSInda da etkili midir? (syf.16) Dinde ailenin yeri nedir? (556.17) Dinler tarihi bilim dall neyi hangi ydntemie inceler? (syf.18) Dinler tarihgisi naSIl galigir? (sum 9) Dinler tarihinde ele allnan konulara iligkin Onceiikli kaynaklar nelerdir? (syf.20) islam tarihinde islam dl§l dinsel gelenekler incelenmekte midir? (556.21) islam dl§l inang ve gelenekleri tanlmlayan eserler mevcut mudur? (syf.22) Milel ve Nihal nedir? O 0 O 0 O 0 O 0 O (syf.23) Diyanat’ ve ?rak’ nedir? (syf.24) iv‘iilel ve Nihal geleneginin katkllan nelerdir? Bu konuda gehristaninin Onemi nedir? 00 (syf.25) Dinler tarihi bilim dall Osmanll dOneminde ne zaman yer almaya baglamlgtlr? (syf.26) Dinlertarihi ile ilgili T‘L‘irkge olarak yaznlan en eski kaynak nedir? Hangi tarihte baSIImlStlr? (syf.27) Semseddin Saminin Esatir‘inin igerigi nedir? (syf.28) 20. yLizyilda gérulen diger dinler tarihi galigmalari kimlere aittir? (syf.29) Mezheplegme naSII olugmaktadn‘? Sorularla égrenelim So ru Cevap Ekleme Alan: 7 iLH2009-YASAYAN DUNYA DiNLERi Unite 1: Dinler Tarihine Giris Sayfa No ‘ ‘ 31. itikadi mezheplernaszl ormya gtkngm? )?)gm_ bir séqun} _olarak ctkjsini 11991911 ’hcr algndzi 7 7 Cevap: Itikadi mczheplcr. 96§itli inang konularmda farkli hisscttircn pozmvlst paradigma kcndl 8 nmCI - _ anlayigl do?rultusunda bir dinler tipolojisi yapmava . a a . . n .7 . ‘. )orumlamalara baallpiarak ongya 91km akimiardlr. Tgnn. all mi tlr. Bu baOIamda dinlcr ilkcl dmlcr vc och m1 Cfu’l Ill I’IL’DIF‘IIEIJ’HWIT C2I¥2 lWIlmaiDCInl IDTHWIT :: ,O [[1] Q I Q M-Leve|51 cg ANADOLUMIYardi... (a, MicrosoftWord-il... / g1 (my :3: 20312: $17.) emiklerden olu§ur. Bu matcryal crkcn déncmlcrdcn ilibarcn Miisliimanlarl 6nccliklc Ortadogudaki dinlcr olmak ?zcrc Islém d1§1 dini gclenckleri incclcmcye tegvik ctmi§tir. 21. Islam (11;! man; w: gelenekleri tammlayan eserler mevcut mudur? Cevap: chitli Islém d1§1 inang vc gelenckleri tammlayan ban tclif vc gcvi? cscrlcr ortaya 91km1§tm Omcgin Ibnul- Kclbinin Kitabul-Asnaml vcya yine Said Fcyuminin Tevrnt‘tan ban kISImlan Arapgaya gcvirmesi gibi. 22. Mile! w: Nihal nedir? Cevap: ll. yiizylldan itibarcn Milcl vc Nihal baghgl altmda kalcmc allnan cscrlcr lsl?m Tarihindcki dinlcr larihi gallgmalan aglsmdan oldukqa ?ncmlidir. Milcl vc Nihnl gelenegi, farkll inanglarln. Musliimanlann iletigim igcrisindc bulundugu farkll dinscl vc kiiltijrcl gruplann lanmmasml vc anla§llmasml konu almaktadlr. Bu bashk altlnda kalcme allnan cscrlcrde farkll inang ve dii§iincc sistcmlcri masaya yannlm15ur. Milcl vc Nihal ba§llgm1 m§lyan ilk cscrin Aldulkahir cl-Bagdadiyc ait oldugu. ancak cscrin g?niimiizc kadar ulagamadlgl sbylcnmcktcdir. 23. ‘Diyanat’ re :?rak nedir? Cevap: Milcl ve Nihal ba§llk11 cscrlcr d1§1nda._ lslz‘im bilim gclcncgindc farkll dinlcrc fclsc? vc kiiltiircl gclcncklcrin tanmmasma vc aragtlnlmasma dayall diyanat vc ?rak ba§llkll gal|§malarln kalcme almdlgl da bir gcrgcktir. Ayrlca, daha sonraki d6ncmlcrdc lbnun chim (Kimbul-Fihrist) ve Abur—Rcyhan clBir?ni (6rncgin Tahkik ma lil-Hind, Asarul-Bakiyc ani‘l-Kurunil- Haliyc) gibi yazarlarca kalcmc alman gall§malan da bu baglamda zikretmck gcrckir. 24. Mile! w: Nihal geleneginin katkzlar: nelerdir? Bu konuda Seltristani nin ?nemi nedir? Cevap: Kapsaml dikknte allndlgmda Milcl vc Nihal gclcncgi baglammda kalcmc alman cscrlcr insanllgm bilim mirasma ?ncmli katkl saglaml§un Nitckim bu 6nemi nedcni 10. 0158 acrek bazn aiiniimiiz vazarlarl. dogmltusunda kalcmc allnan vc 9C§itli dinscl vc dii§iinscl gruplann inanglan hakkmda bilgilcr vercn cserlcrin var oldugunu biliyoruz. Reddiye tam kalemc alman bu apolojctik cscrlcrdc. bir yanda dogru inang olarak gbr?len akidcnin savunusu yaplllrkcn. yanl|§ inanglar vc dii§iincclcr alabildiginc clegtirilmektedir. Milcl ve Nihal gclencginin bunlardan cn lcmel farkl. farkll inang sistcmlcrini elc allp tanlmlarkcn cldcn geldigindc ilging inang: vc dii§iincc sistcmlcdnin kcndi kaynaklarma vc argiimanlanna yer vcnncsi vc 6n yargllardnn uzak §ckilde onlan mmmlamaya gallgmaSIdlr. 25. Din/er tarihi bilim dalt Osmanlt dbneminde m3 :aman yer almaya baglammtr? Cevap: Dinler tanhi bilim dall Osmanh d6nemindc l9. yiizylldan itjbarcn cgitimin kurumlannda yer almaya ba§lam1§ur. Onccleri ilmu csatiril cvvclin ba§l|g1 alunda sonra da ta?hi cdyan (dinlcr larihi) adl altmda dcrslcr vcrilmigtir. Cumhuriyct dbncmindc 1933 ylllna kadar varllglm siirdiircn Darulfiinun llabiyat Fakiiltcsindc Tiirk Dinlcri vc Mczheplen Tarihi vc Dinlcr Tarihi ba§llklan altlnda dinlcr larihi bilim dalma dayall dcrslcr okutulmustur. 26. Dinler larilzi ile ilgili Til‘rkge olarak yazzlan en eski Azovtak nedir? Hangi Iarihte baszlnngnr? Cevap: Dinlcr tarihi ile ilgili Tiirkgc olarak yaz?an cn eski kaynak olarak kabul cdilcn Scmscddin Sami’nin Esaur‘i l878de basnlml§ur. 27. Semseddin Sami ’m‘n Esatir ’im‘n igerigi nedir? Cevap: Yagadlgl ddnemin iirctkcn bir yazan olan vc daha 90k lijgat ILir? cscrlcriylc meshur olan Sami. bu cscnndc dogudan babya gcgitli halklarm mitolojilcrini bu mitoslara ait 96§itli tcrim vc kavramlan aglklamaya gall§arak lammlama yoluna gidcr. 28. 207 171di g?n?en dig‘gr dinler tarilu galtgnalan. Idmlere amirZ Cevap: 20. yiizyllm ilk gcyrcgindc Ahmct Midhat. Mahmud Esat. Esad bey vc Mehmed Scmscddin’in Tarihi Edyan ba§llldl cscrleri dinlcr larihi ilc ilgili bu dbncmc ail bagllca literatiir arasmda sayllabilir. DINLER, MEZHEPLER VE KfJLTLER 29. Medmpleyne naszl olu;maktad1r? Cevap: Birgok inanc; sistcmi, tanhtc ilk kcz ortaya glklglndan ya dn vazcdiliginden sonra gcgcn db’nemde mmanla gcgitli degigimler ya§aml§un Bu degi§imlcn bazcn o inang sistcminc bagll olan kigilcrin dinin inang vc ibadctlerinc y6nclik algllamalannda olugan farkll yorumlamalara bagll i9 etkcnlcrlc iligkili olmugtur. Bazcn dc bir inang sistcminin digcr inang sistcmlcriylc karylagmas: vc zamanla onlardan ctkilcnmcsi tanmda d1§ etkenlerc bag]: olarak bu de§i§im gergeklcgm?tir. Hangi baglamda olursa olsun dini inang vc dcgcrlcrin farkll anla§1l1p yorumlaanSI mczhepl6§me harekellcrini a . A E (1’) TRF 20.04.2017 TUR 09:19 12: ._/